Karbon Dögüsü - Nathaniel Manning

Tüm dersi görüntüle: http://ed.ted.com/lessons/the-carbon-cycle-nathaniel-manning

Karbon döngüsü tam olarak nedir? Nathaniel Manning karbon, insan ve çevrenin döngüsel ilişkisi üzerine temel bir bakış açısı kazandırıyor.

Ders: Nathaniel Manning, animasyon: Jill Johnston.

İklim değişikliğindeki ana sera gazı, karbondioksit yani CO₂'dir

Peki CO₂ atmosferimize nasıl girer?

Karbon bir döngünün parçasıdır. Döngü güneş ile başlar.

Tüm dünyanın bir yılda kullandığı enerjiden

daha fazlasıyla yeryüzü bir saat içinde ısınır.

Bitkiler, bir çeşit biyolojik şef görevi görür,

günışığını alırlar ve havadan CO₂'i emerler,

ikisini birlikte karıştırırlar ve BAM!

Böylece karbohidratlar halinde bir depo enerji formu oluştururlar

tıpkı glikoz ve sukroz gibi.

Bu süreç fotosentez olarak adlandırılır.

Hayvanlar bizim gibi bu bitkileri yerler,

midelerimiz bu besinleri gelişimimiz için gerekli olan (eski haline) enerjiye çevirir.

Sera gazları bu sürecin yan ürünleridir

ve tamamen atık olarak salınır.

Bu bitkiler öldüğünde, çürürler ve mikroorganizmalar bu karbohidratları parçalar

ve sera gazı bir yan ürün olarak tekrar salınır.

Bizim gördüğümüz, güneştenten gelen enerjidir. Besin zinciri yoluyla hareket eder ve daha sonra aktarılır.

Fakat bazen, bitkiler veya hayvanlar gibi karbon temelli organizmalar toprakta sıkışır.

Bu olurken, tonlarca basınç altında kalırlar

ve yağ, kömür ya da doğal gaz gibi

karbon temelli fosil yakıtlara dönüşürler.

Endüstri Devrimi'nden beri, insanlar topraktan bu fosil yakıtları çıkarıyor.

ve yakıyorlar, böylece depolanmış enerjiyi elektrik akımı

ve güçlü motorlar oluşturmak için aktif hale getiriyorlar.

Fakat, böylelikle milyonlarca yıl boyunca depolanmış CO₂ de havaya salınıyor.

Buna ek olarak, insanlar da oksijen alıp karbondioksit verir.

Fakat bitkiler tam tersini yapar.

Ağaçlar döngünün dengelenmesini sağlayan çok büyük miktarlarda CO₂ emerler.

Bu nedenle, ormanların yok edilmesi CO₂ emilimini azaltır.

Bizler döngüye her taraftan saldırıyoruz.

Bunu bir bilgisayar gibi düşün. Bir bilgisayar birkaç programı aynı anda çalıştırır, doğru mu?

Normalde, bir belgeyle işin bittiğinde bilgisayarın fazladan çalışmaması için

belgeyi kaydedersin ve kapatırsın.

Şimdi, begelerini kapatmadığını hayal et.

Böylece onların hepsi birden açık olur.

Bilgisayarınızda her işlem mümkün olmaz

Yavaşlamaya başlar, donar ve sonunda çöker.

Biz karbon salınımını bu kadar yüksek miktarlarda tutarsak, neler olacağını kestiremeyiz.

Herhangi bir şekilde ekosistemi tekrar dengelemek mümkün mü?

Peki ya teknoloji? Teknoloji bir problemi çözme tekniği olarak tanımlanmıştır.

Sürdürülebilir teknolojilerde giriş ve çıkış eşittir.

Şu an ya da gelecekte CO₂ gibi negatif ürünler

meydana getirmezler.

Sorunu çözmek için bir tür kendilerini iptal etme sistemleri vardır.

Bunu başarmak için, sürdürebilir teknolojiler icat etmemiz gerekiyor.

Eğer şu ana kadar oluşturulmuş tüm fikirleri ve teknolojileri bir halkanın içine koyarsak,

icadımız bu halkanın sınırlarını zorlar.

ve halkanın dışındaki alan sonsuzdur;

bu, icatların sınırsız potansiyele sahip olduğu anlamına gelir.

Bugün sahip olduğumuz inanılmaz temiz teknolojileri bir düşün. [Rüzgâr; Elektrik ve Güneş enerjisi, Arabalar; Biyogaz]

[Biyoyakıtlar; Fotosentetik Alg; Gübreleme] Tüm bu fikirler ortak bir şeye sahip.

Hepsi insanlardan gelir. İnsanlar, yenilik getirir.

İnsanlar, üretir. Bu, iklim değişikliğini durdurmak ve ekosistemi

yeniden dengelemek için hayal edilmemiş teknolojileri inşa eden yenilikçi insanların

sınırsız potansiyelidir. Ve bu, bizlere umut veriyor.