Boys Over Flowers aka Boys Before Flowers: Full Episode 1 (Official & HD with subtitles)

Boys Over Flowers (aka Boys Before Flowers) is one of the biggest Korean drama hits of our time, sweeping ratings and awards across Asia in 2009 and 2010. Brought to you by Group Eight (Goong and Playful Kiss). The Korean take on the popular Japanese manga of the same name, tackles complex issues involving outcasts, socio-economic disparity, family, love, and friendship.

*************************************
In this world, Shinhwa Group is the most powerful corporation in Korea. Shinhwa makes cars, owns department stores, and is virtually everywhere - its empire even includes an elite school. At the beautiful Shinhwa campus, pampered students flaunt their wealth and band together in cliques. Unfortunately, just being rich isn't enough to survive the teen tyranny at Shinhwa -- outsiders or loners are often marked as targets by the bored uber-clique F4.

*************************************
Subscribe for more Kdrama updates: http://bit.ly/VikiKdrama

Find more Kdrama and join the fun on Viki.com:
http://www.viki.com/korean-drama
http://www.viki.com/channels/50-boys-over-flowers

Shin-Hwa grubu, 2012 olimpiyatlarının en büyük sponsoru olarak seçildi

Finansal krizin tam ortasında

Korenin ekonomik gelişme süreci başladığı andan itibaren

Sürekli gelişmekte olan tek bir firma

En yüksek mevkide duruyor.

Bu firma sonunda adını uluslar arası piyasaya birinci sınıf olarak kazıdı.

Bu şirket, Shin-Hwa.

Elektronikten yağ rafinerisine ve otomobillere,
teslimat ve telekomünikasyona sayısız servis vermekte.

Başkanın adını bile bilmeyen bir Koreli bile olsanız,

'Shin-Hwa' kelimeleriyle karşılaşmamış olmanız zor.

Geniş bir imparatorluk; örnek bir Kore holdingi.

Bir gün, Shin-Hwa tarihinde ilk kez on milyar dolar ihraç ettiğinde,

Kurucusu, Mavi Ev'e davet edildi, ve orada kendisine takdim edilen madalyayı almak yerine şöyle söyledi:

"Sayın Başkanım, lütfen torunlarıma bir okul kurabilmem için izin verin."

Böylelikle de Shin-Hwa Okulu kuruldu.

Bu okul için, Kore eğitim tarihinde benzeri
görülmemiş bir şekilde,

Başkan -ekonominin büyümesinin eşit imkânlarda öğrenimden çok daha önemli olduğu bir dönemde-

hiç çaba harcamadı, özel yasaların bile asılmasına izin verdi.

Bugünlerde şöyle bir deyim bile var: "Shin-Hwa
mezunu olmayan aileler hiç bir yere gelemiyor."

Shin-Hwa, Kore'nin üstün %1'i için, üstün %1 tarafından kurulmuş bir okul.

Eğitim Shin-Hwa Anaokulundan başlıyor,
fakat doğdukları anda kayıtları yapılmış olsa bile çoğu
üst sınıf çocuk kabul edilmiyor.

Fakat eğer kabul edilmişlerse, ilkokuldan üniversiteye kadar Shin-Hwa'da okuyabiliyorlar.

Üniversite girişi sınavlarının yarattığı stresle can çekişen Koreli öğrenci ve velilerin
imrenme ve isteklerinin objektifi Shin-Hwa.

Fakat, tanrının oğulları ve kızları için kurulmuş bu okulda,

Kimsenin aklının ermeyeceği şeyler yaşanmakta.

Ah, zavallı Min-Ha, ne yapsak?

Seni piç!

Kahretsin! Yakalayın onu! Yakalayın

Nasıl yardımcı olabilirim?

Ah, ben Jan-Di Kuru Temizleme Servisi'nden
teslimat getirmiştim.

Tamam, içeri girebilirsin.

Teşekkür ederim.

Amma sağlammış.

Bulun onu!

İşte orada! Yakalayın!

Burası gerçekten bir okul mu?

Hey, çatıda! Lee Min-Ha atlamak üzere!

Ciddi misin?

Gösteri değil, değil mi?
Hayır, cidden atlayacak!

Gerçekten mi? Ciddi misin?

Lee Min-Ha mı? Lee Min-Ha!

-
Ben size dedim, değil mi?

-
Bir hafta bile dayanamadı.

-
Hiç değilse üç gün dayandı.

Üç gün olmadı. Kesin konuşacak olursak...

İstediğiniz bu, değil mi?

Pekâlâ

Dilediğiniz gibi olsun

Hey! Transfer öğrenci Lee Min Ha'yı tanıyor musun?

-
Ah, hayır, bu ne biçim müşteri böyle!!

-
Sen kimsin?

.-
Ben mi? Ah, haha, ben...

-
Bir teslimat için gelmiştim!

-
Jan-Di Temizleme. Otuz dolar tutuyor.

-
Ah, tanrım. Komedi!

-
Peki, peki. Yirmi-beş dolar.

-Eğer devamlı müşterimiz olursan, spor takımın bedavaya.

-Ben öldükten sonra ailemle hallet.

-
Ah, böyle davranmasana...

-
Ö-ö-ölmek?

Şimdi mi öleceksin yani?

--
Niye ki?

Yani, hadi ama...

Böylesine harika bir okula gidiyorsun.

Burası bir okul değil.

Burası cehennem.

Afedersin!

-Gerçek cehennem dışarıda. Sen hiç üniversite giriş sınavı cehennemini duydun mu?

-
Peki sen hiç F4'u duydun mu?

-
F, F, ne?

-
F4?

-
O ne be?

-Onlardan kırmızı kart aldığın an bu okuldaki tüm öğrencilerin hedefi haline gelirsin.

-
Tıpkı benim gibi.

-Sen de onların sana böyle davranmasına izin mi veriyorsun

-Bilirsin, gerzekler geniş gruplar halinde gezer ve böyle şeyler yaparlar

-Böyle bir şey eğer benim okulumda olsaydı, onları yakalayıp öldürürdüm

-
Arkadaşların,

-
Çok şanslı.

--
Ha?

-
Senin gibi bir arkadaşları var.

.-
Yok canım. Ha, ha, ha.

-
HAYIR!

-
Seçkin eğitimin yuvası Shin-Hwa Lisesinde,

-
Dışlanmış öğrenciyi kurtaran kişi,

Ne büyük bir firma sahibinin ne de saygın bir ailenin çocuğu,

Sadece kıyafet teslimatı için orada olan sıradan bir kız.

-Paralarıyla üniversite giriş sınavından muaf tutulan 'Tanrı'nın çocukları!'

Eğer siz çocukların bunları yapacak kadar boş vakti varsa, ÖSYM'ye girin!

-Eğer özel ayrıcalık buna yöneltiyorsa ciddi bir ceza vermek lazım!
Shin-Hwa grubu kendini yok etsin!

-Bir anne olarak onları affedemem.
Yarından itibaren Shin-Hwa marketlerine gitmeyelim.

-Shin-Hwa Grubu, bize açıklama yap!
Bize açıklama yap! Açıklama yap!

-Shin-Hwa Grubu, bir açıklama yap!
Açıklama yap! Açıklama...

-
Özel eğitim sistemini yok edin!

_Shin-Hwa lisesindeki kabadayılığın nedenini öğrenmek isteyen
ve özel eğitim sistemini protesto eden topluluğun yanındayım.

Şimdi halkın yorumlarını alalım.

Merhaba, protesto eylemine katılmanızın sebebi nedir?

Bir arkadaşım orada kabadayılığa maruz kaldı
ve okuldan atıldı,

-Aslında sebebin katlanılamaz giriş sınavı stresi olduğunu söyleyebilirdik
ama onlar pek zorluk çekmiyorlar, öyle değil mi?

-
Jan-Di, takma adın ne biliyor musun

-Halk kahramanı,
harika kız, sen bizim jenarasyonumuzun gerçek Wonder Woman'ısın. (Wonder Woman: Bir çizgi film kahramanı, Süper Kadın)

-Geum Jan-Di temizleme, fighting!
Wonder Woman'ı Shin-Hwa Lisesi'ne gönderin

-
Saçmalamayı keser misiniz?

-Süper.

-Bu arada, Çiçek Dörtlü...

-Gerçekten de o kadar yakışıklılar mı?

-Onları bir kez yakından görmekten başka
bir isteğim yok.

-Çiçek dörtlü?

-Çiçek dörtlüsüymüş. Sinek dörtlüsü daha mantıklı,

-dört gübre sineği.

-Hanımefendi, lütfen buraya bakın.

-Bayan, lütfen bir şeyler söyleyin.

-Bakar mısın?
Buraya bak!
Gülümse!

-Orası dahilerin okulu mu?

-Ne bir bilim ne de yabancı dil okulu. Orası tam anlamıyla zenginlerin okulu.

-Kore adil insanlar istemiyor muydu?

-O kapitalist okulu...

-Afedersiniz, efendim.

-PR departman grubu ve benzer şirketler halkın ayaklanmasını bastırmak için çok uğraşıyorlar.

-Bastırmak mı? Bunun bastırılmış olduğunu mu düşünüyorsun?

-Muhabirlerin Joon-Pyo'nun adını kullanmaya cürret etmelerine nasıl izin verirsin?!

-Mahçubum.

-Kamuoyunun neden korkutucu olduğunu biliyor musun?

-Çünkü cahildir.

-Bir kez çılgına dönerse, kontrol edilemez.

-O dereceden sonra da mantık ya da sağduyu işlemez.

-Yangını, başlatanın söndürmesi gerek.

-Bayan Başkan, Başbakan hatta

-Evet, efendim

-Evet

-Bu iş ilginçleşmeye başladı

-Ben paparazzilerden saklanmak için biçilmiş kaftan değilim!

-Ne teslimatmış! Öleceğim!

-Shin-Hwa okulundan da, F4 mudur nedir ondan da bıktım usandım.

-Ben gel...

-İşte geldi! Jan-Di!

-Merhaba desene.

-Shin-Hwa başkanının ofisinden geldi.

-Nihayet ünlü harika kızla tanışıyorum. Memnun oldum.

-Ben o çocuğu itmedim.

-Gerçekten, ben yapmadım. F4 ya da her neyse, onlar yaptı.

-Yanlış anladınız.

-JanDi, kızım, şaşkın olma ve dinle.

--Yarından itibaren Shin-Hwa Lisesi'ne gitmeye başlayacaksın.

-Gideceksin.

-Neden bahsediyorsunuz...

-Doğruyu söylemek gerekirse...

-Sana övgüyle bakan başkan, seni burslu öğrenci olarak okula kabul etmeye karar verdi!

-SENİ KABUL ETMEYE KARAR VERDİ.

-Burslu öğrenci mi? Neden ben?

-Geum Jan-Di, senden istediğimiz bir şey var...

-Noona, hani orta okuldan mezun olana kadar yüzüyordun ya?

-Seni tekrar yüzdürmek istiyor! TEKRAR YÜZDÜRMEK!

-İstemiyorum.

-Ne?.

-Ve neden olmasın?.

-Noona, sen deli misin?

-Şimdiki işimi seviyorum.

-Ben okula uyum sağlayamam ve
oraya gitmek de istemiyorum zaten.

-Geri gitseniz daha iyi olur.

-Jan-Di, neden bunu tekrar düşünmüyo-

-Tekrar düşünmesine gerek yok.
Yarın orada olacak.

-Sus bakayım!

-'Hayır'mış! Sus!

-O halde, yarın okulda görüşürüz

-Evet, onu boynundan tutup sürüklemem gerekse bile yarın okulda olduğundan emin olacağım.

-Öyleyse tamam.

-Sekreter Bey,

-Siz "Yapılmış hareket geri alınamaz." deyimini biliyorsunuz, değil mi?

-ANNE!!!

Sessiz ol! Eğer gözlerin varsa, buna bak!

-Shin-Hwa Lisesi! Shin-Hwa Lisesi! Shin-Hwa Lisesi

-Abla

-Hayatım boyunca böyle bir gün göreceğimi düşünmezdim

Hayatımda ilk kez senin kardeşin olmaktan gurur duyuyorum

Baba! Wooooohhh!

Şimdi de "Ben gitmiyorum." kelimeleri
ağzından çıkabilecek mi?

-ve sen eğitim ücreti ne kadar biliyor musun?

-Hayır. Hala istemiyorum.

-Hâlâ gitmek istemiyorum. Anne, ben gerçekten istemiyorum.

-Hey Allahım!

-Millet çok çalışıyor, paraları da olmasına rağmen kabul edilmiyorlar. Sen neden gitmek istemiyorsun?

-Ne zamandı, o insanların sadece zenginlikleriyle övünmeyi bildiklerini söylediğin zaman?

-O, o, o kıskançlıktı.

-Cidden, piyango kazanmak gibi bir şey bu. Kim sevinmez?

-Umrumda değil. İçimde kötü bir his var.

-Bilesin diye söylüyorum, ne dersen de,
gitmeyeceğim.

-Ama, yüzmeyi severdin sen.

Yüzme havuzu olan bir okula gitmek istediğini söylemiştin.

-Havuzu olduğunu söyleyerek beni o okula gitmeye ikna etmeye mi çalışıyorsun?

-Gitmeyeceğim!
İstemiyorum!
Gitmeyeceğim işte!

-Bekleyin!

-Bir dakika bekleyin, bayan!

-Gidip geleceğim. (Bir mekanı terk ederken, evden çıkarken kullanılan bir deyim)

-Geum Jan Di, fighting

Git şimdi hadi

-Kuru temizleme burada,
kuruuu temizlemeeee!

-JanDi kuruuu temizlemeeee!

-Kuru temizleme buradaaa!
JanDi kuuruuu temizlemeeee!

-Bu küpeler gerçekten de çok hoş, değil mi?
-Evet, öyleler.

-Bunlar, Japonya'dan ihraç edilmiş ve sadece bir çift var.
Bir tanesini ben aldım, bilin bakalım öteki kimde?

-Kimde?

-Gu JoonPyo

-Oha, harika!

-Bana daha çok yakıştığını düşünmüyor musunuz?

-Hey, bana ödünç ver.

-Hey, bana da,
bana da!

-Nerede ya bu

-Şeyyy, yüzme havuzu nerede biliyor musun

-Ah, o tarafta mı? Teşekkür ederim

--Böldüğüm için çok özür dilerim.
Devam edebilirsiniz.

-Hoşçakalın!

-AH! Bu F4! AHHHH!

Yoldan çekil!

Bir sorun mu var

Üçten geriye sayacağım

Ne?
Niçin

Üç...

İki...

Bir.

Hey, WooBin, biraz meyve suyun var mı?

Evet, istiyor musun?

Hey, iyi misin sen

Ne çeşit bir kaçık ya bu

Ve herkes bal mı yedi? Nasıl buna seyirci kalıyorlar

Ah, tanrım

Sözlerine dikkat et.

Siz de kimsiniz?

Biz mi?
Bu arada, karşılamamız biraz geç olduğu için özür dileriz.

Bizler...

Ginger!

Sunny!

Miranda!

Bizler ShinHwa Lisesi'nin Jin, Sun, Mi'siyiz (Gerçek, İyilik ve Güzellik)

Az önce söylediklerin F4'a hitaben değildi, değil mi, transfer öğrenci?

F, F ne?

Yani şu çocuğu herkesin içinde rezil eden adı çıkmış F4 bu mu

Adı çıkmış mı

Ünlü demek istedin herhalde

Eğer dediklerine dikkat etmezsen, başın büyük derde girer

Ailenin çamaşırhanesi olduğunu duydum...

Çamaşırhane değil. Kuru temizleme.

Ee, yani?

İlk defa bir kuru temizlemecinin kızını görüyorum.

Çok heyecan verici.

İstediğiniz kadar bakın,
Sizden para almam.

Okulda ilk günün olduğundan ve dünya hakkında hiç bir fikri olmayan
bir taşralı olduğundan bu seferlik söylediklerini duymazdan geleceğim.

Ne?

F4 hakkında söylediğin şeylerden bahsediyoruz!

Ne?
Söyleyemez miyim?
Onlar bu kadar yüce mi?

Hey transfer öğrenci! F4 hakkında gerçekten bir şey bilmiyor musun?

Hayır, bilmiyorum.

Kızlar,
hadi gidelim.

Song WooBin, yapım endüstrisinde mavi-yonga stokları
olarak adlandırılan II-Sim Yapım'ın oğlu,

Onlar gayrimenkul komutanları. İnsanlar Jejudo'nun yarısının II-Sim'e ait olduğunu söylüyorlar...

Yani II-Sim-Pa organizasyonunun (çete) 50 yıllık başkanına.

Hâlâ bir kaç yüksek sınıf kulüp ve salonlara sahipler.

Nakit akışına bakıldığına, onlar da Kral Wang Jjang kadar değerliler.

So Yi Jung, Biannale'de en genç seramik sanatçısı olarak debut yapmış bir dahi.

UNESCO tarafından seçilmiş genç sanatçılardan biri.

En azından biri kendi emeği ile ünvan elde etmiş..

Dahilerin fakir olduğu yargısını bırak.

So Yoon He'nin kültürel varlığın bağımsız savaşçısı
olarak Kore Tarihi Ders kitaplarında yer aldığını biliyor musun? O adam WooSong Müzesi'nin sahibi ve F4'un So YiJung'unun dedesi.

Woo Song Müzesi mi

O müze, o çocuğun ailesine ait mi demek istiyorsun? Ne kadar zenginler acaba

Tahmin etmeye calisma.
İncinebilirsin.

Şu resim eski Başkanın resmi.

Yanında oturan bu çocuğa bak...

O F4 üyelerinden Yoon Ji Hoo.

Başkan Yoon Seok Young'un oğlu ve gelini esrarlı bir trafik kazasında öldüler... Sadece 5 yaşındaki torunu kurtuldu.

Yoon Ji Hoo, Başkan Yoon Seok Young'un torunu mu demek istiyorsun?

Jang Young Joo nun oynadığı Soo Am Sanat Merkezini biliyorsun.

O, Soo Am Sanat vakfına, Avrupa'da bir futbol takımına ve basebol takımı büyük ligine sahip

Dünyada en çok ona özeniyorum.

Ben açıklamadan bu adamı biliyorsun, değilmi?

F4 lideri olan bu adam, Goo Joon Pyo büyük Shin Hwa gurubun halefidir. Bunu 3 yaşındaki Kore çocukları bile bilmektedir...

Bunlar F4 çoçuklarımı şimdi? Hadi ordan!

Goo Joong Pyo, Sen Goo JoongMool (lağım) gibisin

F4, sizi sinekler

Eğer ağzınıza dayanmış gümüş bir kaşıkla doğduysanız,
çenenizi kapatıp şükretmeli ve insanlara iyi davranmalısınız!

Shin Hwa grubunun varisi olman çok can sıkıcı!

Sen, seni uyarıyorum. Karşıma asla çıkma.

Seni "abi" diye çağırmak zorunda kalacağım gün kendimi çatıdan atarım! Ahhhh!

Yoon JiHoo!

Gürültücüye bak sen.

O kadar gürültülü ki, uyuyamıyorum bile.

Çok özür dilerim, ben kimse yok sanıyordum.

Bu gerçekten doğru mu

Eh

Çatıdan atlayacağın, diyorum

Yani, şey demek istedim.

Yani, her şeyi duydun mu?

Ne?

Şeyi diyorum...

Goo JungMool'u mu? Ya da sinekler?

Ah, sahi, JoonPyo

Ha?

"Goo Joong Pyo" değil, "Goo Joon Pyo."

İsimlerini doğru hatırlamak nefret etmenin şartlarından değil mi?

Pirinç topları.

Onlardan hoşlandınmı.

Ne sen pirinç toplarından mı yiyorsun.?

Çok lezzetli ve güzel gözüküyorlar!

Bu kokuda ne?

İğrenç kokuyor!

Ah, işte burada.

Aman Tanrım! Korkunç!

Hey, transfer öğrenci, neden böyle iğrenç öğle yemekleri yiyorsun? Büfeyi görmüyor musun?

Ne varmış

O halde?

Benim geldiğim yerde iğrenç olan şey bir öğüne 50 lira verilmesidir

Yani bu kokmuş yemekle dolu kutudan yemeye devam mı edeceğini söylüyorsun?

Oyle planlıyorum

Tanrım

Güzel!

Bu F4! AH!

Mi Sook, çabuk ol!

Delireceğim!

Şunu... Deneyebilir miyim?

Hoşgeldiniz!

Teşekkür ederim!

Almanya'dan mı gelmiş?

Evet, gerçekten de çok güzel.
Oyuncak bebek falan sanmıştım.

Neyse, şimdiden bir arkadaş edinmiş olman harika.

Orada yanlız kalırsın diye endişeleniyordum

Yanlızım zaten

Ne

Tek kaldım ben

Ama yine de dikkat çekmediğime şükrediyorum.

Mezun olana kadar yanlız takılacağım.

Kimsin sen?

JanDi'mize ne oldu?

Anaokulu sahibinin oğlundan beni koruyan,

İlkokulumda çetelerle kavga eden kız, adaletli Geum JanDi'ydi.

Bu halin ne?

Peki ne yapmalıyım?

Okulda olay yaratıp atılmadan önce annem beni öldürmüş olur.

-Sen!
-Ah!

Sence bu salatalıkları boşuna mı harcıyorum?

Baban salatalık püresi istediğini söylediği halde
ben bunları senin yüzün için harcıyorum.

Ne işime yarayacak salatalıklar?

Bir düşün bakalım. Eğer güzel bir cilde sahip olursan,

okuldaki en iğrenç çocuk bile olsa,
bir koca olarak senin için en iyi aday sayılabilir.

Eğer öyle olursa . bu yaptığım tabi ki çok büyük bir yatırım.

-Öyle değil mi tatlım?
-İşimi bölme, kıvrımları düzeltiyorum.

Anne, yeter artık!

Bak şuna, bak şuna!

Ne kotu kiz!

ve neden üniformayı böyle ütülüyorsun.

Bütün gün ütüyle uğraşmaktan kolların yorulacak.

15 senedir kuru temizlemecilik yapmama rağmen bu gördüğüm en iyi elbise.

Normal insanlar bu kıyafetleri düğünlerinde bile giyemezler

Hey, velet

Abla, Pazar günü bunu bana ödünç versene

JanDi, söz konusu bunun gibi kıyafetler olduğunda,
kıyafetin senin efendin olduğunu düşünebilirsin.

Oturup kalktığında dikkat et.

Dikkat et de lekelenmesin. Anladın mı?

Bu mükemmel şey benim kızımın.
Neden kollarım yorulsun ki? Hayır, babacık çok iyi.

Ah tanrım!

Bu kız!
Balım, astarı da ütülemelisin, değil mi?

Adaletin kızı Geum JanDi henüz ölmedi.

Orada yalnız, burada yalnız zaten mahvolduğuma göre.

Aklımda ne varsa söyleyeceğim.!

F4, yarından itibaren, hepiniz öldünüz!

Bu F4!

JoonPyo Sunbae, bunu senin için kendim pişirdim. (Sunbae: Abi, üst sınıf...)

Lütfen kalbimi kabul et

JoonPyo'muz sadece birinci sınıf pastacıların yaptıklarını yer

Kimsin sen?

Söyleyecek bir şeyin mi var?

Evet, söyleyecek bir şeyim var! Söyleyecek çok şeyim var!

Sen !

İnsanlara hiç saygın yok mu?

Zengin bir insan olduğundan insanlara nazik davranmanı beklemiyorum

Ama eğer yemek istemiyorduysan, kibarca reddedebilirdin veya...

O insanın emeğini düşünerek kabul etmek seni öldürür mü?

Eğer damdan atlayacağım derse ne yapacaksın, seni piç?

Sen kimsin?

Birşey söylemeyecek misin?

Hayır.

Neden böyle yüzüyorsun?Gerçekten bitkin olmalısın

Kendimi cezalandırıyordum

Ceza

Kötü bir şey mi yaptın

Adeletli kız yağcılığı için kendine ceza verdi.

Ee, daha iyi hissediyor musun?

Evet

Bu okula gelmemin tüm sebepleri burada.

Onlar ne?

Yüzme havuzu ve Oh Min Ji

Bayım!

Çok özür dilerim,Joon Pyo sunbaenim(kıdemli,Yaşça büyük birisine saygı anlamına geliyor)

Özür

Özür dilekleri her şeyi çözseydi,
yasalar ve polisler neden etrafta sanıyorsun?

Ama kazayla oldu.

Ben kesinlikle ayakkabıların aynısını alacağım.

Sen,benden zengin misin?

Afedersin?

Benim kadar zengin olsaydın bile imkansız olurdu.

Bu ayakkabılar Firenze'de bir usta tarafından özel olarak yapıldı.

Aynı olanını derhal nasıl alacaksın?

Gerçekten çok üzgünüm. Bu durumu düzeltmek için her şeyi yaparım.

Her şey?

Evet

Yala.

Ne?

Ayakkabılarımı yala dedim.

Sunbaenim...

Her şeyi yapacağını söylemedin mi?

Şunu keser misin?

Sen! Sen onun isteyerek düştüğünü falan mı sanıyorsun

Özür dilemesi yeterli, değil mi

Herşeye burnunu sokan bu kişi kim

Hey ikinci sınıf öğrencisi!
Tahminime göre sen Kore'ye döneli
uzun zaman olmamış, ama...

Burada Amerikan stili işlemez.

Neden bu kadar laubalisin?

Ah, yani sen ünlü "harika kız"sın?

İnsanlar "Harika Kız" falan diyorlardı,
ben de en azından biçimli bir beden ve iri göğüsler bekliyordum.

Nasıl da sıradan

Seni hayal kırıklığına uğrattığıma sevindim

Konumunu düşünmeden olaya atlamak senin felsefen mi

Neden diğer insanların işlerine burnunu sokuyorsun

O yabancı değil.O benim arkadaşım

Sanırım zengin insanların sözlüklerinde,
"arkadaş" gibi kelimeler yoktur.

Arkadaşlık

Hadi o mükemmel arkadaşlığı göster de görelim.

Yala.

Ne?

Eğer onun yerine bunu yalarsan bende olanları unutacağım.

Hey!

Ne yapıyorsun?

Onun senden daha fazla parası olup olmadığını mı soruyorsun?
Sanki sen sahip olduğun bütün parayı kendin kazanmışsın gibi!

Ne? Yabancıların işine burnumu sokmak benim konseptimmiş, öyle mi?

Benim konseptim, senin gibi ailesine ve destekçilerine güvenerek
yaşayan piçleri görmezden gelmemek!

Bizim orda 2.50$,ama Kangnam'ın standartlarında hesapladım,Tamam?

Eğer lekeyi yinede çıkaramazlarsa, bize gönder.

(Jan Di Kuru Temizleme 300-5648)

Bu da neydi böyle

Joon Pyo'nun nesi var

Bugün büyük bir şok yaşadı.
Sadece bunu yapıyor.

;Ne yapıyorsun?
Çok ciddi duruyorsun.

Dokunma bana.
Kafamın çalıştığını duyamıyor musun?

O küçük yabani otu tamamen ezmenin en iyi yolunu bulmaya çalışıyorum.

Neden düşünmekle bu kadar vakit harcıyorsun ki?
Her zaman yaptıklarını yap

Abi! Cidden zekisin

Çamaşırcı Jan Di,Sen şimdi öldün

Burada!Burada!

İkinci sınıf B şubesinden Geum Jan Di F4'ten kırmızı kart aldı!

Ne bu,bir futbol sahası mı?Ne kırmızı kartından bahsediyorlar?

Ne?

Merhaba.
Merhaba ,deli!

Sanırım masan burda değil.

Taşralının tekiyken nasıl bizimle çalışabilirsin ki?

Bu okula neden geldin ki?

Kitabım
Hey, çekil şuradan.

Defol buradan! Rahatsız edici! Öl! Siktir git!

Sen bugün öldün

Defol! S...tir!

Bunu kim yaptı? Eğer söyleyecek bir şeyi varsa
çıksın karşıma!

Kim o?

JanDi, Bu tür kıyafetler söz konusu olduğunda, kıyafeti patronun kabul et.
Çok dikkat et.

Bu mükemmel takım benim kızımın.
Neden kollarıma zarar ağrısın? Babacığın kolları hiç ağrımıyor.

Hadi! Daha fazla! Daha fazlasını yapmayı deneyin

Hey, hey, hey. Birisi yağ getirsin. Şimdi tüm yapmamız gereken onu kızartmak

Ee, ne olacak kızarınca? Tavada kızartılmış kabak mı

Daha fazla! Daha fazla atış yapmayı deneyin!

Ee, bitmedi mi?

Ne bitti demek istiyorsun?
O kaba kız önümde diz çöktüğünde bitecek.

Yani, bu yüzden mi uyuyan kurdu rahatsız etme diyorlar?

Aslan değil miydi o?

Bu seferki bir hafta bile dayanamaz gibi gözüküyor.

Bir hafta mı? Ben 3 gün diyorum

Yi Jung, eğer ben kazanırsam, son gösterindeki geleneksel çanağı alırım.

Bir su şişesiyle çanağı ayıramayan bir gerzek, neden bir anda ilgilenmeye başladı?

Bebeğim çömlekçi So YiJung'un hayranı.

Tamam. Eğer ben kazanırsam,o zaman Süper Kızlar'ın numaralarını alacağım

Anlaştık

Kapayın çenenizi. Az sonra burada olur.

Peki. 5, 4, 3, 2, 1. Jjang!

Ah, tabi ya. Muhtemelen önümde o feci halde görünmekten çekindi.

Evet,biraz acele ettim.Bir kez daha...

5,

4,

3,

2,

1. . .

Neyiniz var sizin? Dediğim gibi yaptınız mı?

O zaman, neden hala burada değil?

Hangi cehennemin köründe bu kız?

Vazgeçmek mi? Rüyanda görürsün!

JanDi diyorum,
ve sen onun üzerinden yürünecek
çimen olduğunu düşünüyorsun, ha?

Yanlış kişiye bulaştın

Siz hiç gözyaşlarıyla pişirilmiş hamur çorbası yediniz mi

Genel hamamın ücretsiz girişini gördünüz mü

Asil olmayan insanlar dirençli ve gayretliden başka bir şey değiller,
bunu bilmiyor musunuz

Kaç adet yumurta bunlar?

Bu aptallar unun altın olduğunu bile bilmiyorlar!
Ölmek mi istiyorlar!

Çok savurgan...

Bunlardan kaç krep çıkardı? Cidden!

Ay tanrım!

Kim var orada?

Seni her gördüğümde gürültücüsün.

Krep nasıl yapılır biliyor musun?

Ne?

Krep...!

Tüm yapman gereken un, yumurta, süt
ve şekeri karıştırıp yaymak ve tavada kızartmak.

Bindeadduk gibi. (Bir tür Kore krepi)

Amma basitmiş.

Mendilin...

ihtiyacım yok.

Gelecek sefere onu sana iade edeceğim

Buraya bir daha gelmeyeceğim...

Artık sessiz değil, birileri sağolsun.

Özür dilerim,Jan Di

Korkak olduğum için beni affet

En az 30$ almam gerektiğini düşünüyorum.

Vay! Gerçek fiyatını biliyorum. Bu adil değil.

Hızlı servis biraz pahalı.

Ayrıca, şu kıyafetlerin durumuna bak. Bu bir okul üniforması diye indirim de yaptım.

Hadi, cidden! Ben kuru temizleme işinde bir çaylağım.

Eğer teklifimi kabul etmiyorsan, unut bunu.
Yan tarafta JanDi kuru temizleyicisi var. Oraya git.

Hadi ama, bayım. Peki... 25 lira!

Bon apetit!(Afiyet olsun.)

Hey, hey, hey! Naber, adamım

Hafta başına bir grup kabul ediyorlar buraya, o yüzden...

Bir ay önce rezervasyonlar yaptırdım ve hala bekliyorum, ama

Bunu nasıl yaptın

Bu daha iyi

Bu doğru.Bu nadide bir parça.

Aşçılığını daha da iyi hale getirmek için yeterli.

Ve sana benim bir şef olduğumu söyleyen kimdi?

Enfes görünen ellerin.

Playboylar sadece kadınların ellerine bakarak böyle şeyleri öğrenebiliyorlar mı?

Çapkınlık yapabilmen için en azından Michelin'de bir şef olduğunu bilmen lazım.

Tabi ki. Kardeşim benim!

Evet. Yapmanı söylediğim şeyi yapıyor musun

Hata yapmayın ve düzgünce halledin şu işi.
Anlaşıldı mı

Hadi yiyelim.

Peki.Şerefe!

Hey!

Anne!

Delisin sen!
Millet kilo vereyim diye ölüyor,

Senin yaptığına bak!

O kadar değersiz bir şey yapayım diye ölsem mutlu mu olacaksın?

Hey! Bir diyete ve taş gibi bir vücüda ihtiyacın var ki zengin erkekler sana baksın!

Cidden! Zengin ya da soylu değiliz, zeki bile değiliz!

Nasıl olur da bu diyet olayını bu kadar hafife alırsın?

Tabağı bana ver.

Hayır, veremem. Şu an benim için hayatta kalmak diyet yapmaktan daha önemli.

Hey, bu zamanda yüzücüler bile yıldız olmak istiyorlarsa zayıf olmak zorundalar!

Kim YuNa'yı görmedin mi?
Senin gibi genç kızın nasıl
olurda trendlerden haberi olmaz?

Sana tabağı ver dedim

(Anne! Ben istemiyorum dedim!)

Ver şunu dedim

Hey, sen !

Anne. Kim Yuna buz pateni yapıyordu.

Kim Yuna yüzücü değil.Artistik patinajcı!

Dur! Sen!

Hey!
Tabağı ver dedim sana!

Hey!

Jan Dİ?Jan Di?Pirinç kabı...Jan di?

Göbeğim büyümüş mü?

Çok az.

Üzgünüm. Sana düzgün bakmam mümkün olmadı.

Yüzme havuzu için bunların hepsine katlanacağım.

Eğer bu tür bir okula geldiysem, olimpiyatlara katılmam lazım.

Giderdim.

Ne...Bunlar ne?Goo Joon Pyo

Hey!Neler oluyor?Devamlı kendi kendine gülüyorsun ? ?

Şimdiye kesin sinirinden kudurmuştur

Kİm...

Çamaşırcı kızı mı diyorsun? Hala mı?

Bir dakika bekle,ne kadar oldu?

Bir haftayı geçti.

Peki, kızların telefon numaralarını ver bakalım.

Dayanıklıymış.

Sahi, F4'a kafa tutan ilk kız değil mi o?

Ne diyorsun?
Sırf ben üzerine gitmiyorum diye böyle.

Ama, JiHoo yine mi burada değil?

Muhtemelen bir yerlerde uyuyor

Bırakın beni

-Sessiz ol!
-Beni bırak