Daha mutlu olmak için bilmeniz gereken iki şey | Dr. Gillian Mandich | TEDxWindsor

Mutluluğun herkese uyacak bir formülü yoktur. Dr. Gillian da bu konuşmasında mutluluk üzerine yaptığı araştırmasından bahsediyor ve daha mutlu olmanıza yardımcı olacak en önemli iki şeyi sizlerle paylaşıyor.

Bu konuşmada sizi mutlu edecek "bir şey"in neden olmadığını öğreneceksiniz. Mutlululuğun neden bir hedef değil, iyi yaşanılan bir hayatın ürünü olduğunu ve şu anki hisleriniz ne olursa olsun, daha mutlu olabileceğinizi anlayacaksınız.

Dr. Gillian Mandich'in Western Üniversitesi'nde sağlık bilimi üzerine doktorası var ve başlıca çalışma alanı mutluluk ve sağlık. Uluslararası Mutluluk Sağlık Bilimleri Araştırma Enstitüsü'nün kurucusu olan ve TEDx açılış konuşmasını yapan Gillian, "Sosyal ve Kahvaltı Televizyonu" programına "mutluluk uzmanı" olarak katılıyor ve birçok yazılı ve çevrim içi yayında yazılar yazıyor.

Bu konuşma TED’den bağımsız, yerel bir topluluğun düzenlediği bir TEDx etkinliğinde TED Konferansı formatı kullanılarak yapılmıştır. Daha fazla bilgi için: http://ted.com/tedx

Sizi ne mutlu eder?

Soruyu duyunca aklınıza gelen şey nedir?

Hemen aklınıza bir şey geldi mi,
yoksa biraz düşünmeniz mi gerekti?

Çok basit bir soru gibi duruyor, değil mi?

"Sizi ne mutlu eder?"

Mutlu olmayı istemek,
insan doğasının bir parçasıdır

ama bu soruyu cevaplamak
bazen o kadar da basit değil.

Birkaç yıl önce, mutluluk hakkında
çokça düşünmeye başladım.

Hayatımı iyice gözden geçirmeye ve kendime
mutluluğa dair sorular sormaya başladım.

Hakkında düşündüğüm sorulardan biri şuydu:
"Şu anda olabileceğim kadar mutlu muyum?"

Bunu düşündüm

ve kendime dürüst olduğum bir anda
cevabın hayır olduğunu fark ettim.

Mümkün olan kadar mutlu değildim.

Sebebini bulmaya çalıştım.

Hayatınızı düşünürseniz eğer, size
kimse mutlu olma eğitimi vermedi.

Bunu gerçekten bir düşünün.

Okulda matematik dersi olur, fen dersi
olur ama mutluluk dersi olmaz.

Bu sorular aklımı kurcaladığı vakitlerde,

aynı zamanda sağlık bilimleri
doktoram için çalışıyordum.

Bu soruların cevabını bulamadığımdan

her bilim insanının yapacağı gibi
araştırmaya başladım.

Mutluluğu öğrenmeye başladım

ve öğrendiklerim o kadar etkileyiciydi ki
doktora konumu bırakıp mutluluk çalıştım.

Bütün tezimi bu konuda yazdım.

Mutluluğun ne kadar mühim olduğunu
gösteren çok fazla çalışma var.

Fakat biraz düşünürseniz fark edersiniz ki
ne kadar mutlu veya mutsuz olursanız olun,

araştırmaların gösterdiği gibi,
daha mutlu olmak her zaman mümkündür.

Eğer şu an olduğunuzdan
daha mutlu bir haliniz mümkünse

demek ki bir şeyler kaçırıyorsunuz

ve mümkün olan en iyi
hayatınızı yaşamıyorsunuz.

Düşünün biraz, şu an yaşıyorsunuz
ve bu en mutlu hayatınız değil,

hayatı yüksek çözünürlüklü yaşamak yerine,
tüplü televizyonmuş gibi yaşıyorsunuz.

Mutluluk üzerine çalışan bir araştırmacı
olarak bu konuda çok fazla soru alıyorum.

Bu soruların en çok geleniyse şu:

"Gillian, mutlu olabilmek için
bilmem, yapmam, düşünmem

veya görmem gereken "o şey" nedir?"

Bakın ne diyeceğim.

Doğrusunu söylemek gerekirse
öyle tek bir şey yok.

Mutluluğun büyülü bir ilacı yok.

Eczacı olan sizsiniz.

Her şey sizin elinizde.

Sizin dışınızda hiç kimse,
size mutluluğun ilacını veremez.

O yüzden her ne kadar mutluluğu
araştırsam da ilacınız bende yok.

Ancak yapabileceğim bir şey var.

Size araştırmalarımda öğrendiğim,
sizi daha mutlu edebilecek,

çok etkili iki şeyden bahsedebilirim.

Fark ettiğim ilk şey mutluluğu ummanın
bir işe yaramamasıydı.

Mutluluk gökten düşmüyor.

Çalışma, niyet ve çaba istiyor.

Mutluluk bir hedef değil, bir eylemdir.

Bütün çalışmalar bunu doğruluyor,
hatta kendi araştırmamda bile gördüm.

Doktoram için UC Berkeley ile çalıştım.

Üniversitemdeki öğrencilerle dört haftalık
çevrim içi bir araştırma yaptık.

Öğrenciler her hafta mutluluğun
neden önemli olduğuna dair

bir dizi video izliyorlardı,

minnet, bilinçli farkındalık, dostluk,
yakınlık ve sosyal bağlar gibi videolar.

Çalışmayı yaparken öğrencilerin
yardımına ihtiyacım vardı.

Örneklem büyüklüğünü hesapladığımda

çalışma için yeterli öğrenci sayısının
60 olduğunu gördüm.

O yüzden okuldaki bütün lisans
öğrencilerine e-posta attım

ve tamı tamına 1.282 öğrenci cevap verdi.

Çalışmaya katılmak isteyen 1.282 kişi.

Mutlu olmaya bu kadar ilginin
olduğunu görmekle birlikte,

çalışmam boyunca
öğrencilerin mutluluğunda da

istatistik olarak anlamlı miktarda
değişim gözlendi.

Grafikte görebileceğiniz gibi,
çalışmanın başına göre

öğrenciler çalışmanın
sonunda daha mutlulardı.

Çünkü sadece ummak yetmez,
mutlu olmak için harekete geçmelisiniz.

Öğrendiğim ikinci şey
çevrenin önemli olduğuydu.

Bununla neyi kast ediyorum?

Missouri Üniversitesi'nde
yapılan bir çalışma vardı.

Katılımcıları bir laboratuvara aldılar
ve bazı müzikler dinlettiler.

Birinci grup Stravinsky'nin "The Rite
of Spring" adlı müziğini dinledi.

Bu şarkı "hedonik" anlamda
nötr olarak tanımlanır.

Yani dinlendiğinde olumlu, mutlu
ya da hoş duygular uyandırmıyor.

Birazını dinleteyim.

Böyle bir şey.

(Müzik: "The Rite of Spring")

Evet, katılımcıların yarısı Stravinsky'nin
"The Rite of Spring" eserini dinlerken

diğer yarısı Copland'ın
"Rodeo"sunu dinledi.

Bu müzik ise hedonik anlamda
olumlu olarak nitelendirilir.

Yani mutlu bir müzik.

Şöyle bir şey.

(Müzik: "Rodeo")

Peki, ne düşünüyorsunuz?

Daha mutlu hissettiniz mi?

(Kahkahalar)

Katılımcılar bu iki müziği dinleyenler
olarak ayrılmanın haricinde de bölündüler.

Katılımcıların yarısına sadece
müziği dinlemeleri söylendi.

Diğerlerinden ise dinlemelerinin yanında
mutlu olmaya çalışmaları da istendi.

Sonuç olarak, bu dört grubun arasından
sadece bir tanesinin mutluluğu arttı.

Olumlu müzik dinleyip
mutlu olmaya çalışan gruptu bu.

Nötr müziği dinleyenlerde,
bir artış gözlenmedi.

Mutlu olmaya çalıştıklarında
dahi sonuç böyleydi.

Buradan ne ders çıkarabiliriz?

Çevre fark yaratır.

Niyet etmek yeterli değil.

Sadece mutlu olmayı istemek yetersiz.

Çevremizi bizi mutlu etmeye
teşvik eder hale getirmeliyiz.

Şimdi bu durumu, yaşamınızı
ve çevrenizi düşünürseniz

etrafınızda kimler ya da
neler olsun isterdiniz?

Sosyal medyada kimi takip ediyorsunuz?

Ne tür müzikler, sesli kitaplar
veya ortam akışı dinliyorsunuz?

Haberleri ne kadar takip ediyorsunuz?

Bu şeyler sizi nasıl hissettiriyor peki?

Bunların tamamı kesinlikle önemli
ve mutluluğunuzu etkiliyor.

O yüzden konuşmamı bitirirken,

sizi şu an ne kadar mutlu hissettiğiniz
hakkında düşünmeye davet ediyorum.

Daha mutlu mu yoksa daha
mutsuz mu hissediyorsunuz?

Nasıl hissediyorsanız hissedin,

sizi temin ederim ki daha mutlu
hissetmeniz kesinlikle mümkün.

Anlattığım iki şeyi unutmayın.

Birincisi, mutluluk umarak kazanılmaz.

Öyle çalışmıyor.

Mutluluk bir hedef değil,

bir eylemdir.

Mutlu olmak istiyorsak
bunun için her gün çabalamalıyız.

İkincisi, çevre fark yaratır.

Mümkün olduğu kadar çevremizi bile bile
mutluluğu teşvik eder hale getirmeliyiz.

Bu iki şeyi hatırlayarak emin olun,
daha mutlu bir hayat yolundasınız.

Çünkü mutluluğun büyülü bir ilacı yoktur.

Eczacı olan sizsiniz.

Teşekkür ederim.

(Alkış)