< Return to Video

ABD'de devlet okullarında "olanak farkı" ve onu nasıl kapatabiliriz

  • 0:00 - 0:06
    Üniversiteden sonraki ilk işim ülkedeki
    en büyük çocuk cezaevlerinden birinde
  • 0:06 - 0:09
    akademik araştırmacı olmaktı.
  • 0:09 - 0:12
    Her gün Chicago'nun Batı Yakası'ndaki
    bu binaya giderdim,
  • 0:12 - 0:14
    güvenlik kontrolünden geçerdim
  • 0:14 - 0:19
    ve kahverengi tuğla koridorlardan geçip
  • 0:19 - 0:22
    içeri alım sürecini izlemek için
    bodruma inerdim.
  • 0:22 - 0:25
    Alınan çocuklar 10-16 yaşları arasındaydı,
  • 0:25 - 0:27
    genelde siyahi ve Latin asıllılardı,
  • 0:27 - 0:32
    büyük ihtimalle Chicago'nun aynı yoksul
    Güney ve Batı Yakası'ndan geliyorlardı.
  • 0:32 - 0:35
    Beş ile onuncu sınıfta olmaları gerekirken
  • 0:35 - 0:40
    burada haftalardır çeşitli suçlar yüzünden
    mahkemelerini bekliyorlardı.
  • 0:40 - 0:45
    Bazıları daha on beş yaşına girmeden önce
    on dört kere buraya gelmişlerdi.
  • 0:45 - 0:48
    Orada camın diğer tarafında otururken
  • 0:48 - 0:53
    idealist bir üniversite mezunu olarak
    kendi kendime düşünüyordum:
  • 0:53 - 0:57
    Neden okullar bunu engellemek için
    daha fazla çabalamıyor?
  • 0:58 - 1:00
    Bunun üzerinden yaklaşık on yıl geçti
  • 1:00 - 1:03
    ve bazı öğrenciler üniversiteye giderken
  • 1:03 - 1:06
    bazılarının cezaevlerine gitmeleri
    hakkında hâlâ düşünüyorum
  • 1:06 - 1:10
    ama artık bu sorunu çözmede
    okulların yeterliklerini sorgulamıyorum.
  • 1:10 - 1:14
    Fark ettim ki bu sorunun
    büyük bir kısmı sistemle ilgili
  • 1:14 - 1:19
    ve çoğunlukla okul sistemimiz
    sosyal bölünmeyi sürdürüyor,
  • 1:19 - 1:22
    iyileştirmesi gerekirken
    daha da kötüleştiriyor.
  • 1:22 - 1:24
    Bu, sağlık hizmetimizin
    hastalığı önlemek yerine
  • 1:24 - 1:27
    bir şekilde hasta olmamızı sağlayarak
  • 1:27 - 1:30
    kazanç elde ettiğini söylemek kadar
    çılgınca ve tartışmalı,
  • 1:30 - 1:31
    eyvah.
  • 1:31 - 1:32
    (Gülüşmeler)
  • 1:32 - 1:33
    Tüm kalbimle inanıyorum ki
  • 1:33 - 1:36
    olanaksızlıklara rağmen bu çocuklar
    harika şeyler başarabilirler.
  • 1:36 - 1:39
    Üstelik araştırmam da bunu doğruluyor.
  • 1:39 - 1:43
    Daha fazla çocuğun bir şeyler başarmasına
  • 1:43 - 1:46
    tüm toplumu kapsayarak
    yardım etmekte ciddiysek
  • 1:46 - 1:49
    öğrenci kazanımındaki farkın
    olanakla ilgili olduğu kadar
  • 1:49 - 1:54
    başarıyla ilgili olmadığını
    anlamamız gerekir.
  • 1:55 - 1:57
    Bir 2019 EdBuild raporu gösterdi ki
  • 1:57 - 2:01
    hemen hemen aynı sayıda öğrenciye
    hizmet verdikleri hâlde
  • 2:01 - 2:05
    çoğunluğu beyaz olan bölgeler,
    beyazların olmadığı bölgelere kıyasla
  • 2:05 - 2:07
    yaklaşık 23 milyar dolar
    daha fazla yıllık fon alıyor.
  • 2:07 - 2:11
    Finansal kaynağı düşük olan okullar
    kalitesiz araç gereçle eğitim veriyor,
  • 2:11 - 2:12
    eski teknoloji kullanıyorlar
  • 2:12 - 2:14
    ve öğretmenlere çok daha az
    ücret veriyorlar.
  • 2:14 - 2:16
    Aynı zamanda burada, New York'ta,
  • 2:16 - 2:20
    böyle okulların hizmet verdiği
    ilkokul öğrencilerinin onda biri
  • 2:20 - 2:24
    bu gece büyük ihtimalle
    evsizler barınağında uyuyacak.
  • 2:25 - 2:28
    Öğrenci, ebeveyn ve öğretmen
    birçok sorunla uğraşıyor.
  • 2:28 - 2:33
    Bazen bazıları suçu onlarda buluyor.
  • 2:33 - 2:38
    Atlanta'da, sınavlarda öğrencilerin
    kopya çekmesine yardım edecek kadar
  • 2:38 - 2:41
    çaresiz kalan öğretmenler gördük
    çünkü bu, aldıkları fonu etkileyecekti.
  • 2:41 - 2:44
    2015'te bu öğretmenlerden sekizi
    bu yüzden hapse girdi
  • 2:44 - 2:48
    ve yirmi yıla varan cezalar aldılar
  • 2:48 - 2:52
    ki bu ceza, birçok eyalette ikinci derece
    cinayete verilen cezadan daha fazla.
  • 2:52 - 2:55
    Tulsa gibi yerlerde durum çok zor
  • 2:55 - 2:57
    öğretmenlerin aldıkları ücret
    o kadar düşük ki
  • 2:57 - 3:02
    karınlarını doyurabilmek için
    aşevlerine gitmek zorunda kalıyorlar.
  • 3:02 - 3:07
    Yine aynı sistem, çocuğunun
    daha iyi bir okula gidebilmesi için
  • 3:07 - 3:10
    bir akrabasının adresini kullanan
    ebeveyne suçlu muamelesi yapıyor.
  • 3:10 - 3:15
    Ama rüşvet vererek en seçkin
    ve en güzel üniversitelere girenlere
  • 3:15 - 3:19
    yetkililer kim bilir
    ne kadar uzun süredir göz yumuyorlar.
  • 3:20 - 3:22
    Bunlar hakkında konuşmak oldukça güç,
  • 3:22 - 3:24
    bunları dinlemek de zor olmalı.
  • 3:24 - 3:30
    Havayı yumuşatmak için ekonomiden
    daha iyi bir konu olamaz, değil mi?
  • 3:31 - 3:33
    Öğrencilerimizin potansiyellerinden
  • 3:33 - 3:36
    faydalanamamamızın
    bedelleriyle ilgili konuşayım.
  • 3:36 - 3:39
    Bir McKinsey araştırması gösteriyor ki
    farklı etnik gruplardan
  • 3:39 - 3:42
    veya farklı gelir düzeylerinden
    öğrenciler arasındaki
  • 3:42 - 3:47
    uzun süredir var olan başarı farkını
    1998'de kapatabilseydik
  • 3:47 - 3:51
    2008'e geldiğimizde GSYİH --
    kullanılmamış ekonomik kazancımız --
  • 3:51 - 3:55
    500 milyar dolar artabilirdi.
  • 3:55 - 4:01
    2008'de ABD'deki ve dünyadaki
    öğrenciler arasındaki o aynı farklar
  • 4:02 - 4:09
    ekonomimizi 2,3 trilyon dolar ekonomik
    kazançtan mahrum bırakmış olabilir.
  • 4:09 - 4:12
    Ama ekonomiden, sayı ve verilerden öte
  • 4:12 - 4:17
    bunu önemli kılan, sistemimizi
    düzeltmemiz için daha basit bir neden var.
  • 4:17 - 4:20
    Gerçek demokraside,
  • 4:20 - 4:24
    hani sahip olmakla övündüğümüz --
    bunu bazen haklı olarak yapıyoruz --
  • 4:24 - 4:29
    bir çocuğun geleceği, doğum şartlarına
    bağlı olarak önceden belirlenmemeli.
  • 4:29 - 4:35
    Devletin eğitim sistemi, geniş bir taban
    ve dar bir tavan oluşturmamalı.
  • 4:35 - 4:39
    Bazılarımız, bu konuların kendilerine
    uzak olduğunu düşünebilir
  • 4:39 - 4:41
    ama görüşümüzü genişletirsek
    aslında yakınlar.
  • 4:41 - 4:46
    Çünkü mutfağımızdaki damlatan musluk,
    koridordaki akan kalorifer,
  • 4:47 - 4:50
    hep bir sonraki hafta halledeceğimizi
    söylediğimiz evin böyle bölümleri
  • 4:50 - 4:53
    mülkümüzün değerini düşürüyor.
  • 4:53 - 5:00
    Özelleştirme veya sözleşmeli okullar gibi
    çözümler üretmek yerine
  • 5:01 - 5:04
    neden devlet okullarına
    daha dikkatle bakmıyoruz,
  • 5:04 - 5:06
    onunla daha çok gurur duymuyoruz
  • 5:06 - 5:10
    ve hatta bazı sosyal sorunlarımızın
    çözümünde onu kullanmıyoruz?
  • 5:10 - 5:14
    Neden devlet okullarının verdiği umudu
    iyileştirmeyi denemiyoruz
  • 5:14 - 5:18
    ve bunun, en büyük toplumsal
    sorumluluğumuz olduğunu hatırlamıyoruz?
  • 5:19 - 5:22
    Şanslıyız ki bazı topluluklar
    tam da bunu yapıyor.
  • 5:22 - 5:27
    2019'un baharında Denver ve LA'deki
    muazzam öğretmen grevleri,
  • 5:27 - 5:33
    daha az mevcutlu sınıflar,
    danışmanların okullarda işe alınması
  • 5:33 - 5:38
    ve öğretmen ücretleri gibi konulardaki
    topluluk desteği sayesinde başarılı oldu.
  • 5:38 - 5:43
    Öğrenciler için yenilik, sadece sağduyuyu
    uygulayacak kadar cesur olmaktır bazen.
  • 5:44 - 5:45
    Birkaç yıl önce Baltimore'da
  • 5:45 - 5:48
    ücretsiz kahvaltı ve öğle yemeği
    programı başlatıldı.
  • 5:48 - 5:52
    Bu, bazı öğrenciler için yoksulluk
    ve açlık utancını ortadan kaldırdı
  • 5:52 - 5:56
    ama aynı zamanda birçok başka öğrencinin
    okula devamlılığını da artırdı.
  • 5:56 - 6:01
    Ayrıca Memphis'te üniversite, bölgedeki
    tutkulu lise öğrencilerini topluyor
  • 6:01 - 6:04
    ve üniversite harç sıkıntıları olmadan
    şehir içine gidip eğitim almaları için
  • 6:04 - 6:07
    onlara burs veriyor.
  • 6:07 - 6:11
    The Bronx'un kuzeyinde lise,
    meslek yüksekokulu ve yerel şirketlerin
  • 6:11 - 6:14
    kurmaya başladıkları iş birliğini
    yakın zamanda araştırdım.
  • 6:14 - 6:19
    Bu şirketler, varlıklı olmayan
    öğrenciler için
  • 6:19 - 6:22
    finans, sağlık ve teknolojide
    staj imkânları sağlıyor,
  • 6:22 - 6:24
    onların önemli beceriler geliştirmelerine
  • 6:24 - 6:27
    ve içinden geldikleri topluma
    katkı sağlamalarına yardım ediyor.
  • 6:28 - 6:32
    İdealist ve belki de deneyimsiz
    bir üniversite mezunu olarak
  • 6:32 - 6:36
    cezaevi bodrumunda çalıştığım zamanlarda
    eğitimle ilgili sorduğum soruları
  • 6:36 - 6:38
    artık pek de sormuyorum.
  • 6:38 - 6:42
    Soru, "Okullar daha fazla öğrenciyi
    kurtarabilir mi?" değil.
  • 6:42 - 6:45
    Çünkü sanırım buna cevabımız var
  • 6:45 - 6:49
    ve cevabımız "Evet, kurtarabilirler,
    eğer önce biz okullarımızı kurtarırsak."
  • 6:49 - 6:52
    Başka insanların çocuklarının eğitimini
    önemsemekle işe başlayabiliriz.
  • 6:54 - 6:57
    Bunu, henüz çocuğu olmayan
    ama olduğunda gelecekle ilgili
  • 6:57 - 7:00
    daha az endişelenmek isteyen
    biri olarak söylüyorum.
  • 7:01 - 7:03
    Olabildiğine çok yetenek yetiştirmek,
  • 7:04 - 7:08
    olabildiğince çok kızı bilim
    ve mühendisliğe yönlendirmek,
  • 7:08 - 7:12
    olabildiğince çok erkeği
    öğretmenliğe yönlendirmek.
  • 7:12 - 7:15
    Bunlar, gelecek için yatırım.
  • 7:15 - 7:19
    Öğrencilerimiz, en değerli kaynağımız
  • 7:19 - 7:24
    ve böyle düşündüğümüzde öğretmenlerimiz de
    onların parlamasına yardımcı olmayı uman
  • 7:24 - 7:26
    günümüz elmas veya altın madencileri.
  • 7:26 - 7:31
    Sadece hayatta kalmak için değil,
    umutla gelişebilmek
  • 7:31 - 7:35
    ve bizim de gelişebilmemizi sağlamak için
    ihtiyaç duyacakları kaynakları vermeye
  • 7:36 - 7:40
    seslerimizle, oylarımızla
    ve desteğimizle katkı sağlayalım.
  • 7:40 - 7:41
    Teşekkür ederim.
  • 7:41 - 7:45
    (Alkışlar ve tezahürat)
Title:
ABD'de devlet okullarında "olanak farkı" ve onu nasıl kapatabiliriz
Speaker:
Anindya Kundu
Description:

Tüm öğrencilerin, özellikle de avantajsız geçmişlere sahip öğrencilerin potansiyellerinden nasıl faydalanabiliriz? Sosyolog Anindya Kundu, bizi, ABD'de öğrencilerin gelişmesini engelleyen kişisel, sosyal ve kurumsal zorluklara daha dikkatle bakmaya davet ediyor -- ve bu "olanak farkı"nı kapatmanın, devlet okullarına, oldukları şey, yani toplumsal geleceğimiz için en büyük yatırım olduğu için değer vermek olduğunu söylüyor.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
07:59

Turkish subtitles

Revisions