Yaşınız ve başarı şansınız arasındaki gerçek ilişki
-
0:00 - 0:03Bugün, aslında benim için
çok önemli bir gün. -
0:03 - 0:05Çünkü doğum günüm.
-
0:05 - 0:09(Alkışlar)
-
0:09 - 0:12Bu yüzden partiye katıldığınız için
hepinize teşekkürler. -
0:12 - 0:13(Gülüşmeler)
-
0:13 - 0:18Ama her parti verdiğinizde
onu berbat eden birisi oluyor, değil mi? -
0:18 - 0:19(Gülüşmeler)
-
0:19 - 0:21Ben bir fizikçiyim
-
0:21 - 0:25ve bu sefer partiyi bozması için
yanımda bir başka fizikçi daha getirdim. -
0:25 - 0:28Adı Albert Einstein
aynı zamanda Albert. -
0:28 - 0:34Kendisi, 30 yaşına kadar
bilime katkısı olmayan kişinin -
0:34 - 0:36artık katkıda bulunamayacağını
-
0:36 - 0:37söyleyen kişi.
-
0:37 - 0:38(Gülme sesleri)
-
0:38 - 0:4130 yaşının üstünde olduğumu
kontrol etmek için -
0:41 - 0:42Wikipedia'ya bakmanıza gerek yok.
-
0:42 - 0:44(Gülme sesleri)
-
0:44 - 0:47Yani aslında bana, bize söylediği şey,
-
0:47 - 0:50konu bilime geldiği zaman
-
0:50 - 0:51ben pasif bir üyeyim.
-
0:52 - 0:58Neyse ki kariyerimde şansım yaver gitti.
-
0:58 - 1:0228 yaşlarındayken iletişim ağlarına
ilgi duymaya başladım. -
1:02 - 1:06Birkaç yıl sonra
ölçeksiz ağ keşfimizi rapor eden -
1:06 - 1:10birkaç önemli noktayı
yayınlamayı başardık. -
1:10 - 1:14Böylelikle, bugünkü
iletişim ağı bilimi doğmuş oldu. -
1:14 - 1:18Eğer bu konuyla ilgileniyorsanız
Budapeşte'de ve Boston'da -
1:18 - 1:21iletişim ağı bilimleri
doktora derecesi alabilirsiniz. -
1:21 - 1:23Hatta bunu istediğiniz
yerde okuyabilirsiniz. -
1:24 - 1:28Bir kaç yıl sonra Harvard'a
ilk maaşlı iznim için taşındığımda -
1:28 - 1:31bu sefer ilgi duyduğum ağ
-
1:31 - 1:34hepimizin içinde bulunan
-
1:34 - 1:38genler, proteinler
ve metabolitlerin birbirleriyle -
1:38 - 1:41ve hastalıklarla olan ilişkileriydi.
-
1:41 - 1:46Bu uğraş, 300'den fazla araştırmacısıyla
-
1:46 - 1:50tedavilerde bu bakış açısını kullanan
-
1:50 - 1:53Harvard İletişim Tıp bölümü de dahil,
-
1:53 - 1:56tıpta büyük bir patlamaya neden oldu.
-
1:57 - 1:59Birkaç yıl önce,
-
1:59 - 2:01bu bakış açısını,
-
2:01 - 2:04başarıyı anlamak için
-
2:04 - 2:07diğer alanlardaki ağlarla birleştirerek
geliştirebiliriz diye düşündüm. -
2:08 - 2:09Peki bunu neden yaptık?
-
2:09 - 2:11Bir bölüme kadar
-
2:11 - 2:15başarımızın, parçası olduğumuz ağlar
tarafından belirlendiğini, -
2:15 - 2:18bağlantılarımızın bizi ileriye götürüp
geriye çekebileceğini düşünüyorduk. -
2:19 - 2:22Ağlar konusunda bilgi ve birikimimizi
-
2:22 - 2:25bütün bunların
nasıl olduğunu belirlemek için -
2:25 - 2:28kullanıp kullanamayacağımızı
merak ediyordum. -
2:28 - 2:30Bu onun bir sonucu.
-
2:30 - 2:33Burada gördüğünüz,
birbiriyle bağlantılı olan -
2:33 - 2:35müzelerdeki galerilerin bir ağ haritası.
-
2:35 - 2:39Geçen yıl planladığımız
bu harita sayesinde -
2:39 - 2:44bir sanatçının kariyerindeki
ilk beş sergisine bakarak -
2:44 - 2:48o sanatçının başarısını
tam olarak tahmin edebilirim. -
2:49 - 2:52Başarı hakkında düşünürken
-
2:52 - 2:55başarının sadece ağlar ile ilgili
olmadığını fark ettik. -
2:55 - 2:58Bunun dışında birçok ölçü var.
-
2:58 - 3:02Doğal olarak başarı için gerekli olan
şeylerden biri performans. -
3:02 - 3:06Bu yüzden başarı ve performans
arasındaki farkı tanımlarsak -
3:06 - 3:08performans, ne yaptığındır;
-
3:08 - 3:12ne kadar hızlı koştuğun
ne tür resimler çizdiğin, -
3:12 - 3:13ne tür yazılar yayınladığın.
-
3:14 - 3:16Oysaki bizim çalışma tanımımızda,
-
3:16 - 3:20başarı, toplumun yaptığınız
şeyden, performansınızdan -
3:20 - 3:24"Nasıl kabul ediliyor?"
veya "Ne işe yarıyor?" -
3:24 - 3:26sorularına verdiği cevapla tanımlanır.
-
3:26 - 3:28Bir başka deyişle,
-
3:28 - 3:32performansınız sizinle ilgiliyken
başarınız hepimizle ilgili. -
3:33 - 3:37Bu bizim için çok önemli bir değişimdi
-
3:37 - 3:40çünkü başarıyı toplumun bize sağladığı
-
3:40 - 3:43toplu bir ölçü olarak
tanımladığımız andan itibaren -
3:43 - 3:44başarı ölçülebilir oldu.
-
3:44 - 3:49Çünkü eğer başarı toplumdaysa o zaman
buna işaret eden birçok veri vardır. -
3:49 - 3:54Bu yüzden okula gidiyoruz,
egzersiz yapıyoruz, pratik yapıyoruz. -
3:54 - 3:57Çünkü performansın
başarıya ulaştırdığına inanıyoruz. -
3:58 - 4:00Ama aslında keşfetmeye başladığımız yön,
-
4:00 - 4:03olayın matematiğine baktığımızda
-
4:03 - 4:06performans ve başarı çok farklı şeyler.
-
4:06 - 4:08Bunu örneklendireyim.
-
4:08 - 4:13Burada gördüğünüz kişi
dünyanın en hızlı adamı, Usain Bolt. -
4:14 - 4:18Elbette ki girdiği
birçok yarışmayı kazanıyor. -
4:18 - 4:21Onun dünya üzerindeki
en hızlı adam olduğunu biliyoruz. -
4:21 - 4:25Çünkü hızını ölçmek için
kronometremiz var. -
4:25 - 4:32İlginç olan ise rakiplerinden
daha hızlı koşarak kazanmıyor. -
4:32 - 4:37Yarışmayı kaybeden kişiden
en fazla yüzde bir daha hızlı koşuyor. -
4:38 - 4:41Sadece ikinciden yüzde bir
daha hızlı koşmuyor, -
4:41 - 4:44aynı zamanda benden de
10 kat daha hızlı koşmuyor -
4:44 - 4:46ve inanın hiç iyi bir koşucu değilim.
-
4:46 - 4:48(Gülüşmeler)
-
4:48 - 4:51Performansı ölçebildiğimiz zaman
-
4:51 - 4:53ilginç bir şey fark ederiz.
-
4:53 - 4:56Performans sınırlıdır.
-
4:56 - 4:59Bu demek oluyor ki insanların
performansında büyük farklılıklar yok, -
4:59 - 5:03sadece küçük bir aralıkta değişiyor.
-
5:03 - 5:06Bu farklılıkları ölçebilmek için
kronometreye ihtiyacımız var. -
5:06 - 5:09Bu, en iyiler yüzünden
iyileri göremiyoruz anlamına gelmiyor. -
5:09 - 5:12Ama en iyilerin ayırt edilmesi çok zor.
-
5:12 - 5:15Problem, bir çoğumuzun
performansını ölçmek için -
5:15 - 5:19kronometrenin olmadığı
alanlarda çalışıyor olması. -
5:19 - 5:21Pekâlâ performans sınırlı,
-
5:21 - 5:24performansımız açısından
aramızda büyük farklar yok. -
5:24 - 5:25Peki ya başarı?
-
5:26 - 5:29Başka bir konuya geçelim, mesela kitaplar.
-
5:29 - 5:34Yazarlar için başarının ölçüsü
eserlerinin ne kadar okunduğu. -
5:35 - 5:39Şöyle ki benim önceki kitabım
2009'da yayınladığında, -
5:39 - 5:41Avrupa'da editörüm ile konuşurken
-
5:41 - 5:43rakiplerimin kim olduğu
dikkatimi çekmişti. -
5:44 - 5:47Birkaç ünlü isim vardı.
-
5:47 - 5:48O hafta
-
5:48 - 5:49(Gülme sesleri)
-
5:49 - 5:53Nicholas Sparks'ın
"Son Şarkı" kitabıyla birlikte, -
5:53 - 5:57Dan Brown'un
"Kayıp Sembol'' kitabı çıkmıştı. -
5:57 - 6:00Listeye baktığınız zaman
-
6:00 - 6:03bu kitaplar ve benim kitabım arasında
-
6:03 - 6:06neredeyse hiç performans farkı
olmadığını görüyorsunuz, -
6:06 - 6:07değil mi?
-
6:07 - 6:11Yani belki Nicholas Spark'ın takımı
biraz daha fazla çalışırsa -
6:11 - 6:13kolaylıkla bir numara olabilir.
-
6:13 - 6:16Çünkü ilk sıraya yerleşen kişi
neredeyse yanlışlıkla birinci olmuştu. -
6:16 - 6:20Bu yüzden sayılara bakalım dedim.
Ben bir veri insanıyım, değil mi? -
6:20 - 6:24Nicholas Sparks'ın
satışlarına baktığımız zaman, -
6:24 - 6:26açılışın gerçekleştiği hafta sonunda
-
6:26 - 6:29yüz binden daha fazla
satış yaptığını görüyoruz. -
6:29 - 6:31Bu, harika bir rakam.
-
6:31 - 6:33Haftada on bin kitap satarak
-
6:33 - 6:36"New York Times" en çok satanlar
listesinin başına geçebilirsiniz. -
6:36 - 6:40Nicholas, birinci olmak için
gerekenden 10 kat daha fazlasını yaptı -
6:40 - 6:42ama birinci olamadı.
-
6:42 - 6:43Neden?
-
6:43 - 6:47Çünkü Dan Brown
1,2 milyon kopya satmıştı. -
6:47 - 6:49(Gülme sesleri)
-
6:49 - 6:53Bu sayıyı sevme sebebim;
-
6:53 - 6:57söz konusu başarı olduğunda
sınır olmadığını, -
6:57 - 7:03en iyinin, ikinci en iyiden
çok az farkla değil, -
7:03 - 7:06onlarca kat farkla
en iyi olduğunu göstermesi. -
7:06 - 7:08Çünkü başarı toplu bir ölçü.
-
7:08 - 7:13Performansımızla kazanmamızdan
ziyade onlara bunu biz veriyoruz. -
7:13 - 7:18Fark ettiğimiz şeylerden biri, performans,
bizim yaptığımız şeyler, sınırlı. -
7:18 - 7:21Fakat toplu olan başarı sınırsız.
-
7:21 - 7:22Bu da size şunu düşündürüyor:
-
7:22 - 7:25"Performansta bu kadar küçük farklılıkla
-
7:25 - 7:28elde edilen başarılar
nasıl bu kadar farklı olabiliyor?" -
7:28 - 7:32Geçtiğimiz günlerde, bu soruyla
ilgili bir kitap yayınladım. -
7:32 - 7:35Fakat hepsine değinmek için
yeterli vaktim yok. -
7:35 - 7:36Bu yüzden,
-
7:36 - 7:40"Başarılısın, ama bu ne zaman ortaya
çıkmalı?" sorusuna dönüyorum. -
7:40 - 7:44Bu yüzden partiyi bozan
insanlara dönüp şunu soralım: -
7:45 - 7:49Einstein, neden sadece 30 yaşından önce
-
7:49 - 7:52yaratıcı olabileceğimizi söyleyen
saçma bir açıklama yapmış? -
7:52 - 7:56Çünkü etrafında kuantum
mekaniğini ve modern fiziği yaratan -
7:56 - 7:59ünlü fizikçiler vardı
-
7:59 - 8:03ve hepsi 20'li yaşlarda
veya 30'lu yaşların başındaydılar. -
8:03 - 8:05Böyle düşünen sadece Einstein değil.
-
8:05 - 8:08Bu sadece gözlemlenmiş
bir ön yargı da değil. -
8:08 - 8:13Çünkü bunu kanıtlayan birçok dâhi vardı.
-
8:13 - 8:16Eğer geçmişten hayranlık
duyduğumuz insanlara -
8:16 - 8:19ve en büyük katkılarını
yaptıkları yaşa bakarsak -
8:19 - 8:23müzik olsun, bilim olsun,
mühendislik olsun, -
8:23 - 8:29birçoğu 20'li, 30'lu yaşlarda
ve 40'lı yaşların başında yapmış. -
8:30 - 8:33Ama bu dâhi araştırmayla
ilgili bir problem var. -
8:33 - 8:37İlk olarak, bizde yaratıcılığın
-
8:37 - 8:40gençlikle paralel olduğu
izlenimini yarattı. -
8:40 - 8:42Acı verici, değil mi?
-
8:42 - 8:44(Gülüşmeler)
-
8:44 - 8:48Aynı zamanda gözlemsel bir ön yargısı var.
-
8:48 - 8:50Çünkü sadece dâhilere bakıyor.
-
8:50 - 8:54Sıradan bilim insanlarına
veya normal insanlara bakıp -
8:54 - 8:58"Yaşlandıkça yaratıcılığımızın yok olduğu
gerçekten doğru mu?" diye sormuyor. -
8:58 - 9:02Bu yüzden biz de tam olarak
bunu yapmaya çalıştık -
9:02 - 9:04ve elimizde bir örnek olması önemli.
-
9:04 - 9:07Hadi benim gibi sıradan
bir bilim insanına bakalım -
9:07 - 9:08ve kariyerimi inceleyelim.
-
9:08 - 9:12Burada gördüğünüz, hâlâ Romanya'dayken
-
9:12 - 9:181989 yılında yayınladığım ilk yazımdan
bu yıla kadarki tüm yazılarım. -
9:19 - 9:21Yazılarımın etkisini
dikey olarak görüyorsunuz. -
9:21 - 9:23Kaç tane alıntı yapılmış
-
9:23 - 9:27veya başka kaç tane yazı
benim yazımdan bahsetmiş. -
9:27 - 9:28Grafiğe baktığınızda
-
9:28 - 9:31kariyerimin kabaca üç bölümden
oluştuğunu görüyorsunuz. -
9:31 - 9:33İlk 10 yıl çok çalıştığımı
-
9:33 - 9:35fakat pek başarılı olamadığımı.
-
9:35 - 9:37Kimse ne yaptığımı
umursamıyor gibi, değil mi? -
9:37 - 9:39Neredeyse hiç etki yok.
-
9:39 - 9:41(Gülme sesleri)
-
9:41 - 9:44O zamanlar malzeme bilimiyle uğraşıyordum.
-
9:44 - 9:47Sonrasında kendi ağlarımı keşfettim.
-
9:47 - 9:50Daha sonra ise ağ bilimleri hakkında
yazı yayınlamaya başladım. -
9:50 - 9:52Bu, etkili yazılar yazmamı sağladı.
-
9:52 - 9:55Gerçekten iyi hissediyordum
ve kariyerimin yükseldiği bir dönemdi. -
9:55 - 9:57(Gülme sesleri)
-
9:57 - 10:00Soru şu: Şimdi ne olacak?
-
10:01 - 10:04Bilmiyoruz çünkü bu yazıların
ne kadar etkili olacağını öğrenmek için -
10:04 - 10:08yeterli zaman geçmedi,
sonuçta zaman gerektiren bir süreç. -
10:08 - 10:09Verilere baktığınızda
-
10:09 - 10:11Einstein'ın, dâhi
araştırmacının, haklı olduğu -
10:11 - 10:14ve kariyerimin bu aşamasında
olduğum görülüyor, değil mi? -
10:14 - 10:17(Kahkahalar)
-
10:17 - 10:23Biz de bu yüzden öncelikle
bu işe bilimsel yaklaşarak -
10:23 - 10:24nasıl gerçekleştiğini çözelim dedik.
-
10:24 - 10:30Ayrıca sadece dâhilere bakarak
işe ön yargılı yaklaşmamak için -
10:30 - 10:331900'den bugüne kadarki
tüm bilim insanlarının kariyerlerine -
10:33 - 10:36tekrar göz attık.
-
10:36 - 10:40Nobel ödülü alan veya almayan
-
10:40 - 10:42ya da ne yaptığı bilinmeyen
-
10:42 - 10:46tüm bilim insanlarının yaptıkları şeylerin
kendi rekorları olduğuna karar kıldık. -
10:46 - 10:49Bu slaytta gördüğünüz
her çizgi bir kariyer. -
10:49 - 10:52O kariyerin üstündeki mavi nokta
-
10:52 - 10:54en iyi kişisel başarıyı gösteriyor.
-
10:54 - 10:56Soru şu ki
-
10:56 - 10:59"Ne zaman en büyük keşiflerini yaptılar?"
-
10:59 - 11:02Bunu anlamak için en büyük katkının
-
11:02 - 11:06kariyerin kaçıncı yılında
yapılabileceği ihtimaline bakıyoruz. -
11:06 - 11:08Gerçek yaşa bakmıyoruz.
-
11:08 - 11:10''Akademik yaş'' dediğimiz şeye bakıyoruz.
-
11:10 - 11:13Akademik yaş, ilk araştırmalarınızı
yayınladığınız zaman başlar. -
11:13 - 11:15Biliyorum, bazılarınız hâlâ bebeksiniz.
-
11:15 - 11:17(Gülme sesleri)
-
11:17 - 11:21O zaman, en iyi yazınızı
yayınlama ihtimalinize bir bakalım. -
11:21 - 11:25Siz de yapılan bu dâhi araştırmanın
doğru olduğunu göreceksiniz. -
11:25 - 11:28Birçok bilim insanı en iyi yazılarını
-
11:28 - 11:31kariyerlerinin ilk 10 -15
yılında yayınlıyor -
11:31 - 11:34ve sonrasında düşüşe geçiyor.
-
11:34 - 11:39Hatta o kadar hızlı düşüyor ki
tam 30 yıllık kariyerimde -
11:39 - 11:44daha önce yazdığım bütün yazılardan
daha iyisini yazma ihtimalim -
11:44 - 11:46yüzde birden daha aza düşüyor.
-
11:46 - 11:49Verilere göre kariyerimin bu bölümündeyim.
-
11:50 - 11:52Ama bir problem var.
-
11:52 - 11:55Kontrolleri düzgün yapmıyoruz.
-
11:55 - 11:57Kontrol şöyle olmalı:
-
11:57 - 12:01"Bilime rastgele bir katkıda bulunan
bilim insanı nasıl görünür?" -
12:01 - 12:04ya da "Bilim insanının üretkenliği nedir?"
-
12:04 - 12:06"Ne zaman yazı yazarlar?"
-
12:06 - 12:09Bu yüzden biz de üretkenliği ölçtük.
-
12:09 - 12:12Şaşırtıcı bir şekilde kariyerinizin
ilk yılında, ilk 10 yılında -
12:12 - 12:16ya da ilk 20 yılında yazdıklarınızla
sonraki yıllarında yazdıklarınız arasında -
12:16 - 12:20üretkenlik açısından fark yok.
-
12:21 - 12:23Uzun lafın kısası,
-
12:23 - 12:27bir sürü istatistiksel testten
sonra sonuç şu ki -
12:27 - 12:30biz bilim insanlarının çalışma şekli,
-
12:30 - 12:34yazdığı her yazının
veya yaptığı her projenin -
12:34 - 12:38kişisel rekor olma ihtimali aynı.
-
12:38 - 12:42Yani, keşif bir piyango bileti gibi.
-
12:42 - 12:47Ne kadar çok alırsak
şans o kadar yükselir. -
12:47 - 12:49Görünen o ki birçok bilim insanı
-
12:49 - 12:53en çok piyango biletini
kariyerlerinin ilk 10 - 15 yılında alıyor. -
12:53 - 12:57Sonrasında ise üretkenlikleri azalıyor.
-
12:57 - 12:59Daha fazla piyango bileti almıyorlar.
-
12:59 - 13:03Bu yüzden, yaratıcı
değilmiş gibi görünürler. -
13:03 - 13:05Fakat sadece denemeyi bırakmışlardır.
-
13:05 - 13:09Verileri bir araya getirdiğimiz
zaman sonuç çok basit. -
13:09 - 13:12Başarı her an gelebilir.
-
13:12 - 13:15Yani kariyerinizdeki ilk
veya son yazınız başarılı olabilir. -
13:15 - 13:20Bu, projeler uzayında tamamen rastlantı.
-
13:20 - 13:22Değişen şey üretkenlik.
-
13:22 - 13:23Hemen örnek vereyim.
-
13:23 - 13:26Yüksek lisans öğrencisi olarak
kariyerinde yazdığı ilk yazıyla -
13:26 - 13:30Nobel Fizik Ödülü alan Frank Wilczek.
-
13:30 - 13:31(Gülme sesleri)
-
13:31 - 13:35Daha da ilginci,
bir başka örnek, John Fenn. -
13:35 - 13:3970 yaşında, Yale Üniversitesi tarafından
emekli olmaya zorlandı. -
13:39 - 13:41Laboratuvarını kapattılar.
-
13:41 - 13:45O da Virginia Commonwealth
Üniversitesi'ne gitti. -
13:45 - 13:47Başka bir laboratuvar açtı.
-
13:47 - 13:5372 yaşında yayınladığı bir yazıyla
15 yıl sonra Nobel Kimya Ödülü aldı. -
13:55 - 13:58Tamam, bilim özel diye düşünüyorsunuz.
-
13:58 - 14:01Peki ya yaratıcı olmamız
gereken diğer alanlar? -
14:01 - 14:06Tipik bir örnek vereyim, girişimcilik.
-
14:07 - 14:08Silikon Vadisi.
-
14:08 - 14:10Gençliğin yeri, değil mi?
-
14:10 - 14:12İşin aslına baktığımızda
-
14:12 - 14:18TechCrunch gibi en büyük ödüller,
ortalama 20'li yaşların sonunda -
14:18 - 14:24ve 30'ların başında
olan insanlara veriliyor. -
14:24 - 14:30Bazı büyük şirketlerden ödül alanların
yaş ortalamasına bakıyorsunuz. -
14:30 - 14:32Hepsi 30'lu yaşların başında.
-
14:33 - 14:35Elbette biliyoruz ki
-
14:35 - 14:39Silikon Vadisi'nde gençliğin başarıyla
paralel olduğu bir kültür var. -
14:40 - 14:42Sadece verilere bakarak değil.
-
14:42 - 14:44Çünkü bu sadece
şirket kurmakla ilgili değil, -
14:44 - 14:47şirket kurmak üretkenlik gibidir,
sürekli denersiniz. -
14:47 - 14:51Kimin gerçekten başarılı bir şirket kurup
-
14:51 - 14:53başarılı bir çıkış yaptığına
bakarak da anlaşılıyor. -
14:53 - 14:57Geçtiğimiz günlerde, meslektaşlarım
tam olarak bu konuyu incelediler. -
14:57 - 15:00Sonuç olarak evet,
20'lerinde ve 30'larında olanların -
15:00 - 15:04birçok şirket kurup
geliştirdiği ortaya çıkıyor. -
15:04 - 15:05Ama çoğu iflas ediyor.
-
15:06 - 15:10Ayrıca bu başarılı çıkışlara
baktığımızda göreceğimiz şey, -
15:10 - 15:16yaşlandıkça piyasada başarılı olmanız
ya da iyi bir şirket kurmanız daha olası. -
15:17 - 15:20Hatta o kadar yüksek bir ihtimal ki
eğer 50'li yaşlardaysanız -
15:20 - 15:2530'lu yaşlarınıza göre daha başarılı
olma ihtimaliniz iki kat daha fazla. -
15:27 - 15:31(Alkışlar)
-
15:32 - 15:35Yani tam olarak sonuç:
-
15:35 - 15:39Yaratıcılığın yaşı yok
-
15:39 - 15:41ama üretkenliğin var, değil mi?
-
15:41 - 15:46Bunun bana söylediği şey,
günün sonunda, -
15:46 - 15:48eğer denemeye devam ederseniz
-
15:48 - 15:50(Kahkahalar)
-
15:50 - 15:54tekrar tekrar başarabilirsiniz.
-
15:54 - 15:56Bu yüzden şu an yapmam
gereken şey çok basit. -
15:56 - 15:58Sahneden iniyorum
ve laboratuvarıma dönüyorum. -
15:58 - 15:59Teşekkürler.
-
15:59 - 16:02(Alkışlar)
- Title:
- Yaşınız ve başarı şansınız arasındaki gerçek ilişki
- Speaker:
- Albert-László Barabási
- Description:
-
Matematiksel analiz destekli, ağ bilimi teoristi Albert-László Barabási - alan fark etmeksizin - başarıya sürükleyen gizli mekanizmi keşfederek yaşınız ve başarı şansınız arasında ilgi çekici bir bağlantı ortaya çıkarıyor.
- Video Language:
- English
- Team:
closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 16:16
![]() |
Cihan Ekmekçi approved Turkish subtitles for The real relationship between your age and your chance of success | |
![]() |
Cihan Ekmekçi edited Turkish subtitles for The real relationship between your age and your chance of success | |
![]() |
Nevaz Mescioğlu accepted Turkish subtitles for The real relationship between your age and your chance of success | |
![]() |
Nevaz Mescioğlu edited Turkish subtitles for The real relationship between your age and your chance of success | |
![]() |
Burakhan Uçar edited Turkish subtitles for The real relationship between your age and your chance of success | |
![]() |
Burakhan Uçar edited Turkish subtitles for The real relationship between your age and your chance of success | |
![]() |
Burakhan Uçar edited Turkish subtitles for The real relationship between your age and your chance of success | |
![]() |
Burakhan Uçar edited Turkish subtitles for The real relationship between your age and your chance of success |