< Return to Video

Beyin, bilinçli gerçekliğe nasıl halüsinasyon yoluyla varır?

  • 0:01 - 0:02
    Bir yılı aşkın süre önce,
  • 0:03 - 0:05
    hayatımda üçüncü defa,
    var oluşum kesintiye uğradı.
  • 0:05 - 0:09
    Ufak bir ameliyattaydım
    ve beynim anestezi ile uyuşmuştu.
  • 0:11 - 0:14
    Bir kopma, ayrı düşme
    ve soğukluk hissiyatına kapıldığımı
  • 0:14 - 0:15
    anımsıyorum.
  • 0:16 - 0:18
    Mahmur ve kendimden geçmiş
    bir şekilde kendime geldim,
  • 0:18 - 0:20
    kendimdeydim.
  • 0:20 - 0:22
    Derin bir uyku sonrası,
  • 0:22 - 0:26
    zaman karmaşası yaşayabilirsiniz
    veya fazla uyumuş olma endişesi olabilir,
  • 0:26 - 0:28
    ama her zaman
    zamanın geçtiği temel algısı vardır,
  • 0:28 - 0:30
    öncesi ve o an ile aradaki sürerlilik.
  • 0:30 - 0:33
    Anesteziden uyanmak çok tuhaf.
  • 0:33 - 0:35
    5 dakika, 5 saat, 5 yıl ve hatta 50 yıl
  • 0:35 - 0:36
    geçmiş olabilir.
  • 0:36 - 0:38
    Orada yoktum.
  • 0:38 - 0:39
    Tamamen boşluktaydım.
  • 0:40 - 0:42
    Anestezi, büyünün modern yöntemi;
  • 0:42 - 0:45
    insanları nesneye çeviriyor
  • 0:45 - 0:48
    ve sonrasında, tekrar
    insana çevirmesini bekliyoruz.
  • 0:48 - 0:49
    Bu aşamada,
  • 0:49 - 0:52
    bilimin ve felsefenin çözemediği
    o gizem baki kalıyor:
  • 0:52 - 0:54
    Bilinç nasıl gerçekleşir?
  • 0:54 - 0:56
    Öyle ki, her birimizin beyninde
  • 0:56 - 0:59
    milyarlarca nöronların birleşik eylemleri,
  • 0:59 - 1:02
    her biri mini bir biyolojik makine olarak
  • 1:02 - 1:04
    bilinç deneyimi üretiyor.
  • 1:04 - 1:06
    Herhangi bir bilinç deneyimi de değil,
  • 1:06 - 1:08
    tam o anda ve o yerdeki bilinç deneyimi.
  • 1:08 - 1:10
    Peki bu nasıl oluyor?
  • 1:11 - 1:13
    Bu soruyu cevaplamak çok mühim,
  • 1:13 - 1:15
    çünkü her birimizdeki bilinç durumu
    her şey demektir.
  • 1:16 - 1:18
    Onsuz bir dünya yok,
  • 1:18 - 1:20
    benlik yok,
  • 1:20 - 1:21
    hiçbir şey yok.
  • 1:21 - 1:23
    Acı çektiğimizde,
    bilinçli olarak acı çekiyoruz;
  • 1:23 - 1:25
    zihinsel hastalık veya acı dolayısıyla.
  • 1:26 - 1:29
    Eğer bizler neşeyi ve acıyı
    deneyimleyebiliyorsak,
  • 1:29 - 1:31
    peki ya diğer hayvanlar?
  • 1:31 - 1:33
    Onlar da bilinçli olabilir mi?
  • 1:33 - 1:34
    Onlarda da benlik algısı var mıdır?
  • 1:34 - 1:38
    Bilgisayarlar hızlandıkça
    ve daha akıllı hâle geldikçe,
  • 1:38 - 1:41
    belki de çok da uzakta olmayan
    öyle bir noktaya geleceğiz ki,
  • 1:41 - 1:43
    iPhone'um kendi varlığının
    algısına kavuşacak.
  • 1:43 - 1:47
    Bilinçli yapay zekâ fikrinin oldukça uzak
    bir ihtimale dayandığını düşünüyorum.
  • 1:48 - 1:50
    Bu şekilde düşünüyorum,
    çünkü araştırmalarıma göre
  • 1:50 - 1:53
    bilinçlilik saf zekâdansa,
    daha çok bizlerin doğamızdaki
  • 1:53 - 1:58
    yaşayan ve nefes alan organizmalar
    olmamızla alakalı bir durum.
  • 1:58 - 2:00
    Bilinç ile zekâ çok ayrı konular.
  • 2:00 - 2:04
    Acı çekmek için zeki olmanıza gerek yok,
    fakat canlı olmanız gerekir.
  • 2:05 - 2:07
    Sizlerle paylaşacağım hikâyede,
  • 2:07 - 2:10
    bizleri sarmalayan bu dünyanın
    ve içerisindeki bizlerin
  • 2:10 - 2:11
    bilinç deneyimleri,
  • 2:11 - 2:13
    canlı bedenlerimiz ile birlikte
  • 2:13 - 2:17
    ve onun dolayısıyla gerçekleşen
    bir nevi kontrollü halüsinasyonlardır.
  • 2:18 - 2:21
    Beynin ve bedenin
    bilinç oluşumundaki rolü hakkında
  • 2:21 - 2:24
    hiçbir şey bilmediğimizi duymuşsunuzdur.
  • 2:24 - 2:27
    Hatta bazıları, bilincin bilimi tamamen
    aşan bir konu olduğunu bile söyler.
  • 2:27 - 2:29
    Fakat son 25 yılda,
  • 2:29 - 2:32
    bu alanda bilimsel
    çalışma patlaması yaşandı.
  • 2:32 - 2:35
    Sussex Üniversitesindeki
    laboratuvarıma yolunuz düşerse,
  • 2:35 - 2:38
    her alandan bilim insanı
  • 2:39 - 2:41
    ve hatta filozof bile görebilirsiniz.
  • 2:42 - 2:46
    Her birimiz bilincin nasıl işlediğini
    ve terslik çıktığında neler olduğunu
  • 2:46 - 2:47
    idrak etmeye çalışıyoruz.
  • 2:48 - 2:50
    Taktiğimiz oldukça basit.
  • 2:50 - 2:52
    Bilinci, hayatı düşündüğümüz şekilde
  • 2:52 - 2:54
    düşünmenizi istiyorum.
  • 2:54 - 2:58
    Zamanında insanlar, yaşıyor olmanın
    fizik veya kimya ile açıklanamayacak
  • 2:58 - 3:00
    bir boyut taşıdığını düşünüyorlardı,
  • 3:00 - 3:02
    bundandır ki hayat bir
    mekanizmadan ibaret olamazdı.
  • 3:03 - 3:04
    İnsanlar artık böyle düşünmüyor.
  • 3:04 - 3:06
    Biyologlar, canlıların
  • 3:06 - 3:09
    metabolizma, üreme, homeostaz gibi
  • 3:09 - 3:12
    fiziki ve kimyevi niteliklerini
  • 3:12 - 3:13
    açıklamaya başladıkça,
  • 3:13 - 3:17
    hayatın ne ifade ettiği
    temel gizemi, yok olmaya başladı
  • 3:17 - 3:20
    ve insanlar, yaşamı elinde
    tutan güç veya élan vital gibi
  • 3:20 - 3:22
    büyülü cevaplar bulmayı bıraktılar.
  • 3:23 - 3:26
    Bilinçte olduğu gibi,
    hayat için de aynı şekilde.
  • 3:26 - 3:28
    Beynimizde ve vücudumuzdaki
  • 3:28 - 3:32
    işleyiş özellikleri
    gün ışığına çıkmaya başlandığında,
  • 3:32 - 3:35
    bilincin ne olduğuna dair
    sözde çözülemeyen gizem,
  • 3:35 - 3:37
    açığa kavuşmaya başlamış oluyor.
  • 3:37 - 3:39
    Beklenti bu şekilde.
  • 3:39 - 3:41
    O hâlde başlayalım.
  • 3:41 - 3:43
    Bilincin nitelikleri nelerdir?
  • 3:43 - 3:45
    Bilinç bilimi neye cevap aramaya çalışır?
  • 3:46 - 3:50
    Günümüzde, bilinci iki farklı şekilde
    düşünmeyi tercih ediyorum.
  • 3:50 - 3:52
    Görüş, ses, koku ile dolu
  • 3:52 - 3:54
    birçok dünyevi deneyimimiz var,
  • 3:54 - 3:58
    çok duyulu, genel görünümlü, üç boyutlu,
    tamimiyle sarmal iç filmimiz var.
  • 3:59 - 4:01
    Bir yanda da bilinçli yanımız var.
  • 4:01 - 4:04
    ''Sen'' veya ''ben''
    hissi veren o özel deneyim.
  • 4:04 - 4:06
    İçimizdeki bu filmin başrolü olma hissi
  • 4:06 - 4:09
    ve muhtemelen bilincin hepimizin
    en sıkıca tutunduğu bir niteliği bu.
  • 4:10 - 4:12
    Dünyevi deneyimlerimizle
    konuya başlayalım
  • 4:12 - 4:16
    ve beynin tahmin makinesi
    olduğu önemli fikriyle.
  • 4:16 - 4:18
    Beyin olduğunuzu hayal edin.
  • 4:18 - 4:19
    Dünyada neler olduğunu
  • 4:19 - 4:23
    anlamaya çalışan kemikli bir kafatası
    içerisinde sıkışıp kalmışsınız.
  • 4:23 - 4:26
    Kafatasının içinde ışık yok, ses de yok.
  • 4:26 - 4:28
    Sadece süregelen
    bir elektrik akımı söz konusu,
  • 4:28 - 4:32
    ki bunlar da dış dünyayla
    her ne olursa olsun
  • 4:32 - 4:33
    yalnızca dolaylı yoldan bağlantılılar.
  • 4:34 - 4:36
    Algımız ve çevremizi anlama çabamız,
  • 4:36 - 4:39
    beynin bu duyu sinyallerini,
  • 4:39 - 4:42
    o sinyallerin oluşmasına yol açan,
  • 4:42 - 4:46
    dünyayla ilgili önceki beklenti
    ya da inanışları ile harmanladığı
  • 4:46 - 4:49
    bilinçli varsayım sürecidir.
  • 4:49 - 4:52
    Beyin sesi duymaz veya ışığı görmez.
  • 4:52 - 4:55
    Algımız, etrafımızdakiler hakkında beynin
    yaptığı en güçlü tahminden ibarettir.
  • 4:57 - 5:00
    Bütün bunları örneklendirelim.
  • 5:00 - 5:03
    Bu yanılsamayı daha önce
    görmüşsünüzdür belki,
  • 5:03 - 5:05
    fakat farklı bir açıdan
    bakmanızı istiyorum.
  • 5:05 - 5:07
    A ve B karelerine baktığınız takdirde,
  • 5:07 - 5:10
    grinin iki farklı tonuymuş
    gibi gözüküyor, değil mi?
  • 5:11 - 5:14
    Ama aslında ikisi de aynı ton.
  • 5:14 - 5:15
    Bunu resimle göstereyim.
  • 5:15 - 5:18
    Resmin bir diğer örneğini
    yanda görüyorsunuz
  • 5:18 - 5:21
    ve bu iki kareyi gri renkli
    bir sütun ile birleştirdiğimizde,
  • 5:21 - 5:22
    bir fark olmadığını göreceksiniz.
  • 5:22 - 5:24
    İkisi de grinin aynı tonu.
  • 5:24 - 5:26
    Hâlâ tatmin olmadıysanız,
  • 5:26 - 5:28
    sütunu karşıya taşıyalım ve birleştirelim.
  • 5:29 - 5:32
    Tek renk bir gri sütun,
    hiçbir fark yok.
  • 5:33 - 5:34
    Herhangi bir sihir numarası yok.
  • 5:34 - 5:36
    Grinin aynı tonu,
  • 5:36 - 5:39
    ama tekrardan ayırdığınızda,
    yine farklı gözükecektir.
  • 5:39 - 5:41
    Aslında bu noktada beyin
  • 5:41 - 5:43
    önceki beklentilerini,
    görme merkezi çevresine
  • 5:43 - 5:46
    öyle katı bir şekilde yerleştirmiştir ki,
  • 5:46 - 5:49
    gölgenin varlığı yüzeyin
    görünüşünü belirsizleştiriyor,
  • 5:49 - 5:53
    bu yüzden B karesini
    olduğundan daha açık görüyoruz.
  • 5:54 - 5:55
    Bir diğer örnekle,
  • 5:55 - 5:59
    beynin bilinçli deneyimleri değiştirmek
    için ne kadar hızlı bir şekilde
  • 5:59 - 6:01
    yeni tahminler üretebildiğini görelim.
  • 6:01 - 6:02
    Şuna bi' kulak verin.
  • 6:03 - 6:06
    (Cızırtılı ses)
  • 6:07 - 6:09
    Tuhaf bir ses, değil mi?
  • 6:09 - 6:12
    Bir daha dinleyin, bakalım
    bir şeyler anlayabilecek misiniz.
  • 6:12 - 6:15
    (Cızırtılı ses)
  • 6:16 - 6:17
    Hâlâ tuhaf geliyor.
  • 6:17 - 6:18
    Şimdi bir de bunu dinleyin.
  • 6:18 - 6:22
    (Kayıt) Anil Seth: İngiltere'nin AB'den
    ayrılması bence çok kötü bir fikir.
  • 6:22 - 6:23
    (Kahkaha)
  • 6:23 - 6:25
    Katılıyorum.
  • 6:25 - 6:26
    Kelimeler duydunuz, değil mi?
  • 6:26 - 6:30
    Şimdi ilk kaydı tekrardan dinleyelim.
    Yeniden oynatacağım.
  • 6:30 - 6:33
    (Cızırtılı ses)
  • 6:33 - 6:35
    Artık kelimeleri seçebiliyorsunuz.
  • 6:35 - 6:37
    Şansımıza bir daha oynatalım.
  • 6:37 - 6:40
    (Cızırtılı ses)
  • 6:41 - 6:43
    Evet, şimdi neler oluyor?
  • 6:43 - 6:47
    Muazzam bir şekilde,
    beyne duyu yoluyla iletilen bilgi
  • 6:47 - 6:48
    hiçbir değişikliğe uğramadı.
  • 6:49 - 6:52
    Değişen tek şey, beynin duyu yoluyla
    edindiği bilgi hakkındaki
  • 6:52 - 6:53
    en güçlü tahminini değiştirmesi.
  • 6:53 - 6:56
    Bu da bilinçli duyumda
    değişiklik yaratıyor.
  • 6:57 - 7:00
    Bütün bunlar, beynin algı zeminini
  • 7:00 - 7:01
    biraz farklı bir yöne çeviriyor.
  • 7:01 - 7:05
    Algımızın büyük oranda
    dış çevreden beyne gelen
  • 7:05 - 7:07
    sinyallerle şekillenmesindense,
  • 7:07 - 7:09
    en azından aynı oranda,
  • 7:09 - 7:13
    algımız tam tersi yönde gelişen
    algısal tahminlere dayanıyor.
  • 7:14 - 7:16
    Dünyayı olduğu gibi algılamıyor,
  • 7:16 - 7:18
    bilfiil üretiyoruz aslında.
  • 7:18 - 7:21
    Dünyevi deneyimlerimiz,
    içten dışa olduğu kadar
  • 7:21 - 7:22
    dıştan içe doğru
  • 7:22 - 7:23
    bir akış da sergiliyor.
  • 7:24 - 7:26
    Sizlere, etkin ve yapıcı algı sürecimizden
  • 7:26 - 7:29
    bir örnek daha vereyim.
  • 7:29 - 7:35
    Burada, deneyim üzerine oldukça baskın
    algısal tahmin etkilerini resmetmek için,
  • 7:35 - 7:38
    sarmal sanal gerçeklik ile
  • 7:38 - 7:39
    görüntü işlemeyi harmanladık.
  • 7:39 - 7:42
    Bu panoramik videoda,
  • 7:42 - 7:44
    Sussex kampüsünü
  • 7:44 - 7:45
    psikedelik parka dönüştürdük.
  • 7:46 - 7:50
    Bu kaydı, oldukça baskın olan
    algısal tahmin etkilerini resmetmek için
  • 7:50 - 7:54
    Google'ın Deep Dream
    algoritmasını kullanarak işledik.
  • 7:54 - 7:55
    Burada söz konusu köpekler.
  • 7:55 - 7:58
    Ne kadar tuhaf olduğunu görüyorsunuz.
  • 7:58 - 8:00
    Algısal tahminler çok güçlü olduğunda,
  • 8:00 - 8:01
    burada olduğu gibi,
  • 8:01 - 8:04
    sonuç, kişilerin farklı
    bilinç hâlleri geçirdiği
  • 8:04 - 8:07
    ve hatta belki de psikoz geçirdiği
    durumlarda deneyimlediği
  • 8:07 - 8:08
    halüsinasyonlara benziyor.
  • 8:09 - 8:11
    Şimdi bir düşünelim.
  • 8:11 - 8:16
    Eğer halüsinasyon
    kontrol edilemeyen algıysa,
  • 8:16 - 8:21
    o hâlde şu an burada ve bu andaki algımız
    da bir tür halüsinasyon demek oluyor,
  • 8:21 - 8:23
    ama kontrol edilebilen bir halüsinasyon;
  • 8:23 - 8:26
    bu noktada beynin tahminleri,
    çevreden edinilen
  • 8:26 - 8:28
    duyu bilgilerince dizginleniyor.
  • 8:28 - 8:31
    Aslında hepimiz her zaman
    halüsinasyon görüyoruz,
  • 8:31 - 8:33
    şu an bile öyle.
  • 8:33 - 8:35
    Halüsinasyonlarımız hakkında
    fikir birliğine vardığımızda,
  • 8:35 - 8:37
    buna ''gerçeklik'' diyoruz.
  • 8:37 - 8:40
    (Kahkaha)
  • 8:41 - 8:45
    Bir birey olarak deneyiminiz,
    tam olarak ''siz'' olmanın deneyimi de,
  • 8:45 - 8:46
    beyin tarafından üretilmiş
  • 8:46 - 8:50
    kontrollü bir halüsinasyondan ibaret.
  • 8:50 - 8:52
    Değişik bir fikir, öyle değil mi?
  • 8:52 - 8:54
    Görsel yanılsamalar gözümü kandırabilir,
  • 8:54 - 8:58
    ama ben olmanın ne anlam ifade ettiği
    konusunda nasıl kandırılabilirim ki?
  • 8:58 - 8:59
    Çoğu insan için
  • 8:59 - 9:01
    bir birey olma durumu
  • 9:01 - 9:03
    o kadar içten ve süregelen bir şey ki,
  • 9:03 - 9:05
    tamamen doğal karşılamak işten bile değil.
  • 9:05 - 9:07
    Aslında doğal karşılamamalıyız.
  • 9:07 - 9:10
    Benlik kavramını
    birçok farklı şekilde hissediyoruz.
  • 9:10 - 9:13
    Bir vücuda sahip olma durumu
  • 9:13 - 9:14
    ve vücut bulma durumu söz konusu.
  • 9:14 - 9:16
    Dünyayı ilk elden deneyimleme
  • 9:16 - 9:18
    imkânına erişiyoruz.
  • 9:18 - 9:20
    Bir şeyleri yapmaya niyetlenebiliyor
  • 9:20 - 9:23
    ve dünyada yaşanan şeylerde
    parmağımız olabiliyor.
  • 9:24 - 9:25
    Sekteye uğramadan var oluyor
  • 9:25 - 9:29
    ve zamanla diğer insanlardan sıyrılıyoruz,
  • 9:29 - 9:32
    şahsımıza münhasır hatıralar ediniyor
    ve sosyal çevre oluşturuyoruz.
  • 9:32 - 9:34
    "Birey" algımızı oluşturan
  • 9:34 - 9:36
    bu farklı deneyimlerin
    hepsinin altüst olabileceğini
  • 9:36 - 9:39
    psikiyatrist ve nörologlar çok iyi biliyor
  • 9:39 - 9:40
    ve çoğu deney de destekliyor.
  • 9:41 - 9:43
    Yani temel yaşam deneyiminin getirdiği
  • 9:43 - 9:48
    bütün bir birey olma durumu,
    beynin hassas bir kurgusundan ibaret.
  • 9:48 - 9:51
    Diğer hepsi gibi,
    farklı bir deneyim olarak
  • 9:51 - 9:52
    açıklama gerektiriyor.
  • 9:53 - 9:55
    Fiziksel varlığımıza dönelim.
  • 9:55 - 9:57
    Beyin, bedensel varlığını
    ve bir bedene sahip olma deneyimini
  • 9:57 - 9:59
    nasıl oluşturur?
  • 9:59 - 10:00
    Aynı ilkeler burada da geçerli.
  • 10:00 - 10:01
    Beyin,
  • 10:01 - 10:04
    neyin bedene ait olup olmadığı
    konusunda tahmin yürütür.
  • 10:05 - 10:09
    Nörolojide, bunu açıklayan
    muazzam bir deney var.
  • 10:09 - 10:11
    Nörolojideki çoğu deneyin aksine,
  • 10:11 - 10:12
    bunu evde de yapabilirsiniz.
  • 10:12 - 10:14
    Bunlardan bir tanesi kâfi.
  • 10:14 - 10:15
    (Kahkaha)
  • 10:15 - 10:17
    Ve birkaç boya fırçası.
  • 10:19 - 10:20
    Plastik el yanılsamasında,
  • 10:20 - 10:23
    kişinin gerçek eli
    bakış açısına dahil edilmiyor
  • 10:23 - 10:25
    ve sahte plastik el
    önlerine yerleştiriliyor.
  • 10:25 - 10:28
    Devamında kişi sahte ele bakarken,
  • 10:28 - 10:31
    aniden iki ele de fırça ile vuruluyor.
  • 10:31 - 10:33
    Bir süre sonra, birçok insan
  • 10:33 - 10:35
    sahte elin aslında
  • 10:35 - 10:38
    vücutlarının bir parçası
    olduğu hissine kapılıyorlar.
  • 10:40 - 10:44
    Bir el gibi gözüken ve normalde elin
    kabaca olduğu yerde bulunan bir nesnenin
  • 10:44 - 10:48
    dokunulduğunu görmek ile dokunulduğunu
    hissetmek arasındaki örtüşme,
  • 10:48 - 10:52
    beyin tarafından sahte elin aslında
    vücudun bir parçası olduğu fikrine
  • 10:52 - 10:54
    kapılması için yeterli kanıt sunuyor.
  • 10:54 - 10:57
    (Kahkaha)
  • 11:03 - 11:06
    Birçok şeyi ölçebilirsiniz.
  • 11:06 - 11:09
    Deri iletkenliğini
    ve korkma tepkimelerini ölçebilirsiniz,
  • 11:09 - 11:10
    ama gerek yok.
  • 11:10 - 11:13
    Mavi tişörtlü adamın
    sahte eli benimsediği aşikar.
  • 11:13 - 11:16
    Bu da, vücudu tanımlayan deneylerin bile
  • 11:16 - 11:18
    beynin yürüttüğü
    en iyi tahminden ibaret olduğunu,
  • 11:18 - 11:22
    beyin tarafından oluşturulmuş
    bir halüsinasyon olduğunu ortaya koyuyor.
  • 11:22 - 11:23
    Değinilecek bir nokta daha var.
  • 11:24 - 11:28
    Vücudumuzu yalnızca dünyevi
    dış bir nesneymiş gibi deneyimlemiyoruz,
  • 11:28 - 11:30
    onu içimizde de hissediyoruz.
  • 11:30 - 11:34
    Hepimiz vücudumuzun mevcudiyetini
    içsel anlamda da hissediyoruz.
  • 11:35 - 11:38
    Vücudun içinden gelen duyusal uyarılmalar
  • 11:38 - 11:42
    iç organların durumu hakkında
    sürekli bir komut verme durumundalar;
  • 11:42 - 11:44
    kalp durumunu, kan basıncını
  • 11:44 - 11:46
    ve birçok şeyi aktarıyorlar.
  • 11:46 - 11:48
    İçduyum dediğimiz bu algı
  • 11:49 - 11:50
    oldukça gözardı edilmiş.
  • 11:50 - 11:52
    Fakat mühim bir önem taşıyor,
  • 11:52 - 11:55
    çünkü vücudumuzun içindeki işleyiş
    ve bizlerin bunu algılayış şekli
  • 11:55 - 11:56
    bizi hayatta tutan şey.
  • 11:57 - 12:00
    Plastik el yanılmasının
    farklı bir örneğine göz atalım.
  • 12:00 - 12:02
    Sussex'teki laboratuvarımızdan kareler.
  • 12:02 - 12:05
    Burada kişiler, ellerinin sanal
    gerçeklikteki versiyonlarını görüyorlar,
  • 12:05 - 12:07
    elleri kalpleriyle aynı tempoda
  • 12:07 - 12:09
    ya da farklı tempoda
    kırmızı olarak yanıp sönüyor.
  • 12:09 - 12:12
    Kalpleriyle aynı tempoda yanıp söndüğünde,
  • 12:12 - 12:16
    insanlar daha emin bir şekilde bu eli
    vücudun parçası olarak kabul ediyorlar.
  • 12:16 - 12:19
    Vücuda sahip olma deneyimi,
  • 12:19 - 12:22
    bedenimizi içten algılamamıza dayalı.
  • 12:24 - 12:26
    Son bir noktaya daha
    dikkatinizi çekmek istiyorum;
  • 12:26 - 12:30
    vücudumuzu içsel olarak
    deneyimleme şeklimiz,
  • 12:30 - 12:32
    dış dünyada nispeten
    çok daha farklı işliyor.
  • 12:32 - 12:35
    Etrafıma baktığımda,
    dünya nesnelerle kaplı gözüküyor;
  • 12:35 - 12:37
    masalar, sandalyeler, plastik eller,
  • 12:37 - 12:39
    insanlar, sizler,
  • 12:39 - 12:41
    dünyadaki bedenimi bile
  • 12:41 - 12:43
    dışarıdaki bir nesne
    olarak algılayabilirim.
  • 12:43 - 12:45
    Ama içsel vücut deneyimim
  • 12:45 - 12:47
    hiç de bu şekilde değil.
  • 12:47 - 12:49
    Böbreklerim şuradadır diye düşünmüyorum,
  • 12:49 - 12:50
    karaciğerim burada,
  • 12:50 - 12:52
    dalağım...
  • 12:52 - 12:53
    Dalağım nerede bilmiyorum,
  • 12:53 - 12:55
    ama bir yerlerde.
  • 12:55 - 12:57
    İçimi nesne olarak algılamıyorum.
  • 12:57 - 13:00
    Orada bir sorun olmadığı müddetçe,
    varlıklarını bile düşünmüyorum aslında.
  • 13:01 - 13:03
    Bu önemli bir şey bence.
  • 13:04 - 13:06
    İç organlarımızın durumunu algılamamız
  • 13:06 - 13:08
    neyin nerede olduğu ile alakalı değil,
  • 13:08 - 13:10
    kontrol ve nizam ile alakalı;
  • 13:10 - 13:14
    psikolojik değişkenleri,
    yaşam mücadelesiyle uyumlu
  • 13:14 - 13:15
    sınırlar içerisinde tutmakla alakalı.
  • 13:17 - 13:20
    Beyin ne olduğunu kavramak
    için tahmin yürüttüğünde,
  • 13:20 - 13:23
    nesneleri duyuların
    sebepleri gibi algılıyoruz.
  • 13:23 - 13:26
    Beyin tahmin yoluyla kontrol
    ve düzen sağladığında,
  • 13:26 - 13:30
    bu kontrolün ne kadar iyi işlediğini
    veya kötü işlediğini deneyimliyoruz.
  • 13:30 - 13:33
    En temel benlik algımız,
  • 13:33 - 13:35
    vücut bulmuş organizma olma durumumuz,
  • 13:35 - 13:39
    büyük oranda bizi hayatta tutan
    biyolojik mekanizmamızla alakalı.
  • 13:41 - 13:43
    Bu düşünce sistemini
    tamamen benimsediğimizde,
  • 13:43 - 13:47
    bütün bilinçli deneyimlerimizin,
  • 13:47 - 13:52
    hepsi aynı tahminsel algı
    mekanizmasına bağlı olduğundan,
  • 13:52 - 13:55
    hepsinin en temel hayatta kalma
    arzumuzdan kaynaklandığını görüyoruz.
  • 13:55 - 13:58
    Dünyayı ve kendimizi
  • 13:58 - 14:01
    yaşayan bedenlerimiz ile,
    dolayısıyla ve sayesinde algılıyoruz.
  • 14:02 - 14:04
    Adım adım hepsini toparlayayım.
  • 14:05 - 14:06
    Bilinçli olarak gördüklerimiz,
  • 14:06 - 14:09
    beynin var olan şey hakkındaki
    en güçlü tahmininden ibaret.
  • 14:09 - 14:11
    Dünya algısı
    içten dışa yönde işliyor,
  • 14:11 - 14:13
    yalnızca dışarıdakini
    iç bünyede anlamlaştırmıyoruz.
  • 14:13 - 14:16
    Aynı şekilde, nelerin
    vücudumuza ait olup olmadığını
  • 14:16 - 14:18
    plastik el yanılsamasında görebiliyoruz.
  • 14:19 - 14:23
    Benlikle alakalı oluşturulan bu tahminler,
    yoğunlukla vücudun derinliklerinden gelen
  • 14:23 - 14:24
    duyu sinyallerine bağlı.
  • 14:24 - 14:26
    Ve son olarak,
  • 14:26 - 14:30
    vücut bulmuş benlik deneyimi
    orada neyin var olduğu fikrinden çok
  • 14:30 - 14:32
    kontrol ve işleyişle alakalı.
  • 14:33 - 14:36
    Çevremizi oluşturan dünya deneyimi
    ile içinde bulunan biz düşüncesi;
  • 14:36 - 14:38
    fırsat ve tehlikelerle dolu bu dünyada,
  • 14:38 - 14:41
    bizleri hayatta tutabilmek adına
    milyonlarca yıldır süregelen
  • 14:41 - 14:45
    evrim sonucu şekillenmiş bir tür
    kontrollü halüsinasyondan ibarettir.
  • 14:45 - 14:47
    Varlığımız, kendimiz üzerine
    yürüttüğümüz bir tahmin.
  • 14:49 - 14:51
    Bütün bunlar şu üç anlam çıkarılabilir:
  • 14:51 - 14:54
    Birincisi, tahmin
    mekanizmasında sıkıntı çıktığında,
  • 14:54 - 14:56
    dünyayı yanlış algılayabileceğimiz gibi
  • 14:56 - 14:58
    benliğimizi de yanlış anlayabiliriz.
  • 14:58 - 15:02
    Bunu kavramak psikiyatride
    ve nörolojide birçok kapı açıyor,
  • 15:02 - 15:05
    çünkü nihayetinde depresyon
    ve şizofreni gibi durumlarda,
  • 15:05 - 15:07
    sadece belirtileri tedavi etmektense
  • 15:07 - 15:09
    sonunda ana kaynağa ulaşmış oluruz.
  • 15:10 - 15:11
    İkincisi;
  • 15:11 - 15:15
    benlik kavramı, her ne kadar akıllı
    veya ileri teknoloji olursa olsun,
  • 15:15 - 15:17
    robottaki bir yazılım programına
  • 15:17 - 15:19
    indirgenemez veya yüklenemez.
  • 15:19 - 15:22
    Bilinçli deneyimleri,
  • 15:22 - 15:25
    bizleri hayatta tutan biyolojik
    mekanizmalar tarafından şekillenmiş
  • 15:25 - 15:28
    biyolojik, can taşıyan hayvanlarız.
  • 15:28 - 15:32
    Bilgisayarları daha akıllı hâle getirmek,
    onlara hissedebilme yetisini vermez.
  • 15:33 - 15:34
    Son olarak,
  • 15:34 - 15:36
    her birimizin içindeki kişisel dünyalar,
  • 15:36 - 15:38
    bilinçli olmamız,
  • 15:38 - 15:41
    bilinçli olabilmenin
    tek bir yönünü oluşturur.
  • 15:42 - 15:44
    Hatta insan bilinci bile genellikle --
  • 15:44 - 15:48
    bir ton muhtemel bilinç ihtimalleri
    arasında küçücük bir alanı kapsar.
  • 15:48 - 15:52
    Her birimizin kişisel benliği
    ve dünyası tamamen eşsiz,
  • 15:52 - 15:55
    ama hepsi, yaşayan birçok canlı ile
    aynı biyolojik mekanizma sistemlerinde
  • 15:55 - 15:57
    ortak noktayı paylaşıyor.
  • 15:58 - 16:01
    Bunlar, kendimizi algılama
  • 16:02 - 16:04
    ve tanıma doğrultusundaki
    temel farklıklılıklar,
  • 16:04 - 16:06
    fakat bu farklılıklar kutlanmalı,
  • 16:06 - 16:08
    aynı bilimde de olduğu gibi;
    Kopernik'e göre,
  • 16:08 - 16:10
    insan dünyanın merkezinde değildi.
  • 16:10 - 16:12
    Darwin'e göre,
  • 16:12 - 16:14
    günümüze kadar
    var olan diğer bütün canlılarla
  • 16:14 - 16:15
    bağlantılarımız var.
  • 16:16 - 16:19
    Algı çerçevemiz genişledikçe,
  • 16:19 - 16:21
    beraberinde merak da artar;
  • 16:21 - 16:23
    doğadan ayrı değil,
  • 16:23 - 16:28
    doğanın birer parçası
    olduğumuzun farkına da varırız.
  • 16:29 - 16:30
    Ve
  • 16:31 - 16:33
    bilinç son bulduğunda,
  • 16:33 - 16:36
    korkacak hiçbir şeyimiz kalmaz.
  • 16:37 - 16:38
    Hem de hiçbir şey.
  • 16:38 - 16:40
    Teşekkürler.
  • 16:40 - 16:48
    (Alkış)
Title:
Beyin, bilinçli gerçekliğe nasıl halüsinasyon yoluyla varır?
Speaker:
Anil Seth
Description:

Şu anda beyindeki milyarlarca nöron, bilinç deneyimi üretmek için hep beraber çalışıyor; herhangi bir bilinç deneyimi de değil, bizleri sarmalayan bu dünyanın
ve içerisindeki bizlerin bilinç deneyimleri. Peki bu nasıl gerçekleşiyor?
Nörolog Anil Seth'e göre, hepimiz her zaman halüsinasyon hâlindeyiz;
halüsinasyonlarımız hakkında fikir birliğine vardığımızda, buna ''gerçeklik'' diyoruz.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
17:00

Turkish subtitles

Revisions