-
标题:
Volumetrik video film yapımına nasıl yeni bir boyut kazandırıyor
-
描述:
Film yapımcısı Diego Prilusky bu konuşma ve teknik tanıtımda, film yapımının bir sonraki bölümünü tanıtıyor: volumterik video, ışığı ve hareketi her açıdan yakalayan yüzlerce kameranın sağladığı 360 derecelik bir tecrübe. Bu teknolojinin nasıl yeni bir kapsamlı hikaye anlatımı sağladığını öğrenin -- ve hacimsel video ile çekilmiş "Grease" filmindeki ikonik bir dans numarasının Prilusky tarafından yeniden çekilmiş halini izleyin.
-
演讲者:
Diego Prilusky
-
Film çekmeyi çok seviyorum.
-
Yüz yıldan fazla süredir
sinema filmleri var.
-
Film yapımı, boyutsal zihniyeti
açısından değişmedi.
-
Kamerayı bir sahneye yerleştirip
"kayıt" düğmesine basmak, değişmedi.
-
Film yapımı hala önsel bir tecrübe
-
ve filmi yaratmak,
-
içerik yaratma ile aynı doğrultuyu
takip etme imkânına sahip.
-
Hâlâ düz bir görüntünün önünde durup
-
kurguyu izliyoruz.
-
Bunda hiçbir sorun yok.
¶
-
Film izlemeyi
ve tiyatroya gitmeyi seviyorum.
-
Bunlar çok duygusal tecrübeler olabilir.
-
Bir çerçeve içerisindeki duygusal
tecrübe sanatı ve zanaati,
-
daha güçlü bir duyguyu
tetiklemek için çok güçlü olabilir.
-
Sorduğumuz soru şu;
-
sinema filmi tecrübesi,
düz ekranın ötesine nasıl geçebilir?
-
İçerik tecrübesinin
bir sonraki nesli için
-
içerik yaratmaya nasıl başlayabiliriz?
-
Geleneksel olarak
bir sahneyi hayal ettiğimizde
¶
-
çerçeve ve kompozisyona bakarız.
-
Ön plan ve arka plan ögelerini
kamera hareketiyle kullanarak
-
derinlik ve paralaksı nasıl yaratacağımız
hakkında düşünmemiz gerekir.
-
Günümüz teknolojisi ve alanda üç boyutlu
ve tam gezinim içeren
-
sanal gerçeklik,
-
artırılmış gerçeklik cihazları
ve akıllı cihazlar sayesinde
-
seyircinin içeriği
birden çok perspektiften
-
deneyimlemesini sağlama
imkânına sahibiz.
-
Düşünmemiz gereken şey,
bu teknolojiyi ve tüm yararlılığını alarak
-
sahne içerisinde
daha ileriye gitme tecrübesine
-
nasıl imkan sağlarız?
-
Video oyunları
veya bilgisayarın oluşturduğu,
-
son derece gerçekçi görünen
oyunculardan bahsetmiyoruz.
-
Sahnede oynayan gerçek oyunculardan
-
ve gerçek performanslardan bahsediyoruz.
-
İçeriye dalabilmek için
-
oyuncuları nasıl yakaladığımızı
-
ve gerçek sahneyi nasıl yakaladığımızı
düşünmeye başlıyoruz.
-
360 derecelik videolara aşinayız,
¶
-
kamerayı sahnenin içine yerleştiriyoruz
-
ve etrafımızdakilerin güzel,
panoramik bir görüntüsünü yaratıyoruz
-
fakat bu açıdan da
-
film yapımı hâlâ önsel.
-
Sahnenin içine tamamen girebilmek için
-
olası her yönden ışık almamız gerekecek.
-
Işığı yakalamak ve sonrasında içeride
tekrar ortaya çıkmamızı sağlaması için
-
sahnenin etrafını
muazzam miktarda alıcıyla
-
ve olası tüm imkânlarla
kaplamamız gerekecek.
-
-
ön plan, arka plan
-
veya alana yerleştirilmiş
bir kamera yok,
-
ışığı yakalayan ve hareketi
olası tüm yönlerden yakalayan
-
yüzlerce alıcı var.
-
Teknolojik gelişmelerle birlikte
-
ışığı birden çok perspektiften yakalayan
-
ve objeyi yeniden oluşturmamızı sağlayan
-
3B fotoğraflara bakmaya başlayabiliriz.
-
Bu da 3B bir alandaki fotoğraf gibi.
-
Teknolojik gelişmelerle birlikte
-
video kaydını yalnızca
düz bir görüntü olarak değil,
-
bir hacim olarak da yapabiliriz.
-
"Hacimsel video" dediğimiz şey bu
-
ve sahnedeki her eylemi tamamen
üç boyutlu bir hacim olarak
-
kaydetme kapasitesine sahip.
-
-
Voksel, üç boyutlu bir piksel gibidir
-
fakat düz bir kare görüntüsü olup
renkli ve aydınlık kalmak yerine,
-
x, y ve z pozisyonlarına sahip
-
uzaydaki üç boyutlu bir küp gibidir.
-
Bu da bir sahneyi
herhangi bir perspektiften
-
tamamen yakalamamızı sağlar.
-
Bu da birden çok perspektiften
-
ışığı tamamen kapsayan
bir sahne haline gelir.
-
Bu imkan, delicesine fazla miktarda
bilginin işlenmesini gerektirir.
-
Bu bilgiyi yaratmak için
muazzam miktarda kameradan
-
ışığı yakalamamız gerekecek.
-
Böyle bir şeyi yapmak için ise
¶
-
bir sahneye kurulmuş pek çok miktarda
kamerayı taşıyabilecek bir düzene
-
ve tam sinematik bir tecrübeye
-
uyacak kadar büyük
bir sahneye ihtiyacımız var.
-
Bu kulağa çılgınca geliyor
ama yaptığımız şey tam olarak buydu.
¶
-
Son üç yıl boyunca devasa bir
-
hacimsel kamera odası inşa ediyorduk.
-
Yaklaşık 900 metre karelik bir sahne,
-
herhangi bir konumdaki
eylemi yakalama olanağı sunuyor.
-
Intel süper bilgisayarların çalıştırdığı
-
devasa bir veri merkezine
-
muazzam miktarda bilgi gönderen
yüzlerce kamera yerleştirdik.
-
Bu 900 metre kareye sahip olmak
-
her tür eyleme
-
ve her tür performansa
uymamızı sağlıyor.
-
Bu, ortalama bir Broadway
sahnesinin boyutudur.
-
Ona Intel Stüdyoları diyoruz
-
ve gelecek neslin
üç boyutlu medya film yapımını
-
kolaylaştırma ve keşfetme
amacına sahip olan
-
dünyadaki en büyük
hacimsel sahne bu.
-
Bu fikirleri test etmek için
¶
-
ilk deneme sahnesinde
ne yapabileceğimizi düşünüyorduk.
-
Kovboy filmi sahnesini seçtik.
-
Atlar, dekoratörler, çamur,
-
bir kovboy sahnesi için
gereken her şeyi getirdik.
-
Fakat bu kez, içeride kamera yoktu.
-
Dışarıya kurulmuş bütün kameralar hariç
-
hareket eden hiçbir şey yoktu.
-
Oyuncuların çabası şahaneydi.
-
Her yönden görünen
kusursuz bir canlandırma yapmalılardı.
-
Bir yumruğu gizleme veya eylemi
göstermeme olasılığı yok.
-
Her şey çekiliyor ve her şey görünüyor.
-
-
bu gelecekteki çekimimiz --
-
uçsuz bucaksız kapasiteler
için gözlerimizi açtı.
-
Bütün sahnenin tamamen
üç boyutlu bir taraması gibiydi.
-
Alanda hareket edebildik ve gezebildik.
-
Mesele artık
-
bir ekranın yaydığı ışığı algılamak değil
-
fakat ışığın içinde gezebilmek
-
ve sahnenin içinde gezebilmek.
-
Bu, muazzam miktarda hikâye anlatımı
-
ve yaratım yöntem bilimleri için
açıkça imkan sağlıyor.
-
Bu, kişisel hikâyenizin sunduğu imkânlar,
-
içinizde kendi hikâyenizi yaratma imkânı
-
veya belki de diğer hikayeleri
takip etme imkânı.
-
Son yorumlardan birisine bakalım.
-
-
Gördüğünüz, bütün bir hacimsel video
¶
-
ve sahnede fiziksel bir kamera yok.
-
-
-
-
-
-
Burada yine fiziksel bir kamera yok.
¶
-
Her şey çevreleyenlerle çekildi.
-
-
peki ya sahneyi bir atın gözlerinden
görmek istesek ne olur?
-
Bunu da yapabiliriz.
-
-
Şu anda gördüğünüz, aynı eylem
¶
-
ama bu kez tam olarak
atın gözlerinden izliyoruz.
-
Olasılıklar sınırız.
-
-
-
-
Yaratıcılar ve hikaye anlatıcılar için
bu tamamen harika.
¶
-
Farklı bir tür hikaye anlatımı
ve film yapımı için
-
devasa bir tuval ortaya çıkarıyor.
-
Peki ya seyirci?
-
Seyirci bunu farklı bir biçimde
nasıl tecrübe edebilir?
-
Keşiflerimizi yaratmak amacıyla
-
bir Hollywood film yapımındaki
üç boyutlu medyayı keşfetmek için
-
Paramount Pictures ile ortak olduk.
-
Yönetmen Randal Kleiser ile birlikte
-
1978'in ikonik filmini
yeniden canlandırdık,
-
"Grease."
-
Bazılarınız biliyor, bazılarınız bilmiyor.
-
40 yıllık bir film, muhteşem bir tecrübe.
-
Amacımız, bu ikonik aksiyon
ve dans sahnesini
-
nasıl daha derin bir
tecrübe haline getirebileceğimizi,
-
seyirciye nasıl daha derin
sunacağımızı düşünmekti.
-
Filmi yalnızca izlemediğinizi,
aynı zamanda içine girip
-
oyuncularla ve performansla
-
dans ettiğinizi düşünün.
-
Geleneksel 2B düşünce yapısını
gerçekten kırıyoruz
-
ve daha zengin bir film yapımı
ve içerik üretimi
-
olasılığı getiriyoruz.
-
Peki bunu neden ekrandan seyredelim ki?
¶
-
Oyuncuları bu sahneye getirmeyi deneyelim.
-
Gerçekten gelmeyecekler --
-
bir iPad kullanacağım.
-
-
-
Artırılmış gerçekliği getirmek için
bir iPad kullanacağım.
¶
-
Açıkçası bu cihazların
veri programlama süreci açısından
-
kendi kısıtlamaları var,
-
bu yüzden çözünürlük
miktarını düşürmeliyiz.
-
Şu anda yaptığım şey şu,
buraya bir işaret yerleştiriyorum,
-
böylece tam olarak herkesin görünmesini
istediğim yeri belirleyebileceğim.
-
Tamam.
-
Sanırım buradalar.
-
-
-
-
-
Bir bakalım.
-
-
-
-
Erkek: Hey, çocuklar! Şuna bakın.
¶
-
(Şarkı: "You're the one that I want")
¶
-
-
Sandy: N'aber, yakışıklı?
¶
-
(Şarkı söylüyorlar)
Kanım kaynıyor, giderek kabarıyor.
¶
-
-
Yaydığın enerji çarpıyor beni.
¶
-
-
-
-
Diego Prilusky: Teşekkürler.
¶
-
-
-
içeriği geleneksel biçimde
veya üç boyutlu biçimde
-
izleyebilir ve tecrübe edebiliriz.
-
Gerçekten, olasılıklar açık.
-
Filmleri değiştirmeye
veya yenilemeye çalışmıyoruz.
-
Onları geliştiriyoruz.
-
Teknolojiler, düz ekran ötesinde düşünmeye
başlamak için yeni imkanlar sunuyorlar.
-
Film yapımında kapsamlı
ve gerçekten heyecanlı bir zamandayız.
-
Yeni bir dönemin eşiğindeyiz.
-
Kapsamlı hikâye anlatımına
ve üç boyutlu medya film yapımının
-
anlamını keşfetme
-
ve tanımlamaya dair
yeni olasılıklar için kapıları açıyoruz.
-
Biz işin başlangıç kısmındayız
-
ve hepinizi bize katılmaya davet ediyoruz.
-
-