WEBVTT 00:00:01.828 --> 00:00:03.448 Bugün sizlere mimarlık tarihinin 00:00:03.472 --> 00:00:06.502 son 30 yılından bahsedeceğim. 00:00:07.685 --> 00:00:10.143 18 dakikaya sığdırılacak çok şey var. NOTE Paragraph 00:00:10.167 --> 00:00:11.854 Karmaşık bir konu, 00:00:11.878 --> 00:00:16.252 biz de direkt karmaşık kısmına dalacağız: 00:00:16.276 --> 00:00:17.482 New Jersey. 00:00:17.506 --> 00:00:20.696 Jerseyliyim ve 30 yıl önce 00:00:20.720 --> 00:00:24.562 altı yaşımda, annemle babamın evinde 00:00:24.586 --> 00:00:26.210 Livingston şehrinde yaşıyordum, 00:00:26.234 --> 00:00:29.165 bu da çocukluğumun yatak odası. 00:00:29.689 --> 00:00:32.124 Yatak odamın yanında, köşede 00:00:32.148 --> 00:00:35.010 kız kardeşimle paylaştığımız banyo vardı. 00:00:35.225 --> 00:00:38.138 Yatak odamla banyo arasında 00:00:38.162 --> 00:00:40.963 oturma odasına bakan bir balkon vardı. 00:00:41.413 --> 00:00:45.095 Herkesin vaktini geçirdiği ve televizyon izlediği yer orasıydı, 00:00:45.119 --> 00:00:49.282 yatak odamdan banyoya her yürüyüşümde 00:00:49.306 --> 00:00:50.642 herkes beni görürdü, 00:00:50.666 --> 00:00:54.420 her duş alışımdan sonra dışarıya havlu ile çıkardım 00:00:54.444 --> 00:00:55.821 ve herkes beni görürdü. 00:00:56.162 --> 00:00:57.543 Böyle görünüyordum. 00:00:58.718 --> 00:01:01.741 Gariptim, 00:01:01.765 --> 00:01:03.856 güvensizdim ve bundan nefret ediyordum. 00:01:03.880 --> 00:01:06.919 O yürüyüşten, o balkondan nefret ediyordum, 00:01:06.943 --> 00:01:09.967 o odadan nefret ediyordum, o evden nefret ediyordum. NOTE Paragraph 00:01:10.769 --> 00:01:12.457 Ve bu mimarlık. 00:01:12.917 --> 00:01:14.234 (Gülüşmeler) 00:01:14.258 --> 00:01:15.576 Bitti. 00:01:16.088 --> 00:01:19.462 O hisler, o hissettiğim duygular, 00:01:19.486 --> 00:01:22.179 işte onlar mimarlığın gücü, 00:01:22.203 --> 00:01:25.741 çünkü mimarlık matematik ve bölgeleme ile ilgili değil, 00:01:25.765 --> 00:01:29.123 işgal ettiğimiz yerlere karşı 00:01:29.147 --> 00:01:31.903 hissettiğimiz hassas, duygusal bağlantılarla ilgili. 00:01:32.653 --> 00:01:35.529 Böyle hissetmemiz sürpriz değil, 00:01:35.553 --> 00:01:37.761 çünkü EPA'ya göre 00:01:37.785 --> 00:01:42.404 Amerikalılar vakitlerinin %90'ını kapalı alanlarda geçiriyorlar. 00:01:42.428 --> 00:01:47.164 Bu vaktimizin %90'ının mimarlıkla çevrelenmesi demek. 00:01:47.188 --> 00:01:48.696 Bu çok yüksek. 00:01:48.720 --> 00:01:53.213 Bu da mimarlığın bizi fark etmediğimiz yollarla şekillendirmesi demek. NOTE Paragraph 00:01:53.922 --> 00:01:59.296 Bu bizi biraz saf ve çok, çok tahmin edilebilir yapıyor. 00:01:59.464 --> 00:02:02.093 Size böyle bir bina gösterdiğimde, 00:02:02.117 --> 00:02:03.499 sizin ne düşündüğünüzü biliyorum demek: 00:02:03.523 --> 00:02:06.870 "Güç" ve "istikrar" ve "demokrasi"yi düşünüyorsunuz. NOTE Paragraph 00:02:07.239 --> 00:02:10.872 Sizin bunu böyle düşündüğünüzü, 00:02:10.896 --> 00:02:13.690 bina 2500 yıl önce Yunanların inşa ettiği bir binaya dayandığı için biliyorum. 00:02:14.272 --> 00:02:15.541 Bu bir hile. 00:02:16.810 --> 00:02:18.537 Mimarların 00:02:20.264 --> 00:02:21.993 binalarımızı inşa ettiğimiz formlarla 00:02:22.017 --> 00:02:24.658 aramızda duygusal bağı oluşturmak için kullandıkları bir tetikleyici. 00:02:25.237 --> 00:02:27.877 Tahmin edilebilir, duygusal bir bağlantı 00:02:27.901 --> 00:02:31.121 ve bu hileyi çok uzun bir süredir kullanıyoruz. 00:02:31.629 --> 00:02:34.902 Biz onu [200] yıl önce banka inşa ederken kullandık. 00:02:34.926 --> 00:02:38.083 19. yüzyılda sanat müzeleri inşa ederken kullandık. 00:02:38.107 --> 00:02:40.312 20. yüzyılda Amerika'da 00:02:40.336 --> 00:02:42.171 ev inşasında kullandık. 00:02:42.195 --> 00:02:44.933 Bu katı, sağlam, küçük askerlere bakın. 00:02:44.957 --> 00:02:47.528 Okyanusa dönükler ve orada nöbet bekliyorlar. NOTE Paragraph 00:02:48.265 --> 00:02:50.900 Bu gerçekten çok faydalı, 00:02:50.924 --> 00:02:53.911 çünkü bir şey inşa etmek korkunç bir şeydir. 00:02:54.331 --> 00:02:58.467 Çok pahalı, uzun sürer ve gerçekten karmaşıktır. 00:02:58.996 --> 00:03:01.154 Bir şeyler inşa eden insanlar -- 00:03:01.178 --> 00:03:03.383 geliştiriciler ve hükümetler -- 00:03:03.407 --> 00:03:06.260 doğal olarak yenilikten korkarlar 00:03:06.284 --> 00:03:10.264 ve sadece tepki vereceğinizi bildikleri formları kullanmayı tercih ederler. NOTE Paragraph 00:03:11.125 --> 00:03:13.314 İşte bu yüzden bu tip binalar inşa edilebiliyor. 00:03:14.096 --> 00:03:15.766 Bu güzel bir bina. 00:03:15.790 --> 00:03:18.081 Bu Livingston Halk Kütüphanesi. 00:03:18.105 --> 00:03:21.215 Memleketimde 2004'te inşa edildi. 00:03:21.239 --> 00:03:22.864 Bir kubbesi var, 00:03:22.888 --> 00:03:26.495 yuvarlak bir şeyi var, sütunları var, kırmızı tuğla, 00:03:26.495 --> 00:03:31.485 Livingston'un bu bina ile ne demek istediğini tahmin edebilirsiniz: 00:03:31.509 --> 00:03:35.035 Çocuklar, mülk değerleri ve tarih. 00:03:35.751 --> 00:03:39.286 Fakat bu binanın günümüzde kütüphanenin yaptığı işle çok ilgisi yok. 00:03:40.209 --> 00:03:44.273 Aynı yıl, 2004 yılında ülkenin bir diğer ucunda 00:03:44.297 --> 00:03:46.292 başka bir kütüphane inşa edildi 00:03:46.316 --> 00:03:47.789 ve görünüşü şu şekilde. 00:03:47.998 --> 00:03:49.331 Bina Seattle'da. 00:03:50.140 --> 00:03:55.694 Bu kütüphane dijital çağda medyayı nasıl tükettiğimizle ilgili. 00:03:55.718 --> 00:03:59.288 Şehirde yeni bir kamusal hoşluk. 00:03:59.312 --> 00:04:01.917 Toplanıp bir şeyler okuyup, paylaşma mekânı. NOTE Paragraph 00:04:03.244 --> 00:04:04.867 Aynı yıl, aynı ülkede 00:04:04.891 --> 00:04:08.304 ikisine de kütüphane denen iki binanın 00:04:08.328 --> 00:04:10.951 bu kadar farklı gözükmesi 00:04:10.975 --> 00:04:12.607 nasıl mümkün oluyor? 00:04:13.576 --> 00:04:19.109 Cevap ise mimarlığın sarkaç prensibi ile çalışması. 00:04:19.501 --> 00:04:22.369 Bir tarafta yenilikçilik var, 00:04:22.393 --> 00:04:26.010 mimarlar bugün hayatı yaşama biçimimizle ilgili sürekli yeni teknolojiler, 00:04:26.034 --> 00:04:29.716 yeni tipolojiler, yeni çözümler üretiyorlar. 00:04:29.886 --> 00:04:32.280 Zorluyoruz, zorluyoruz, zorluyoruz, 00:04:32.304 --> 00:04:34.903 ta ki sizleri tamamen yabancılaştırıncaya kadar. 00:04:34.927 --> 00:04:37.153 Hepimiz siyah giyiniyoruz, bunalıma giriyoruz, 00:04:37.177 --> 00:04:39.338 sevimli olduğumuzu düşünüyorsunuz, 00:04:39.362 --> 00:04:42.821 aslında ölüyüz, çünkü seçimimiz yok. 00:04:42.845 --> 00:04:44.475 Öbür tarafa geçip, 00:04:44.735 --> 00:04:47.736 sevdiğinizi bildiğimiz sembollerle tekrar ilgilenmemiz gerekiyor. 00:04:48.394 --> 00:04:50.553 Bunu yapıyoruz, siz mutlu oluyorsunuz. 00:04:50.601 --> 00:04:52.411 Kapalı gişe satmış gibi hissediyoruz, 00:04:52.411 --> 00:04:54.161 tekrar denemelere başlıyoruz 00:04:54.161 --> 00:04:57.279 ve sarkaçı geri itiyoruz. 00:04:57.327 --> 00:04:59.702 Son 300 yıl, kesinlikle de son 30 yıl 00:04:59.702 --> 00:05:01.815 ileri-geri, ileri-geri gidip durduk. NOTE Paragraph 00:05:02.926 --> 00:05:06.518 Tamam, 30 yıl önce yetmişlerin sonlarındaydık. 00:05:06.542 --> 00:05:10.201 Mimarlar brütalizmi denemeyle meşgullerdi. 00:05:10.519 --> 00:05:11.765 Mesele betonla ilgili. 00:05:11.789 --> 00:05:13.261 (Gülüşmeler) 00:05:13.285 --> 00:05:14.429 Bunu tahmin edebilirsiniz. 00:05:14.453 --> 00:05:17.783 Küçük pencereler, insansızlaştırıcı ölçüler. 00:05:17.807 --> 00:05:20.570 Gerçekten ağır şeyler. 00:05:20.594 --> 00:05:23.357 80'lere yaklaşırken, 00:05:23.381 --> 00:05:25.724 o sembolleri tekrar kullanmaya başladık. 00:05:25.748 --> 00:05:28.696 Sarkacı geri, diğer yöne itiyoruz. 00:05:28.720 --> 00:05:31.529 Sevdiğinizi bildiğimiz formları alıp 00:05:31.553 --> 00:05:33.118 güncelliyoruz. 00:05:33.142 --> 00:05:35.151 Neonu ekliyoruz, 00:05:35.175 --> 00:05:37.439 pastelleri ekliyoruz 00:05:37.463 --> 00:05:39.117 ve yeni malzemeleri kullanıyoruz. 00:05:39.141 --> 00:05:40.579 Sizin hoşunuza gidiyor. 00:05:40.603 --> 00:05:42.552 Sizlere onlardan yeterince de veremiyoruz. 00:05:42.576 --> 00:05:44.740 Chippendale dolaplarını alıyoruz 00:05:44.764 --> 00:05:47.136 ve gökdelene dönüştürüyoruz, 00:05:47.160 --> 00:05:51.866 gökdelenler ise camdan yapılmış Orta Çağ kaleleri olabilir. 00:05:52.409 --> 00:05:53.961 Formlar büyüdü, 00:05:53.985 --> 00:05:56.512 cesurlaştı ve renklendi. 00:05:56.536 --> 00:05:59.380 Cüceler sütun oldu. 00:05:59.404 --> 00:06:00.443 (Gülüşmeler) 00:06:00.467 --> 00:06:02.573 Kuğular bina kadar oldu. 00:06:02.597 --> 00:06:03.934 Çılgın bir şeydi. 00:06:04.640 --> 00:06:08.513 Ama 80'lerdeydik ve bu harikaydı. 00:06:08.537 --> 00:06:09.715 (Gülüşmeler) 00:06:09.739 --> 00:06:11.733 Hepimiz alışveriş merkezlerinde vakit geçiriyoruz, 00:06:11.757 --> 00:06:14.138 şehir dışlarına taşınıyoruz. 00:06:14.162 --> 00:06:16.736 Şehir dışlarında kendi 00:06:16.760 --> 00:06:20.092 mimarlık fantezilerimizi oluşturabiliriz. 00:06:20.116 --> 00:06:21.870 O fanteziler, 00:06:21.894 --> 00:06:23.957 Akdeniz 00:06:23.981 --> 00:06:25.906 ya da Fransız 00:06:25.930 --> 00:06:27.130 ya da İtalyan olabilir. 00:06:27.154 --> 00:06:28.797 (Gülüşmeler) 00:06:28.821 --> 00:06:30.714 Belki de sonsuz adet grissini ile. NOTE Paragraph 00:06:30.738 --> 00:06:32.764 Bu postmodernizmle ilgili bir şey. 00:06:32.788 --> 00:06:34.602 Sembollerle ilgili bir şey. 00:06:34.908 --> 00:06:37.888 Kolay ve ucuzlar, 00:06:37.912 --> 00:06:40.417 çünkü mekân yapmaktansa, 00:06:40.441 --> 00:06:42.493 mekân hatıraları yapıyoruz. 00:06:43.091 --> 00:06:45.947 Çünkü biliyorum, sizin de bildiğinizi biliyorum, 00:06:45.971 --> 00:06:47.286 burası Toskana değil. 00:06:48.182 --> 00:06:49.327 Burası Ohio. 00:06:49.452 --> 00:06:50.970 (Gülüşmeler) NOTE Paragraph 00:06:50.994 --> 00:06:52.819 Mimarlar hayal kırıklığı yaşadı 00:06:52.843 --> 00:06:56.174 ve sarkacı diğer yönde itmeye başladık. 00:06:56.559 --> 00:06:58.786 80'lerin sonunda, 90'ların başında, 00:06:58.810 --> 00:07:02.058 dekonstrüktivizm denemelerine başladık. 00:07:02.727 --> 00:07:05.473 Tarihsel sembolleri atıp, 00:07:05.497 --> 00:07:09.343 yeni bilgisayar destekli tasarım teknikleri kullanıyoruz 00:07:09.367 --> 00:07:11.324 ve yeni kompozisyonlar icat ediyoruz, 00:07:11.348 --> 00:07:14.204 formlar formların üstüne biniyor. 00:07:14.228 --> 00:07:17.251 Akademik ve ağır meseleler, 00:07:17.275 --> 00:07:19.126 hiç popüler değil, 00:07:19.150 --> 00:07:20.813 sizi tamamen yabancılaştırıyoruz. 00:07:20.837 --> 00:07:25.024 Normal olarak sarkaç diğer yöne doğru giderdi. 00:07:25.048 --> 00:07:27.380 Sonra çok muhteşem bir şey oldu. NOTE Paragraph 00:07:28.331 --> 00:07:31.222 1997'de bu bina açıldı. 00:07:31.898 --> 00:07:34.653 Frank Gehry'nin Bilbao'daki Guggenheim müzesi. 00:07:36.228 --> 00:07:37.632 Bu bina dünyanın mimarlıkla ilişkisini 00:07:37.656 --> 00:07:41.920 temelden değiştiriyor. 00:07:42.694 --> 00:07:46.594 Paul Goldberger, Bilbao'nun 00:07:46.618 --> 00:07:49.921 eleştirmenlerin, akademisyenlerin ve kamunun 00:07:49.945 --> 00:07:52.711 bir bina etrafında birleştiği nadir anlardan biri olduğunu söylemişti. 00:07:53.401 --> 00:07:56.462 The New York Times bu binaya mucize demişti. 00:07:57.160 --> 00:08:02.842 Bilbao'da turizm bu bina tamamlandıktan sonra 00:08:02.866 --> 00:08:04.535 yüzde 2500 arttı. 00:08:04.885 --> 00:08:08.334 Birdenbire, herkes bu binadan istiyordu: 00:08:09.044 --> 00:08:10.383 Los Angeles, 00:08:11.633 --> 00:08:13.172 Seattle, 00:08:13.196 --> 00:08:14.800 Şikago, 00:08:14.824 --> 00:08:16.528 New York, 00:08:16.552 --> 00:08:18.446 Cleveland, 00:08:18.470 --> 00:08:19.713 Springfield. 00:08:19.737 --> 00:08:20.771 (Gülüşmeler) 00:08:20.795 --> 00:08:24.018 Herkes bir tane istiyor ve Gehry her yerde. 00:08:24.042 --> 00:08:27.382 O bizim ilk "yıldız" mimarımız. NOTE Paragraph 00:08:27.989 --> 00:08:32.865 Bu çılgın ve radikal 00:08:32.889 --> 00:08:34.794 formlar 00:08:34.818 --> 00:08:38.657 nasıl oldu da tüm dünyaya yayıldı? 00:08:39.270 --> 00:08:44.766 Çünkü medya o binalar etrafında kenetlenip çok hızlı bir şekilde 00:08:44.790 --> 00:08:50.587 bu formların kültür ve turizm demek olduğunu öğrettiler. 00:08:51.068 --> 00:08:54.466 Bu formlara duygusal bir tepki oluşturduk. 00:08:54.490 --> 00:08:56.862 Dünyadaki bütün belediye başkanları da öyle yaptı. 00:08:56.967 --> 00:08:59.469 Bütün belediye başkanları biliyorlardı ki, 00:08:59.493 --> 00:09:02.483 bu formlara sahiplerse, kültür ve turizmleri vardı. NOTE Paragraph 00:09:03.778 --> 00:09:06.110 Yeni bin yıla girerken 00:09:06.134 --> 00:09:08.264 bu olgu birkaç başka "yıldız" mimarın daha başına geldi. 00:09:08.288 --> 00:09:10.671 Zaha'nın başına geldi 00:09:10.695 --> 00:09:13.094 ve Libeskind'in başına geldi. 00:09:13.118 --> 00:09:17.732 Dijital medya bilgiyi tüketme hızımızı 00:09:17.756 --> 00:09:19.512 artırmaya başlarken, 00:09:19.536 --> 00:09:23.213 bu birkaç elit mimarın başına gelenler 00:09:23.237 --> 00:09:26.475 yeni bin yıla girerken 00:09:26.499 --> 00:09:28.314 bütün mimarlık alanının başına gelebilirdi. 00:09:29.096 --> 00:09:32.044 Mimariyi nasıl tükettiğinizi düşünün. 00:09:32.429 --> 00:09:33.644 Bin yıl önce, 00:09:33.668 --> 00:09:37.488 bir binayı görmek için yandaki köye yürümeniz gerekirdi. 00:09:37.488 --> 00:09:39.118 Ulaşım hızlanıyor: 00:09:39.142 --> 00:09:42.142 Gemiye, uçağa biniyorsunuz; bir turiste dönüşüyorsunuz. 00:09:42.166 --> 00:09:45.063 Teknoloji hızlanıyor: Gazetede, televizyonda görüyorsunuz. 00:09:45.087 --> 00:09:49.950 Sonunda da hepimiz mimari fotoğrafçısı oluyoruz 00:09:49.974 --> 00:09:53.874 ve bina inşaat yerinden ayrılıyor. 00:09:54.768 --> 00:09:58.315 Mimarlık bugün her yerde, 00:09:58.339 --> 00:10:01.453 bu da iletişimin hızının sonunda 00:10:01.477 --> 00:10:04.570 mimarlığın hızına yetişmesi anlamına geliyor. NOTE Paragraph 00:10:05.409 --> 00:10:07.879 Çünkü mimari aslında bayağı hızlı hareket ediyor. 00:10:07.903 --> 00:10:10.611 Bir binayı projelendirmek çok uzun sürmüyor. 00:10:10.635 --> 00:10:12.788 Binayı inşa etmek ise uzun sürüyor, 00:10:12.812 --> 00:10:15.106 üç ya da dört yıl 00:10:15.130 --> 00:10:18.798 ve bu arada mimar iki ya da sekiz 00:10:18.822 --> 00:10:21.468 ya da yüzlerce başka bina tasarlıyor 00:10:21.492 --> 00:10:25.183 ve üstelik dört yıl önce tasarladığı binanın 00:10:25.207 --> 00:10:27.085 başarılı mı başarısız mı olduğunu bilmeden. 00:10:27.690 --> 00:10:31.239 Çünkü mimarlıkta güzel bir geri bildirim döngüsü hiç olmadı. 00:10:32.416 --> 00:10:35.308 Bu tip binaların inşa edilmesinin sebebi bu. 00:10:35.332 --> 00:10:38.272 Brütalizm iki yıllık bir akım değildi, 00:10:38.296 --> 00:10:40.167 20 yıllık bir akımdı. 00:10:40.383 --> 00:10:44.201 20 yıl boyunca, bu tip binalar inşa ettik. 00:10:44.225 --> 00:10:47.093 Çünkü bundan ne kadar nefret ettiğinizi bilmiyorduk. 00:10:48.284 --> 00:10:51.084 Bu bir daha yaşanmayacak, 00:10:51.108 --> 00:10:53.238 bence, 00:10:53.262 --> 00:10:59.362 çünkü mimarlıktaki en büyük devrimlerin birinin başındayız. 00:10:59.386 --> 00:11:01.755 Betonun, 00:11:01.779 --> 00:11:04.233 çeliğin ya da asansörün icadından beri olan en büyük devrim, 00:11:04.257 --> 00:11:05.939 o da medya devrimi. NOTE Paragraph 00:11:07.072 --> 00:11:11.732 Benim teorim şu: Sarkaca medyayı uygularsanız, 00:11:11.756 --> 00:11:14.617 sarkaç daha hızlı sallanmaya başlıyor 00:11:14.641 --> 00:11:18.379 ve neredeyse aynı anda iki uçta bulunuyor, 00:11:18.403 --> 00:11:23.371 bu da yenilikle sembol arasında, 00:11:23.395 --> 00:11:26.770 biz mimarlar ile siz kamu arasındaki farkı bulanıklaştırıyor. 00:11:27.342 --> 00:11:33.402 Artık tamamen yeni bir şeyden 00:11:33.426 --> 00:11:36.395 neredeyse anında, duygu yüklü semboller yapabiliyoruz. NOTE Paragraph 00:11:36.453 --> 00:11:38.186 Bunu size şirketimin yeni tamamladığı bir proje 00:11:38.210 --> 00:11:40.376 üzerinde anlatacağım. 00:11:40.829 --> 00:11:44.304 Yanan bu binayı tekrar yapmamız istenmişti. 00:11:44.304 --> 00:11:46.773 Burası New York eyaletinin Fire Adası'ndaki 00:11:46.797 --> 00:11:48.543 Pines şehrinin merkezi. 00:11:48.567 --> 00:11:49.980 Burası bir tatil şehri. 00:11:50.729 --> 00:11:54.482 Cüretkâr bir bina teklif ettik, 00:11:54.506 --> 00:11:58.157 toplumun alıştığı tüm formlardan farklıydı, 00:11:58.181 --> 00:12:02.702 korkmuştuk, müşterimiz de korkmuştu, 00:12:02.726 --> 00:12:04.489 topluluk da korkmuştu. 00:12:04.513 --> 00:12:08.669 Fotogerçekçi bir seri oluşturduk 00:12:08.693 --> 00:12:10.071 ve Facebook'a, 00:12:10.095 --> 00:12:12.221 Instagram'a yerleştirdik, 00:12:12.245 --> 00:12:14.566 insanlara yaptıkları şeyi yapmalarına izin verdik: 00:12:14.590 --> 00:12:17.291 Paylaşma, yorum yapma, beğenme, beğenmeme. 00:12:18.232 --> 00:12:22.562 Bu da binanın tamamlanmasından iki yıl önce 00:12:22.586 --> 00:12:25.914 binanın toplumun bir parçası olduğu anlamına geliyordu. 00:12:25.938 --> 00:12:32.204 Böylece çizimler son ürüne tıpatıp benzediğinde 00:12:32.228 --> 00:12:34.188 hiçbir sürpriz yaşanmadı. 00:12:34.212 --> 00:12:38.100 Bina çoktan toplumun bir parçasıydı 00:12:38.124 --> 00:12:40.409 ve sonra ilk yaz, 00:12:40.433 --> 00:12:44.351 insanlar gelip de binayı sosyal medyada paylaştıklarında, 00:12:44.375 --> 00:12:49.862 bina sadece yapı değil, aynı zamanda medyaydı da. 00:12:49.886 --> 00:12:53.669 Çünkü bunlar sadece bir binanın resmi değil, 00:12:53.693 --> 00:12:56.080 bunlar bir binanın size ait resimleri. 00:12:56.527 --> 00:12:59.814 Bunları kendi hikâyenizi anlatmada kullandığınızda, 00:12:59.838 --> 00:13:02.546 sizin kendi anlatınızın bir parçası hâline geliyor 00:13:02.570 --> 00:13:06.118 ve yaptığınız şey de 00:13:06.142 --> 00:13:08.392 bütün toplu hafızamızı değiştirip, 00:13:08.416 --> 00:13:12.271 bu duygu yüklü sembolleri anlamamızı sağlama. 00:13:13.187 --> 00:13:15.476 Bu da artık mimarlık hakkında ne düşünmemiz gerektiğini 00:13:15.500 --> 00:13:18.118 söyleyen Yunanlara ihtiyacımızın olmadığı anlamına geliyor. 00:13:18.142 --> 00:13:22.167 Mimarlık hakkında ne düşündüğümüzü birbirimize söyleyebiliriz, 00:13:22.191 --> 00:13:27.962 çünkü dijital medya sadece aramızdaki ilişkileri değil, 00:13:27.986 --> 00:13:31.515 binalarla aramızdaki ilişkiyi de değiştirdi. 00:13:32.614 --> 00:13:35.732 Bir anlığına Livingston'daki o kütüphanecileri düşünün. 00:13:36.390 --> 00:13:38.805 O bina bugün inşa edilseydi, 00:13:38.829 --> 00:13:43.473 ilk yapacakları şey internette "yeni kütüphaneler"i aratmak olacaktı. 00:13:43.705 --> 00:13:48.975 Kütüphanenin nasıl olabileceği hakkında deneme, yenilikçilik, 00:13:48.999 --> 00:13:52.187 sınırları zorlama örnekleriyle ilgili bombardımana tutulacaklardı. 00:13:52.998 --> 00:13:54.341 Bu bir muhimmattır. 00:13:54.846 --> 00:13:57.181 Bu muhimmatı alıp 00:13:57.205 --> 00:14:00.330 Livingston belediye başkanına, Livingston halkına götürüp, 00:14:00.354 --> 00:14:04.313 bugün kütüphanelerin farklı görünebileceğini söyleyebilirler. 00:14:04.337 --> 00:14:05.822 Haydi bunun bir parçası olalım. 00:14:06.287 --> 00:14:09.153 Denemenin bu yaygınlığı 00:14:09.177 --> 00:14:12.236 kendi deneylerini yapma özgürlüğü veriyor. NOTE Paragraph 00:14:14.452 --> 00:14:16.664 Her şey artık çok farklı. 00:14:16.664 --> 00:14:20.019 Mimarlar artık o 00:14:20.043 --> 00:14:22.538 büyük kelimeler ve karmaşık çizimler kullanan o esrarlı yaratıklar değiller, 00:14:22.562 --> 00:14:25.522 siz de artık ne o şanssız toplumsunuz, 00:14:25.546 --> 00:14:29.081 ne de o daha önce görmediği bir şeyi kabul etmeyecek bir müşterisiniz. 00:14:30.980 --> 00:14:32.713 Mimarlar sizi duyabilir 00:14:32.737 --> 00:14:34.841 ve siz de mimariden korkmuyorsunuz. 00:14:35.770 --> 00:14:39.152 Bu da ileri-geri, 00:14:39.176 --> 00:14:42.154 stilden stile, akımdan akıma giden sarkacın 00:14:42.178 --> 00:14:43.459 artık anlamsız olması demek. 00:14:43.680 --> 00:14:46.280 Artık ilerleyip 00:14:46.304 --> 00:14:50.670 toplumumuzun karşılaştığı problemlerle alakalı çözümleri bulabiliriz. 00:14:51.757 --> 00:14:55.199 Bu mimari tarihinin sonu, 00:14:55.223 --> 00:14:58.091 bu da geleceğin binalarının 00:14:58.115 --> 00:15:01.278 bugünkü binalardan çok daha farklı gözükmesi demek. 00:15:02.389 --> 00:15:06.797 Antik şehir Sevilla'daki bir kamusal alan 00:15:06.821 --> 00:15:11.005 eşsiz olup, modern şehrin işleyişine uygun hâle getirilebilir demek. 00:15:11.992 --> 00:15:16.411 Brooklyn'deki bir stadyum, Brooklyn'deki bir stadyum olabilir. 00:15:16.435 --> 00:15:19.197 Stadyumun nasıl olması gerektiğini düşündüğümüz 00:15:19.221 --> 00:15:21.701 kırmızı tuğlalı tarihi bir taklit olmaz demek. 00:15:22.540 --> 00:15:25.373 Binalarımızı robotlar yapacak demek. 00:15:25.397 --> 00:15:29.014 Çünkü artık onların üreteceği formlara sonunda hazırız. 00:15:29.842 --> 00:15:33.693 Binalar doğanın isteklerine uyum sağlayacak, 00:15:33.717 --> 00:15:35.520 tersi olmayacak demek. 00:15:36.676 --> 00:15:40.280 Miami Beach, Florida'daki bir otopark, 00:15:40.304 --> 00:15:42.788 aynı zamanda bir spor mekânı 00:15:42.812 --> 00:15:44.191 ve yoga yeri olabilir demek, 00:15:44.215 --> 00:15:46.794 gece geç saatte orada evlenebilirsiniz bile. 00:15:46.818 --> 00:15:47.842 (Gülüşmeler) 00:15:47.866 --> 00:15:52.029 Artık üç mimar East River, New York'ta 00:15:52.053 --> 00:15:53.973 yüzme hayali kurup, 00:15:53.997 --> 00:15:56.487 fikirleri etrafında birleşen topluluktan 00:15:56.511 --> 00:15:59.839 yarım milyon dolara yakın para toplayabilir demek. 00:15:59.863 --> 00:16:01.593 Artık tek müşteri yok. 00:16:02.765 --> 00:16:05.666 Artık hiçbir bina yenilikçi olmak için çok küçük değil demek. 00:16:05.690 --> 00:16:07.888 Bu küçük Ren geyiği pavilyonu gibi. 00:16:07.912 --> 00:16:13.003 Gözetlemesi için yapılmış hayvanlar kadar kaslı ve güçlü. 00:16:13.808 --> 00:16:16.546 Bir binanın sevilmesi için 00:16:16.570 --> 00:16:17.863 güzel olması gerekmiyor demek. 00:16:17.887 --> 00:16:20.902 İspanya'daki bu küçük çirkin bina gibi. 00:16:20.926 --> 00:16:23.407 Mimarlar bir delik açmış, 00:16:23.431 --> 00:16:24.813 içini samanla doldurup, 00:16:24.837 --> 00:16:27.170 üstüne beton dökmüşler. 00:16:27.194 --> 00:16:28.834 Beton kuruyunca, 00:16:28.858 --> 00:16:32.418 birisini çağırıp samanı temizletmişler 00:16:32.442 --> 00:16:35.373 ve bitince ortaya bu küçük, 00:16:35.397 --> 00:16:38.072 korkunç oda çıkmış. 00:16:38.096 --> 00:16:44.050 Odanın yapılma sürecinden çentikler ve izlerle dolu bir yer 00:16:44.074 --> 00:16:48.558 ve bu oda İspanyol güneş batışını izlemenin en muhteşem yeri hâline gelmiş. NOTE Paragraph 00:16:49.658 --> 00:16:53.013 Çünkü binalarımızı bir ineğin mi, 00:16:53.037 --> 00:16:54.847 bir robotun mu inşa ettiği önemli değil. 00:16:54.871 --> 00:16:58.219 Nasıl inşa ettiğimiz önemli değil, ne inşa ettiğimiz önemli. 00:16:58.899 --> 00:17:02.324 Mimarlar daha çevreci, daha akıllı 00:17:02.348 --> 00:17:04.506 ve daha rahat binaları yapmayı zaten biliyorlar. 00:17:04.530 --> 00:17:07.104 Hepinizin bunu istemesini bekliyorduk. 00:17:08.022 --> 00:17:11.350 Sonunda iki karşıt tarafta değiliz. 00:17:11.957 --> 00:17:14.929 Bir mimar bulun, bir mimarı işe alın, 00:17:14.953 --> 00:17:20.770 daha iyi binaların, şehirlerin ve dünyanın inşası için bizimle çalışın, 00:17:20.794 --> 00:17:23.034 çünkü mesele önemli. 00:17:23.635 --> 00:17:28.825 Binalar sadece toplumumuzu yansıtmıyor, 00:17:28.849 --> 00:17:30.901 toplumumuzu en küçük mekânlarına kadar şekillendiriyor: 00:17:30.925 --> 00:17:32.929 Yerel kütüphaneleri, 00:17:32.953 --> 00:17:35.382 çocuklarımızı büyüttüğümüz evleri 00:17:35.406 --> 00:17:37.066 ve onların yatak odası ile banyo arasındaki yürüyüşünü. NOTE Paragraph 00:17:38.726 --> 00:17:40.409 Teşekkürler. 00:17:40.409 --> 00:17:42.837 (Alkış)