1 00:00:01,163 --> 00:00:03,429 Bir zamanlar, bir yıldız vardı. 2 00:00:04,082 --> 00:00:06,804 O da, diğer her şey gibi, doğdu; 3 00:00:06,828 --> 00:00:10,609 güneşimizin 30 katı büyüklüğe ulaştı 4 00:00:10,633 --> 00:00:12,926 ve çok uzun süre yaşadı. 5 00:00:13,475 --> 00:00:14,843 Ne kadar olduğu hakkında 6 00:00:14,867 --> 00:00:16,606 kimse kesin bir şey söyleyemiyor. 7 00:00:17,162 --> 00:00:18,941 Hayattaki diğer her şey gibi, 8 00:00:18,965 --> 00:00:22,414 kalbi, yaşamının özü, gücünü yitirdiği zaman, 9 00:00:22,438 --> 00:00:25,015 o da sıradan yıldız günlerinin 10 00:00:25,039 --> 00:00:26,505 sonuna ulaştı. 11 00:00:26,905 --> 00:00:28,212 Ama bu bir son değildi. 12 00:00:28,236 --> 00:00:31,762 O yıldız bir süpernovaya dönüştü ve bu süreçte 13 00:00:31,786 --> 00:00:34,440 muazzam bir enerji ortaya çıkardı, 14 00:00:34,464 --> 00:00:37,172 parlaklığıyla, galaksideki diğer cisimleri 15 00:00:37,196 --> 00:00:39,530 gölgede bıraktı ve bir saniyede, 16 00:00:39,554 --> 00:00:43,627 güneşimizin 10 günde yaydığı enerjiye eşit miktarda enerjiyi ortaya çıkardı. 17 00:00:43,651 --> 00:00:46,922 O yıldız, galaksimizde başka bir role büründü. 18 00:00:47,783 --> 00:00:50,257 Süpernova patlamaları çok şiddetlidir. 19 00:00:50,638 --> 00:00:54,858 Ama gama ışınları yayanlar, daha da şiddetlidir. 20 00:00:55,417 --> 00:00:57,706 Süpernovaya dönüşme sürecinde, 21 00:00:57,730 --> 00:01:01,153 yıldızın iç kısmı kendi ağırlığı altında çöker 22 00:01:01,177 --> 00:01:04,065 ve normalden daha hızlı dönmeye başlar, 23 00:01:04,089 --> 00:01:07,954 tıpkı buz pateni yapan birinin, kollarını vücuduna yapıştırması gibi. 24 00:01:08,592 --> 00:01:13,050 Bu şekilde yıldız çok hızlı dönmeye başlar ve manyetik alanını 25 00:01:13,074 --> 00:01:14,634 kuvvetle arttırır. 26 00:01:15,011 --> 00:01:18,100 Yıldızın etrafındaki madde etrafa sürüklenir 27 00:01:18,124 --> 00:01:21,442 ve bu dönüşün oluşturduğu enerji, etraftaki bu maddeye geçer 28 00:01:21,466 --> 00:01:24,874 ve manyetik alan daha da artar. 29 00:01:25,477 --> 00:01:31,239 Bu yöntemle yıldızımız, hem parlaklıkta hem de gama ışımasında, 30 00:01:31,263 --> 00:01:33,566 galaksinin geri kalanını gölgede bıraktı. 31 00:01:34,119 --> 00:01:36,608 Hikâyemdeki yıldızım 32 00:01:36,632 --> 00:01:39,280 magnetar olarak bilinen şeye dönüştü. 33 00:01:39,304 --> 00:01:40,985 Bu arada, bilin diye söylüyorum, 34 00:01:41,009 --> 00:01:44,890 bir magnetarın manyetik alanı, dünyamızın manyetik alanının 35 00:01:44,914 --> 00:01:46,683 bin trilyon katıdır. 36 00:01:47,953 --> 00:01:50,609 Gök bilimcilerin şu ana kadar ölçtüğü en yüksek enerjiye 37 00:01:50,633 --> 00:01:52,888 sahip hadiseler, gama-ışınları parlamalarıdır, 38 00:01:52,912 --> 00:01:56,519 çünkü biz onları genelde parlamalar veya patlamalar olarak inceleriz, 39 00:01:56,543 --> 00:01:59,076 ve çoğu zaman, gama ışınları olarak ölçeriz. 40 00:01:59,886 --> 00:02:04,091 Hikâyemizde magnetara dönüşen yıldızımız, patlamanın 41 00:02:04,115 --> 00:02:06,186 en yüksek enerjili zaman diliminde, 42 00:02:06,210 --> 00:02:08,770 bir gama-ışını parlaması olarak tespit edilir. 43 00:02:10,167 --> 00:02:15,138 Ancak, gama-ışını parlamaları, gök bilimciler tarafından 44 00:02:15,152 --> 00:02:17,581 şu ana kadar ölçülmüş en güçlü hadiseler olsa da 45 00:02:17,605 --> 00:02:20,242 onları çıplak gözle göremeyiz. 46 00:02:20,266 --> 00:02:22,594 Gama ışınlarını gözlemleyebilmek için, 47 00:02:22,618 --> 00:02:25,407 başka yöntemlere bağlı kalırız ve güveniriz. 48 00:02:25,431 --> 00:02:27,278 Onları çıplak gözle göremeyiz. 49 00:02:27,302 --> 00:02:30,372 Bizler sadece, elektromanyetik spektrumun, görünür ışık 50 00:02:30,396 --> 00:02:34,122 olarak adlandırılan çok küçük bir kısmını görebiliriz. 51 00:02:34,146 --> 00:02:36,418 Bunun ötesinde, başka metotlar kullanırız. 52 00:02:36,442 --> 00:02:41,702 Oysa biz, gök bilimciler, ışığı daha büyük bir ölçekte inceleriz 53 00:02:41,726 --> 00:02:44,490 ve bunu yapmak için başka yöntemlere başvururuz. 54 00:02:44,514 --> 00:02:47,090 Ekranda bu şekilde gözükür. 55 00:02:47,812 --> 00:02:49,544 Şimdi bir grafik görüyorsunuz. 56 00:02:49,568 --> 00:02:51,493 Bu bir ışık eğrisi. 57 00:02:51,517 --> 00:02:55,066 Işık yoğunluğunun zamana bağlı grafiği. 58 00:02:55,090 --> 00:02:57,554 Bu bir gama-ışını eğrisi. 59 00:02:58,013 --> 00:03:01,705 Görme yetisi olan gök bilimciler, ışık yoğunluğunun zamanla nasıl 60 00:03:01,729 --> 00:03:06,401 değiştiğini yorumlamak için, buna benzer bir grafiğe ihtiyaç duyarlar. 61 00:03:06,933 --> 00:03:12,449 Sol tarafta, patlaması olmayan ışık yoğunluğunu görüyorsunuz 62 00:03:12,473 --> 00:03:16,628 ve sağ tarafta, patlaması olan ışık yoğunluğunu görüyorsunuz. 63 00:03:18,381 --> 00:03:22,082 Kariyerimin ilk zamanlarında, ben de böyle bir grafiği görebilirdim. 64 00:03:22,562 --> 00:03:25,290 Fakat sonra, görme yetimi kaybettim. 65 00:03:25,314 --> 00:03:28,466 Hastalığımın ilerlemesiyle görme yeteneğimi tamamen yitirdim 66 00:03:28,490 --> 00:03:32,175 ve bu nedenle hem bu grafiği görme, hem de fizik araştırmalarımı 67 00:03:33,208 --> 00:03:35,932 sürdürme fırsatını kaybetmiştim. 68 00:03:35,942 --> 00:03:40,127 Bu durum, benim için her anlamda çok zor bir geçişti. 69 00:03:41,295 --> 00:03:45,540 Profesyonel anlamda işimi yapabilmemin bir yolu kalmamıştı. 70 00:03:45,564 --> 00:03:50,179 Bu kuvvetli ışığı irdelemek, ona ulaşmak ve onun astrofiziksel nedenini 71 00:03:50,203 --> 00:03:52,889 anlamak için çok can attım. 72 00:03:52,913 --> 00:03:56,375 Böyle devasa göksel bir olayın tespitinin verdiği engin mucizeyi, 73 00:03:56,399 --> 00:04:00,848 heyecanı ve zevki tecrübe etmek istedim. 74 00:04:01,352 --> 00:04:04,652 Bir ışık eğrisinin, görsel bir grafiğe 75 00:04:04,676 --> 00:04:08,361 çevrilmiş bir sayı tablosu olduğunu fark ettiğim zaman, 76 00:04:08,385 --> 00:04:12,226 bunun üzerinde uzun süre düşündüm. 77 00:04:12,861 --> 00:04:14,762 İş arkadaşlarımla birlikte 78 00:04:14,786 --> 00:04:18,994 çok çalıştık ve o sayıları sese çevirdik. 79 00:04:19,765 --> 00:04:21,769 Verilere ulaşmayı başardım 80 00:04:21,793 --> 00:04:26,806 ve artık sesi kullanarak, en iyi gök bilimci seviyesinde 81 00:04:26,830 --> 00:04:27,981 fizik yapabiliyorum. 82 00:04:28,005 --> 00:04:30,633 Diğer insanların yüzyıllardır 83 00:04:30,657 --> 00:04:31,810 görerek yaptıkları işi, 84 00:04:31,834 --> 00:04:34,228 ben artık sesi kullanarak 85 00:04:34,248 --> 00:04:35,544 yapıyorum. 86 00:04:35,892 --> 00:04:36,929 (Alkış) 87 00:04:36,953 --> 00:04:38,655 Ekranda görünen, bu gama-ışınının 88 00:04:38,679 --> 00:04:40,999 sesi -- (Alkış devam ediyor) 89 00:04:41,023 --> 00:04:42,174 Teşekkürler. 90 00:04:42,198 --> 00:04:44,906 Ekranda gördüğünüz gama-ışını parlamasını dinlemek, 91 00:04:44,930 --> 00:04:47,955 kulağa, görünen parlamanın ötesinde bir şey getirdi. 92 00:04:47,973 --> 00:04:49,908 Şimdi parlamayı sizin için oynatacağım. 93 00:04:49,932 --> 00:04:51,986 Bu bir müzik değil, bir ses. 94 00:04:53,264 --> 00:04:56,515 (Dijital bip sesleri çalıyor.) 95 00:04:56,539 --> 00:04:59,830 Bu sese çevrilen bilimsel bir veri ve 96 00:04:59,854 --> 00:05:01,088 eğimi haritalanmış. 97 00:05:01,112 --> 00:05:03,531 Bu işleme, selenleme denir. 98 00:05:06,958 --> 00:05:09,268 Bunu dinlemek, kulağa görünen parlamanın 99 00:05:09,292 --> 00:05:10,641 dışında bir şey getirdi. 100 00:05:10,665 --> 00:05:16,936 Çok güçlü, alçak frekanslı bölgeleri ya da bas hattını incelerken -- 101 00:05:18,170 --> 00:05:21,472 şimdi bas hattını yakınlaştırıyorum. 102 00:05:21,500 --> 00:05:26,453 Güneş rüzgârları gibi, karakteristik elektrik yüklü gaz 103 00:05:26,453 --> 00:05:28,645 rezonanslarını fark ettik. 104 00:05:28,669 --> 00:05:31,172 Benim ne duyduğumu duymanızı istiyorum. 105 00:05:31,196 --> 00:05:34,977 Bunu, sesin şiddetinin hızla azalması olarak duyacaksınız. 106 00:05:35,001 --> 00:05:37,764 Görebildiğiniz için de, size hangi ışık yoğunluğunun 107 00:05:37,788 --> 00:05:41,727 sese dönüştüğünü gösteren kırmızı bir çizgi göstereceğim. 108 00:05:43,672 --> 00:05:46,086 (Dijital vızıltı ve ıslık sesi çalıyor.) 109 00:05:46,110 --> 00:05:49,404 Islık sesi, evdeki kurbağalar, onlara aldırmayın. 110 00:05:49,428 --> 00:05:51,274 (Gülüşmeler) 111 00:05:51,298 --> 00:05:56,525 (Dijital vızıltı ve ıslık sesi çalıyor.) 112 00:05:56,549 --> 00:05:58,421 Sanırım duydunuz, değil mi? 113 00:05:59,503 --> 00:06:00,780 Bulduğumuz şey, 114 00:06:00,804 --> 00:06:05,682 tanecikler arasındaki enerji değişimlerinden kaynaklanan ve 115 00:06:05,682 --> 00:06:08,623 hacme bağlı olarak coşkulu olabilecek olan, 116 00:06:08,623 --> 00:06:11,301 dalga rezonanslarını desteklemek için uzun süre dayanan 117 00:06:11,325 --> 00:06:12,706 patlamalardır. 118 00:06:13,151 --> 00:06:16,241 Yıldızın etrafındaki maddenin sürüklendiğini söylediğimi 119 00:06:16,265 --> 00:06:17,921 hatırlıyorsunuz, değil mi? 120 00:06:17,945 --> 00:06:21,759 Bu, boyutlar tarafından belirlenen alan dağılımını ve frekansı, 121 00:06:21,783 --> 00:06:23,505 güç aracılığıyla yayar. 122 00:06:24,434 --> 00:06:28,384 Çok güçlü bir manyetik alan magnetarına dönüşen süper kütleli yıldızdan 123 00:06:28,408 --> 00:06:31,576 bahsettiğimizi hatırlıyorsunuzdur. 124 00:06:32,264 --> 00:06:36,637 Eğer durum buysa, patlayan yıldızdan çıkan sızıntılar, bu gama-ışını 125 00:06:36,661 --> 00:06:39,144 patlaması ile ilişkilendirilebilir. 126 00:06:39,168 --> 00:06:40,736 Bu ne anlama gelir? 127 00:06:40,760 --> 00:06:43,727 Yıldız oluşumu, bu süpernova patlamalarının çok önemli 128 00:06:43,751 --> 00:06:45,265 bir kısmı olabilir. 129 00:06:46,047 --> 00:06:50,434 Bu gama-ışını patlamasını dinlemek, bize sesin, birleşik görsel bir teşhir 130 00:06:50,458 --> 00:06:53,257 olarak kullanılma kavramını gösterdi ve bu teşhir, 131 00:06:53,281 --> 00:06:55,506 aynı zamanda, daha fazla bilgi arayışında olan 132 00:06:55,530 --> 00:06:57,980 görme yetenekli gök bilimcileri de destekleyebilir. 133 00:06:58,562 --> 00:07:03,880 Eş zamanlı olarak, diğer teleskoplardan gelen ölçümler üzerinde çalıştım 134 00:07:03,904 --> 00:07:06,107 ve deneyimlerim gösterdi ki; 135 00:07:06,131 --> 00:07:10,345 sesi birleşik görsel bir teşhir olarak kullandığınızda, 136 00:07:10,369 --> 00:07:13,285 astronomlar, bugün daha fazla erişilebilen veri dizisinde 137 00:07:13,309 --> 00:07:16,176 daha fazla bilgi bulabilirler. 138 00:07:17,086 --> 00:07:20,830 Bu veriyi sese dönüştürme kabiliyeti, 139 00:07:20,854 --> 00:07:23,931 astronomiye muazzam bir dönüştürme gücü verir. 140 00:07:24,381 --> 00:07:28,322 Ve çok görsel olan bir alanın, göklerde neler olduğunu 141 00:07:28,346 --> 00:07:33,019 anlamakla ilgilenen herkesi dâhil etmek için geliştirilebileceği gerçeği 142 00:07:33,043 --> 00:07:34,552 bir moral kaynağıdır. 143 00:07:35,390 --> 00:07:37,279 Görme yeteneğimi kaybettiğimde, 144 00:07:37,303 --> 00:07:39,509 görme yeteneği olan bir astronomun sahip olduğu 145 00:07:39,509 --> 00:07:42,029 aynı miktar ve kalitede bilgiye 146 00:07:42,053 --> 00:07:43,449 erişemediğimi fark ettim. 147 00:07:44,220 --> 00:07:47,700 Bir parçası olmak için çok çalıştığım alanın 148 00:07:47,724 --> 00:07:51,676 üretken bir üyesi olma ümidimi yeniden kazanmam 149 00:07:51,700 --> 00:07:54,310 selenleme işlemini bulmamızla oldu. 150 00:07:55,429 --> 00:07:59,880 Ancak, bilgiye erişim sadece astronomiye has 151 00:07:59,904 --> 00:08:02,088 bir şey değil. 152 00:08:02,602 --> 00:08:05,126 Durum sistemiktir 153 00:08:05,150 --> 00:08:08,239 ve bilimsel alanlar buna yetişemiyor. 154 00:08:08,825 --> 00:08:11,477 Vücut değişebilen bir şeydir -- 155 00:08:11,501 --> 00:08:14,866 herkes her an bir engelli olabilir. 156 00:08:14,890 --> 00:08:17,128 Hâlihazırda kariyerlerinin zirvesinde olan 157 00:08:17,152 --> 00:08:19,939 bilim insanlarını düşünelim. 158 00:08:19,963 --> 00:08:22,803 Eğer engelli olurlarsa onlara ne olur? 159 00:08:22,827 --> 00:08:25,244 Benim gibi aforoz edilmiş gibi hissedecekler mi? 160 00:08:25,839 --> 00:08:29,029 Bilgi erişimi bizim ilerlememizi sağlıyor. 161 00:08:29,499 --> 00:08:33,099 Yeteneklerimizi göstermemiz ve hayatımızda potansiyel engellere değil, 162 00:08:33,123 --> 00:08:35,986 ilgilerimize dayanarak yapmak istediğimiz şeyleri 163 00:08:36,010 --> 00:08:39,318 seçmememiz için bize eşit fırsatlar sunuyor. 164 00:08:40,294 --> 00:08:44,661 İnsanlara sınırlama olmadan başarmaları için fırsat verdiğimiz zaman, 165 00:08:44,685 --> 00:08:49,243 bu onlara kişisel tatmin ve başarılı bir hayat sağlayacak. 166 00:08:49,267 --> 00:08:51,700 Ve bence astronomide sesin kullanımı, 167 00:08:51,724 --> 00:08:55,201 bunu başarmamıza ve bilime katkı sağlamamıza yardım ediyor. 168 00:08:56,119 --> 00:09:00,651 Diğer ülkeler, algı tekniği çalışmasının astronomiyle ilgili olmadığını, 169 00:09:00,675 --> 00:09:04,252 çünkü bu alanda astronomi verisi çalışması yapacak 170 00:09:04,276 --> 00:09:07,476 görmeyen astronom olmadığını söylerken, 171 00:09:07,500 --> 00:09:10,904 Güney Afrika, "Alana katkıda bulunacak engelli insanlarla 172 00:09:10,928 --> 00:09:12,904 çalışmak istiyoruz." dedi. 173 00:09:12,928 --> 00:09:13,748 Şu anda, 174 00:09:13,758 --> 00:09:17,010 Güney Afrika Astronomik Rasathanesi, 175 00:09:17,034 --> 00:09:20,119 Gelişim için Astronomi Ofisi'nde çalışıyorum. 176 00:09:20,436 --> 00:09:25,177 Orada, Athlone Körler Okulu öğrencileri üzerinde etki bırakmak için, 177 00:09:25,201 --> 00:09:28,647 selenleme teknikleri ve inceleme metotları üzerine çalışıyoruz. 178 00:09:29,603 --> 00:09:32,089 Bu öğrenciler radyoastronomi 179 00:09:32,113 --> 00:09:35,351 ve selenleme metotlarını öğrenerek 180 00:09:35,375 --> 00:09:39,846 taçküre kütle atımı olarak bilinen, güneşten gelen büyük enerji atımları gibi 181 00:09:39,870 --> 00:09:42,306 astronomik olayları çalışabilecekler. 182 00:09:43,194 --> 00:09:44,953 Bu öğrencilerle öğrendiğimiz şey -- 183 00:09:44,977 --> 00:09:47,458 bu öğrencilerin birden çok engeli var ve 184 00:09:47,458 --> 00:09:50,674 onlara başa çıkma stratejileri uygulanacak -- 185 00:09:50,698 --> 00:09:52,541 Bu öğrencilerle öğrendiğimiz şey 186 00:09:52,541 --> 00:09:56,718 profesyonel seviyede yapılan şeyleri doğrudan etkileyecek. 187 00:09:56,742 --> 00:09:58,801 Buna naçizane "gelişme" diyorum. 188 00:09:58,825 --> 00:10:01,081 Ve bu şu anda oluyor. 189 00:10:02,350 --> 00:10:05,728 Bence bilim herkes içindir. 190 00:10:06,275 --> 00:10:07,723 İnsanlara aittir 191 00:10:07,747 --> 00:10:09,998 ve herkese açık olmalıdır, 192 00:10:10,022 --> 00:10:12,505 çünkü biz hepimiz doğal kâşifleriz. 193 00:10:12,956 --> 00:10:18,136 Bana göre, eğer bizler engelli insanları bilime katılımdan 194 00:10:18,171 --> 00:10:20,000 kısıtlarsak, 195 00:10:20,024 --> 00:10:23,672 tarih ve toplum ile bağlarımızı koparırız. 196 00:10:23,696 --> 00:10:27,142 İnsanların birbirlerine saygıyı teşvik ettikleri, birbirlerine 197 00:10:27,166 --> 00:10:32,148 saygı gösterdikleri, strateji değişimi yaptıkları ve birlikte keşfettikleri, 198 00:10:32,158 --> 00:10:35,266 adil bir bilimsel oyun alanı hayal ediyorum. 199 00:10:35,810 --> 00:10:40,107 Eğer engelliler bilimsel alanlara girebilirlerse, 200 00:10:40,131 --> 00:10:44,840 bir infilak, dev bir patlama gerçekleşecek. 201 00:10:44,864 --> 00:10:46,341 Eminim. 202 00:10:49,251 --> 00:10:51,100 (Dijital bip sesleri) 203 00:10:51,124 --> 00:10:52,988 Dev patlama bu. 204 00:10:54,420 --> 00:10:55,571 Teşekkür ederim. 205 00:10:55,595 --> 00:10:56,746 Teşekkür ederim. 206 00:10:56,770 --> 00:11:02,442 (Alkışlar)