< Return to Video

Opioid bırakma ızdırabı -- ve doktorlar hastalara bununla ilgili ne söylemeli

  • 0:01 - 0:03
    "Ne kadar ağrı kesici alıyorsunuz?''
  • 0:04 - 0:07
    Benim hayatımı değiştiren
    bu rutin soruydu.
  • 0:08 - 0:09
    Eylül 2015 tarihiydi,
  • 0:09 - 0:11
    az kalsın ayağımı kaybedecek olduğum
  • 0:11 - 0:14
    ciddi bir motosiklet kazası geçirmemden
    yaklaşık 2 ay sonra.
  • 0:14 - 0:17
    Ortopedi cerrahımın ofisindeydim,
  • 0:17 - 0:19
    tedavimin devamı için gelmiştim.
  • 0:20 - 0:21
    Eşim Sadiye'ye baktım;
  • 0:21 - 0:22
    bazı hesaplamalar yaptık.
  • 0:23 - 0:26
    "Neredeyse 115 miligram
    oksikodon," diye cevap verdim.
  • 0:27 - 0:29
    "Daha fazla bile olabilir."
  • 0:29 - 0:33
    Soğukkanlıydım, daha önce
    birçok kez doktorlara
  • 0:33 - 0:35
    bu bilgiyi vermiştim
  • 0:35 - 0:36
    ama bu defa farklıydı.
  • 0:37 - 0:38
    Doktor ciddiyetle döndü,
  • 0:38 - 0:40
    bana baktı ve dedi ki
  • 0:40 - 0:42
    "Travis, bu çok fazla opioid.
  • 0:42 - 0:45
    İlaçlardan kurtulmayı düşünmelisin."
  • 0:46 - 0:48
    Uzun reçetelerin ikinci ayında,
  • 0:48 - 0:50
    ilk kez bir adam
    gerçek endişe göstermişti.
  • 0:51 - 0:54
    Aslında, bu benim opioid terapimle ilgili
  • 0:54 - 0:56
    ilk gerçek sohbetimdi.
  • 0:57 - 0:59
    Beni uyarmamışlardı,
  • 0:59 - 1:00
    nasihat etmemişlerdi,
  • 1:00 - 1:01
    plan vermemişlerdi...
  • 1:02 - 1:04
    Sadece sonu görünmeyen
    reçeteler verilmişti bana.
  • 1:06 - 1:10
    Yaşadıklarım ilaç şokuyla ilgili
    tüm tecrübemi belirlemişti.
  • 1:10 - 1:15
    Şimdi bildiğim şey, bana verilen
    çok sert ve gittikçe sivrilen bir rutindi.
  • 1:15 - 1:18
    İlaçlarımı dört doz hâline getirdim,
  • 1:19 - 1:21
    bir ay boyunca her hafta
    dozu biraz düşürüyordum.
  • 1:23 - 1:27
    Sonuç olarak opioid yoksunluğu yaşıyordum.
  • 1:28 - 1:30
    Sonuç, başka bir deyimle,
  • 1:30 - 1:32
    cehennemdi.
  • 1:34 - 1:39
    Tedavinin ilk aşamaları
    ağır bir grip hastalığı gibiydi.
  • 1:39 - 1:40
    Midem bulanıyor,
  • 1:40 - 1:42
    iştahım kaçıyor,
  • 1:42 - 1:44
    her yerim ağrıyordu,
  • 1:44 - 1:47
    ezilmiş ayağımda ağrılar artıyordu;
  • 1:48 - 1:52
    rahatsızdım, huzursuzdum
    bu yüzden uyumakta zorlanıyordum.
  • 1:54 - 1:55
    O zaman düşündüm ki
  • 1:55 - 1:57
    çok acınacak hâldeyim.
  • 1:58 - 2:00
    Çünkü beni neyin beklediğini bilmiyordum.
  • 2:02 - 2:04
    İkinci haftanın başlangıcında,
  • 2:04 - 2:05
    hayatım daha da zorlaştı.
  • 2:06 - 2:09
    Semptomlar şiddetli olarak belirdiğinden
  • 2:10 - 2:13
    iç termostatım bozulmuş gibi görünüyordu.
  • 2:13 - 2:16
    Sürekli yoğun bir şekilde terliyordum
  • 2:16 - 2:20
    ama eğer kendimi sıcak
    Ağustos güneşinin içine sokabilseydim
  • 2:20 - 2:23
    aşağı baktığımda
    tüylerim diken diken olurdu.
  • 2:24 - 2:27
    İlk hafta beni uyutmayan rahatsızlık,
  • 2:27 - 2:30
    bırakma hissi olarak
    düşünmeye başladığım şeye dönüştü.
  • 2:31 - 2:36
    Beni seğirten derin bir heyecan hissiydi.
  • 2:36 - 2:37
    Uyumam neredeyse imkânsızdı.
  • 2:39 - 2:42
    Ama en çok rahatsız eden ağlamaktı.
  • 2:44 - 2:49
    Gözlerimi hiçbir sebep
  • 2:49 - 2:51
    ve hiçbir uyarı olmaksızın
  • 2:51 - 2:52
    yaş akıtırken bulurdum.
  • 2:53 - 2:55
    Onlar sinirsel yanılma gibi hissettirdi,
  • 2:55 - 2:57
    tüylerin ürpermesi gibi.
  • 2:58 - 3:02
    Sadiye endişelendi
    ve ilacı yazan doktoru aradı,
  • 3:02 - 3:05
    doktor mide bulantısı için
    bolca sıvı tüketmemi tavsiye etti.
  • 3:06 - 3:10
    Sadiye doktora: "Çok kötü
    olduğunu biliyorsunuz" dediğinde
  • 3:10 - 3:12
    doktor, "Eğer durum çok kötüyse
  • 3:12 - 3:15
    bir süreliğine eski dozuna dönebilir."
  • 3:16 - 3:18
    "Peki sonra?" diye merak ettim.
  • 3:19 - 3:21
    "Sonra yeniden deneyin" diye cevap verdi.
  • 3:22 - 3:26
    Şimdi eski hâlime geri dönmek imkânsızdı,
  • 3:26 - 3:30
    en azından tedavi için
    yeni bir plan bulmadığım müddetçe.
  • 3:30 - 3:34
    Böylece, biz bunu atlattık
    ve dozu biraz daha düşürdük.
  • 3:36 - 3:37
    Üçüncü hafta başladığında
  • 3:38 - 3:40
    dünyam karardı.
  • 3:41 - 3:43
    Yemek yemiyordum,
  • 3:44 - 3:46
    uyumakta zorlanıyordum,
  • 3:46 - 3:49
    stresten kıvranıyordum.
  • 3:50 - 3:52
    Ama en zoru -
  • 3:52 - 3:53
    en zoru depresyondu.
  • 3:54 - 3:59
    Daha önce yangın gibi
    gözüken göz yaşları,
  • 3:59 - 4:00
    şimdi daha anlamlıydı.
  • 4:01 - 4:04
    Günde birkaç defa
    göğsümde boşluk hissederdim,
  • 4:04 - 4:06
    göz yaşlarımın geleceğini anlardım
  • 4:06 - 4:08
    ama onları durduramıyordum,
  • 4:08 - 4:12
    kendileriyle birlikte çaresizlik
    ve umutsuzluk getiriyorlardı.
  • 4:13 - 4:16
    Artık bundan hiçbir zaman
  • 4:16 - 4:18
    kurtulamayacağıma inanmaya başladım.
  • 4:20 - 4:22
    Sadiye yeniden doktoru aradı,
  • 4:22 - 4:25
    bu sefer son gittiğimiz hastanedeki
  • 4:25 - 4:27
    ağrı yönetim ekibini tavsiye etti.
  • 4:27 - 4:29
    Güzel bir tavsiye gibi göründü,
  • 4:29 - 4:30
    hemen bunu yaptık,
  • 4:31 - 4:33
    ama hiç kimse bizimle
    konuşmadığında şok olduk.
  • 4:34 - 4:37
    Telefonlara cevap veren resepsiyonist
  • 4:37 - 4:41
    ağrı idare ekibinin yalnız
    yatılı hastalar için olduğunu söyledi;
  • 4:41 - 4:44
    acıyı kontrol altına almam için
    opioid tavsiye etseler de
  • 4:44 - 4:46
    tedavimi göze almıyorlardı.
  • 4:47 - 4:53
    Öfkeli bir şekilde doktoru aradık,
    bir şey yapması için yalvardık -
  • 4:53 - 4:55
    iyileşmem için herhangi bir şey -
  • 4:55 - 4:57
    ama bunun yerine o özür dileyip
  • 4:57 - 5:00
    bir şey yapamayacağını söyledi.
  • 5:00 - 5:01
    "Bakın" dedi,
  • 5:01 - 5:04
    "İlk tavsiyem sizin için çok kötü oldu,
  • 5:04 - 5:07
    yani benim resmi tavsiyem,
    Travis, ilaç tedavisine geri dönün,
  • 5:07 - 5:10
    vazgeçirmek için
    daha tecrübeli birini bulana kadar."
  • 5:13 - 5:15
    Tabii ki ilaç tedavisini geri istiyordum.
  • 5:15 - 5:17
    Can çekişiyordum.
  • 5:19 - 5:26
    Ama inanıyordum ki eğer ilaçlardan
    uzaklaşmak için yine ilaç kullanırsam
  • 5:26 - 5:27
    onlardan kurtulamayacağım,
  • 5:29 - 5:31
    kendimizi durdurduk,
  • 5:31 - 5:32
    son dozu düşürdüm.
  • 5:34 - 5:37
    Aylar içinde beynim ilk defa
  • 5:37 - 5:39
    opioidsiz kalmıştı
  • 5:40 - 5:42
    ve ben öleceğimi düşündüm.
  • 5:43 - 5:44
    Öleceğimi sandım--
  • 5:44 - 5:45
    (Ağlıyor)
  • 5:45 - 5:46
    Özür dilerim.
  • 5:46 - 5:48
    (Ağlıyor)
  • 5:53 - 5:55
    Çünkü hastalık beni öldürmezse
  • 5:56 - 5:57
    ben kendimi öldürecektim.
  • 5:58 - 6:00
    Kulağa dramatik geldiğini biliyorum,
  • 6:00 - 6:03
    çünkü yıllar sonra sapasağlam,
  • 6:03 - 6:05
    tam olarak burda ayakta kalmak,
  • 6:05 - 6:06
    benim için çok etkileyici.
  • 6:07 - 6:09
    Ama tamamen buna inandım,
  • 6:11 - 6:14
    çünkü artık iyileşmeme
  • 6:15 - 6:17
    zerre umudum kalmamıştı.
  • 6:21 - 6:24
    Uykusuzluk dayanılmaz olmuştu
  • 6:24 - 6:27
    ve iki gün sonra
    hakikaten uykusuz kalarak
  • 6:28 - 6:32
    bütün geceyi bodrum katındaki
    banyonun zemininde geçirdim.
  • 6:33 - 6:37
    Düzenli olarak ateşli kafamı
    seramik karolara geçiriyor,
  • 6:37 - 6:39
    günlerdir bir şey yememiş
    olmama rağmen
  • 6:39 - 6:43
    kusmaya çalışıyordum.
  • 6:45 - 6:47
    Sadiye gecenin sonunda beni bulduğunda
  • 6:47 - 6:48
    şok oldu,
  • 6:48 - 6:50
    yeniden telefonu aldı.
  • 6:50 - 6:52
    Herkesi aradık.
  • 6:52 - 6:55
    Cerrahları, ağrı hekimlerini,
    pratisyen doktorları -
  • 6:55 - 6:58
    internette bulduğumuz herkesi,
  • 6:58 - 7:00
    bir kişi bile yardım edemedi.
  • 7:01 - 7:03
    Telefonda konuşabildiğimiz birkaç kişi
  • 7:04 - 7:07
    ilaçlara geri dönmemizi tavsiye etti.
  • 7:09 - 7:13
    Ağrı denetim hastanesi bize
    opioid tavsiye ediyordu
  • 7:13 - 7:15
    ama ilaç tedavisinde olduğumu
    hesaba katmadan.
  • 7:17 - 7:20
    Umutsuzluk sesime yansımaya başladığında
  • 7:20 - 7:22
    şimdi olduğu gibi,
  • 7:24 - 7:26
    resepsiyonist derin nefes alıp bunu dedi:
  • 7:26 - 7:30
    "Bay Rieder, muhtemelen ihtiyacınız olan
    rehabilitasyon tedavisi
  • 7:30 - 7:31
    ya da metadon kliniği."
  • 7:32 - 7:34
    Daha iyisini bilmiyordum,
    onun tavsiyesine uydum.
  • 7:35 - 7:37
    Telefonu kapattım ve o yerleri aradım
  • 7:37 - 7:39
    ama bunu keşfetmek
    neredeyse hiç zamanımı almadı:
  • 7:39 - 7:42
    Bu tesisler uzun süreli
    madde kullanım bozukluğu ile
  • 7:42 - 7:46
    mücadele edenlere yönelik.
  • 7:46 - 7:47
    Opioidlerin durumunda,
  • 7:47 - 7:51
    çoğu zaman kesinlikle hastanı
    uyuşturucudan vazgeçirmek değil,
  • 7:51 - 7:55
    onları daha uzun süre etki altında tutan
    diğer opioidlere transfer ediyorlar:
  • 7:55 - 7:58
    bakım tedavisi için
    metadon ya da buprenorfin.
  • 7:58 - 8:01
    Ek olarak, aradığım her yerde
    kapsamlı bekleme listesi vardı.
  • 8:02 - 8:05
    Sadece onların görmek istediği
    hastalardan değildim.
  • 8:06 - 8:09
    Rehabilitasyon tedavisinden
    geri çevrildikden sonra,
  • 8:09 - 8:11
    nihayet yenilgiyi kabul ettim.
  • 8:12 - 8:13
    Kaybetmiştim,
  • 8:14 - 8:16
    yapacak daha fazla şey yoktu.
  • 8:18 - 8:20
    Sadiye'ye ilaçlara geri dönmek
    istediğimi söyledim.
  • 8:22 - 8:24
    Mümkün olan en küçük dozla başlayacaktım,
  • 8:24 - 8:26
    sadece ihtiyacım olan kadar alacaktım,
  • 8:26 - 8:29
    yoksunluğun felç edici
    etkilerinden kurtulmak için.
  • 8:30 - 8:32
    O gece merdivenlerden çıkmama yardım etti
  • 8:32 - 8:35
    ve haftalardır ilk defa yatağıma gittim.
  • 8:35 - 8:38
    Küçük turuncu reçete şişesini aldım,
  • 8:38 - 8:39
    komodinin üzerine koydum...
  • 8:41 - 8:42
    sonra ona dokunmadım.
  • 8:43 - 8:44
    Uyuya kaldım,
  • 8:44 - 8:46
    tüm gece uyudum
  • 8:46 - 8:48
    ve uyandığımda
  • 8:48 - 8:50
    en ağır semptomlarım hafiflemişti.
  • 8:52 - 8:53
    Bunu gerçekten hissettim.
  • 8:53 - 8:58
    (Alkışlar)
  • 9:02 - 9:04
    Teşekkürler, benim de cevabım buydu.
  • 9:05 - 9:06
    (Gülüşmeler)
  • 9:08 - 9:09
    Yani -
  • 9:12 - 9:15
    Özür dilerim, kendimi biraz toplamalıyım.
  • 9:16 - 9:18
    Bu hikâyenin önemli olduğunu düşünüyorum.
  • 9:18 - 9:20
    Özel biri olduğum için değil.
  • 9:20 - 9:24
    Bu hikâye önemli çünkü
    ben kesinlikle özel değilim;
  • 9:24 - 9:26
    çünkü başıma gelenler eşsiz değildi.
  • 9:28 - 9:31
    Bana reçeteler yazılıyordu,
  • 9:31 - 9:33
    yazıldıkları süreç göz önüne alındığında
  • 9:33 - 9:36
    opioid bağımlılığım tahmin edilebilirdi.
  • 9:36 - 9:41
    Bağımlılık beyinin opioid bakımından
    zengin ortama tepkisidir.
  • 9:41 - 9:45
    Baştan beri benim iyi oluşturulmuş,
  • 9:45 - 9:48
    denetimli bir tedavi planına
    ihtiyacım vardı
  • 9:49 - 9:53
    ama bizim sağlık hizmeti sistemimiz
    benim gibi hastalardan
  • 9:53 - 9:55
    kimin sorumlu olduğuna
    karar bile vermemiş.
  • 9:56 - 10:00
    Reçeteciler beni karmaşık
    bir hasta gibi görmüşlerdi,
  • 10:00 - 10:01
    özel bakıma, ağrı kesicilere
  • 10:01 - 10:03
    ihtiyacı olan biri.
  • 10:03 - 10:06
    Doktorlar kendi işlerini ağrıyı
    denetim altına almakta görüyorlardı.
  • 10:06 - 10:09
    İlaçlardan kurtulamayınca
  • 10:09 - 10:11
    onlar beni bağımlılık alanı olarak gördü.
  • 10:11 - 10:13
    Ama bağımlılık tıbbı
    uzun süre etki gösteren
  • 10:13 - 10:17
    ilaçlar kullananlara odaklanmış
    onlar üzerinde gerginleşmişti.
  • 10:17 - 10:21
    Kısacası, bana uzun süreli yönetime
    ihtiyacı olan ilaçlar yazıldı
  • 10:22 - 10:24
    ve sonra bana o yönetim gösterilmedi
  • 10:24 - 10:27
    hatta bu yönetimin
    kimin işi olduğu bile tartışılırdı.
  • 10:28 - 10:29
    Bu, felakete götüren reçeteydi
  • 10:31 - 10:34
    ve herhangi bir felaket bile ilginç
    ve konuşmaya değer olurdu -
  • 10:34 - 10:36
    belki bir TED konuşması -
  • 10:37 - 10:41
    opioid problemi şimdi Amerika'da
  • 10:41 - 10:43
    problem olarak kalmakta,
  • 10:44 - 10:46
    çünkü biz bu salgının tam merkezindeyiz.
  • 10:47 - 10:51
    2015 yılında aşırı doz nedeniyle
    33.000 kişi hayatını kaybetti.
  • 10:53 - 10:56
    Bu ölümlerin neredeyse yarısı,
    opioid reçeteleri yüzünden oldu.
  • 10:58 - 11:03
    Tıp cemiyeti, aslında,
    buna tepki vermeye başladı
  • 11:03 - 11:07
    ama bu cevapların birçoğu
    daha az ilaç kapsayan reçeteler yazıyor -
  • 11:08 - 11:10
    ve bu kesinlikle çok önemli.
  • 11:10 - 11:12
    Yani örneğin, biz şimdi
  • 11:12 - 11:16
    Amerikalı doktorların çok hatta bazen
    ihtiyaç olmadığı hâlde
  • 11:16 - 11:18
    bu ilaçları yazdığını opioid fonunda
  • 11:18 - 11:19
    kanıtlamaya çalışıyoruz.
  • 11:19 - 11:21
    Hatta hasta opioid bağımlısı ise,
  • 11:21 - 11:24
    ona ihtiyacından
    daha fazlasını reçeteliyorlar.
  • 11:24 - 11:29
    Bu tip düşünceler sayesinde
    şunun sebebini anlıyoruz:
  • 11:30 - 11:33
    Amerika dünya nüfusunun
    sadece yüzde beşine sahip olmasına rağmen
  • 11:33 - 11:37
    global opioid arzının
    yüzde yetmişini tüketiyor.
  • 11:39 - 11:43
    Ama sadece reçete oranları
    üzerinde yoğunlaşırsak
  • 11:43 - 11:47
    iki daha önemli noktayı gözden kaçırırız.
  • 11:48 - 11:53
    İlk nokta şudur: Opioidler her zaman
    ağrı tedavisinde çok önemli oldular
  • 11:53 - 11:56
    ve olmaya da devam edecekler.
  • 11:56 - 12:01
    Sizi emin ederim, bu ilaçlar,
    sert ve uzun süren ağrıları olan biri için
  • 12:01 - 12:05
    hayatı daha yaşanılır hâle getirebilir.
  • 12:06 - 12:08
    Ve ikincisi;
  • 12:08 - 12:13
    bu ilaçlara gerçekten ihtiyacı olan
    insanlar var ve biz doktorlardan hastalara
  • 12:13 - 12:16
    reçetede ne yazdıklarını
    anlamalarını talep ederek
  • 12:16 - 12:19
    bu salgına karşı mücadele ediyoruz.
  • 12:20 - 12:22
    Mesela bir örnek göstereyim,
  • 12:22 - 12:24
    benim tedavi sürecime dönelim.
  • 12:25 - 12:27
    Hastalarına opioid yazan tüm doktorların
  • 12:27 - 12:31
    bu tedavinin ne kadar agresif olduğunu
    bildiğini düşünmek mantıklı mı?
  • 12:32 - 12:36
    İlk defa akademik bir dergide
    hikâyemi yayınladıktan sonra
  • 12:36 - 12:40
    CDC'den bir kişi bana
    opioid tedavisi kılavuzu gönderdi.
  • 12:41 - 12:43
    Birçoğu fotoğraflardan ibaret,
  • 12:43 - 12:44
    dört sayfalık bir belgeydi.
  • 12:45 - 12:50
    Basit durumlarda opioid tedavisinin
    nasıl yapılacağını açıklıyordu doktorlara.
  • 12:50 - 12:52
    Onların tavsiyelerinden biri buydu:
  • 12:52 - 12:56
    Hastalara başlangıçta dozu her hafta
    öncekinin yüzde onunu geçmeyerek azaltın.
  • 12:57 - 13:00
    Eğer doktorum bana bunu yapsaydı
  • 13:00 - 13:05
    benim tedavim birkaç hafta yerine
    birkaç ay sürerdi.
  • 13:06 - 13:09
    Eminim ki kolay olmazdı.
  • 13:09 - 13:11
    Büyük ihtimalle çok rahatsız edici olurdu
  • 13:12 - 13:14
    ama bana cehennemi yaşatmazdı.
  • 13:15 - 13:17
    Bu bilgi, hastalarına
    bu tür tedavi yapanların
  • 13:17 - 13:20
    bilmesi gereken bir bilgi.
  • 13:21 - 13:22
    Şunu da eklemeliyim ki
  • 13:23 - 13:29
    doğru bir şekilde tasarlanmış
    opioid reçeteleri
  • 13:29 - 13:31
    problemi tek başına çözemez.
  • 13:32 - 13:35
    Amerika'nın salgını bundan daha büyük
  • 13:36 - 13:41
    ama bir ilaç her yıl on binlerce kişinin
    ölümünden sorumlu tutulduğunda
  • 13:41 - 13:45
    umursamazca yapılan
    bu tedaviler affedilemez.
  • 13:47 - 13:50
    Opioid bağımlısı hastalara
    ilaçlardan kurtulmak için yardım etmek,
  • 13:50 - 13:52
    belki de probleme tam çözüm olmaz
  • 13:52 - 13:54
    ama bu yaptığımız,
  • 13:55 - 13:57
    gerçek bir ilerleme gösterir.
  • 13:58 - 13:59
    Teşekkür ederim.
  • 13:59 - 14:02
    (Alkış)
Title:
Opioid bırakma ızdırabı -- ve doktorlar hastalara bununla ilgili ne söylemeli
Speaker:
Travis Rieder
Description:

ABD dünya nüfusunun sadece yüzde beşine sahip olmasına rağmen, dünya opioid tüketiminin yüzde yetmişine sahip ve bu her yıl on binlerce insanın ölümüne sebep olan bir epidemi oluşturuyor. Biz buraya nasıl geldik ve ne yapabiliriz? Bu konuşmada, Travis Rieder opioid bırakmanın acılı, genellikle gizli mücadelesini açıklıyor ve doktorların insanları ilaçlardan kurtaran araçlar kullanmadan reçete yazmaya nasıl hevesli olduklarını anlatıyor.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
14:17

Turkish subtitles

Revisions