Susan Savage-Rumbaugh yazı yazabilen maymunlar üzerine
-
0:00 - 0:03"Bonobo" denilen bir tür ile çalışıyorum.
-
0:03 - 0:05Ve çoğu zaman mutluyum,
-
0:05 - 0:08çünkü bunların dünya üzerindeki en mutlu tür olduklarını düşünüyorum.
-
0:08 - 0:11Bu, iyi saklanmış bir sıra benziyor.
-
0:11 - 0:13Bu tür, sadece Kongo'da yaşıyor.
-
0:13 - 0:19Ve cinsel davranışları yüzünden, pek fazla hayvanat bahçesinde de yoklar.
-
0:19 - 0:21Cinsel davranışları, pek çoğumuzun barışık olamayacağı ölçüde
-
0:21 - 0:23"insansı".
-
0:23 - 0:24(Gülüşler)
-
0:24 - 0:25Ama--
-
0:25 - 0:26(Gülüşler)
-
0:26 - 0:31aslında, onlardan öğrenecek çok şeyimiz var, çünkü
-
0:31 - 0:35çok eşitlikçi ve empatik bir topluluğa sahipler.
-
0:35 - 0:39Ve cinsellik, yapılıp bir kenara konulan,
-
0:39 - 0:42hayatlarının yalnız bir kısmıyla sınırlı bir davranış değil.
-
0:42 - 0:44Bütün hayatlarının içine sızmış durumda.
-
0:44 - 0:47İletişim için kullanılmakta.
-
0:47 - 0:49Çatışmaların çözümü için kullanılmakta.
-
0:49 - 0:53Ve öyle zannediyorum ki, biz, tarihimizde bir yerde
-
0:53 - 0:56hayatlarımızı pek çok parçaya böldük.
-
0:56 - 1:00Dünyamızı pek çok kategoriye böldük.
-
1:00 - 1:03Ve öyle ki, şimdi her şeyin denk düştüğü bir yer var.
-
1:03 - 1:07Ama başlangıçta böyle olduğumuzu düşünmüyorum.
-
1:07 - 1:11Hayvanlar dünyasının fiziksel bağlantılı olduğunu
-
1:11 - 1:15ve insana özgü çok çok özel bir şeyler olduğunu düşünen bir sürü insan var
-
1:15 - 1:19Bu, nedensel düşünme becerisi olabilir
-
1:19 - 1:22Ya da dile sahip olmasına imkan tanıyan,
-
1:22 - 1:24beynindeki özel bir şey olabilir.
-
1:24 - 1:27Ya da alet yapmasına veya matematiğe imkan tanıyan,
-
1:27 - 1:32beynindeki özel bir şey...
-
1:32 - 1:38Bilmiyorum... 1600'ler civarında keşfedilen Tazmanyalılar vardı,
-
1:38 - 1:42hiç ateş kullanmıyorlardı.
-
1:42 - 1:45Taştan aletleri de yoktu.
-
1:45 - 1:48Bildiğimiz kadarıyla, müzikleri de...
-
1:49 - 1:52Yani, onları Bonobolar ile karşılaştıracak olursanız,
-
1:54 - 1:56Bonobolar daha kıllı.
-
1:56 - 2:00Tam olarak dik duramıyorlar.
-
2:01 - 2:03Ama oldukça fazla benzerlik var.
-
2:04 - 2:08Ve bence, kültüre baktıkça
-
2:08 - 2:11şu an bulunduğumuz yere nasıl geldiğimizi
-
2:11 - 2:13anlar gibi oluyoruz.
-
2:13 - 2:16Ve ben gerçekten de bunun bizim biyolojimizden ötürü olmadığını düşünüyorum.
-
2:16 - 2:18Bence biz, onu biyolojimize atfettik,
-
2:18 - 2:21ama aslında mesele orada değil.
-
2:21 - 2:23Evet, şimdi, size sunmak istediğim
-
2:23 - 2:25Bonobo adında bir tür.
-
2:27 - 2:29Bu Kanzi.
-
2:29 - 2:31O bir Bonobo.
-
2:31 - 2:34Şu anda, Gürcistan'da bir ormanda.
-
2:34 - 2:38Aslen, annesi Afrika'da bir ormandan geliyor.
-
2:38 - 2:42Ve bize ergenlik çağında,
-
2:42 - 2:44yaklaşık 6-7 yaşlarındayken geldi.
-
2:45 - 2:47Şimdi, sağ tarafta bir Bonobo,
-
2:47 - 2:48sol taraftaysa bir şempanze görüyorsunuz.
-
2:49 - 2:53Açıkça görülüyor ki, şempanze yürümekte biraz daha zorlanıyor.
-
2:53 - 2:57Bonobo ise, boyu bizlerden daha kısa ve kolları daha uzun olmasına rağmen
-
2:57 - 3:01daha dik duruyor; tıpkı bizim gibi.
-
3:01 - 3:06Burada, Bonobo'yu Lucy gibi bir Avustralopitekus ile karşılaştırmalı olarak görüyorsunuz.
-
3:06 - 3:09Görebildiğiniz gibi,
-
3:09 - 3:11bir Bonobo'nun yürüyüşüyle
-
3:11 - 3:15bir Avustralopitekus'un (tahmini) yürüyüşü arasında pek fazla farklılık yok.
-
3:15 - 3:17Yüzlerini bize doğru döndüklerinde göreceksiniz ki,
-
3:17 - 3:22erken Avustralopitekus'un leğen kemiği biraz daha yassı
-
3:22 - 3:26Ve yanlara doğru o kadar dönmek zorunda değil.
-
3:26 - 3:28Yani -- iki ayaklı yürüyüş biçimi biraz daha kolay.
-
3:28 - 3:30Ve şimdi dördünü birden görüyoruz.
-
3:31 - 3:35Video: Anlatıcı: Vahşi Bonobo Afrika'nın merkezinde, Kongo Nehri tarafınca etrafı sarılmış
-
3:35 - 3:38balta girmemiş bir ormanda yaşar.
-
3:40 - 3:4440 metre 130 adım uzunluğundaki Kanopi ağaçları
-
3:44 - 3:48bu bölgede sıkça yetişir.
-
3:48 - 3:51Yaklaşık 30 yıl önce
-
3:51 - 3:55Bonobolarla ciddi alan araştırmalarını ilk yapan
-
3:55 - 3:58Japon bir bilim insanıydı.
-
4:01 - 4:05Bonobolar şempanzelerden biraz daha kısadırlar.
-
4:05 - 4:10İnce yapılı vücutlarıyla, Bonobolar, doğaları gereği nazik yaratıklardır.
-
4:11 - 4:16Uzun ve dikkatli çalışmalar onlarla ilgili birçok yeni bulgu ortaya koymuştur.
-
4:18 - 4:24Bu bulgulardan biri, Bonoboların iki ayak üzerinde yürüdükleri.
-
4:30 - 4:35Dahası, uzun mesafeler boyunca dik yürüyebilirler.
-
4:42 - 4:45Susan Savage-Rumbaugh (video): Haydi önce Austin'e merhaba diyelim, sonra da A çerçevesine gidelim.
-
4:46 - 4:48SS: Kanzi ve ben, ormandayız.
-
4:48 - 4:52Bu videoda göreceğiniz hiçbir şey önceden talim edilmedi.
-
4:52 - 4:54Hiçbiri numara değil.
-
4:54 - 4:57Hepsi, Japon NHK tarafından yapılan çekim sırasında
-
4:57 - 4:59kendiliğinden meydana geldi.
-
5:00 - 5:02Sekiz Bonobo'muz var.
-
5:02 - 5:04Video: Kamp ateşimiz için burada bulunan şu kadroya bakın.
-
5:05 - 5:08SS: Araştırma merkezimizde kocaman bir aile.
-
5:13 - 5:16Video: Sopa bulup getirmeye yardım edecek misin?
-
5:17 - 5:18Güzel.
-
5:22 - 5:24Bizim de daha çok sopaya ihtiyacımız var.
-
5:31 - 5:33Eğer istersen, cebimde çakmak var.
-
5:34 - 5:36Bu bir eşekarısı yuvası.
-
5:36 - 5:38Onu çıkartabilirsin.
-
5:40 - 5:43Umarım bir çakmağım vardır.
-
5:43 - 5:45Ateş yakmak için çakmağı kullanabilirsin.
-
5:47 - 5:49SS: Evet, Kanzi ateşle çok ilgileniyor.
-
5:49 - 5:52Henüz çakmaksız yapamıyor,
-
5:52 - 5:56ama bence, eğer birisini yaparken görseydi, yapabilirdi --
-
5:56 - 5:58çakmaksız da ateş yakabilirdi.
-
6:00 - 6:02Ateşi nasıl canlı tutacağını öğreniyor.
-
6:03 - 6:05Sadece bizim ateşle yaptıklarımıza bakarak
-
6:06 - 6:09ateşin kullanım alanını öğreniyor.
-
6:09 - 6:11(Gülüşler)
-
6:18 - 6:20Bu, bir Bonobo'nun yüzündeki bir gülümseme.
-
6:20 - 6:22Bunlar mutluluk sesleri.
-
6:22 - 6:24Video: Mutlusun.
-
6:24 - 6:26Bu kısımla ilgili çok mutlusun.
-
6:26 - 6:30Ateşin üstüne su koyman lazım. Suyu görüyor musun?
-
6:35 - 6:37Aferin.
-
6:38 - 6:41SS: Sırt çantasının arka kısmının yarısını kapatmayı unutmuş.
-
6:42 - 6:44Ama birşeyleri oradan oraya taşımaktan hoşlanıyor.
-
6:45 - 6:47Video: Austin, "Austin" dediğini duydum.
-
6:47 - 6:50SS: Laboratuvardaki diğer Bonobolarla konuşuyor;
-
6:50 - 6:52duyabileceğimizden daha uzun bir mesafe.
-
6:53 - 6:55Bu, onun kız kardeşi.
-
6:55 - 6:58İlk kez bir golf arabasını sürmeye çalışıyor.
-
7:00 - 7:02Video: Hoşçakal.
-
7:02 - 7:04(Gülüşler)
-
7:04 - 7:08SS: Ayakları aşağıda, ama tekerlekleri değil.
-
7:12 - 7:15Geriden öne dönüyor
-
7:15 - 7:17ve tekerleği döndüreceği yerde onu tutmaya çalışıyor.
-
7:17 - 7:20(Gülüşler)
-
7:20 - 7:25Bizim gibi, o da aynadaki bireyin kendisi olduğunu biliyor.
-
7:25 - 7:29(Müzik)
-
7:29 - 7:34Video: Anlatıcı: Bilim insanları, Bonobolar'ı, aynı anda hem Bonobo hem de insan kültüründe yetiştirip
-
7:34 - 7:38yirmi yıl boyunca gelişimlerini belgeleyerek
-
7:38 - 7:41kültürel güçlerin
-
7:41 - 7:42(Gülüşmeler)
-
7:42 - 7:45insan evriminde nasıl bir rol oynamış olabileceğini araştırıyorlar.
-
7:47 - 7:49Onun adı Nyota.
-
7:49 - 7:51Swahil dilinde "yıldız" demek.
-
7:51 - 7:58(Müzik)
-
8:01 - 8:06Panbanisha, Nyota'nın saçını makasla kesmeye çalışıyor.
-
8:07 - 8:12Vahşi doğada, Bonobo ebeveynlerinin yavrularını tımar ettikleri bilinir.
-
8:12 - 8:16Burada Panbanisha, Nyota'yı tımar etmek için
-
8:16 - 8:18elleri yerine makas kullanıyor.
-
8:20 - 8:23Çok etkileyici.
-
8:26 - 8:29Bu türden hassas işler yapabilmesi için,
-
8:29 - 8:32ellerin ince manevralar alması gerekir.
-
8:41 - 8:46Nyota, makası kendi eline alarak Panbanisha'yı taklit ediyor.
-
8:48 - 8:51Nyota'nın zarar görebileceğini fark eden Panbanisha,
-
8:51 - 8:53her anne gibi,
-
8:53 - 8:57makası şiddetle geri çekiyor.
-
9:12 - 9:15Şimdi, sert hayvan postunu kesebilir.
-
9:16 - 9:18SS: Kanzi, taştan alet yapmayı öğrendi.
-
9:18 - 9:19Video: Kanzi şimdi kendi aletlerini yapıyor,
-
9:19 - 9:21tıpkı bizim atalarımızın iki buçuk milyon yıl önce
-
9:21 - 9:23kayaları iki elllerinde tutup birbirlerine çarptırarak
-
9:23 - 9:28yapmış olabileceği gibi.
-
9:28 - 9:31İki elini birden kullanarak
-
9:31 - 9:33ve vuruşlarını ayarlayarak
-
9:33 - 9:37daha büyük, daha keskin parçalar yapabileceğini öğrendi.
-
9:37 - 9:40Kanzi, yeterince keskin olduğunu düşündüğü bir parçayı seçiyor.
-
9:45 - 9:49Dayanıklı post, bıçakla bile zor kesilir.
-
9:49 - 9:52Kanzi'nin kullandığı kaya oldukça sert
-
9:52 - 9:56ve taştan alet yapmak için ideal, ama
-
9:56 - 9:58onu tutmak büyük beceri istiyor.
-
9:58 - 10:00Kanzi'nin kayası Gona, Etiyopya'dan geliyor
-
10:00 - 10:04ve bizim Afrikalı atalarımız tarafından iki buçuk milyon yıl önce
-
10:04 - 10:06kullanılanla bire bir aynı.
-
10:09 - 10:12Bunlar, Kanzi'nin kullandığı kayalar,
-
10:12 - 10:14bunlar da onun yaptığı parçalar.
-
10:14 - 10:18Düz, keskin köşeler bıçak ağzı gibi.
-
10:19 - 10:22Atalarımızın kullandığı aletlerle kıyaslayın;
-
10:22 - 10:25Kanzi'ninkilere çarpıcı ölçüde benziyorlar.
-
10:35 - 10:38Panbanisha ormanda yürüyüşe çıkmak istiyor.
-
10:38 - 10:41Pencereden dışarı bakıp duruyor.
-
10:43 - 10:46SS: Bu-- size yapacaklarını düşünmediğimiz bir şey göstereyim.
-
10:46 - 10:51Video: Panbanisha, günlerdir dışarı çıkmadı.
-
10:52 - 10:54SS: Ben normalde dil hakkında konuşurum.
-
10:54 - 10:57Video: Derken, Panbanisha beklenmedik bir şey yaptı.
-
10:57 - 11:00SS: Ama normalde yaptıklarımı yapmamam tavsiye edildiği için,
-
11:00 - 11:02size bu maymunların dile sahip olduklarını söylemedim.
-
11:02 - 11:04Bu, geometrik bir dil.
-
11:04 - 11:05Video: Bir tebeşir alıyor
-
11:05 - 11:07ve yere birşeyler yazmaya başlıyor.
-
11:07 - 11:09Ne yazıyor?
-
11:15 - 11:19SS: Aynı zamanda, onun adını da söylüyor.
-
11:19 - 11:22Video: Şimdi, Dr. Sue'ya gidip yeniden yazmaya başlıyor.
-
11:22 - 11:25SS: Bunlar, klavyesindeki semboller.
-
11:25 - 11:26(Müzik)
-
11:26 - 11:28Sembollere dokunduğunda konuşuyorlar.
-
11:28 - 11:31Video: Panbanisha, Dr. Sue'ya nereye gitmek istediğini söylüyor.
-
11:31 - 11:35"Çerçeve" ormanda bir kulübeyi temsil ediyor.
-
11:35 - 11:39Tebeşirle yazılmış olan yazıyı, klavyedeki sözcük kodlarıyla karşılaştırın.
-
11:49 - 11:53Panbanisha sözcük kodlarını orman yüzeyine yazarak başladı.
-
11:55 - 11:59SS(video): Çok hoş. Güzel, Panbanisha.
-
11:59 - 12:02SS: Başta ne yaptığını anlayamadık.
-
12:02 - 12:05Ta ki, geri çekilip döndürüp bakana kadar.
-
12:05 - 12:07Video: Bu sözcük kodu aynı zamanda ormanda bir yeri de temsil ediyor.
-
12:07 - 12:11Şu eğri çizgi sözcük koduna çok benziyor.
-
12:14 - 12:18Panbanisha'nın yazdığı bir sonraki sembol de "tasma"yı temsil ediyor.
-
12:18 - 12:22Panbanisha'nın dışarı çıkmak istediği zaman takmak zorunda olduğu tasmaya işaret ediyor.
-
12:22 - 12:24SS: Bu kurumsal bir gereklilik.
-
12:25 - 12:28Video: Bu sembol diğerleri kadar net değil,
-
12:28 - 12:33ama yine de Panbanisha'nın eğri bir çizgi ve birkaç tane de düz çizgi
-
12:33 - 12:35çizmeye çalıştığı görülebiliyor.
-
12:35 - 12:39Araştırmacılar, Panbanisha'nın tebeşirle yere sözcük kodları yazarak ne dediğini
-
12:39 - 12:43kayıt altına aldılar.
-
12:43 - 12:45Panbanisha izledi.
-
12:45 - 12:48Kısa süre sonra, o da yazmaya başladı.
-
12:49 - 12:53Bu Bonobo'nun becerileri tüm dünyadan bilim insanlarını şaşkınlığa düşürdü.
-
12:53 - 12:55Bu beceriler nasıl gelişti?
-
12:55 - 12:57SS (video): Bonoboların dil edinimi için en önemli olan şeyin
-
12:57 - 13:02öğretmek olmadığını bulduk.
-
13:02 - 13:05Sadece onların etrafındayken dili kullanmak gerekiyordu,
-
13:05 - 13:08çünkü dil ediniminde itici güç
-
13:08 - 13:13sizin için önemli olan insanların size ne söylediklerini anlayabilmek.
-
13:13 - 13:15Bu kapasiteye bir kez sahip olduktan sonra,
-
13:15 - 13:18dil üretme becerisi
-
13:18 - 13:22daha ziyade doğal ve özgür olarak geliyor.
-
13:22 - 13:25Dolayısıyla biz, öyle bir ortam yaratmak istiyoruz ki, Bonobolar'ın
-
13:25 - 13:29etkileşim içinde oldukları tüm bireyler gibi--
-
13:29 - 13:32eğlenebilecekleri bir ortam yaratmak istiyoruz
-
13:32 - 13:34ve onlar için başkalarının anlamlı kimselerin olduğu
-
13:34 - 13:37bir ortam yaratmak istiyoruz.
-
13:39 - 13:42Anlatıcı: Bu ortam Kanzi ve Panbanisha için
-
13:42 - 13:45hiç beklenmedik bir potansiyeli beraberinde getiriyor.
-
13:52 - 13:56Panbanisha mızıkasını çalarak eğleniyor,
-
13:56 - 14:00ta ki, şimdi bir yaşında olan Nyota onu çalana kadar.
-
14:00 - 14:04Sonra, hevesle annesinin ağzının içine bakıyor
-
14:04 - 14:06Sesin nereden geldiğine mi bakıyor?
-
14:07 - 14:11Dr. Sue gelişebilmesi için bu tür bir meraka imkan tanımanın önemli olduğunu düşünüyor.
-
14:22 - 14:25Şimdi ise Panbanisha elektrikli piyano çalıyor.
-
14:25 - 14:28Piyano çalmayı öğrenmeye zorlanmamıştı;
-
14:28 - 14:32araştırmacılardan birini çalarken gördü ve ilgilenmeye başladı.
-
15:00 - 15:02Araştırmacı: Devam et. Devam et. Ben dinliyorum.
-
15:04 - 15:07Şu gerçekten hızlı olan kısmı yap. Evet, o kısım.
-
15:11 - 15:13Anlatıcı: Kanzi ksilofon çalıyor;
-
15:13 - 15:18İki elini de kullanarak şevkle Dr. Sue'nun şarkısına eşlik ediyor.
-
15:19 - 15:20Kanzi ve Panbanisha
-
15:20 - 15:23bu kültürel becerilerin çıkmasını teşvik eden
-
15:23 - 15:27eğlence dolu ortamda canlandılar.
-
15:31 - 15:33(Gülüşler)
-
15:41 - 15:44Araştırmacı: Evet, şimdi canavarları getir. Getir onları.
-
15:44 - 15:46Kirazları da al.
-
15:47 - 15:50Şimdi dikkatli ol, onlardan uzak dur.
-
15:51 - 15:54Şimdi yine onları kovalayabilirsin. Kovalama zamanı.
-
15:58 - 16:01Şimdi uzaklaşmalısın. Kaç.
-
16:01 - 16:04Kaç. Koş.
-
16:04 - 16:08Şimdi tekrar onları kovalayabiliriz. Git al onları.
-
16:10 - 16:11Ah hayır!
-
16:12 - 16:15Güzel Kanzi. Çok güzel. Çok teşekkür ederim.
-
16:19 - 16:26Anlatıcı: Bonobo ya da insan, hiçbirimiz hayal bile edemezdik, öyle değil mi?
-
16:32 - 16:39SS: Çift-türlü bir ortamımız var, buna "tümhomokültür" diyoruz.
-
16:39 - 16:41Onlar gibi olmayı öğreniyoruz.
-
16:41 - 16:43Onlarla nasıl iletişim kuracağımızı öğreniyoruz;
-
16:43 - 16:45gerçekten çok tiz bir sesle.
-
16:45 - 16:49Muhtemelen vahşi doğada bir dilleri olduğunu öğreniyoruz.
-
16:49 - 16:51Ve onlar da bizim gibi olmayı öğreniyorlar.
-
16:51 - 16:54Çünkü biz onun biyolojide değil, kültürde yattığına inanıyoruz.
-
16:54 - 16:58Böylece diğer türlerle teknoloji ve
-
16:58 - 17:00dil paylaşıyoruz.
-
17:00 - 17:02Teşekkür ederim.
- Title:
- Susan Savage-Rumbaugh yazı yazabilen maymunlar üzerine
- Speaker:
- Susan Savage-Rumbaugh
- Description:
-
Savage-Rumbaugh'nun konuşulan dili anlayabilen ve izleyerek öğrenebilen bonobo maymunları üzerine yaptığı çalışmalar, dinleyiciyi, bir türün yapabildiklerinin ne kadarının biyoloji tarafından -- ve ne kadarının kültüre maruz kalma yoluyla belirlendiğini yeniden düşünmeye itiyor.
- Video Language:
- English
- Team:
closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 17:08
![]() |
Meric Aydonat approved Turkish subtitles for The gentle genius of bonobos | |
![]() |
Meric Aydonat accepted Turkish subtitles for The gentle genius of bonobos | |
![]() |
Bahar Tuncgenc edited Turkish subtitles for The gentle genius of bonobos | |
![]() |
Meric Aydonat declined Turkish subtitles for The gentle genius of bonobos | |
![]() |
Meric Aydonat commented on Turkish subtitles for The gentle genius of bonobos | |
![]() |
Bahar Tuncgenc edited Turkish subtitles for The gentle genius of bonobos | |
![]() |
Bahar Tuncgenc edited Turkish subtitles for The gentle genius of bonobos | |
![]() |
Meric Aydonat edited Turkish subtitles for The gentle genius of bonobos |