Memnuniyetsizliğimizi nasıl eyleme dökeriz
-
0:01 - 0:06Bazen içinizde kötü bir his olur.
-
0:07 - 0:09İşlerin gidişatından memnun değilsinizdir.
-
0:10 - 0:13Kendinizi bıkkın
ve hoşnutsuz hissedersiniz -
0:14 - 0:17ve genellikle bununla beraber
yaşamayı tercih ederiz. -
0:18 - 0:21Kendimize dayanmamız gerektiğini
söylemek kötü bir şeydir. -
0:22 - 0:25Durum böyleyken tüm kalbimle
inanıyorum ki -
0:25 - 0:30memnuniyetsizliğimizin, yenilik
doğurmasına müsade ederek -
0:30 - 0:34olumsuz duyguları
olumlu duygulara çevirecek -
0:34 - 0:36yeteneğe hepimiz sahibiz.
-
0:37 - 0:416 Ocak 1999'da
-
0:41 - 0:42Londra'da çalışıyordum.
-
0:42 - 0:48Haberlerde memleketim
Freetown, Sierre Leone'daki -
0:48 - 0:50bir isyan bildiriliyordu.
-
0:52 - 0:54Binlerce insan hayatını kaybetti,
-
0:54 - 0:57Freetown sokaklarını
kirleten cesetler vardı. -
0:57 - 1:01Kocamın yaşlı teyzesi diri diri yandı.
-
1:01 - 1:04Kesilmiş uzuvları olan küçük çocukların
-
1:04 - 1:08görüntülerini gördüğümde
kendi iki yaşındaki çocuğumu düşündüm. -
1:09 - 1:11İş arkadaşlarım bana
-
1:11 - 1:13''Nasıl yardımcı olabiliriz?'' dedi.
-
1:13 - 1:15Bilmiyordum,
-
1:15 - 1:19ekranımda çıkan numaraları
aramaya başladım. -
1:19 - 1:22Uluslararası yardım kuruluşları
bu trajediye istinaden -
1:22 - 1:25para toplama çağrısı başlatmışlardı.
-
1:27 - 1:31O telefon konuşmalarının belirsizliği
beni hayal kırıklığına uğrattı. -
1:31 - 1:34Parayı toplayan bu insanlar
-
1:34 - 1:37yaşanan bu kriz ile hiç ilgili
değiller gibi geldi -
1:37 - 1:39ve anlaşılacağı üzere böyleydi de
-
1:39 - 1:41ama ben memnun değildim
-
1:41 - 1:43ve nihayetinde yapacakları bu girişimlerin
-
1:43 - 1:46olması gereken seviyede
-
1:46 - 1:49bir etki oluşturacağına
ikna olmamıştım. -
1:50 - 1:53Günlerdir içim pır pır ediyordu,
-
1:53 - 1:57televizyondaki korkunç görüntüleri
izlemeye devam ediyordum -
1:57 - 1:59ve sürekli kendime soruyordum:
-
1:59 - 2:01Ne yapabilirim?
-
2:01 - 2:03Ne yapıyor olmam gerek?
-
2:03 - 2:07İstediğim şey savaştan etkilenen
çocuklara yardım etmekti. -
2:07 - 2:08Biz de tam olarak bunu yaptık.
-
2:10 - 2:13Ben, kız kardeşim ve birkaç arkadaşımız
-
2:13 - 2:17Sierre Leone Çocukları için Savaş Vakfı
SLWT'yi kurduk. -
2:17 - 2:20Savaştan kaçarak yerlerinden
olan binlerce kişiye -
2:20 - 2:22odaklanmaya karar verdik.
-
2:22 - 2:25Şu an çok zor şartlar altında
Freetown kamplarında -
2:25 - 2:28yaşamlarını sürdürüyorlar.
-
2:28 - 2:30Çalışmamız doğu ucundaki
-
2:30 - 2:32Ross Road Kampı ile başladı.
-
2:32 - 2:35Yerel sağlık kuruluşları ile çalışarak
-
2:35 - 2:39Beş yaşından küçük çocuklu
-
2:39 - 2:43yaklaşık 130 korumasız anne belirledik,
-
2:43 - 2:48ticari beceri eğitimleri, mikro krediler
-
2:48 - 2:50ve bizden ne istedilerse vererek
-
2:50 - 2:53onları destekledik.
-
2:53 - 2:55O zor şartlarda çalışmak,
-
2:56 - 2:59sadece temeli doğru atmak
hiç de küçük bir görev değildi -
2:59 - 3:02ancak bu kabul edilemez
mevcut durum içinde -
3:02 - 3:05müşterek memnuniyetsizlik hissimiz
-
3:05 - 3:08bizleri bunları yapmaya yoğunlaştırdı.
-
3:09 - 3:12Bu kadınlardan bazıları
küçük şirketler açtı, -
3:12 - 3:14borçlarını ödediler,
-
3:14 - 3:17diğer anne ve çocuklarının da
kendilerine sunulan -
3:17 - 3:20aynı fırsata sahip olmasına izin verdiler.
-
3:20 - 3:23Biz ise devam ettik.
-
3:23 - 3:262004'te eski çocuk askerler için
-
3:26 - 3:29tarım eğitim merkezi açtık,
-
3:29 - 3:31savaş geride kaldığında ise
-
3:31 - 3:35aksi durumda okula devam edemeyecek
dezavantajlı durumdaki kızlar için -
3:35 - 3:38bir burs programı başlattık.
-
3:39 - 3:42Bugün, Stella, kendisi o kızlardan biri,
-
3:42 - 3:45tıbbi doktor olmak üzere.
-
3:45 - 3:49Küçük bir miktar memnuniyetsizliğin
nelere gebe olabileceği gerçekten harika. -
3:49 - 3:52(Alkış)
-
3:52 - 3:55On yıl sonra 2014 yılında
-
3:55 - 3:57Sierra Leona'yı Ebola vurdu.
-
3:57 - 4:03Ben, o zaman ilk vaka ilan edildiğinde
25 Mayıs tarihinde Freetown'da -
4:03 - 4:05bir otel inşa projesinde çalışıyordum
-
4:05 - 4:09ancak olağanüstü hal ilan edildiğinde
-
4:09 - 4:1230 Temmuz'da Londra'ya dönmüştüm.
-
4:12 - 4:17Aynı gün birçok hava yolu Sierra Leone'ya
uçuşlarını durdurmuştu. -
4:18 - 4:21Saatlerce ağladığımı hatırlıyorum,
-
4:21 - 4:24Tanrı'ya soruyordum, neden böyle oldu?
Neden biz? -
4:26 - 4:28Ama gözyaşlarımın ötesinde
-
4:28 - 4:32yeniden derinden bir memnuniyetsizlik
hissi duymaya başladım. -
4:33 - 4:37Onaylanan ilk vakalardan altı ay sonra
-
4:37 - 4:41hastalık hala Sierra Leone'de hızlı
bir şekilde yayılmaya devam ediyordu, -
4:41 - 4:46hastalık bulaşan ve ölen insan sayısı
artmaya devam etti. -
4:46 - 4:48Öfke ve sinir seviyem öyle yükseldi ki
-
4:48 - 4:51Sierra Leone dışında kalarak
-
4:51 - 4:54bu krizi izleyemeyeceğimi anladım.
-
4:55 - 4:58Bu sebepten kasım ayının ortalarında
-
4:58 - 5:01çok sevdiğim ve çok anlayışlı
-
5:01 - 5:04eşim ve çocuklarıma veda edip
-
5:04 - 5:06Freetown'a gitmek üzere
-
5:06 - 5:08boş bir uçağa atladım.
-
5:08 - 5:11Freetown salgının merkez üssü idi o zaman.
-
5:11 - 5:14Her hafta yüzlerce yeni vaka vardı.
-
5:14 - 5:17Birçok tıbbi uzman ile görüştüm,
-
5:17 - 5:19epidemiyoloji uzmanları ile
-
5:19 - 5:21ve her gün halk ile görüştüm.
-
5:21 - 5:23Herkes gerçekten çok korkmuştu.
-
5:24 - 5:29"Mango ağacının altında insanlar ile
konuşana dek başaramayacağız" -
5:29 - 5:31diyordu Dr. Yoti.
-
5:31 - 5:35DSÖ için çalışmış ve öncesinde
-
5:35 - 5:38Afrika'da ortaya çıkan hemen her ebola
salgınında görev almış -
5:38 - 5:40Ugandalı bir doktor kendisi.
-
5:40 - 5:44Haklıydı ve bunu başarmak için
henüz bir planı yoktu. -
5:45 - 5:48Aralığın başlarında bir hafta sonu
-
5:48 - 5:53Batı Bölge Akın planı olarak bilinen
bir plan geliştirdim. -
5:53 - 5:56İnsanlara değil onlarla
-
5:56 - 5:58birebir konuşmamız gerekliydi.
-
5:58 - 6:02Toplumda etki sahibi olan kişilerle
çalışmamız şarttı -
6:02 - 6:05böylelikle insanlar mesajımıza inandı.
-
6:05 - 6:07Hoparlörler ile değil de
mango ağacının altında -
6:07 - 6:09konuşmamız gerekiyordu.
-
6:09 - 6:11Daha çok yatağa ihtiyacımız vardı.
-
6:11 - 6:14NERC, Uluslararası Nebola Müdahale Merkezi
-
6:14 - 6:17bu planı uygulamak üzere kuruldu.
-
6:17 - 6:19Ocağın üçüncü haftasında
-
6:19 - 6:22vaka sayıları önemli oranda azaldı.
-
6:22 - 6:26Benden merkezin yeni
planlama müdürü olmam istendi. -
6:26 - 6:29bu da beni ülkeyi baştan başa gezdirdi.
-
6:29 - 6:31Hem salgından önde olmaya çalışıyor
-
6:31 - 6:33hem de varoşlar dahil
-
6:33 - 6:35şehirdeki uzak kasabalara kadar
-
6:35 - 6:39salgının peşinden gidiyordum.
-
6:39 - 6:42Bir keresinde yolda düşüp kalmış
-
6:42 - 6:44bir adama yardım etmek için
arabadan indim. -
6:45 - 6:48Adamın yattığı yoldan akıp gelen
-
6:48 - 6:51bir sıvıya bastım kazara.
-
6:51 - 6:53Hemen ailemin yaşadığı eve koştum,
-
6:53 - 6:55klor ile ayaklarımı yıkadım.
-
6:55 - 7:00O adamın test sonuçlarını bekleyişimi
asla unutmayacağım, -
7:00 - 7:05bir yandan salgın sırasında ve sonrasında
sürekli ateşimi kontrol ediyordum. -
7:05 - 7:10Ebola mücadelesi muhtemelen
hayatımın en zorlayıcı -
7:10 - 7:13ama getirisi en yüksek tecrübesiydi
-
7:13 - 7:15ve duyduğum memnuniyetsizliğin
-
7:15 - 7:17bana hizmet edebilmem için
-
7:17 - 7:19oluşturduğu bu imkandan dolayı
-
7:19 - 7:20gerçekten müteşekkirim.
-
7:21 - 7:25Bu hissiyat arka planda
sürekli varlığını devam ettirebilir -
7:25 - 7:29veya aniden olaylar
tarafından tetiklenebilir. -
7:30 - 7:31Bazen ikisi birden olur.
-
7:32 - 7:35Memleketim ile ilgili durumda
bu şekilde oldu. -
7:36 - 7:40Yıllar boyunca şehrimiz değişti
-
7:40 - 7:43ve bana büyük acılar yaşattı.
-
7:44 - 7:45Babamın eğitmenlik yaptığı
-
7:45 - 7:48üniversite kampüsünde ağaçlara tırmanıp
-
7:49 - 7:56mango ve erikleri toplayarak
büyüdüğüm çocukluğumu hatırlıyorum. -
7:56 - 8:00Botanik bahçelerde derin akıntılarda
balık tutmaya giderdik. -
8:00 - 8:07Freetown etrafındaki yamaçlar gür yeşil
bitki örtüsüyle kaplıydı, -
8:07 - 8:09sahilleri ise temiz ve el değmemişti.
-
8:09 - 8:13Sivil savaşı izleyen yıllarda Freetown
nüfusunun ikiye katlanması, -
8:14 - 8:17plansızlık ve kontrolsüz yapılaşma
-
8:17 - 8:19büyük çaplı orman tahribiyle sonuçlandı.
-
8:20 - 8:25Ağaçlar, o doğal güzellikler
ateş için odunların kesilmesi, -
8:25 - 8:28yeni alanların inşası için yer açılması
-
8:28 - 8:30sebebiyle tahrip edildi.
-
8:30 - 8:33Oldukça üzgün ve memnuniyetsizdim.
-
8:35 - 8:39Canımı sıkan sadece ağaçların
ve yamaçların tahribatı değildi. -
8:39 - 8:42Aynı zamanda insanların etkisiydi,
-
8:42 - 8:47altyapı nüfus artışına
ayak uyduramadığı için -
8:47 - 8:50sağlık hizmetlerinin olmayışı bir yana
-
8:50 - 8:55tifo, maleri ve dizanterinin olduğu
kirli bir şehir vardı. -
8:55 - 8:58O zamanın istatiklerini bilmiyordum
-
8:58 - 9:01ancak 2017'de ortaya çıktı ki
-
9:01 - 9:07sadece %6 sıvı atık
ve %21 katı atık toplanmış. -
9:07 - 9:10Geride kalanlar buralarda bizimleydi,
-
9:10 - 9:13arka bahçede, alanlarda, göllerde
-
9:13 - 9:16ve denizlerde birikmiş haldeydi.
-
9:17 - 9:22Hissettiğim yoğun kızgınlık ve yılgınlığın
üzerine gidişimdeki aşamalar -
9:22 - 9:25büyülü ya da net bir şekilde belirmedi.
-
9:25 - 9:29Memnuniyetsizliğin gücü
bu şekilde çalışmıyor. -
9:29 - 9:32İşlerin daha iyi yapılabileceğini
bildiğin zaman çalışıyor, -
9:32 - 9:37o değişikliği yaratmak için risk almaya
karar verdiğin zaman çalışıyor. -
9:37 - 9:402017 yılında
-
9:40 - 9:43belediye başkanlığına adaylığımı koydum
-
9:43 - 9:45çünkü işlerin daha iyi
olabileceğini biliyordum. -
9:45 - 9:49İnsanlar da benimle aynı fikirdeydi
sanırım çünkü seçimi kazandım. -
9:49 - 9:52(Alkış)
-
9:52 - 9:57Bugün şehrimizi dönüştürmek için
-
9:57 - 9:59iddialı bir plan uyguluyoruz,
-
10:00 - 10:03beni gerçekten heyecanlandıran şey ise
-
10:03 - 10:07biz derken tüm Freetown halkını
kastediyor olmam -
10:08 - 10:14Genel temizlikte en çok ilerleme kaydeden
-
10:14 - 10:17mahalleleri ödüllendirdiğimiz yarışmalar
-
10:17 - 10:19veya uygulamalarımız aracılığıyla
-
10:19 - 10:24halkı ve atık toplayıcıları
bir araya getiren -
10:24 - 10:25programlarımız buna dahil.
-
10:27 - 10:31Bugün Freetown çok daha temiz bir şehir
-
10:32 - 10:35ve o çok tanındığımız
ağaçlarımıza gelince -
10:35 - 10:38geçenki yağmur mevsiminde
onlardan 23.000 adet diktik. -
10:38 - 10:39(Alkış)
-
10:39 - 10:422020 yılında ise
"Ağaç Şehri Freetown" kampanyamızın -
10:42 - 10:49parçası olarak bir milyon ağaç
dikmeyi planlıyoruz. -
10:49 - 10:51(Alkış)
-
10:51 - 10:56Bazen olaylar hakkında
olumsuz hisler duyarız. -
10:57 - 11:00İşlerin gidişatı konusunda
mutlu değilizdir. -
11:00 - 11:02Memnuniyetsiz hissederiz,
-
11:02 - 11:03yılgınlık duyarız.
-
11:05 - 11:08O olumsuz duyguları
olumluya çevirebiliriz. -
11:10 - 11:14İşlerin daha iyi olabileceğine inanırsanız
-
11:14 - 11:20o zaman hiçbir şey yapmak yerine
bir şey yapma seçeneğiniz olur. -
11:20 - 11:24Vaziyetlerimizin boyutu
ve şartları farklı olacak -
11:24 - 11:26ama her birimiz için
-
11:27 - 11:30bir şey ortak olacak.
-
11:31 - 11:34Farklılık yaratmak için
riskler alabiliriz. -
11:34 - 11:36Şunu söyleyerek bitireceğim:
-
11:36 - 11:38Çizgilerin dışına çıkın,
-
11:38 - 11:39risk alın.
-
11:39 - 11:42Eğer memnuniyetsizlik hissinin gücünün
ardında birleşebilirsek -
11:42 - 11:44dünya daha iyi bir yer olacak.
-
11:44 - 11:46Teşekkürler.
-
11:46 - 11:48(Alkış)
- Title:
- Memnuniyetsizliğimizi nasıl eyleme dökeriz
- Speaker:
- Yvonne Aki-Sawyerr
- Description:
-
1999'da yaşanan yıkıcı Freetown istilası isyanı ve 2014 yılındaki Ebola Salgını sonrasında, şehrin belediye başkanı, Yvonne Aki-Sawyerr mevcut durumdan duyduğu hüsran sebebiyle eli kolu bağlı oturmayı reddetti. Aksine, duyduğu kızgınlığı eyleme dökecek katalizör olarak kullandı. Bu ilham veren konuşmasında, köklü değişiklikler yaratacak gerekli riskleri alarak şehrini nasıl dönüştürdüğünü paylaşıyor ve huzursuzluğumuzdaki gücü nasıl bulabileceğimizi gösteriyor.
- Video Language:
- English
- Team:
- closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 12:01
Cihan Ekmekçi approved Turkish subtitles for How to turn your dissatisfaction into action | ||
Cihan Ekmekçi edited Turkish subtitles for How to turn your dissatisfaction into action | ||
Sara Ozturk accepted Turkish subtitles for How to turn your dissatisfaction into action | ||
Sara Ozturk edited Turkish subtitles for How to turn your dissatisfaction into action | ||
Sara Ozturk edited Turkish subtitles for How to turn your dissatisfaction into action | ||
Eda Hacısağır edited Turkish subtitles for How to turn your dissatisfaction into action | ||
Eda Hacısağır edited Turkish subtitles for How to turn your dissatisfaction into action | ||
Cihan Ekmekçi declined Turkish subtitles for How to turn your dissatisfaction into action |