Return to Video

Mizah becerisi | Andrew Tarvin | TEDxTAMU

  • 0:06 - 0:11
    Altı yıl önce New York'ta birkaç
    arkadaşımla dışarıda oturuyordum.
  • 0:11 - 0:13
    Telefonuma bir bildirim geldi,
  • 0:13 - 0:18
    büyükannemden bir mesaj
    olduğunu görünce şaşırdım.
  • 0:18 - 0:23
    Şaşırmıştım çünkü büyükannem
    o zamanlar 78 yaşındaydı
  • 0:23 - 0:25
    ve daha önce hiç mesaj göndermemişti.
  • 0:25 - 0:28
    İlk mesajı çok şirindi,
  • 0:28 - 0:34
    "Sevgili Andrew, mesaj atmayı deniyorum.
    Sevgiler, senin büyükannen." yazıyordu.
  • 0:35 - 0:38
    "Bunun mektup olduğunu sanıyor."
    diye düşündüm.
  • 0:38 - 0:39
    Mesaj yazıp
  • 0:39 - 0:42
    "Büyükanne, mesaj bu.
    İçine bunları katmak zorunda değilsin."
  • 0:42 - 0:44
    Cevabı şuydu: "Sevgili Andrew,
  • 0:44 - 0:47
    Tamam. Sevgiler, senin büyükannen."
  • 0:48 - 0:50
    En sevdiğim kısmı,
    "Sevgiler, senin büyükannen." olmasıydı.
  • 0:50 - 0:53
    "Sevgiler, büyükanne."
    olsa kafam karışırmış gibi.
  • 0:53 - 0:56
    "Sevgili Andrew, Teksas'ta iyi eğlenceler.
    Sevgiler, büyükanne" olsa
  • 0:56 - 0:59
    "Büyükanne? Kimin büyükannesi?"
    dermişim gibi.
  • 0:59 - 1:00
    (Gülüşmeler)
  • 1:00 - 1:02
    Büyük annem hâlâ bir şeyleri
    çözmekle meşgul.
  • 1:02 - 1:05
    Birkaç yıl önce iş için İsviçre'ye gittim,
  • 1:05 - 1:07
    geri döndüm, büyükanneme
    bir mesaj attım:
  • 1:07 - 1:09
    "Merhaba büyükanne,
    İsviçre'den yeni döndüm."
  • 1:09 - 1:13
    Cevabı şuydu: "Sevgili Andrew,
    İsviçre? VBE?"
  • 1:14 - 1:16
    (Gülüşmeler)
  • 1:17 - 1:19
    Büyükannemi aradım,
  • 1:19 - 1:21
    "Büyükanne, VBE'nin ne demek
    olduğunu sanıyorsun?"
  • 1:21 - 1:22
    O da dedi ki
  • 1:22 - 1:25
    "Briç oyunundaki biri
    'Vay be, eğlenceliymiş' olduğunu söyledi.
  • 1:25 - 1:27
    (Gülüşmeler)
  • 1:27 - 1:29
    "Tam da o anlama geliyor." dedim.
  • 1:29 - 1:32
    Bunu büyükanneme açıklamayacağım.
  • 1:32 - 1:34
    Ama zamanla fark ettim ki
  • 1:34 - 1:36
    bence daha fazlası,
    daha fazla kişi
  • 1:36 - 1:38
    büyükannem gibi olsa ve
    "Vay be, eğlenceliymiş!"
  • 1:38 - 1:42
    diye düşünse dünya daha
    mutlu bir yer olurdu.
  • 1:42 - 1:45
    Çünkü 2012'de, insanlara mizahın
    değerini öğretmek için
  • 1:45 - 1:48
    Procter & Gamble'daki
    kurumsal işimi bıraktım.
  • 1:48 - 1:52
    Mizah ile daha üretken, daha az stresli
    ve daha mutlu olunabileceği konusunda,
  • 1:52 - 1:57
    35.000'den fazla kişiyle ve 250'den
    fazla organizasyonda çalıştım.
  • 1:57 - 2:01
    İnsanlar yaptığımın ne olduğunu
    duyduğunda biraz şüpheciydiler
  • 2:01 - 2:02
    (Gülüşmeler)
  • 2:02 - 2:04
    çünkü kimse mizahı kötü
    bir şey olarak düşünmüyor.
  • 2:04 - 2:06
    Burada gülmeyi sevmeyen biri var mı?
  • 2:06 - 2:09
    "Vücudumda neşe hissetmekten
    nefret ederim." diyen biri?
  • 2:09 - 2:10
    (Gülüşmeler)
  • 2:10 - 2:13
    Yok. İnsanlar mizahın olmasını
    iyi olarak görür.
  • 2:13 - 2:16
    İşimden daha çok zevk alsam,
    biraz eğlensem harika olurdu
  • 2:17 - 2:18
    ama öyle değilse de olsun.
  • 2:18 - 2:21
    Gerçeklik şöyle ki mizahın
    olması zorunludur.
  • 2:21 - 2:26
    Bugünün çok çalışan, hak ettiğini almayan,
    stres dolu, takdir görmeyen kültüründe
  • 2:26 - 2:28
    mizah bir gereklilik.
  • 2:29 - 2:31
    Çünkü mizah insanların dinlemesini sağlar,
  • 2:31 - 2:33
    uzun süreli belleği güçlendirir,
  • 2:33 - 2:35
    kavramayı arttırır,
    öğrenmeye yardım eder
  • 2:35 - 2:37
    ve mesaj iletiminde yardımcı olur.
  • 2:37 - 2:39
    Ayrıca grup uyumunu arttırır,
  • 2:39 - 2:42
    konum farklılıklarını azaltır,
    anlaşmazlıkları dağıtır, güven inşa eder
  • 2:42 - 2:44
    ve insanları birbirine yaklaştırır.
  • 2:44 - 2:46
    Bunları yapar,
  • 2:46 - 2:48
    (Gülüşmeler)
  • 2:48 - 2:52
    bunu da ve böyle devam eder.
  • 2:53 - 2:57
    Tüm bunlar araştırma çalışmaları ve
    gerçek dünyadan örneklerle destekleniyor.
  • 2:57 - 2:58
    (Gülüşmeler)
  • 2:58 - 3:01
    Etkileyici yararlar, değil mi?
  • 3:01 - 3:06
    Mizah daha iyi görünmenize, daha uzun
    yaşamanıza ve para saçmanıza yardım eder.
  • 3:06 - 3:07
    (Gülüşmeler)
  • 3:07 - 3:10
    Çünkü mizahı kullanan insanlar
    daha çok kazanır.
  • 3:10 - 3:13
    Herkes bu yararları öğrenebilir.
  • 3:13 - 3:16
    Çünkü insanlarla mizah
    veya komedi üzerine konuştuğumda
  • 3:16 - 3:18
    bazen çekiniyorlar.
  • 3:18 - 3:20
    Büyük annemin VBE dediği,
    birkaç yıl önce gittiğim
  • 3:20 - 3:22
    İsviçre'deki şu etkinlik
  • 3:22 - 3:23
    bir konferans konuşmasıydı.
  • 3:23 - 3:27
    Konferanstaki konuşmacılardan
    biri bu beyefendiydi.
  • 3:27 - 3:28
    Adı Kevin Richardson.
  • 3:28 - 3:30
    Aslanlara fısıldayan adam
    olarak da biliniyor.
  • 3:30 - 3:34
    Bir aslanın bir adama sarıldığı
    YouTube videosunu gördüyseniz o bu adam.
  • 3:34 - 3:36
    Güney Afrika'da yaşıyor,
  • 3:36 - 3:38
    aslanları yavruyken yetiştirmeye başlıyor
  • 3:38 - 3:40
    ve onlar da ona sürüden
    biri gibi davranıyor.
  • 3:40 - 3:42
    Aslında Aslan Kral'daki
    Rafiki'nin insan olan hâli.
  • 3:43 - 3:45
    Kevin'le ben organizasyondan önce
    konuşuyorduk.
  • 3:45 - 3:47
    Stand-up komedisi
    yaptığımı öğrendi,
  • 3:47 - 3:50
    "Bunu asla yapamazdım, çok korkunç." dedi.
  • 3:51 - 3:53
    (Gülüşmeler)
  • 3:53 - 3:55
    "Sen aslanlarla yaşıyorsun!" dedim.
  • 3:55 - 3:56
    (Gülüşmeler)
  • 3:56 - 4:01
    Fıkra anlatmak aslanlarla yaşamaktan
    daha korkunçmuş gibi.
  • 4:01 - 4:02
    (Gülüşmeler)
  • 4:02 - 4:04
    Birçok insan bu algıya sahip,
  • 4:04 - 4:08
    sanki insanları güldürebilme yeteneği
    bir şekilde DNA'mıza kodlanmış.
  • 4:08 - 4:09
    (Gülüşmeler)
  • 4:09 - 4:12
    Gerçek şu ki mizah bir beceri
  • 4:12 - 4:15
    ve beceri ise,
    onu öğrenebiliriz demektir.
  • 4:15 - 4:18
    Çünkü mizahı nasıl kullanacağını
    öğrenmek zorunda kalmış biriyim.
  • 4:18 - 4:20
    Stand-up komedyeni, doğaçlamacı,
  • 4:20 - 4:23
    hikâye anlatıcısı, sözcük sanatçısı
    olarak binden fazla gösteri yaptım.
  • 4:23 - 4:28
    50 eyalette, 18 ülkede ve bir gezegende
    konuştum ve performans sergiledim.
  • 4:28 - 4:30
    (Gülüşmeler)
  • 4:30 - 4:32
    Yanlışlıkla siteme giren
    insanları baz alırsak
  • 4:32 - 4:35
    150'den fazla ülkede hayranlarım var.
  • 4:35 - 4:39
    Komik ve akıllı olduğum söylendi,
    en azından annem öyle diyor.
  • 4:39 - 4:40
    (Gülüşmeler)
  • 4:40 - 4:43
    Jon Stewart'ın The Daily Show
    programında yer aldım, seyirci olarak.
  • 4:43 - 4:45
    (Gülüşmeler)
  • 4:45 - 4:47
    Geçenlerde lise buluşmasına gittim
  • 4:47 - 4:50
    ve insanlar stand-up komedisi
    yaptığımı öğrenince
  • 4:50 - 4:52
    "Sen komik değilsin ki." dediler.
  • 4:52 - 4:53
    Bir bakıma haklılar
  • 4:53 - 4:57
    çünkü bu komik duran
    bir yüz ifadesi değil.
  • 4:57 - 4:59
    (Gülüşmeler)
  • 4:59 - 5:01
    Bu fotoğrafta
    komik olan çok şey var,
  • 5:01 - 5:03
    hiçbiri bilerek değil.
  • 5:03 - 5:04
    (Gülüşmeler)
  • 5:04 - 5:08
    Erkek müzik grubunda olmak ister gibi,
    saçımın üstünde sarı kısımlar var.
  • 5:08 - 5:11
    Konsept, "Hayale Doğru"ydu,
    ben kimsenin hayali değilim,
  • 5:11 - 5:12
    (Gülüşmeler)
  • 5:12 - 5:13
    bu fotoğrafta öyle.
  • 5:13 - 5:16
    Çünkü büyürken neşe saçan biri
    ya da sınıfın en komiği değildim.
  • 5:16 - 5:20
    Son senemde, senenin "en"lerinde
    "öğretmenin gözdesi" seçilmiştim.
  • 5:20 - 5:24
    Bu birçoğunuzu şaşırtacak
    ama bunun sebebi inek olmamdı.
  • 5:24 - 5:26
    Ne tür bir inek olduğumu
    merak ediyorsanız
  • 5:26 - 5:30
    cevap, evet o tür; bilgisayar,
    matematik, bilim kurgu,
  • 5:30 - 5:33
    Dungeons & Dragons, Yıldız Savaşları,
    Uzay Yolu, Starbucks, hepsi birden.
  • 5:33 - 5:35
    (Gülüşmeler)
  • 5:35 - 5:36
    Ama net bir biçimde ise, mühendisim.
  • 5:36 - 5:38
    Ohio Eyalet Üniversitesi'ne gittim,
  • 5:38 - 5:41
    bilgisayar bilimi ve
    mühendisliğinden mezun oldum.
  • 5:41 - 5:42
    Mezun olduktan sonra,
  • 5:42 - 5:45
    Procter & Gamble'da bilişim teknolojisi
    proje yöneticisi olarak işe başladım.
  • 5:45 - 5:47
    İnsanların benden bekledikleri bu
  • 5:47 - 5:49
    çünkü kişilik değerlendirmeme göre,
  • 5:49 - 5:54
    bana önerilen bilgisayar bilimi
    mühendisi olmak.
  • 5:54 - 5:57
    Ama öğrendim ki
    biz kişilik değerlendirmesi değiliz.
  • 5:57 - 5:58
    Çünkü değerlendirmem,
  • 5:58 - 6:04
    A-tipi, mavi kare, işine bağlı,
    INTJ kişilik türü, kova burcu.
  • 6:04 - 6:06
    Yani kumsalda uzun
    yürüyüşler seven, hırslı,
  • 6:06 - 6:08
    inatçı, içe dönük biriyim
  • 6:08 - 6:11
    ama kişilik değerlendirmesi
    olmadığımızı öğrendim.
  • 6:11 - 6:13
    Bunlar davranışımızı
    anlamamızı sağlayabilir
  • 6:13 - 6:14
    veya bizi neyin heveslendirdiğini
  • 6:14 - 6:17
    ya da hangi Disney Prensesi
    olduğumuzu söyler: Pocahontas.
  • 6:17 - 6:18
    (Gülüşmeler)
  • 6:18 - 6:22
    Ancak bizi tanımlamazlar; bunun yerine
    bizi eylemlerimiz tanımlar.
  • 6:22 - 6:24
    Üniversitede komedi yapmaya başladım.
  • 6:24 - 6:28
    Ortada olan en iyi arkadaşım bir
    doğaçlama komedi grubu kurmak istedi.
  • 6:28 - 6:29
    Başkaları da gerekiyordu.
  • 6:29 - 6:33
    Beni katılmaya zorladı ve bu fotoğraftan
    anlayabileceğiniz gibi pek iyi değildik.
  • 6:34 - 6:37
    En azından başlarken
    ne yaptığımız hakkında bir fikrimiz yoktu.
  • 6:37 - 6:40
    "Whose Line Is It Anyway"i izledik
    ve gördüğümüzü tekrarlamaya çalıştık.
  • 6:40 - 6:44
    Komedi becerimde sahip olmadığım şeyleri
    komedi projesi yönetiminde tamamladım.
  • 6:44 - 6:46
    "Gerçekten bunu yapacaksak
  • 6:46 - 6:48
    haftada üç kez alıştırma yapacağız,
  • 6:48 - 6:50
    her pazartesi iş toplantısı yapacağız,
  • 6:50 - 6:54
    gösterilerimizi tekrardan maç
    kasedi gibi izleyeceğiz.
  • 6:54 - 6:56
    İki yıl boyunca, giderek daha iyi olduk.
  • 6:56 - 6:59
    Öğrenci yurdunun bodrumunda
    oynamaktan haftada iki kez
  • 6:59 - 7:02
    kampüsteki tiyatroda
    gösteri yapmaya geçtik,
  • 7:02 - 7:04
    iyi bir fotoğraf çekilmeyi
    hiç öğrenemeden.
  • 7:05 - 7:07
    Mizah becerisini böyle edinirsin.
  • 7:07 - 7:09
    Alıştırma ve tekrar yoluyla.
  • 7:09 - 7:11
    Herkes bunları yapabilir.
  • 7:11 - 7:15
    Komediyi kullanmak için profesyonel
    bir komedyen olmak zorunda değilsiniz
  • 7:15 - 7:17
    ama profesyonellerden öğrenebiliriz.
  • 7:17 - 7:21
    Örneğin stand-up'lardan bakış açınızı
    nasıl paylaşacağımızı öğrenebiliriz
  • 7:21 - 7:24
    çünkü Louis C.K. dünyayı oldukça
    kendine özgü bir şekilde görüyor,
  • 7:24 - 7:26
    Ellen DeGeneres, Tig Notaro,
  • 7:26 - 7:29
    Dave Chappelle ya da
    Chris Rock'tan farklı olarak.
  • 7:29 - 7:31
    Herkesin kendi bakış açısı var.
  • 7:31 - 7:32
    Bazıları bana
  • 7:32 - 7:37
    Hugh Jackman ve Conan O'Brien'ın
    kesişimi gibi göründüğümü söyler.
  • 7:37 - 7:39
    (Gülüşmeler)
  • 7:40 - 7:43
    Başkaları da "Sende Doctor Who'dan
    David Tennant'ı görüyorum." der.
  • 7:44 - 7:45
    Bir kadın bana
  • 7:45 - 7:48
    "Bence Justin Timberlake'e benziyorsun
    ama şuradan şuraya kadar." dedi.
  • 7:48 - 7:51
    (Gülüşmeler)
  • 7:51 - 7:54
    Clay Aiken'a benzediğimi
    söyleyen adamı geçiyorum.
  • 7:54 - 7:56
    Tamamen geçiyorum.
  • 7:56 - 7:58
    Herkesin kendi bakış açısı var.
  • 7:58 - 8:02
    Bu bakış açısını başkalarıyla iletişime
    geçmek için bir yol olarak kullanabiliriz.
  • 8:02 - 8:06
    Ya da "Birbirimize benziyoruz."
    diyebiliriz. Tatlı seven kaç kişi var?
  • 8:06 - 8:10
    Tatlı sevenler. Ben tatlıya bayılırım.
    Milkshake takıntım var.
  • 8:10 - 8:12
    Tatlının en verimli hâli
  • 8:12 - 8:16
    çünkü lezizliğinın yanı sıra
    tüketimi de kolay.
  • 8:16 - 8:18
    Ama naneli çikolatayı anlamıyorum.
  • 8:18 - 8:21
    Burada naneli çikolata seven
    var mı bilmiyorum.
  • 8:21 - 8:22
    Hiç çikolata yerken
  • 8:22 - 8:25
    "Bununla ne iyi giderdi biliyor musun?
    Diş macunu." demedim.
  • 8:25 - 8:27
    (Gülüşmeler)
  • 8:27 - 8:30
    İletişime geçme yolu olarak
    bir bakış açısını paylaşabiliriz.
  • 8:30 - 8:33
    Bir noktaya parmak basmak için
    bir bakış açısını paylaşabiliriz.
  • 8:33 - 8:33
    Çünkü şöyle ki
  • 8:33 - 8:38
    bilgisayarları, insanları anladığımdan
    çok daha fazla anladım.
  • 8:39 - 8:41
    Çünkü bilgisayarla ilgili
    bir sorun olduğunda
  • 8:41 - 8:42
    bir hata mesajı alırsın.
  • 8:42 - 8:44
    Bir insanla ilgili bir sorun olduğunda
  • 8:44 - 8:45
    bunun hissini alırsın.
  • 8:46 - 8:47
    (Gülüşmeler)
  • 8:47 - 8:50
    İnsanlar hata mesajı verse işler
    çok daha kolay olurdu,
  • 8:50 - 8:50
    değil mi?
  • 8:50 - 8:53
    Fazla çalıştın, bunaldın,
    biraz stres altındasın diyelim,
  • 8:53 - 8:56
    "Uyarı! Sistem aşırı yüklendi."
    diye çıksa.
  • 8:56 - 8:57
    (Gülüşmeler)
  • 8:57 - 8:59
    "Lütfen biraz uyuklayarak
    yeniden başlatın."
  • 8:59 - 9:02
    Çünkü herkes bilir ki uyuklamak,
  • 9:02 - 9:04
    "Kapatıp sonra tekrar açın"ın
    insan versiyonudur.
  • 9:04 - 9:07
    Bazı hata mesajlarında
    değişmene bile gerek kalmaz.
  • 9:07 - 9:10
    Dışarıda bir garsonla flörtleşiyorsun
    diyelim, pek istekli değil.
  • 9:10 - 9:13
    "Hata. Sunucuyla bağlantı
    kurulamadı." diye çıkardı.
  • 9:13 - 9:15
    (Gülüşmeler)
  • 9:16 - 9:19
    İşler çok daha kolay olurdu.
  • 9:19 - 9:21
    Ama gerçekte insanlar bilgisayar değil,
  • 9:21 - 9:25
    öyle davrandıklarında ne kadar şirin
    olurlarsa olsunlar.
  • 9:25 - 9:28
    Çünkü biz insanlar, sadece zamanı değil
    enerjimizi de yönetmek zorundayız.
  • 9:28 - 9:31
    Bir şey yapacak enerjimiz yoksa,
  • 9:31 - 9:34
    ne kadar zamanımız olduğu önemli değil.
  • 9:34 - 9:37
    Bir bakış açısını nasıl keşfedip
    büyüteceğimizi doğaçlamayla öğrenebiliriz.
  • 9:37 - 9:40
    Çünkü doğaçlamanın temel
    zihniyeti şudur, "Evet ve..."
  • 9:40 - 9:44
    UCB, Second City ve ComedySportz'daki
    doğaçlama sanatçıları bu şekilde
  • 9:44 - 9:46
    kafadan bir şeyler söyler.
  • 9:46 - 9:48
    Aynı şeyi kullanabiliriz,
  • 9:48 - 9:51
    yaptıklarını ele al, onayla ve
    oluştur, keşfet, büyüt ve
  • 9:51 - 9:54
    "Bu doğruysa, başka ne doğru olur?" de.
  • 9:54 - 9:57
    Florida eyaletine gitmem
    rapçi Flo Rida'nin adını
  • 9:57 - 10:03
    kendi memleketinden alıp ismin
    arasına bir boşluk koyduğunu
  • 10:03 - 10:05
    fark etmemi sağladı.
  • 10:06 - 10:07
    Bu aklımı başımdan aldı!
  • 10:07 - 10:08
    (Gülüşmeler)
  • 10:08 - 10:11
    İnanılmaz! "Bu doğruysa,
    başka ne doğru olabilir?" diyebiliriz.
  • 10:11 - 10:12
    "Dover'da,
  • 10:12 - 10:15
    De La Ware adında
    bir İspanyol fabrikası olmalı"
  • 10:15 - 10:18
    diyebiliriz.
  • 10:18 - 10:19
    (Gülüşmeler)
  • 10:19 - 10:22
    Ya da "Biloxi'de, Misses IP, PI adında
  • 10:22 - 10:24
    kadın bir internet dedektifi olabilir.
  • 10:24 - 10:26
    (Gülüşmeler)
  • 10:26 - 10:29
    Bu doğruysa, başka ne doğru olur?
  • 10:29 - 10:31
    Mizah oluşturmak için
    "Evet ve"'yi kullanırsak
  • 10:31 - 10:34
    başkalarıyla iletişime geçmek için de
    "Evet ve"yi kullanabiliriz.
  • 10:34 - 10:37
    "Şu havaya baksana." denen
  • 10:37 - 10:39
    alışılmış tarzda bir
    sohbeti düşünebiliriz.
  • 10:39 - 10:42
    Sen de "Evet, şimdi bu
    organizasyonda olmasaydın
  • 10:42 - 10:44
    havanın tadını nasıl çıkarırdın?" dersin.
  • 10:44 - 10:48
    İlerlemeyen bir sohbeti, karşındakine
    dair bilgi edindiğin daha anlamlı
  • 10:48 - 10:49
    bir şeye dönüştürebiliriz.
  • 10:49 - 10:53
    "Bu güzel havada dışarı çıkardım,
    yürüyüşe ya da yüzmeye giderdim."
  • 10:53 - 10:55
    Yerimde olsan, evde kalırdın
    çünkü fazla açık tenlisin.
  • 10:56 - 10:59
    Binalar için olan güneş koruma
    faktörünü kullanıyorum; en iyi koruma o.
  • 10:59 - 11:02
    "Evet ve" sayesinde başkaları
    hakkında bir şeyler öğreniriz.
  • 11:02 - 11:05
    Evet-ve düşüncesini
    eğlenmek için de kullanabiliriz
  • 11:05 - 11:09
    çünkü gerçek şu ki
    ortalama biri yaşamı boyunca
  • 11:09 - 11:11
    doksan bin saat çalışır.
  • 11:11 - 11:12
    Doksan bin saat!
  • 11:12 - 11:17
    Bu, Netflix'deki tüm içeriklerin
    toplamı uzunlukta.
  • 11:17 - 11:18
    Çok uzun bir zaman.
  • 11:18 - 11:21
    "Evet, doksan bin saat çalışacağım
  • 11:21 - 11:24
    hatta bunun tadını da
    çıkarabilirim." diyebiliriz.
  • 11:24 - 11:27
    Lisede birinci sınıftan son sınıfa kadar
  • 11:27 - 11:28
    bir fabrikada çalıştım
  • 11:28 - 11:30
    ve pek de heyecan verici bir iş değildi.
  • 11:30 - 11:33
    O zamanlar, belki gelecekte
  • 11:33 - 11:36
    uluslararası bir hip-hop yıldızı
    olmak isterim diye düşünüyordum.
  • 11:36 - 11:39
    Zaman geçsin diye
    aklımdan kafiyeler düşünürdüm,
  • 11:39 - 11:42
    biraz sonra da onları deftere yazardım.
  • 11:42 - 11:44
    Geçenlerde o defterlerden
    birini buldum
  • 11:44 - 11:47
    ve neden bir hip-hop yıldızı
    olamadığımı anladım.
  • 11:47 - 11:48
    Çünkü kafiyelerden biri şuydu,
  • 11:48 - 11:53
    "Hidrojen artı hidrojen artı oksijen,
    kovalent tutkalıyla bağlandı birbirine.
  • 11:53 - 11:56
    Ne oluştu ki, su denen bir şey işte,
  • 11:56 - 11:58
    işbirliği yaptılar, ısınıyor şimdi de."
  • 11:58 - 12:00
    (Gülüşmeler)
  • 12:00 - 12:04
    Hip-hop yıldızı olamamamın nedeni bu.
  • 12:04 - 12:10
    Yine de zaman geçirip mizah
    ve eğlence yaratmama yardımcı oldu.
  • 12:10 - 12:12
    Bu hikâyeden de
  • 12:12 - 12:15
    performansa olan bağlılığın
    önemini anlayabiliriz.
  • 12:15 - 12:17
    Saturday Night Live'daki
    Key & Peele,
  • 12:17 - 12:18
    Monty Python karakterleri
  • 12:18 - 12:22
    çok eğlenceli çünkü oyuncular
    sergiledikleri performansa bağlılar.
  • 12:22 - 12:24
    Onu sahnelerken de öz güvenliler,
  • 12:24 - 12:25
    aynı biriyle çıkmak gibi.
  • 12:25 - 12:29
    İnsanlar, öz güvenli
    biriyle çıkmak istediklerini söyler.
  • 12:29 - 12:32
    Birkaç sene önce,
    arkadaşlarımla bir bardaydım,
  • 12:32 - 12:34
    çok güzel bir kız gördüm.
  • 12:34 - 12:35
    "Gidip konuşmalısın."
  • 12:35 - 12:36
    "Yapamam."
  • 12:36 - 12:37
    "Neden?"
  • 12:37 - 12:40
    "Bir flört tarzım yok."
  • 12:40 - 12:42
    "Flört tarzına gerek yok,
    öz güven gerek sadece."
  • 12:42 - 12:46
    Bu öz güveni belirli alanlarda
    istediklerini söylemezler.
  • 12:46 - 12:49
    Çünkü hiçbir kadın matematik konusunda
    öz güvenli olan bir erkek istemez.
  • 12:49 - 12:50
    (Gülüşmeler)
  • 12:50 - 12:52
    Benimki böyleydi.
  • 12:52 - 12:53
    (Gülüşmeler)
  • 12:53 - 12:56
    "Tamamdır. Matematiksel bir tanışma
    cümlesi deneyeceğim."
  • 12:56 - 12:59
    Kıza doğru gidip dedim ki: "Selam."
  • 12:59 - 13:00
    (Gülüşmeler)
  • 13:00 - 13:04
    "Düşey asimptot musunuz?
    Çünkü güzelliğinizin sınırı yok."
  • 13:04 - 13:05
    (Gülüşmeler)
  • 13:05 - 13:07
    "Ne dedin?" dedi.
  • 13:07 - 13:08
    (Gülüşmeler)
  • 13:08 - 13:10
    Tekrar denedim: "Selam.
  • 13:10 - 13:14
    "Hipotenüsün tersi misiniz? Çünkü günah
    işlemek istememe neden oluyorsunuz."
  • 13:14 - 13:16
    (Gülüşmeler)
  • 13:17 - 13:20
    "Bence gitsen iyi olur." dedi.
  • 13:20 - 13:21
    Ben de gittim.
  • 13:21 - 13:25
    Birkaç saat sonra düşündüm ki,
    "Asıl demem gereken şuydu,
  • 13:25 - 13:28
    'Selam. Zaten ortalamanın çok üstündesin.
    Bu kadar aşağılayıcı olma."
  • 13:28 - 13:30
    (Gülüşmeler)
  • 13:30 - 13:32
    Bir şeyin olaydan dört saat sonra
  • 13:32 - 13:35
    aklınıza geldiği oldu mu?
  • 13:35 - 13:37
    Aslında bu iyi bir şey,
    buna merdiven akıl deniyor.
  • 13:37 - 13:39
    "Şimdi yaşanan an." düşüncesi.
  • 13:39 - 13:42
    Sonra bunu merdivendeyken düşünürsünüz.
  • 13:42 - 13:45
    Bu, iyiye işaret çünkü mizahi
    bir içgüdünüz var anlamına gelir.
  • 13:45 - 13:46
    Alıştırma ve tekrarla,
    "İşte buldum!"
  • 13:46 - 13:49
    noktasına ulaştığınız süreyi
    dört saat sonradan
  • 13:49 - 13:52
    üç saat sonraya, iki saatten on dakikaya,
  • 13:52 - 13:55
    sonra da hemen o ana
    doğru kısaltabilirsiniz.
  • 13:55 - 13:59
    Çünkü geçmişteki bir yansıma
    gelecekteki bir eyleme götürür.
  • 13:59 - 14:02
    Biz de mizahı kullanarak daha rahat,
    daha öz güvenli olur,
  • 14:02 - 14:04
    eylemimizi daha etkin bir şekilde yaparız.
  • 14:04 - 14:08
    Amy Cuddy'nin dediği gibi: "Ona
    dönüşene kadar öyleymiş gibi davran."
  • 14:08 - 14:09
    Biliyorum ki burada "Olur tabii,
  • 14:09 - 14:12
    Justin Timberlake gözlü."
    diyen birkaç kişi var.
  • 14:12 - 14:13
    (Gülüşmeler)
  • 14:13 - 14:15
    "Ya komik değilsem?"
  • 14:15 - 14:17
    Gerçek şu ki eğer merdiven çıkarken
  • 14:17 - 14:21
    düşerek bile olsa birini güldürdüyseniz
  • 14:21 - 14:23
    mizahı kullanabilirsiniz demektir.
  • 14:23 - 14:26
    Mizah oluşturmayı denemeye
    bile hazır değilseniz
  • 14:26 - 14:29
    bir mizah öncüsü olarak
    mizahtan yararlanabilirsiniz
  • 14:30 - 14:34
    Alıntıları, sevdiğiniz bir TED
    konuşmasını paylaşabilirsiniz
  • 14:34 - 14:36
    veya sunumlarınızda
    görseller kullanabilirsiniz.
  • 14:36 - 14:38
    Çünkü bu fotoğrafı ben çekmedim.
  • 14:38 - 14:40
    Sri Lanka'ya gitmedim.
  • 14:40 - 14:43
    Bu çobanı ya da bu keçilerden
    birini tanımıyorum.
  • 14:43 - 14:46
    Yaratıcı Alan lisansı altında
    Flickr'da buldum
  • 14:46 - 14:48
    ve hepinizle paylaştım
    çünkü beğendim.
  • 14:48 - 14:51
    Mizah oluşturmaya hazır değilseniz
  • 14:51 - 14:54
    ve internette ilgi çekici bir şey
    bulacağınızı düşünmüyorsanız bile
  • 14:54 - 14:57
    gülmeyi biliyorsanız
    mizahı kullanabilirsiniz.
  • 14:57 - 14:59
    Çünkü başka birini gülerken gördüğümüzde
  • 14:59 - 15:02
    beynimizdeki ayna nöronlarıyla
    o davranışını yansıtmaya programlanmışız.
  • 15:02 - 15:06
    Hem biz hem de onlar da gülümsediğinde
    insansal bağı kuruyoruz.
  • 15:06 - 15:09
    Kimileri şöyle der: "Ya kimse gülmezse?
  • 15:09 - 15:11
    Ya güldürmeye kalkışırsam da
    garip bir sessizlik olursa?"
  • 15:11 - 15:14
    Ancak üstünde zaman
    harcayıp çok düşünürseniz
  • 15:14 - 15:15
    garip olur.
  • 15:15 - 15:20
    Gerçek şu ki kötü bir şaka yüzünden
    kovulan kimse olmadı.
  • 15:20 - 15:23
    Uygunsuz bir şaka yüzünden olabilir
    ama kötü olanı için değil.
  • 15:23 - 15:25
    Çünkü kötü bir şaka şöyledir.
  • 15:25 - 15:27
    "Bir keresinde hipotermi yüzünden
    dersi kaçırdım.
  • 15:27 - 15:29
    Okula gitmek için fazla serinkanlıydım."
  • 15:29 - 15:30
    (Gülüşmeler)
  • 15:30 - 15:31
    Bu kötü bir şaka.
  • 15:31 - 15:33
    (Gülüşmeler)
  • 15:33 - 15:36
    Uygunsuz bir şaka,
    uygunsuz bir konusu olan,
  • 15:36 - 15:40
    uygunsuz birini hedef alan ya da
    uygunsuz zamanda gelen şakadır.
  • 15:40 - 15:42
    Ama olumlu ve kucaklayıcı
  • 15:42 - 15:44
    (Gülüşmeler)
  • 15:44 - 15:47
    olduğunuz sürece, sorun olmayacaktır.
  • 15:47 - 15:49
    Çünkü şakanıza kimse gülmezse
  • 15:49 - 15:52
    olumlu ve kucaklayıcı
    bir söz olarak kalır.
  • 15:52 - 15:55
    Son olarak da insanlar
    "Ya kimse beni ciddiye almazsa?"
  • 15:55 - 15:59
    "Ya insanlar soytarı ya da
    palyaço olduğumu düşünürse?" der.
  • 15:59 - 16:01
    Mizahı işteyken kullanacaksanız,
  • 16:01 - 16:03
    mizahın işin yerine
    geçmediğini anlamalısınız.
  • 16:03 - 16:05
    Mizah, yemeğin tuzu gibidir.
  • 16:05 - 16:08
    Tuzdan ibaret bir yemeği
    yemezsiniz, değil mi?
  • 16:08 - 16:10
    Öyle olsa, at olurdunuz.
  • 16:10 - 16:13
    At olmak ister misiniz? Ben istemem.
  • 16:13 - 16:14
    (Gülüşmeler)
  • 16:14 - 16:17
    Onu daha verimli hâle getirdiğiniz sürece,
  • 16:17 - 16:20
    mizahı kullanabilirsiniz.
  • 16:20 - 16:21
    Aslında yöneticiler bunu ister
  • 16:21 - 16:24
    çünkü böylece daha bağlı olup daha iyi
    sonuçlar alacağınızı bilirler.
  • 16:24 - 16:28
    Eğlenceye izin vermeyen bir şirket için
    çalışıyorsunuz diyelim.
  • 16:28 - 16:31
    Gerçekte, kimse nasıl düşündüğünüzü
    kontrol edemez.
  • 16:31 - 16:33
    Kimse, işten eve dönerken
    stres atıp ailenize daha çok
  • 16:33 - 16:35
    vakit ayırmak amacıyla
  • 16:35 - 16:38
    bir komedi yayını
    dinlemenizi engelleyemez.
  • 16:38 - 16:41
    Sözcük oyunları yazmak için bir Twitter
    hesabı açmanızı kimse engelleyemez.
  • 16:41 - 16:45
    Kimse çalışırken kimyayla ilgili
    rap parçalar üretmeni engelleyemez.
  • 16:45 - 16:50
    Aslında mesleki memnuniyet,
    bakış açınız, stresi yönetme şekliniz
  • 16:50 - 16:55
    tamamen sizin sorumluluğunuzda
    ve sizin seçiminiz.
  • 16:55 - 16:57
    Bu da bir mizah becerisi.
  • 16:57 - 17:00
    Bu da bakış açınızı paylaşmakla başlar
  • 17:00 - 17:02
    ve sonra da bu bakış açısını
    keşfedip genişletiriz.
  • 17:02 - 17:05
    Hem işimiz hem yaşamımızı
    "Evet ve" haline getirir
  • 17:05 - 17:08
    ve sonunda alıştırma yapar,
    uygular ve tekrarlarız
  • 17:08 - 17:10
    çünkü böylece daha iyi oluruz.
  • 17:10 - 17:13
    İnsanlar doğaçlama dersi alabilir
    veya stand-up yapmayı deneyebilirsiniz,
  • 17:13 - 17:17
    nasıl da her gün mizah oluşturduğumuzun
    daha da farkına varabiliriz.
  • 17:17 - 17:19
    Bunları herkes yapabilir.
  • 17:19 - 17:25
    Tanıdığım en komik insan
    bana mesaj atan büyükannem.
  • 17:25 - 17:29
    Tarzını mesaj atmaktan Facebook
    seviyesine kadar yükseltti.
  • 17:29 - 17:33
    Artık Facebook'ta ve her durum
    güncellememe yorum yapıyor.
  • 17:33 - 17:34
    Büyükannem
  • 17:34 - 17:38
    dünyadaki en iyi, en içten büyükanne mi
  • 17:38 - 17:40
    yoksa gizlice beni
    trollüyor mu bilmiyorum.
  • 17:40 - 17:42
    (Gülüşmeler)
  • 17:42 - 17:43
    Birkaç ay önce, "Bir sporcu mu
  • 17:43 - 17:46
    yoksa suçlu mu olsam,
    karar vermeye çalışıyorum,
  • 17:46 - 17:50
    artıları ve eksilerini listeledim."
    diye paylaştım.
  • 17:50 - 17:53
    Büyükannemin yanıtı
    tek sözcüktü: "Komik."
  • 17:53 - 17:56
    (Gülüşmeler)
  • 17:57 - 17:59
    Kendime, "Bilemiyorum.
  • 17:59 - 18:02
    Bunun komik olduğunu mu düşünüyor
    yoksa dalga mı geçiyor?" dedim.
  • 18:02 - 18:04
    Birkaç hafta sonra şunu paylaştım:
  • 18:04 - 18:08
    "İncir satan rahat bir bar,
    erikler için bir buluşma yerine dönerdi."
  • 18:08 - 18:11
    Büyükannemin yanıtı şuydu: "Ha, ha."
  • 18:11 - 18:13
    (Gülüşmeler)
  • 18:13 - 18:15
    "Virgülün bir anlamı var." diye düşündüm.
  • 18:15 - 18:17
    (Gülüşmeler)
  • 18:17 - 18:20
    "Benimle dalga geçiyor." dedim.
  • 18:20 - 18:22
    Birkaç hafta önce şunu paylaştım:
  • 18:22 - 18:26
    "51, 6 ve 500'ü Roma rakamlarına
    çevirmek beni LIVID kadar öfkelendiriyor."
  • 18:26 - 18:28
    (Gülüşmeler)
  • 18:28 - 18:31
    Büyükannemin yanıtı şuydu:
    "Bu cidden iyiydi."
  • 18:31 - 18:33
    (Gülüşmeler)
  • 18:35 - 18:37
    Kendi büyükannem tarafından trollendim.
  • 18:37 - 18:40
    (Gülüşmeler)
  • 18:40 - 18:43
    Yaşınız, geliriniz, bakış açınız,
    kişilik değerlendirmeniz,
  • 18:43 - 18:46
    senenin "en"lerinde ne seçildiğiniz
  • 18:46 - 18:48
    ya da benzediğiniz ünlü önemli değil.
  • 18:48 - 18:51
    Herkes daha komik olmayı öğrenebilir.
  • 18:51 - 18:52
    Bu da bir seçimle başlar,
  • 18:52 - 18:55
    mizahı kullanmak için yollar bulmayı
    denemeyi seçmekle,
  • 18:55 - 18:56
    büyükannem gibi olmayı seçmekle,
  • 18:57 - 19:00
    etrafınızdaki dünyaya bakıp
  • 19:00 - 19:02
    "VBE - Vay be, eğlenceliymiş!"
    diye düşünmekle.
  • 19:02 - 19:04
    Teşekkürler.
  • 19:04 - 19:06
    (Alkışlar)
Title:
Mizah becerisi | Andrew Tarvin | TEDxTAMU
Description:

Mizah birçok engeli geçen bir şey. Ortak bir birleştirme unsuru gibi; herkesçe anlaşılan bir kavram. Buna rağmen, mizahı kullanabileceğini düşünmeyen ciddi oranda bir topluluk var. Andrew Tarvin size mizahı herkesin kullanabileceğin gösterecek.

Andrew Tarvin insanlara eğlenirken nasıl daha iyi sonuçlar alabileceklerini öğreten dünyanın ilk mizah mühendisi. P&G, GE, ve Microsoft dahil 200'den fazla organizasyonda binlerce kişiyle çalıştı. Procter & Gamble'daki proje yöneticisi geçmişini uluslararası komedyenlikteki deneyimiyle birleştirmesiyle, Andrew'in programı cazip, eğlenceli ve en önemlisi etkili. En çok satan yazarlardan biri, The Wall Street Journal'da, TEDx'te yer aldı ve 50 eyalette, 18 ülkede ve 3 kıtada programlar yaptı. Turuncuyu seviyor ve çikolata takıntılı.

Bu konuşma TED konferansı formatı kullanılarak yerel bir topluluk tarafından bağımsız bir şekilde organize edilen bir TEDx etkinliğinde yapılmıştır. Daha fazla bilgi için http://ted.com/tedx adresini ziyaret edin.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDxTalks
Duration:
19:17

Turkish subtitles

Revisions Compare revisions