Erken uzmanlaşmak neden kariyerinizde başarı garanti etmez
-
0:01 - 0:04Sizlerle insan potansiyelinin
gelişimi hakkında konuşmak, -
0:04 - 0:10gelişimle ilgili sizi en çok etkileyecek
modern bir anlatıyla başlamak istiyorum. -
0:10 - 0:1310.000 saat kuralını
pek çoğunuz duymuşsunuzdur. -
0:13 - 0:16Belki de hayatınızı bu kurala
göre yaşıyorsunuzdur. -
0:16 - 0:18Bu kurala göre
bir şeyde çok iyi olmak -
0:18 - 0:2110 bin saat odaklı
uygulama gerektirir, -
0:21 - 0:24bu yüzden ne kadar erken
başlarsanız o kadar iyidir. -
0:24 - 0:28Bu kuralın meşhur örneği Tiger Woods.
-
0:28 - 0:31Babası, Tiger 7 aylıkken ona
bir golf sopası vermiş. -
0:31 - 0:3510 aylıkken babasının atışını
taklit etmeye başlamış. -
0:35 - 0:382 yaşındayken ulusal televizyonda,
YouTube'dan bakabilirsiniz. -
0:38 - 0:4021 yaşına baktığımızda ise
-
0:40 - 0:42dünyanın en iyi golf oyuncusu.
-
0:42 - 0:45Tamı tamına 10.000 saat
kuralına uygun bir hikaye. -
0:45 - 0:47Çok satan kitaplara konu
olmuş bir diğeri de -
0:47 - 0:48Polgar kardeşlerin hikayesi.
-
0:48 - 0:51Baba, kızlara erken yaşlardan
itibaren tekniklerle satranç -
0:51 - 0:53öğretmeye karar veriyor.
-
0:53 - 0:54Odaklanarak uygulama yöntemiyle
-
0:54 - 0:56herhangi bir çocuğun bir alanda
-
0:56 - 0:59çalışarak dahi olabileceğini
göstermek istemiş insanlara. -
0:59 - 1:00Gerçekten de başarmış
-
1:00 - 1:03çünkü iki kız da Satranç Büyükustası oldu.
-
1:03 - 1:06"Sports Illustrated" dergisinde
bilim yazarı olduğum zaman -
1:06 - 1:07bir şeyi merak ettim.
-
1:07 - 1:08Eğer 10.000 saat kuralı doğruysa
-
1:08 - 1:11seçkin sporcuların yaptıkları
bu sözde "kasıtlı egzersizler" -
1:11 - 1:13onlara avantaj olarak geri dönecektir.
-
1:13 - 1:16Bu özel öğretmenlerle yapılan,
hata düzeltmeye yönelik bir uygulama -
1:16 - 1:18sadece oynamak gibi değil.
-
1:18 - 1:20Normalde, bilim insanları
bu sporcuları araştırırken -
1:20 - 1:23zamanlarının çoğunu bu kasıtlı
egzersizlerle harcadığını görürler. -
1:23 - 1:25Şaşırtıcı değil pek.
-
1:25 - 1:28Sporcuları gelişimleri
süresince takip ettiklerinde -
1:28 - 1:29model şöyle görünür:
-
1:29 - 1:32Geleceğin profesyonelleri
ilk başladıklarında, nihai alanlarında -
1:32 - 1:35kasıtlı egzersizlere
daha az vakit harcıyorlar. -
1:35 - 1:38Araştırmacıların "örnekleme dönemi"
dedikleri bir döneme giriyorlar. -
1:38 - 1:40Bu dönemde çeşitli
fiziksel aktiviteler deniyorlar -
1:40 - 1:42kapsamlı genel beceriler ediniyorlar,
-
1:42 - 1:44ilgi ve yeteneklerini öğreniyorlar.
-
1:44 - 1:49Uzmanlaşma daha alt seviyede takılan
yaşıtlarından daha geç oluyor. -
1:49 - 1:51Bunu gördüğüm zaman dedim ki
-
1:51 - 1:54"10.000 saat kuralına
uymuyor bu, değil mi?" -
1:54 - 1:57Sonra mecburen erken uzmanlaşma gerektiren
-
1:57 - 2:01müzik benzeri alanları
düşünmeye başladım. -
2:01 - 2:03Görünen şu ki model çoğu zaman aynı.
-
2:03 - 2:06Birinci sınıf bir müzik akademisinin
yürüttüğü bir araştırma bu -
2:06 - 2:08dikkatinizi şuna çekmek istiyorum:
-
2:08 - 2:11Sıra dışı müzisyenler,
üçüncü enstrümanlarına kadar -
2:11 - 2:13ortalama müzisyenlerden daha çok
-
2:13 - 2:14kasıtlı pratiğe başlamamışlar.
-
2:14 - 2:17Sıra dışı müzisyenlerin de
örnekleme dönemi var. -
2:17 - 2:19Erken yaşta yetişmiş dediklerimizin bile,
Yo-yo Ma gibi. -
2:19 - 2:21O da bir örnekleme döneminden geçti
-
2:21 - 2:24sadece diğer müzisyenlere göre
daha hızlı geçirdi bu dönemi. -
2:24 - 2:27Ancak bu araştırma
tamamen göz ardı ediliyor. -
2:27 - 2:29Daha etkili olan ise
-
2:29 - 2:32"Battle hymn of the Tiger Mother"
kitabının ilk sayfası. -
2:32 - 2:35Yazar burada kızını keman
öğrenmeye teşvik ettiğini anlatıyor. -
2:35 - 2:37Kimse kitabın sonraki kısmında
kızın annesine dönüp -
2:37 - 2:40"Bunu sen seçtin, ben değil"
diyerek neredeyse pes ettiği -
2:40 - 2:42kısmı hatırlamaz.
-
2:42 - 2:45Spor ve müzikte bu hayret verici
örüntüleri gördükten sonra -
2:45 - 2:48eğitim gibi daha fazla insanı
etkileyen alanları düşünmeye başladım. -
2:48 - 2:51Bir iktisatçı, İngiltere ve İskoçya'nın
yükseköğretim sistemlerinde -
2:51 - 2:53kendiliğinden oluşan bir deney buldu.
-
2:53 - 2:57İncelediği dönemde sistemlerin
benzer olduğunu gördü ancak -
2:57 - 2:59İngiltere'de öğrencilerin
erken ergenlikten -
2:59 - 3:02ilerde belirli bir bölüme başvurmak
için uzmanlaşmaları gerekiyordu. -
3:02 - 3:06İskoçya'daysa öğrenci isterse
üniversitede yeni şeyler deneyebiliyordu. -
3:06 - 3:07Sorduğu şey şuydu:
-
3:07 - 3:10Yarışı kim kazanıyor? Erken
uzmanlaşanlar mı geç uzmanlaşanlar mı? -
3:10 - 3:13Şunu gördü: Erken uzmanlaşanlar
gelir olarak yüksekten başlıyorlardı -
3:13 - 3:16çünkü alanlara özgü
becerileri daha çok gelişmişti. -
3:16 - 3:18Geç uzmanlaşanlar ise daha fazla
şey deneyebiliyor ve -
3:18 - 3:21seçme zamanı gelince seçtikleri alanda
daha uyumlu oluyorlardı. -
3:21 - 3:24İktisatta buna "eşleşme kalitesi" deniyor.
-
3:24 - 3:26Bu yüzden de gelişme hızları
daha fazla oluyor. -
3:26 - 3:286 yıl içinde gelir
uçurumunu yok ediyorlar. -
3:28 - 3:32Bu sırada erken uzmanlaşanlar sayısal
olarak kariyerlerini daha çok bırakıyorlar -
3:32 - 3:34çünkü seçim yapmaya
o kadar erken zorlanıyorlar ki -
3:34 - 3:37sıklıkla kötü seçimler yapmış oluyorlar.
-
3:37 - 3:39Geç uzmanlaşanlar kısa vadede kaybediyor
-
3:39 - 3:40ama uzun vadede kazanıyor.
-
3:40 - 3:43Kariyer seçimine "randevu"
gibi bakabilseydik -
3:43 - 3:46insanları bu kadar hızlı
kariyer seçmeleri için zorlamazdık. -
3:46 - 3:49Bu örüntüyü tekrar görmek,
hayranlık duyduğum insanların -
3:49 - 3:52gelişimsel öyküsünü keşfetmek
konusunda ilgimi uyandırdı. -
3:52 - 3:55Duke Ellington çocukken
beyzbol, resim ve çizime -
3:55 - 3:57odaklanmak için
müzik derslerinden kaçmış. -
3:57 - 4:00Maryam Mirzakhani çocukken
matematiğe ilgisi yokmuş, -
4:00 - 4:02bir romancı olmak istiyormuş.
-
4:02 - 4:04Ama matematik alanının en prestijli ödülü
-
4:04 - 4:05Fields madalyası alan
-
4:05 - 4:08ilk ve halâ tek kadın olmuş.
-
4:08 - 4:10Vincent Van Gogh
beş farklı kariyere sahipti -
4:10 - 4:13elinde patlamadan önce her birinin
gerçek tutkusu olduğuna inanmıştı. -
4:13 - 4:18Yirmili yaşlarının sonuna doğru
"Resim Sanatına Giriş" kitabını aldı. -
4:18 - 4:19Sonunda bu alanda ilerledi.
-
4:20 - 4:23Claude Shannon, Michigan Üniversitesinde
bir elektrik mühendisiydi -
4:23 - 4:26kredi doldurmak için
bir felsefe dersi almıştı. -
4:26 - 4:29Bu derste neredeyse yüz senelik
bir mantık sistemi öğrendi. -
4:29 - 4:33Bununla doğru ve yanlış ifadeler
1 ve 0 olarak kodlanabiliyor ve -
4:33 - 4:35matematik gibi çözülebiliyordu.
-
4:35 - 4:37Bu olay ikili kod sisteminin
gelişimine yol açtı, -
4:37 - 4:40günümüzde tüm bilgisayarların
temelinde bu var. -
4:40 - 4:43Son olarak, benim kendi rol
modelim Frances Hesselbein. -
4:43 - 4:44Ben ve Hesselbein.
-
4:44 - 4:47İlk profesyonel işini
54 yaşında edindi, -
4:47 - 4:49İzci Kızlar'ın CEO'su oldu
-
4:49 - 4:51ve kurumu kurtardı.
-
4:51 - 4:53Azınlıktan üye sayısını üçe katladı,
-
4:53 - 4:55130.000 gönüllü ekledi.
-
4:55 - 4:58Onun görev süresinde çıkarılan
yetkinlik rozetlerinden biri. -
4:58 - 5:01İkili kodda bilgisayar
öğrenen kızlar yazıyor. -
5:01 - 5:04Frances bugün Manhattan'da
bir liderlik enstitüsü yönetiyor -
5:04 - 5:06ve hafta içi her gün çalışıyor.
-
5:06 - 5:07Sadece 104 yaşında.
-
5:07 - 5:09İlerde kim bilir ne olur?
-
5:09 - 5:10(Gülüşmeler)
-
5:11 - 5:14Bunun gibi gelişim öykülerini
hiç duymuyoruz, değil mi? -
5:14 - 5:15Nobel ödüllü araştırmacıların
-
5:15 - 5:18sıradan araştırmacılara göre
iş dışı hobi edinmesinin -
5:18 - 5:1922 kat daha fazla olduğunu
-
5:19 - 5:21bulan araştırmayı da bilmiyoruz.
-
5:21 - 5:22Bunları hiç duymuyoruz.
-
5:22 - 5:25Sanatçılar ya da işleri çok ünlü bile olsa
-
5:25 - 5:27bu gelişim öykülerini duymuyoruz.
-
5:27 - 5:29Örneğin bu takip ettiğim bir sporcu.
-
5:29 - 5:316 yaşında, İskoç rugby
ekipmanlarını giyiyor. -
5:31 - 5:34Tenis, kayak ve güreşi denemiş biraz.
-
5:34 - 5:37Annesi tenis antrenörüymüş ama
oğluna koçluk yapmayı reddetmiş -
5:37 - 5:38çünkü topa normal vurmuyormuş.
-
5:38 - 5:41Basketbol, masa tenisi
ve yüzme ile ilgilenmiş. -
5:41 - 5:43Eğitmenleri büyük yaş
gruplarıyla oynaması için -
5:43 - 5:45seviye atlatmak istediklerinde
-
5:45 - 5:48reddetmiş çünkü sadece
arkadaşlarıyla antrenman sonrası -
5:48 - 5:49profesyonel güreş konuşmak istiyordu.
-
5:49 - 5:51Daha fazla spor denemeye devam etmiş:
-
5:51 - 5:54Hentbol, voleybol, futbol
badminton, kaykay. -
5:54 - 5:56Kim bu ayran gönüllü amatör?
-
5:57 - 5:59Roger Federer.
-
5:59 - 6:02Yetişkin haliyle Tiger Woods kadar ünlü
-
6:02 - 6:05ama tenis fanatikleri bile
onun gelişim öyküsüyle ilgili -
6:05 - 6:07hiçbir şey bilmez.
-
6:07 - 6:09Peki standardı böyle
olsa bile bu neden böyle? -
6:09 - 6:12Bence, bunun bir nedeni Tiger'ın
öyküsünün biraz dramatik olması -
6:12 - 6:15aynı zamanda kendi hayatımızda
iyi olmak istediğimiz -
6:15 - 6:18her şey için anlam çıkarabileceğimiz
-
6:18 - 6:19bir anlatıma da benzemesi.
-
6:19 - 6:21Ancak bu bir sorun bence
-
6:21 - 6:24çünkü öyle görünüyor ki golf
çoğu yönden insanların öğrenmek istediği -
6:24 - 6:27neredeyse her şey için çok kötü bir model.
-
6:27 - 6:28(Gülüşmeler)
-
6:28 - 6:29Golf, psikolog Robin Hogarth'ın
-
6:29 - 6:33"hoş öğrenme ortamı" diye
adlandırdığının somut bir örneği. -
6:33 - 6:36Hoş öğrenme ortamlarında
sonraki adımlar ve hedefler açıktır, -
6:36 - 6:38kurallar açıktır ve asla değişmez.
-
6:38 - 6:41Bir şey yaptığınızda hızlı
ve doğru dönütler alırsınız; -
6:41 - 6:43gelecek yılın işi geçen
yılınki gibi olacaktır. -
6:43 - 6:46Satranç.
Başka bir hoş öğrenme ortamı. -
6:46 - 6:47Büyükusta avantajı çoğunlukla
-
6:47 - 6:50tekrar eden örüntüler
bilgisine dayalıdır -
6:50 - 6:52bu yüzden satrancı
otomatikleştirmek çok kolaydır. -
6:52 - 6:55Spektrumun diğer tarafında
"nahoş öğrenme ortamları" var. -
6:55 - 6:57Burada sonraki adım ve
hedefler net olmayabilir. -
6:57 - 6:59Kurallar değişebilir.
-
6:59 - 7:01Bir şey yaptığınız zaman
dönüt alamayabilirsiniz. -
7:01 - 7:03Ertelenebilir, doğru olmayabilir
-
7:03 - 7:06ve gelecek yılın işi
geçmiş işlere benzemeyebilir. -
7:06 - 7:10Şu an yaşadığımız dünya
hangisine daha çok benziyor? -
7:10 - 7:12Aslında adapte edilebilir
şekilde düşünme -
7:12 - 7:15ve birbirine bağlı kısımları
takip etme ihtiyacımız -
7:15 - 7:17algımızı kökten değiştirdi.
-
7:17 - 7:19Dolayısıyla bu diyagrama baktığınızda
-
7:19 - 7:23sağ merkezdeki çember daha büyük
görünecektir muhtemelen -
7:23 - 7:25çünkü beyniniz
bütünün parçayla ilişkisini -
7:25 - 7:26görmeye daha yatkın.
-
7:26 - 7:29Oysa adapte olmak ve
kavramsal düşünce gerektiren -
7:29 - 7:32modern çalışmaya maruz kalmamış birisi
-
7:32 - 7:35ortadaki çemberlerin aynı
boyutta olduğunu görecektir. -
7:35 - 7:38Yani bizler nahoş iş dünyasındayız
-
7:38 - 7:42burada aşırı uzmanlaşma
bazen kötü geri tepebilir. -
7:42 - 7:44Örneğin farkı ülkelerde
yapılan bir araştırmada -
7:44 - 7:48kişilerin ebeveynlerinin
eğitim süreleri ve sınavlarıyla -
7:48 - 7:50kendi eğitimleri eşleştirildiğinde fark
-
7:50 - 7:52bazısının kariyer odaklı eğitim aldığı
-
7:52 - 7:55bazısının da kapsamlı eğitim aldığıydı.
-
7:55 - 7:58Örüntü gösterdi ki
kariyer odaklı eğitim görenler -
7:58 - 8:00eğitim biter bitmez
daha çabuk iş buluyorlar, -
8:00 - 8:03hemen daha fazla kazanmaya başlıyorlar
-
8:03 - 8:05ama değişen dünya için
daha az adapte olabiliyorlar. -
8:05 - 8:07Bu yüzden işgücünde
daha az süre kalıyorlar. -
8:07 - 8:10Kısa vadede kazanıp
uzun vadede kaybediyorlar. -
8:10 - 8:13Uzmanların jeopolitik ve ekonomik
tahminler yaptıği -
8:13 - 8:1620 yıl süren ünlü araştırmayı düşünün.
-
8:16 - 8:19En kötü tahmini yapanlar
en uzman bilirkişilerdi. -
8:19 - 8:23Bütün kariyerlerini bir iki sorun
üzerinde odaklanarak harcamış -
8:23 - 8:26dünyayı bir gözden ve
anlayıştan görmeye başlamışlar. -
8:26 - 8:28Deneyim ve yetkinlik kazandıkça
-
8:28 - 8:30daha da kötü hale geldi bazıları.
-
8:30 - 8:35En iyi tahmini yapanlar ise geniş ilgi
alanlarına sahip zeki insanlardı. -
8:36 - 8:38Tıp gibi alanlarda artan uzmanlaşma
-
8:38 - 8:41kaçınılmaz ve faydalı.
Bunda şüphe yok. -
8:41 - 8:44Yine de iki tarafı keskin bir bıçak bu.
-
8:44 - 8:48Birkaç yıl önce, diz ağrısında dünyada
en popüler olan ameliyatardan birisi -
8:48 - 8:50bir plasebo çalışmasıyla test edildi.
-
8:50 - 8:52Bazı hastalara "sahte ameliyat" yapıldı.
-
8:52 - 8:54Yani cerrahlar bir insizyon yapıyor
-
8:54 - 8:56bir şey yapıyor gibi sesler çıkarıyorlar
-
8:56 - 8:58sonra da hastaya dikiş atıyorlar.
-
8:58 - 9:00Bu gerçek ameliyat kadar etkili oldu.
-
9:00 - 9:03Yine de ameliyatın uzmanları,
milyonlarca insanda bu ameliyatı -
9:03 - 9:04uygulamaya devam ediyorlar.
-
9:04 - 9:08Bu nahoş dünyada iş gören her
zaman aşırı uzmanlık değilse nedir? -
9:08 - 9:10Bunun hakkında konuşmak zor olabilir
-
9:10 - 9:12çünkü her zaman bu şekilde görünmez.
-
9:12 - 9:14Bazen kıvrılıyor, zigzag çiziyor ya da
-
9:14 - 9:16daha geniş bir şekil alıyor gibi görünür.
-
9:16 - 9:19Geride kalıyormuş gibi de görünebilir.
-
9:19 - 9:21Bu numaralardan bazılarını
konuşmak istiyorum. -
9:21 - 9:24Teknolojik yenilikler üstüne araştırmalara
bakınca görüyoruz ki -
9:24 - 9:28en etkili patentler, Patent Ofisi'nin
belirlediği teknolojik bir alanda -
9:28 - 9:31derinlemesine araştırmalar
yapan bireyler tarafından değil, -
9:31 - 9:33aksine bir çok farklı
teknolojik alanda çalışmış -
9:33 - 9:36ve sıklıkla diğer alanlardan
elementleri entegre edebilen -
9:36 - 9:40bireylerin oluşturduğu
gruplar tarafından alınıyor. -
9:40 - 9:44Bu alanda öncü ve mesleki
hayranlık duyduğum kişilerden birisi -
9:44 - 9:46Gunpei Yokoi adında bir Japon.
-
9:46 - 9:49Yokoi okulda elektronik sınavında
iyi sonuçlar elde edemedi -
9:49 - 9:52ve bu yüzden Kyoto'da iskambil kağıdı
firmasında bakım işçisi olarak -
9:52 - 9:54alt seviye bir işe mecbur kaldı.
-
9:54 - 9:57İleri teknolojide çalışmak
için yetersiz olduğunu gördü. -
9:57 - 10:00Ancak kolayca ulaşılabilen
o kadar çok bilgi vardı ki -
10:00 - 10:03herkesin bildiği şeyleri
uzmanların görmek için -
10:03 - 10:05çok kibirli kaldığı yollarla
birleştirebilirdi belki. -
10:05 - 10:09Hesap makinesi endüstrisinden
yaygın teknolojileri -
10:09 - 10:12kredi kartı endüstrisinden
yaygın teknolojilerle birleştirdi -
10:12 - 10:13ve avuç içi oyunları üretti.
-
10:13 - 10:15Çok popüler oldular.
-
10:15 - 10:17Oyun 19. yüzyılda
-
10:17 - 10:20ahşap vitrinli bir dükkanda kurulmuş
bu iskambil kağıdı şirketini -
10:20 - 10:22oyuncak ve oyun işletmesine çevirdi.
-
10:22 - 10:24Duyumuşsunuzdur belki adı Nintendo.
-
10:24 - 10:26Yokoi'nin yaratıcı felsefesi
-
10:26 - 10:29"eskimiş teknolojiyle yanal düşünme"
olarak çeviriliyor. -
10:29 - 10:32Bilinen teknolojiyi alıp
yeni şekillerde kullanmak. -
10:32 - 10:34Yokoi'nin başyapıtı ise
-
10:34 - 10:35"Game Boy"du.
-
10:35 - 10:38Tam anlamıyla teknolojik bir şakaydı.
-
10:38 - 10:41Saga ve Atari'nin ürettiği
renkli rakipleri ile aynı anda çıktı -
10:41 - 10:43ve onları geride bıraktı.
-
10:43 - 10:47Çünkü Yokoi müşterilerin ilgilendiği
şeyin renk olmadığını biliyordu. -
10:47 - 10:50Dayanıklılık, taşınırlık,
uygun fiyat, pil ömrü -
10:50 - 10:52ve oyun seçimiydi ilgilendikleri şey.
-
10:52 - 10:55Bu ailemin bodrumunda bulduğum benimki.
-
10:55 - 10:56(Gülüşmeler)
-
10:56 - 10:57Daha iyi günler gördü.
-
10:57 - 10:59Kırmızı ışığın yandığını görebilirsiniz.
-
10:59 - 11:01Çalıştırdım ve biraz Tetris oynadım.
-
11:01 - 11:03Bunu bilhassa etkileyici buldum
-
11:03 - 11:06çünkü pillerinin süresi 2007
ve 2013'te bitmişti. -
11:06 - 11:07(Gülüşmeler)
-
11:07 - 11:11Bu kapsam avantajı
daha öznel alanlarda da geçerli. -
11:11 - 11:15Bazı çizgi roman yaratıcılarının
neden çok sattığını -
11:15 - 11:19araştıran bir çalışmada
araştırmacılar sebebin -
11:19 - 11:22bu alandaki deneyim süresi,
-
11:22 - 11:25yayımcının kaynakları ya da
-
11:25 - 11:27daha önce basılan çizgi roman
sayısı olmadığını buldu. -
11:27 - 11:32Önemli olan çizerin daha önce
çalıştığı farklı tür sayısıydı. -
11:32 - 11:33Şaşırtıcı bir şekilde
-
11:33 - 11:39geniş kapsamlı bir insanın yerini
bir grup uzman dolduramıyor. -
11:39 - 11:42Böyle insanlardan yeterince
üretmiyoruz muhtemelen. -
11:42 - 11:45Çünkü bu insanlar ilk başlarda
sadece geri kalmış gibi görünüyorlar. -
11:45 - 11:48Erken başlangıç ya da uzmanlık
gibi görünmeyen şeyleri -
11:48 - 11:50teşvik etme eğilimi göstermiyoruz.
-
11:50 - 11:53Avantaj kazanmak için duyduğumuz
bu iyi niyetli istekle -
11:53 - 11:56yeni bilgiler öğrenme şeklimizi
kolaylaştırıyoruz aslında -
11:56 - 11:59sıklıkla ters tepen bir şekilde üstelik.
-
11:59 - 12:02Geçen yıl yapılan bir araştırmada
7. sınıf matematik sınıflarının her birine -
12:02 - 12:05rastgele farklı öğrenme
metodları uygulandı. -
12:05 - 12:08Bazılarına "tıkalı uygulama"
adında metod verildi. -
12:08 - 12:10Bu metotta A tipinde sorular vardır
-
12:10 - 12:13AAAAA, BBBBB diye devam eder.
-
12:13 - 12:14Süreç hızlıdır,
-
12:14 - 12:15çocuklar mutludur,
-
12:15 - 12:16her şey mükemmeldir.
-
12:16 - 12:20Diğer sınıflara "aralıklı uygulama"
adında bir metod verildi. -
12:21 - 12:24Bu da bütün soru türlerini
alıp bir şapka içine atmak gibi -
12:24 - 12:26sonra rastgele çekiyorsunuz.
-
12:26 - 12:28Süreç daha yavaş,
çocuklar daha öfkeli olur. -
12:28 - 12:31Ancak prosedürleri uygulamayı
öğrenmek yerine -
12:31 - 12:35bir stratejiyi bir soru türüne nasıl
eşleştirmeleri gerektiğini öğreniyorlar. -
12:35 - 12:36Sınav zamanı gelince de
-
12:36 - 12:40aralıklı uygulama grubu
tıkalı uygulama grubunu geride bıraktı. -
12:40 - 12:42Sonuçlar yakın bile değildi.
-
12:42 - 12:45Ben bu araştırmanın büyük kısmını,
yani erken başlangıcın -
12:45 - 12:47kariyer seçimi, bir öğrenim süreci ya da
-
12:47 - 12:49sadece yeni bir şey öğreniminde
-
12:49 - 12:53uzun vadeli gelişime ket vurabileceği
düşüncesini çok mantıksız buluyorum. -
12:54 - 12:58Doğal olarak başarmanın
insanlar kadar farklı yolu vardır. -
12:58 - 13:02Ama sadece Tiger'ın yolunu
özendirip teşvik ediyoruz bence. -
13:02 - 13:04Oysa bu nahoş dünyada
-
13:04 - 13:07Roger'ın yolundan giden
insanlara da ihtiyacımız var. -
13:07 - 13:09Saygın fizikçi, matematikçi ve
-
13:09 - 13:13harika yazar Freeman Dyson'ın
söylediği bir şey var. -
13:13 - 13:16Dyson dün vefat etti, bu yüzden
-
13:16 - 13:18umarım sözlerinin hakkını veriyorumdur.
-
13:18 - 13:23"Sağlıklı ekosistem için kuşlara da
kurbağalara da ihtiyacımız var." -
13:23 - 13:26Kurbağalar aşağıda çamurdan
tüm pürüzlü ayrıntıları görürler. -
13:26 - 13:29Kuşlar yükseklerden
bu detayları görmeden uçar -
13:29 - 13:31ancak kurbağanın bilgisiyle
entegre haldedir. -
13:31 - 13:33Bizimse ikisine de ihtiyacımız var.
-
13:33 - 13:34Asıl problem şu ki, diyor Dyson,
-
13:34 - 13:37herkese kurbağa olmalarını söylüyoruz.
-
13:37 - 13:42Bence de bu nahoş bir dünya için
oldukça basiretsiz kalıyor. -
13:42 - 13:43Çok teşekkür ederim.
-
13:43 - 13:46(Alkış)
- Title:
- Erken uzmanlaşmak neden kariyerinizde başarı garanti etmez
- Speaker:
- David Epstein
- Description:
-
Erken başlamak her zaman erken yol almanızı sağlamaz. Spor, teknoloji ve ekonomiden verdiği örneklerle David Epstein, spesifik bir beceride çok erken uzmanlaşmanın uzun vadede gelişiminizi nasıl baltalayabileceğinden bahsediyor. Yeni şeyler deneyip ve çeşitli beceriler edinmeye odaklanılan "örnekleme döneminin" faydalarını da açıklıyor. Bu geniş ve mantığa aykırı düşünme şeklinin (ve daha bağışlayıcı zaman çizelgesinin) kişisel ve profesyonel bağlamda nasıl daha dolu bir yaşama yol açtığını öğrenin.
- Video Language:
- English
- Team:
- closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 14:00
Cihan Ekmekçi approved Turkish subtitles for Why specializing early doesn't always mean career success | ||
Cihan Ekmekçi edited Turkish subtitles for Why specializing early doesn't always mean career success | ||
Ahmet M. ATEŞ accepted Turkish subtitles for Why specializing early doesn't always mean career success | ||
Ahmet M. ATEŞ edited Turkish subtitles for Why specializing early doesn't always mean career success | ||
Ahmet M. ATEŞ edited Turkish subtitles for Why specializing early doesn't always mean career success | ||
Ahmet M. ATEŞ edited Turkish subtitles for Why specializing early doesn't always mean career success | ||
Ahmet M. ATEŞ edited Turkish subtitles for Why specializing early doesn't always mean career success | ||
Ahmet M. ATEŞ edited Turkish subtitles for Why specializing early doesn't always mean career success |