Herhangi bir dili konuşmak için 5 teknik | Sid Efromovich | TEDxUpperEastSide
-
0:05 - 0:07Ben yedi dil konuşuyorum.
-
0:07 - 0:09İnsanlar bunu öğrenir öğrenmez,
-
0:09 - 0:12bana en sık sorulan şey
-
0:12 - 0:14--telefon numaram hariç--
-
0:14 - 0:16"Bunu nasıl yaptın?
-
0:16 - 0:20Bütün bu farklı dilleri nasıl öğrendin?"
-
0:20 - 0:24Birkaç cevabı bugün sizinle paylaşacağım.
-
0:24 - 0:26Telefon numaram 212...
-
0:26 - 0:28(Gülüşmeler)
-
0:28 - 0:29Sadece şaka yapıyorum.
-
0:29 - 0:31Çok dilli birisi olarak yetiştirildim.
-
0:31 - 0:3318'ime bastığımda,
-
0:33 - 0:36dört farklı dil konuşabiliyordum.
-
0:36 - 0:39Sonra takip eden üç yılda,
-
0:39 - 0:41üç başka dil daha öğrendim.
-
0:41 - 0:43İşte o 3 yıl hakkında konuşmak istiyorum.
-
0:43 - 0:46Çünkü benim dil kazanım sürecim
-
0:46 - 0:49yaşıtlarımdan çok farklıydı.
-
0:49 - 0:51Şöyle ki, bütün bu stresli,
-
0:51 - 0:55yorucu, zor, görünürde
imkansız olan ödevler yoktu. -
0:55 - 0:58Aksine, zevkli, eğlenceli
ve heyecan vericiydi. -
0:58 - 1:01O sürecin her anını sevdim.
-
1:03 - 1:05Sizinle bunun sebebini
-
1:05 - 1:08ve o anları özel yapan şeyin ne
olduğunu paylaşmak istiyorum. -
1:08 - 1:11Benim bir avantajım vardı,
-
1:11 - 1:15yani zaten dört dil biliyordum.
-
1:15 - 1:17Ama ayrıca bu 5 teknik de vardı,
-
1:17 - 1:21dil öğrenme sürecini çok kolaylaştıran
-
1:21 - 1:24benim kullandığım 5 beceri de diyebiliriz.
-
1:24 - 1:26İşte anlatmak istediğim
-
1:26 - 1:28o 5 teknik.
-
1:28 - 1:30Şimdi derine inelim.
-
1:30 - 1:31İlki için,
-
1:31 - 1:33yapmamız gereken şey,
-
1:33 - 1:37çok derin bir nefes almak.
-
1:42 - 1:43Ve rahatlamak.
-
1:43 - 1:46Bunun sebebi, tüm yaşamımızda
-
1:46 - 1:49bir şeyleri nasıl doğru
yapacağımızın bize öğretilmesi. -
1:49 - 1:51Doğduğumuz andan itibaren
-
1:51 - 1:54ne yapıp ne yapmamamız gerektiği
ve onları doğru bir şekilde -
1:54 - 1:57nasıl yapacağımız bize öğretilir.
-
1:57 - 2:00İş dil öğrenmeye geldiğinde,
-
2:00 - 2:02dil öğrenmenin altın kuralı,
-
2:02 - 2:04en önemli şey,
-
2:04 - 2:07bir şeyleri yanlış yapmak,
-
2:07 - 2:09hata yapmak
-
2:09 - 2:11ve bu ilk kural.
-
2:11 - 2:13Nedenini açıklayayım.
-
2:13 - 2:15Bakın, dil bildiğimiz zaman,
-
2:15 - 2:17tam bir ses koleksiyonunu
-
2:17 - 2:20ve tam bir yapı koleksiyonunu biliyoruz,
-
2:20 - 2:22ki bunları birleştiren
-
2:22 - 2:25--ve bu sunumun sebebi--
-
2:25 - 2:27bizim "dil veritabanımız."
-
2:27 - 2:29Bu dil veri tabanımız
-
2:29 - 2:31bildiğimiz tüm ses ve yapıları içerir.
-
2:31 - 2:34Bununla birlikte, dil veri
tabanımızın ötesinde kalan, -
2:34 - 2:36koca bir ses ve yapı ailesi var.
-
2:36 - 2:42İşe koyulabilmek ve keşfedebilmek için,
-
2:42 - 2:45veri tabanımızda hiçbir şey yok.
-
2:45 - 2:47Yapıyı doğru kurduğumuzu söyleyecek
-
2:47 - 2:49bir bilgimiz yok.
-
2:49 - 2:53O ses doğru olduğunda
bize söyleyecek hiç bir şey yok. -
2:53 - 2:56Diyelim özel bir ses keşfedeceğiz.
-
2:56 - 2:59Veri tabanımızda hiçbir şey yok.
-
2:59 - 3:01Söylediğimizde, mükemmel
bir şekilde söyleyebiliriz, -
3:01 - 3:06ancak zihnimizde, bir hata gibi gelecek.
-
3:06 - 3:09Bu tatsız hissi biliyorsunuz
değil mi, bu güvensizlik hissini, -
3:09 - 3:13bir şeyleri yanlış yaptığımızı
hissettiğimizdeki şeyi? -
3:13 - 3:16Bu aramanız gereken dürtü.
-
3:16 - 3:21Çünkü, o, size veri tabanınızın ötesine
gittiğinizi ve yeni dil sahasını -
3:21 - 3:25keşfetmek için kendinize izin
verdiğinizi söyleyen bir işaret. -
3:25 - 3:27Bunun pratikte nasıl
uygulandığını göstereyim. -
3:27 - 3:31Diyelim, İspanyolca'da
"kapı" kelimesini öğreneceğiz. -
3:31 - 3:33"Kapı" kelimesi İspanyolca'da "Puerta"dır.
-
3:33 - 3:37"Puerta" için, İngilizcede
varolan bir kaç ses var. -
3:37 - 3:39Bu sesler "Pu," "e" ve "ta."
-
3:39 - 3:42Bununla birlikte, "r"
sesine sıra geldiğinde, -
3:42 - 3:45bu ses veri tabanımızda yok.
-
3:45 - 3:46"RR."
-
3:46 - 3:53Yuvarlanmış "r" İngilizce
ses veri tabanında yok. -
3:53 - 3:56Biraz dışında kalıyor.
-
3:56 - 3:58Eğer kendimize veri tabanımızla
-
3:58 - 4:01bir köprü oluşturabilseydik
ve gerçekten atılım yapabilseydik -
4:01 - 4:03ve hata yapabilseydik,
-
4:03 - 4:05"RR" sesini yapabilirdik.
-
4:05 - 4:07Ama onun yerine, bazen,
-
4:07 - 4:10veri tabanındaki en yakın
bağlantısına ulaşırız -
4:10 - 4:13ve "ah-er" sesi olur.
-
4:13 - 4:14(Gülüşmeler)
-
4:14 - 4:16Ve bu "ah-er" sesi,
-
4:16 - 4:19"pue-er-rta" daki ses gibi
bir ses oluşturur, -
4:19 - 4:22ki bunun İspanyolca'da bir anlamı yok
-
4:22 - 4:26ve aslında çok da cezbedici değil.
-
4:26 - 4:29Size çok şey söylemez.
-
4:29 - 4:31Bu yüzden, birinci teknik,
-
4:31 - 4:33kendinize hata yapma izni verin,
-
4:33 - 4:37ki böylece "Puerta" gibi
sesler ortaya çıkabilsin. -
4:37 - 4:39Şimdi ikinciye bakalım.
-
4:39 - 4:40İkinci için,
-
4:40 - 4:42bazılarınızın yardımına ihtiyacım var.
-
4:42 - 4:45Bu güzel dört kelimeyi okuyacağız.
-
4:45 - 4:47Üçe kadar sayınca.
-
4:47 - 4:50Birinciden başlayalım,
üç deyince: bir, iki, üç. -
4:50 - 4:52(Seyirci) Mao.
(Sid) "Mao," mükemmel. -
4:52 - 4:55İkincisi: bir, iki, üç.
(Seyirci) Coco. -
4:55 - 4:57(Sid) Mükemmel. Üçüncüsü.
Bir, iki, üç. -
4:57 - 4:59(Seyirci) Cocao.
(Sid) Mükemmel. -
4:59 - 5:02Ve dördüncüsü. Bir, iki, üç.
-
5:02 - 5:03(Sessizlik)
-
5:03 - 5:06Oh.
-
5:06 - 5:09Bunu yaptığımızda ne olduğunu göstereyim.
-
5:09 - 5:11Bu dört kelimeyi aldık
-
5:11 - 5:15ve bir tür Amerikan İngilizcesi
filtresine koyduk. -
5:15 - 5:20Bir şeylerin böyle görünmesini sağlıyoruz.
-
5:20 - 5:22Size bunun sonuçlarını anlatayım.
-
5:22 - 5:24Birinci "Mão," kelimesi için,
-
5:24 - 5:26ki bu Portekizce'de "el" anlamına geliyor,
-
5:26 - 5:29biz filtreye koyduk ve "Mao"yu elde ettik.
-
5:29 - 5:31(Gülüşmeler)
-
5:31 - 5:33İkinci kelime "coco" için,
-
5:33 - 5:35ki bu Portekizce'de
"ananas" anlamına geliyor, -
5:35 - 5:38veya "cocô", "dışkı" anlamına geliyor.
-
5:38 - 5:41Bunu da filtreye koyduk,
bir fincan sıcak kakao elde ettik. -
5:41 - 5:43(Kahkahalar)
-
5:43 - 5:45Dördüncüsünde ise,
-
5:45 - 5:46"huo" kelimemiz vardı,
-
5:46 - 5:48ki Çince'de "ateş" anlamına geliyor.
-
5:48 - 5:50Ve elde ettiğimiz şey,
-
5:50 - 5:53gerçekten yaratıcı olursanız,
birisi karate yapıyor olabilir... -
5:53 - 5:54(Kahkahalar)
-
5:54 - 5:56Ama her şekilde,
-
5:56 - 6:00bunlar size, bu kelimelerin nasıl telaffuz
edildiği hakkında pek bir şey söylemez. -
6:00 - 6:02Bunun tek yol olduğunu düşünüyor,
-
6:02 - 6:04şayet İngilizce'den farklı
bir dile geçiyorsanız, -
6:04 - 6:06ana dilini konuşmayanları düşünün.
-
6:06 - 6:08Birine şunu açıklamayı deneyin:
-
6:08 - 6:10Bu kelime [though] "dou" diye
-
6:10 - 6:12ve bu kelime [thought]
"thoot" diye telaffuz edilir. -
6:12 - 6:15Neredeyse farksız görünseler de,
-
6:15 - 6:17birbirleriyle hiç bir ilgileri yok.
-
6:17 - 6:20Ya da insanlara bu
kelimenin [enough] "yeterli" -
6:20 - 6:22ve bunun [enuf] "yanlış"
olduğunu açıklamayı deneyin. -
6:22 - 6:29Görüyorsunuz ki, dil öğrenirken
yabancı bir alfabe kullanmanın -
6:29 - 6:31bir faydası yok.
-
6:31 - 6:34Neden mi? Çünkü size
yanlış sinyaller verecek. -
6:34 - 6:36Peki ikinci teknik ne?
-
6:36 - 6:38Rafa kaldırın.
-
6:38 - 6:41Yabancı alfabeyi rafa kaldırın.
-
6:41 - 6:45Bunu nasıl yapabileceğinizle
bir alternatif göstereyim. -
6:45 - 6:47Bu bir Brezilya parası
-
6:47 - 6:49ve şöyle heceleniyor.
-
6:49 - 6:52Üçe kadar sayınca, hepimiz para
birimini söyleyebilir miyiz? 1,2,3. -
6:52 - 6:53(Seyirci) Real.
-
6:53 - 6:56(Sid) Bazılarımız nasıl
heceleneceğini biliyor. -
6:56 - 6:58Evet, esas itibariyle, "re-al."
-
6:58 - 7:04Bu faydalı görünüyor olsa da,
size hiç bir şey anlatmıyor. -
7:04 - 7:07Portekizce konuştuğunuzda, "re-al"
hiç bir anlam ifade etmiyor. -
7:07 - 7:09Size bir alternatif sunayım.
-
7:09 - 7:14Portekizce'de, "real" kelimesini
söyleme şekli "heou" dur. -
7:14 - 7:17Nasıl söyleneceğini öğreteyim.
-
7:17 - 7:19Üçe kadar sayınca, "he" diyelim.
-
7:19 - 7:21"y" sesi olmadan "hey".
-
7:21 - 7:23Bir, iki, üç -- "he."
-
7:23 - 7:25(Seyirci) HE.
(Sid) Mükemmel. -
7:25 - 7:26Şimdi "ou" diyelim.
-
7:26 - 7:29"Ouch" gibi, ama "ch" sesi yok,
-
7:29 - 7:31yani "ou." Bir, iki, üç,
-
7:31 - 7:33(Seyirici) OU.
(Sid) Mükemmel. -
7:33 - 7:34Öyleyse, "HE."
-
7:34 - 7:35(Seyirici) HE.
-
7:35 - 7:37(Sid) "OU."
-
7:37 - 7:38(Seyirci) OU.
-
7:38 - 7:39(Sid) "HE."
(Seyirici) HE. -
7:39 - 7:40(Sid) "OU."
(Seyirici) OU. -
7:40 - 7:44(Sid) "HE-OU," HEOU.
-
7:44 - 7:47(Seyirici) HE-OU.
(Sid) Mükemmel. -
7:47 - 7:50Şimdi hepiniz hırslı Brezilyalı
kapitalistler gibi söylediniz. -
7:50 - 7:52(Gülüşmeler)
-
7:52 - 7:58Peki neden bunun gibi
şeyler için kullanmıyoruz, -
7:58 - 8:00"real" e benzeyen şeyler için,
-
8:00 - 8:02buna karşılık, buna benzeyen
-
8:02 - 8:05ve bir yabancı dilde bir şeyin
nasıl söylendiği hakkında -
8:05 - 8:09size daha çok bilgi veren
bir şeyi kullanabildiğinizde. -
8:09 - 8:11Bu bizi, iyi bir noktaya getiriyor,
-
8:11 - 8:13çünkü bu noktada, kendimize
-
8:13 - 8:16veri tabanımızı aşmak, hata yapmak
-
8:16 - 8:19ve yeni bir dilin keşfedilmemiş
sahasına girmek için izin verdik. -
8:19 - 8:23Sonra, nasıl not alacağımızı keşfettik
-
8:23 - 8:26bilginin gerçekten anlamlı
olduğu bir yöntemle. -
8:26 - 8:28Peki o zaman onu nasıl test edebiliriz?
-
8:28 - 8:31İşte 3 numaralı tekniğin
devreye girdiği yer. -
8:31 - 8:35Teknik 3 titiz birini bulmak.
-
8:35 - 8:38Detaylara önem veren biri
-
8:38 - 8:41hatalarınızdan kaçıp
kurtulmanıza izin vermez. -
8:41 - 8:44Ve öyle olan birini, dil bilgesini
-
8:44 - 8:46bulmaktan daha fazlası,
-
8:46 - 8:50daha çok, doğru çeşit ilişki kurmak.
-
8:50 - 8:51Biriyle ilişki,
-
8:51 - 8:54sizi düzeltecek ve sizi düzeltmekte
kendini rahat hissedecek -
8:54 - 8:58ve bir dilde olmayı istediğiniz noktaya
geldiğinizden emin olacak biri. -
8:58 - 8:59Ancak aynı zamanda,
-
8:59 - 9:01sizi yanlış yapmaya
-
9:01 - 9:04ve ilk etapta o hataları yapmaya
cesaretlendiren birisi. -
9:04 - 9:07Titizler sizin öğretmeniniz olabilir,
-
9:07 - 9:08özel eğitmeniniz, arkadaşınız,
-
9:08 - 9:13Skype ya da Craigslist'ten
birisi olabilir, önemi yok. -
9:13 - 9:15Titiz insanları her yerde bulabilirsiniz
-
9:15 - 9:18ve teknolojiyle, onları bulmak kolay olur.
-
9:18 - 9:21Sonra pratik zamanı.
-
9:21 - 9:24Pratik için, dördüncü tekniğimiz var.
-
9:24 - 9:26Bu şey bende hep vardı,
-
9:26 - 9:30yaptığım "Sid çılgınlığı"ndan biraz
-
9:30 - 9:33ve sonra ne kadar faydalı
olduğunu fark ettim. -
9:33 - 9:39"Duş Konuşmaları" demekten
hoşlandığım şeyi hep yaptım. -
9:39 - 9:43Duş konuşmaları tam
olarak anlaşıldığı gibi. -
9:43 - 9:44Yeni bir dil öğrenirken,
-
9:44 - 9:47duşta birkaç dakika kalırdım.
-
9:47 - 9:49O tartışmaları yaptığımı hatırlıyorum;
-
9:49 - 9:51hatırlıyorum da, Çince öğrenirken,
-
9:51 - 9:54o harika etli hamuru
ve indirimi almak için -
9:54 - 9:57pazarlık ederdim ve iki yen daha
fazla elde etmeye çalışırdım, -
9:57 - 9:59ya da Roma'ya giderdim
-
9:59 - 10:03ve en iyi "meydan" için yön sorardım.
-
10:03 - 10:04Büyüleyiciydi.
-
10:04 - 10:06Duş konuşmasında en güzel şey,
-
10:06 - 10:11bilgi eksiğinizin olduğu yeri
bulmanıza yardım etmesi, -
10:11 - 10:14çünkü konuşmayı her iki
yönden yapıyorsunuz. -
10:14 - 10:18Örneğin yön sormak kolaydır, ya almak?
-
10:18 - 10:20Ya da daha da iyisi, yön göstermek.
-
10:20 - 10:25İşte, duş konuşması sizi her iki
taraftan konuşma yapmaya zorlar. -
10:25 - 10:27Bu konuşmayı duşta
yapmak zorunda değilsiniz. -
10:27 - 10:30Diğer mükemmel şey, bu konuşmayı
her yerde yapabilmeniz. -
10:30 - 10:33Duşta, dairenizde,
-
10:33 - 10:35yolda yürürken, metroda
-
10:35 - 10:38ve cidden, metrodaysanız, New York'ta
-
10:38 - 10:41yabancı dilde kendi
kendinize konuşuyorsanız, -
10:41 - 10:42tam da oraya uyuyorsunuz.
-
10:42 - 10:44İyisiniz.
-
10:44 - 10:45Bu güzel,
-
10:45 - 10:49çünkü pratik yapmak için hiç bir şeye
ya da hiç kimseye bağlı değilsiniz -
10:49 - 10:51ve ben bunu yıllarca yaptım.
-
10:51 - 10:54Sonra, profesyonel atletlerin
de bunu yaptığını keşfettim. -
10:54 - 10:58Michael Phelps yarışlarının herbirini,
-
10:58 - 11:01suya atlamadan önce birçok kez
gözünde canlandırması ile bilinir. -
11:01 - 11:03Onun işine çok yaradı
-
11:03 - 11:05ve benim işime de yarıyor,
-
11:05 - 11:08öyleyse sizin işinize de yarayabilir.
-
11:08 - 11:11Ve şimdi dili kullanmaya geçelim.
-
11:11 - 11:13Çünkü şimdiye kadar çok iyi,
-
11:13 - 11:15bunca şeyi nasıl yapacağımızı anladık
-
11:15 - 11:18ve bu bizi, dili kullanma da
gerçekten iyi bir konuma koyuyor -
11:18 - 11:22ve ayrıca size bir konuşma
partneri bulmanızı öneriyorum. -
11:22 - 11:25Bir konuşma partneri bulmak için,
-
11:25 - 11:29"Dost Formülü" dediğim şeyi
takip etmenizi önereceğim. -
11:29 - 11:32Dürtülerinizin yeni dili kullanmak için
-
11:32 - 11:37hizaya girdiği bir yol.
-
11:37 - 11:39Bu nedenle,
-
11:39 - 11:43hedef diliniz, genelde
en iyi diliniz olmalı. -
11:43 - 11:44Neden mi?
-
11:44 - 11:46Eğer benim gibiyseniz,
-
11:46 - 11:48dil öğrenmeyi seviyorsanız,
-
11:48 - 11:51ki böylece daha çok insanla
iletişim kurabileceksiniz, -
11:51 - 11:52onlara ulaşabileceksiniz
-
11:52 - 11:56ve kalplerindekileri ve akıllarındakileri
biraz daha anlayabileceksiniz. -
11:56 - 12:00Eğer birisiyle ikimizin de
iyi olmadığı bir yabancı dilde -
12:00 - 12:03konuşmayı denersek, İngilizce
konuşabildiğimizde ya da eş olarak -
12:03 - 12:07hangi dilde daha rahatsanız
o dilde konuşabildiğinizde, -
12:07 - 12:10avantaj şu ki o daha kolay
olan dile döneceksiniz. -
12:10 - 12:13Size, en iyi ortak dilinizin
hedef diliniz olduğu -
12:13 - 12:15birisini bulmanızı öneriyorum.
-
12:15 - 12:18Bölgesel olarak bulamıyorsanız,
teknolojiyi deneyin. -
12:18 - 12:21Ya da seyahat edebilirsiniz,
bu mükemmel olur. -
12:21 - 12:24Burada bir problem var
ve bunu fark ediyorum, -
12:24 - 12:28çünkü bu profile tam olarak
uyan birini bulmak zor. -
12:28 - 12:29Ama iyi bir haberim var.
-
12:29 - 12:32Ben işteyken bunu buldum
-
12:32 - 12:35ve meslektaşlarımdan biri de dilbilimci,
-
12:35 - 12:37bir sürü dil biliyor
-
12:37 - 12:41ve bizim ortak en iyi
dilimiz kesinlikle İngilizce. -
12:41 - 12:45İkinci ortak en iyi dilimiz
kesinlikle Fransızca. -
12:45 - 12:50Ama biz daima ofiste birbirimizle
Almanca konuşuyoruz. -
12:50 - 12:52Neden mi?
-
12:52 - 12:55Çünkü ofiste İngilizce
konuşan insanlar vardı, -
12:55 - 12:57Fransızca konuşan insanlar da vardı.
-
12:57 - 13:01Ancak biz Cuma ve Cumartesi geceleri
hakkında Almanca konuşabiliyorduk -
13:01 - 13:04ve ne hakkında konuştuğumuz
ile ilgili kimsenin fikri yoktu. -
13:04 - 13:08Öyleyse, sizin de en iyi ortak
gizli bir diliniz olabilir. -
13:08 - 13:09(Kahkahalar)
-
13:09 - 13:12Kullanışlı bir araç oluyor.
-
13:12 - 13:13Arkadaşlarınızla bunu yapabilirsiniz
-
13:13 - 13:16ve toplum içinde kişisel
gizlilik hissi elde edersiniz. -
13:16 - 13:19Nerede olursanız olun, özel
bir konuşma yapabilirsiniz. -
13:19 - 13:21Tekrar özetleyelim.
-
13:21 - 13:23İlk teknik ile,
-
13:23 - 13:26kendimize, dil engelini kırmak
-
13:26 - 13:29ve veri tabanımızın
dışındaki ses ve yapıların -
13:29 - 13:32keşfedilmemiş alanını
keşfetmek için izin veriyoruz. -
13:32 - 13:34Sonra ikinci teknik ile,
-
13:34 - 13:36nasıl not alınacağını ve o sesleri
-
13:36 - 13:38ve yapıları daha sonra
tekrarlayabileceğimiz -
13:38 - 13:41bir şekilde not aldığımızdan
nasıl emin olacağımızı öğreniyoruz. -
13:41 - 13:45Daha sonra hataları, titiz birini
bularak kontrol edebiliriz. -
13:45 - 13:46Dördüncüsü: Pratik.
-
13:46 - 13:49Duş konuşmaları yapın,
nerede olmak isterseniz. -
13:49 - 13:52Sonra, "Dost Formülü"nü takip edin
-
13:52 - 13:55ve pratik yapacağınız birisini bulun.
-
13:55 - 13:57Ve bundan sonra,
-
13:57 - 14:01(İtalyanca) gerçekten
güzel bir yere gidiyoruz, -
14:01 - 14:03(Almanca) dil öğrenmenin
-
14:03 - 14:07artık stresli, zor ve sıkıcı olmadığı,
-
14:07 - 14:10(İspanyolca) bir olasılıklar dünyasına.
-
14:10 - 14:13Herbirimizin, keşfetmek için
fırsatı bulunan bir dünya: -
14:13 - 14:17(Fransızca) yeni kültürleri ve
apayrı yaşam tarzlarını. -
14:17 - 14:20(Brezilya Portekizcesi)
Bunun en büyük ödülü ise, -
14:20 - 14:23kendimiz hakkında daha çok öğrenmek.
-
14:23 - 14:27(Yunanca) Şu an itibariyle,
tümü size Yunanca geliyor olabilir. -
14:27 - 14:32Ancak bu, öğrenemeyeceğiniz
anlamına gelmiyor. -
14:32 - 14:35(Mandarin Çincesi)
"Binlerce millik bir yolculuk -
14:35 - 14:36ilk adımla başlar."
-
14:36 - 14:41(İngilizce) Bu bir sorun değil, çünkü
şimdi nasıl yürüneceğini biliyorsunuz. -
14:41 - 14:42Teşekkür ederim.
-
14:42 - 14:45(Alkışlar)
- Title:
- Herhangi bir dili konuşmak için 5 teknik | Sid Efromovich | TEDxUpperEastSide
- Description:
-
Poliglot Sid Efromovich, yabancı bir dil öğrenmeye çalıştığımızda sıklıkla hissettiğimiz endişeden arınmamıza yardım edecek 5 numarayı paylaşıyor.
Sid, bizim yerli hiperpoliglotumuz. Brezilya'da büyümüş ve biraz dünyayı dolaştıktan sonra şu anda New York'ta heyecan verici bir hayat yaşıyor ve burada Şeker Tüccarı olarak çalışıyor. Öğretim her zaman onun tutkularından biri olmuş ve 2006 yılından bu yana genç lider gruplarına liderlik etmiştir. 3 farklı kıtada çalıştaylar, konuşmalar ve dersler vermiştir ve halen mutluluğu büyütmek ve yabancı dil öğrenmek için dersler verdiği Skillshare sitesinde Usta Öğretmen olarak çalışmaktadır.
- Video Language:
- English
- Team:
- closed TED
- Project:
- TEDxTalks
- Duration:
- 14:51
Meric Aydonat approved Turkish subtitles for 5 techniques to speak any language | Sid Efromovich | TEDxUpperEastSide | ||
Suleyman Cengiz accepted Turkish subtitles for 5 techniques to speak any language | Sid Efromovich | TEDxUpperEastSide | ||
Suleyman Cengiz edited Turkish subtitles for 5 techniques to speak any language | Sid Efromovich | TEDxUpperEastSide | ||
Suleyman Cengiz edited Turkish subtitles for 5 techniques to speak any language | Sid Efromovich | TEDxUpperEastSide | ||
Suleyman Cengiz edited Turkish subtitles for 5 techniques to speak any language | Sid Efromovich | TEDxUpperEastSide | ||
S Uzel edited Turkish subtitles for 5 techniques to speak any language | Sid Efromovich | TEDxUpperEastSide | ||
Gülsüm Öztürk edited Turkish subtitles for 5 techniques to speak any language | Sid Efromovich | TEDxUpperEastSide | ||
Gülsüm Öztürk edited Turkish subtitles for 5 techniques to speak any language | Sid Efromovich | TEDxUpperEastSide |