Karanlık bir Cumartesi akşamı
ben yalnızdım
ve Nescafé peynirli kekimi yiyordum
-ki hikâyemin en iyi kısmı burası-
ve anne ve babam dışarıdaydı.
Ardından telefonuma bir mesaj geldi
ve ''ding'' sesini duydum.
Mesajı açtım ve eğer bu mesajı
yirmi kişiye göndermezsem,
odamın içine girip beni öldürecek olan
bir avcı hakkında olduğunu gördüm.
Oldukça korkmuştum
ve dedikleri gibi yaptım.
Yalnızca unutup sadece onuna gönderdim.
Bu yüzden annemler geldiğinde,
babama gelip orada olduğumu
kontrol etmesini istedim.
Gece uyumaya çalışırken,
odamın içine birinin girdiğini hissettim.
Babam olabileceğini düşündüm
ancak yaratığın uzun saçları
olduğunu fark ettim.
Babamın uzun saçları olmadığını düşündüm.
Bana geldi, ensemden tuttu
ve çığlık attım.
Sonra kız kardeşim olduğunu fark ettim.
(Gülüşmeler)
Hepiniz neden ensemden tuttuğunu
merak ediyorsunuzdur.
Şey, onun beni sevme stili bu.
(Gülüşmeler)
Başka bir zaman, Youtube'da
'' Charlie, Charlie burada mısın? '' adlı
videoyu izlememi isteyen bir mesaj aldım.
Ben de yaptım.
Tüm şeytanların yanında olduğu
bir Kızılderili hayaleti hakkındaydı
ve eğer oyunu oynadıysanız
ve Charlie'ye karşı kibar değilseniz,
odanızın içine girer ve sizi öldürürdü.
Ben de oyunu oynadım
ve Charlie'ye kibar olmaya çalıştım
ama çok emin değildim.
Yine babamdan gelip iyi olduğumu
kontrol etmesini istedim.
Uyandığımda hâlâ hayattaydım.
Üçüncü kez, başka bir mesaj aldım.
Bu mesaj beni üzgün ve yılgın yapacağına
mutlu ve heyecanlı yapmıştı.
Dilekler hakkındaydı.
İstediğim bir dilek tutup
on kişiye göndermem gerekliydi.
Bir saat içinde dilek gerçekleşecekti.
Dediklerini yapıp - bir saat- iki saat-
üç saat- bekledim.
Sıkıldım ve bıraktım.
Bu mesajlardan öylesine bıktım
ve bir şey yapmak istedim.
Çok fazla düşünüyordum.
Aklıma geldi ve ne yapacağımı biliyordum.
Kendi mesajımı yazabilirdim.
Dilekler hakkında kendi mesajımı yazdım
ama on kişiye göndermek yerine,
bunu 105 kişiye göndermeliydiniz.
Arkadaşlarımdan birine gönderdim
ve o, "Listemde 105 kişi yok ki" dedi.
"Listemde 105 kişi yok!"
Ben de ona bunu benim
uydurduğumu anlattım.
Böylece ikimiz de bu mesajları
yazmayı durdurduk.
Benim daha iyi uyumam için
ve daha iyi uyumanız için
hadi hep birlikte
bu mesajları yazmayı durduralım.
Teşekkürler.
(Alkışlar) (Tezahüratlar)