Return to Video

Yer çekimine karşı koyarak uçma arayışım

  • 0:02 - 0:03
    Hadi ama.
  • 0:03 - 0:06
    Hepimiz uçabildiğimizi hayal etmedik mi?
  • 0:07 - 0:11
    O hâlde neden hâlâ uçamadık?
  • 0:11 - 0:14
    Hayatım boyunca uçmak konusunda
    takıntılı olmuşumdur.
  • 0:15 - 0:19
    Ontario Gölü kuzey kıyısında
    vahşi evlatlık bir çocuk olarak büyüdüm,
  • 0:19 - 0:24
    duvar örme ustası ve balıkçı babamın
    sürekli peşindeydim.
  • 0:24 - 0:26
    Hareket eden her şey hep ilgimi çekerdi,
  • 0:26 - 0:29
    küçük hayvanları yakalamak,
    onları elimde tutmak,
  • 0:29 - 0:31
    hareketlerinin büyüsünü hissetmek;
  • 0:32 - 0:34
    ateşle oynamak,
  • 0:34 - 0:38
    ateşin o ihtişamından
    hem heyecanlanıp hem de korkunca
  • 0:38 - 0:41
    yanlışlıkla babamın ağılını yaktım,
  • 0:41 - 0:42
    sadece bir kere.
  • 0:42 - 0:44
    (Gülme sesleri)
  • 0:44 - 0:46
    Asıl tehlikeyle ilk yüz yüze gelişimdi,
  • 0:46 - 0:49
    ateş ve babam.
  • 0:49 - 0:54
    Sekiz veya dokuz yaşlarındayken
    cam kavanozda bir sinek yakaladım.
  • 0:54 - 0:56
    Onu incelerken ''Vay be,'' diye düşündüm,
  • 0:56 - 0:59
    ''Tam ortada sivri manevralarla
    yön değiştiriyor
  • 1:00 - 1:02
    ve o kadar hızlı ki görüntüsü bulanıyor.
  • 1:02 - 1:05
    Biz niye yapamıyoruz? Yapabilir miyiz?''
  • 1:06 - 1:10
    Nereye baksam her şey hareket ediyordu.
  • 1:10 - 1:13
    Bu şeylerin kendine özgü ritimleri vardı,
  • 1:13 - 1:16
    kendine özgü mekanistik anatomileri.
  • 1:16 - 1:19
    Newton için olduğu kadar benim için de
  • 1:19 - 1:22
    her şeyin birleşik parçalarına göre
    hareket ettiği çok açıktı:
  • 1:22 - 1:26
    Soluncanlar kıvrılıyor, kuşlar uçuyor,
    kangurular zıplıyordu.
  • 1:26 - 1:31
    Bir insanın ilk uçma deneyimi ise
    yanlışlıkla düşmekti
  • 1:31 - 1:34
    veya muz kabuğuna basıp kaymak.
  • 1:35 - 1:38
    Yer ayağınızın altından çekilince
  • 1:38 - 1:41
    bir merak dünyası sizi sarıyor.
  • 1:42 - 1:44
    Ben de kendi bölgemi bulmuştum.
  • 1:45 - 1:47
    Bir zorunluluk dürtüsü etkisindeydim,
  • 1:47 - 1:50
    uçmayı öğrenmeye yönelik ilkel bir dürtü,
  • 1:50 - 1:51
    tıpkı bir insan gibi.
  • 1:52 - 1:55
    Sonraki 10 yıl boyunca
    deneylerimi kendi başıma yaptım,
  • 1:55 - 1:56
    kendi bedenim üzerinde.
  • 1:56 - 1:59
    Arabamı ABD'nin her bir yanına
  • 1:59 - 2:01
    ''Geniş İnsan'' filmindeki gibi sürdüm.
  • 2:03 - 2:07
    Modern dans diplomam vardı.
    Kavanozdaki o sineği taklit ediyordum.
  • 2:07 - 2:09
    Cam içinden yatay olarak sürüyordum;
  • 2:09 - 2:11
    yolda cama bir delik açıyordum.
  • 2:11 - 2:14
    Uçuşla ilgili bir şey
    öğrenmeye çalışıyordum.
  • 2:15 - 2:17
    27 yaşındayken
  • 2:17 - 2:21
    kendimi New York City'de farelerin
    bastığı bir tavan arasında buldum,
  • 2:21 - 2:23
    kendimi bir merdivenden
    savurmaya hazırdım.
  • 2:24 - 2:25
    Çıkabildiğim kadar yükseğe çıktım
  • 2:25 - 2:27
    ve atladım.
  • 2:27 - 2:29
    Ve o da ne! İniş yaptım.
  • 2:30 - 2:31
    Çok acıdı.
  • 2:31 - 2:32
    (Kahkahalar)
  • 2:32 - 2:36
    Sonra fark ettim ki insanlar
    canının yanmasını sevmiyor
  • 2:36 - 2:40
    ve belki uçamıyor olmamızın
    nedeni bu olabilir,
  • 2:40 - 2:42
    tıpkı kuşlar gibi uçabileceğimize dair
  • 2:42 - 2:45
    o yanlış kanıya bağlı olmamız
  • 2:45 - 2:47
    ya da kelebekler gibi.
  • 2:47 - 2:50
    Belki de varsayımlara ihtiyacımız vardı,
  • 2:50 - 2:53
    başka bir tür soru sormaya,
  • 2:53 - 2:55
    mesela havada kalma süresi.
  • 2:55 - 2:57
    Havada insan? Birkaç saniye.
  • 2:57 - 3:02
    Kuşlar ve kelebekler?
    Dakikalarca, belki de saatlerce.
  • 3:03 - 3:04
    Peki ya korku?
  • 3:05 - 3:08
    Bence korku karmaşık ve kişisel.
  • 3:09 - 3:11
    Bence temelinde merak
  • 3:11 - 3:14
    ve kendini ciddiye almama var.
  • 3:15 - 3:17
    Biraz canımızın yanması gerekebilir,
  • 3:18 - 3:19
    çok değil ama.
  • 3:20 - 3:22
    Bir de acıyı yeniden tanımlayalım.
  • 3:23 - 3:26
    Ona ''acı'' demek yerine,
    ''ilginç, yabancı bir his'' diyelim.
  • 3:27 - 3:29
    Böyle bir şey.
  • 3:31 - 3:34
    Sonra da anladım ki uçmayı öğrenmek için
    yere inmeyi öğrenmemiz gerek.
  • 3:34 - 3:37
    Kahramanlarımdan Evel Knievel dedi ki
  • 3:37 - 3:40
    ''Herkes bir motorsikletten atlayabilir.
  • 3:40 - 3:42
    Yere iniş yapmaya
    çalıştığında sorun başlar.''
  • 3:42 - 3:44
    (Kahkahalar)
  • 3:45 - 3:47
    İniş can yakıyor.
  • 3:48 - 3:49
    Merak ediyordum ama.
  • 3:49 - 3:53
    Niçin bir darbe tekniği
    geliştirmiyoruz diye düşündüm.
  • 3:53 - 3:56
    Neden bir destek yapmıyoruz?
  • 3:56 - 3:58
    Kontrplak parçaları görmüştüm
  • 3:58 - 4:00
    ve düşerken hiç de savrulmuyorlardı.
  • 4:00 - 4:03
    Ben de vücudumu dik tuttum
  • 4:03 - 4:04
    ve kendimi arkaya eğdim.
  • 4:04 - 4:05
    Puf!
  • 4:05 - 4:08
    Çat sesinden tamamen farklı bir sesti.
  • 4:09 - 4:12
    New York City sokaklarına koştum
  • 4:12 - 4:13
    ve yabancılara yaklaşıp
  • 4:13 - 4:15
    onlara şöyle dedim:
  • 4:15 - 4:18
    ''Ben bugün arkaya düşüş yaptım. Ya sen?''
  • 4:18 - 4:24
    1985 yılında tüm dünyada biraz tur yaptık
  • 4:24 - 4:26
    ve şirketimi kurdum,
  • 4:26 - 4:28
    adı STREB EXTREME ACTION.
  • 4:28 - 4:31
    2003 yılında Kitty Hawk'a davet edildik
  • 4:31 - 4:36
    Wright kardeşlerin uçmayı keşfedişinin
    100. yılını kutlayacaktık.
  • 4:36 - 4:38
    İniş konusunda ustalaşmıştık;
  • 4:38 - 4:40
    şimdi havaya çıkmamız gerekiyordu.
  • 4:40 - 4:43
    Biz de onlar gibi havada
    daha uzun kalmayı istiyorduk.
  • 4:44 - 4:46
    Wilbur'un şu sözüne rastladım:
  • 4:46 - 4:50
    ''Kusursuz emniyet arıyorsanız
    bir çitin üzerinde oturup
  • 4:50 - 4:52
    kuşları seyretmekle yetinirsiniz;
  • 4:52 - 4:56
    ancak gerçekten öğrenmek istiyorsanız
    bir makine üzerine çıkıp
  • 4:56 - 4:59
    deneme yaparak onun özelliklerine
    aşinalık kazanmalısınız.''
  • 5:00 - 5:02
    Tabii, makineler.
  • 5:02 - 5:04
    İçimdeki donanımcıyı ortaya çıkardım.
  • 5:05 - 5:09
    Uzaydaki o hiç ayak basılmamış
    yerlere gideceksek eğer,
  • 5:09 - 5:12
    kafamızı karıştıran muz kabuğu noktasına,
  • 5:12 - 5:16
    dikey rahatlık alanımızın dışına,
  • 5:16 - 5:19
    beklenmeyen türbülansların olduğu
  • 5:19 - 5:22
    ve tuhaf bir şekilde hızlandığımız
  • 5:22 - 5:26
    yerin ayağımızın altından gittiği yere,
  • 5:26 - 5:29
    tıpkı insan sesinin söyleyebildiğinden
  • 5:29 - 5:31
    daha yüksek bir notaya
    basmaya çalışan besteci gibi,
  • 5:31 - 5:34
    bir pikolo veya flüt icat ediyor,
  • 5:34 - 5:38
    ben de prototip makinelerimin
    icadına koyuldum.
  • 5:39 - 5:42
    Daha yüksek, daha hızlı,
    daha çabuk ve daha zorlu olacaksak
  • 5:42 - 5:45
    kendi uzay gemilerimizi yapmamız şarttı.
  • 5:45 - 5:47
    Yaptık da.
  • 5:47 - 5:51
    O bilinmeyene sehayat ettik,
    görünmeyen, tehlikeli bölgelere
  • 5:51 - 5:53
    ve bu bizi değiştirdi.
  • 5:55 - 5:57
    Bunu denemek istiyorsanız, bana söyleyin.
  • 5:57 - 5:58
    (Kahkahalar)
  • 5:58 - 6:01
    2012'de en iyi makinelerimizi
    Londra'ya getirdik
  • 6:01 - 6:05
    ve şehrin en simgesel yerlerine koyduk.
  • 6:05 - 6:07
    London Eye dönme dolabın üstüne çıktık.
  • 6:07 - 6:10
    Yerden 135 metre üstteydi.
  • 6:10 - 6:14
    Zirveye ulaştığımızda
    freni boşa aldık ve düşüşe geçtik,
  • 6:15 - 6:17
    60 metre yarıçapla
  • 6:17 - 6:20
    ve bağlı olduğumuz tekerlekle.
  • 6:21 - 6:23
    O gün cennete kadar yükseldik,
  • 6:23 - 6:25
    bundan oldukça eminim.
  • 6:25 - 6:27
    Sonra da iki dansçımla beraber
  • 6:27 - 6:29
    London City Hall çevresinden yürüdük.
  • 6:29 - 6:33
    Orada yerden 91 metre yukarıda dururken
  • 6:33 - 6:34
    aşağı doğru baktım,
  • 6:34 - 6:37
    2.000 göz bana bakıyordu
  • 6:37 - 6:41
    ve her zaman gördükleri şeyi görüyorlardı;
    gökyüzü, bir kuş, bir uçak ve biz.
  • 6:42 - 6:44
    Orada sadece küçük bir noktaydık.
  • 6:45 - 6:47
    Ve bunun herkes için olduğunu kavradım.
  • 6:48 - 6:51
    Artık Williamsburg, Brooklyn'de de
    kendi cam kavanozumuz var.
  • 6:51 - 6:55
    Adı SLAM: STREM Lab for Action Mechanics.
  • 6:55 - 6:57
    Daha önce hardal çekirdeği fabrikasıymış.
  • 6:58 - 7:01
    Ben de onu bir petri kabı gibi tasarladım,
  • 7:01 - 7:02
    o petri kabının içine
  • 7:02 - 7:05
    Çocuk Aksiyonu, STREB EXTREME ACTION
  • 7:05 - 7:07
    ve sirk sanatları ekledim,
  • 7:07 - 7:11
    ve uçmayı, düşmeyi ve inmeyi öğrenerek
    birlikte ekstrem aksiyonu bulduk.
  • 7:11 - 7:13
    Ne gördük biliyor musunuz?
  • 7:13 - 7:15
    Herkesin katıldığını,
  • 7:15 - 7:18
    büyük küçük, genç olgun, her kapasitede;
  • 7:18 - 7:23
    her ırk, her milliyet,
    her sınıf, her cinsiyetten;
  • 7:23 - 7:26
    utangaç ve cesur,
    içine kapanık ve dışadönük;
  • 7:26 - 7:30
    risk alamayanlar ve risksiz duramayanlar.
  • 7:30 - 7:34
    Bu binalardan dünyanın her yerinde var
  • 7:34 - 7:39
    ve bunların her biri
    uçuş talim merkezi olabilir.
  • 7:40 - 7:41
    Görünen o ki
  • 7:42 - 7:45
    insanlar sadece uçmayı
    hayal etmekle kalmıyor,
  • 7:45 - 7:47
    bizi uçarken izlemek de istemiyorlar.
  • 7:48 - 7:50
    Bunu yapmak istiyorlar ve yapabilirler de.
  • 7:50 - 7:52
    Biraz pratikle
  • 7:52 - 7:55
    çarpışma ve darbenin
    tadını çıkarabilirler
  • 7:55 - 7:58
    ve ayağa kalktıktan sonra
    daha da çok.
  • 7:59 - 8:04
    Uçma etkisinin gülümsemeleri
    artırdığını gördüm,
  • 8:04 - 8:07
    kendine güvenin yeşerdiğini
  • 8:07 - 8:10
    ve insanların biraz daha
    cesur olduklarını.
  • 8:11 - 8:13
    İnsanlar uçmayı öğrenebiliyor
  • 8:14 - 8:16
    çünkü sadece insanlar öğrenebilir.
  • 8:16 - 8:18
    Siz de öyle.
  • 8:18 - 8:19
    Bizimle uçun.
  • 8:20 - 8:25
    (Alkışlar)
  • 8:25 - 8:31
    (Müzik)
  • 8:56 - 8:59
    Teşekkürler. Teşekkürler. Teşekkürler.
  • 8:59 - 9:01
    (Alkışlar)
Title:
Yer çekimine karşı koyarak uçma arayışım
Speaker:
Elizabeth Streb
Description:

Korkusuz kariyeri boyunca ekstrem aksiyon uzmanı Elizabeth Streb insan bedeninin sınırlarını zorladı. Kırık camın içinden atladı, çok yükseklerden yuvarlandı ve yardım etmesi için gizmolar icat etti. İşinden görüntülerle Streb insanların yer çekimine karşı koyarak uçmasına yönelik hayatboyu arayışını anlatıyor - iniş yapma uzmanlığıyla birlikte.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
09:13
Cihan Ekmekçi approved Turkish subtitles for My quest to fly
Figen Ergürbüz accepted Turkish subtitles for My quest to fly
Figen Ergürbüz edited Turkish subtitles for My quest to fly
Cihan Ekmekçi edited Turkish subtitles for My quest to fly

Turkish subtitles

Revisions