Eski bir radikal cihatçının zihninden
-
0:01 - 0:05Bugün karşınızda, hayatını burada ve
şu anda dolu dolu yaşayan -
0:05 - 0:06bir adam olarak duruyorum.
-
0:07 - 0:09Fakat uzun süre,
-
0:09 - 0:10ölüm için yaşadım.
-
0:12 - 0:14Cihadın, güç ve şiddetin dili
-
0:14 - 0:18olarak anlaşılması gerektiğine
inanan, genç bir adamdım. -
0:21 - 0:24Yanlışları, güç ve
saldırganlıkla düzeltmeye çalışmıştım. -
0:25 - 0:30Diğer insanların ıstırapları için
derin endişelerim vardı ve onlara -
0:30 - 0:34yardım etmek, onları teselli etmek
için güçlü bir tutku besliyordum. -
0:37 - 0:40Şiddet içeren cihat benim için soylu,
-
0:40 - 0:42yiğit bir şeydi
-
0:42 - 0:43ve yardımın en iyi yoluydu.
-
0:46 - 0:48İnsanlarımızın çoğunun -- özellikle de
-
0:48 - 0:49gençlerin -- El-Kaide,
-
0:49 - 0:51İslam Devleti ve diğerleri gibi
-
0:51 - 0:53gruplar aracılığıyla
-
0:53 - 0:55bir radikalleşme riskinde oldukları;
-
0:56 - 0:58bu gruplar, korkunç vahşiliklerinin
-
0:58 - 1:02ve şiddetlerinin gerçek cihat olduğunu
iddia ettikleri bu zamanda, -
1:02 - 1:07onların cihat fikirlerinin, tıpkı benimki
gibi, yanlış olduğunu -- tamamen -
1:07 - 1:08yanlış olduğunu --
-
1:08 - 1:09söylemek istiyorum.
-
1:11 - 1:14Cihat, insanın son
noktaya kadar uğraşmasıdır. -
1:14 - 1:17Gayreti, maneviyatı,
-
1:17 - 1:19arınmayı
-
1:19 - 1:20ve fedakârlığı içerir.
-
1:22 - 1:25Öğrenme, akıl ve Tanrı'nın hatırlanması
-
1:25 - 1:29aracılığıyla gerçekleştirilen,
pozitif dönüşüm anlamına gelir. -
1:29 - 1:33Cihat kelimesi, bir
bütün olarak bu anlamlara gelir. -
1:35 - 1:39Cihat, zaman zaman, bir savaş
biçimine giriyor olabilir fakat -
1:39 - 1:41bu yalnızca bazen,
-
1:41 - 1:43sert koşullar altında, kurallar
-
1:44 - 1:46ve sınırlar içerisinde olur.
-
1:48 - 1:49İslam'da,
-
1:49 - 1:54bir eylemin menfaati, o eylemin yol açtığı
zarara veya zorluğa üstün gelmelidir. -
1:55 - 1:57Daha da önemlisi;
-
1:57 - 2:02cihat ya da savaşla
bağlantılı Kuran ayetleri; -
2:02 - 2:07bağışlayıcılık, iyilik ya da
-
2:07 - 2:09sabır ile ilgili ayetlerin
-
2:09 - 2:10etkisini yok etmez.
-
2:13 - 2:18Fakat şimdi, dünyada, cihadın hoş
görülebilir olduğu herhangi bir durumun -
2:18 - 2:20olduğunu düşünmüyorum,
-
2:21 - 2:23çünkü büyük bir zarara yol açacaktır.
-
2:26 - 2:28Fakat cihat fikri artık gasp edildi.
-
2:28 - 2:32Müslümanlar zorluk çektikleri zaman,
şiddetli ıstırap anlamına -
2:32 - 2:35gelmesi için değiştirildi ve El-Kaide,
-
2:35 - 2:37İslam Devleti ve diğerleri gibi
-
2:37 - 2:39faşist İslamcılar tarafından,
-
2:39 - 2:41terörizme dönüştürüldü.
-
2:42 - 2:44Fakat anlıyorum ki, gerçek cihat,
-
2:44 - 2:48Tanrı'nın sevdiği nitelikleri yaşamak ve
kuvvetlendirmek için sonuna kadar -
2:48 - 2:52çabalamak anlamına
geliyor ve bu nitelikler: -
2:52 - 2:55Dürüstlük, güvenilirlik,
-
2:55 - 2:57merhamet, cömertlik,
-
2:57 - 2:59itimat, saygı,
-
2:59 - 3:00doğruluk --
-
3:00 - 3:03çoğumuzun paylaştığı insani değerler.
-
3:06 - 3:08Ben Bangladeş'te doğdum
-
3:08 - 3:10fakat daha çok İngiltere'de büyüdüm.
-
3:10 - 3:12Okula orada gittim.
-
3:12 - 3:15Babam öğretim görevlisiydi
-
3:15 - 3:17ve onun işi için İngiltere'deydik.
-
3:18 - 3:231971 yılında her şey
değiştiğinde, Bangladeş'te idik. -
3:24 - 3:28Kurtuluş Savaşı bizi son derece etkiledi,
-
3:28 - 3:30aileleri ve komşuları
-
3:30 - 3:31karşı karşıya getirdi.
-
3:31 - 3:3412 yaşımda savaşa, ailemde yoksulluğa,
-
3:34 - 3:3622 akrabamın korkunç biçimlerde
-
3:36 - 3:40öldürülmelerine ve ayrıca büyük erkek
kardeşimin öldürülmesine -
3:40 - 3:44tanıklık ettim.
-
3:47 - 3:49Öldürme eylemine şahit oldum...
-
3:51 - 3:54Hayvanlar sokaklarda cesetleri yiyordu,
-
3:54 - 3:56etrafımda açlık vardı,
-
3:56 - 3:58kötülük, korkunç bir şiddet vardı --
-
3:58 - 3:59anlamsız bir şiddetti.
-
4:02 - 4:04Genç bir adamdım, delikanlıydım,
-
4:04 - 4:07fikirlerden etkileniyordum.
-
4:07 - 4:09Öğrenmek istiyordum,
-
4:09 - 4:11fakat dört yıl okula gidemedim.
-
4:13 - 4:14Kurtuluş Savaşı'ndan sonra,
-
4:14 - 4:17babam iki buçuk yıllığına hapse atıldı
-
4:18 - 4:20ve hapishanede onu her
hafta ziyaret ediyordum -
4:21 - 4:23ve evde kendi kendimi eğitiyordum.
-
4:24 - 4:27Babam 1973 yılında çıktı ve mülteci olarak
-
4:28 - 4:30İngiltere'ye kaçtı, sonrasında biz de
-
4:30 - 4:31onu takip ettik.
-
4:33 - 4:3417 yaşımdaydım.
-
4:34 - 4:37Bu tecrübeler, dünyadaki vahşet
-
4:37 - 4:41ve adaletsizlikler konusunda bana
keskin bir farkındalık sağladı. -
4:42 - 4:44Ayrıca yanlışları düzeltmek ve
-
4:44 - 4:46eziyet gören kurbanlara yardım etmek için
-
4:46 - 4:47çok güçlü -- çok keskin,
-
4:47 - 4:49derin -- bir tutku besliyordum.
-
4:51 - 4:53İngiltere'de üniversitede okurken,
-
4:53 - 4:58bana bu tutkuyu nasıl yönlendirip
dinime nasıl katkı sağlayacağımı -
4:58 - 5:00gösteren insanlarla tanıştım.
-
5:02 - 5:03Şiddeti doğru, hatta belli
-
5:03 - 5:06koşullarda bir erdem varsayacak kadar
-
5:08 - 5:10radikalleştirildim.
-
5:12 - 5:16Böylece, Afganistan'da cihada dâhil oldum.
-
5:16 - 5:20Sovyet ordusuna karşı
Müslüman Afganları korumak istemiştim. -
5:21 - 5:23Bunun cihat olduğunu düşündüm:
-
5:23 - 5:25Tanrı'nın ödüllendirileceği
-
5:25 - 5:27kutsal görevim.
-
5:32 - 5:34Bir vaiz oldum.
-
5:36 - 5:41İngiltere'deki hiddetli cihadın
öncülerinden biriydim. -
5:41 - 5:43Askere aldım,
-
5:43 - 5:44bağış topladım, eğitim verdim.
-
5:45 - 5:48Gerçek cihadı, faşist
İslamcıların yansıttığı -
5:48 - 5:52bu dalalet ile karıştırdım --
bu insanlar, güce, otoriteye ve -
5:52 - 5:57dünya üzerindeki kontrole duydukları
-
5:57 - 6:01tutkuyu meşrulaştırmak
için cihat fikrini kullanıyorlardı: -
6:02 - 6:06Günümüzde El-Kaide, İslam Devleti
ve diğerleri gibi faşist İslamcı grupların -
6:06 - 6:09sürdürdüğü bir sapkınlık.
-
6:10 - 6:12Ortalama 15 yıllık bir dönem boyunca,
-
6:13 - 6:17Afganistan'ın yanı sıra,
Keşmir ve Myanmar'da da -
6:18 - 6:20kısa dönemlerde
-
6:20 - 6:21savaştım.
-
6:25 - 6:28Amacımız istilacıları defetmek,
-
6:29 - 6:32baskı gören kurbanları teselli etmek
-
6:33 - 6:36ve elbette bir İslam devleti kurmak,
-
6:36 - 6:38Tanrı'nın yöneteceği bir hilafet kurmaktı.
-
6:39 - 6:40Bunu açıkça yaptım.
-
6:41 - 6:44Hiçbir kuralı çiğnemedim.
-
6:44 - 6:48İngiliz olmaktan gururlu ve minnettardım--
-
6:48 - 6:49hâlâ da öyleyim.
-
6:49 - 6:53Ayrıca, ne kendi ülkeme
düşmanlık besliyor, -
6:54 - 6:57ne de Müslüman olmayan
vatandaşlara nefret besliyordum, -
6:58 - 6:59hâlâ da beslemiyorum.
-
7:02 - 7:04Afganistan'da bir savaş esnasında,
-
7:04 - 7:07birkaç İngiliz ve ben,
15 yaşında, ismi Abdullah olan, -
7:08 - 7:11iyiliğe hevesli, masum, sevecen
-
7:11 - 7:12ve cana yakın bir çocukla
-
7:12 - 7:15özel bir
-
7:15 - 7:17ilişki oluşturduk.
-
7:19 - 7:20Fakirdi.
-
7:21 - 7:23Onun gibi çocuklar
kampta hizmetçilik yapıyorlardı. -
7:24 - 7:26Oldukça mutlu görünüyordu,
-
7:26 - 7:28ama düşünmeden edemiyordum--
-
7:28 - 7:30ailesi onu oldukça özlemiş olmalıydı.
-
7:32 - 7:35Onun için daha iyi bir
gelecek hayal etmiş olmalılardı. -
7:38 - 7:40Savaşın içerisindeki
şartların bir kurbanıydı, -
7:40 - 7:42zamanın acımasız şartları
-
7:43 - 7:45ona hücum etmişti.
-
7:49 - 7:53Bir gün, siperdeki bu
patlamamış havan mermisini aldım -
7:54 - 7:58ve eğreti bir çamur kulübe
laboratuvarına götürdüm. -
7:59 - 8:02Kısa, amaçsız -- her zaman amaçsız olan
bir çatışmaya gittim, -
8:02 - 8:03birkaç saat sonra döndüm
-
8:04 - 8:08ve onu ölü buldum.
-
8:09 - 8:12O kabuktaki patlayıcıları
tamir etmeye çalışmıştı. -
8:12 - 8:15Patladı ve ölümü korkunçtu,
-
8:15 - 8:20bana zararsız gelen o alet
yüzünden parçalara ayrılmıştı. -
8:21 - 8:23Sorgulamaya başladım.
-
8:25 - 8:28Bu ölümün nasıl bir amacı olabilirdi?
-
8:30 - 8:32O neden öldü ve ben neden yaşıyorum?
-
8:34 - 8:35Devam ettim.
-
8:35 - 8:37Keşmir'de savaştım.
-
8:37 - 8:40Ayrıca Filipinler, Bosna ve Çeçenistan'da
-
8:40 - 8:41askere aldım.
-
8:43 - 8:44Sorular çoğaldı.
-
8:46 - 8:48Daha sonra Birmanya'da,
-
8:48 - 8:50Rohingya savaşçılarıyla karşılaştım,
-
8:50 - 8:52hemen hemen gençlerdi,
-
8:52 - 8:54ormanda doğup büyümüşlerdi,
-
8:54 - 8:56makineli tüfek ve bomba atar taşıyorlardı.
-
9:00 - 9:05Sakin bir tutumla ve kibar bir sesle,
13 yaşında olan iki tanesiyle tanıştım. -
9:07 - 9:08Bana baktılar,
-
9:08 - 9:10onları İngiltere'ye götürmem
için yalvardılar. -
9:17 - 9:19Yalnızca okula gitmek istiyorlardı--
-
9:20 - 9:21hayalleri buydu.
-
9:24 - 9:26Ailem--
-
9:26 - 9:27onlarla yaşıt çocuklarım--
-
9:27 - 9:29İngiltere'de evde yaşıyorlar,
-
9:30 - 9:31okula gidiyorlar,
-
9:31 - 9:33güvenli bir hayat yaşıyorlardı.
-
9:34 - 9:35Merak ediyordum,
-
9:35 - 9:39acaba bu genç çocuklardan kaçı,
birbirleriyle böyle bir yaşamın hayali -
9:39 - 9:41hakkında konuşmuşlardı.
-
9:43 - 9:45Şartların kurbanları:
-
9:46 - 9:48Bu iki genç çocuk,
-
9:48 - 9:51taşın üzerinde uyuyor, yıldızlara bakıyor
-
9:51 - 9:54ve övgü ile güce duydukları
kişisel tutku için liderleri -
9:54 - 9:56tarafından küçümsenerek sömürülüyorlardı.
-
9:58 - 10:01Sonra, düşman gruplar arasındaki
çatışmalarda, onlar gibi çocukların -
10:01 - 10:03birbirlerini öldürdüklerine şahit oldum.
-
10:05 - 10:08Bu, her yerde aynı şekildeydi--
-
10:09 - 10:12Afganistan'da, Keşmir'de, Birmanya'da,
-
10:12 - 10:13Filipinler'de, Çeçenistan'da;
-
10:14 - 10:19aşağılık savaş beyleri, cihat adına,
genç ve zayıf çocukların birbirlerini -
10:19 - 10:20öldürmelerini sağlıyordu.
-
10:22 - 10:24Müslümanlara karşı Müslümanlar.
-
10:26 - 10:30İstilacı ya da işgalcilere karşı
kimseyi korumuyor -
10:30 - 10:32ve baskı görenlere
teselli sağlamıyorlardı. -
10:34 - 10:36Çocuklar kullanılıyordu,
-
10:36 - 10:37küçümsenerek sömürülüyorlardı;
-
10:37 - 10:39cihat adına desteklediğim karmaşalarda
-
10:39 - 10:42insanlar ölüyordu.
-
10:45 - 10:47Bu, günümüzde de devam ediyor.
-
10:52 - 10:55Yurtdışında temas kurduğum vahşi cihadın
-
10:55 - 11:00çok farklı olduğunu
-
11:00 - 11:04fark edince -- çünkü tecrübe ettiğim şey
-
11:04 - 11:10ile kutsal görev olduğunu düşündüğüm
-
11:10 - 11:12şey arasında bir uçurum vardı --
-
11:13 - 11:16burada, İngiltere'deki eylemlerimi
derinlemesine düşünmeliydim. -
11:18 - 11:20Vaazlarımı, askerliğimi, toplanan
-
11:20 - 11:22paraları, eğitimi
-
11:22 - 11:23düşünmeliydim ve en önemlisi,
-
11:23 - 11:26radikalleştirmenin -- benim yaptığım gibi,
-
11:26 - 11:29genç insanları savaşa ve ölüme
göndermenin -- -
11:29 - 11:30tamamen yanlış bir şey
-
11:30 - 11:32olduğunu düşünmeliydim.
-
11:36 - 11:39Yani, 80'lerin ortalarında
hiddet dolu cihada dâhil oldum, -
11:40 - 11:41bu, Afganistan'la başladı.
-
11:43 - 11:46Bitirdiğim zaman ise 2000 yılıydı.
-
11:47 - 11:49Tamamen içerisine girmiştim.
-
11:49 - 11:51Etrafımda herkes, onların adına
-
11:51 - 11:52yaptıklarımızı
-
11:52 - 11:54destekliyor, alkışlıyor
ve hatta övüyorlardı. -
11:56 - 11:58Fakat bunun içinden çıkmayı öğrenip
-
11:58 - 12:012000 yılında tamamen farkında vardığımda,
-
12:01 - 12:0215 yıl geçmişti.
-
12:05 - 12:06Peki, yanlış olan nedir?
-
12:09 - 12:12Erdemden bahsetmekle meşguldük
-
12:13 - 12:16ve bir sebep bizi kör etmişti.
-
12:20 - 12:25Kendimize, erdemli bir
karakter yaratma şansı vermiyorduk. -
12:26 - 12:30Kendimize, baskı görenler
için savaştığımızı söylüyorduk -
12:30 - 12:32fakat bunlar kazanılamayan savaşlardı.
-
12:34 - 12:37Daha fazla ölüme neden olan
bir şeyin araçları hâline gelmiştik, -
12:37 - 12:41zalim azınlığın bencil amaçları
için daha çok ıstıraba neden olarak -
12:41 - 12:44suç ortaklığı yapıyorduk.
-
12:52 - 12:53Zamanla,
-
12:54 - 12:55uzun zaman sonra,
-
12:57 - 12:58gözlerim açıldı.
-
13:00 - 13:01Gerçekle yüzleşmeye,
-
13:03 - 13:05düşünmeye, zor sorularla
-
13:05 - 13:06yüzleşmeye
-
13:07 - 13:09cesaret etmeye başladım.
-
13:10 - 13:12Ruhumla iletişime geçtim.
-
13:22 - 13:23Ne mi öğrendim?
-
13:25 - 13:29Hiddetli cihadçılığa
dâhil olan o insanlar, -
13:31 - 13:34bu tür aşırılıklara
boğulmuş o insanlar, -
13:35 - 13:37herkesten çok da farklı değildirler.
-
13:38 - 13:41Ama, bu insanların
değişebileceğine inanıyorum. -
13:42 - 13:45Kalplerini yeniden kazanıp
onu, iyileştiren insani değerler -
13:45 - 13:48ile doldurarak iyileştirebilirler.
-
13:55 - 13:57Gerçekleri görmezden geldiğimiz zaman,
-
13:57 - 14:03eleştirel bir yaklaşımda bulunmadan, bize
söyleneni kabul ettiğimizi keşfederiz. -
14:06 - 14:09Çoğumuzun yaşamlarında bir an bile
olsa değer vereceği avantajları ve -
14:09 - 14:12kabiliyetleri görmezden geliyoruz.
-
14:16 - 14:19Doğru olduğunu
düşündüğüm eylemlerde bulundum. -
14:22 - 14:26Ama şimdi, bildiğim şeyi
nasıl bildiğimi sorgulamaya başladım. -
14:28 - 14:32Herkese doğruyu kabul
etmelerini söyleyip duruyordum, ancak -
14:32 - 14:35doğrunun hakiki yerinden şüphe
etme konusunda başarısız oldum. -
14:41 - 14:46İnsanların değişebileceği düşüncesinin
kökleri benim tecrübemde, -
14:46 - 14:47kendi yolculuğumda.
-
14:49 - 14:50Kapsamlı okuma,
-
14:50 - 14:52düşünme,
-
14:52 - 14:54niyet, kendini tanıma aracılığıyla;
-
14:54 - 14:55bizlerin ve onların
-
14:55 - 15:01İslamcı dünyalarının yanlış ve
adaletsiz olduğunu keşfettim. -
15:05 - 15:09Bozulamaz ve su götürmez
doğrular üzerinden ileri sürdüğümüz -
15:09 - 15:11her şeydeki belirsizlikleri
-
15:11 - 15:12dikkate alarak,
-
15:15 - 15:18daha incelikli bir anlayış geliştirdim.
-
15:24 - 15:29Çeşitlilik ve karşıtlıklarla
dolu bir dünyada, ahmak vaizler, -
15:30 - 15:31tıpkı benim olduğum gibi,
-
15:31 - 15:34yalnızca ahmak vaziler,
gerçeklik kattıkları mitler ve kurgular -
15:34 - 15:40arasında çelişki görmezler.
-
15:41 - 15:46Yani, kendini tanımanın,
politik farkındalığın ve bağlandığımız -
15:46 - 15:48şeyler ve eylemlerimizin
-
15:48 - 15:53insanları nasıl etkilediklerine dair
daha derin ve engin bir anlayışın -
15:53 - 15:55gerekli olmasının
-
15:55 - 15:56hayati önemini anladım.
-
15:59 - 16:00Bugün herkese, özellikle de
-
16:00 - 16:04İslamcı cihadçılığa samimi olarak
inanlara bir ricada bulunacağım ... -
16:06 - 16:09inanca dayalı otoriteyi reddedin;
-
16:10 - 16:14öfkeyi, nefreti ve şiddeti bırakın;
-
16:15 - 16:17acımasız, adaletsiz ve yararsız
-
16:17 - 16:22davranışlarda bulunmadan,
yanlışları düzeltmeyi öğrenin. -
16:25 - 16:28Bunun yerine, bizleri daha uzun
süre yaşatacak olan birkaç güzel ve -
16:28 - 16:29faydalı şey yaratın.
-
16:33 - 16:35Dünyaya ve hayata sevgiyle
-
16:35 - 16:36yaklaşın.
-
16:38 - 16:39Dünyadaki ve diğer
-
16:39 - 16:40insanlardaki iyiliği,
-
16:41 - 16:44güzelliği ve gerçeği görmek için,
kalplerinizi geliştirmeyi öğrenin. -
16:45 - 16:48Bir şeyi yapma biçimimiz, bizim için ...
-
16:49 - 16:50birbirimiz için,
-
16:51 - 16:52halkımız için ve
-
16:52 - 16:54bence, Tanrı için, önemlidir.
-
16:55 - 16:57Cihat budur --
-
16:57 - 16:58benim doğru cihadım budur.
-
16:59 - 17:00Teşekkürler.
-
17:00 - 17:03(Alkışlar)
- Title:
- Eski bir radikal cihatçının zihninden
- Speaker:
- Manwar Ali
- Description:
-
1980'lerde Orta Doğu ve Asya'da hiddetli, silahlı savaşlara katılmış eski bir radikal cihatçı olan Manwar Ali, "uzun süre, ölüm için yaşadım" diyor. Bu etkileyici konuşmasında, radikalleştirme deneyimi üzerinde duruyor ve şiddeti, vahşiliği asil ve erdemli bir şey olarak gören İslamcı gruplar içerisindeki insanlara, güçlü ve doğrudan bir çağrı yapıyor: Öfkeyi ve nefreti bir kenara bırakın ve bunun yerine, diğer insanlardaki iyiliği, güzelliği ve doğruyu görmek için kalplerinizi geliştirin diyor.
- Video Language:
- English
- Team:
- closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 17:22
Eren Gokce approved Turkish subtitles for Inside the mind of a former radical jihadist | ||
Eren Gokce edited Turkish subtitles for Inside the mind of a former radical jihadist | ||
Yunus ASIK accepted Turkish subtitles for Inside the mind of a former radical jihadist | ||
Yunus ASIK edited Turkish subtitles for Inside the mind of a former radical jihadist | ||
Yunus ASIK edited Turkish subtitles for Inside the mind of a former radical jihadist | ||
Eren Gokce rejected Turkish subtitles for Inside the mind of a former radical jihadist | ||
Esra Bahadır accepted Turkish subtitles for Inside the mind of a former radical jihadist | ||
Gözde Zülal Solak edited Turkish subtitles for Inside the mind of a former radical jihadist |