< Return to Video

Shawn Achor: Daha iyi çalışmanın mutlu sırrı

  • 0:00 - 0:03
    Ben sekiz ve kız kardeşim henüz beş yaşındayken,
  • 0:03 - 0:06
    ranzanın üzerinde oynuyorduk.
  • 0:06 - 0:08
    O zamanlar kardeşimden iki yaş büyüktüm --
  • 0:08 - 0:11
    yani, hala ondan iki yaş büyüğüm --
  • 0:11 - 0:14
    ama o zamanlar bu onun istediğim herşeyi yapması gerektiği anlamına geliyordu,
  • 0:14 - 0:16
    ve savaş oyunu oynamak istedim.
  • 0:16 - 0:18
    Ranzalarımızın üzerindeydik.
  • 0:18 - 0:20
    Ve ranzamın bir tarafına
  • 0:20 - 0:22
    tüm G.I. Joe askerlerimi ve silahları yerleştirmiştim.
  • 0:22 - 0:25
    Ve diğer tarafta ise kardeşimin tüm oyuncak atları
  • 0:25 - 0:27
    süvari hücumuna hazırdı.
  • 0:27 - 0:29
    O öğleden sonra gerçekten neler olduğu hakkında farklı düşünceler var
  • 0:29 - 0:32
    ama kardeşim bugün bizimle olmadığına göre,
  • 0:32 - 0:34
    size hikayenin aslını anlatayım --
  • 0:34 - 0:36
    (Kahkahalar) --
  • 0:36 - 0:38
    kardeşim biraz acemiydi.
  • 0:38 - 0:41
    Bir şekilde, ağabeyinin hiçbir yardımı ve itme kuvveti olmadan,
  • 0:41 - 0:43
    Amy aniden ranzanın üzerinden kayboldu ve
  • 0:43 - 0:45
    yere düştü.
  • 0:45 - 0:47
    Endişeli bir şekilde yatağın kenarından
  • 0:47 - 0:50
    düşmüş kardeşimin başına ne geldiğine baktım
  • 0:50 - 0:52
    ve onun acı verici bir şekilde elleri ve dizleri üzerine düşmüş
  • 0:52 - 0:54
    olduğunu gördüm.
  • 0:54 - 0:56
    Endişelenmiştim çünkü ailem beni mümkün olduğu kadar
  • 0:56 - 0:58
    güvenli ve sessiz bir şekilde
  • 0:58 - 1:01
    oynamamız konusunda tembihlemişti.
  • 1:01 - 1:04
    Ve Amy'nin kolunu yanlışlıkla kırmış olduğumu görmek
  • 1:04 - 1:06
    onu yaklaşmakta olan hayali ...
  • 1:06 - 1:10
    (Kahkahalar)
  • 1:10 - 1:12
    ...sniper kurşunundan kahramanca
  • 1:12 - 1:15
    kurtardıktan sadece bir hafta sonra,
  • 1:15 - 1:17
    (Kahkahalar)
  • 1:17 - 1:19
    ki bunun için hala teşekkür edilmedi,
  • 1:19 - 1:21
    elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyordum --
  • 1:21 - 1:23
    yaklaştığını görmemişti bile --
  • 1:23 - 1:25
    uslu durmak için elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyordum.
  • 1:25 - 1:27
    Ve kardeşimin yüzünü gördüm,
  • 1:27 - 1:29
    yüzündeki acı, ıstırap ve şaşkınlık ifadesi
  • 1:29 - 1:31
    ailemi uzun süren kış uykularından uyandıracak
  • 1:31 - 1:34
    bir çığlık koparmak üzere olduğunu söylüyordu.
  • 1:34 - 1:36
    Böylece yedi yaşındaki
  • 1:36 - 1:39
    küçük, ümitsiz aklımın bu trajediyi önlemek için düşünebildiği tek şeyi yaptım.
  • 1:39 - 1:41
    Ve eğer çocuklarınız varsa bu duruma yüzlerce kere şahit olmuşsunuzdur.
  • 1:41 - 1:43
    Ona şöyle dedim: "Amy, Amy, bekle. Ağlama. Ağlama.
  • 1:43 - 1:45
    Nasıl düştüğünü gördün mü?
  • 1:45 - 1:48
    Hiçbir insan böyle dört ayak üstüne düşmez.
  • 1:48 - 1:51
    Amy, bence bu senin tek boynuz at olduğun anlamına geliyor."
  • 1:51 - 1:54
    (Kahkahalar)
  • 1:54 - 1:57
    Bu aldatmacaydı çünkü dünyada Amy'nin incinmiş beş yaşındaki bir kız kardeş
  • 1:57 - 1:59
    olmaktan daha çok isteyeceği tek şey özel
  • 1:59 - 2:01
    tek boynuzlu at Amy olmaktı.
  • 2:01 - 2:04
    Tabi ki bu geçmişte ona mantıklı gelen bir seçenekti.
  • 2:04 - 2:07
    Ve zavallı, kandırılmış kardeşimin, küçük beyni az önce hissettiği acı
  • 2:07 - 2:09
    ve şaşkınlık hissine çareler arama girişimindeyken
  • 2:09 - 2:11
    ya da yeni keşfettiği tek boynuzlu at kimliği
  • 2:11 - 2:13
    üzerine düşünürken,
  • 2:13 - 2:15
    sorunla nasıl yüzleştiğiniz görebilirdiniz.
  • 2:15 - 2:17
    Ve sonunda ikincisi galip geldi.
  • 2:17 - 2:19
    Ağlamak yerine, oyunumuzu durdurmak yerine,
  • 2:19 - 2:21
    ailemizi uyandırmak yerine,
  • 2:21 - 2:23
    ki bu benim için kötü sonuçlar doğururdu,
  • 2:23 - 2:25
    yüzüne bir gülümseme yayıldı ve
  • 2:25 - 2:28
    yeni doğmuş bir tek boynuzlu atın zarafetiyle zorlanarak ranzaya tekrar çıktı...
  • 2:28 - 2:30
    (Kahkahalar)
  • 2:30 - 2:32
    ...bir de kırık bir bacakla.
  • 2:32 - 2:34
    Henüz beş ve yedi gibi
  • 2:34 - 2:36
    erken yaşta tesadüfen buluğumuz şey --
  • 2:36 - 2:38
    o zamanlar hiçbir fikrimiz yoktu --
  • 2:38 - 2:41
    yirmi yıl sonra insan beynine bakış şeklimizde meydana gelen bilimsel bir
  • 2:41 - 2:44
    devrimin öncüsü olacak bir şeydi.
  • 2:44 - 2:47
    Tesadüfen bulduğumuz şey günümüzde pozitif psikoloji denen şey,
  • 2:47 - 2:49
    ki bu benim bugün burada olma
  • 2:49 - 2:51
    ve her sabah uyanma nedenim.
  • 2:51 - 2:53
    Bu araştırma hakkında akademik çevre dışında,
  • 2:53 - 2:55
    şirketlerde ve okullarda konuşmaya başladığımda,
  • 2:55 - 2:57
    bana söyledikleri ilk şey konuşmaya bir
  • 2:57 - 2:59
    grafikle başlamamam gerektiğiydi.
  • 2:59 - 3:01
    Konuşmama ilk olarak bir grafikle başlamak istiyorum.
  • 3:01 - 3:03
    Bu grafik sıkıcı görünüyor,
  • 3:03 - 3:05
    ama beni heyecanlandıran ve her sabah uyanmamı sağlayan neden bu grafik.
  • 3:05 - 3:07
    Ve bu grafiğin anlamı bile yok, sahte bir bilgi.
  • 3:07 - 3:09
    Bulduğumuz şey --
  • 3:09 - 3:13
    (Kahkahalar)
  • 3:13 - 3:16
    Eğer bu bilgiyi bu odada, sizleri araştırarak elde etseydim, çok heyecanlanırdım,
  • 3:16 - 3:18
    çünkü burada açıkça görülen bir akım var
  • 3:18 - 3:20
    ve bu basına çıkabileceğim anlamına geliyor,
  • 3:20 - 3:22
    ki önemli olan da bu.
  • 3:22 - 3:24
    Aslına bakılırsa kavisin üzerinde tek bir garip kırmızı nokta var,
  • 3:24 - 3:26
    odada sadece bir tane garip tip var --
  • 3:26 - 3:29
    kim olduğunuzu biliyorum, sizi daha önce gördüm --
  • 3:29 - 3:31
    bu sorun değil.
  • 3:31 - 3:33
    Çoğunuzun bildiği gibi, bu sorun değil
  • 3:33 - 3:35
    çünkü bu noktayı silebilirim.
  • 3:35 - 3:37
    Bu noktayı silebilirim çünkü açıkça görülüyor ki bu bir ölçü hatası.
  • 3:37 - 3:39
    Ve bunun bir ölçü hatası olduğunu biliyoruz
  • 3:39 - 3:42
    çünkü verimi berbat ediyor.
  • 3:42 - 3:44
    İktisat, istatistik, işletme ve psikoloji kurslarında
  • 3:44 - 3:47
    insanlara öğrettiğimiz şeylerden ilki, istatistiksel olarak geçerli bir
  • 3:47 - 3:50
    şekilde, garip tipleri nasıl elediğimizi öğretiyoruz.
  • 3:50 - 3:52
    En iyi uyum doğrusunu bulmak için
  • 3:52 - 3:54
    aykırı değerleri nasıl eleriz?
  • 3:54 - 3:56
    Eğer ortalama bir insanın kaç tane
  • 3:56 - 3:59
    Advil alması gerektiğini bulmaya çalışsaydım harika olurdu -- iki.
  • 3:59 - 4:01
    Ama potansiyelle ilgileniyorsam, sizin potansiyelinizle ilgileniyorsam,
  • 4:01 - 4:03
    ya da mutluluk için, üretkenlik için,
  • 4:03 - 4:05
    enerji ya da yaratıcılık için,
  • 4:05 - 4:07
    yaptığımız şey bilimsel yolla bir ortalama kültü yaratmak.
  • 4:07 - 4:09
    Eğer şöyle bir soru sorarsam,
  • 4:09 - 4:11
    "Bir çocuk okumayı bir sınıfta nasıl hızlı öğrenir?"
  • 4:11 - 4:13
    bilim adamları cevabı şuna çeviriyor: "Ortalama bir çocuk okumayı
  • 4:13 - 4:15
    bu sınıfta nasıl hızlı öğrenir?"
  • 4:15 - 4:17
    ve sonra sınıfı bu ortalamaya göre düzenliyoruz.
  • 4:17 - 4:19
    Şimdi bu kaviste seviyenin altına düşerseniz,
  • 4:19 - 4:21
    psikologlar heyecanlanır,
  • 4:21 - 4:24
    çünkü bu ya depresyondasınız ya da bir hastalığınız var demektir
  • 4:24 - 4:26
    ya da umarım ikisi birden.
  • 4:26 - 4:28
    İkisinin de olmasını isteriz çünkü bizim iş modelimize göre,
  • 4:28 - 4:30
    bir terapi seansına tek bir sorunla gelirseniz,
  • 4:30 - 4:32
    10 tane sorununuz olduğunu bilerek ayrılmanızı sağlarız,
  • 4:32 - 4:34
    böylece tekrar tekrar gelmeye devam edersiniz.
  • 4:34 - 4:36
    Gerekliyse çocukluğunuza geri döneriz,
  • 4:36 - 4:38
    ama eninde sonunda yapmak istediğimiz şey sizi normale döndürmek.
  • 4:38 - 4:40
    Ama normal sadece ortalamadır.
  • 4:40 - 4:42
    Ve önerdiğim, pozitif psikolojinin önerdiği şey şu,
  • 4:42 - 4:44
    ortalama olan bir şey üzerinde çalışırsak,
  • 4:44 - 4:46
    sadece ortalama kalmaya devam ederiz.
  • 4:46 - 4:48
    Pozitif aykırı değerleri silmek yerine,
  • 4:48 - 4:50
    özellikle yapmak istediğim şey bunun gibi bir topluluğa girip
  • 4:50 - 4:52
    neden diye sormak.
  • 4:52 - 4:54
    Neden bazılarınız entelektüel, atletik ve müzikal yetenek bakımından,
  • 4:54 - 4:56
    yaratıcılık, enerji düzeyi, bir sorun karşısında gösterdiğiniz dayanıklılık
  • 4:56 - 4:58
    ve espri anlayışınız bakımından
  • 4:58 - 5:00
    bu kavisin üst kısımlarında yer alıyorsunuz?
  • 5:00 - 5:03
    Her ne ise, sizi silmek yerine, yapmak istediğim şey sizi araştırmak.
  • 5:03 - 5:05
    Çünkü belki bilgiyi azar azar toplayabiliriz --
  • 5:05 - 5:07
    sadece insanları ortalamaya nasıl yükselteceğimiz değil,
  • 5:07 - 5:10
    dünya çapında şirketlerimizde ve okullarımızda
  • 5:10 - 5:12
    tüm ortalamayı nasıl yükselteceğimiz hakkında.
  • 5:12 - 5:14
    Bu grafiğin benim için önemli olmasının nedeni şu,
  • 5:14 - 5:16
    haberleri açtığımda görüyorum ki bilginin büyük kısmı pozitif değil,
  • 5:16 - 5:18
    aslında negatif.
  • 5:18 - 5:21
    Çoğu cinayet, yıkım, hastalıklar ve doğal afetler hakkında.
  • 5:21 - 5:23
    Ve çok hızlı bir şekilde beynim bunun
  • 5:23 - 5:25
    dünyada negatifin pozitife olan doğruluk oranı olduğunu düşünüyor.
  • 5:25 - 5:27
    Bunun yaptığı şey tıp okulu sendromu
  • 5:27 - 5:29
    denen birşey yaratmak --
  • 5:29 - 5:31
    eğer tıp okuluna giden birilerini tanıyorsanız,
  • 5:31 - 5:33
    tıp eğitiminin ilk yıllı süresince,
  • 5:33 - 5:35
    olabilecek semptomlar ve hastalıklar listesini okurken aniden,
  • 5:35 - 5:37
    hepsinin sizde olduğunu fark edersiniz.
  • 5:37 - 5:40
    Bobo adında bir eniştem var -- ki bu başka bir hikaye.
  • 5:40 - 5:43
    Bobo tek boynuzlu at olan Amy ile evlendi.
  • 5:43 - 5:46
    Bobo Yale Tıp Okulundan
  • 5:46 - 5:49
    beni aradı ve şöyle dedi,
  • 5:49 - 5:51
    "Shawn, cüzzama yakalandım."
  • 5:51 - 5:53
    (Kahkahalar)
  • 5:53 - 5:55
    Ki bu, Yale'de bile, son derece nadir bir şey.
  • 5:55 - 5:58
    Ama zavallı Bobo'ya nasıl danışmanlık yapacağımı bilmiyordum
  • 5:58 - 6:00
    çünkü bir haftalık menopoz sürecini yeni atlatmıştı.
  • 6:00 - 6:02
    (Kahkahalar)
  • 6:02 - 6:05
    Gördüğünüz gibi bulduğumuz şey şu, gerçekliğin bizi şekillendirmesine gerek yok,
  • 6:05 - 6:08
    beyninizin dünyaya bakışınızı belirleyen lensler gerçekliğinizi şekillendiriyor.
  • 6:08 - 6:11
    Ve eğer lensleri değiştirebilirsek, mutluluğunuzu değiştirmekle kalmayıp
  • 6:11 - 6:14
    aynı zamanda her bir eğitimsel ve ticari sonucu da değiştirebiliriz.
  • 6:14 - 6:16
    Harvard'da başvurduğumda,
  • 6:16 - 6:19
    Kabul edilmeyi beklemiyordum ve ailemin üniversite için parası yoktu.
  • 6:19 - 6:21
    İki hafta sonra askeri burs kazandığımda gitmeme izin verdiler.
  • 6:21 - 6:24
    Aniden, ihtimal dahilinde bile olmayan bir şey gerçekliğe dönüştü.
  • 6:24 - 6:27
    Oraya gittiğimde, diğer herkesin de bunu bir ayrıcalık olarak göreceğini,
  • 6:27 - 6:29
    orada olmaktan heyecan duyacaklarını düşünmüştüm.
  • 6:29 - 6:31
    Sizden daha zeki insanlarla dolu bir sınıfta olsanız bile,
  • 6:31 - 6:33
    o sınıfta bulunduğunuz için mutlu olurdunuz, ben de böyle hissediyordum.
  • 6:33 - 6:35
    Ama orada bulduğum şey,
  • 6:35 - 6:37
    bazıları şu an bunu yaşıyor,
  • 6:37 - 6:39
    dört yıl sonra mezun olduğumda ve
  • 6:39 - 6:41
    sonraki sekiz yılı öğrencilerle birlikte yurtlarda geçirdiğimde --
  • 6:41 - 6:44
    Harvard benden o adam olmamamı istedi.
  • 6:44 - 6:48
    (Kahkahalar)
  • 6:48 - 6:51
    Ben Harvard'da öğrencilere geçirdikleri zorlu dört yıl süresince danışmanlık yapan bir memurdum.
  • 6:51 - 6:53
    Ve araştırmam ve eğitim verme sürecinde bulduğum şey şu
  • 6:53 - 6:55
    bu öğrenciler okula girmelerini sağlayan asıl başarıları
  • 6:55 - 6:58
    için ne kadar mutlu olurlarsa olsunlar,
  • 6:58 - 7:01
    iki hafta sonra beyinleri orada olmanın ayrıcalığına ya da felsefelerine
  • 7:01 - 7:03
    veya fiziklerine odaklanmıyor.
  • 7:03 - 7:05
    Beyinleri rekabete, iş yüküne, mücadeleye, strese ve
  • 7:05 - 7:07
    şikayetlere odaklanıyor.
  • 7:07 - 7:09
    Oraya ilk gidişimde, birinci sınıfların yemekhanesine girdim,
  • 7:09 - 7:12
    büyüdüğüm yer Teksas, Waco'dan arkadaşlarımın olduğu yere --
  • 7:12 - 7:14
    bir kaçınızın daha önce orayı duyduğunu biliyorum.
  • 7:14 - 7:16
    Beni ziyarete gelmişlerdi, etrafa bakıp şöyle demişlerdi,
  • 7:16 - 7:18
    "Bu birinci sınıfların yemekhanesi "Harry Potter" filmindeki
  • 7:18 - 7:20
    Hogwarts'a benziyor", ki öyle.
  • 7:20 - 7:22
    Bu "Harry Potter" filmindeki Hogwart's ve bu Harvard.
  • 7:22 - 7:24
    Ve bunu gördüklerinde,
  • 7:24 - 7:26
    şöyle diyorlar: "Shawn, neden vaktini Harvard'da mutluluk üzerine çalışmakla harcıyorsun?
  • 7:26 - 7:28
    Gerçekten, bir Harvard öğrencisini mutsuz edebilecek
  • 7:28 - 7:30
    ne olabilir ki?
  • 7:30 - 7:32
    Bu sorunun içindeki kilit nokta
  • 7:32 - 7:34
    mutluluk bilimini anlamak.
  • 7:34 - 7:36
    Çünkü bu sorunun anlattığı şey
  • 7:36 - 7:39
    dış dünyanın mutluluk seviyelerimizin belirleyiciği olduğu,
  • 7:39 - 7:41
    gerçekte ise, dış dünyanızla ilgili herşeyi bilirsem,
  • 7:41 - 7:44
    uzun vadeli mutluluğunuzun sadece yüzde 10'unu tahmin edebilirim.
  • 7:44 - 7:46
    Uzun vadeli mutluluğun yüzde 90'ı ise
  • 7:46 - 7:48
    dış dünya tarafından değil, beyninizin
  • 7:48 - 7:50
    dünya yönlendirme şekliniz tarafından belirlenir.
  • 7:50 - 7:52
    Ve eğer bunu değiştirirsek,
  • 7:52 - 7:54
    mutluluk ve başarı formülümüzü değiştirirsek,
  • 7:54 - 7:56
    gerçekliği etkileme şeklimizi
  • 7:56 - 7:58
    değiştirebiliriz.
  • 7:58 - 8:00
    Bulgulara göre iş başarısınız sadece yüzde 25'i I.Q.ya
  • 8:00 - 8:02
    göre tahmin ediliyor.
  • 8:02 - 8:04
    İş başarısının yüzde 75'ini ise
  • 8:04 - 8:07
    iyimserlik seviyeniz, sosyal desteğiniz ve stresi tehdit yerine
  • 8:07 - 8:10
    bir mücadele olarak görebilme yeteneğiniz belirliyor.
  • 8:10 - 8:13
    New England'daki muhtemelen en prestijli yatılı okulun yetkilileryle konuştum
  • 8:13 - 8:15
    ve şöyle dediler, "Bunu zaten biliyoruz.
  • 8:15 - 8:18
    Her sene, öğrencilerimize sadece eğitim vermek yerine, iyileşme haftası da düzenliyoruz.
  • 8:18 - 8:21
    Ve bundan çok heyecan duyuyoruz. Pazartesi gecesi dünyanın önde gelen
  • 8:21 - 8:23
    uzmanı ergenlik depresyonu hakkında konuşmak için geliyor.
  • 8:23 - 8:25
    Salı gecesi, okulda siddet ve zorbalık.
  • 8:25 - 8:27
    Çarşamba gecesi, yeme bozuklukları.
  • 8:27 - 8:29
    Perşembe gecesi, uyuşturu kullanmanın nedenleri.
  • 8:29 - 8:32
    Ve cuma gecesi de riskli seks ya da mutluluk arasında karar vermeye çalışıyoruz."
  • 8:32 - 8:35
    (Kahkahalar)
  • 8:35 - 8:37
    Ben de şöyle dedim: "Birçok insanın Cuma gecesi böyledir."
  • 8:37 - 8:40
    (Kahkahalar)
  • 8:40 - 8:43
    (Alkış)
  • 8:43 - 8:45
    Beğenmenize sevindim ama onlar hiç sevmedi.
  • 8:45 - 8:47
    Telefonda sessizlik oldu.
  • 8:47 - 8:49
    Ve sessizliğe şöyle dedim: "Okulunuzda konuşma yapmaktan mutluluk duyarım
  • 8:49 - 8:52
    ama bildiğiniz gibi bu bir iyileşme haftası değil, hastalık haftası.
  • 8:52 - 8:54
    Yaptığınız şey olabilecek tüm negatif şeyler bahsetmekti,
  • 8:54 - 8:56
    fakat pozitif olanlardan hiç bahsetmediniz."
  • 8:56 - 8:58
    Hastalığın olmaması sağlık değildir.
  • 8:58 - 9:00
    Şu şekilde sağlıklı oluruz:
  • 9:00 - 9:03
    Mutluluk ve başarı formülümüzü tersine çevirmeliyiz.
  • 9:03 - 9:05
    Son üç yılda, ekonomik bunalımın ortasındaki
  • 9:05 - 9:07
    45 ülkeye gittim, oralardaki
  • 9:07 - 9:09
    okullar ve şirketlerle çalıştım.
  • 9:09 - 9:11
    Ve şunu gördüm, birçok şirket ve okul bir başarı
  • 9:11 - 9:13
    formülü uyguluyor, o da şu:
  • 9:13 - 9:15
    Daha çok çalışırsam, daha başarılı olurum.
  • 9:15 - 9:18
    Ve daha başarılı olursam, daha mutlu olurum.
  • 9:18 - 9:20
    Bu ebeveynlik tarzlarımızı, yönetim tarzlarımızı, davranışımızı
  • 9:20 - 9:22
    motive etme şeklimizi destekliyor.
  • 9:22 - 9:25
    Ve sorun şu ki, bu iki nedenden dolayı bilimsel olarak eksik ve geriye dönük.
  • 9:25 - 9:28
    Öncelikle, beyniniz ne zaman başarılı olsa,
  • 9:28 - 9:30
    başarının görünüş şeklini değiştiriyorsunuz.
  • 9:30 - 9:32
    İyi notlar aldınız, şimdiyse daha iyi notlar almalısınız,
  • 9:32 - 9:34
    iyi bir okula gittiniz ve şimdi daha iyi bir okula gidiyorsunuz,
  • 9:34 - 9:36
    iyi bir işiniz vardı, şimdi daha iyisini bulmalısınız,
  • 9:36 - 9:38
    şatış hedefinizi tutturdunuz, satış hedefinizi değiştireceğiz.
  • 9:38 - 9:41
    Ve eğer mutluluk başarının karşısında ise, beyniniz oraya ulaşamaz.
  • 9:41 - 9:43
    Toplum olarak yaptığımız şey mutluluğu
  • 9:43 - 9:46
    kavramsal bir ufka doğru itmek.
  • 9:46 - 9:48
    İşte bu yüzden başarılı olmamız gerektiğini, böylece mutlu
  • 9:48 - 9:50
    olacağımızı düşünüyoruz.
  • 9:50 - 9:52
    Ama sorun şu ki beynimiz bunun tersi şekilde işliyor.
  • 9:52 - 9:55
    Günümüzde birinin pozitiflik seviyesini yükselttiğinizde,
  • 9:55 - 9:58
    beyinleri şu an mutluluk avantajı dediğimiz şeyi tecrübe eder,
  • 9:58 - 10:00
    beyniniz pozitif durumdayken
  • 10:00 - 10:02
    negatif, nötr ya da stresli olduğu
  • 10:02 - 10:04
    zamankinden çok daha iyi çalışır.
  • 10:04 - 10:07
    Kavrama yetiniz gelişir, yaratıcılığınız gelişir, enerji seviyeniz yükselir.
  • 10:07 - 10:09
    Aslında, bulgularımıza göre
  • 10:09 - 10:11
    her bir ticari ürün gelişim gösteriyor.
  • 10:11 - 10:13
    Pozitif olan beyniniz negatif, nötr ya da stresli olana
  • 10:13 - 10:16
    oranla yüzde 31 daha üretkendir.
  • 10:16 - 10:18
    Satışlarınızda yüzde 37 daha başarılı olursunuz.
  • 10:18 - 10:20
    Doktorlar negatif, nötr ya da stresli olmak yerine
  • 10:20 - 10:22
    pozitifken doğru teşhis koymada
  • 10:22 - 10:24
    yüzde 19 daha hızı ve isabetli oluyorlar.
  • 10:24 - 10:26
    Bu da formülü tersine çevirebileceğimiz anlamına geliyor.
  • 10:26 - 10:29
    Eğer günümüzde pozitif olmanın bir yolunu bulabilirsek,
  • 10:29 - 10:31
    beynimiz çok daha başarılı bir şekilde çalışır
  • 10:31 - 10:34
    ve daha fazla, daha hızlı ve daha akıllıca çalışabiliriz.
  • 10:34 - 10:37
    Beynimizin gerçek kapasitesini görmeye başlamak için
  • 10:37 - 10:39
    yapabilmemiz gereken şey bu formülü tersine çevirmek.
  • 10:39 - 10:41
    Çünkü pozitif olduğunuzda sisteminizde salgılanan dopaminin
  • 10:41 - 10:43
    iki işlevi var.
  • 10:43 - 10:45
    Bu sizi daha mutlu etmekle kalmıyor,
  • 10:45 - 10:47
    aynı zamanda dünyaya farklı bir şekilde adapte olmanızı
  • 10:47 - 10:50
    sağlayan beyninizdeki öğrenme merkezlerini harekete geçiriyor.
  • 10:50 - 10:52
    Bulgularımıza göre daha pozitif olabilmek için beyninizi
  • 10:52 - 10:54
    eğitmenin yolları var.
  • 10:54 - 10:57
    Art arda 21 gün boyunca yapılan iki dakikalık bir süre içinde
  • 10:57 - 10:59
    beyninizin gerçekten daha iyimser
  • 10:59 - 11:01
    ve daha başarılı bir şekilde
  • 11:01 - 11:03
    çalışmasını sağlayabiliyoruz.
  • 11:03 - 11:05
    Bu şeyleri çalıştığım her bir şirketteki
  • 11:05 - 11:07
    araştırmalarda yaptık,
  • 11:07 - 11:09
    art arda 21 gün boyunca minnettar oldukları üç şeyi yazmalarını
  • 11:09 - 11:11
    istedik, her gün yeni üç şey.
  • 11:11 - 11:13
    Ve bunun sonunda,
  • 11:13 - 11:15
    beyinleri dünyayı negatif yerine
  • 11:15 - 11:18
    pozitif bir şekilde görmelerini sağlayan bir yöntem geliştiriyor.
  • 11:18 - 11:20
    Geçen 24 saat boyunca başınıza gelen bir tane pozitif olayı kayda geçirmek
  • 11:20 - 11:22
    beyninizin onu tekrar yaşamasını sağlıyor.
  • 11:22 - 11:25
    Alıştırma beyninize davranış sorunlarını öğretiyor.
  • 11:25 - 11:27
    Bulduğumuza göre, meditasyon beyninizin
  • 11:27 - 11:30
    aynı anda birden fazla iş yapmaya çalışarak yarattığımız
  • 11:30 - 11:32
    kültürel dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğunun
  • 11:32 - 11:35
    üstesinden gelmesini ve el altındaki işe odaklanmamızı sağlıyor.
  • 11:35 - 11:37
    Ve sonunda, rastgele yapılan nezaketler bilinçli nezaketlerdir.
  • 11:37 - 11:39
    İnsanlara, gelen kutularını açtıklarında,
  • 11:39 - 11:41
    sosyal destek ağlarındaki
  • 11:41 - 11:43
    birine teşekkür ya da iltifat eden bir pozitif eposta yazdırıyoruz.
  • 11:43 - 11:45
    Ve bu aktiviteleri yaparak
  • 11:45 - 11:47
    ve beynimizi vücutlarımızı çalıştırdığımız gibi çalıştırarak,
  • 11:47 - 11:50
    mutluluk ve başarı formülünü tersine çevirebileceğimizi keşfettik,
  • 11:50 - 11:53
    ve bunu yaparak, iyimserlik dalgaları yaratmakla kalmıyoruz,
  • 11:53 - 11:55
    aynı zamanda gerçek bir devrim yaratıyoruz.
  • 11:55 - 11:57
    Çok teşekkür ederim.
  • 11:57 - 12:00
    (Alkış)
Title:
Shawn Achor: Daha iyi çalışmanın mutlu sırrı
Speaker:
Shawn Achor
Description:

Mutlu olmak için çalışmamız gerektiğine inanırız, peki bunun tersi mümkün mü? TEDxBloomington'da yapılan bu sürükleyici ve eğlenceli konuşmada psikolog Shawn Achor mutluluğun üretkenliği arttırdığını ileri sürüyor.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
12:00
Yasemin Bayraktar added a translation

Turkish subtitles

Revisions