< Return to Video

Bir sanat çeşidi olarak sanal gerçekliğin dönüşü

  • 0:02 - 0:03
    Bir çocukken
  • 0:03 - 0:06
    öyle güçlü bir şey deneyimledim ki
  • 0:06 - 0:09
    hayatım boyunca onu aradım
  • 0:09 - 0:10
    ve bütün yanlış yerlerde.
  • 0:11 - 0:14
    Deneyimlediğim şey
    sanal gerçeklik değildi.
  • 0:15 - 0:16
    Müzikti.
  • 0:16 - 0:19
    İşte hikâye burada başlıyor.
  • 0:20 - 0:21
    Bu benim,
  • 0:21 - 0:23
    Beatles'ın "Beyaz Albüm"ünü dinliyorum.
  • 0:23 - 0:26
    Yüzümdeki ifade
  • 0:26 - 0:29
    o zamandan beri aradığım şey.
  • 0:30 - 0:33
    Müzik doğrudan duygusal damardan
  • 0:33 - 0:34
    kan akışınıza ve oradan da
  • 0:34 - 0:36
    direkt kalbinize gider.
  • 0:36 - 0:39
    Her deneyimi derinleştirir.
  • 0:40 - 0:41
    Arkadaşlar?
  • 0:41 - 0:46
    (Müzik)
  • 0:47 - 0:50
    Bu inanılmaz McKenzie Stubbert
  • 0:50 - 0:52
    ve Joshua Roman.
  • 0:52 - 0:53
    Müzik --
  • 0:53 - 0:54
    (Alkış)
  • 0:54 - 0:55
    Evet.
  • 0:57 - 1:00
    Müzik her şeyin daha fazla duygusal
    rezonansının olmasını sağlar.
  • 1:01 - 1:03
    Bu konuşmada neler yaptığına bakalım.
  • 1:04 - 1:08
    Doğru zamanda doğru müzik bizimle
  • 1:08 - 1:09
    hücresel seviyede kaynaşır.
  • 1:09 - 1:12
    O yazdan
  • 1:13 - 1:14
    o kızla ilgili
  • 1:14 - 1:16
    bir şarkı duyduğumda,
  • 1:16 - 1:19
    anında tekrar oraya dönerim.
  • 1:20 - 1:21
    Merhaba, Stacey.
  • 1:23 - 1:26
    Ancak hikâyenin biraz hırs
    yaptığım bir bölümü var.
  • 1:26 - 1:30
    Eğer müziğin üzerine
    biraz katman eklersem,
  • 1:30 - 1:34
    duyguları daha da güçlü
    yapabilirim diye düşündüm.
  • 1:34 - 1:37
    Böylece müzik videolarını
    yönetmeye giriştim.
  • 1:37 - 1:39
    İşte bu şekilde oldular.
  • 1:42 - 1:44
    Bu erkek kardeşim Jeff.
  • 1:45 - 1:46
    Bundan dolayı pardon Jeff.
  • 1:46 - 1:47
    (Gülüşmeler)
  • 1:47 - 1:49
    İşte ben, eşit olalım diye.
  • 1:51 - 1:52
    İnanılmaz hareketler.
  • 1:52 - 1:54
    Dansçı olmalıydım.
  • 1:54 - 1:55
    (Gülüşmeler)
  • 1:55 - 1:56
    Bu deneyler büyüdü
  • 1:56 - 1:59
    ve zamanla daha çok buna
    benzemeye başladı.
  • 2:02 - 2:04
    Ancak ikisinde de şişedeki
    şimşeği yakalamak için
  • 2:05 - 2:07
    aynı şeyi arıyorum.
  • 2:08 - 2:10
    Sadece öyle değil.
  • 2:10 - 2:13
    Müziğin üzerine hareketli resimler
    eklemek öyküsel bir boyut eklese de,
  • 2:14 - 2:17
    benim için hiçbir zaman
    sadece saf müziğin
  • 2:17 - 2:20
    tek başına verdiği güce eşit olmadı.
  • 2:21 - 2:24
    Hayatınızı ve profesyonel kariyerinizi
    müzik videosu yönetmeni olmaya
  • 2:24 - 2:27
    adadıysanız bunu fark etmek
    pek de harika bir şey değil.
  • 2:27 - 2:29
    Kendime sorup durdum,
    yanlış bir yol mu seçtim?
  • 2:30 - 2:32
    Bu yüzden şöyle düşünmeye başladım:
  • 2:32 - 2:34
    Eğer sizi, dinleyiciyi daha fazla
    işin içine katabilirsem,
  • 2:34 - 2:37
    daha fazla şeyler hissetmenizi
    de sağlayabilirim.
  • 2:38 - 2:41
    Böylece Aaron Koblin ve ben sizi
    çalışmanın içine daha fazla katabilecek
  • 2:41 - 2:44
    yeni teknolojileri
    değerlendirmeye başladık,
  • 2:44 - 2:48
    "Yaban Şehri"ndeki çocukluk eviniz,
  • 2:49 - 2:53
    "Johnny Cash Projesi"ndeki
    el çizimi portreleriniz
  • 2:54 - 2:55
    ve "3 Siyah Rüyası"ndaki
  • 2:56 - 2:57
    interaktif rüyalarınız.
  • 2:59 - 3:01
    Ekranının ötesine geçerek
  • 3:01 - 3:03
    insanların kalpleri ve hayal güçleri ile
  • 3:03 - 3:06
    daha derinden bağ kurmaya çalışıyorduk.
  • 3:07 - 3:08
    Ama pek yeterli değildi.
  • 3:09 - 3:14
    Hâlâ benim için saf müziğin
    saf deneysel gücü yoktu.
  • 3:15 - 3:18
    Sadece bir bilim kurguda okuduğum
  • 3:18 - 3:20
    yeni bir teknolojiyi araştırmaya başladım.
  • 3:21 - 3:23
    Yıllarca araştırdıktan sonra
    bir prototip buldum.
  • 3:24 - 3:28
    USC'de Mark Bolas'ın laboratuvarında
    Nonny de la Peña'nın bir projesiydi.
  • 3:29 - 3:32
    Bunu denediğimde bulduğumu biliyordum.
  • 3:33 - 3:35
    Şimşeği tadabilirdim.
  • 3:35 - 3:37
    Adı sanal gerçeklikti.
  • 3:38 - 3:40
    Bu onunla karşılaştığım
    ben sene öncesiydi.
  • 3:42 - 3:44
    Şimdi böyle görünüyor.
  • 3:45 - 3:49
    Hemen bu yeni araçla bir şeyler
    yapmaya başladım
  • 3:49 - 3:51
    ve bu süreçte bir şey fark ettik:
  • 3:52 - 3:55
    Sanal gerçeklik, araç tarihinde inanılmaz
  • 3:55 - 3:57
    önemli bir rol oynayacak.
  • 3:58 - 4:00
    Aslında bu sonuncusu olacak.
  • 4:01 - 4:05
    Ciddiyim, çünkü aslında bir deneyimin
    yazarın ifadesinin
  • 4:05 - 4:08
    içselleştirilmesinden
    ilk elden yaşanmasına
  • 4:08 - 4:10
    sıçrayış yapması
  • 4:10 - 4:13
    için ilk araç.
  • 4:14 - 4:16
    Kafanız karışmış gibi. Açıklayacağım.
    Endişelenmeyin.
  • 4:16 - 4:17
    (Gülüşmeler)
  • 4:18 - 4:21
    Eğer araçların başlangıcına
  • 4:21 - 4:22
    en iyi tahminleri yaparak gidersek,
  • 4:22 - 4:25
    iyi bir hikâye ile ateşle başlar.
  • 4:26 - 4:27
    Klan liderimiz o gün bize
  • 4:27 - 4:31
    tundrada tüylü mamutu
    nasıl avladığını anlatıyordu.
  • 4:32 - 4:33
    Sözlerini duyup
  • 4:34 - 4:37
    kendi iç gerçekliğimize dönüştürürüz.
  • 4:39 - 4:40
    Hikâyenin
  • 4:40 - 4:43
    mağara resimleri versiyonuna,
    mamut avı kitabına,
  • 4:44 - 4:46
    oyuna, radyo yayınına,
  • 4:46 - 4:48
    televizyon şovuna
  • 4:48 - 4:49
    veya filme
  • 4:50 - 4:51
    baktığımızda
  • 4:52 - 4:53
    aynı şey olur.
  • 4:54 - 4:57
    Bütün bu araçlar "inançsızlığın
    askıya alınması" denen şeyi gerektirir,
  • 4:57 - 5:01
    çünkü hikâyenin gerçekliği ile hikâyeyi
  • 5:01 - 5:05
    gerçeğe aktarma bilincimiz arasında
  • 5:05 - 5:06
    tercüme boşluğu var.
  • 5:07 - 5:11
    Çevremizdeki dünyayı
    deneyimlerken hissettiğimiz
  • 5:11 - 5:15
    gerçeklik duygusu olarak "bilinç"
    kelimesini kullanıyorum.
  • 5:17 - 5:19
    Sanal gerçeklik o boşluğu kapatır.
  • 5:20 - 5:24
    Şimdi klan lideriyle
    tundrada avlanıyorsunuz.
  • 5:24 - 5:27
    Ya da siz klan liderisiniz.
  • 5:27 - 5:29
    Ya da belki de tüylü mamut.
  • 5:29 - 5:31
    (Gülüşmeler)
  • 5:34 - 5:36
    İşte sanal gerçeklikle ilgili
    özel olan şey bu.
  • 5:37 - 5:38
    Diğer araçlarda
  • 5:38 - 5:41
    bilinciniz aracı yorumlar.
  • 5:41 - 5:45
    Sanal gerçeklikte bilinciniz araçtır.
  • 5:46 - 5:49
    Yani sanal gerçekliğin
    potansiyeli devasadır.
  • 5:49 - 5:51
    Ama şimdi neredeyiz?
  • 5:51 - 5:53
    Sanatın şimdiki durumu nedir?
  • 5:54 - 5:55
    İşte
  • 5:57 - 5:58
    biz buradayız.
  • 5:59 - 6:02
    Sinemanın ilk senesine eşitiz.
  • 6:02 - 6:04
    Bu bir söylentiye göre trenin kendilerine
  • 6:04 - 6:07
    doğru geldiğini düşündükleri için bir
    tiyatro dolusu insanın hayatlarını
  • 6:07 - 6:09
    kurtarmak için kaçmasına
    sebep olan Lumière Brothers filmi.
  • 6:10 - 6:13
    Bu aracın erken evrelerine benzer şekilde
  • 6:13 - 6:17
    sanal gerçeklikte de gözlüğü geçip
  • 6:17 - 6:19
    hikâye anlatımına geçmemiz gerek.
  • 6:19 - 6:21
    Bu aracın tercih ettiği
  • 6:21 - 6:23
    hikâye anlatım şeklini
    sinema filmi formunda
  • 6:23 - 6:25
    anlamak onlarca yıl aldı.
  • 6:25 - 6:29
    Bugün sanal gerçeklikte yazılı dilden çok
  • 6:29 - 6:30
    gramer öğreniyoruz.
  • 6:31 - 6:34
    Geçen sene sanal gerçeklik şirketimiz
    Vrse ile 15 film yaptık
  • 6:34 - 6:36
    ve birkaç şey öğrendik.
  • 6:37 - 6:40
    Hislerinize, duygularınıza
    ve hatta vücudunuza eşsiz,
  • 6:40 - 6:43
    doğrudan bir yol olduğunu bulduk.
  • 6:44 - 6:46
    O zaman size bir şeyler göstereyim.
  • 6:46 - 6:47
    Bu gösterimin amacı olarak
  • 6:47 - 6:50
    görebileceğiniz her yönü alarak,
  • 6:50 - 6:52
    bu devasa dikdörtgene genişleteceğiz.
  • 6:53 - 6:55
    Tamam, işte burada.
  • 6:58 - 7:02
    Öncelikle, sanal gerçeklikte
    kamera hareketi hassastır.
  • 7:02 - 7:04
    Yanlış yapılırsa sizi rahatsız edebilir.
  • 7:05 - 7:09
    Ancak düz bir çizgide sabit hızda
    kamerayı hareket ettirseniz,
  • 7:09 - 7:12
    bundan kurtulabileceğinizi bulduk.
  • 7:12 - 7:13
    Film okulundaki ilk gün
  • 7:13 - 7:16
    kuralları yıkmadan önce
    her kuralı öğrenmek
  • 7:16 - 7:18
    zorunda olduğumu söylediler.
  • 7:18 - 7:20
    Her kuralı öğrenmedik.
  • 7:20 - 7:22
    Çok azını öğrendik,
  • 7:22 - 7:24
    ama ne tür yaratıcı şeyler
    başarabileceğimizi
  • 7:24 - 7:25
    görmek için onları zaten
    bozmaya çalışıyorduk.
  • 7:25 - 7:30
    Buradaki çekimde yerden
    uzaklaşırken hız ekledim.
  • 7:30 - 7:33
    Bunu yaptım, çünkü yerden
    uzaklaşmanın verdiği
  • 7:33 - 7:34
    fiziksel hissi vermek istedim.
  • 7:34 - 7:36
    Sanal gerçeklikte bunu size verebilirim.
  • 7:38 - 7:42
    (Müzik)
  • 7:44 - 7:47
    Sürpriz değil, bu araçta da
    müzik çok önemli.
  • 7:48 - 7:50
    Ne hissetmemiz gerektiğiyle
    ilgili bize bir rehber.
  • 7:50 - 7:54
    New York Times'la yaptığımız
    bu projede Zach Richter
  • 7:54 - 7:55
    ve arkadaşımız JR'la
  • 7:55 - 7:57
    sizi helikoptere alıyoruz
  • 7:57 - 8:01
    ve Manhattan'ın 610 metre
    üstünde uçtuğunuz hâlde
  • 8:01 - 8:03
    korkmuyorsunuz.
  • 8:03 - 8:06
    JR'in karakteri için iftihar ediyorsunuz.
  • 8:07 - 8:09
    Müzik size rehberlik ediyor.
  • 8:09 - 8:11
    (Müzik)
  • 8:17 - 8:19
    Genel kanının aksine
  • 8:19 - 8:22
    sanal gerçeklikte kompozisyon bulunur,
  • 8:22 - 8:24
    ama dikdörtgen çerçevelerinizin olduğu
  • 8:24 - 8:25
    filmdekinden tamamen farklıdır.
  • 8:26 - 8:28
    Artık kompozisyon bilincinizin
    var olduğu yerdir
  • 8:28 - 8:30
    ve dünyanın etrafınızda nasıl döndüğüdür.
  • 8:31 - 8:34
    Vrse, Birleşmiş Milletler, Gabo Arora,
    ve İmraan İsmail ile
  • 8:34 - 8:37
    bir işbirliği olan
    "Zerafet Dalgası" filminde
  • 8:37 - 8:40
    sanal gerçekliğin değişen rolünü
    yakından da gördük.
  • 8:41 - 8:45
    Sanal gerçeklikte yakın çekim demek
    birine yakın çekim demek.
  • 8:46 - 8:49
    Karakteri genelde
    sevdiğiniz insanlar için
  • 8:49 - 8:52
    ayırdığınız bir alan olan
    kişisel alanınıza getirir.
  • 8:52 - 8:56
    Karaktere duygusal bir
    yakınlık hissedersiniz,
  • 8:56 - 8:58
    çünkü hissettiğiniz şey
    fiziksel yakınlıktır.
  • 9:05 - 9:09
    Sanal gerçekliği yönetmek
    dikdörtgeni yönetmek gibi değil.
  • 9:09 - 9:12
    Bu daha çok seyircinin
    dikkatinin koreografisi.
  • 9:13 - 9:16
    Dikkatinizi yönlendirmek için
    kullanabileceğimiz araçlardan birine
  • 9:16 - 9:17
    "uzamsal ses" adı verilir.
  • 9:17 - 9:20
    Önünüzde, solunuzda veya sağınızda,
    hatta arkanızda bile,
  • 9:20 - 9:21
    herhangi bir yere ses koyabilirim
  • 9:21 - 9:24
    ve başınızı çevirdiğinizde,
    ses ona göre dönecektir.
  • 9:24 - 9:28
    Bu yüzden bunu dikkatinizi görmek
    istediğim yere çekmek için kullanabilirim.
  • 9:28 - 9:31
    Bir daha omzunuzun arkasında
    şarkı söyleyen birini duyarsanız,
  • 9:31 - 9:32
    o Bono olabilir.
  • 9:32 - 9:33
    (Gülüşmeler)
  • 9:39 - 9:41
    Sanal gerçeklik bizi bir şeyin
    parçası gibi hissettirir.
  • 9:42 - 9:46
    İnsanlık tarihinin büyük bölümünde
    küçük aile üniteleri şeklinde yaşadık.
  • 9:46 - 9:48
    Mağaralarda başladık,
  • 9:48 - 9:51
    sonra klanlara ve kabilelere,
    sonra köylere ve kasabalara taşındık
  • 9:51 - 9:54
    ve şimdi hepimiz küresel vatandaşlarız.
  • 9:54 - 9:58
    Ama inanıyorum ki hâlâ bize yerel
    gelen şeyleri daha çok
  • 9:58 - 10:01
    önemsemek üzere donanmışız.
  • 10:01 - 10:06
    Sanal gerçeklikse her yere ve
    herkese yerellik hissi veriyor.
  • 10:06 - 10:09
    Bu yüzden empati makinesi olarak çalışır.
  • 10:09 - 10:12
    Filmimiz "Sidra Üzerinde Bulutlar" sizi
    bir Suriye mülteci kampına götürüyor
  • 10:12 - 10:17
    ve oradaki insanların
    hikâyelerini seyretmektense,
  • 10:17 - 10:20
    artık orada bizimle ilgili hikâye oluyor.
  • 10:22 - 10:24
    Fakat buradan nereye gideriz?
  • 10:24 - 10:27
    Garip olan şey daha önceki araçlarda
  • 10:27 - 10:29
    format çıktığında sabitlenmişti.
  • 10:30 - 10:32
    Film sıralanan dikdörtgenlerdi,
  • 10:32 - 10:35
    Muybridge ve atlarından günümüze,
  • 10:35 - 10:37
    format hiç değişmedi.
  • 10:38 - 10:41
    Ama sanal gerçeklik
    format olarak, araç olarak
  • 10:42 - 10:44
    henüz tamamlanmış değil.
  • 10:45 - 10:48
    Fiziki selüloit, kâğıt veya
    TV sinyalleri kullanmıyor.
  • 10:48 - 10:52
    Aslında dünyayı anlamlandırmak için
    kullandığımız şeyden yararlanıyor.
  • 10:53 - 10:57
    Kanvastaki boyalar gibi
    sezgilerinizi kullanıyoruz,
  • 10:57 - 10:58
    ama şimdi sadece iki tane.
  • 11:00 - 11:03
    Sonunda bütün insani hislerimizin
    kullanılıp kullanılmadığını göreceğiz
  • 11:04 - 11:08
    ve seçtiğimiz yoldaki hikâyemizde
    yaşamak için aracımız olacak.
  • 11:09 - 11:11
    Ona şimdi sanal gerçeklik diyoruz,
  • 11:11 - 11:14
    ama simule edilmiş gerçekleri
    geçince ne oluyor?
  • 11:15 - 11:17
    O zaman ona ne deriz?
  • 11:18 - 11:20
    Size sözel olarak bir rüyadan
    bahsetmek yerine,
  • 11:20 - 11:23
    o rüyanın içinde yaşamanıza izin versem?
  • 11:24 - 11:27
    Dünyadaki bazı gerçek yerleri sadece
    ziyaret ederek deneyimlemek yerine,
  • 11:28 - 11:32
    kara deliğin kenarında yerçekimsel
    dalgalarla sörf yapabilseniz
  • 11:32 - 11:35
    veya sıfırdan galaksiler yaratabilseniz
  • 11:35 - 11:38
    veya birbirinizle kelimeleri değil,
  • 11:38 - 11:40
    ham düşünceleri kullanarak
    iletişim kurabilseniz ne olurdu?
  • 11:41 - 11:43
    Bu artık sanal gerçeklik değil.
  • 11:44 - 11:47
    Dürüst söylemek gerekirse
    ona ne dendiğini bilmiyorum.
  • 11:47 - 11:49
    Ama umarım nereye doğru
    gittiğimizi görüyorsunuz.
  • 11:51 - 11:54
    Ama işte burada, deneysel olduğunu
    söylediğim bir araçtan bahsediyorum.
  • 11:55 - 11:56
    Haydi onu deneyimleyelim.
  • 11:57 - 12:00
    Ellerinizde umarım bir
    mukavva parçası tutuyorsunuz.
  • 12:01 - 12:03
    Haydi kanadını açalım.
  • 12:03 - 12:05
    Telefonu açmak için aç düğmesine basın.
  • 12:06 - 12:08
    Evde seyredenler için
  • 12:08 - 12:10
    bir kart koyarak şimdi
    sizlere telefonunuzda
  • 12:10 - 12:13
    kendinizin bu deneyimin nasıl
    yükleyeceğinizi ve onunla beraber
  • 12:13 - 12:16
    denemek için Google Cardboard (mukavva)'u
    nasıl edineceğinizi göstereceğim.
  • 12:17 - 12:20
    Çocukken mukavva kutularla oynadık
  • 12:20 - 12:24
    ve büyüyünce birine
    tekrar kafamızı geçirip
  • 12:24 - 12:27
    bir parça şimşek bulmamızı umuyorum.
  • 12:30 - 12:31
    Tarihteki en büyük
  • 12:31 - 12:36
    toplu sanal gerçeklik gösterimine
    katılmak üzeresiniz.
  • 12:36 - 12:40
    Geçen senenin klasik, eski zaman stilinde
  • 12:40 - 12:42
    aynı zamanda, hep birlikte
  • 12:42 - 12:44
    bir şeyler seyredeceğiz.
  • 12:45 - 12:46
    Umarım işe yarar.
  • 12:46 - 12:49
    Geriye sayım nasıl oluyor? Göremiyorum.
  • 12:53 - 13:00
    Seyirci: ...15, 14, 13, 12, 11, 10, 9,
  • 13:00 - 13:06
    8, 7, 6, 5, 4, 3, 2, 1
  • 13:10 - 13:14
    (Kuşlar ötüyor)
  • 13:23 - 13:25
    (Tren motoru)
  • 13:33 - 13:35
    Seyirci: (Çığlıklar)
  • 13:51 - 13:53
    (Video) JR: İzin verin size
  • 13:53 - 13:55
    New York Times Magazine'nin
    "New York'ta Yürümek"
  • 13:55 - 13:57
    adlı kapağını nasıl çektiğimi anlatayım.
  • 14:07 - 14:10
    Helikopterin dışına bağlanmıştım
  • 14:10 - 14:14
    ve çekim yapmak için mükemmel
    dik açım olmalıydı.
  • 14:14 - 14:16
    Tam yukarıdayken --
  • 14:16 - 14:19
    bilirsiniz, rüzgârla beraber birkaç kere
    tekrarlamak zorunda kaldık --
  • 14:19 - 14:20
    sonra çekim yapmaya devam ettim.
  • 14:28 - 14:29
    (Video): Kadın sesi: Sevgili Tanrı,
  • 14:30 - 14:31
    bizi şeytandan koru,
  • 14:33 - 14:34
    çünkü sen Tanrı'sın,
  • 14:35 - 14:36
    ışık.
  • 14:42 - 14:44
    Bize hayat veren sen, geri aldın.
  • 14:46 - 14:48
    Bitmesine izin ver.
  • 14:49 - 14:54
    Sevdiklerini kaybeden nicelerine
    lütfen huzur ver.
  • 14:54 - 14:55
    Tekrar yaşamamıza yardımcı ol.
  • 14:59 - 15:02
    (Müzik)
  • 15:17 - 15:19
    (Video) (Çocukların sesleri)
  • 15:20 - 15:24
    Çocuk sesi: Zaatari'de şimdi
    yetişkinlerden daha fazla çocuk var.
  • 15:30 - 15:32
    Bazen bizim sorumlular
  • 15:32 - 15:34
    olduğumuzu düşünüyorum.
  • 15:39 - 15:41
    Chris Milk: Nasıldı?
  • 15:41 - 15:45
    (Alkış)
  • 15:45 - 15:47
    Bu sizi ayakta alkışlatmanın
    ucuz bir yoluydu.
  • 15:47 - 15:50
    Hepinizi ayağa kaldırdım.
    En sonda alkışlayacağınızı biliyordum.
  • 15:50 - 15:52
    (Alkış)
  • 15:52 - 15:56
    Biraz önce deneyimlediğiniz şeyi
    dünyadaki herkesin deneyimlemesi
  • 15:56 - 15:57
    gerektiğini düşünüyorum.
  • 15:58 - 16:01
    Bu şekilde bunu bir teknoloji
    platformu olarak değil,
  • 16:01 - 16:03
    bir insanlık platformu olarak birlikte
  • 16:03 - 16:05
    şekillendirmeye başlayabiliriz.
  • 16:05 - 16:09
    Bu amaçla, geçen sene Kasım ayında
  • 16:09 - 16:12
    New York Times and Vrse "Mülteci"
    adında bir sanal gerçeklik projesi yaptı.
  • 16:12 - 16:14
    Her Pazar abonesine
    gazeteleriyle birlikte
  • 16:14 - 16:18
    bir milyon Google Cardboard gönderdi.
  • 16:18 - 16:20
    Ama o Pazar sabahı komik bir şey oldu.
  • 16:20 - 16:22
    Posta adresinde adı olan alıcılar
  • 16:22 - 16:26
    dışındaki bir sürü kişi onları aldı.
  • 16:26 - 16:30
    Bunları Instagram'da görmeye başladık.
  • 16:33 - 16:34
    Tanıdık geliyor mu?
  • 16:36 - 16:38
    Müzik çok uzun süre
  • 16:38 - 16:41
    bana ulaşılmaz gibi gelen şeyi
  • 16:41 - 16:43
    aramak için yol açtı.
  • 16:43 - 16:47
    Şimdi milyonlarca çocuk,
    çocukluklarında benimki
  • 16:47 - 16:49
    gibi geliştirici bir deneyime
  • 16:49 - 16:52
    sahip olmuş oldu.
  • 16:52 - 16:55
    Bence sadece bu
  • 16:55 - 16:56
    onu gölgede bırakıyor.
  • 16:56 - 16:58
    Görelim,
  • 16:58 - 16:59
    bu onları
  • 17:00 - 17:01
    nereye götürecek.
  • 17:01 - 17:03
    Teşekkürler.
  • 17:03 - 17:09
    (Alkış)
Title:
Bir sanat çeşidi olarak sanal gerçekliğin dönüşü
Speaker:
Chris Milk
Description:

Chris Milk kişisel, interaktif, insani hikâyeler yaratmak için yenilikçi teknolojileri kullanıyor. Milk, çelloda Joshua Roman ve piyanoda McKenzie Stubbert'in eşliğinde, müzik ve sanatla ilişkisinin izlerini sürüyor -- kulaklıklarını taktığını hatırladığı ilk andan, önemli sanal gerçeklik projelerini yaratmak üzere şimdiki çalışmasına dek. Sanal gerçekliğin hikâye anlatımında son araç olduğunu söylüyor, çünkü seyirci ve hikâye anlatan arasındaki boşluğu kapatıyor. Bunu göstermek üzere dünyanın en büyük toplu sanal gerçeklik deneyiminde TED seyircisini bir araya getirdi. Onlara katılarak, bir Google Cardboard (mukavva) alıp deneyimi with.in/TED'den yükleyerek bu interaktif konuşmada yer alın.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
17:34

Turkish subtitles

Revisions