< Return to Video

Nina Jablonski ten rengi yanılgısını yıkıyor

  • 0:00 - 0:04
    İlginçtir, Charles Darwin
  • 0:04 - 0:08
    kısmi-koyu arası pigmentli bir dünyada
  • 0:08 - 0:12
    oldukça açık pigmentli bir insan olarak doğdu.
  • 0:12 - 0:15
    Hayatı boyunca
  • 0:15 - 0:17
    Darwin muazzam ayrıcalıklara sahipti.
  • 0:17 - 0:20
    Oldukça zengin bir evde yaşadı.
  • 0:20 - 0:24
    Destekleyici ve ilgili ebeveynlerce büyütüldü.
  • 0:24 - 0:26
    Ve 20'li yaşlarındayken
  • 0:26 - 0:30
    Beagle adlı gemi ile olağanüstü bir yolculuğa çıktı.
  • 0:30 - 0:33
    Ve bu seyahati boyunca,
  • 0:33 - 0:35
    olağanüstü şeyler gördü.
  • 0:35 - 0:39
    Bitkilerin, hayvanların ve insanların muazzam çeşitliliği.
  • 0:39 - 0:41
    Ve bu destansı yolculuğunda
  • 0:41 - 0:43
    yaptığı gözlemler, nihayetinde
  • 0:43 - 0:45
    150 yıl önce yayınlanan
  • 0:45 - 0:47
    harika kitabı Türlerin Kökeni'nde
  • 0:47 - 0:51
    biçimlenecekti.
  • 0:51 - 0:53
    Türlerin Kökeni'ni hakkında
  • 0:53 - 0:57
    oldukça ilginç
  • 0:57 - 0:59
    ve biraz da kötü şöhretli olan şey,
  • 0:59 - 1:01
    bu kitapta insan evrimi hakkında
  • 1:01 - 1:04
    sadece bir satır olmasıdır.
  • 1:04 - 1:07
    İnsanlığın kökeni ve tarihi
  • 1:07 - 1:09
    açıklığa kavuşturulacaktır.
  • 1:09 - 1:11
    Çok sürmeden,
  • 1:11 - 1:13
    çok zaman geçmeden,
  • 1:13 - 1:15
    Darwin bilfiil insanlar hakkında
  • 1:15 - 1:18
    konuşup yazdı.
  • 1:18 - 1:20
    Beagle ile seyahat
  • 1:20 - 1:22
    yıllarından
  • 1:22 - 1:24
    ve söylentilerden
  • 1:24 - 1:26
    kaşiflerden ve doğabilimcilerden duyduklarından,
  • 1:26 - 1:30
    ten renginin
  • 1:30 - 1:32
    insanların farklılaştığı en önemli yönlerden
  • 1:32 - 1:34
    birisi olduğunu biliyordu.
  • 1:34 - 1:38
    Ve bir şekilde ten rengi paterni ile ilgileniyordu.
  • 1:38 - 1:40
    Koyu pigmentli insanların
  • 1:40 - 1:43
    ekvatora yakın bulunduğunu biliyordu.
  • 1:43 - 1:45
    Kendisi gibi açık pigmentli insanlar
  • 1:45 - 1:48
    kutuplara daha yakın bulunuyordu.
  • 1:48 - 1:50
    Öyleyse tüm bunlardan ne sonuç çıkardı?
  • 1:50 - 1:53
    Bu konuda Türlerin Kökeni'nde hiçbir şey yazmadı.
  • 1:53 - 1:56
    Fakat çok sonraları, 1871'de
  • 1:56 - 1:58
    Bu konuda söyleyeceği bir şey vardı.
  • 1:58 - 2:00
    Ve bu oldukça ilginç bir şeydi.
  • 2:00 - 2:03
    "İnsan ırkları arasındaki tüm farklılıklar içinde,
  • 2:03 - 2:05
    ten rengi en göze çarpan
  • 2:05 - 2:07
    ve en belirgin olanlardan birisidir."
  • 2:07 - 2:09
    Ve şöyle devam etti:
  • 2:09 - 2:12
    "Bu farklılıklar,
  • 2:12 - 2:15
    iklim farklılıkları ile uyumlu değildir."
  • 2:15 - 2:17
    Her yere seyahat etmişti.
  • 2:17 - 2:20
    Farklı yerlerde yaşayan
  • 2:20 - 2:22
    farklı renkteki insanları görmüştü.
  • 2:22 - 2:24
    Ve sonuçta, insan ten pigmentasyonunun
  • 2:24 - 2:27
    iklim ile ilgili olduğu
  • 2:27 - 2:30
    fikrine karşı çıkmıştı.
  • 2:30 - 2:33
    Darwin bugün yaşasaydı.
  • 2:33 - 2:36
    Darwin'in zamanında NASA olsaydı.
  • 2:36 - 2:40
    Günümüzde, NASA'nın yaptığı harika şeylerden birisi
  • 2:40 - 2:42
    çevremiz hakkındaki her türlü ilginç şeyi
  • 2:42 - 2:45
    meydana çıkaran çeşitli uydular sağlamasıdır.
  • 2:45 - 2:48
    Ve şimdi, onlarca yıldır
  • 2:48 - 2:51
    Dünya yüzeyindeki radyasyon hakkında
  • 2:51 - 2:54
    veri toplayan bir dizi TOMS uyduları var.
  • 2:54 - 2:58
    Burada gösterilen TOMS 7 uydusunun verileri
  • 2:58 - 3:00
    Dünya yüzeyindeki yıllık ultraviyole rasyasyon
  • 3:00 - 3:03
    ortalamasını gösteriyor.
  • 3:03 - 3:06
    Çok koyu pembe ve kırmızı alanlar
  • 3:06 - 3:09
    dünyanın yıl boyunca en yüksek miktarda
  • 3:09 - 3:12
    UV ışına maruz kalan yerleri.
  • 3:12 - 3:15
    Artarak soğuklaşan renkler
  • 3:15 - 3:18
    maviler, yeşiller, sarılar ve nihayetinde griler,
  • 3:18 - 3:21
    çok daha düşük ultraviyole radyasyon alanlarını gösteriyor.
  • 3:21 - 3:25
    İnsan deri pigmentasyonunun öyküsü açısından belirgin olan şey
  • 3:25 - 3:29
    Kuzey Yarıküre'nin ne kadarının
  • 3:29 - 3:32
    bu soğuk gri alanlarda yer alması.
  • 3:32 - 3:35
    Bu, insan deri pigmentasyonunun evrimini idrakımız
  • 3:35 - 3:38
    için muazzam çıkarımlar sunuyor.
  • 3:38 - 3:41
    Ve Darwin'in kavrayamadığı,
  • 3:41 - 3:44
    veya belki de o zaman kavramak istemediği şey
  • 3:44 - 3:47
    ultraviyole radyasyon yoğunluğu ve
  • 3:47 - 3:50
    deri pigmentasyonu arasında
  • 3:50 - 3:52
    temel bir ilişki olduğuydu.
  • 3:52 - 3:55
    Ve deri pigmentasyonunun da
  • 3:55 - 3:58
    evrimin bir sonucu olduğu idi.
  • 3:58 - 4:01
    Ten rengi ve beklenen ten rengi haritalarına baktığımızda
  • 4:01 - 4:04
    günümüzde bilindiği üzere,
  • 4:04 - 4:07
    gördüğümüz şey, ekvatora doğru
  • 4:07 - 4:10
    en koyu olan deri pigmentasyonundan,
  • 4:10 - 4:13
    kutuplara doğru en açık olana doğru olan hoş bir değişim.
  • 4:13 - 4:17
    Burada çok çok önemli olan şey
  • 4:17 - 4:19
    ilk insanların
  • 4:19 - 4:22
    ekvatoral Afrika'da
  • 4:22 - 4:24
    yüksek UV ortamında evrilmiş olmaları.
  • 4:24 - 4:27
    Irkımızın ilk üyeleri,
  • 4:27 - 4:30
    yani genus Homo, koyu pigmentliydi.
  • 4:30 - 4:34
    Ve hepimiz, şu şaşırtıcı kalıtımı paylaşıyoruz
  • 4:34 - 4:36
    bir buçuk iki milyon yıl önce
  • 4:36 - 4:38
    aslında
  • 4:38 - 4:41
    koyu pigmentli idik.
  • 4:41 - 4:46
    Tarihte ne yaşandı?
  • 4:46 - 4:48
    İlk önce dünya yüzeyine düşen
  • 4:48 - 4:51
    ultraviyole radyasyon ilişkisine bakalım.
  • 4:51 - 4:54
    Evrimimizin ilk zamanlarında,
  • 4:54 - 4:56
    ekvator çevresine baktığımızda,
  • 4:56 - 4:59
    yüksek seviyede ultraviyole radyasyon bombardımanına maruz kalmıştık.
  • 4:59 - 5:02
    En enerjik tip olan UVC
  • 5:02 - 5:05
    Dünya atmosferince engellenmişti.
  • 5:05 - 5:07
    Fakat özellikle UVB ve UVA
  • 5:07 - 5:09
    engellenmeden ulaşıyordu.
  • 5:09 - 5:13
    UVB inanılmaz derecede önemli hale gelmişti.
  • 5:13 - 5:15
    UVB oldukça yıkıcıdır.
  • 5:15 - 5:19
    Fakat aynı zamanda derideki D vitamini üretimini katalize eder.
  • 5:19 - 5:23
    D vitamini kuvvetli kemikler, bağışıklık sisteminin sağlığı,
  • 5:23 - 5:27
    ve vücuttaki diğer pek çok önemli fonksiyon
  • 5:27 - 5:30
    için çok ihtiyaç duyduğumuz bir molekül.
  • 5:30 - 5:32
    Ekvatorda yaşayarak,
  • 5:32 - 5:35
    çok miktarda ultraviyole radyasyona maruz kaldık,
  • 5:35 - 5:38
    ve derimizdeki
  • 5:38 - 5:42
    harika, karmaşık, en eski polimer
  • 5:42 - 5:44
    bileşen olan melanin
  • 5:44 - 5:48
    muhteşem bir güneşten koruyucu işlevi gördü.
  • 5:48 - 5:50
    Bu polimer şaşırtıcı
  • 5:50 - 5:53
    çünkü pek çok farklı organizmada bulunuyor.
  • 5:53 - 5:55
    Melanin, değişik formlarda
  • 5:55 - 5:58
    muhtemelen bir milyar yıldır dünyada.
  • 5:58 - 6:00
    Ve sıkça olduğu gibi, evrim tarafından
  • 6:00 - 6:04
    defalarca görevlendirildi.
  • 6:04 - 6:06
    İşe yarıyorsa neden değiştiresiniz ki?
  • 6:06 - 6:10
    Bu nedenle, melanin ırkımızda
  • 6:10 - 6:13
    özellikle Afrika'da evrilen ilk atalarımızda
  • 6:13 - 6:15
    doğal bir güneşten koruyucu
  • 6:15 - 6:17
    olarak görevlendirildi.
  • 6:17 - 6:19
    Vücüdu
  • 6:19 - 6:22
    ultraviyole radyasyon bozunumuna,
  • 6:22 - 6:25
    DNA'nın yıkımına veya zarar görmesine,
  • 6:25 - 6:29
    ve vücuttaki hücre üretimine ve bölünmesine yardımcı olan
  • 6:29 - 6:32
    folik asit molekülünün yıkımına
  • 6:32 - 6:35
    karşı korudu.
  • 6:35 - 6:38
    Harika. Bu oldukça koruyucu ve
  • 6:38 - 6:41
    harika melanin korumasını geliştirdik.
  • 6:41 - 6:45
    Fakat daha sonra göç ettik.
  • 6:45 - 6:49
    Ve insanlar dağıldı, bir kez değil, iki kez.
  • 6:49 - 6:53
    Başlıca göçler ekvatoral anayurdumuz Afrika'dan
  • 6:53 - 6:57
    eski dünyanın diğer yerlerine,
  • 6:57 - 6:59
    ve en yakın geçmişte Yeni Dünya'ya.
  • 6:59 - 7:02
    İnsanlar buralara yayılınca
  • 7:02 - 7:04
    ne ile karşılaştılar?
  • 7:04 - 7:07
    Koşullar bariz şekilde daha soğuktu,
  • 7:07 - 7:09
    ancak ultraviyole rejim açısından
  • 7:09 - 7:11
    daha hafifti.
  • 7:11 - 7:15
    Eğer kuzey yarıkürede bir yerlerde isek,
  • 7:15 - 7:18
    ultraviyole rasyasyona ne oluyor bakın.
  • 7:18 - 7:21
    Hala bir miktar UVA alıyoruz.
  • 7:21 - 7:23
    Fakat UVB'nin tamamı,
  • 7:23 - 7:25
    veya neredeyse tamamı,
  • 7:25 - 7:28
    atmosferin kalınlığı içinde kayboluyor.
  • 7:28 - 7:32
    Kış mevsiminde Alpler'de kayak yaparken,
  • 7:32 - 7:35
    ultraviyole radyasyona maruz kalabilirsiniz.
  • 7:35 - 7:37
    Fakat bunun tamamı UVA'dır,
  • 7:37 - 7:39
    ve kayda değer şekilde, UVA
  • 7:39 - 7:44
    derinizde D vitamini yapma yeteneğine sahip değildir.
  • 7:44 - 7:49
    Yani kuzey yarıkürede yaşayan insanlar
  • 7:49 - 7:52
    yılın çoğu zamanında
  • 7:52 - 7:55
    derilerinde D vitamini üretme potansiyelinden mahrumdu.
  • 7:55 - 7:58
    Bu durum insanın deri pigmentasyonu
  • 7:58 - 8:00
    açısından muazzam sonuçlar doğurdu.
  • 8:00 - 8:05
    Vücut sağlığını garantilemek için,
  • 8:05 - 8:07
    kuzey yarıküreye yayılan
  • 8:07 - 8:11
    bu insan nesilleri
  • 8:11 - 8:13
    pigmentasyonlarını kaybettiler.
  • 8:13 - 8:15
    Açık pigmentli deri evrimi için
  • 8:15 - 8:20
    doğal seçilim vardı.
  • 8:20 - 8:22
    Burada artık tüm insanlığı karakterize eden
  • 8:22 - 8:24
    o güzel kahverengi gökkuşağının
  • 8:24 - 8:27
    evrimleşmesini görmeye başlıyoruz.
  • 8:27 - 8:31
    Açık pigmentli deri sadece bir kez değil,
  • 8:31 - 8:34
    iki kez değil, muhtemelen üç kez evrildi.
  • 8:34 - 8:36
    Sadece modern insanda değil,
  • 8:36 - 8:40
    uzak atalarımızdan birisinde;
  • 8:40 - 8:42
    Neanderthal'lerde de.
  • 8:42 - 8:44
    Evrimin gücünün
  • 8:44 - 8:46
    dikkat çekici, çarpıcı bir kanıtı.
  • 8:46 - 8:49
    İnsanlar, uzun zamandır hareket halinde.
  • 8:49 - 8:51
    Ve son 5.000 yıldır,
  • 8:51 - 8:54
    artan oranlarda ve artan mesafelerde.
  • 8:54 - 8:58
    Bunlar, insanların son 5.000 yıldaki en büyük
  • 8:58 - 9:01
    gönüllü göçlerinden bazıları.
  • 9:01 - 9:04
    Büyük enlemlerdeki gerilemelerine bakın
  • 9:04 - 9:06
    Yüksek UV bölgelerinden
  • 9:06 - 9:09
    düşük UV bölgelerine giden insanlar ve tam tersi.
  • 9:09 - 9:13
    Ve tüm bu göçler gönüllü değildi.
  • 9:13 - 9:16
    1520 ve 1867 arasında
  • 9:16 - 9:20
    12 milyon 500 insan
  • 9:20 - 9:22
    transatlantik köle ticaretinde
  • 9:22 - 9:24
    yüksek UV bölgelerinden
  • 9:24 - 9:27
    düşük UV bölgelerine getirilmişlerdi.
  • 9:27 - 9:31
    Bunun her şekillerde kırıcı sosyal sonuçları olmuştu.
  • 9:31 - 9:34
    Ama aynı zamanda
  • 9:34 - 9:36
    insanlara zararlı sağlık sonuçları da olmuştu.
  • 9:36 - 9:39
    Ne olmuş yani? Hareket halindeydik.
  • 9:39 - 9:42
    O kadar akıllıyız ki biyolojik gözüken
  • 9:42 - 9:45
    tüm bu engellerin üstesinden gelebiliriz.
  • 9:45 - 9:47
    Sıklıkla, cildimizin doğuştan
  • 9:47 - 9:49
    yetersiz adapte olduğu ortamlarda
  • 9:49 - 9:51
    yaşadığımız gerçeğinin
  • 9:51 - 9:54
    farkında değiliz.
  • 9:54 - 9:56
    Açık pigmentli ten rengine sahip bazılarımız
  • 9:56 - 9:58
    yüksek UV bölgelerinde yaşıyor.
  • 9:58 - 10:00
    Koyu pigmentli ten rengine sahip bazılarımız
  • 10:00 - 10:03
    düşük UV bölgelerinde yaşıyor.
  • 10:03 - 10:07
    Bunlar sağlığımız için çok büyük sonuçlar doğurabilir.
  • 10:07 - 10:10
    Eğer açık pigmentliysek,
  • 10:10 - 10:14
    cilt kanseri problemleri
  • 10:14 - 10:17
    ve bolca güneş ile vücudumuzdaki folik asitin yıkımı hakkında
  • 10:17 - 10:19
    dikkatli olmalıyız.
  • 10:19 - 10:21
    Epidemiyologlar ve doktorlar
  • 10:21 - 10:23
    cildimizi korumamız gerektiğinı söyleyerek
  • 10:23 - 10:25
    bize çok iyi davrandılar.
  • 10:25 - 10:30
    Yüksek enlem bölgelerinde yaşayan
  • 10:30 - 10:33
    ya da sürekli kapalı alanda çalışan
  • 10:33 - 10:36
    koyu pigmentli insanların problemini
  • 10:36 - 10:38
    insanlara anlatmayarak ise pek iyi davranmadılar.
  • 10:38 - 10:41
    Çünkü oradaki problem de aynı şekilde ciddi.
  • 10:41 - 10:43
    Ama daha kötü.
  • 10:43 - 10:45
    Çünkü ultraviyolet B radyasyonunu yoksunluğundan gelen
  • 10:45 - 10:49
    D vitamini eksikliği
  • 10:49 - 10:51
    çok büyük bir problem.
  • 10:51 - 10:53
    D vitamini eksikliği insanlara sinsice yaklaşır
  • 10:53 - 10:56
    ve kemiklerinde her çeşit probleme,
  • 10:56 - 11:00
    bağışıklık sistemlerinde kademeli bir bozulmaya
  • 11:00 - 11:02
    ya da bağışıklık kaybı problemlerine
  • 11:02 - 11:04
    ve büyük ihtimalle ruh hallerinde ve sağlıklarında
  • 11:04 - 11:07
    akıl sağlıklarında
  • 11:07 - 11:09
    problemlere yol açar.
  • 11:09 - 11:12
    Yani evrimin harika ürünlerinden biri olan
  • 11:12 - 11:15
    ten pigmentasyonunun
  • 11:15 - 11:17
    bizim için bugün hala geçerli olan sonuçları var.
  • 11:17 - 11:19
    Ve bildiğimiz gibi sosyal sonuçlar,
  • 11:19 - 11:22
    inanılmaz bir şekilde derin.
  • 11:22 - 11:24
    Açık ve koyu pigmentli insanların
  • 11:24 - 11:28
    yan yana yaşadığı
  • 11:28 - 11:30
    bir dünyada yaşıyoruz.
  • 11:30 - 11:33
    Ama çoğu zaman başlangıçta haksız
  • 11:33 - 11:37
    bir sosyal etkileşimin sonucunda yan yana gelmişiz.
  • 11:37 - 11:40
    Peki nasıl bunun üstesinden gelebiliriz?
  • 11:40 - 11:42
    Bunu nasıl anlamaya başlayabiliriz?
  • 11:42 - 11:46
    Evrim bize yardımcı olur.
  • 11:46 - 11:50
    Darwin'in doğum gününden 200 yıl sonra,
  • 11:50 - 11:55
    Amerikanın ilk orta derecede pigmentli başkanına sahibiz.
  • 11:55 - 11:56
    (Alkışlar)
  • 11:56 - 11:58
    Bu ne kadar harika?
  • 11:58 - 12:00
    (Alkışlar)
  • 12:00 - 12:04
    Bu adam bir çok sebepler nedeniyle önemli.
  • 12:04 - 12:07
    Ama biz pigmentasyonu açısından,
  • 12:07 - 12:09
    onun dünyadaki diğer insanlarla nasıl kıyaslandığını düşünmeliyiz.
  • 12:09 - 12:13
    O, bir çok karışık şehir popülasyonlarından gelen biri,
  • 12:13 - 12:15
    karışık ebeveynliliğin,
  • 12:15 - 12:18
    karışık pigmentasyonun sembolü.
  • 12:18 - 12:20
    Ve o, Güney Afrika ya da Güneydoğu Asya'da yaşayan
  • 12:20 - 12:23
    orta dereceli pigmentasyonlu insanlara
  • 12:23 - 12:27
    çok yakından benziyor.
  • 12:27 - 12:29
    Bu insanlar güneşe maruz kalma sonucunda
  • 12:29 - 12:32
    çok büyük bir bronzlaşma,
  • 12:32 - 12:34
    ciltlerinde daha fazla pigment oluşturma potansiyeline sahipler.
  • 12:34 - 12:38
    Onlarda aynı zamanda D vitamini eksikliği riski de bulunur,
  • 12:38 - 12:42
    eğer o adam gibi masa başı işlerde çalışıyorlarsa.
  • 12:42 - 12:46
    Öyleyse hep beraber ona bol sağlık
  • 12:46 - 12:51
    ve kendi ten pigmentasyonunun farkındalılığını dileyelim.
  • 12:51 - 12:54
    İnsan ten pigmentasyonunun evrimi
  • 12:54 - 12:58
    ve pigmentasyon fenomeni hakkında
  • 12:58 - 13:00
    muhteşem olan şey
  • 13:00 - 13:03
    doğal seçilim yoluyla
  • 13:03 - 13:06
    evrimin ispatının,
  • 13:06 - 13:08
    kanıtının
  • 13:08 - 13:12
    hemen vücudunuzda olmasıdır.
  • 13:12 - 13:15
    İnsanlar size, "evrim için kanıt nedir?" diye sorduklarında
  • 13:15 - 13:19
    Aklınıza egzotik örnekler ya da fosillerin gelmesi gerekmez.
  • 13:19 - 13:22
    Kendi teninize bakmanız yeter.
  • 13:22 - 13:26
    Bence, hayatı boyunca iklimin
  • 13:26 - 13:29
    pigmentasyonun evrimindeki önemininden kaçınsa da
  • 13:29 - 13:33
    Darwin bunu takdir ederdi.
  • 13:33 - 13:36
    Sanıyorum ki, eğer günümüzdeki
  • 13:36 - 13:39
    kanıtları görebilseydi, bunu anlardı.
  • 13:39 - 13:41
    Bunu kavrardı.
  • 13:41 - 13:45
    Ve en önemlisi, bunu öğretirdi.
  • 13:45 - 13:48
    Sizler, sizler bunu öğretebilirsiniz.
  • 13:48 - 13:50
    Buna dokunabilirsiniz.
  • 13:50 - 13:52
    Bunu anlayabilirsiniz.
  • 13:52 - 13:55
    Bunu bu odanın dışına taşıyabilirsiniz.
  • 13:55 - 13:57
    Ten renginizi alın,
  • 13:57 - 13:59
    ve kutlayın.
  • 13:59 - 14:01
    Duymayan kalmasın.
  • 14:01 - 14:03
    Türümüzün
  • 14:03 - 14:07
    evrim hikayesine sahipsiniz,
  • 14:07 - 14:09
    bir kısmı cildinizde yazılı.
  • 14:09 - 14:12
    Anlayın. Kavrayın. Kutlayın.
  • 14:12 - 14:16
    Dışarı çıkın, Güzel değil mi? Harika değil mi?
  • 14:16 - 14:19
    Sizler evrimin ürünlerisiniz.
  • 14:19 - 14:21
    Teşekkürler.
  • 14:21 - 14:25
    (Alkışlar)
Title:
Nina Jablonski ten rengi yanılgısını yıkıyor
Speaker:
Nina Jablonski
Description:

Nina Jablonski, farklı ten renklerinin sadece farklı iklimlere ve UV seviyelerine maruz kalmaya karşı vücudumuzun adaptasyonu olduğunu söylüyor. Charles Darwin bu fikre karşıydı, fakat Jablonski bunun sebebini açıklıyor: Darwin'in NASA'ya erişimi yoktu.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
14:27
Nihan Ates added a translation

Turkish subtitles

Revisions