Return to Video

Farklı türdeki akılları eğitmek | Temple Grandin | TEDxCSU

  • 0:13 - 0:16
    Bugün burada olmak gerçekten çok güzel
  • 0:16 - 0:19
    fakat ben insanların düşündüklerinden
    farklı bir şekilde konuşmak istiyorum
  • 0:19 - 0:21
    ve bunun ilk adımlarından biri de
  • 0:21 - 0:23
    düşünmenin farklı türlerinin
    var olduğunu fark etmek.
  • 0:23 - 0:27
    Eğitim sistemine meydan okuduğum
    başka bir şey ise
  • 0:27 - 0:31
    geçmişte yaşamış bazı
    muhteşem beyinlerin olması
  • 0:31 - 0:36
    ve o beyinler bugünün eğitim
    sisteminde var olsalardı, neler olurdu?
  • 0:36 - 0:39
    Bugün yaşasalardı, Michelangelo'nun,
    Beethoven'ın başına neler gelirdi?
  • 0:39 - 0:41
    Ya Thomas Edison?
  • 0:41 - 0:42
    Böyle çok kişi var.
  • 0:42 - 0:44
    Başlarına neler gelirdi?
  • 0:44 - 0:47
    Hepimiz Michelangelo'nun
    sanatına aşinayız
  • 0:47 - 0:51
    ve onun hakkında öğrencisi
    tarafından yazılmış bir kitap var.
  • 0:51 - 0:53
    Kitap İngilizce'ye çevrildi.
  • 0:53 - 0:55
    Michelangelo kötü bir öğrenciydi,
  • 0:55 - 0:57
    12 yaşında okuldan ayrıldı.
  • 0:57 - 0:59
    Yani altıncı sınıfta -
  • 0:59 - 1:01
    6. sınıfta okulu terk eden
    bir lise öğrencisi.
  • 1:01 - 1:03
    İşte bu Michelangelo.
  • 1:03 - 1:05
    Babası sanattan nefret ederdi,
  • 1:05 - 1:08
    babasının, sanatı "öğrenilmiş"
    bir şey olarak addetmediğini söylerdi.
  • 1:08 - 1:11
    Babası onun büyüyüp
    resmi belge yazarı olmasını isterdi.
  • 1:11 - 1:11
    İğrenç bir şey!
  • 1:11 - 1:13
    (Gülüşmeler)
  • 1:13 - 1:18
    Neyse ki taş yontma aletlerine
    ulaşabildiği bir çevrede büyüdü.
  • 1:18 - 1:20
    Böylece bu aletlere maruz kaldı.
  • 1:20 - 1:23
    Bütün kiliseler her tür
    sanatı icra ediyordu.
  • 1:23 - 1:25
    Bunlara da maruz kalarak büyüdü.
  • 1:25 - 1:28
    Bu durum, çok önemli olan
    başka bir şeyi ortaya çıkarıyor,
  • 1:28 - 1:30
    öğrenciler herhangi bir şeye
    nasıl ilgi duyacak?
  • 1:30 - 1:32
    Onlara maruz kalacaklar.
  • 1:32 - 1:34
    Ben kendimi büyükbaş hayvan
    endüstrisinde buldum
  • 1:34 - 1:36
    çünkü 15 yaşındayken
    buna maruz kalmıştım.
  • 1:36 - 1:38
    Peki ya Beethoven?
  • 1:38 - 1:41
    Muhteşem bir başarı elde etti
    fakat çok zorluk çekti,
  • 1:41 - 1:45
    yarı sağırken en iyi eserlerini yazdı
  • 1:45 - 1:50
    ve tamamen sağırken de
    hiç sanat icra edemedi.
  • 1:50 - 1:53
    Biz onun müziğini bugün hâlâ çalıyoruz.
  • 1:53 - 1:55
    Oysa onun duymasına yardımcı olup
  • 1:55 - 1:58
    piyano çalmasını sürdürecek
    bir aygıtı üreten piyano şirketi vardı.
  • 1:58 - 2:02
    Bu aygıt, Orpheus Enstitüsü
    tarafından yeniden üretilmişti.
  • 2:02 - 2:05
    Fakat Beethoven
    bir şeyler başarmak istedi.
  • 2:06 - 2:09
    Pekâlâ, bu benim en önemli
    slaytlarımdan biri:
  • 2:09 - 2:12
    Zihinlerin farklı türleri.
  • 2:12 - 2:14
    Ben fotorealistik, görsel zihinli
  • 2:14 - 2:16
    ve nesneleri hayalinde
    canlandıran biriyim.
  • 2:16 - 2:17
    Fakat matematikten hiç anlamam!
  • 2:17 - 2:20
    Bugünün eğitim sisteminde
    dışarıda kalırdım.
  • 2:20 - 2:21
    Bütün ülke çapında konuşmalar yapıyorum,
  • 2:21 - 2:24
    liseden mezun olamayan
    lise öğrencileriyle konuşuyorum,
  • 2:24 - 2:27
    eğer siz de matematikten
    anlamıyorsanız haberiniz olsun.
  • 2:27 - 2:29
    Eğer bir kimyager olacaksam
    matematiğe ihtiyacım var
  • 2:29 - 2:31
    fakat birçok şeyde de
    matematiğe ihtiyacınız yok
  • 2:31 - 2:34
    ve görsel zihinli
    kişilere ihtiyacımız var,
  • 2:34 - 2:36
    sorun çözmek için onlara ihtiyacımız var.
  • 2:36 - 2:38
    Bir diğer tür ise matematiksel zihin.
  • 2:38 - 2:40
    Kalıpsal düşünenler.
  • 2:40 - 2:43
    Onlar daha matematiksel düşünürler,
    görsel düşünmezler
  • 2:43 - 2:45
    ve bir de sözelliğe dayanan insanlar var.
  • 2:45 - 2:49
    Farklı türdeki zihinlerin problem çözmeye
    nasıl yaklaştıklarına bir bakalım.
  • 2:49 - 2:51
    Görsel zihinliler tümevarımsal düşünürler.
  • 2:51 - 2:54
    Kavramlar spesifik örneklerle öğrenilir.
  • 2:54 - 2:58
    Büyükbaş endüstrisindeki şeyleri
    geliştirmek için çok çalıştım.
  • 2:58 - 3:00
    Fakat bu, spesifik bir şeydi.
  • 3:00 - 3:03
    Belirsiz ve soyut değildi.
  • 3:03 - 3:06
    Farklı birçok konu hakkındaki
    çok fazla sözel düşünceyle
  • 3:06 - 3:08
    çok fazla soyut hâle geliyor.
  • 3:08 - 3:11
    Kendimi tam anlamıyla verdiğim
    bir konu olması gerek,
  • 3:11 - 3:12
    böylece onun için bir şey yapabilirim.
  • 3:12 - 3:15
    Fakat ilk adım ise böyle farklı düşünen
    kişilerin var olduğunu
  • 3:15 - 3:17
    fark etmemiz gerektiği.
  • 3:17 - 3:20
    Beceriler birbirlerini tamamlayabilir.
  • 3:20 - 3:23
    iPhone'u düşünün,
    Steve Jobs bir sanatkârdı.
  • 3:24 - 3:26
    Bu yüzden telefonunuzu kullanmak kolay.
  • 3:26 - 3:29
    Matematikçiler telefonun
    çalışmasını sağlamak zorundaydı.
  • 3:31 - 3:32
    Bazı beyin taramaları var
  • 3:32 - 3:35
    ve ben kendimde bazı büyük
    görsel düşünce devreleri keşfettim.
  • 3:37 - 3:39
    Bu görsel benim hafıza
    eksikliğimi gösteriyor.
  • 3:39 - 3:41
    Peki bir parça kâğıtla
    burada ne yapıyorum?
  • 3:41 - 3:44
    Bu benim harici işleyen hafızam.
  • 3:45 - 3:46
    Çünkü benim çalışan bir hafızam yok.
  • 3:46 - 3:48
    Tamamen suyla dolu.
  • 3:48 - 3:52
    Doğrusu, ben bir bilgisayar olsaydım
  • 3:52 - 3:55
    Amazon Cloud, Microsoft Cloud
    veya Google Cloud'a sahip olsaydım
  • 3:55 - 3:57
    hangisini en iyi olduğunu
    düşünürseniz düşünün,
  • 3:57 - 3:59
    grafik dosyaları için,
  • 3:59 - 4:01
    grafik dosyaları için
    muazzam bir hafızam olurdu.
  • 4:01 - 4:04
    Eğer dosyayı bir grafik dosyasına
    dönüştürebilseydim, hatırlardım.
  • 4:04 - 4:07
    Ama mesele işleyen
    hafıza söz konusu olunca
  • 4:07 - 4:10
    ben sadece 286'yım
    ya da tek çubuk çeken bir telefonum.
  • 4:12 - 4:16
    İşte bu yüzden yanımda bu notlar var
    çünkü onlar benim harici işleyen hafızam.
  • 4:17 - 4:21
    Peki çocukların ne türde bir zihinleri
    olduğunu kestirebiliyor musunuz?
  • 4:21 - 4:25
    Görsel zihinli kişiler sanatta
    ve mekanik aletlerde iyidirler.
  • 4:25 - 4:26
    Ben fotoğrafçılıkta iyiydim.
  • 4:26 - 4:29
    Bu durum ikinci,
    üçüncü sınıfta ortaya çıkacaktır.
  • 4:29 - 4:31
    Matematiksel zihinliler
    matematikte iyidirler.
  • 4:31 - 4:33
    Yapılan en büyük hatalardan biri de
  • 4:33 - 4:36
    çocuklara bebekler için
    olan matematiğin verilmesi,
  • 4:36 - 4:37
    böylece matematik becerisi gelişmiyor.
  • 4:37 - 4:40
    Bazı çocukların matematikte
    çok iyi olmalarının sebebi de
  • 4:40 - 4:41
    kafadan yapıyor olmaları.
  • 4:41 - 4:44
    Yaptıklarını sözel biçimde
    göstermelerine izin vermeyin.
  • 4:44 - 4:46
    Onlar öyle düşünmüyorlar.
  • 4:46 - 4:49
    Bugün, bilgisayar kodlayıcılarda
    büyük bir açığımız var.
  • 4:49 - 4:53
    Belki de kodlamanın
    üçüncü sınıflara da verilmesi gerek.
  • 4:53 - 4:54
    Birde sözel zihinliler var,
  • 4:54 - 4:56
    onlar tarihi ve gerçekleri severler.
  • 4:56 - 4:59
    Sözel zihinlilerden bazı şeylerimi
    daha doğrusal yapmalarını isterim.
  • 4:59 - 5:01
    Birçok kitabımın ortak yazarı var,
  • 5:01 - 5:03
    çünkü bir görsel zihinli kişi
    dağılma eğilimindedir.
  • 5:03 - 5:06
    Bu yüzden kitabı daha
    doğrusal hâle getirmesi için
  • 5:06 - 5:08
    sözel zihinli bir kişiye ihtiyacım var.
  • 5:08 - 5:11
    İşte bunlar birlikte çalışan
    farklı türdeki zihinler.
  • 5:11 - 5:13
    Uzay programı hakkında konuşmak istiyorum.
  • 5:13 - 5:15
    Uzay Programı'nı hep sevmişimdir.
  • 5:15 - 5:17
    Benim neslimin en büyük başarısıydı.
  • 5:18 - 5:20
    Kritik görev edinen insanlar vardı,
  • 5:20 - 5:23
    onlar şimdi tanınmaya başlıyorlar.
  • 5:24 - 5:28
    Ben gidip araç montaj binasını
    ziyaret ettiğimde çok duygusallaştım.
  • 5:28 - 5:30
    Bunu yapmayı sevmiştim.
  • 5:30 - 5:33
    Matematik denklemleri çözen
    Hal adında bir adam vardı.
  • 5:33 - 5:35
    Gözlerden uzak ve dağınık bir ofiste
  • 5:35 - 5:38
    eğlence için matematik
    denklemleri çözüyordu.
  • 5:38 - 5:40
    Hiç iş yapmadığını kabul etmişti
  • 5:40 - 5:45
    fakat onun denklemleri olmasaydı
    aya iniş gerçekleşmezdi.
  • 5:45 - 5:47
    Kritik bir görev yapmıştı.
  • 5:47 - 5:50
    Matematikçi Katherine Johnson
  • 5:50 - 5:52
    sonunda tanındı.
  • 5:53 - 5:58
    Onun uyduları hesap eden
    matematiği kesinlikle elzemdi.
  • 5:58 - 6:02
    Burada hanımları tanıtmamız gerek.
  • 6:02 - 6:05
    Playtex Corporation uzay kıyafetini yaptı.
  • 6:05 - 6:09
    En iyi dört sütyen terzisi
    kadın, kıyafeti dikti,
  • 6:09 - 6:11
    onların patronu da
    bir televizyon tamircisiydi.
  • 6:12 - 6:16
    Bu muhtemelen matematik
    bölümüyle ilgili değildi.
  • 6:17 - 6:19
    Fakat uzay kıyafeti
    çok kritik bir görevdi.
  • 6:21 - 6:24
    İki buçuk yıl önce Kennedy
    Uzay Merkezi'ni ziyaret ettiğimde
  • 6:24 - 6:27
    belki de gerekli kişisel özelliklerin
    Ay'a gittiğini fark ettim
  • 6:27 - 6:29
    fakat zeki tipler, uyumsuzlar
  • 6:29 - 6:31
    ve etiketlenmiş çocuklar
    kumaşı ortaya çıkardı.
  • 6:31 - 6:32
    (Kahkahalar)
  • 6:32 - 6:35
    Yapı sektöründe 25 yıl geçirdim
  • 6:35 - 6:37
    ve bugün otizmli, disleksik
  • 6:37 - 6:40
    veya dikkat eksikliği
    hiperaktivite bozukluğu tanısı konan
  • 6:40 - 6:42
    yetenekli tüccarlarla çalıştım.
  • 6:42 - 6:43
    Peki o çocuk şimdi nerede?
  • 6:43 - 6:46
    Muhtemelen bir bodrum katında
    bilgisayar oyunu oynuyor
  • 6:46 - 6:49
    çünkü küçükken hiç kimse onun
    bir şeylerle oynamasına fırsat vermedi.
  • 6:49 - 6:53
    Ayrıca, bu fırlatma rampasında
    çalışan kişilerden birinde
  • 6:53 - 6:55
    Tourette sendromu vardı.
  • 6:55 - 6:58
    İşte bu kimlik hakkındaki
    önemli bir şeyi ortaya çıkarıyor.
  • 6:58 - 7:01
    Otizm, kişinin kim olduğunun
    önemli bir parçası
  • 7:01 - 7:04
    fakat kariyer önce gelir.
  • 7:04 - 7:06
    İnsanlar bana sürekli soruyorlar:
  • 7:06 - 7:08
    "Otizmli biri olarak büyükbaş hayvan
    endüstrisine girmek
  • 7:08 - 7:10
    çok zor oldu mu?"
  • 7:10 - 7:11
    Hayır olmadı,
  • 7:11 - 7:16
    1970'lerde bir kız olmak,
    otizmli olmaktan daha büyük bir engeldi.
  • 7:16 - 7:17
    (Kahkahalar)
  • 7:17 - 7:20
    Arabamın üstüne boğa testisi koydular.
  • 7:20 - 7:22
    Bu manzara yaşandı.
  • 7:22 - 7:26
    Filmde tamamen gerçek olan
    başka bir şey ise görsel düşünme.
  • 7:26 - 7:28
    O da bu durumu tam olarak gösteriyor.
  • 7:28 - 7:32
    Benim büyük babam uçaklarda kullanılan
    otomatik pilotun mucitlerinden biriydi
  • 7:32 - 7:36
    ve muhtemelen otizmli olan
    başka bir kişiyle çalıştı,
  • 7:36 - 7:37
    o kişi muhtemelen görsel zihinliydi
  • 7:37 - 7:40
    ve üç küçük bobinle
    fikri ortaya o atmıştı.
  • 7:40 - 7:42
    Sonra benim matematiksel zihinli,
  • 7:42 - 7:46
    MIT'den eğitim almış büyük babam
    matematik hesabı yaptı,
  • 7:46 - 7:48
    farklı zihinler birlikte çalışıyordu.
  • 7:48 - 7:49
    Birçok çocuk otizmle, disleksiyle
  • 7:49 - 7:52
    ve dikkat eksikliği hiperaktivite
    rahatsızlığıyla etiketleniyordu.
  • 7:52 - 7:55
    Uygunluklarını kontrol
    etmekten endişeleniyordum.
  • 7:55 - 7:57
    Onların zihinlerine ihtiyacımız var.
  • 7:57 - 7:59
    Thomas Edison hiperaktif
    bir lise öğrencisiyken
  • 7:59 - 8:01
    okuldan atılan birisi
    olarak etiketlenmişti.
  • 8:01 - 8:03
    Bazı otizm özellikleri vardı.
  • 8:03 - 8:06
    Jane Goodall onu ünlü yapan işi yaptığında
  • 8:06 - 8:09
    sadece iki yıllık ticaret
    okuluna gitmişti.
  • 8:09 - 8:11
    Bu bugün mümkün olabilir miydi?
  • 8:11 - 8:12
    Bunu düşünmenizi isterim.
  • 8:12 - 8:14
    Steven Spielberg zorbalığa uğradı,
  • 8:14 - 8:17
    disleksik idi ve üst düzey
    bir film okulu tarafından reddedildi.
  • 8:17 - 8:19
    Onu kurtaran bir şey ise şuydu:
  • 8:19 - 8:23
    Çocukken Super 8 kameralarla
    çekilen filmlere maruz kalmıştı.
  • 8:23 - 8:25
    Lisedeyken ben de
    akran zorbalığına uğradım.
  • 8:25 - 8:29
    Bana "kasetçalar" ve "iskelet" gibi
    türlü isimler koymuşlardı.
  • 8:29 - 8:32
    Ben otoparktan geçerken
    "İskelet!" derlerdi.
  • 8:32 - 8:35
    Zorbalığa uğramadığım nadir yerler ise
  • 8:35 - 8:38
    bir arkadaşımla ortak ilgi
    duyduğumuz bir şeyi yapmaktı,
  • 8:38 - 8:39
    at binmekti,
  • 8:39 - 8:42
    ortak ilgi alanımın olduğu
    bazı arkadaşlarımla birlikte
  • 8:42 - 8:44
    elektroniklerle uğraşmaktı.
  • 8:44 - 8:46
    Okulların şu gibi sınıfları
    koruması gerek:
  • 8:46 - 8:48
    Sanat, dikiş, müzik enstrümanları,
  • 8:48 - 8:51
    ahşap işçiliği, tiyatro,
    kaynak yapmak, araba tamirhanesi,
  • 8:51 - 8:53
    (Alkış)
  • 8:53 - 8:54
    yaratıcı yazarlık.
  • 8:54 - 8:55
    (Alkış)
  • 8:55 - 8:57
    Bu sınıfları bulundurmamız gerek.
  • 8:57 - 9:00
    Bu alanlar ayrıca uygulamalı problem
    çözme becerilerini de öğretiyor.
  • 9:00 - 9:04
    Bir Nobel ödülü sahibinin sanat
    ve el sanatları uğraşısının olma şansı,
  • 9:04 - 9:06
    normal bir bilim insanına göre
    %50 daha yüksek ihtimal.
  • 9:06 - 9:08
    Bu da başka bir sebebi.
  • 9:08 - 9:11
    Steve Jobs da zorbalığa uğradı,
    peki ona bugün ne oldu?
  • 9:11 - 9:14
    Albert Einstein üç yaşına kadar konuşmadı.
  • 9:14 - 9:17
    Bugün muhtemelen
    bir otizm sınıfında olurdu.
  • 9:17 - 9:19
    Acaba bugün nereye giderdi?
  • 9:19 - 9:22
    Bunu düşünmenizi isterim.
  • 9:22 - 9:23
    Kaligrafi gibi
  • 9:23 - 9:27
    sözde yararsız beşeri bilimler
    programlarındaki tartışma
  • 9:27 - 9:28
    görmezden gelinmemeli.
  • 9:28 - 9:33
    Kaligrafi, Steve Jobs'un iyi bir tasarımcı
    olmasına yardımcı olan şeylerden biriydi.
  • 9:34 - 9:37
    Bugünse bahçe hortumunu
    takmayı bilmeyen çocuklarımız var.
  • 9:37 - 9:38
    (Kahkahalar)
  • 9:38 - 9:43
    Uygulama dünyasından
    tamamen uzakta bir yerdeler.
  • 9:44 - 9:45
    Benim bir hayvancılık idaresi dersim var
  • 9:45 - 9:48
    ve öğrencilerimin
    ölçekli resim yapması gerekiyor.
  • 9:48 - 9:51
    Bugün hayatında hiç cetvel kullanmamış
    bazı öğrencilerimiz var,
  • 9:51 - 9:53
    bir şeyi ölçmek için
    hiç cetvel kullanmamışlar.
  • 9:54 - 9:57
    Bu kadar küçük bir çocuğun
    elektrikli matkap kullandığını bilmezdim
  • 9:57 - 10:02
    fakat çocukların büyürken
    gerçek şeyler yapmalarını istedik.
  • 10:02 - 10:03
    Bu kreşi sevdim,
  • 10:03 - 10:07
    bozuk bilgisayar parçalarından bir şeyler
    yapan beş yaşındaki öğrencileri var.
  • 10:07 - 10:10
    Bu aslında bir İtalyan modeli.
  • 10:10 - 10:12
    Onlar pratiğe inanırlar.
  • 10:12 - 10:14
    Bugün beceriye dayalı şu mesleklerde
    büyük bir açığımız var:
  • 10:14 - 10:17
    Su tesisatçısı, elektrikçi,
    tamirci, kaynakçı.
  • 10:17 - 10:19
    Bilgisayarlar bunların yerini almayacak!
  • 10:19 - 10:22
    Belki gelecekte bilgisayar
    sizin sağlık sorununuzu saptayacak
  • 10:22 - 10:25
    fakat hastanenin klima sistemini
    tamir edemeyecek.
  • 10:25 - 10:28
    Bu şeyleri tamir etmek için
    daima insanlara ihtiyaç olacak.
  • 10:28 - 10:33
    Sürücüsüz arabaların çok fazla sensörü
    ve karmaşık sistemleri var.
  • 10:33 - 10:36
    Apple firmasını ziyaret etme
    şansım oldu ve çok iyiydi.
  • 10:36 - 10:39
    Onların kodlayıcılara ihtiyacı var,
    buna çok ihtiyaçları var.
  • 10:39 - 10:41
    Matematikte iyi olan çok fazla çocuk var.
  • 10:41 - 10:44
    Birilerinin onlarla kodlamayı
    tanıştırması gerek!
  • 10:44 - 10:47
    Ben küçük bir çocukken
    küçük projeler yapmayı çok severdim.
  • 10:47 - 10:50
    Kuş gibi bir uçurtma yapmıştım
  • 10:50 - 10:52
    ve işe yaraması için
    onu tamir etmem gerekmişti.
  • 10:52 - 10:55
    Çocukların böyle şeyler
    yapmalarına ihtiyacımız var.
  • 10:55 - 10:59
    Tuhaf birisiyseniz işinizi bir şekilde
    satmak zorundasınız.
  • 10:59 - 11:02
    Bu, benim çizimlerimden biri
  • 11:02 - 11:05
    ve çizimlerimi insanlara
    gösterdiğimde çok etkileniyorlar.
  • 11:05 - 11:08
    Aslında bu, büyük bir et firmasına
    sattığım bir çizim,
  • 11:08 - 11:11
    beni tasarım ekiplerine almaları için
    bunu onları satmıştım.
  • 11:11 - 11:14
    Onlara sadece eserimi gösterdim.
  • 11:15 - 11:17
    Peki neden "algılamak için
    dokunmalısınız" yazıyor.
  • 11:17 - 11:23
    Endüstrimiz el işinden bilgisayarlara
    geçtiğinde 90'lı yıllardaydık,
  • 11:23 - 11:28
    ben çizimlerde çok tuhaf hatalar
    fark etmeye başladım,
  • 11:28 - 11:31
    mesela dairenin merkezi
    aslında merkezde değildi.
  • 11:31 - 11:34
    Öğrendiğim şey ise kişinin
    eliyle hiç çizim yapmamış olması
  • 11:34 - 11:36
    ve onların hiçbir şey
    inşa etmemiş olmasıydı.
  • 11:36 - 11:39
    Elimde, bugün bile demir donatı
    olmayan bir betonarme işi yapan
  • 11:39 - 11:42
    büyük bir mühendislik
    şirketinin çizimleri var.
  • 11:42 - 11:43
    Gerçekten mi?
  • 11:43 - 11:46
    Bunun iyi bir fikir olduğunu düşünmüyorum.
  • 11:46 - 11:49
    Kendi çizimlerini görmüyorlar.
  • 11:49 - 11:52
    Tuhaf birisiyseniz
    yapabileceklerinizi göstermelisiniz.
  • 11:52 - 11:55
    İşinizi gösterin, yapmanız gereken bu.
  • 11:56 - 11:58
    İşte bu da ilk yaptığım işlerden
    birinden bir fotoğraf
  • 11:58 - 12:00
    ve müşterilerime göstermek için
  • 12:00 - 12:03
    portföyüme koyduğum
    türden fotoğraflardan biri.
  • 12:03 - 12:04
    Girdiğim bir mülakatta,
  • 12:04 - 12:07
    çizimleri ve resimleri masaya yayıp
  • 12:07 - 12:09
    onlara broşürümü vermiştim.
  • 12:09 - 12:11
    Bu, bir HBO filmi için
  • 12:11 - 12:14
    benim sistemlerimden
    biriyle oluşturdukları bir kopya.
  • 12:14 - 12:17
    Benim projemi de koydukları için
    çok mutlu olmuştum.
  • 12:17 - 12:19
    Ayrıca şunu da fark ettim ki
  • 12:19 - 12:21
    bir şeyler inşa etmek için çalışmak,
  • 12:21 - 12:24
    yaptığınız işe yönelik
    davranışınızı değiştiriyor.
  • 12:24 - 12:25
    İşinizi bitirmek zorundasınız
  • 12:25 - 12:29
    ve yapmanız gereken spesifik bir iş.
  • 12:29 - 12:32
    Soyut bir şey değil, gerçek bir şey.
  • 12:33 - 12:35
    İşte bu da broşürüm, siyah beyaz
  • 12:35 - 12:39
    çünkü 70'lerde, 80'lerde ve 90'larda
    renkli baskı çok pahalıydı.
  • 12:39 - 12:42
    Renkli baskıya para ödememe imkân yoktu.
  • 12:42 - 12:44
    Ben de çok güzel bir
    siyah beyaz broşür yaptım.
  • 12:45 - 12:47
    Peki bu çocukların farklı olmasına,
  • 12:47 - 12:52
    bazı kişilerin çok fazla kitapla
    ve öğrenimle büyümesine dair
  • 12:52 - 12:55
    bazı yaygın paydalar neler?
  • 12:55 - 12:57
    Ben küçük bir çocukken
    annem daima bana bir şeyler okurdu.
  • 12:57 - 13:00
    Çok iyi öğretmenlerim oldu.
  • 13:00 - 13:01
    Bunlar çok önemli.
  • 13:01 - 13:03
    Dört yaşıma kadar konuşmadım,
  • 13:03 - 13:06
    bu yüzden çok iyi bir
    konuşma öğretmenim vardı
  • 13:06 - 13:09
    ve insanlar çok hızlı konuştuğunda
    ne dediklerini duyamıyordum.
  • 13:09 - 13:11
    Sanki "Buh, buh, buh, buh" diyorlardı.
  • 13:11 - 13:13
    Konuşma öğretmenim
    bu konuşmaları yavaşlattı
  • 13:13 - 13:16
    ve sert sessiz sözcükleri telaffuz etti.
  • 13:16 - 13:18
    Üçüncü sınıf öğretmenim Deetch vardı.
  • 13:18 - 13:23
    Annemin beni nasıl büyüteceğine dair
    güçlü bir sağduyusu vardı.
  • 13:23 - 13:25
    Bugünün birçok çocuğuna
    aşırı koruyuculuk yapılıyor
  • 13:25 - 13:26
    ve çocuklar etiketleniyor.
  • 13:26 - 13:28
    Otizmle ilgili olan sorunumuz ise
  • 13:28 - 13:30
    otizm, kendi kendine
    giyinemeyen Einstein'dan
  • 13:30 - 13:33
    Thomas Edison'a kadar
    olan çerçevede mi olmalı?
  • 13:33 - 13:35
    Aynı kelimeye takılıyoruz!
  • 13:35 - 13:38
    Sözel zihinliler kelimeye
    çok fazla takılıyorlar.
  • 13:39 - 13:42
    Meslek hayatına yönelik erken ilgi,
  • 13:42 - 13:44
    çalışmayı öğrenmek.
  • 13:44 - 13:47
    Ben 13 yaşındayken annem bana
    bir dikiş işi bulmuştu,
  • 13:47 - 13:50
    15 yaşındayken
    at ahırlarını temizliyordum.
  • 13:50 - 13:54
    Çalışmayı öğrenmek çok ama çok önemli.
  • 13:54 - 13:55
    Muhteşem rehber kişiler,
  • 13:55 - 13:57
    benim çok iyi bir
    fen bilgisi öğretmenim vardı.
  • 13:57 - 14:00
    Öğretmenim aslında NASA'da bilim insanıydı
  • 14:00 - 14:03
    ve bana verdiği şey, ders çalışmaya
    ilgi duymayı öğretmekti.
  • 14:03 - 14:09
    Çünkü bugün eğitim
    bir amaca giden bir yol.
  • 14:09 - 14:13
    Benim için sadece eğitim uğruna
    yapılacak bir şey değildi.
  • 14:13 - 14:15
    Bugün üniversite derslerinde
  • 14:15 - 14:18
    çok başarılı olan gençler görüyorum
  • 14:18 - 14:22
    fakat okul bittiğinde ne olacak?
  • 14:23 - 14:25
    İşte bu, çalışmayı öğrenmenin sebebi.
  • 14:25 - 14:28
    Çok fazla öğrenciye danışmanlık verdim
    ve onlara şöyle dedim:
  • 14:28 - 14:33
    "Bugün üniversitedeyseniz
    mesleğinizle alakalı stajlar yapın.
  • 14:33 - 14:35
    Gidin ve böyle stajlar bulun.
  • 14:35 - 14:38
    Sevdiğiniz şeyi bulun ama aynı zamanda
    nefret ettiğiniz şeyi de bulun."
  • 14:38 - 14:39
    Bunu yapmak önemli.
  • 14:39 - 14:41
    Staj bulamadıysanız
  • 14:41 - 14:43
    "bölümünüzün internet sayfasına girin,
  • 14:43 - 14:45
    diğer bütün bölümlerin
    sayfalarına da girin.
  • 14:45 - 14:48
    Eğer sadece incelerseniz
  • 14:48 - 14:52
    katılabileceğiniz her tür
    ilginç aktivite mevcut."
  • 14:52 - 14:54
    Sonra bir şey keşfedersiniz
  • 14:54 - 14:56
    çünkü aslında ben görsel yanılsama okuyan
  • 14:56 - 14:59
    bir deneysel psikolog
    olacağımı düşünüyordum.
  • 14:59 - 15:01
    Fakat böyle olmadı.
  • 15:01 - 15:02
    (Kahkahalar)
  • 15:02 - 15:04
    Bu kadar basit.
  • 15:04 - 15:06
    Ayrıca çok fazla çalışan
    bir hafızanız olmadığında
  • 15:06 - 15:08
    araba sürmeyi öğrenmek daha uzun sürer.
  • 15:08 - 15:10
    Fakat bu gerekli bir şey
  • 15:10 - 15:13
    ve ben bu harici belleği
    araba sürmeyi öğrenmek için kullanamam.
  • 15:13 - 15:16
    Bu durumda çoklu görev sorununu
    çözmek için yapmanız gereken
  • 15:16 - 15:18
    tamamen güvenli olan yerlerde
  • 15:18 - 15:20
    uzun süre ve sürekli
    pratik, pratik yapmak.
  • 15:20 - 15:23
    Ben çamurlu yollarda 300 kilometre yaptım,
  • 15:23 - 15:27
    tır, direksiyondan üç vitesliydi
    ve çok berbat bir debriyajı vardı.
  • 15:27 - 15:28
    (Kahkahalar)
  • 15:28 - 15:31
    Araç atların otladığı yerde
    sendeleyip durmaya başladı.
  • 15:31 - 15:34
    Çok berbat bir durumdu.
  • 15:34 - 15:35
    (Kahkahalar)
  • 15:35 - 15:36
    Burada çok önemli olan şey,
  • 15:36 - 15:39
    her tür zihne ihtiyacımızın olduğu
  • 15:39 - 15:40
    ve şundan endişeliyim ki
  • 15:40 - 15:44
    bazı okul sistemlerindeki bazı çocukları
    matematik yapamadıkları için eliyoruz.
  • 15:44 - 15:45
    Kimya yapabiliyorsanız
  • 15:45 - 15:48
    matematik gerektiren
    birçok şeyi yapabilirsiniz
  • 15:48 - 15:52
    fakat birçok sorunu çözmek için
    buna ihtiyacınız yok.
  • 15:52 - 15:53
    İşte bu kadar basit.
  • 15:53 - 15:56
    Bu da benim son slaytımdı,
  • 15:56 - 16:01
    görsel düşünmenin sorunları
    ne zaman çözebileceğine dair
  • 16:01 - 16:03
    size birkaç örnek vereyim.
  • 16:03 - 16:06
    Fukuşima Nükleer Santrali faciası.
  • 16:06 - 16:08
    Deniz kenarında yaşıyorsanız
  • 16:08 - 16:11
    çok önemli olan acil soğutma pompanızı
  • 16:11 - 16:14
    su geçiren bir bodrum katına
    koymak iyi bir fikir değil.
  • 16:14 - 16:16
    Onun elektrik motoru var.
  • 16:16 - 16:18
    Su altında çok da iyi çalışmaz.
  • 16:18 - 16:20
    Su geçirmez kapılar durumu kurtarırdı.
  • 16:20 - 16:23
    O zaman da Boeing Max faciası olurdu.
  • 16:23 - 16:25
    Sharpie kalemlerinin nasıl göründüğünü
    hepiniz biliyorsunuz.
  • 16:25 - 16:27
    Uçağın bir tarafına saplanmış olan
  • 16:27 - 16:31
    ve aktif uçuş kumandanına direkt
    bağlı olan bir şeye güvenir miydiniz
  • 16:31 - 16:33
    ve bunu pilotlara söylemez miydiniz?
  • 16:33 - 16:34
    Hiç sanmam.
  • 16:34 - 16:37
    Bunu görsel olarak
    hayal ettiğinizde görürsünüz.
  • 16:37 - 16:41
    Matematiksel zekâlı kişiler
    riskleri hesaplarlar.
  • 16:41 - 16:43
    Görsel düşünenler riski görebilirler,
  • 16:43 - 16:47
    ayrıca sorunların
    çözümlerini de görebilirler.
  • 16:47 - 16:51
    Bir güvercinin sensörü devre dışı
    bıraktığını görebilirim.
  • 16:51 - 16:52
    Peki sonra ne olur?
  • 16:52 - 16:53
    Bir felaket olur.
  • 16:53 - 16:59
    Yapılan başka hatalar da vardı
    fakat bu ilk yanlıştı.
  • 16:59 - 17:02
    Onu göremediler, o kadar!
  • 17:02 - 17:04
    Mesele bu.
  • 17:04 - 17:09
    Ayrıca son zamanlarda düşünüyorum da,
    "sağduyu da neyin nesi?"
  • 17:09 - 17:10
    (Kahkahalar)
  • 17:10 - 17:13
    Bence sağduyu
    bir görsel düşünme biçimi.
  • 17:13 - 17:17
    Mesela yerde bir su şişesi
    veya başka bir şey olsun -
  • 17:17 - 17:18
    ben onu oradan alırdım
  • 17:18 - 17:21
    çünkü birisi üzerine basıp
    bileğini kırabilir.
  • 17:21 - 17:25
    İşte bu görmek, sağduyu görmek demek.
  • 17:25 - 17:26
    Bitirirken şunu söylemek isterim ki
  • 17:26 - 17:29
    farklı akılların nasıl birlikte
    çalışabileceklerini çözmemiz gerek,
  • 17:29 - 17:32
    becerilerin birbirlerini nerede
    tamamladığını çözmemiz gerek.
  • 17:33 - 17:34
    Fakat ilk adım,
  • 17:34 - 17:37
    farklı türdeki düşünme biçimlerinin
    var olduğunu fark etmek.
  • 17:37 - 17:39
    Bitirirken şunu söylemek istiyorum:
  • 17:39 - 17:41
    Dünyanın her tür zihne ihtiyacı var!
  • 17:41 - 17:43
    Çok teşekkür ederim.
  • 17:43 - 17:43
    (Alkış)
  • 17:43 - 17:45
    (Tezahürat)
Title:
Farklı türdeki akılları eğitmek | Temple Grandin | TEDxCSU
Description:

Eğitim sistemimiz, resim, müzik, bilim ve bilgisayar programlama alanlarındaki yaratıcı insanların uygunluğunu denetliyor olabilir. Burada benim sormak istediğim soruysa şu: Einstein veya Michelangelo gibi muhteşem mucitler bugünün eğitim sisteminde var olsalar ne olurdu? Farklı zihinlerinin olduğunun eğitimcilerin farkına varması gerek.

Temple Grandin, hayvan bilimi profesörü ve çiftlik hayvanları çalıştırma sistemi tasarımcısı. Onun ekipman tasarımları ve hayvan sağlığı ilkeleri dünya çapında kullanıldı. Temple Grandin ayrıca otizmli bir birey ve görsel düşünce becerileri hayvanları anlamasında ona yardımcı oldu.

Bu konuşma, TED konferans formatı kullanılarak ve yerel bir topluluk tarafından bağımsız olarak bir TEDx organizasyonunda yapılmıştır. Daha fazlası için: https://www.ted.com/tedx

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDxTalks
Duration:
17:56

Turkish subtitles

Revisions