Ernesto Sirolli: Birine yardım etmek mi istiyorsun? Kapa çeneni ve dinle!
-
0:01 - 0:05Yaptığım her şey yani profesyonel olarak yaptığım
-
0:05 - 0:09hayatımdaki her şey
-
0:09 - 0:15Afrika'da genç birisi olarak çalıştığım yedi yıl boyunca şekillendi.
-
0:15 - 0:181971'den 1977'e kadar
-
0:18 - 0:22Genç görünüyorum, ama genç değilim --(Gülüşmeler)
-
0:22 - 0:27Zambia, Kenya, Fildişi Sahili, Cezayir, Somali'de çalıştım
-
0:27 - 0:31Afrika ülkelerinin beraberliğinde teknik iş birliği projelerinde çalıştım.
-
0:31 - 0:34Bir İtalyan STK (Sivil Toplum Kuruluşu) için çalıştım
-
0:34 - 0:40ve Afrika'da kurduğumuz her bir proje
-
0:40 - 0:44başarısız oldu.
-
0:44 - 0:48Ve ben perişan oldum.
-
0:48 - 0:5221 yaşımdayken, "Biz, İtalyanlar iyi insanlarız
-
0:52 - 0:56ve Afrikada gayet iyi işler yapıyoruz." diye düşünüyordum,
-
0:56 - 1:03"Dokunduğumuz her şeyi mahvettiğimiz" gerçeği yerine.
-
1:03 - 1:08Benim ilk kitabıma ilham veren, bizim ilk projemiz:
-
1:08 - 1:11"Zambezi nehrinin küçük dalgalanmaları" adında
-
1:11 - 1:13biz İtalyanlar'ın bir projesiydi.
-
1:13 - 1:19Zambiya insanlarına nasıl tarım yapacaklarını öğretecektik.
-
1:19 - 1:23Her neyse, Güney Zambiya'ya elimizde İtalyan tohumları ile
-
1:23 - 1:27inanılmaz güzellikteki
-
1:27 - 1:30Zambezi nehrinin aşağıya doğru aktığı vadiye vardık
-
1:30 - 1:34ve sonra yerel insanlara nasıl İtalyan domateslerini yetiştirebileceklerini öğrettik
-
1:34 - 1:37ve kabak ve...
-
1:37 - 1:39ve tabii ki yerel insanlar kesinlikle yaptığımız bu işle
-
1:39 - 1:42hiç ilgilenmediler, ardından gelip çalışmaları için ödeme yaptık
-
1:42 - 1:46ve bazı zamanlarda ortaya çıkmaya başladılar --(Gülüşmeler)
-
1:46 - 1:49Biz yerel insanlara şaşıp kalmıştık
-
1:49 - 1:52böyle güzel vadide, hiç tarımın olmamasına çok şaşırmıştık.
-
1:52 - 1:55Yerel insanlara "Neden hiç bir şey yetişmediğine" dair sormak yerine
-
1:55 - 1:59sadece: "Allah'a şükür, biz buradayız." dedik. --(Gülüşmeler)
-
1:59 - 2:04"Küçük bir zaman diliminde, Zambiya insanlarını açlıktan kurtarıyorduk"
-
2:04 - 2:07ve tabii ki, Afrika'daki her şey çok güzelce yetişti.
-
2:07 - 2:10İnanılmaz domatesler topladık. İtalya'da şu büyüklükteyken,
-
2:10 - 2:13Zambiya'da böyle kocaman yetişti.
-
2:13 - 2:16Biz buna inanamamıştık, Zambiyalılara diyorduk ki:
-
2:16 - 2:19"Bak, tarım yapmak ne de kolaymış"
-
2:19 - 2:22Domatesler güzel, olgun ve kırmızıyken
-
2:22 - 2:25bir gece ansızın, nehrin öte yakasından 200 su aygırı ortaya çıktı
-
2:25 - 2:29ve bütün her şeyi yediler (Gülüşmeler)
-
2:29 - 2:34Ve biz Zambiyalılara diyorduk ki: "Aman Allah'ım, su aygırları!"
-
2:34 - 2:39ve Zambiyalılar dediler ki: "Evet, işte burada tarım olmamasının sebebi"
-
2:39 - 2:45-"Neden bunu daha önce söylemediniz?" -"Hiç sormadınız ki."
-
2:45 - 2:51Afrika'nın etrafında beceriksizce dolananların sadece İtalyanlar olduğunu düşünmüştüm
-
2:51 - 2:53ama sonra Amerikalılar'ın yaptıklarını gördüm
-
2:53 - 2:56İngilizler'in neler yaptıklarını, Fransızlar'ın neler yaptıklarını
-
2:56 - 2:59ve onların neler yaptıklarını gördükten sonra
-
2:59 - 3:02Zambiya'daki projemiz hakkında gayet gururlanır hale geldim
-
3:02 - 3:07Çünkü, gördüğünüz gibi biz en azından su aygırlarını besleyebilmiştik
-
3:07 - 3:11Saçmalıkları bir görmelisiniz -- (Alkış)
-
3:11 - 3:14Masum Afrika insanının maruz kaldığı,
-
3:14 - 3:16ipe sapa gelmez şeyleri bir görmelisiniz.
-
3:16 - 3:17Bir kitap okumak isterseniz
-
3:17 - 3:22Zambiyalı kadın ekonomist
-
3:22 - 3:25Dambisa Moyo'nun "Dead Aid" (Ölü Yardım) kitabını okuyun.
-
3:25 - 3:272009 yılında yayımlanmış.
-
3:27 - 3:32Biz Batılı bağışçı ülkeler Afrika kıtasına son 50 yıl içinde
-
3:32 - 3:37tam iki trilyon Amerikan doları bağışlamışız,
-
3:37 - 3:41Size bu parayla verdiğimiz zarardan bahsetmeyeceğim.
-
3:41 - 3:43Sadece gidin ve onun kitabını okuyun.
-
3:43 - 3:51Afrikalı bir kadından, verdiğimiz zararı okuyun
-
3:51 - 3:57Biz Batılı insanlar emperyalist, sömürgeci, misyoneriz
-
3:57 - 4:01ve insanlarla anlaşmanın yanlızca iki yolu var:
-
4:01 - 4:05Onlara ya dayatmacı (Patronize) ya da babacan(Paternalistic) davranabiliriz.
-
4:05 - 4:08[İngilizce'de] İki kelimenin kökü de 'pater'den geliyor
-
4:08 - 4:10anlamı "baba" olan.
-
4:10 - 4:14Lakin iki farklı şeyi kastediyorlar.
-
4:14 - 4:18Babacan (Paternalistik): Farklı kültürden her kimse
-
4:18 - 4:23benim çocuklarımmış gibi davranırım. "Sizleri çok seviyorum"
-
4:23 - 4:28Dayatmacı (Patronizing): Farklı kültürden her kimseye
-
4:28 - 4:30benim hizmetçilerimmiş gibi davranırım.
-
4:30 - 4:36Bu sebepten beyaz insanlar Afrika'da "bwana" diye çağırılır, "patron" yani...
-
4:36 - 4:40Suratıma bir tokat yemiştim, okuduğum:
-
4:40 - 4:45Schumacher tarafından yazılmış: "Small is Beautiful"u (Küçük Güzeldir) okurken ve diyor ki:
-
4:45 - 4:48"ekonomik gelişmede her şeyden önce, eğer insanlar
-
4:48 - 4:52onlara yardımcı olunmasını istemezse, onları yalnız bırakın"
-
4:52 - 4:55Bu yardımın ilk temel prensibi olmalıdır.
-
4:55 - 4:59Yardımın ilk kuralı, saygıdır.
-
4:59 - 5:01Bu sabah, konferansın açılışını gerçekleştiren beyefendi
-
5:01 - 5:05yere bir çubuk koydu ve dedi ki:
-
5:05 - 5:10"Yapabilir miyiz -- Bir şehir düşünebilir misiniz ki:"
-
5:10 - 5:13"Neo-Sömürgeci olmasın?"
-
5:13 - 5:1827 yaşıma geldiğimde,
-
5:18 - 5:22insanlara sadece cevap vermeye karar verdim
-
5:22 - 5:26ve 'Teşebbüsü Basitleştirme' adını koyduğum bir sistem geliştirdim:
-
5:26 - 5:30hiçbir şey başlatmadığınız,
-
5:30 - 5:34hiç kimseye motivasyon vermediğiniz ama yerel tutkunun hizmetçisi,
-
5:34 - 5:37yerel insanların hizmetçisi olduğunuz,
-
5:37 - 5:42daha iyi bir insan olmayı hayal edenlere odaklanan bir şey.
-
5:42 - 5:46Bunun için ne yapmanız gerekiyor: -- Çenenizi kapatın,
-
5:46 - 5:50Bir topluluğu herhangi bir fikirle gitmeyin,
-
5:50 - 5:54yerel insanla beraber oturun.
-
5:54 - 5:57Biz ofislerden çalışmayız
-
5:57 - 6:01Kafede buluşuruz, pablarda buluşuruz.
-
6:01 - 6:04Hiç altyapımız yoktu.
-
6:04 - 6:07Ve ne yaptık: Sadece, ardakaş olduk
-
6:07 - 6:12ve o kişinin ne yapmak istediğini bulduk.
-
6:12 - 6:14En önemlisi tutkudur.
-
6:14 - 6:16Birisine bir fikir verirsiniz.
-
6:16 - 6:18Eğer o insan yapmak istemezse,
-
6:18 - 6:21siz daha ne yapacaksınız?
-
6:21 - 6:26Bir kadının kendi gelişimi için tutkuya sahip olması
-
6:26 - 6:28en önemli şeydir.
-
6:28 - 6:32Bir erkeğin kendi kişisel gelişimi için tutkuya sahip olması
-
6:32 - 6:34en önemli şeydir.
-
6:34 - 6:37Sonra biz gidip, bilgiyi bulmalarına yardım ettik
-
6:37 - 6:42çünkü dünyadaki hiç kimse tek başına başaramaz.
-
6:42 - 6:45Fikri olan kişi, bilgiye sahip olmayabilir,
-
6:45 - 6:47ama bilgi ulaşılabilirdir.
-
6:47 - 6:51Yıllar yılı önce, şöyle bir fikir geldi:
-
6:51 - 6:55Neden bir kez olsa bile, topluluğa gidip
-
6:55 - 7:00onlara ne yapacaklarını söylemeden; Neden bir kez de olsa
-
7:00 - 7:05onları dinlemiyoruz? Ama zümre toplantılarıyla değil.
-
7:05 - 7:10Size bir sır vereyim.
-
7:10 - 7:14Zümre toplantılarında bir sorun vardır.
-
7:14 - 7:18Girişimciler asla katılmaz
-
7:18 - 7:21ve halka açık toplantılarda kendi paralarıyla ne yapmak istediklerini
-
7:21 - 7:25veya fark ettikleri fırsatları
-
7:25 - 7:28size hiç söylemezler.
-
7:28 - 7:33Yani, planlama bu kör noktaları içerir.
-
7:33 - 7:38Topluluğun içindeki en akıllı insanları dahi bilemezsiniz,
-
7:38 - 7:45çünkü, onlar sizin halka açık toplantılarınıza gelmez.
-
7:45 - 7:49Ne yaptık, biz bire bir çalıştık,
-
7:49 - 7:51bire bir çalışmak için, oluşturmanız gereken
-
7:51 - 7:54daha önce hiç yapılmamış olan bir sosyal altyapı oluşturmanız gerekir.
-
7:54 - 7:56Yeni bir uzmanlık alanı oluşturmak zorundasınız.
-
7:56 - 8:02Bu alan, girişimin aile doktorudur.
-
8:02 - 8:05İşin aile doktoru, senin evinde, mutfağında, kafede
-
8:05 - 8:09senin yanında oturur
-
8:09 - 8:13ve tutkunu gerçeğe dönüştürecek
-
8:13 - 8:15kaynakları bulmanıza yardımcı olur.
-
8:15 - 8:20Bunu denemeye batı Avustralya, Esperance'de başladım
-
8:20 - 8:23O zamanlar, doktoramı yapmaktaydım,
-
8:23 - 8:27'Dayatma'(Patronizing) saçmalığından
kaçış yolunu bulmaya çalışıyordum -
8:27 - 8:31hani şu ne yapmanız gerektiğini söyleyen.
-
8:31 - 8:35Esperance'de ilk yılda yaptığım
-
8:35 - 8:40sadece sokaklarda yürümek oldu ve üç gün içinde
-
8:40 - 8:43ilk müşterimi kabul ettim, ilk kişiye yardım ettim
-
8:43 - 8:47bu kişi Maori'ydi(Yeni Zellanda yerlisi), garajındaki balık tütsülüyordu;
-
8:47 - 8:51bunu Perth'deki restoranlara satabilmesine yardım ettim,
-
8:51 - 8:54bi' düzen kurduk ve sonra başka bir balıkçı bana gelip dedi ki:
-
8:54 - 8:57"Maori'ye yardım eden sendin, değil mi? Bize de yardım eder misin?"
-
8:57 - 9:00Ve beş balıkçıya beraber çalışmaları üzerine yardım ettim
-
9:00 - 9:04ve yakaladıkları güzelim ton balığını Albany'deki konserve fabrikasına
-
9:04 - 9:08kilosu 60 cent'e satmak yerine;
-
9:08 - 9:13alıp bunları; sushi için Japonya'ya kilosu 15 dolardan vermenin yolunu bulduk.
-
9:13 - 9:15Çiftçiler benimle konuşup dediler ki:
-
9:15 - 9:17"Hey, sen onlara yardım ettin. Bize de yardımcı olur musun?"
-
9:17 - 9:20Bir yılda, 27 proje devam ettirdim,
-
9:20 - 9:22ve hükumet gelip bana sordu:
-
9:22 - 9:24"Bunu nasıl yaptın?"
-
9:24 - 9:28Nasıl yaptın bunu --?" Onlara dedim ki: "Ben çok, çok,çok zor bir şey yaptım"
-
9:28 - 9:33"Çenemi kapattım ve onları dinledim." (Gülüşler)
-
9:33 - 9:42Sonra --(Alkışlar)
-
9:42 - 9:46Sonra hükümet dedi ki: "Bir kez daha yap." (Gülüşler)
-
9:46 - 9:49Biz bunu tüm dünyada 300 zümre içinde yaptık.
-
9:49 - 9:5340.000 işletmenin başlayabilmesine yardım ettik.
-
9:53 - 9:55Yalnızlıktan ölen yeni bir
-
9:55 - 9:57girişimci nesli var.
-
9:57 - 10:03Tarihteki en iyi yönetici danışmanlarından birisi olan Peter Drucker
-
10:03 - 10:08Birkaç yıl önce 96 yaşında öldü.
-
10:08 - 10:10Peter Drucker iş hayatına atılmadan önce
-
10:10 - 10:12felsefe profesörüydü.
-
10:12 - 10:15Peter Drucker şöyle derdi:
-
10:15 - 10:20"Planlama aslında
-
10:20 - 10:24bir girişimin topluluğu ve ekonomisi ile uyuşmaz."
-
10:24 - 10:31Planlama girişimciliğin ölüm öpücüğüdür.
-
10:31 - 10:33Yani, Christchurch'ü yeniden inşa edeceksiniz
-
10:33 - 10:37Christchurch'deki en akıllı insanların kendi enerjileri ve kendi paralarınıyla
-
10:37 - 10:42ne yapmak istediklerini bilmeden inşa edeceksiniz.
-
10:42 - 10:45O insanların hangi yolla size gelip,
-
10:45 - 10:48anlatabileceğini öğrenmek zorundasınız.
-
10:48 - 10:53Onlara gizlilik, mahremiyet teklif etmek zorundasınız
-
10:53 - 10:56Onlara yardım ederken muhteşem olmalısınız
-
10:56 - 11:00ve sonra onlar gelecek ve birken bin olup gelecekler
-
11:00 - 11:0310.000'lik insanların içindeki zümreden, 200 müşteriye ulaştık
-
11:03 - 11:06400.000'lik bir zümreyi düşünebiliyor musunuz,
-
11:06 - 11:08zekalarını ve tutkularını?
-
11:08 - 11:12Bu sabah en çok hangi sunumu alkışladınız?
-
11:12 - 11:18Yerel, tutku dolu insanlardı. İşte sizin alkışladığınız onlardı.
-
11:18 - 11:23Yani diyorum ki:
-
11:23 - 11:25Girişimcilik neyin üzerinde olduğudur.
-
11:25 - 11:28İlk Sanayi Devriminin sonuna geldik --
-
11:28 - 11:32yenilenemeyen fosil yakıtlar, üretim--
-
11:32 - 11:36ve hepsi birleşince, sürdürülebilir olmayan bir sisteme sahibiz.
-
11:36 - 11:39İçten yanmalı motor sürdürülebilir değil.
-
11:39 - 11:42Bakım yapmak için Freon kullanmak artık sürdürülebilir değil
-
11:42 - 11:45Bakmamız lazım gelen şey: Bizim
-
11:45 - 11:517 Milyar insan için sürdürülebilir bir biçimde
-
11:51 - 11:55nasıl beslediğimiz, tedavi ettiğimiz, eğittiğimiz, ulaştırdığımız, haberleştirdiğimiz.
-
11:55 - 11:59Bu teknoloji daha yok.
-
11:59 - 12:02Böyle çevreci bir teknolojiyi kim keşfedecek
-
12:02 - 12:09Üniversiteler mi? Unutun bunu!
-
12:09 - 12:11Hükumet mi? Hadi oradan!
-
12:11 - 12:17Bunu sağlayan girişimciler olacak ve daha şimdiden yapıyorlar
-
12:17 - 12:20Füturistik bir dergide yıllar önce okuduğum
-
12:20 - 12:21çok hoş bir hikaye vardı.
-
12:21 - 12:23Bir grup uzman, toplanmış
-
12:23 - 12:28New York'un 1860'dan sonraki geleceği üzerine tartışıyorlar.
-
12:28 - 12:311860'da bir araya gelen, uzmanlar,
-
12:31 - 12:34100 yıl sonra New York şehrine ne olacağı hakkında
-
12:34 - 12:35beyin fırtınası yapmış
-
12:35 - 12:37ve mütabık oldukları sonuç:
-
12:37 - 12:41New York şehri 100 yıl sonra olmayacak
-
12:41 - 12:43Neden? Çünkü baktıkları grafik diyor ki:
-
12:43 - 12:46Nüfus bu oranda artmaya devam ederse,
-
12:46 - 12:50New York etrafına bu nüfusu yerleştirmek için
-
12:50 - 12:53altı milyon ata ihtiyaçları olacak
-
12:53 - 12:56ve altı milyon atın oluşturacağı dışkı
-
12:56 - 12:59altından kalkılamayacak bir hal almış olacak.
-
12:59 - 13:04Zaten o dışkı içinde boğuldular. (Gülüşmeler)
-
13:04 - 13:09Yani 1860'da, insanlar sadece kirli teknolojiyi görmekteydiler
-
13:09 - 13:14bunun New York'un önünü keseceğini düşündüler.
-
13:14 - 13:19Ne oldu peki? 40 yıl sonra,
-
13:19 - 13:241900'de Amerika Birleşik Devletleri'nde 1001 adet
-
13:24 - 13:30araç üretim fabrikası vardı. -- 1001 adet.
-
13:30 - 13:34Farklı bir teknoloji bulmak fikri
-
13:34 - 13:36yayılmışti
-
13:36 - 13:41ve küçük, ufacık fabrikalar kurulmuştu.
-
13:41 - 13:47Dearborn, Michigan. Henry Ford
-
13:47 - 13:51Herneyse, girişimcilerle çalışmanın bir sırrı vardır.
-
13:51 - 13:55Öncelikle, onlara mahremiyet teklif etmek zorundasınız
-
13:55 - 13:57Aksi takdirde gelip sizinle konuşmayacaklardır.
-
13:57 - 14:01Sonra onlara kesinlikle adanmış,
-
14:01 - 14:05tutkuyla çalışmaya hazır olmalısınız
-
14:05 - 14:08ve ardından girişimcilik hakkındaki gerçeği onlara söylemek zorundasınız
-
14:08 - 14:11En küçük firmadan, en büyük şirkete kadar,
-
14:11 - 14:15üç şeyi gayet güzelce yapabiliyor olmalı:
-
14:15 - 14:19Fantastik olması gereken satılacak bir ürün,
-
14:19 - 14:23fantastik bir pazarlama yapmanız
-
14:23 - 14:26ve şahane finansal yönetime sahip olmanız gerekiyor.
-
14:26 - 14:29Bilin bakalım ne oldu?
-
14:29 - 14:31Henüz hiç bir insanoğlu ile tanışmadık ki
-
14:31 - 14:37yapıp, sattıktan sonra parasını kollayabilsin
-
14:37 - 14:40Yok böyle birisi.
-
14:40 - 14:42O kişi daha doğmadı.
-
14:42 - 14:45Araştırıp durduk ve
-
14:45 - 14:49dünyanın 100 ikonik şirketini inceledik
-
14:49 - 14:53Carnegie, Westinghouse, Edison, Ford,
-
14:53 - 14:56bütün yeni şirketleri, Google, Yahoo.
-
14:56 - 14:59Bu tüm şirketleri dünyada başarılı kılan bir şey var
-
14:59 - 15:02ortak bir noktada buluştukları sadece tek bir şey:
-
15:02 - 15:07Hiçbirisi tek bir kişi tarafından başlatılmadı.
-
15:07 - 15:11Şimdilerde 16 yaşındakilere Northumberland'da girişimciliği öğretiyoruz
-
15:11 - 15:15ve derse başlarken
-
15:15 - 15:19Richard Branson'un otobiyografisinin ilk iki sayfasını onlara veriyoruz
-
15:19 - 15:23ve 16 yaşındakilerin görevi
-
15:23 - 15:27Richard Branson'un otobiyografisinin ilk iki sayfasında
-
15:27 - 15:30Richard kaç defa 'ben' kelimesini kullanmış
-
15:30 - 15:32ve kaç defa 'biz' kelimesini kullanmışsa altını çizmek.
-
15:32 - 15:37Hiç "Ben" kelimesini kullanmamış ve 32 defa "biz" kelimesini kullanmış
-
15:37 - 15:40Başladığında, yalnız değildi.
-
15:40 - 15:45Hiç kimse, yalnızken bir şirket kuramaz. Hiçbir kimse
-
15:45 - 15:49Öyleyse biz zümre oluşturabiliriz
-
15:49 - 15:52bir küçük iş tecrübesi olan kolaylaştırıcıların içinde bulunduğu
-
15:52 - 15:59kafelerde, barlarda oturan ve sizin adanmış arkadaşlarınız;
-
15:59 - 16:03size gidip, şu beyefendi için neler yaptıysa yapacak
-
16:03 - 16:06bu masalsı destanı anlatacak,
-
16:06 - 16:09"Neye ihtiyacın var?" diye size kim soracak
-
16:09 - 16:11"Ne yapabilirsiniz? Bunu başarabilir misiniz?
-
16:11 - 16:13Pekala, Satabilir misin? Paranı çekip çevirebilir misin?"
-
16:13 - 16:17-"Oh, hayır, Bunu yapamam." -"Bu iş için birini bulmamı ister misin?"
-
16:17 - 16:19Zümreleri harekete geçiriyoruz.
-
16:19 - 16:23'Teşebbüsü Basitleştirme'yi destekleyen gönüllülerden bir grup,
-
16:23 - 16:26kaynakları ve insanları bulmanıza yardım ediyor
-
16:26 - 16:29ve bir yerel insanların aklı ile
-
16:29 - 16:31bir mucize keşfettik ki:
-
16:31 - 16:35İnsanların kendi içindeki tutkuyu, enerjiyi
-
16:35 - 16:39ve hayal gücünü yakaladıkça
-
16:39 - 16:43kültürel ve ekonomik değişimi sağlayabilmeniz mümkündür.
-
16:43 - 16:48Teşekkürler. (Alkış)
- Title:
- Ernesto Sirolli: Birine yardım etmek mi istiyorsun? Kapa çeneni ve dinle!
- Speaker:
- Ernesto Sirolli
- Description:
-
Bütün iyi niyetli yardım kuruluşu çalışanları bir problemden haberdar olduklarında; gidip sorunu halledebileceklerini düşünür. Bu, Ernseto Sirolli'nin eğlenceli ve coşkulu konuşmasında, çaylaklara, insanlara yardım etmenin ilk adımı olarak dinlemek ve onların kendi girişimci ruhlarından faydalanabilmesini öneriyor. Ernesto'nun bu tavsiyesi bütün girişimcilere yardım edecektir.
- Video Language:
- English
- Team:
- closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 17:09
Meric Aydonat approved Turkish subtitles for Want to help someone? Shut up and listen! | ||
Meric Aydonat accepted Turkish subtitles for Want to help someone? Shut up and listen! | ||
Meric Aydonat commented on Turkish subtitles for Want to help someone? Shut up and listen! | ||
Meric Aydonat edited Turkish subtitles for Want to help someone? Shut up and listen! | ||
Meric Aydonat edited Turkish subtitles for Want to help someone? Shut up and listen! | ||
Metin Akın commented on Turkish subtitles for Want to help someone? Shut up and listen! | ||
Metin Akın edited Turkish subtitles for Want to help someone? Shut up and listen! | ||
Metin Akın edited Turkish subtitles for Want to help someone? Shut up and listen! |