Eleştiri nasıl sevilir?
-
0:01 - 0:0526 yaşımda yüksek lisansı
zar zor bitirmişken -
0:05 - 0:08motivasyon üzerine yarım günlük
bir ders vermemi istediler. -
0:08 - 0:10Heyecanlanmıştım.
-
0:10 - 0:14Sonra seyircilerimin ABD
Hava Kuvvetlerindeki generaller -
0:14 - 0:15ve albaylar olduğunu gördüm.
-
0:16 - 0:18Ben oldukça yetersizdim.
-
0:18 - 0:21Vazgeçmek istedim ama artık çok geçti.
-
0:22 - 0:23O yüzden yürüdüm
-
0:23 - 0:26ve yaşları benim yaşımın
iki katı olan, askeri giysiler giymiş -
0:26 - 0:30ve madalyalarını gösteren
insanlarla dolu bir odaya bakıyordum. -
0:31 - 0:35Nişancı, Ateşleyici ve Gizlilik
gibi takma adları vardı. -
0:36 - 0:39İlk saatin sonunda, bombalanıyor
gibi hissetmiştim. -
0:40 - 0:43Hakikaten de dersten sonra
yazdıkları incelemelerde -
0:43 - 0:44beni bombaladılar.
-
0:45 - 0:47Birisi şöyleydi,
-
0:47 - 0:51"Seyircilerde sahnedekinden
çok daha kaliteli bilgi vardı." -
0:52 - 0:53Diğeri ise,
-
0:53 - 0:56"Bu seansta çok az şey öğrendim,
-
0:56 - 1:00fakat eğitmenin işe yarayacak
sezgiler kazandığına inanıyorum." -
1:00 - 1:02(Müzik)
-
1:02 - 1:04Karnıma atılan bir yumruk gibiydi.
-
1:05 - 1:07Bunu aklımdan çıkaramıyordum.
-
1:08 - 1:12Ben de her kendine güvenen
örgütsel psikologun yapacağını yaptım: -
1:12 - 1:16Eleştiri almanın neden genellikle
ruhu zedelediğini incelemeye başladım. -
1:17 - 1:20Ayrıca onu gerçekten sevmeyi
öğrenip öğrenemeyeceğimizi. -
1:20 - 1:26(Müzik)
-
1:26 - 1:28Ben Adam Grant.
-
1:28 - 1:30Burası WorkLife (İş Hayatı),
TED ortam akışım. -
1:30 - 1:33İşi berbatlaştırmama üzerinde çalışıyorum.
-
1:33 - 1:36Google, NBA ve Gates Kuruluşu
gibi şirketler, işleri daha anlamlı, -
1:36 - 1:39takımları daha yaratıcı
ve kültürleri daha ortak hale -
1:39 - 1:42getirmede yardımcı olmam
için beni davet ettiler. -
1:42 - 1:47Bu şovda kendimi gerçekten
alışılmadık yerlere davet ettiriyorum, -
1:47 - 1:51yani iş hakkında herkesin bilmesini
dilediğim bir şeyi başarmış yerlere. -
1:51 - 1:54Bugün, eleştiri sanatı ve bilimi.
-
1:56 - 1:58Bu bölüme sponsor oldukları için
Bonobos'a teşekkürler. -
1:58 - 2:02(Müzik)
-
2:02 - 2:04Adam Grant: Hey, Kiran.
Kiran Rao: Selam, Adam. -
2:04 - 2:06AG: Nasılsın?
KR: İyi, sen? -
2:06 - 2:06AG: Güzel.
-
2:06 - 2:08Bu, Kiran Rao.
-
2:08 - 2:11Bir finans şirketinde yöneticiydi.
-
2:11 - 2:15Çoğu yönetici gibi, toplantılarda
tonlarca zaman geçirdi. -
2:15 - 2:18Çoğu da oldukça sıradandı.
-
2:18 - 2:21Fakat Kiran'ın hiçbir zaman
unutmayacağı bir toplantı var. -
2:21 - 2:24Kiran, o toplantının kaydını
bizler için ayrıntılı anlatacak. -
2:24 - 2:27KR: O büyük, beyaz çadırdaydık,
-
2:27 - 2:30200 kişi oturuyor,
en iyi 200 veya 300 yönetici. -
2:30 - 2:32Ses klibi: Sonraki iki bölüm,
-
2:32 - 2:34pratik uygulamayla ilgili olacak.
-
2:34 - 2:37KR: Birkaç stratejik
noktadan bahsediyorduk -
2:37 - 2:38ve işte bir çizelge --
-
2:38 - 2:40Ses klibi: Bu, odadaki insanları
-
2:40 - 2:44performans aracılığıyla
güç sıralamasına sokan bir liste. -
2:44 - 2:46KR: İsmi, "en kötü yöneticiler."
-
2:46 - 2:49Ses klibi: Bunlar sevdiğimiz insanlar.
-
2:49 - 2:53Bu odadaki insanlardan bazıları,
bu isimler, muhtemelen burada olmamalı. -
2:53 - 2:56KR: Ben, listede bir numaraydım.
-
2:56 - 2:58Ses klibi: Bu isme bakıyorum --
Kiran'ı ben işe aldım. -
2:58 - 3:02Görünen o ki ilk birkaç yılında
işler iyi gitmemiş. -
3:02 - 3:06AG: Vay. Tamamen habersiz yakalandın.
-
3:06 - 3:08200 kişilik bir odaya bakıyorsun
-
3:08 - 3:11ve o odadaki tek en kötü
yönetici olduğun söyleniyor. -
3:11 - 3:12KR: Doğru.
-
3:12 - 3:13AG: Nasıl bir şeydi?
-
3:14 - 3:15KR: Hım...
-
3:17 - 3:18Yoğundu.
-
3:18 - 3:23(Müzik)
-
3:23 - 3:25AG: Daha sonra
Kiran'ı tekrar dinleyeceğiz. -
3:25 - 3:29Fakat şimdi, tam da o anda Kiran
olduğunuzu düşünmenizi istiyorum. -
3:29 - 3:32Eleştirildiğiniz zaman
ne olduğunu düşünün. -
3:32 - 3:36Yani fiziksel olarak:
omuzlarınız kasılır, nefesiniz sığlaşır. -
3:37 - 3:39Olumsuz görüş, tehlike çanları çalar.
-
3:39 - 3:41Vücudunuzdaki bir sinire
gerçekten dokunur. -
3:42 - 3:43Peki psikolojik olarak?
-
3:43 - 3:45Zihniniz koşar.
-
3:45 - 3:48Kalkanlar koymaya
ve karşı atak oluşturmaya başlarsınız. -
3:49 - 3:51Tavus kuşu olsaydınız
kasılarak yürürdünüz. -
3:52 - 3:54Ape olsaydınız
göğsünüze vururdunuz. -
3:55 - 3:57Fakat insanların
başka bir tür tepkileri var. -
3:58 - 3:59Yıllar önce yapılan bir çalışmaya göre
-
3:59 - 4:03egolarımız bu durumlarda öyle
savunucu bir hâle geliyor ki -
4:03 - 4:06kendi küçük totaliter rejimi
hâline dönüşüyorlar. -
4:06 - 4:09Beynimize bilgi akışını
kontrol etmeye başlıyor, -
4:09 - 4:11bir diktatörün
medyayı kontrol etmesi gibi. -
4:12 - 4:13Bunun düşünün.
-
4:13 - 4:16Egonuz, duyduğunuz şeyi sansürlüyor.
-
4:16 - 4:20Fakat hiç eleştiri almazsak
hiçbir zaman gelişemeyiz. -
4:20 - 4:23İnsanların sürekli
birbirlerini eleştirdikleri -- -
4:23 - 4:24ve bu tür geri bildirimleri,
-
4:24 - 4:27herkesin daha iyi
olması için arzuladıkları -
4:27 - 4:29bir yerde olmak nasıl olurdu?
-
4:29 - 4:32Yüzlerce kuruluşla çalıştım
-
4:32 - 4:34ve bunun bir kural olduğu
yalnızca bir kuruluş bulabildim. -
4:34 - 4:38Ray Dalio: Bana "Hey, pislik,
adilik yapma" diyebilirdin. -
4:38 - 4:40Sonra, "biz adilik mi
yapıyoruz?" diyeceğiz. -
4:40 - 4:42AG: Sorumlu arkadaş bu.
-
4:42 - 4:43İsmi Ray.
-
4:43 - 4:45RD: En büyük insanlık
trajedilerinden birisi, -
4:45 - 4:49düşüncelerini kafasında tutan insandır
-
4:49 - 4:52ve bu bir trajedidir çünkü
ortaya koysalar ve doğru biçimde -
4:52 - 4:54stres testi yapsalar,
-
4:54 - 4:56kolayca çözülebilecek bir şeydir.
-
4:56 - 5:00Daha iyi kararlar alma olasılıklarını
bu şekilde yükseltebilirler. -
5:00 - 5:03Herkes bir beşlik çakıyor,
birbirlerine gülümsüyorlar. -
5:04 - 5:06Ama, ilgilenmeleri gereken
şeylerle ilgilenmiyorlar. -
5:07 - 5:10AG: Bunu düşünmek çok eğlenceli, yani,
-
5:10 - 5:12insanlara adi olduklarını söyleyebilirsin
-
5:12 - 5:15ve varsayılan tepkileri
"daha fazla bilgi ver" olmalıdır. -
5:15 - 5:17İnsanların eleştiriye böyle
yaklaşmalarını mı istiyorsun? -
5:17 - 5:21RD: Pekala, bunu hep birlikte masaya
koymamızı ve bakmamızı istiyorum -
5:21 - 5:25çünkü yanlış anlayan
veya adi olan belki de benimdir. -
5:25 - 5:26AG: 1970'lerin ortalarında,
-
5:26 - 5:30Ray Dalio, Bridgewater Associates
adlı bir finansal şirket kurdu. -
5:30 - 5:34İlk başta arkadaşlarıyla
bir ahırdan çalışıyorlardı. -
5:34 - 5:37Kısa sürede başarılı oldu.
-
5:37 - 5:39Sonra ukala birisi oldu.
-
5:39 - 5:41Kötü bir bahse girdi.
-
5:41 - 5:42Şirketine zarar verdi.
-
5:42 - 5:44Arkadaşlarını kovdu.
-
5:44 - 5:46RD: O kadar parasızdım ki
-
5:46 - 5:50ailemin faturalarını ödeyebilmek için
babamdan 4.000 dolar -
5:50 - 5:51ödünç almak zorunda kaldım.
-
5:52 - 5:55Bu oldukça acı vericiydi.
-
5:55 - 5:57Olağanüstü bir hâl aldı.
-
5:58 - 6:01AG: Pardon, acı verici olmasının
olağanüstü olduğunu mu söyledin? -
6:01 - 6:04Çünkü normal insanlar böyle düşünmezler.
-
6:04 - 6:06RD: Yani, çok acınası hâldeydim.
-
6:06 - 6:11Fakat bu bana, cesaretimle ilgilenmem
gerektiği tevazusunu verdi. -
6:11 - 6:14Benimle anlaşamayan,
bulabileceğim en zeki insanı -
6:14 - 6:16bulmak istememi sağladı.
-
6:16 - 6:18AG: Ray dünyanın tepesindeyken
-
6:18 - 6:20etrafta egosunu kontrol
edecek kimse olmadığı için -
6:20 - 6:22iflas ettiğini fark etti.
-
6:22 - 6:25Yalnızca kendisini ve durmadan
evet diyen insanları dinlemişti. -
6:25 - 6:27Şimdi, tek başına.
-
6:28 - 6:32RD: Bu tecrübe, aklımı başıma
getiren türden bir tecrübeydi. -
6:33 - 6:36Dönüp kendinize bakmaz
ve şöyle düşünmezseniz -
6:36 - 6:39"bir veya iki yıl önce ne salaktım,"
-
6:39 - 6:42o zaman bir veya iki yıldan
çok şey öğrenmemişsiniz demektir. -
6:42 - 6:44AG: Ray, şirketinin sonraki versiyonunda
-
6:44 - 6:46farklı bir tür kültürün olacağına
ve herkesin birbirine -
6:46 - 6:49hunharca dürüst olacağına karar vermiş.
-
6:49 - 6:51Bugün Bridgewater'da olan şey de bu.
-
6:51 - 6:54Ray buna radikal şeffaflık diyor.
-
6:54 - 6:58Her eleştiri, her düşünce açıkça ortada.
-
6:58 - 7:01Onları ortaya şeffafça koyarak
rahatlıyor musunuz? -
7:01 - 7:05RD: Neden rahatlamayalım?
-
7:05 - 7:10AG: Utanç, acı, bilirsin,
alay etme, acımasızlık. -
7:10 - 7:13RD: Tamam, ama bu tür
şeyler değil, değil mi? -
7:13 - 7:16Bunun zor bir an olacağını fark ediyoruz.
-
7:16 - 7:20İnsanlar gelmeden önce onlara bunu
yapmak isteyip istemediklerini soruyoruz. -
7:20 - 7:22Bu güzel değil mi,
-
7:22 - 7:26aslında gerçek olan o öz-keşifte
onları eşleştirmek? -
7:27 - 7:29AG: Bridgewater Ortakları
şu anda dünyadaki -
7:29 - 7:31en başarılı serbest fonu
olarak görülüyor. -
7:32 - 7:35Ray de başarılarının arkasında,
kültürün itici güç olduğuna inanıyor. -
7:36 - 7:39Mal varlıklarında
160 milyar dolar işletiyorlar -
7:39 - 7:41ve Ray dünyadaki en zengin
insanlardan birisi oldu. -
7:42 - 7:44Bunu şimdi söylemeliyim,
-
7:44 - 7:47Bridgewater gördüğüm
en garip iş yerlerinden birisi. -
7:48 - 7:51Onları farklı kılan şeyin
tek bir parçası, geri bildirim. -
7:51 - 7:53Tüm eylemlerini,
performanslarını incelemek -
7:53 - 7:56veya onları taklit etmenizi
önermek için burada değilim. -
7:57 - 8:00Ama inanıyorum ki eğer bir şeyde
daha iyi olmak istiyorsak -
8:00 - 8:02gidip en uç noktada öğrenmeliyiz.
-
8:02 - 8:05Yani, bir Olimpik atletten
egzersiz ipucu almayı denemek -
8:05 - 8:06gibi bir yolla.
-
8:06 - 8:09Bridgewater eleştiride uç noktaya varıyor.
-
8:09 - 8:12Onu sunmayı ve hatta arzulamayı
öğrenebileceğinizi düşünüyorlar. -
8:13 - 8:16Yıllar içerisinde yüksek profilli
kıdemli liderler yarattılar. -
8:16 - 8:19Son FBI müdürü James Comey de dahil.
-
8:20 - 8:23Senato onaylama konuşmasında
Bridgewater'dan bile bahsetti. -
8:23 - 8:25James Comey: Bridgewater'a
-
8:25 - 8:27kısmen o şeffaflık
kültüründen ötürü gittim -- -
8:27 - 8:30bu uzun zamandır
benim parçam olan bir şeydi. -
8:30 - 8:32AG: Bugün orada yaklaşık
2.000 kişi çalışıyor -
8:32 - 8:37ve her birinin açıkça
eleştiri yapması bekleniyor. -
8:37 - 8:40Hedef milyarder kurucu olduğunda bile.
-
8:40 - 8:44İşte Ray'in bir gün Jim Haskel adlı
meslektaşından aldığı bir e-posta. -
8:44 - 8:48"Ray, bugünkü performansın için
bir 'D- notu' hak ediyorsun. -
8:48 - 8:5050 dakika boyunca başıboş gezdin.
-
8:51 - 8:54Hepimiz fark ettik ki
aslında hazırlıklı değildin. -
8:55 - 8:58Bugün gerçekten kötüydü,
bunun bir daha olmaması gerek." -
8:59 - 9:03Jim sert görüşünü gönderdiğinde
Ray birkaç fikir daha almaya karar verdi. -
9:04 - 9:07Meslektaşlarından, bugünkü
performansını A ile F ölçeği üzerinden -
9:07 - 9:08değerlendirmelerini istedi.
-
9:08 - 9:12Sonra geri bildirimi herkesle paylaştı.
-
9:12 - 9:16Söylemeliyim ki
Ray o toplantı için A'lar almadı. -
9:16 - 9:17RD: Berbattım!
-
9:17 - 9:19AG: Bence bu durumdaki birçok insan
-
9:19 - 9:21sorunu Jim ile konuşarak çözerdi.
-
9:22 - 9:23Sen cevapladın ve dedin ki
-
9:23 - 9:26"Hey, toplantıdaki herkes,
sizi de dahil ediyorum." -
9:26 - 9:27RD: Hayır, bütün şirket.
-
9:27 - 9:29AG: Bütün şirkete mi gitti?
RD: Evet. -
9:30 - 9:31AG: A ile F?
RD: Bu çok önemli. -
9:32 - 9:35AG: Bridgewater'da
bu tür şeyler sürekli oluyor. -
9:35 - 9:37Size birisi D- verseydi ne yapardınız?
-
9:38 - 9:41Meslektaşlarımız bizi eleştirdiğinde
onları hayatımızdan çıkarmaya -
9:41 - 9:43meyilli olduğumuzu
gösteren çalışmalar var. -
9:43 - 9:45Ne yapıp edip onlardan kaçınmaya da.
-
9:46 - 9:48Bizler aksine,
yakınmak ve rahatlamak için -
9:48 - 9:50doğrudan amigolarımıza gidiyoruz.
-
9:51 - 9:54Arkadaşlarımıza, en sevdiğimiz
hem fikir meslektaşlarımıza, annemize. -
9:54 - 9:56Bu bizim destek ağımız.
-
9:56 - 9:58(Müzik)
-
9:58 - 10:00Fakat hepimize gereken
başka bir ağ türü de var: -
10:00 - 10:02bir mücadele ağı.
-
10:02 - 10:06Mücadele ağı, daha iyi olmanız için sizi
iteceğine güvendiğiniz bir grup insandır. -
10:07 - 10:10Duymak istemediğiniz ama duymanız
gereken şeyleri size söylerler. -
10:11 - 10:14Bridgewater, en büyük
mücadele ağlarından birisi. -
10:14 - 10:16RD: Jim'in eleştirilerini istiyorum.
-
10:16 - 10:19Çünkü başıboş gezmeye istekli olabilirim
-
10:19 - 10:22ve çünkü hazırlıklı
olmamaya istekli olabilirim. -
10:22 - 10:26AG: Ray, Jim'e bir söz verdi:
bir sonrakinde daha iyi olacaktı. -
10:26 - 10:28RD: O da "Bak, bunu yapman
konusunda sana güvenemem" dedi. -
10:28 - 10:31Ben de "Harika, ben de kendime
güvenemem" dedim. -
10:31 - 10:34Düzenli bir protokol olarak beni aradı
-
10:34 - 10:37çünkü bunun hem ikimiz için,
hem de şirket için -
10:37 - 10:39işe yaradığını biliyordu.
-
10:39 - 10:43AG: Mücadele ekibi, yalnızca
dinlemeye hazırsanız size yardım edebilir. -
10:43 - 10:47RD: Birilerine yaptığım şeyi gösteriyor
olmak benim için çok önemli, -
10:47 - 10:49başarısızlıklar ve başarılar da dahil.
-
10:49 - 10:51Evet. Bunu neden yapmayasın?
-
10:52 - 10:54AG: Çünkü cevaptan korkuyorsundur.
-
10:54 - 10:56RD: Neyden korkuyorsun?
-
10:56 - 11:00AG: Kralın çıplak olduğunun
ortaya çıkmasından. -
11:00 - 11:05RD: Hedefin olabildiğince iyi olmaksa
-
11:05 - 11:07bunu isteyeceksin.
-
11:07 - 11:10AG: Bence birçok insan
gerçekten gelişmek yerine, -
11:10 - 11:14yeterli bir imge illüzyonunda
kalmayı tercih edecektir. -
11:14 - 11:16RD: Ama o zaman sonuçlardan ziyade,
-
11:16 - 11:18görünüşleriyle daha çok ilgileniyorlar.
-
11:19 - 11:21AG: Sen de bunu hoş görmek istemiyorsun.
-
11:22 - 11:24RD: Bilirsin, hayat,
iyi neticelerle daha iyidir. -
11:24 - 11:25(Gülüşmeler)
-
11:26 - 11:29AG: Birbirini açıkça eleştirme fikri,
-
11:29 - 11:31ürpertici gelebilir.
-
11:31 - 11:32Anlıyorum.
-
11:33 - 11:35Çoğu iş yerinde
en iyi ihtimalle acı verici, -
11:35 - 11:37en kötü ihtimalle istismarcı olabilir.
-
11:37 - 11:40Ekonomistlerin yazdığı,
-
11:40 - 11:43sıralamaların genelde insanların
şevkini kırdığını gösteren çalışmalar var. -
11:43 - 11:45İnsanlar, en üstte olsalar da şöyleler,
-
11:45 - 11:47"Daha da yukarıda olmayı bekliyordum."
-
11:47 - 11:50Alttaki herkes de
etraflarındakiler ile kendilerini -
11:50 - 11:53olumsuz olarak karşılaştırma
tecrübesinden hoşlanmıyor. -
11:53 - 11:59RD: Normal şirketlerde, insanları
hazırlamadıklarından, üzerinde anlaşıp -
11:59 - 12:02"Bu güzel bir şey mi?"
dediklerinden şüphe ediyorum. -
12:03 - 12:05(Müzik)
-
12:05 - 12:06AG: İş yerine ne dersin?
-
12:06 - 12:09Bir gün radikal bir biçimde
-
12:09 - 12:11şeffaf olmaya karar versen ne olurdu?
-
12:11 - 12:12İyi gitmeyebilirdi.
-
12:13 - 12:16AJ: O zamanlar "Esquire"
dergisinde çalışıyordum -
12:16 - 12:19ve toplantıda bir noktada
editörüme şöyle dedim, -
12:19 - 12:23"Biliyor musunuz, aslında
'New Yorker'da olmayı tercih ederdim -
12:23 - 12:25ve bana iş teklif etseler
o işi kabul ederdim." -
12:26 - 12:29İfadesizdi, bunu sevmemişti.
-
12:29 - 12:30AG: Al Jacobs,
-
12:30 - 12:34hayatını bir deney olarak yaşamanın
eğlenceli olduğunu düşünen bir yazar. -
12:34 - 12:36Üzerine çalıştığı bir hikâye için
-
12:36 - 12:40AJ birkaç haftalığına yüzde 100
şeffaf olmaya adadı kendisini. -
12:40 - 12:43AJ: Patronunuzu sevmiyorsanız
ona "senden nefret ediyorum" deyin. -
12:43 - 12:46AG: AJ bunu konuştuğu herkese yaptı.
-
12:46 - 12:51Kayınvalidesine, yaşlı komşularına,
çocuklarına, eşinin arkadaşlarına. -
12:51 - 12:54AJ: Eşimle bir restorana gitmiştik
-
12:54 - 12:57ve onun, üniversiteden beri
görmediği birkaç arkadaşını gördük. -
12:57 - 13:00Onu görünce hepsi
heyecanlandı ve şöyle dediler, -
13:00 - 13:03"Ah, bir araya gelmeli ve çocuklarımızla
oyun buluşması yapmalıyız." -
13:03 - 13:05Aklımdakini söylemem gerekiyordu,
-
13:05 - 13:07şöyle dedim,
"Siz iyi insanlara benziyorsunuz, -
13:07 - 13:10fakat ben sizi tekrar görmek istemiyorum."
-
13:10 - 13:13AG: (Kahkaha) Ah hayır!
AJ: Ah, evet. -
13:13 - 13:16Haklı olarak kırıldılar
ve eşim de öfkeliydi. -
13:17 - 13:18Bir felaketti.
-
13:18 - 13:20Yani onları bir daha asla görmedik,
-
13:20 - 13:23yani etkiliydi, işe yaradı.
-
13:23 - 13:28Kim Scott: (Kahkaha) Benim deyişimle,
-
13:28 - 13:31böyle bir şey söylemek
radikal bir dürüstlük değil, -
13:31 - 13:32bu çirkin bir saldırganlık.
-
13:32 - 13:36AG: Kim Scott,
Silikon Vadisinde bir yönetici. -
13:36 - 13:38Başkanlar ve yöneticilerle,
-
13:38 - 13:40görüşlerinde radikalce
samimi olmak üzerine çalışıyor. -
13:40 - 13:44KS: İnsanlığını kaybetmeden
havalı bir patron ol. -
13:44 - 13:47AG: Kim'e eleştiri sağlarken
nasıl daha iyi olabileceğimizi sordum. -
13:47 - 13:48Bilin bakalım ne oldu?
-
13:48 - 13:52AJ'in yaptığı gibi, yalnızca
aklına geleni söylemekle alakası yok. -
13:52 - 13:54KS: Radikal dürüstlük fikri,
-
13:54 - 13:57o kişiyle kişisel olarak ilgileniyorsanız
-
13:57 - 14:01ve aynı zamanda onlarla doğrudan
mücadele ediyorsanız gerçekleşir. -
14:01 - 14:05AG: Tahminimce, doğrudan mücadele
ederken nasıl rahat ederim ki? -
14:05 - 14:09Mücadele ederken ilgi gösterdiğimden
nasıl emin olabilirim? -
14:09 - 14:11KS: En büyük tavsiyem
-
14:11 - 14:14"Kişisel olarak algılama" ifadesini
-
14:14 - 14:16hazneden çıkarmanız.
-
14:16 - 14:20Birisi sinirleniyorsa
veya duygusal bir tepki veriyorsa -
14:20 - 14:21bu normaldir.
-
14:21 - 14:22Kaçınılmazdır.
-
14:23 - 14:26Yapmak istediğiniz şey,
onlara şefkatle yaklaşmayı istemek. -
14:27 - 14:31Duygusal bir Novokain olsaydı, verirdim.
-
14:32 - 14:35AG: Birçok insan şöyle diyor,
-
14:35 - 14:38"Pekala, doğrudan mücadele
ederken gerçekten rahatım -
14:38 - 14:41ve kişisel olarak ilgilendiğimi
gösterme yollarından birisi, -
14:41 - 14:44bir geri bildirim sandviçi yapacağım:
-
14:44 - 14:47biraz övgü ile açacağım,
sonra ortaya eleştiri koyacağım -
14:47 - 14:49ve sonra bir dilim övgü daha,
-
14:49 - 14:52yani mutlu başlayıp mutlu bitiriyoruz.
-
14:52 - 14:54Bu konuda okuduğum araştırma açık olarak
-
14:54 - 14:57bunun kötü bir fikir
olduğunu söylüyor, iki nedenle. -
14:57 - 14:59Birincisi, övgüyle atağa geçerseniz,
-
14:59 - 15:01yalnızca kötü bir şeyin olmasını beklerler
-
15:01 - 15:03ve bu samimi görünmüyor.
-
15:04 - 15:06İkincisi, insanlar ortadakini
genelde duymazdan gelirler. -
15:07 - 15:11Peki geri bildirim sandviçine
tercih ettiğiniz alternatif nedir? -
15:11 - 15:14KS: Katılıyorum, kimse
boktan bir sandviçi sevmez. -
15:14 - 15:18Hem övgü hem de
eleştiri için bu önemlidir, -
15:18 - 15:19ama özellikle eleştiri için,
-
15:19 - 15:22alçak gönüllü olmaktır.
-
15:22 - 15:26Söylediğiniz şeyde yanılıyor olabilirsiniz
-
15:26 - 15:27ve bu önemli değil.
-
15:27 - 15:32Eleştiri yaparken yapabileceğiniz
en önemli şeylerden birisi, -
15:32 - 15:34yardımcı olma niyetinizi ifade etmektir.
-
15:34 - 15:36(Müzik)
-
15:36 - 15:38AG: Bunu destekleyecek kanıt da var.
-
15:38 - 15:40Bu, Bridgewater'da da
çok sık duyduğum bir şey. -
15:40 - 15:44Size yardım etme amacı olan
eleştiriyi almanız daha kolaydır. -
15:44 - 15:46Dışarıdan kulağa sert gelebilir.
-
15:47 - 15:48Fakat onlar iyi olduğunu düşünüyorlar.
-
15:48 - 15:51KS: Onun sağlıklı olduğunu biliyorsanız
-
15:51 - 15:54ve faydasını ilk elden tecrübe ettiyseniz
-
15:54 - 15:55onu ararsınız,
-
15:55 - 15:58mesela, koşuya gitmek
bazen hala canımı yakıyor -
15:58 - 16:03ama sıhhatim için ne kadar önemli
olduğunu bildiğimden devam edeceğim, -
16:03 - 16:07her ne kadar kendimi dışarıya
çıkarmak daima bir efor gerektirse de. -
16:07 - 16:09Bence eleştiride de durum aynı.
-
16:09 - 16:11(Müzik)
-
16:11 - 16:13AG: Aradan sonra
bunu daha konuşalım. -
16:14 - 16:16Bu farklı bir tür reklam olacak.
-
16:16 - 16:18İş yerinde yaratıcı fikirleri
keşfetme ruhuyla, -
16:18 - 16:21sizi sponsorumuz
Bonobos'a götüreceğiz. -
16:21 - 16:28(Müzik)
-
16:33 - 16:35(Müzik)
-
16:35 - 16:39Dünyadaki herkes gibi, müşteri
hizmetlerini aramaktan nefret ederim. -
16:39 - 16:41Hata bir insanı bağlamak zor
-
16:41 - 16:44ve bağlansanız bile, genelde
yazılı metinden okuyorlar. -
16:44 - 16:47Bir yere varmak istiyorsanız
tekrar ve tekrar ve tekrar -
16:47 - 16:49yöneticiyi istemeniz gerekiyor.
-
16:49 - 16:52Fakat Bonobos'da işler böyle yürümüyor.
-
16:52 - 16:56Muhteşem erkek giysileri yapıyorlar
ve bir sorun olduğunu söylerseniz -
16:56 - 16:59size yardım edebilecek
gerçek bir insanla konuşuyorsunuz. -
16:59 - 17:01Bonobos onlara Ninjalar diyor.
-
17:01 - 17:06Kelsey Nash: Esas unvanım
Yaratıcı Müşteri İlişkilendirme Rehberi. -
17:06 - 17:09Ninjaların yönetim grubundayım.
-
17:09 - 17:11AG: Bu, Kelsey Nash.
-
17:11 - 17:13Bonobos'da kendisi ve diğer Ninjalar,
-
17:13 - 17:16müşteri hizmetleri dünyasında
oldukça nadir bir şeye sahipler. -
17:16 - 17:17Özgürlük.
-
17:17 - 17:20KN: Her Ninja bir müşteriyle anında,
-
17:20 - 17:24gerekli gördükleri herhangi bir
yolla ilgilenme yetkisine sahip. -
17:24 - 17:28Çözüm bulmak için onları
üst kata ve alt kata göndermek gibi -
17:28 - 17:29bir şey yok,
-
17:29 - 17:32"Sizi 24 ila 48 saat
içerisinde arayacağız" yok. -
17:32 - 17:35Ninjalara her gün şunları soruyoruz,
-
17:35 - 17:37"Müşteri olsaydınız ne isterdiniz?
-
17:37 - 17:38Ne hissederdiniz?"
-
17:38 - 17:41AG: Bu şaşırtıcı
etkileşimlere yol açabiliyor. -
17:41 - 17:43Kelsey'in ilgilendiği müşteri gibi.
-
17:43 - 17:47KN: Derek adlı bir arkadaş vardı
ve bana şöyle yazmıştı, -
17:47 - 17:50"Evimde bir yangın çıktı
-
17:50 - 17:53ve en sevdiğim flanel
gömleklerden birisi hasar gördü. -
17:53 - 17:56Bunu düzeltmenin veya tamir etmenin
bir yolunu biliyor musunuz? -
17:56 - 17:59Web sitenizde artık bu üründen
bulunmadığını görüyorum." -
17:59 - 18:01AG: Bonobos'dan Kelsey
hemen cevap yazdı. -
18:01 - 18:03KN: "Gömleğinizi yenisiyle değiştirmekten
-
18:03 - 18:05mutluluk duyarız,
üzgünüm, herkes iyi mi?" -
18:05 - 18:08Cevap yazdı ve şöyle dedi,
"Aslında herkes iyi -
18:08 - 18:12ama 15 yaşındaki köpeğimiz
evde mahsur kaldı -
18:12 - 18:16ve köpeğimizi kaybettik,
bir tek bu oldu." -
18:16 - 18:19AG: Kelsey bunu duydu
ve Ninja kılığına girdi. -
18:19 - 18:23KN: Çevrimiçi oldum
ve Instagram hesabında köpeğini buldum. -
18:23 - 18:27Köpeğin alıp bir portre
içerisinde siparişini verip -
18:27 - 18:32ve bir çift flanel gömlek alıp
bu arkadaşa gönderdim. -
18:32 - 18:34Derek (telefonda):
Duygusal birisi değilim -
18:34 - 18:37ama tüm bu olanlar, hâlâ çok taze.
-
18:37 - 18:39Portreyi gördüğümde elbette ağladım.
-
18:39 - 18:42AG: Bu hikayeyi duyduğumda
Derek'i telefonla bağlamam gerekti. -
18:42 - 18:45Derek: Yani, çaresizlik içerisindesiniz.
-
18:45 - 18:50O noktada başınıza gelen
herhangi bir güzellik parıltısının -
18:50 - 18:52etkisi uzun sürüyor.
-
18:53 - 18:56Yaptıkları şey gerekli değildi,
yapmak zorunda değillerdi, -
18:56 - 18:59sadece bunun doğru bir şey
olacağını düşündüler. -
18:59 - 19:03KN: Her şeyin üzerinde,
insan olmanın gururunu yaşıyoruz. -
19:03 - 19:07Her iletişimle
birebir temelde ilgileniyoruz: -
19:07 - 19:10telefona cevap veren, diğer bir insanla
konuşan bir insan gibi, -
19:10 - 19:12"Evet, bunu halledelim."
-
19:12 - 19:13AG: Bazen de bu gereklidir.
-
19:14 - 19:17Yakında yeni bir işe başlayan
Derek'e bu açıkça bir şey ifade ediyordu. -
19:17 - 19:21Derek: Duvara astığım tek resim
şu ana dek yalnızca o portre -
19:21 - 19:24ve masamın hemen oradaki
pencerenin üzerindeki duvarda asılı. -
19:25 - 19:28Sabahları kapıyı açtığımda
gördüğüm ilk şey o. -
19:28 - 19:30AG: Bonobos muhteşem giysiler yapıyor,
-
19:30 - 19:34fakat en sevdiğim kısım, onları
almak için evden çıkmam gerekmiyor. -
19:34 - 19:36Müşteri hizmetlerini aramaktan
nefret ettiğim kadar, -
19:36 - 19:38alışverişten de nefret ederim.
-
19:39 - 19:41Bonobos'un web sitesinden
sipariş vermek çok kolay. -
19:41 - 19:45Hızlı gönderiyorlar ve eğer olmazsa
Kelsey'i daima arayabilirsiniz. -
19:45 - 19:47Yani, sadece konuşmak için.
-
19:47 - 19:50Bonobos.com/TED'de bugün deneyin
-
19:50 - 19:52ve ilk siparişiniz için
yüzde 20 indirim kazanın. -
19:52 - 19:56Yüzde 20 indirim bonobos.com/TED'de.
-
19:56 - 20:00(Müzik)
-
20:04 - 20:05(Müzik)
-
20:05 - 20:08Üniversitedeyken
bir tramplen dalışçısıydım. -
20:08 - 20:10Yeni bir dalış öğreniyordum:
-
20:10 - 20:12bir dönüş ile iki buçuk salto.
-
20:13 - 20:16Bir buluşmada denediğimde
iyi olduğunu düşünmüştüm. -
20:17 - 20:19Sonra jürinin puanlarını gördüm:
-
20:19 - 20:23iki, iki buçuk ve sıfır nokta beş.
-
20:24 - 20:27Bu skoru daha önce
hiç görmediğimi düşünüyorum. -
20:28 - 20:30Neyse, havada salto yaparken ve dönerken
-
20:30 - 20:33kendi performansınızı
her zaman ölçemezsiniz. -
20:33 - 20:36İş hayatlarımızın büyük kısmının da
böyle olduğunu düşünüyorum. -
20:36 - 20:38Kendimizi duruma öyle kaptırmışızdır ki
-
20:38 - 20:41kendimizi objektif olarak göremeyiz.
-
20:41 - 20:45O dalış buluşmasında, aynı kusurları
gören birden fazla jüri vardı. -
20:46 - 20:49Sonrasında videoyu izlediğimde
onları ben de gördüm. -
20:49 - 20:51Neredeyse mükemmel bir
karın üstü dalış yapmışım. -
20:51 - 20:53(Müzik)
-
20:54 - 20:55Daha önce spor yaptıysanız
-
20:55 - 20:57sizi dürüst kılan koçlar
ve meslektaşlarınızla -
20:57 - 21:00oyun kaydını incelemenin
değerini bilirsiniz. -
21:00 - 21:03Peki iş yerinde
neden aynı şeyi yapmıyoruz? -
21:04 - 21:05Bridgewater'da yapıyorlar.
-
21:06 - 21:09Radikal şeffaflığa
kafayı öyle takmışlar ki -
21:09 - 21:12her toplantıyı videoya
veya ses olarak kaydediyorlar. -
21:13 - 21:15Kulağa biraz
BBG izliyor gibi geliyor, -
21:15 - 21:16aslında, izliyor.
-
21:17 - 21:20Ama fark şurada -- herkes izliyor.
-
21:21 - 21:23Öğrenmek için
sürekli kayıtları izliyorlar. -
21:23 - 21:26İşte radikal şeffaflık böyle bir şey.
-
21:26 - 21:29İşte kurucu Ray Dalio,
bir meslektaşıyla konuşuyor. -
21:29 - 21:32RD: Hayır, tavsiyen
tamamen kötü demiyorum. -
21:32 - 21:35Meslektaş: Kötü olduğunu düşünmüş gibisin.
-
21:35 - 21:37RD: Bir kısmı kötü.
-
21:37 - 21:38Büyün diyeceği bu.
-
21:38 - 21:42Bilmediğinizi bildiğinizi
göstermeniz gerek. -
21:42 - 21:44AG: Birçok iş yerinde
-
21:44 - 21:46insanlar bu yorumları
kapalı kapılar ardında tutuyor. -
21:47 - 21:49Jen Healy: Genel hiyerarşi yapılarında,
-
21:49 - 21:51insanlara gerçekten
ne düşündüğünüzü söylemezsiniz. -
21:51 - 21:53AG: Jen Healy, Bridgewater'da yönetici.
-
21:53 - 21:56JH: Sürekli diğer kişilerin
size dair algılarını -
21:56 - 21:59ve hakkınızda düşündüklerini
yönetiyor ve insanlara yağcılık yapmaya, -
21:59 - 22:02yanlış bir şey yokmuş gibi,
bütün cevaplara sahipmişsiniz gibi -
22:02 - 22:04düşündürmeye çalışıyorsunuz.
-
22:04 - 22:08AG: Radikal şeffaflık, iş hayatının bir
ölümcül günahını çözmek için tasarlandı: -
22:08 - 22:09ofis politikaları.
-
22:09 - 22:12Birçok yerde, toplantılarda olan şey,
-
22:12 - 22:15gizli ortaklıklar ve toplantı sonrası
-
22:15 - 22:17yapılan sohbetler kadar önemli değildir.
-
22:17 - 22:20JH: Yani, düşündüğünüzü
söyleyebiliyorsunuz -
22:20 - 22:22ve düşünceniz kötüyse
sorumlu tutulabiliyorsunuz. -
22:22 - 22:25AG: Ama işe yaraması için
tüm meslektaşlarınızın -
22:25 - 22:28eleştiriye refleksli tepki
vermeyi bırakması lazım. -
22:28 - 22:30Bu kolay değil, özellikle en başta.
-
22:30 - 22:34Eileen Murray: Bridgewater ile
ilk tanıştığımda -
22:34 - 22:35hayran değildim.
-
22:35 - 22:37AG: Bu, Eileen Murray.
-
22:37 - 22:40EM: Bridgewater'a ilk kez
bir toplantı için gittiğimde -
22:40 - 22:42bir yönetim kurulu toplantısı
olduğunu düşündüm -
22:42 - 22:44ve birisi sorgulanıyordu,
-
22:44 - 22:46neler olduğuna dair
mantıklı bir cevap alana dek -
22:46 - 22:48insanlara sorular soruyordum
-
22:48 - 22:51ve şöyle dedim, "Buradan çıkmak
için sabırsızlanıyorum, -
22:51 - 22:52sanırım saçımı yakacağım.
-
22:52 - 22:53Bu insanlar çıldırmış."
-
22:54 - 22:57AG: Ama şu an Eileen şirketin
iki kurul başkanından birisi. -
22:57 - 23:01Bu süreçte eleştiriyi,
zorlu bir sevgi olarak görmeye başladı. -
23:01 - 23:04Ailenizden göreceğiniz türden bir sevgi.
-
23:04 - 23:06EM: Bana bazen tahammül
edemeyeceğim şeyler söyleyen -
23:06 - 23:08bir kız kardeşim var,
-
23:08 - 23:11fakat katlanıyorum çünkü
daha iyi olmam için uğraşıyor. -
23:12 - 23:16Maksadın insanların neye benzediğini
anlamak olduğunu anladığımda -
23:16 - 23:19kendilerinin neye benzediklerini
anlamaları amacıyla, -
23:19 - 23:23işte o zaman, neyi iyi yaptığınızı
temelde biliyor oluyorsunuz, -
23:23 - 23:26neyi iyi yapmadığınızı da, böylece
hayatta daha iyi şeyler yapabilirsiniz. -
23:26 - 23:28RD: Bu biraz Navy SEALs gibi.
-
23:28 - 23:31Navy SEAL'i soğuk suya koyun.
-
23:31 - 23:34Bu zor bir ansa, bunun
pratiğini yapalım değil mi? -
23:35 - 23:39AG: Şirketteki her gün, mücadele
ağınızla yeni bir karşılaşma demek. -
23:39 - 23:41Araştırmayı öğrenip
eleştirilere güveniyorsunuz, -
23:41 - 23:43yani dahil oluyorsunuz.
-
23:43 - 23:47Yavaşça da acı gerçekleri
duyarak daha rahat ediyorsunuz, -
23:48 - 23:50tabii kaçıp gitmezseniz.
-
23:50 - 23:54Bridgewater'da yeni işe girenlerin
üçte biri, ilk bir buçuk yılda bırakıyor. -
23:55 - 23:59Daha önce dinlediğiniz, Kiran Rao'nun
kendisini 200 meslektaşının önünde -
23:59 - 24:03şirketin en kötü yöneticisi
olduğunun söylendiği -
24:03 - 24:05o bir buçuk yıllık anı doğru.
-
24:05 - 24:08Kiran hazırlıklı olabilirdi
ama bu hala kırıcı bir şey. -
24:09 - 24:14KR: Hindistanlı tenim elverdiğince
yüzüm olabildiğince kızarıyordu. -
24:14 - 24:16Bunu esasen şöyle açıklıyordum,
-
24:16 - 24:19bir gün sahil için giyiniyorsunuz,
-
24:19 - 24:22mayonuz ve terlikleriniz
-
24:22 - 24:26ve kapınızı tamamen açıyorsunuz
ve güçlü bir kış fırtınası içindesiniz. -
24:26 - 24:29AG: Kiran hakkında
anlamanız gereken şey şu, -
24:29 - 24:32Kiran'ın Bridgewater'dan önce de
başarılı bir kariyeri vardı. -
24:32 - 24:33Aslında, birkaç.
-
24:34 - 24:37Bir doktordu ve
Dünya Sağlık Örgütü'yle çalıştı. -
24:37 - 24:39Bir danışmanlık firmasında yöneticiydi.
-
24:39 - 24:42Başarılı bir yatırım şirketinde çalıştı.
-
24:42 - 24:45Daha önce bu kadar başarısız olmamıştı.
-
24:45 - 24:49Fakat sonrasında olan şeyi,
başka hiçbir yerde, asla görmemiştim. -
24:50 - 24:52Utandın mı, yani,
herkesten saklandın mı -- -
24:52 - 24:54nasıl ilerledin?
-
24:55 - 24:56KR: Hayır, harika hissettim.
-
24:56 - 24:57AG: Pardon, ne?
-
24:57 - 24:59KR: Harika hissettim.
-
24:59 - 25:01AG: Bunun garip olduğunun
farkında mısın? -
25:01 - 25:02KR: Evet öyle.
-
25:02 - 25:05AG: Bunu toplantının
kaydında duyabilirsiniz, -
25:05 - 25:06sıralamasını öğrendikten hemen sonra.
-
25:06 - 25:08Ses klibi: Ben Kiran Rao,
-
25:08 - 25:11şimdiye dek muhtemelen
listenin en kötü şöhretli kişisi. -
25:11 - 25:14(Gülüşmeler)
-
25:14 - 25:15Bence bu harika bir liste.
-
25:15 - 25:17O noktada olduğumu da kabul ediyorum.
-
25:18 - 25:21Bu beni daha enerjik karşısında
enerjisiz bırakıyor. -
25:22 - 25:25Enerji alıyorum ve yardım etmeyi
veya terk etmeyi bekliyorum, -
25:25 - 25:26hangi cevap doğruysa.
-
25:27 - 25:29AG: Yani sen cezaya doymuyor musun?
-
25:29 - 25:30(Gülüşmeler)
-
25:31 - 25:32KR: Bu sadece veri.
-
25:32 - 25:36Bu, neye benzediğimle ilgili
yalnızca objektif veri. -
25:36 - 25:40Kötünün ne kadar kötü olduğunu,
iyinin ne kadar iyi olduğunu -
25:40 - 25:42bilmek isterdim,
-
25:42 - 25:44böylece bir şeyler yapabilirdim.
-
25:44 - 25:47AG: Özellikle benim
eğitimimi almış bir kuşkucu, -
25:47 - 25:51bunun yalnızca bilişsel yankılaşım
azalması olduğunu söyleyebilirdi. -
25:51 - 25:55Yani şöylesin, "Bu çok kötü hissettirdi,
ama kalmayı tercih ettim, -
25:55 - 25:59öyleyse bu bana bir şey öğretmeliydi,
tecrübeden büyümem gerekiyordu, -
25:59 - 26:01yoksa, yani, bunu nasıl
meşrulaştırabilirdim?" -
26:01 - 26:04Tatsız tecrübeye bir tür
bahane bulup bulmadığını -
26:04 - 26:06merak etmedin mi hiç?
-
26:06 - 26:07KR: Hayır.
-
26:07 - 26:11Ama Bridgewater bu dramatik
anlarla ilgili değil, değil mi? -
26:11 - 26:14İnsanların kültüre
-
26:14 - 26:18uyum sağlayıp sağlamadıklarını
anlamaları için esas mücadele, -
26:18 - 26:20dramatik anlar değildir,
-
26:20 - 26:22Bunun günlük tecrübe edebilmektir.
-
26:22 - 26:23Değil mi?
-
26:23 - 26:29O drama, gerçekten kendini
tanıma işine özgüdür. -
26:30 - 26:34Bridgewater'da derin, temel
değişimi tecrübe ettiğime inanıyorum. -
26:35 - 26:37AG: Bu ilginç, çünkü
neredeyse bir içgüdüyü -
26:37 - 26:41yeniden şekillendirmeye veya geçersiz
kılmaya çalışıyorsun gibi görünüyor. -
26:41 - 26:44KR: Birisi bana bir şeyi
kötü yaptığımı söylediği zaman -
26:44 - 26:46egom devreye giriyor, doğru
-
26:46 - 26:50ve kontrolüm daha da
kötü bir hal almaya başlıyor. -
26:51 - 26:53"Bu çok yanlış,
bu nasıl doğru olabilir, -
26:53 - 26:57hayatımda tüm bunları ben yaptım
ve ben nasıl bu insan olabilirim?" -
26:58 - 27:00AG: Kanıtlama modu diye buna derim.
-
27:00 - 27:03O ilkel, duygusal bir tepki.
-
27:03 - 27:04Düşük seviyedeki sen.
-
27:04 - 27:07Fakat beyninin başka bir
yüksek seviye ayarı var. -
27:07 - 27:08Geliştirme modu.
-
27:09 - 27:11O senin içsel Olimpik dalışçın,
-
27:11 - 27:13tamamen ne kadar iyi olduğunu
-
27:13 - 27:16ve daha iyi olmak için
yapabileceğin her bir şeyi bilmek istiyor. -
27:17 - 27:20Geliştirme modu, hep sürmekte olan
bir iş olduğun anlamına gelir. -
27:20 - 27:22Bridgewater'da düşünce
-
27:22 - 27:24her zaman geri dönüşe maruz kalırsanız
-
27:24 - 27:27bu geliştiren sesi duyma
konusunda daha iyi olursunuz. -
27:27 - 27:29KR: Daha yumuşak bir ses var.
-
27:29 - 27:33İçimde şöyle diyen mantıklı bir insan,
-
27:33 - 27:35"Evet, sert bir yıl oldu.
-
27:35 - 27:38Çok da etkili bir yıl değildi.
-
27:38 - 27:40Kiran, amaçlarını gerçekten
yerine getirmiyorsun. -
27:41 - 27:43Bu çok da şaşırtıcı değil."
-
27:43 - 27:45Fark yine de bu iki sesin
-
27:45 - 27:48o andaki büyüklüklerinin farklı olması.
-
27:49 - 27:51Düşük seviyedeki ben çığlık atıyor,
-
27:51 - 27:53yüksek seviyedeki ben ise fısıldıyor.
-
27:53 - 27:54AG: İlginç.
-
27:54 - 27:57Bu iki sen her zaman
bir seviyede savaşıyor olacak. -
27:57 - 27:59KR: Bence de.
-
27:59 - 28:03Bana göre, bunu şu an
görebiliyor olmam bir güzellik. -
28:03 - 28:05Bunun farkına varmam
-
28:05 - 28:09ve sabitliğe geri dönmem,
bir veya iki ayımı aldı. -
28:09 - 28:12Ray ile bu bir mikro saniye sürüyor.
-
28:12 - 28:15RD: Evet, neredeyse bu kadar hızlı.
-
28:15 - 28:19"Kahretsin," diyorum, "keşke ... olsaydı"
-
28:19 - 28:22ve aynı anda "Ders nerede?" diyorum.
-
28:22 - 28:24Bence bu bir huy.
-
28:25 - 28:26AG: Tamam, bu garip.
-
28:27 - 28:29Ray eleştirildiği zaman geri kalanımızdan
-
28:29 - 28:32daha az acı hissetmediğini
söylemek istiyor. -
28:32 - 28:34Kendini eğittiği için acı sinyalini
-
28:34 - 28:37bir keyif sinyali takip ediyor.
-
28:37 - 28:39Yıllarca bu olumsuz görüşleri almak
-
28:39 - 28:41pozitif sonuçlara yol açıyor,
-
28:41 - 28:44şimdi onları duymaktan
bir çeşit keyif alıyor. -
28:44 - 28:48RD: Eleştiri alırken ne hissediyorsun?
-
28:48 - 28:51AG: Bence bir uçtan bir uca...
-
28:52 - 28:54çoğu zaman ondan keyif almıyorum,
-
28:54 - 28:55ama onu istiyorum.
-
28:55 - 28:58İnsanlara konuşma yapmaktan korkardım
ve öğretmenliğe başladım. -
28:59 - 29:00Bir geri bildirim formunda,
-
29:00 - 29:01öyle gergin oldudum ki
-
29:01 - 29:05öğrencilerin sandalyelerinde fiziksel
olarak titremelerini sağladığım yazıyordu. -
29:05 - 29:08O zamanlar şöyleydi,
"Ah, ben bu insan olmak istemiyorum." -
29:08 - 29:11Fakat o insan olmamak için
geri bildirime ihtiyacım vardı. -
29:12 - 29:14İstediğim için almanın daha kolay
olduğunu düşünüyorum. -
29:14 - 29:18Birisi pat diye söylediği zaman
eleştiriyi çok iyi karşılamıyorum -
29:18 - 29:21ve ona dahil olmadığımı hissediyorum.
-
29:22 - 29:23RD: Bu güzel, değil mi?
-
29:23 - 29:25Pat diye söylendiği zaman da
-
29:25 - 29:28seni şaşırtması tamamen anlaşılabilir,
-
29:28 - 29:30yani, çünkü bu bir amigdala tepkisi.
-
29:30 - 29:34Amigdala savaş ya da kaçtır
ve çok kısa süreli bir şeydir. -
29:34 - 29:38Fakat bu kısa süreçte zayıflamaya başlar
-
29:38 - 29:41ve sonra, o anda ifade ederseniz
-
29:41 - 29:45acı artı ifade eşittir gelişim demektir.
-
29:46 - 29:51Çünkü acı size yanlış bir
şeyin olduğu sinyalini verir; -
29:51 - 29:54ifade de bu öğrenimi
üretmenize yardımcı olur. -
29:54 - 29:58Bunu belirli bir süre yaparsanız
ister istemez öğrenirsiniz. -
29:58 - 29:59(Müzik)
-
29:59 - 30:00AG: Hedef bu.
-
30:01 - 30:02Fakat çoğu insan gibiyseniz
-
30:02 - 30:05ifadeniz iç diktatörünüz
tarafından gasp edilir, -
30:05 - 30:08bu da derhal reddetme
ve saldırıya dönüşür. -
30:09 - 30:11Aynaya daha dürüst bakabilmek
için bir yol gerekli. -
30:12 - 30:14Şu anda, bunu yapmak zor.
-
30:14 - 30:17Psikolojide, başkalarının
sizi nasıl gördüğü konusunda -
30:17 - 30:20biraz daha farkında olmanız için
eğlenceli bir yol var. -
30:21 - 30:25Bilgisayar başına zamanlı, çok seçenekli
bir test çözmek için oturduğunuzu düşünün. -
30:25 - 30:28Talimatlar, zamanlayıcının
süresi dolmadan art arta -
30:28 - 30:30soruları cevaplamanızı söylüyor.
-
30:31 - 30:34Fakat size söylemediğimiz şey,
klavyenizi kaydettiğimiz. -
30:34 - 30:38Yani zamanlayıcı ardından cevap
verirseniz hile yaptığınızı biliriz. -
30:39 - 30:42Odada bir ayna olduğu takdirde
-
30:42 - 30:45hile yapma olasılığınız oldukça azalıyor.
-
30:45 - 30:49Davranışınızın diğerlerine nasıl
görüneceğini düşünmenizi anımsatıyor. -
30:49 - 30:50(Müzik)
-
30:50 - 30:54Bridgewater'da Ray sürekli
aynaya bakmaya çalışıyor, -
30:54 - 30:57böylece kendini
başkalarının gördüğü gibi görebilir. -
30:57 - 31:00Psikologlar sık sık
ikinci skordan bahsederler. -
31:00 - 31:02Hazırlıksız, uzun soluklu
toplantı performansınızı -
31:02 - 31:04kontrol edemeyeceğiniz fikri;
-
31:04 - 31:06yani D- gerçekleşti, bu zaten oldu.
-
31:06 - 31:08Sonra yapabileceğiniz tek şey şu,
-
31:08 - 31:10"Pekala, ilk skoru kontrol edemiyorum,
-
31:10 - 31:14ikinciyi kontrol edebilirim, bu da
ilk skorun ne kadar etkili olduğudur." -
31:14 - 31:16Performansım için bir D- almış olsam bile
-
31:16 - 31:19performansımın geri bildirimini
alma biçimim için A-artı alabilirim. -
31:19 - 31:22Kendine bu tür belirgin
değerlendirmeler veriyor musun? -
31:22 - 31:23RD: Herkes verir.
-
31:23 - 31:25AG: İnsanlar ne kadar iyi öğrendikleri
-
31:25 - 31:28ve yorum aldıkları konusunda
değerlendirildiğini bilirse -
31:28 - 31:30artık korunacak sabit bir imaj yoktur.
-
31:30 - 31:32RD: Güzel, bu iyi bir nokta.
-
31:32 - 31:34AG: İkinci skor.
-
31:34 - 31:36Ne zaman bir geri bildirim alsam
-
31:36 - 31:39geri bildirimi ne kadar iyi
aldığıma dair kendime puan veririm. -
31:39 - 31:41Bu geliştirebileceğimiz bir huy.
-
31:41 - 31:44Biri size geri bildirim veriyorsa
sizi zaten değerlendirmiştir. -
31:45 - 31:48Size, o anda yargıladıkları esas şeyin
açık mı yoksa savunmacı mı -
31:48 - 31:50olduğunuzu hatırlatır.
-
31:50 - 31:53Savunmacı olduğunuzun
her zaman farkına varmazsınız. -
31:53 - 31:55Mücadele ağınızı arayın.
-
31:55 - 31:57Size ikinci bir skor
vermelerini de isteyin. -
31:57 - 32:00"Geri bildirim verdiğinde
nasıl bir izlenim yarattım?" -
32:00 - 32:03Daha sonra ne dediklerini
gerçekten dinleyin. -
32:04 - 32:06Teşekkür ederek de karşılık verin.
-
32:07 - 32:08(Müzik)
-
32:08 - 32:10Kendinizi kanıtlamanın en iyi yolu,
-
32:10 - 32:13kendinizi geliştirmeye
istekli olduğunuzu göstermektir. -
32:14 - 32:15Kiran'a sorun.
-
32:15 - 32:19KR: Bu komik, eve giderken
eşimi aradım ve olanları söyledim, -
32:19 - 32:23Bridgewater'daki en kötü yöneticiler
listesi açıklandı ve ben bir numaraydım. -
32:23 - 32:27Muhteşem, enerji dolu bir gün geçirdim.
-
32:28 - 32:29Muhteşem hissettim.
-
32:29 - 32:32Şöyle dedi, "Bu muhteşem, Kiran,
seninle gurur duyuyorum." -
32:32 - 32:33AG: Gurur duyduğunu mu söyledi?
-
32:33 - 32:35En kötü Bridgewater
yöneticisi olduğun için? -
32:35 - 32:37KR: Hayır, aynaya baktığım için,
-
32:37 - 32:39olduğum şeyden korkmadığım için,
-
32:39 - 32:42gerçeği olduğu gibi görebildiğim için.
-
32:43 - 32:45Belki de o zamana kadar eve ulaştım.
-
32:45 - 32:46Bu kısa bir seyahatti.
-
32:46 - 32:53(Müzik)
-
32:53 - 32:56AG: WorkLife'ı ben sundum, Adam Grant.
-
32:56 - 32:59Bu şov Transmitter Medya
ve Pineapple Street Medya ile -
32:59 - 33:01TED tarafından hazırlandı.
-
33:01 - 33:04Takımımızda Colin Helms,
Gretta Cohn, Gabrielle Lewis, -
33:04 - 33:06Angela Cheng ve Janet Lee var.
-
33:06 - 33:10Bu bölüm, Julia Alsop'un yardımıyla
Dan O'Donell tarafından hazırlandı. -
33:11 - 33:14Şovumuzu David Herman,
Dan Dzula'nın yardımıyla birleştirdi. -
33:14 - 33:16Müziği Hahnsdale Hsu hazırladı.
-
33:17 - 33:19Sponsorlarımıza teşekkürler:
-
33:19 - 33:23Bonobos, Accenture,
JP Morgan Chase ve Warby Parker. -
33:23 - 33:25Bir sonraki WorkLife'ta,
-
33:25 - 33:27Daily Show'da
yazarın odasına gireceğiz -
33:27 - 33:30ve baskı altında yaratıcı işleri
nasıl yaptıklarını öğreneceğiz. -
33:30 - 33:34David Kibukka: İlk taslak,
son taslak demek değildir. -
33:34 - 33:37Dam Amira: Evet,
bu yüzden ona ilk taslak diyorlar. -
33:37 - 33:39DK: Bu, isimlendirme
sürecinin büyük bir kısmı. -
33:39 - 33:41AG: Bu, WorkLife'ın sonraki bölümünde.
-
33:41 - 33:43Bu arada, dinlediğiniz için teşekkürler.
-
33:43 - 33:46Eğer beğendiyseniz şovu oylayabilir
ve yorum yapabilirsiniz. -
33:47 - 33:48İnsanların bizi bulmasını sağlıyor.
-
33:49 - 33:50Haftaya görüşürüz.
-
33:50 - 33:54(Müzik)
-
33:55 - 33:58Ray, bu eğlenceli ve ilginç
-
33:58 - 34:00ve her zamanki gibi düşündürücü oldu.
-
34:00 - 34:03RD: Peki, şimdi ne eleştiriler alacağım?
-
34:03 - 34:05AG: Ah, seni eleştirmek zorunda mıyım?
-
34:05 - 34:06RD: Evet.
-
34:06 - 34:08AG: Ah. Buna zamanımız var mı?
-
34:08 - 34:09(Gülüşmeler)
-
34:09 - 34:13Edindiğin tecrübelere,
anlatabileceğin hikayelere, -
34:13 - 34:17fikirlerini hayata geçiren şeyin
bir kısmı olan duygulara -
34:17 - 34:20daha derinden yaklaşmak yerine,
-
34:20 - 34:23soyut kavramlar ve fikirler
seviyesinde kalıyorsun. -
34:23 - 34:27Soyut kavramsallığın yanına
biraz daha somut, -
34:27 - 34:29duygusal şeyler koyarsan
-
34:29 - 34:31iletişiminin daha etkili
olacağını düşünüyorum. -
34:33 - 34:35RD: Teşekkürler.
- Title:
- Eleştiri nasıl sevilir?
- Speaker:
- Adam Grant ile WorkLife
- Description:
-
İş arkadaşlarınıza, onlar hakkında gerçekten ne düşündüğünüzü söyleyebilseydiniz ne olurdu? Dünyanın en başarılı serbest fonunda herkes - herkesin önünde - derecelendiriliyor ve oylanıyor. Olumsuz geri bildirimi nasıl benimseyeceklerini çözmüşler ve bunun, başarılarının temeli olduğuna yemin ediyorlar. Adam Grant sizlere eleştiriyi nasıl iyi alabileceğinizi - ve eleştiri yapmada nasıl daha iyi olabileceğinizi -- gösteriyor. (Yalnızca ses)
- Video Language:
- English
- Team:
closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 34:39
![]() |
Cihan Ekmekçi approved Turkish subtitles for How to love criticism | |
![]() |
Cihan Ekmekçi edited Turkish subtitles for How to love criticism | |
![]() |
Figen Ergürbüz accepted Turkish subtitles for How to love criticism | |
![]() |
Figen Ergürbüz edited Turkish subtitles for How to love criticism | |
![]() |
Cihan Ekmekçi rejected Turkish subtitles for How to love criticism | |
![]() |
Şebnem Koçak accepted Turkish subtitles for How to love criticism | |
![]() |
Şebnem Koçak edited Turkish subtitles for How to love criticism | |
![]() |
Gözde Zülal Solak edited Turkish subtitles for How to love criticism |