WEBVTT 00:00:12.004 --> 00:00:14.503 Dünyadaki en iyi işlerden birine sahibim; 00:00:14.503 --> 00:00:18.217 çünkü eğlenceli, enerjik, yaratıcı ve açık fikirli 00:00:18.217 --> 00:00:21.335 insanlarla çalışma şerefine nailim. 00:00:21.885 --> 00:00:24.897 Yaşları genellikle 14-18 arasında oluyor. 00:00:25.427 --> 00:00:28.629 Gerçekten çocukların, insanları genç tuttuğuna inanıyorum 00:00:28.629 --> 00:00:32.768 ve muhtemelen bu sebepten dolayı, yetişkinlerin etrafındayken 00:00:32.768 --> 00:00:35.046 bazen ne yapacağımı bilemiyorum, 00:00:35.046 --> 00:00:36.558 kusura bakmayın. 00:00:37.478 --> 00:00:40.716 Geleceğin öğrencilerine ilham vermek... 00:00:41.706 --> 00:00:43.626 Ne yapmamız gerekir? 00:00:45.326 --> 00:00:50.338 37 yıllık öğretmenlik deneyimi, bana iki şeyin gerekli olduğunu öğretti: 00:00:50.938 --> 00:00:54.926 araştırma bazlı öğretim teknikleri ve ilişkiler. 00:00:55.556 --> 00:00:59.259 İlişkiler çok geniş bir konu, onu daha sonra konuşacağız. 00:00:59.259 --> 00:01:02.008 Öncelikle tekniklere bir göz atalım. 00:01:03.328 --> 00:01:07.469 Çoğunuz muhtemelen öğretmen merkezli sınıfları hatırlarsınız: 00:01:07.469 --> 00:01:10.458 bizim dönemimizde uygulanan teknik bu şekildeydi. 00:01:10.458 --> 00:01:13.829 Öğretmen önde merkezde dururdu, 00:01:13.829 --> 00:01:17.821 öğrenciler düzgün sıralar hâlinde oturur, aralarında konuşmaları yasaktı 00:01:18.291 --> 00:01:22.213 ve otorite sahibi öğretmen, öğrencilere bilgi yığıyor 00:01:22.213 --> 00:01:25.279 ve öğrencilerin bu bilgileri sınav kağıdına kusması beklenerek 00:01:25.279 --> 00:01:28.289 öğretmenin söylediklerinin ne kadarının hatırlandığı ölçülürdü. 00:01:28.499 --> 00:01:31.670 Şimdi dürüst olmak gerekirse ders anlatmayı seviyorum, 00:01:32.310 --> 00:01:35.279 ama öğrencilerin her zaman hoşuna gitmiyor; 00:01:35.279 --> 00:01:37.608 her zaman ilham vermiyor. 00:01:38.528 --> 00:01:42.049 Bu sebeple neyin gerçekten ilham verebileceği üzerine kafa yordum. 00:01:42.849 --> 00:01:45.669 Yıllar önce okulda öğle yemeğinde nöbetçiydim, 00:01:45.669 --> 00:01:48.441 kantinde tüm mevcudiyetimle duruyordum, 00:01:49.231 --> 00:01:52.110 öğrencilerin kantin sırasına girmelerini izliyordum 00:01:52.110 --> 00:01:54.430 ve çocuklar sıraya girdiklerinde, 00:01:54.430 --> 00:01:57.400 seçim yapmaktan zevk aldıklarını fark ettim. 00:01:57.900 --> 00:02:02.251 Bu yüzden kendime şunu söyledim: "Joe, bu sınıfta da işe yarayabilir. 00:02:03.001 --> 00:02:05.140 Bırak, çocuklar kendileri seçsin." 00:02:05.140 --> 00:02:06.359 Öyle de yaptım. 00:02:06.359 --> 00:02:07.809 Sınıfımı, öğrenci seçimlerinin 00:02:07.809 --> 00:02:11.560 sınıfta önemli bir rol oynadığı bir mekân hâline getirdim, 00:02:11.560 --> 00:02:14.460 beraberinde, bazı ilkeler de buna dâhil oldu: 00:02:14.890 --> 00:02:20.210 İş birliği, iletişim, eleştirel düşünebilme ve yaratıcılık. 00:02:20.780 --> 00:02:24.900 Aslında bundan on yıl önce, Ulusal Eğitim Derneği 00:02:24.900 --> 00:02:28.511 bu ilkeleri, 21. yüzyılda öğrencilerin 00:02:28.511 --> 00:02:32.612 öğrenmesi gereken beceriler olarak sunmuştu 00:02:32.612 --> 00:02:34.580 ve buna canı gönülden katılıyorum. 00:02:34.580 --> 00:02:37.521 Listenin en başına, 00:02:37.521 --> 00:02:40.031 öğrencilerin öğrenmesi gereken beceriler yerine, 00:02:40.031 --> 00:02:43.181 sınıf niteliği olarak seçim hakkını ekledim. 00:02:43.751 --> 00:02:46.130 Seçim derken, 00:02:46.130 --> 00:02:49.781 öğrencilere çeşitli öğrenme etkinliklerinin sunulmasını kastediyorum, 00:02:50.251 --> 00:02:54.242 çeşitli öğrenme tekniği ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir sistem yani. 00:02:54.772 --> 00:02:59.981 Bu, öğrencilerin kantinde seçim hakkına sahip olmaları kadar hoşlarına gitti. 00:03:00.721 --> 00:03:01.761 Evet, 00:03:01.761 --> 00:03:07.001 bence bu şekilde öğrenmeye programlıyız. 00:03:08.761 --> 00:03:14.732 İlkel hominid atalarımızın yiyecek aradığını hayal edin. 00:03:14.732 --> 00:03:18.912 Bu tüylü mamutları bulmak ve onların izini sürmek, 00:03:18.912 --> 00:03:22.132 sizce de eleştirel düşünme ve problem çözme becerisi gerektirmez mi? 00:03:22.132 --> 00:03:26.022 İş birliği ve takım çalışması kesinlikle elzem. 00:03:26.022 --> 00:03:28.502 Bu işi tek başınıza yapmak istemezsiniz. 00:03:29.242 --> 00:03:30.453 İmkânı yok. 00:03:30.453 --> 00:03:33.432 İş birliği de beraberinde iletişimi getiriyor. 00:03:33.812 --> 00:03:38.282 Bu insanların gece vakti kamp ateşi etrafında oturduklarını, 00:03:38.282 --> 00:03:41.442 o günün av maceralarını tekrar tekrar yaşadıklarını hayal ettim. 00:03:41.442 --> 00:03:44.273 Av maceralarını anlattıklarında 00:03:44.273 --> 00:03:46.822 yüzlerinde bir tebessüm olmuştur. 00:03:47.362 --> 00:03:48.705 Mağara resimlerini 00:03:48.705 --> 00:03:51.303 duvarlara çizerken de tebessüm ettiklerini biliyorum; 00:03:52.143 --> 00:03:56.192 çünkü yaratıcılık, 00:03:56.902 --> 00:03:59.292 insana has, zevkli ve eğlenceli bir etkinlik. 00:04:00.132 --> 00:04:03.702 Bu yüzden o beş ilkenin, insan beynine programlanmış olduğunu düşünüyorum. 00:04:03.702 --> 00:04:06.193 Bütün bu ilkeler birbiriyle bağlantılı olduğu için, 00:04:06.193 --> 00:04:08.155 çocuklar bu ilkelerle iç içe olduğunda 00:04:08.155 --> 00:04:10.783 bireysel öğrenmenin oluşması için ortam hazır demektir. 00:04:10.783 --> 00:04:12.323 Sadece öğrenme de değil, 00:04:12.903 --> 00:04:17.035 öğrenciler böyle bir sınıf düzeninden zevk alacak 00:04:17.035 --> 00:04:20.053 ve bu şekilde ilham almış olacaklar. 00:04:20.673 --> 00:04:23.364 Bunun için - 00:04:25.444 --> 00:04:29.472 Bu ilkeler ile oluşturulacak bir sınıf düzeni için, 00:04:29.752 --> 00:04:34.573 öğretmen odaklı sistem yerine öğrenci odaklı sisteme geçiş gerekiyor. 00:04:34.573 --> 00:04:39.393 Bunun için de öğretmenin kendisini sınıf merkezinden, ön safhasından çıkarıp 00:04:39.393 --> 00:04:44.235 sahnenin hâkimi olmaktansa, bir rehber hâline gelmesi gerekiyor. 00:04:45.105 --> 00:04:47.285 Böylece fırsatlar doğuvermiş oluyor; 00:04:47.885 --> 00:04:49.754 yalnızca öğrenme konusunda değil, 00:04:50.294 --> 00:04:51.815 aynı zamanda koçluk, 00:04:51.815 --> 00:04:53.155 yol gösterici olma, 00:04:53.155 --> 00:04:55.855 yetiştirme ve ilham verebilme imkânı sunuyor, 00:04:55.855 --> 00:04:57.863 işte bu yüzden çok seviyorum. 00:05:00.722 --> 00:05:02.234 Molalara gelelim. 00:05:02.494 --> 00:05:05.564 Bunların benim orijinal fikirlerim olmadığını belirteyim. 00:05:05.564 --> 00:05:08.115 Büyüklerimin adımlarını takip ediyorum. 00:05:08.115 --> 00:05:09.782 Plutarkhos'u hatırlar mısınız? 00:05:11.085 --> 00:05:12.515 Uzun zaman önce dedi ki, 00:05:12.515 --> 00:05:14.815 "Zihin, doldurulması gereken bir kazan değil, 00:05:15.175 --> 00:05:17.574 tutuşturulması gereken bir ateştir." 00:05:17.574 --> 00:05:20.276 Daha yakın bir geçmişte ise Albert Einstein şunu söyledi, 00:05:20.276 --> 00:05:25.405 "Eğitim bilgileri öğrenmek değildir, zihni düşünebilmeye eğitmektir." 00:05:25.985 --> 00:05:28.459 Pekâlâ, bana katlanmak zorundasınız. 00:05:28.459 --> 00:05:31.136 Şimdi bir süre, tüylerim diken diken olacak. 00:05:32.046 --> 00:05:35.356 Hayatımın, profesyonel hayatımın en heyecan verici anlarından biri, 00:05:35.666 --> 00:05:39.565 birkaç yıl önce Albert Einstein ile 00:05:39.565 --> 00:05:41.605 tanıştığımda gerçekleşti. 00:05:41.605 --> 00:05:43.265 (Kahkaha) 00:05:43.265 --> 00:05:44.745 Balmumu müzesinde 00:05:44.745 --> 00:05:47.505 onunla karşılaşmam hayatımı değiştirdi. 00:05:47.505 --> 00:05:48.857 (Kahkaha) 00:05:48.857 --> 00:05:50.206 Efsane bir andı. 00:05:50.206 --> 00:05:52.596 Büyüklerimin adımlarını takip ediyorum; 00:05:53.676 --> 00:05:56.196 Montessori ve Piaget, 00:05:56.806 --> 00:05:59.598 ve Purdue Üniversitesi'ndeki biyoloji sınıfında, 1960'larda 00:05:59.598 --> 00:06:01.879 bunların çoğunu gerçekleştiren 00:06:01.879 --> 00:06:03.708 Dr. Sam Postlewait gibi büyüklerim. 00:06:04.398 --> 00:06:06.677 Purdue Biyoloji Bölümünün bir ürünüyüm; 00:06:06.677 --> 00:06:09.387 biyolojiye orada tutuldum. 00:06:09.387 --> 00:06:11.488 Bu ilkeleri ta 1970'lerde, 00:06:11.488 --> 00:06:13.458 lise biyoloji derslerinde uygulayan 00:06:13.458 --> 00:06:18.427 Tom Watts ve Steve Randak gibi büyüklerimin izindeyim. 00:06:18.427 --> 00:06:23.466 İlkokul öğretmenlerinin ve özel eğitim öğretmenlerinin 00:06:23.466 --> 00:06:25.467 izindeyim. 00:06:25.467 --> 00:06:28.738 Bana yol gösteren bütün öğretmenleriminin ürünüyüm. 00:06:30.427 --> 00:06:34.589 İş birliği, iletişim, eleştirel düşünme, yaratıcılık 00:06:34.589 --> 00:06:36.239 ve öğrenci seçimi, 00:06:36.959 --> 00:06:38.649 nasıl gözüküyor? 00:06:38.649 --> 00:06:43.038 Bu yolu izleyerek deneyimlediğim bazı şeyleri sizlerle kısaca paylaşayım: 00:06:43.798 --> 00:06:46.077 Lise birinci sınıf biyoloji sınıflarını aldım 00:06:46.077 --> 00:06:49.469 ve okul yılını 2-3 üniteye paylaştırdım. 00:06:49.769 --> 00:06:51.198 Her ünitenin başında, 00:06:51.198 --> 00:06:53.267 öğrencilere bir menü sundum 00:06:53.267 --> 00:06:57.559 ve bu menülerin içerisine, seçebilecekleri çeşitli etkinlikler ekledim. 00:06:57.979 --> 00:06:59.418 Biraz zorlayıcı oldu, 00:06:59.418 --> 00:07:02.250 çünkü bütün bu etkinlikleri listeledim 00:07:02.650 --> 00:07:07.008 ve öğrenci, öğrenme şekline göre hangi kombinasyonu seçerse seçsin 00:07:07.008 --> 00:07:09.318 ve bunları hangi sırada yapmak isterse istesin, 00:07:09.318 --> 00:07:11.838 o ünitedeki gerekli hedeflere 00:07:11.838 --> 00:07:16.789 her hâlükârda ulaşmış olacaklardı. 00:07:16.789 --> 00:07:18.829 Eğlenceli oldu, kolay olmadı. 00:07:19.539 --> 00:07:21.155 Ama çocuklar bayıldı. 00:07:21.515 --> 00:07:23.390 Seçim hakkı olmaları hoşlarına gitti 00:07:23.390 --> 00:07:27.209 ve çoğu zaman, sınıfta olduğumu bile unutmuşlardı, 00:07:27.209 --> 00:07:28.799 bunda sıkıntı yok. 00:07:31.569 --> 00:07:34.774 Gerek olmayan - 00:07:34.774 --> 00:07:39.069 Genelde her ünitede, iki etkinliği yapmakla yükümlü değiller: 00:07:39.069 --> 00:07:41.338 Birincisi ünite sonundaki test, 00:07:41.338 --> 00:07:43.819 diğeriyse bilgisayardaki eğitici sunumlardı. 00:07:43.819 --> 00:07:46.232 Birçok yaz döneminde, 00:07:46.912 --> 00:07:51.668 öğrencilerin çalışabileceği, kişiye özel etkileşimli 00:07:51.668 --> 00:07:53.890 bilgisayar sunumları hazırladım. 00:07:53.890 --> 00:07:58.160 Bu sunumlar, ders anlatımı yaptığım konuların yerini alıyordu. 00:07:58.660 --> 00:08:00.514 Çocuklar yanıma gelip şunu söylediler: 00:08:00.514 --> 00:08:04.010 "Öğretmenim, bu sunumları sizin ders anlatımınızdan daha çok seviyoruz." 00:08:04.390 --> 00:08:06.150 Sorun yok, 00:08:06.150 --> 00:08:07.550 hiçbir sıkıntı yok, 00:08:07.550 --> 00:08:09.770 mühim olan onların öğrenmesi. 00:08:10.460 --> 00:08:12.990 Sıradan bir günde sınıfımı ziyaret ederseniz, 00:08:12.990 --> 00:08:16.341 öğrencilerin bilgisayar sunumlarıyla haşır neşir olduğunu görürsünüz. 00:08:16.521 --> 00:08:20.670 Büyük ihtimalle, çevrim içi sitelerde etkinlik yapan çocuklar görürsünüz. 00:08:21.560 --> 00:08:25.681 Sınıfın bir köşesinde, kulağında kulaklıklarla 00:08:25.681 --> 00:08:28.141 o ünitedeki konuyla alakalı bir video izlerken 00:08:28.141 --> 00:08:31.450 videodaki soruların cevaplarını not eden bir çocuk da görebilirsiniz. 00:08:32.840 --> 00:08:37.831 Eminim ki laboratuvar etkinlikleri yapan öğrenciler de görürsünüz. 00:08:38.691 --> 00:08:40.366 Bilim sergisi projeleri için 00:08:40.366 --> 00:08:43.591 çalışmalarına tam gaz devam eden öğrenciler de görebilirsiniz 00:08:44.091 --> 00:08:45.201 ve kesinlikle, 00:08:45.201 --> 00:08:48.549 sınıfın diğer bir köşesinde, o ünitedeki biyolojik bir konuyu 00:08:48.549 --> 00:08:51.561 onlara öğretmeyi hedefleyerek hazırlanmış 00:08:51.561 --> 00:08:54.961 eğitici bir oyun oynayan bir grup öğrenci de göreceksiniz. 00:08:55.581 --> 00:08:57.439 Öğrencilerin bazı biyolojik terimleri, 00:08:57.439 --> 00:09:00.301 zihinsel beceri ve uygulamalı alıştırma 00:09:00.921 --> 00:09:03.821 öğrenceleriyle kavradığını da görebilirsiniz. 00:09:03.821 --> 00:09:06.668 Farklı bir köşede; 00:09:06.668 --> 00:09:09.112 öğrencilerin kendi gayretlerini değerlendirme, 00:09:09.112 --> 00:09:11.980 daha önce öğrendikleri ile yeni bilgileri birleştirme 00:09:11.980 --> 00:09:15.883 ve öğrendiği şeyleri düşünme becerisi üzerine tasarlanmış "yansıma formlarını" 00:09:15.883 --> 00:09:18.123 doldurulduğunu gözlemleyebilirsiniz. 00:09:18.733 --> 00:09:23.432 Birçok çocuğun çok sevdiği başka bir etkinlik daha var. 00:09:23.432 --> 00:09:25.234 "Sanat ve Eğlence" etkinliği. 00:09:25.234 --> 00:09:28.132 Her ünite içeriğinde var 00:09:28.132 --> 00:09:32.861 ve öğrenciler bu noktada, o ünitede öğrendikleri bir kavram üzerine 00:09:32.861 --> 00:09:37.033 evde bir proje sunumu hazırlıyorlar, 00:09:37.033 --> 00:09:39.343 sonra ünitenin son gününde 00:09:39.343 --> 00:09:41.433 sınıf arkadaşlarına sergiliyorlar. 00:09:41.433 --> 00:09:42.912 Sanat ve Eğlence 00:09:42.912 --> 00:09:44.991 geleneksel eğitime tezat, 00:09:45.571 --> 00:09:48.114 tek sınır hayal güçleri. 00:09:48.114 --> 00:09:50.453 Sınıfta bir şarkı seslendirebilirler, 00:09:50.453 --> 00:09:51.753 skeç sunabilirler, 00:09:51.753 --> 00:09:53.433 film olabilir, 00:09:53.623 --> 00:09:56.082 hazırladıkları bir model 00:09:56.082 --> 00:09:57.184 veya bir şiir olabilir, 00:09:57.184 --> 00:10:00.293 o ünitede öğrendikleri bir şeyi gösterebilecekleri 00:10:00.293 --> 00:10:02.394 çağdaş bir yöntem. 00:10:02.394 --> 00:10:05.714 Mesela biyokimya ünitesinde bu iki genç hanımefendi, 00:10:05.714 --> 00:10:10.034 atomlar için jelibonları kullanarak bir klorofil molekülü modeli hazırlamayı 00:10:10.034 --> 00:10:12.758 kendilerine vazife edindiler. 00:10:13.218 --> 00:10:17.096 Bu iki genç hanımefendi, ikisi kardeş, 00:10:17.096 --> 00:10:22.623 genlerinin yarısını annelerinden ve diğer yarısını babalarından 00:10:22.623 --> 00:10:25.752 aldıklarını göstermek için 00:10:25.752 --> 00:10:27.623 bu yaratıcı yolu izlediler. 00:10:27.623 --> 00:10:29.585 (Kahkaha) 00:10:29.585 --> 00:10:31.134 Sevilmez mi bunlar! 00:10:31.944 --> 00:10:36.163 Bu öğretme tekniği, 00:10:36.163 --> 00:10:37.995 37 yıllık deneyimime göre 00:10:37.995 --> 00:10:40.855 sadece etkili değil, aynı zamanda eğlenceli, 00:10:40.855 --> 00:10:45.495 çünkü o on bilgisayar filosuyla takım öğretimi yaparken, 00:10:45.545 --> 00:10:49.784 farklı öğrenci gruplarıyla birlikte; 00:10:49.784 --> 00:10:52.037 iki, üç, dört, beş kişilik 00:10:52.037 --> 00:10:55.175 öğrenci gruplarıyla oturma şansım oluyor 00:10:55.175 --> 00:10:58.265 ve öncelikle onların başlattığı sorulara cevap veriyorum. 00:10:59.145 --> 00:11:04.363 Onların düşüncelerine kulak verme imkânım oluyor 00:11:05.393 --> 00:11:08.336 ve öğretmenlere sesleniyorum, 00:11:09.016 --> 00:11:10.384 eğer bunu yaparsanız, 00:11:11.884 --> 00:11:15.304 bütün bu durum bir çeşit öğretmen paradoksu yaratacaktır. 00:11:16.404 --> 00:11:19.275 Çünkü kendinizi merkezden çektiğinizde, 00:11:19.275 --> 00:11:21.946 görünüşte öneminiz azalıyor, 00:11:22.436 --> 00:11:24.366 ama öte yandan, 00:11:24.366 --> 00:11:27.516 aslında öneminiz artıyor, 00:11:27.516 --> 00:11:30.345 çünkü onların yanında rehber konumundayken 00:11:30.345 --> 00:11:35.983 37 yıldır karşılaştığım en güçlü öğretim tekniklerini kullanmaya 00:11:35.983 --> 00:11:38.716 açık hâle geliyorsunuz. 00:11:39.106 --> 00:11:41.226 Fi tarihinden kalmalar; 00:11:41.976 --> 00:11:45.996 hangi tekniğin kullanıldığı mühim değil, 00:11:45.996 --> 00:11:48.827 bu iki şey her daim işe yarar. 00:11:48.827 --> 00:11:50.756 İki sevgiden bahsediyorum. 00:11:51.206 --> 00:11:56.156 Birincisi; öğretmenin dersine olan sevgisi ve tutkusu. 00:11:56.606 --> 00:12:00.706 İkincisi; öğretmenin çocuklara karşı içten sevgisi. 00:12:00.706 --> 00:12:02.696 Öncelikle tutkudan bahsedelim. 00:12:03.146 --> 00:12:05.956 Üçüncü sınıfla alakalı aklımda ne kaldı bilir misiniz? 00:12:07.086 --> 00:12:08.726 Ayşegül Tatilde'yi hatırlıyorum. 00:12:08.726 --> 00:12:10.106 Çok ciddiyim. 00:12:10.756 --> 00:12:11.877 Üçüncü sınıf. 00:12:12.427 --> 00:12:16.206 Üçüncü sınıftaki sınıfımla alakalı en iyi hatırladığım şey; 00:12:16.646 --> 00:12:21.538 her gün, her öğle yemeğinden sonra, 00:12:21.538 --> 00:12:24.602 öğretmenimiz 10-15 dakika boyunca 00:12:26.202 --> 00:12:29.578 bizlere "Tom Sawyer"ı okurdu. 00:12:31.238 --> 00:12:32.927 Ne macera ama! 00:12:35.367 --> 00:12:37.057 Siyah beyaz televizyonlar vardı, 00:12:37.057 --> 00:12:38.768 televizyonda çizgi filmler vardı, 00:12:38.768 --> 00:12:40.258 ama bu bir başkaydı. 00:12:40.568 --> 00:12:44.006 Miss Hershey'nin okumayı sevdiği aşikardı, 00:12:44.006 --> 00:12:46.577 bizlere okumayı da çok seviyordu. 00:12:47.327 --> 00:12:50.298 Tom Sawyer! Ne macera ama! 00:12:50.828 --> 00:12:53.318 10 dakikalık okuma seansı sonunda, 00:12:53.318 --> 00:12:55.268 Tom ve arkadaşlarına 00:12:55.268 --> 00:12:58.859 ne olacağını öğreneceğim için, bir sonraki günü sabırsızlıkla beklerdim. 00:12:59.269 --> 00:13:01.578 Miss Hershey farkında mıydı bilmiyorum. 00:13:01.578 --> 00:13:04.447 Ona çok öncelerinde mektup yazmam gerekirdi. 00:13:05.577 --> 00:13:08.333 Okuma konusunda bana şevk verdi. 00:13:09.688 --> 00:13:15.368 Zihin buyrukları, zihin talimatları emretmeyle kendini sınırlamazdı, 00:13:16.198 --> 00:13:20.610 bu standart ölçme sistemiyle öğrencileri zorlamazdı, 00:13:21.580 --> 00:13:24.680 bu yüzden öğretmeye ve ilham vermeye tamamen açıktı. 00:13:25.390 --> 00:13:27.130 Onu daima hatırlayacağım. 00:13:27.520 --> 00:13:29.079 Bende yeri çok büyük. 00:13:29.079 --> 00:13:31.649 Çok önceleri, bir mektup yazmam lazımdı. 00:13:34.138 --> 00:13:35.940 Diğer sevgiye gelelim. 00:13:36.310 --> 00:13:38.230 Öğretmenin çocuklara olan sevgisi. 00:13:38.980 --> 00:13:41.858 Aranızda öğretmen varsa, gerilmeyin. 00:13:42.368 --> 00:13:46.010 Karışık, sıcak, duygusal bir sevgiden bahsetmiyorum. 00:13:47.430 --> 00:13:53.749 Hakiki, yönlendirici, o kişiyi ön planda tuttuğunuz bir sevgiden bahsediyorum. 00:13:54.139 --> 00:13:55.568 Sizi güdüler; 00:13:55.568 --> 00:13:58.071 size güçlü bir şekilde ilham verir. 00:13:58.631 --> 00:14:01.199 Bahsettiğim sevgi - 00:14:01.469 --> 00:14:04.869 C.S. Lewis'in "Dört Sevgi" adlı eserindeki sevgiden bahsediyorum. 00:14:05.239 --> 00:14:09.650 Kendisi bunu, bilinen en güçlü sevgi olan "kutsal sevgi" olarak tanımladı; 00:14:10.280 --> 00:14:13.031 kişinin kendini feda ettiği sevgi, 00:14:13.031 --> 00:14:17.289 diğerinin iyiliği üzerine kurulu tutkulu bağlılık. 00:14:19.239 --> 00:14:22.278 Bu tür bir sevgi her zaman duygusal olmaz, 00:14:23.078 --> 00:14:25.890 ama daima yönlendiricidir. 00:14:26.390 --> 00:14:29.019 Öğretmenler! Sizlere müthiş bir haberim var! 00:14:29.019 --> 00:14:32.205 Çocuklar sevimli olmadığında da onları sevebilirsiniz demek bu. 00:14:32.205 --> 00:14:33.842 Böyle bir şey hiç oldu mu? 00:14:34.212 --> 00:14:36.909 Çünkü bu sevgi türü duygusal değil, 00:14:37.299 --> 00:14:38.870 yönlendirici bir sevgi 00:14:39.340 --> 00:14:43.791 ve kişiyi güçlü yönden güdülüyor ve ilham veriyor 00:14:44.741 --> 00:14:46.842 ve fi tarihinden kalma. 00:14:48.887 --> 00:14:50.481 Öğretmenlere sesleniyorum, 00:14:54.206 --> 00:14:56.921 sağlam bir ders planı çok önemli. 00:14:58.831 --> 00:15:04.120 İyi hazırlanmış, istikrarlı bir disiplin önemli. 00:15:08.722 --> 00:15:11.998 Teknolojinin etkin kullanımı önemli. 00:15:14.602 --> 00:15:16.052 Standartlar önemli, 00:15:16.052 --> 00:15:19.218 ama lütfen bunların yaratıcılığı öldürmesine müsaade etmeyin. 00:15:20.742 --> 00:15:23.333 Bunların hepsi önemli, 00:15:24.203 --> 00:15:27.117 ama her şeyden önce, çocukların gelecekte hatırladığı 00:15:29.177 --> 00:15:30.411 siz olacaksınız. 00:15:31.521 --> 00:15:33.621 Altıncı ilkeyi unutmayın: 00:15:33.621 --> 00:15:34.782 Önemsemek. 00:15:34.782 --> 00:15:40.573 Öğretim sisteminin en etkili, en güçlü ve en ilham verici yöntemi bu; 00:15:40.573 --> 00:15:44.182 dikkatlerini çekip, onları heveslendirip, onlara ilham veriyorsunuz. 00:15:46.454 --> 00:15:51.774 Onların hatırında kalacak şey, sizlerin öğrencilerin gözünün içine bakıp 00:15:51.774 --> 00:15:55.053 okul dışı hayatlarıyla, yarı zamanlı işleriyle alakalı 00:15:55.053 --> 00:15:56.883 sorduğunuz şeyler olacak. 00:15:57.453 --> 00:15:59.886 Hiç unutmayacakları şeyse, 00:16:00.216 --> 00:16:03.654 okul koridorunda onlara nasılsın diye sormanız olacaktır. 00:16:04.274 --> 00:16:05.963 Okulun ilk haftalarında, 00:16:05.963 --> 00:16:08.183 ilk günlerde herkesin ismini 00:16:08.183 --> 00:16:11.903 öğrenmek için gösterdiğiniz çabayı unutmayacaklar. 00:16:12.803 --> 00:16:14.492 Onların spor müsabakalarına, 00:16:14.492 --> 00:16:16.462 konserlerine gitmiş olduğunuzu 00:16:16.462 --> 00:16:18.334 asla unutmayacaklar. 00:16:18.334 --> 00:16:20.044 Bütün sınıfı hep bir ağızdan, 00:16:20.044 --> 00:16:22.063 "Doğum günün kutlu olsun," 00:16:22.063 --> 00:16:26.173 şeklinde detone bir şekilde yönlendirdiğinizi unutmayacaklar. 00:16:27.363 --> 00:16:30.820 Öğrencileriniz gazeteye çıktığında, 00:16:30.820 --> 00:16:34.386 gazete küpürünü kesip, çerçeveletip duvara astığınızda 00:16:34.386 --> 00:16:37.274 ve onların imzasını istediğinizde 00:16:37.754 --> 00:16:39.514 ve onlara günün birinde, 00:16:39.514 --> 00:16:42.864 bu imzaların çok değer kazanacağını ve emekliliğinize yatırım olduğunu 00:16:42.864 --> 00:16:44.955 söylediğiniz zamanları unutmayacaklar. 00:16:44.955 --> 00:16:46.375 (Kahkaha) 00:16:46.984 --> 00:16:50.124 Onlara karşı açık olduğunuzu, 00:16:50.124 --> 00:16:51.783 gerçek olduğunuzu 00:16:52.013 --> 00:16:54.294 ve kendinizle alakalı şaka yapabildiğinizi 00:16:54.294 --> 00:16:56.543 ve onlarla gülebildiğinizi unutmayacaklar. 00:17:01.436 --> 00:17:03.555 Gerçekten mühim olan nedir? 00:17:04.255 --> 00:17:06.195 Öğrencileri nasıl heveslendiririz? 00:17:06.205 --> 00:17:07.902 Onlara nasıl ilham veririz? 00:17:08.492 --> 00:17:12.625 Öğrencilerin kendi seçimleriyle, 00:17:12.625 --> 00:17:15.166 iş birliği ile, 00:17:15.166 --> 00:17:17.624 iletişimle, eleştirel düşünme becerisiyle 00:17:17.624 --> 00:17:20.976 ve yaratıcılıklarıyla sınıfa dahil olmalarına müsaade edin. 00:17:21.604 --> 00:17:24.045 Ama altıncı ilkeyi asla unutmayın. 00:17:24.635 --> 00:17:26.856 Bunların arasında en mühim olanı o, 00:17:27.636 --> 00:17:30.546 çünkü sevgi her şey demektir. 00:17:31.237 --> 00:17:32.497 Teşekkürler. 00:17:32.497 --> 00:17:35.064 (Alkış)