Sugata Mitra'nın kendi kendine öğretim ile ilgili yeni deneyleri
-
0:02 - 0:04Çok belirgin bir ifade var.
-
0:04 - 0:0712 yıl önce bu cümleyle başladım,
-
0:07 - 0:10ve gelişmiş ülkeler bağlamında
-
0:10 - 0:12düşündüm.
-
0:12 - 0:15Sizler dünyanın farklı köşelerindensiniz.
-
0:15 - 0:18Ülkelerinizin haritasını gözününüzün önüne getirdiğinizde,
-
0:18 - 0:20zannediyorum ki Dünya üzerindeki tüm ülkeler için
-
0:20 - 0:22geçerli olan bir durum vardır o da
-
0:22 - 0:24öğretmenlerin hiç gitmek istemeyecekleri
-
0:24 - 0:27yerler vardır.
-
0:28 - 0:30En önemlisi ise
-
0:30 - 0:33bu yerler sorunların kaynağı olan yerlerdir.
-
0:33 - 0:35Bu durumda ironik bir sorunla karşı karşıyayız.
-
0:35 - 0:37İyi öğretmenler
-
0:37 - 0:40kendilerine en fazla ihtiyaç duyulan yerlerde çalışmazlar.
-
0:40 - 0:43Ben 1999'da
-
0:43 - 0:46bir deneyle bu soruna dikkat çekmeye başladım,
-
0:46 - 0:49ki bu deney Yeni Delhi'de yaptığım basit bir deneydi.
-
0:51 - 0:54Yeni Delhi'nin varoşlarında
-
0:54 - 0:57bir duvara bir bilgisayar gömdüm.
-
0:58 - 1:01Mahalledeki çocuklar nadiren okula gidiyorlardı. Hiç biri İngilizce bilmiyordu.
-
1:01 - 1:03Hiçbiri daha önce bir bilgisayar görmemişlerdi,
-
1:03 - 1:06ve internetin ne olduğunu bilmiyorlardı.
-
1:06 - 1:09Yerden yakşalık bir metre yüksekteydi ve bilgisayara hızlı bir internet bağlantısı kurdum,
-
1:09 - 1:11çalıştırdım ve o şekilde bıraktım.
-
1:11 - 1:13Sonra
-
1:13 - 1:16size de göstereceğim birkaç ilginç şey oldu.
-
1:16 - 1:19Bunu önce tüm Hindistan'da
-
1:19 - 1:21ve sonra da
-
1:21 - 1:23dünyanın bir çok yerinde tekrarladım
-
1:23 - 1:25ve farkettim ki
-
1:25 - 1:27çocuklar bir şeyi yapmak istiyorlarsa
-
1:27 - 1:30onun nasıl yapılacağını öğrenirler.
-
1:30 - 1:32Bu yaptığımız ilk deney --
-
1:32 - 1:34size göre sağda bulunan sekiz yaşındaki çocuk
-
1:34 - 1:37altı yaşındaki öğrencisine
-
1:37 - 1:40internette nasıl gezineceğini öğretiyordu.
-
1:41 - 1:44Buradaki çocuk Orta Hindistan'da
-
1:45 - 1:47Rajasthan Köy'ünden,
-
1:47 - 1:50burada çocuklar kendi müziklerini yapıp bilgisayara kaydediyorlar
-
1:50 - 1:53ve sonra da birbirlerine dinletiyorlar
-
1:53 - 1:55ve bu sayede
-
1:55 - 1:57kendi kendilerine eğleniyorlar.
-
1:57 - 1:59Ve tüm bunları
-
1:59 - 2:02bilgisayarla tanıştıktan sadece dört saat sonra yapar hale geldiler.
-
2:02 - 2:05Güney Hindistan'daki başka bir köyde ise
-
2:05 - 2:07bu çocuklar
-
2:07 - 2:09bir video kamera yaptılar
-
2:09 - 2:11ve vızıldayan bir arının fotoğrafını çekmeye çalışıyorlar.
-
2:11 - 2:13Bunu yapmayı köylerine bilgisayar konduktan sadece 14 gün sonra
-
2:13 - 2:15disney.com ya da
-
2:15 - 2:18benzer bir siteden indirdiler.
-
2:21 - 2:23Sonunda
-
2:23 - 2:25çocukların
-
2:25 - 2:28bilgisayar ve interneti hiçbir kimseye ya da hiçbir yere
-
2:28 - 2:30bağlı olmaksızın kendi kendilerine
-
2:30 - 2:33öğrenebildiklerini belirledik.
-
2:33 - 2:36Bu noktada
-
2:36 - 2:39çocukların bilgisayarla
-
2:39 - 2:42başka neler yapabildiklerini görmek istedim.
-
2:42 - 2:45Hyderabad Hindistanda
-
2:45 - 2:48Telugu aksanıyla İngilizce konuşan
-
2:48 - 2:51bir grup çocukla yeni bir deney yaptım.
-
2:51 - 2:53Onlara, konuşmayı yazıya çeviren bir program yüklü
-
2:53 - 2:55ki bugün bu program Windows ile ücretsiz veriliyor
-
2:55 - 2:58bir bilgisayar verdim
-
2:58 - 3:00ve çocuklardan bilgisayara konuşmalarını istedim.
-
3:00 - 3:02Bilgisayara konuştular
-
3:02 - 3:04ve bilgisayar konuşmayı karmakarışık bir yazıya çevirdi,
-
3:04 - 3:06çocuklar "Bu bizim söylediklerimizi anlamıyor" dediler.
-
3:06 - 3:08Ben de onlara "Bu bilgisayarı iki ay süresince
-
3:08 - 3:10burada bırakıyorum,
-
3:10 - 3:12onun sizi anlamasını sağlayın" dedim.
-
3:12 - 3:14Çocuklar "Bunu nasıl yapacağız ki?" dediler.
-
3:14 - 3:16Ben de
-
3:16 - 3:18"Gerçekten bilmiyorum" dedim.
-
3:18 - 3:20(Kahkahalar)
-
3:20 - 3:22Ve ayrıldım.
-
3:22 - 3:24(Kahkahalar)
-
3:25 - 3:27İki ay sonra --
-
3:27 - 3:29bu çalışma Uluslararası Gelişim İçin
-
3:29 - 3:31Bilişim Teknoloji Dergisi'nde
-
3:31 - 3:33yayınlanmıştır --
-
3:33 - 3:35aksanları değişti,
-
3:35 - 3:38ve aksanları benim çalıştığım
-
3:38 - 3:41İngiliz aksanına dönüşmüştü.
-
3:41 - 3:44Başka bir deyişle James Tooley gibi konuşuyorlardı.
-
3:44 - 3:46(Kahkahalar)
-
3:46 - 3:48Bunu kendi kendilerine gerçekleştirdiler.
-
3:48 - 3:50Sonrasında,
-
3:50 - 3:52çocukların kendi kendine öğrenebildikleri
-
3:52 - 3:54çok çeşitli şeyleri denedim.
-
3:54 - 3:57Birgün Columbudan ilginç bir telefon aldım,
-
3:57 - 3:59arayan Arthur C. Clarke idi
-
3:59 - 4:01ve "Neler olup bittiğini görmek istiyorum" diyordu.
-
4:01 - 4:04O seyahat edemediği için ben yanına gittim.
-
4:04 - 4:06Bana iki tane çok ilginç şey söyledi.
-
4:06 - 4:11"Bir makine öğretmenin görevini yerine getirebilir".
-
4:11 - 4:13(Kahkahalar)
-
4:13 - 4:15Söylediği ikinci şey ise,
-
4:15 - 4:17"Eğer çocuklar ilgi duyuyorsa
-
4:17 - 4:20eğitim gerçekleşir".
-
4:20 - 4:22Bu benim alanda yaptığım şeydi,
-
4:22 - 4:24onu her izleyşimde aynı şeyi düşünüyorum.
-
4:24 - 4:27(Video) Arthur C. Clarke: Ve onlar insanlara gerçekten
-
4:27 - 4:29yardım ediyorlar,
-
4:29 - 4:31çünkü çocuklar hızlı bir şekilde
-
4:31 - 4:34ilgilendikleri şeyleri bulabiliyorlar.
-
4:34 - 4:37Ve eğer ilgiyi oluşturabilirseniz, eğitimi gerçekleştirebiliyorsunuz.
-
4:37 - 4:40Sugata Mitra: Deneyi Güney Afrika'da da uyguladım.
-
4:40 - 4:42Bu, 15 yaşında bir çocuk.
-
4:42 - 4:45(Video) Oyun oynuyorum,
-
4:45 - 4:48hayvaanları seviyorum
-
4:48 - 4:51ve müzik dinliyorum.
-
4:51 - 4:53Ona " e-posta gönderiyor musun?" diye sordum.
-
4:53 - 4:56Ve " Evet, ve e- postalar okanusun ötesine zıplıyorlar" diye cevap verdi.
-
4:57 - 4:59Burası Cambodia,
-
4:59 - 5:02Cambodia'nın taşrası --
-
5:02 - 5:05hiçbir çocuğun evinde ya da okulada oynamayacağı
-
5:05 - 5:07gerçekten saçma bir aritmetik oyunu.
-
5:07 - 5:09Bilirsiniz, çocuklar bunu fırlatıp atarlar.
-
5:09 - 5:11"Bu, çok sıkıcı" derler.
-
5:11 - 5:13Ama eğer onları oyuncakla başbaşa bırakırsanız
-
5:13 - 5:15oyuncakla
-
5:15 - 5:17neler yapabildiklerini
-
5:17 - 5:19birbirlerine gösterirler.
-
5:19 - 5:21İşte çocukların yaptığı budur.
-
5:21 - 5:24Bunu yaygınlaştırmaya çalışıyorlar.
-
5:24 - 5:26İki yılın sonunda ise
-
5:26 - 5:28Hindistan'ın her yerinden
-
5:28 - 5:31çocuklar ev ödevlerini Googleluyorlardı.
-
5:31 - 5:33Sonuç olarak ise
-
5:33 - 5:35öğretmenler ingilizcelerinde hızlı gelişmeyi rapor ettiler --
-
5:35 - 5:39(Kahkahalar)
-
5:39 - 5:41hızlı gelişim ve bunun gibi şeyler.
-
5:41 - 5:44"Öğrenciler gerçekten iyi düşünürler oldular" dediler.
-
5:44 - 5:47(Kahkahalar)
-
5:47 - 5:49Aslında olan şuydu.
-
5:49 - 5:51Eğer birşey Google'da varsa
-
5:51 - 5:54aynı şeyi kafana yerleştirmene ne gerek var ki?
-
5:55 - 5:57Dört yıllık çalışmanın sonunda ise şuna karar verdim
-
5:57 - 6:00çocuklar eğitsel amaçlar için
-
6:00 - 6:03kendi kendilerine internette gezinebilirler.
-
6:03 - 6:05Bu dönemde,
-
6:05 - 6:07Newcastle Üniversitesi'ne Hindistanda'ki okullaşmanın
-
6:07 - 6:10arttırılması amacıyla büyük bir miktar para aktarıldı.
-
6:10 - 6:13Newcastle'dan beni aradılar. Ben de bu işi Delhi'den yapacağımı söyledim.
-
6:13 - 6:15Onlar da "Delhi'de oturarak üniversitenin
-
6:15 - 6:18bir milyon poundunu
-
6:18 - 6:20yönetemezsin" dediler.
-
6:20 - 6:222006 yılında
-
6:22 - 6:24kendime kalın bir palto aldım
-
6:24 - 6:26ve Newcastle'a gittim.
-
6:27 - 6:29Sistemin limitlerini
-
6:29 - 6:31test etmek istedim.
-
6:31 - 6:33Newcastle'da yaptığım ilk deney
-
6:33 - 6:35Hindistan'da yaptığım deneyin aynısıydı.
-
6:35 - 6:38Kendime imkansız bir hedef koydum:
-
6:38 - 6:41Güney Hindistan'da
-
6:41 - 6:43Tamil dilini konuşan
-
6:43 - 6:4612 yaşındaki çocuklar
-
6:46 - 6:48kendi kendilerine İngilizce
-
6:48 - 6:50biyoteknoloji öğretebilirler mi?
-
6:50 - 6:53Onları test ettiğimde sıfır puan alacaklarını tahmin ediyordum.
-
6:53 - 6:55Materyalleri verecektim. Sonrasında gidip tekrar gelecektim
-
6:55 - 6:57ve sıfır alacaklardı.
-
6:57 - 7:01Döndüğümde de "Evet bazı şeyler için öğretmenlere ihtiyacımız var" diyecektim.
-
7:01 - 7:0326 tane çocuk çağırdım.
-
7:03 - 7:05Geldiklerinde onlara
-
7:05 - 7:07bu bilgisayarda gerçekten zor bişeyler var dedim.
-
7:07 - 7:10Eğer hiçbirşey anlamazsanız hiç şaşırmam dedim.
-
7:10 - 7:13Herşey İngilizce ve ben gidiyorum.
-
7:13 - 7:15(Kahkahalar)
-
7:15 - 7:17Sonuçta onları orda yalnız bıraktım.
-
7:17 - 7:19İki ay sonra döndüğümde
-
7:19 - 7:2126 çocuk çok sessiz görünüyorlardı.
-
7:21 - 7:24Onlara "Peki bu işe bakabildiniz mi?" dedim.
-
7:24 - 7:26"Evet yaptık" dediler.
-
7:26 - 7:29"Hiçbirşey anladınız mı?" "Hayrı hiçbirşey".
-
7:29 - 7:31Sonra,
-
7:31 - 7:33"Hiçbirşey anlamadığınızı anlamanız için
-
7:33 - 7:35ne kadar denediniz?" dedim.
-
7:35 - 7:38"Hergün baktık." dediler.
-
7:38 - 7:40Ben de "İki aydır hergün bakıyorsunuz ve hiçbirşey anlamıyorsunuz, öyle mi?" dedim.
-
7:40 - 7:4212 yaşındaki bir kız elini kaldırdı ve
-
7:42 - 7:44sözel olarak
-
7:45 - 7:48"DNA'nın düzensiz bölünmesinin
-
7:48 - 7:50genetik hastalıklara neden olduğunun
-
7:50 - 7:52dışında hiçbirşey anlamadık." dedi.
-
7:52 - 7:54(Kahkahalar)
-
7:54 - 8:01(Alkışlar)
-
8:01 - 8:04(Kahkahalar)
-
8:04 - 8:06Bu çalışmayı yayınlamam üç yıl sürdü.
-
8:06 - 8:09Bu çalışma İngiliz Eğitim Teknolojileri Dergisi'nde yayınlandı.
-
8:09 - 8:12Makaleyi değerlendiren hakemlerden birisi
-
8:12 - 8:15"Doğru olmak bazen fazla iyidir" dedi
-
8:15 - 8:17ki bu iyi birşey değildi.
-
8:17 - 8:19Neyse, kızlardan birisi
-
8:19 - 8:21kendine öğretmen olmayı öğretmişti.
-
8:21 - 8:23Şurda görünen o.
-
8:31 - 8:33Unutmayın onlar ingilizce çalışmıyorlar.
-
8:46 - 8:49"Nöron nerdedir?" diye sordum,
-
8:49 - 8:51ve o "Nöron? Nöron?" dedi.
-
8:51 - 8:54Sonra baktı ve bunu yaptı.
-
8:54 - 8:57İfade ne olursa olsun çok iyiydi.
-
8:57 - 9:00Puanları sıfırtan yüzde otuza yükseldi,
-
9:00 - 9:03ki bu eğitim programlarında bir imkansızdır.
-
9:03 - 9:06Ama yüzde otuz geçer not değildir.
-
9:06 - 9:08Sonra, bir arkadaş bulduklarını gördüm,
-
9:08 - 9:10genç bir kız, bir muhasebeci,
-
9:10 - 9:12onunla futbol oynuyorlardı.
-
9:12 - 9:14O'na "Onların geçer not alması için
-
9:14 - 9:16biyoteknoloji öğretebilir misin?" diye sordum.
-
9:16 - 9:18O da "Bunu nasıl yapabilirim ki? Ben kendim konuyu bilmiyorum" dedi.
-
9:18 - 9:20Ben de "Hayır, sadece babaanne yöntemini kullan" dedim.
-
9:20 - 9:22"O ne demek? dedi.
-
9:22 - 9:24"Tek yapman gereken
-
9:24 - 9:26arkalarında durmak
-
9:26 - 9:29ve onları sürekli takdir etmek" dedim.
-
9:29 - 9:31Onlara sadece "Bu harikaydı. Bu çok ilginç.
-
9:31 - 9:34Bu nedir? Bunu tekrar yapabilir misin? BAna daha fazlasını gösterir misin?" de dedim.
-
9:34 - 9:36Bunları iki ay süresince yaptı.
-
9:36 - 9:38Puanları 50 ye yükseldi,
-
9:38 - 9:40ki bu puan Yeni Delhi'nin gösterişli okullarındaki
-
9:40 - 9:43biyoteknoloji öğretmenlerinin yardımıyla alınan puana eşitti.
-
9:43 - 9:45Ben bu sonuçlarla
-
9:45 - 9:47Newcastle'a döndüm
-
9:47 - 9:49ve burada gerçekten çok
-
9:49 - 9:51ciddi şeylerin meydana geldiğine
-
9:51 - 9:54karar verdim.
-
9:55 - 9:58Uzak yerlerde yaptığım deneyle ilgili düşünmek için
-
9:58 - 10:01en uzak yere gelmiştim.
-
10:01 - 10:03(Kahkahalar)
-
10:04 - 10:07Delhi'den yaklaşık 5000 mil uzakta
-
10:07 - 10:09Gateshead adlı küçük bir kasaba.
-
10:09 - 10:12Gateshead'de 32 tane çocuk buldum
-
10:12 - 10:15ve yöntemle ilgili küçük düzeltmeleri yapmaya başladım.
-
10:15 - 10:18Onları dört kişilik gruplara ayırdım.
-
10:18 - 10:20Onlara "Kendi dört kişilik gruplarınızı oluşturun.
-
10:20 - 10:23Her grup tek bir bilgisayar kullanabilir, dört tane değil." dedim.
-
10:23 - 10:26Duvardaki Delik'i hatırlayın.
-
10:26 - 10:28"Grupları değiştirebilirsiniz.
-
10:28 - 10:30Eğer kendi grubunuzu beğenmezseniz
-
10:30 - 10:32diğer gruba geçebilirsiniz.
-
10:32 - 10:35Diğer gruplarsaki arkadaşlarınızın neler yaptıklarına bakabilirsiniz,
-
10:35 - 10:38ve kendi grubunuza dönüp kendi işinizmiş gibi uygulayabilirsiniz." dedim.
-
10:38 - 10:40Ve onlara birçok bilimsel araştırmanın da
-
10:40 - 10:43bu şekilde yapıldığını söyledim.
-
10:43 - 10:45(Kahkahalar)
-
10:45 - 10:50(Alkışlar)
-
10:52 - 10:54Çocuklar hevesle yanıma geldiler ve
-
10:54 - 10:56"Şimdi bizden ne yapmamızı istiyorsun?" dediler.
-
10:56 - 10:59Onlara altı tane GCSE sorusu verdim.
-
10:59 - 11:01İlk grup, en iyisiydi,
-
11:01 - 11:03hepsini 20 dakikada çözdüler.
-
11:03 - 11:06En kötüsü 45 dakikada.
-
11:06 - 11:08Bildikleri her yöntemi kullandılar,
-
11:08 - 11:10yeni gruplar, Google, Wikipedia,
-
11:10 - 11:12Jeeves' e sorma ve benzrleri.
-
11:12 - 11:15Öğretmenler "Bu derinlemesine öğrenme mi?" diye sordular.
-
11:15 - 11:17Ben de" Deneyelim.
-
11:17 - 11:19İki ay sonra geri geleceğim.
-
11:19 - 11:21Onlara kağıda yazılı sınavlar vereceğim,
-
11:21 - 11:23bilgisayar yok, birbirleriyle konuşma yok."
-
11:23 - 11:25Bilgisayar ve gruplarla uygulama yaptığımda ortalama
-
11:25 - 11:27puan yüzde 76 idi.
-
11:27 - 11:29İki ay sonra
-
11:29 - 11:32yaptığım sınavdaki
-
11:32 - 11:35puan yüzde 76 idi.
-
11:35 - 11:37Çocuklarda
-
11:37 - 11:39fotoğrafik geriçağırma vardı,
-
11:39 - 11:42şüphelerim var çünkü birbirleriyle tartışıyorlardı.
-
11:42 - 11:44Tek bir bilgisayarın başındaki tek bir çocuk
-
11:44 - 11:46bunu yapamayacaktır.
-
11:46 - 11:48Zamanla inanılmaz diyebileceğim
-
11:48 - 11:50veriler
-
11:50 - 11:52elde ettim.
-
11:52 - 11:54Çünkü öğretmenlerinin dediğine göre
-
11:54 - 11:56oturumların sonunda
-
11:56 - 11:59çocuklar Google'dan tarama yapmaya devam ediyorlardı.
-
11:59 - 12:01Burada, İngiltere'de
-
12:01 - 12:03İngiliz babaannelere
-
12:03 - 12:05deneyimden sonra bir çağrı yaptım.
-
12:05 - 12:07Biliyorsunuz,
-
12:07 - 12:09İngiliz babaanneler çok canlıdırlar
-
12:09 - 12:11200 tanesi hemen gönüllü oldu.
-
12:11 - 12:13(Kahkahalar)
-
12:13 - 12:16Teklifim şuydu
-
12:16 - 12:18bana haftada birgün
-
12:18 - 12:20evlerinde oturarak
-
12:20 - 12:22bir saatlik zaman ayrıracaklardı.
-
12:22 - 12:24Bunu yaptılar.
-
12:24 - 12:26Ve son iki yıl içinde
-
12:26 - 12:28Skype üzerinden
-
12:28 - 12:30600 saatlik bir uygulama yaptık,
-
12:30 - 12:33öğrencilerimin nine bulutu dedikleri bir uygulama.
-
12:33 - 12:36Nine bulutu burada.
-
12:36 - 12:39İstediğim okulla paylaşabilirim.
-
12:45 - 12:47(Video) Öğretmen: Beni yakalayamazsın.
-
12:47 - 12:50Söyle.
-
12:50 - 12:53Beni yakalayamazsın.
-
12:53 - 12:56Çocuklar: Beni yakalayamazsın.
-
12:56 - 12:59Öğretmen: Ben zencefilli çörek adamım.
-
12:59 - 13:01Çocuklar: Ben zencefilli çörek adamım.
-
13:01 - 13:03Öğretmen: Harika. Çok iyiyiydi.
-
13:09 - 13:11SM: Gateshead'de
-
13:11 - 13:1310 yaşındaki bir kız 15 dakikada
-
13:13 - 13:15Hinduizmin kalbine ulaşabiliyor.
-
13:15 - 13:18Biliyorsunuz, benim hiç anlamadığım bir iştir.
-
13:21 - 13:23İki çocuk bir TED konuşmasını izliyorlar.
-
13:23 - 13:25Daha önce futbolcu olmak isterlerken
-
13:25 - 13:278 tane TED konuşmasını izledikten sonra
-
13:27 - 13:30Leonardo da Vinci olmak istiyorlar.
-
13:30 - 13:33(Kahkahalar)
-
13:33 - 13:36(Alkışlar)
-
13:36 - 13:38Bu çok basit bir iş.
-
13:38 - 13:40Bu ise yeni oluşturduğum bir iş.
-
13:40 - 13:43Kendi Kendine Düzenlenmiş Öğrenme Ortamları olarak adlandırılıyorlar.
-
13:43 - 13:45Mobilyalar yapılandırılmış,
-
13:45 - 13:48böylece çocuklar büyük, güçlü ekranların karşısında oturabiliyorlar,
-
13:48 - 13:51hızlı internet bağlantısı var, fakat grup olarak çalışıyorlar.
-
13:51 - 13:54Eğer ihtiyaç duyarlarsa nine bulutunu çağırıyorlar.
-
13:54 - 13:56Bu Newcastle'daki bir uygulama.
-
13:56 - 13:58Moderator Hindistan'dan.
-
13:58 - 14:01Ne kadar daha devam edebilirim? Son olarak birşey anlatıp bitireceğim.
-
14:01 - 14:04Mayıs'ta Turin'e gittim.
-
14:05 - 14:0810 yaşında öğrencilerden oluşan bir grubun öğretmenlerini gönderdim.
-
14:09 - 14:12Ben sadece İngilizce onlar ise İtalyanca konuşuyorlar,
-
14:12 - 14:14yani iletişim kurmamız mümkün değil.
-
14:14 - 14:17Tahtaya İngilizce sorular yazdım.
-
14:18 - 14:20Çocuklar baktı ve "Ne?" dediler.
-
14:20 - 14:22Ben" Haydi yapın" dedim.
-
14:22 - 14:25Google'a yazdılar ve İtalyanca'ya çevirdiler,
-
14:25 - 14:27sonra tekrar İtalyanca Google'a döndüler.
-
14:27 - 14:3015 dakika sonra...
-
14:37 - 14:40Sıradaki soru: Calcutta nerededir?
-
14:42 - 14:45Bu sadece 10 dakika sürdü.
-
14:49 - 14:52Sonra gerçekten zor bir şey denedim.
-
14:52 - 14:55Pisagor kimdir ve ne yapmıştır?
-
14:57 - 14:59Bir süre sesszilik oldu,
-
14:59 - 15:01sonra "Yanlış söyledin, doğrusu
-
15:01 - 15:04Pitagora olacak" dediler.
-
15:08 - 15:10Ve sonra,
-
15:10 - 15:1220 dakikada
-
15:12 - 15:14doğru açılı üçgenler ekranda belirmeye başladı.
-
15:14 - 15:17Bende titremeler başladı.
-
15:17 - 15:19Bunlar 10 yaşındalar.
-
15:32 - 15:35Metin: Bir sonraki 30 dakikada bunlar İzafiyet teorisine ulaşabilirler. Ya sonra?
-
15:35 - 15:37(Kahkahalar)
-
15:37 - 15:46(Alkışlar)
-
15:46 - 15:48SM: Ne olduğunu biliyor musunuz?
-
15:48 - 15:50Biz, bir kendi kendini düzenleme organizasyonunu
-
15:50 - 15:52atladık.
-
15:52 - 15:54Bu kendi kendini düzenleme organizasyonu
-
15:54 - 15:56bir yapının dışardan herhangi bir
-
15:56 - 15:59uygulama olmadan oluştuğu bir yapıdır.
-
15:59 - 16:02Kendi kendini düzenleme organizasyonları
-
16:02 - 16:04sistemlerin yapmak için üretildiği şeyler yapmaya
-
16:04 - 16:06başladığında ortaya çıkarlar.
-
16:06 - 16:08Siz onlara bildiğiniz şekilde tepki verirsiniz,
-
16:08 - 16:11çünkü imkansız gözükürler.
-
16:11 - 16:14Sanırım artık bir tahminde bulunabilirim.
-
16:14 - 16:16Eğitim, öğrenmenin bir fenomen olarak ortaya çıktığı
-
16:16 - 16:18bir kendi kendini düzenleme sistemidir.
-
16:18 - 16:20Bunu deneysel olarak test etmem birkaç yıl alacak,
-
16:20 - 16:22ama bunu deneyeceğim.
-
16:22 - 16:25Ama bu arada olanaklı olan bir yöntem var.
-
16:25 - 16:28Bir milyar çocuk için yüz milyon moderatöre ihtiyacımız var,
-
16:28 - 16:30gezegenimizde bunlardan çok daha fazlası var,
-
16:30 - 16:32on milyon Kendi Kendini Düzenleyen Eğitim Ortamları,
-
16:32 - 16:35yüzseksen milyar dolar ve on yıl.
-
16:36 - 16:38Herşeyi değiştirebiliriz.
-
16:38 - 16:40Teşekkürler.
-
16:40 - 16:51(Alkışlar)
- Title:
- Sugata Mitra'nın kendi kendine öğretim ile ilgili yeni deneyleri
- Speaker:
- Sugata Mitra
- Description:
-
--En iyi öğretmenler ve okullar, onlara en fazla ihtiyaç duyulan yerlerde bulunmazlar-- Bu eğitim sisteminin en büyük sorunlarından birisi ve eğitimbilimci Sugata Mitra bu sorunla başetmek için çalışıyor. Yeni Delhi'de, Güney Afrika'da ve İtalya'da yaptığı deney serilerinde çocuklara kendi kendilerine internete erişme olanakları sunuyor ve deneylerin sonuçlarıyla öğrenme ile ilgili düşüncelerimizin değişebileceğini gösteriyor.
- Video Language:
- English
- Team:
- closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 16:53