< Return to Video

John Singleton Copley, Sincaplı Oğlan (Henry Pelham), 1765

  • 0:02 - 0:04
    .
  • 0:05 - 0:06
    Bir sanatçı olmak istediğinizi hayal edin,
  • 0:06 - 0:14
    ancak öyle bir şehirde yaşıyorsunuz ki hiç sanatçı yok, sanat okulları yok, müzeler yok, sanat galerileri yok
  • 0:14 - 0:18
    ve ciddi resimleri satın almak isteyen hiç kimse de yok.
  • 0:18 - 0:23
    John Singleton Copley'in 1760'larda Boston'da yaşadığı durum tam da böyleydi.
  • 0:23 - 0:27
    Burada gördüğümüz, Copley'in üvey kardeşinin bir portresi.
  • 0:27 - 0:32
    Resmi yapılan kişi Henry Pelham,
    resmin ismi ise 'Sincaplı oğlan'
  • 0:32 - 0:36
    Kendi kendisini eğitmiş birisi için son derece başarılı bir eser.
  • 0:36 - 0:39
    Resme baktığımda gözlerim önce yüzüne takılıyor,
    sonra o güzel perdeye,
  • 0:39 - 0:43
    arkadaki bu perde dikkatimizin yüze yoğunlaşması için güzel bir fon oluşturuyor,
  • 0:43 - 0:48
    daha sonra omuzlarına, kollarına ve ellerine bakıyorum.
  • 0:48 - 0:53
    Parmakların ne kadar ustalıkla şekillendirilmiş olduğuna,
  • 0:53 - 0:56
    altın zinciri gevşekçe elinde tutma hareketinin ne kadar başarılı yansıtıldığına dikkat edin.
  • 0:56 - 1:01
    Daha sonra ise sincaba bakmaya başlıyorum, küçük ve sevimli bir sincap, elindeki fındığı kemiriyor.
  • 1:01 - 1:06
    Sincaptan sonra, üstündeki koyu renkli ceketle
  • 1:06 - 1:08
    beyaz manşetin yan yana geldiği yere bakıyorum.
  • 1:08 - 1:13
    Gömleğin manşetinin bir kısmına ışık vurmuş,
  • 1:13 - 1:17
    diğer tarafı ise gölgede kalmış,
  • 1:17 - 1:19
    ahenkli bir şekilde geçiş sağlanmış.
  • 1:19 - 1:23
    Bu portre Copley'in üvey kardeşine ait, ve aynı zamanda ressamın kendisini tanıtma amacıyla yaptığı bir eser.
  • 1:23 - 1:31
    Copley 1765 yılında bu resmi yaptığında zaten Boston'da tanınmış bir ressamdı,
  • 1:31 - 1:38
    ancak daha da ilerlemek istiyordu.
    Copley şunu da biliyordu, portreler Avrupa'daki sanat kurumlarında üretilen eserler arasında en değersiz addedilen konulardan birisiydi.
  • 1:38 - 1:44
    Konuları önem sırasına dizersek, en önem verilen konular sırasıyla mitoloji, tarih, portreler ve
  • 1:44 - 1:49
    natürmortlardı.
  • 1:49 - 1:54
    Ancak Amerika'daki kişilerin satın almak istediği eserler de portrelerdi.
  • 1:54 - 2:01
    Boston'da yaşayan tüccarlar ve zengin elitler kendi portrelerini yaptırmanın önemini farketmeye başlamışlardı.
  • 2:01 - 2:06
    Ancak Copley bunun ötesine geçmek istiyordu, ve Avrupa resim sanatının da portreciliğin çok ötesinde gelişmiş olduğunun bilincindeydi.
  • 2:06 - 2:10
    Bu eseri de Avrupa'daki sanat akademilerine göstermek amacıyla yapmış.
  • 2:10 - 2:14
    Kendi eserlerinin Avrupa'daki sanat kurumlarında üretilenlerle aynı düzeyde olup olmadığını anlamak istemiş.
  • 2:14 - 2:19
    Eserini Londra'ya giden birisinin bavuluna koyup yollamış.
  • 2:19 - 2:26
    Eser Londra'da yaşayan başarılı bir ressam olan Benjamin West, ki kendisi de Amerikalı ve
  • 2:26 - 2:30
    İngilteredeki Royal Academy'nin başkanı olan Sir Joshua Reynolds
  • 2:30 - 2:33
    tarafından beğeniyle karşılanmış.
  • 2:33 - 2:36
    Resimde, portrelerde alışılageldiği gibi yüzün önden görünümü yer almıyor, resim profilden yapılmış.
  • 2:36 - 2:41
    Copley yüzün yandan görünüşünü yaparak, sadece portre
  • 2:41 - 2:44
    değil aynı zamanda günlük hayatın içinden görüntüleri de başarıyla canlandırabileceğini vurgulamak istemiş.
  • 2:44 - 2:49
    Aynı zamanda derinlik duygusunu, perspektifi de başarıyla yansıtabileceğini göstermeyi amaçlamış olmalı,
  • 2:49 - 2:52
    dikkat ederseniz sağ elin ve masanın köşesinin
  • 2:52 - 2:57
    başarıyla yerleştirildiğini göreceksiniz.
  • 2:57 - 3:02
    Bu resim İngiltere'ye ulaştığında, Sir Joshua Reynold ressamın bir an evvel Londra'ya gelerek gerçek bir eğitim almasını istemiş.
  • 3:02 - 3:08
    Sanatçının Boston'da kalarak sadece belli tarzda eserler vermek zorunda kalacağını, ve bunun tarzını, estetik anlayışını zedeleyebileceğini düşünmüş.
  • 3:08 - 3:15
    .
  • 3:15 - 3:23
    Ki o dönemleri gözünüzün önüne getirirseniz bu çok yerinde bir yaklaşım, zira İngiltere sanat dünyasını yönlendiren en önemli merkez konumunda.
  • 3:23 - 3:29
    Copley de Boston'daki ortamın sanatçılar için ne kadar elverişsiz olduğunun farkındaymış,
  • 3:29 - 3:35
    nasıl ifade edeyim düşünün ki toplumun gözünde sanatçılarla ayakkabıcılar arasında fark yokmuş.
  • 3:35 - 3:40
    Yaptığu portrelerin sanatın düşük katma değerli bir alanı olduğunun farkındaymış,
  • 3:40 - 3:45
    ancak müşterilerin istediği bu olduğu için
  • 3:45 - 3:49
    ustaca ve olağanüstü güzellikte portreler yapabildiği bu alanda devam ediyormuş.
  • 3:49 - 3:57
    Ancak resimlerinde konu olarak tarihsel olayları, dini veya mitolojik konuları işleyemediğinin, Avrupa sanat geleneğinde önemli yer tutan bu konularda
  • 3:57 - 4:01
    biraz zayıf kalmış olabileceğinin de farkındaymış.
  • 4:02 -
    JohnSingleton Copley'in bu duygularla yaptığı ve kendi sanatsal serüveninde çok önemli bir anı belgeleyen bu resim hem çok güzel, hem de oldukça hırslı.
Title:
John Singleton Copley, Sincaplı Oğlan (Henry Pelham), 1765
Description:

John Singleton Copley, Sincaplı Oğlan (Henry Pelham), 1765, 77.15 x 63.82 cm,
Boston'da Museum of Fine Arts'ta sergilenmektedir.

Bu video, Dr. Beth Harris ve Dr. Steven Zucker'ın açıklamaları baz alınarak düzenlenmiştir.

more » « less
Video Language:
English
Duration:
04:19

Turkish subtitles

Revisions