WEBVTT 00:00:01.087 --> 00:00:05.207 O gün, 8 Nisan 2003'tü. 00:00:05.567 --> 00:00:10.383 Irak savaşını takip için Bağdat'da bulunuyordum. 00:00:10.407 --> 00:00:15.207 O dönem, Amerikan askerlerinin tanklarıyla Bağdat'a girdikleri dönemdi. 00:00:15.847 --> 00:00:21.583 Biz, Filistin Oteli'nde kalan birkaç gazeteciydik. 00:00:21.607 --> 00:00:26.983 Ve her savaşta beklenen gibi, çatışma bize doğru geliyordu, 00:00:27.007 --> 00:00:29.167 Pencerelerimizin önüne kadar. 00:00:30.127 --> 00:00:33.867 Bağdat simsiyah petrol dumanlarıyla kaplanmıştı. 00:00:33.927 --> 00:00:37.743 Pis kokuyordu, göz gözü görmüyordu, Fakat neler olup bittiğini biliyorduk. 00:00:37.767 --> 00:00:40.263 Ve benim, doğal olarak, makalemi yazmam gerekiyordu. 00:00:40.287 --> 00:00:44.183 Ve her zaman, makaleyi yazmanız gereken gün büyük birşeyler olur. 00:00:44.207 --> 00:00:47.103 Dolayısıyla, 16. kattaki odamda bulunmaktaydım, 00:00:47.167 --> 00:00:50.383 Yazımı yazıyordum, ara sıra da camın önüne gidiyordum, 00:00:50.407 --> 00:00:52.327 Dışarda yaşananları izlemek için. 00:00:52.967 --> 00:00:55.663 Sonra, bir anda, çok şiddetli bir patlama oldu. 00:00:55.687 --> 00:00:58.183 Üç haftadır, füzeler ve yarım tonluk bombalar ile 00:00:58.207 --> 00:01:01.347 Bombardıman altındaydık. 00:01:01.657 --> 00:01:03.117 Fakat o an, o patlama, 00:01:04.727 --> 00:01:07.423 Kendi içimde hissettim onu. 00:01:07.447 --> 00:01:10.743 Kendi kendime dedim ki, "çok yakındı, çok çok yakındı!" 00:01:10.767 --> 00:01:13.983 Tabii hemen neler olduğunu görmek için aşağıya indim, 00:01:14.007 --> 00:01:15.887 15. kata inmiştim. 00:01:17.487 --> 00:01:18.847 Görmek için... 00:01:18.977 --> 00:01:22.263 Ve gördüğüm manzara, koridorlarda çığlık atan insanlar, gazeteciler.. 00:01:22.287 --> 00:01:24.383 Ve bir odaya girdim. 00:01:24.407 --> 00:01:28.863 Ve fark ettim ki bu odaya bir füze isabet etmişti. 00:01:30.047 --> 00:01:31.697 Yaralı biri vardı, 00:01:32.597 --> 00:01:34.703 Ve camın kenarında bir adam daha vardı. 00:01:34.727 --> 00:01:38.807 Adı Taras Protsuyk olan bir kameraman 00:01:40.047 --> 00:01:42.407 Yüzüstü yerde yatmaktaydı. 00:01:46.447 --> 00:01:50.143 Bir dönem hastanede çalıştığım için, acil müdahale etmek istedim 00:01:50.167 --> 00:01:53.887 Tabii onu çevirdim; ve onu çevirdiğimde, 00:01:55.927 --> 00:02:02.223 Göğsünden kasıklarına kadar açılmıştı, Bense hiç, hem de hiçbir şey göremiyordum. 00:02:02.247 --> 00:02:09.342 Sadece beyaz bir leke görüyordum. İnci gibi, parlak, beni kör eden.. 00:02:09.366 --> 00:02:11.263 Ve ne olduğunu anlayamadığım bir leke. 00:02:11.287 --> 00:02:15.383 Sonra leke yok oldu ve yarayı görebildim, Ağır yaralıydı 00:02:15.407 --> 00:02:17.983 Arkadaşlarla yaralıyı bir çarşafın içine koyduk 00:02:18.007 --> 00:02:21.543 Asansörle, her katta dura dura, 15 kat, yaralıyı aşağıya indirdik 00:02:21.567 --> 00:02:24.703 Hastaneye götürmek için bir araca bindirdik. 00:02:24.727 --> 00:02:28.863 Hastane yolunda vefat etti, Yine ispanyol kameraman José Couso, 00:02:28.887 --> 00:02:31.863 kendisi 14. kattaydı ve o da vurulmuştu 00:02:31.887 --> 00:02:34.554 --çünkü füze iki katın arasına isabet etmişti-- 00:02:34.578 --> 00:02:36.773 O da ameliyat masasında vefat etti. 00:02:36.777 --> 00:02:41.873 Ne zaman ki araba gitti, geri döndüm, Görevim makalemi yazmaktı 00:02:41.897 --> 00:02:47.163 Ve onu yazmam gerekiyordu. Bu yüzden, kendimi tanıttım 00:02:47.793 --> 00:02:52.170 Otelin lobisine geri döndüm, Kollarım kan içerisindeydi 00:02:52.194 --> 00:02:55.451 Iraklı bir otel görevlisi beni durdurdu 00:02:55.475 --> 00:02:58.806 Benden on günlük geciken ödememi istedi. 00:02:58.830 --> 00:03:01.494 Parasını verip yolladım onu. Kendi kendime dedim ki: 00:03:02.908 --> 00:03:05.314 "Kafanı toparla, herşeyi unut, herşeyi unut 00:03:05.854 --> 00:03:09.349 Yazını yazmak istiyorsan şu an herşeyi unutmalısın." 00:03:09.373 --> 00:03:12.278 Öyle de yaptım, yukarı çıktım Makalemi yazdım ve yolladım. 00:03:12.302 --> 00:03:13.771 Daha sonra, 00:03:14.531 --> 00:03:18.566 Meslektaşlarımı kaybetmenin verdiği üzüntü dışında, 00:03:19.906 --> 00:03:22.152 Beni rahatsız eden başka birşey vardı: 00:03:22.176 --> 00:03:25.574 Sürekli o lekeyi görüyordum Parlak ve inci gibi 00:03:28.515 --> 00:03:30.787 Ve ne anlama geldiğini de anlayamıyordum 00:03:31.389 --> 00:03:34.150 Ve savaş bitti... 00:03:36.318 --> 00:03:38.478 Zaman sonra, kendime dedim ki bu mümkün olamaz 00:03:38.502 --> 00:03:42.383 Ne olduğunu bilmemek, Bunu ben yapamam 00:03:42.407 --> 00:03:44.393 Çünkü bu ilk kez olan bir şey değildi 00:03:44.417 --> 00:03:46.064 Sadece bana olan birşey değildi bu 00:03:46.088 --> 00:03:49.274 Böyle şeyler yaşayan başkalarını da gördüm 00:03:49.298 --> 00:03:51.953 20 veya 35 yıllık röportörlüğümde 00:03:52.930 --> 00:03:56.849 Beni etkileyen şeyler de gördüm, ancak, örneğin 00:03:56.873 --> 00:03:59.528 Lübnan'da, bir adam ile tanıştım 00:03:59.552 --> 00:04:01.776 25 yaşında bir gaziydi beş sene savaşmış 00:04:01.800 --> 00:04:04.039 Sonuçta gazi olmuştu ve heryerde takip edilendi 00:04:04.063 --> 00:04:07.336 Geceleri sürünerek ilerlerdi, kendinden emindi 00:04:07.360 --> 00:04:11.227 Büyük bir askerdi, gerçek bir asker Bu yüzden takip edilendi 00:04:11.251 --> 00:04:13.900 Çünkü biliyorduk ki, Onun yanında güvendeydik. 00:04:13.924 --> 00:04:17.517 Bir gün, bana dendi ki, ve kendim de gördüm 00:04:17.541 --> 00:04:20.363 Kışlaya gelmiş ve kart oynuyormuş 00:04:20.387 --> 00:04:26.033 Bu esnada, yanına gelen biri silahını boşaltmış 00:04:26.057 --> 00:04:27.957 Silah birden patlamış ve 00:04:27.957 --> 00:04:30.957 O tek atış sesi 00:04:30.957 --> 00:04:35.164 Onun, çocuk gibi, masanın altına sıçramasına yetmiş 00:04:35.188 --> 00:04:37.258 Titriyormuş, panik içindeymiş. 00:04:37.459 --> 00:04:41.916 Ve o olaydan bu yana bir daha hiçbir zaman kalkıp savaşamadı. 00:04:42.070 --> 00:04:46.223 Ve sonu, onu bulduğum yer, Beyrut'da bir gazinoda kurpiyerlik yapıyordu 00:04:46.277 --> 00:04:49.537 Artık uyuyamadığı için ona en uygun işti bu. 00:04:50.183 --> 00:04:54.792 Yani kendime diyordum ki Bu nasıl bir şeydir ki 00:04:54.816 --> 00:05:02.397 Hiçbir belirgin yara bırakmadan öldürebiliyor? Neler oluyor? 00:05:03.823 --> 00:05:06.382 Nedir bu bilinmeyen şey? 00:05:06.406 --> 00:05:10.808 Ve de tesadüf olamayacak, çok sık yaşanan bir şeydi. 00:05:10.832 --> 00:05:13.261 Böylece, araştırmaya başladım. 00:05:13.285 --> 00:05:16.792 Yapmayı bildiğim tek şey de bu zaten Araştırmaya koyuldum. 00:05:17.415 --> 00:05:25.392 Kitapları, psikiyatristleri, müzeleri, kütüphaneleri vb. aradım. 00:05:26.323 --> 00:05:29.988 Ve orada, bunu bilen insanların olduğunu keşfettim 00:05:30.763 --> 00:05:32.710 -Genellikle askeri psikiyatristler- 00:05:32.710 --> 00:05:37.517 Ve de yüzleştiğimiz şeyin adının travma olduğunu. 00:05:37.541 --> 00:05:42.214 Amerikalılar TSSB adını vermiş, travma, travmatik nevroz 00:05:42.238 --> 00:05:49.228 Demek ki böyle birşey vardı. Hiç konuşulmamıştı. 00:05:51.905 --> 00:05:55.319 Yani bu travma, nedir bu? 00:05:55.343 --> 00:05:58.170 Pekala, bu ölüm ile karşılaşma. 00:05:58.735 --> 00:06:02.375 Bilmiyorum siz hiç ölümle yüzyüze geldiniz mi, cesetlerden bahsetmiyorum. 00:06:02.399 --> 00:06:07.176 Hastane yatağındaki büyük babanın bedeni de değil bahsettiğim, hayır! 00:06:07.200 --> 00:06:10.989 Veya yolda ezilmiş bir insan da değil. 00:06:12.024 --> 00:06:16.672 Ölümün hiçliğiyle karşılaşmaktan bahsediyorum. 00:06:17.678 --> 00:06:23.798 Ve hiçbirimiz bunu görme hakkına sahip değil. 00:06:23.822 --> 00:06:29.357 Büyüklerimiz derlerdi: Ne güneş ne de ölüme yüz yüze bakılamaz. 00:06:29.381 --> 00:06:33.677 İnsanın ölümün hiçliğiyle yüzleşme hakkı yoktur. 00:06:33.701 --> 00:06:41.037 Ve bu yaşandığı zaman, bir süre görünmez kalabilir, 00:06:41.061 --> 00:06:43.796 Günler, haftalar, aylar, bazen yıllarca. 00:06:44.328 --> 00:06:49.623 Ve sonra aniden patlar, çünkü bu öyle bir şey ki 00:06:49.647 --> 00:06:56.830 Beyinin içine girmiştir Görüntü ve beyin arasındaki pencere gibi 00:06:56.830 --> 00:06:59.204 Beyinin içine yerleşmiştir 00:06:59.228 --> 00:07:03.753 Orada duruyordur ve beyinin tamamını işgal edecektir. 00:07:04.910 --> 00:07:07.747 Bazı insanlar var, erkekler, kadınlar, 00:07:08.709 --> 00:07:11.479 Birdenbire hiç uyuyamayan kişiler, 00:07:11.689 --> 00:07:14.557 Sinir krizleri ve korkunç panikler yaşayan kişiler 00:07:14.581 --> 00:07:17.468 Panik ataklar! Küçük korkulardan bahsetmiyorum. 00:07:17.492 --> 00:07:20.835 Aniden artık hiç uyumak istemezler Çünkü uyuduklarında 00:07:20.859 --> 00:07:24.325 Her gece ama her gece aynı kabusu görüyorlar. 00:07:24.349 --> 00:07:28.090 Her gece aynı görüntü. Nedir bu görüntü? Peki, bu görüntü, 00:07:28.090 --> 00:07:30.107 Örneğin bir binaya giren savaşçı için 00:07:30.107 --> 00:07:32.872 Yüz yüze geldiği ve onu gören başka bir savaşçıdır. 00:07:33.575 --> 00:07:35.772 Silahı görür, silahın namlusunu. 00:07:36.571 --> 00:07:39.199 Ve o namlu aniden devasa olur, deforme olur 00:07:39.659 --> 00:07:43.880 kabarıklaşır ve herşeyi yutar. Ve o anda, der ki 00:07:45.940 --> 00:07:50.658 Sonrasında diyecektir: "Ölümü gördüm Kendimi ölmüş gördüm, ben öldüm." 00:07:50.682 --> 00:07:54.450 Ve o andan itibaren Kendini ölmüş bilecektir. 00:07:54.885 --> 00:07:59.731 Bu bir algı değil O artık öldüğüne ikna olmuştur. 00:07:59.755 --> 00:08:03.202 Birisi gelir, diğeri gider, Tetiği çekmez veya her neyse, 00:08:03.226 --> 00:08:06.599 O andan itibaren, o namluyu gördüğünde ölmüştür. 00:08:06.623 --> 00:08:08.771 Veya o bir toplu mezarın kokusu olabilir. 00:08:08.795 --> 00:08:10.811 Ruanda'da birçok örneğini gördüm. 00:08:10.835 --> 00:08:14.043 Bu, bağıran bir arkadaşın sesi olabilir. 00:08:15.088 --> 00:08:18.677 Katledilmek üzere olan ve artık kurtarılamayacak bir arkadaş. 00:08:18.701 --> 00:08:22.347 O ses duyulur. Ve bu yüzden gecelerce, haftalar boyunca, aylarca 00:08:22.371 --> 00:08:25.143 Uykusundan uyanacaktır. 00:08:25.596 --> 00:08:29.200 Trans halinde, paniklemiş ve dehşet içinde, tıpkı bir çocuk gibi. 00:08:29.224 --> 00:08:33.495 Ağlayan adamlar gördüm, Tıpkı bir çocuk gibi 00:08:34.174 --> 00:08:37.573 Hep aynı görüntüyü görerek. Yani beyninin içinde, 00:08:37.597 --> 00:08:40.924 O dehşet görüntüsü, 00:08:42.316 --> 00:08:44.452 Ölümün hiçliğinin görüntüsü, 00:08:44.452 --> 00:08:46.260 Ki biz ona analog diyoruz 00:08:46.260 --> 00:08:48.270 Bir şeyler saklayan görüntü anlamına gelir 00:08:48.270 --> 00:08:49.448 Herşeyi işgal edecektir. 00:08:49.448 --> 00:08:51.584 Artık hiçbir şey yapamayacaktır. Hiçbir şey. 00:08:51.608 --> 00:08:54.188 Artık ne çalışabilir, ne de sevebilir. 00:08:54.212 --> 00:08:58.032 Evine geri döndüğünde artık kimseyi tanımıyordur, kendini bile. 00:08:59.993 --> 00:09:04.362 Evinden dışarı çıkmaz, gizlenir, Kendini kilitler! 00:09:04.362 --> 00:09:08.424 Kapılarının önüne içinde bozuk para ile konserve kutuları koyanlarını gördüm 00:09:08.474 --> 00:09:10.797 Birisi kapısından geçerse, gelirse diye. 00:09:10.821 --> 00:09:13.350 Ve aniden ölmek ister, öldürmek ister, 00:09:13.374 --> 00:09:15.399 Gizlenmek ister, Kaçmak ister, 00:09:15.423 --> 00:09:17.735 Sevilmek ister Ama insanlardan nefret ediyordur 00:09:17.759 --> 00:09:24.372 Sabahtan akşama, Birşey ona saldırmaktadır 00:09:24.396 --> 00:09:29.026 Ve bu eziyetle acı çekmektedir 00:09:29.026 --> 00:09:30.743 Ve diğer hiçkimse anlayamıyordur. 00:09:30.743 --> 00:09:33.350 Ona diyorlar ki: "Ama hiç birşeyin yok! Gayet iyisin, 00:09:33.350 --> 00:09:36.140 Yaralanmadın, savaşa katıldın, döndün, hiçbir şeyin yok" 00:09:36.140 --> 00:09:41.431 İşte bu kişiler acı içindedirler ve bazıları intihar ederler. 00:09:41.510 --> 00:09:44.366 Sonuçta, intihar onlar için gündemdekini gerçekleştirmektir. 00:09:44.366 --> 00:09:45.816 Ne de olsa ben zaten ölüyüm. 00:09:45.816 --> 00:09:48.689 İntihar edersem, bu iyi. Üstelik artık acı çekmeyeceğim. 00:09:48.689 --> 00:09:49.759 Birkaçı intihar eder, 00:09:49.759 --> 00:09:52.586 Diğerlerinin sonu köprü altında, kendini içkiye vermek olur. 00:09:52.596 --> 00:09:56.582 Hepinizin anılarında o büyük babanın, o amcanın hikayesi vardır. 00:09:56.606 --> 00:09:59.333 O komşunun. Sürekli içen Hiç konuşmayan, 00:09:59.357 --> 00:10:01.314 Hiç kimseyle geçinemeyen, Karısını döven, 00:10:01.338 --> 00:10:04.674 Ve sonu alkolizmde boğulmak ya da ölüm olan. 00:10:05.344 --> 00:10:09.435 Ve ondan hiç bahsetmezler, neden? Ondan hiç bahsedilmez, neden? 00:10:09.459 --> 00:10:12.796 Çünkü bu bir tabu olmuş! Diyemeyiz. 00:10:12.846 --> 00:10:15.686 İnsanın kelimeleri yoktur Ölümün hiçliğini ifade edebilecek. 00:10:15.736 --> 00:10:17.243 Zaten diğerleri onu duyamazlar. 00:10:17.243 --> 00:10:18.900 Ben, ilk röportajımdan döndüğümde 00:10:18.924 --> 00:10:20.869 Dedilerki: "Ah röportajdan dönmüş." 00:10:20.869 --> 00:10:23.265 Akşam yemeği daveti vardı, Beyaz masa örtüsü, 00:10:23.265 --> 00:10:24.274 Mumlar, davetliler... 00:10:24.274 --> 00:10:26.763 " Hadi, anlat! " Ben de anlattım. 00:10:27.397 --> 00:10:30.232 20 dakikanın sonunda, herkesin bakışında kuşku vardı 00:10:30.256 --> 00:10:32.451 Evin hizmetlisi burnunu küllüğe dayamıştı. 00:10:32.475 --> 00:10:33.738 Sonuçta, dehşet vericiydi. 00:10:33.762 --> 00:10:35.444 Ve geceyi mahvettiğimi fark ettim. 00:10:35.468 --> 00:10:39.058 Bu yüzden artık anlatmıyorum Bunu dinlemeye kimse hazır değil 00:10:39.058 --> 00:10:40.417 Diyorlar ki "Ah, dur yeter!" 00:10:40.441 --> 00:10:45.202 Bazı durumlarda mı bu böyle? Hayır, Bu son derece yaygın bir durum. 00:10:45.226 --> 00:10:50.131 Irak'ta ölen askerlerin üçte biri... Ah, ölen değil, özür dilerim. 00:10:50.155 --> 00:10:54.864 Irak'taki amerikan askerlerinin üçte biri TSSB'den muzdarip. 00:10:54.888 --> 00:10:58.706 1939 yılında, birinci dünya savaşından 200 000 asker, 00:10:58.730 --> 00:11:04.779 Halen daha ingiliz psikiyatri hastanelerinde tedavi görmekteydiler. 00:11:04.803 --> 00:11:08.968 Vietnam'da 54 000 kişi öldü. Amerikalı. 00:11:08.992 --> 00:11:14.041 1987 yılında, Amerikan hükümeti 102 000 - iki katı kadar- 00:11:14.065 --> 00:11:16.791 102 000 gazinin intihar edip öldüğünü tespit etti. 00:11:16.791 --> 00:11:19.317 Vietnam savaşında ölenlerin iki katı daha fazla ölüm 00:11:19.341 --> 00:11:22.587 Sonuçta anlıyorsunuz ki, bu her şeyi kapsayan bir şey 00:11:22.587 --> 00:11:25.050 Sadece modern savaşlarda değil geçmiş savaşlarda da, 00:11:25.074 --> 00:11:28.268 Eski metinlerde de bulunuyor. Bu anlatılmış, söylenmiş, 00:11:28.292 --> 00:11:30.372 O zaman biz neden bunu konuşmuyoruz? 00:11:30.396 --> 00:11:32.652 Neden bunu konuşmadık? 00:11:32.652 --> 00:11:39.997 Çünkü asıl problem şu ki, eğer o kişi konuşmazsa sonu felaket oluyor. 00:11:40.021 --> 00:11:44.529 Veya bunun tek tedavisi, 00:11:44.553 --> 00:11:48.412 - iyi haber şu ki, bu tedavi edilebilir- 00:11:49.052 --> 00:11:51.923 Munch'un çığlığı, Goya, vb, evet bu tedavi edilebilir! 00:11:51.947 --> 00:11:56.525 Bu travmanın tek tedavi yöntemi de 00:11:56.549 --> 00:12:01.729 -Sizi boğan, katılaştıran, öldüren o ölümle karşılaşma anının- 00:12:01.753 --> 00:12:06.103 Onun hakkında konuşmayı başararak mümkün. 00:12:06.127 --> 00:12:08.147 Birinin dediğine göre eskiler dermiş: 00:12:08.171 --> 00:12:12.008 "Bizi birbirimize bağlayan tek şey dildir." 00:12:12.032 --> 00:12:14.248 Dil olmasaydı, hiçbişey olamazdık. 00:12:14.272 --> 00:12:16.596 Onun sayesinde biz insan olduk. 00:12:16.620 --> 00:12:18.848 Ve bu dehşet görüntüsü karşısında, 00:12:18.872 --> 00:12:20.748 ki görüntünün kelimeleri yok. 00:12:20.772 --> 00:12:24.088 Çünkü o bizi tedirgin eden bir hiçlik görüntüsü sadece. 00:12:24.502 --> 00:12:26.805 Ondan kurtulmamızın tek yolu, 00:12:27.022 --> 00:12:30.006 İnsan kelimelerini katıp onu kelimelerle ifade ederek mümkün. 00:12:30.006 --> 00:12:32.346 Çünkü bu kişiler insanlıktan dışlanmış hissediyor. 00:12:32.346 --> 00:12:35.577 Kimse onları görmek istemiyor. Onlar da kimseyi görmek istemiyorlar. 00:12:35.577 --> 00:12:38.195 Kendilerini kirletilmiş, utanç içinde hissediyorlar. 00:12:38.195 --> 00:12:40.252 Birisi demişti ki: "Doktor bey biliyorsunuz, 00:12:40.276 --> 00:12:41.600 Artık metroya binemiyorum 00:12:41.600 --> 00:12:43.273 Çünkü insanların içimdeki korkuyu, 00:12:43.273 --> 00:12:45.093 Gözlerimden görmesinden korkuyorum." 00:12:45.093 --> 00:12:46.310 Bir başkası anlatmıştı... 00:12:46.310 --> 00:12:49.509 Korkunç bir deri hastalığı vardı 6 ay dermatoloji de tedavi görmüş, 00:12:49.509 --> 00:12:52.508 Sürekli farklı doktorlara görünmüş. Sonunda bir gün demişler ki: 00:12:52.508 --> 00:12:54.162 "Bir psikiyatriste gitmelisin." 00:12:54.162 --> 00:12:56.294 Ve psikiyatriste ikinci seansta demiş ki 00:12:56.294 --> 00:12:59.219 - korkunç bir deri hastalığı vardı, burdan ayaklarına kadar- 00:12:59.219 --> 00:13:02.078 Psikiyatrist sormuş: "Sizce neden böyle bir durumdasınız?" 00:13:02.078 --> 00:13:05.392 Ve adam ona cevap vermiş: "Çünkü ben ölüyüm, o yüzden de çürüyorum." 00:13:05.416 --> 00:13:09.380 Yani görüyorsunuz, insanı ne kadar derinden etkileyen birşey bu. 00:13:09.404 --> 00:13:15.728 İyileşmek için, konuşmak gerekiyor. Korkunun kelimelere dökülmesi gerekiyor. 00:13:15.752 --> 00:13:20.314 İnsan kelimelerine, onu evcilleştirmek için tekrar tekrar konuşmak gerekiyor. 00:13:20.338 --> 00:13:24.406 Ölümle yüzyüze bakmak gerekiyor. 00:13:25.030 --> 00:13:30.088 Ve bunu başarırsak, Bunları konuşabilirsek, 00:13:30.112 --> 00:13:33.502 O andan itibaren, konuşma çalışması ile, adım adım, 00:13:33.526 --> 00:13:37.007 İnsani tarafımızı geri kazanabiliriz. 00:13:37.491 --> 00:13:40.652 Ve bu önemli! Sessizlik bizi öldürüyor! 00:13:41.372 --> 00:13:44.407 Bu ne anlama geliyor? Bu demek ki travmadan sonra 00:13:44.991 --> 00:13:48.261 Ah, apaçık belli ki varolmanın dayanılmaz hafifliğini kaybettik 00:13:48.321 --> 00:13:51.061 Andaki varlığımızı sağlayan ölümsüzlük duygumuzu kaybettik 00:13:51.121 --> 00:13:53.367 Eğer burdaysanız, demek ki o duyguya sahipsiniz 00:13:53.407 --> 00:13:56.088 Güvende olma, ölümsüz olma duygusu Öyle değilsiniz tabii! 00:13:56.128 --> 00:13:59.057 Aksi taktirde burada olmazdınız, Derdiniz ki: "Ne anlamı var?" 00:13:59.107 --> 00:14:01.503 Ve işte onlar bu ölümsüzlük duygusunu kaybettiler. 00:14:01.563 --> 00:14:04.987 O varolmanın hafifliğini kaybettiler. Ama başka bir şey bulmuş oldular. 00:14:05.091 --> 00:14:08.143 Bu demek oluyor ki, eğer ölümün yüzüne bakabilirsek, 00:14:09.304 --> 00:14:14.109 Susup saklanmak yerine onunla yüzleşirsek, 00:14:14.566 --> 00:14:18.207 Ki böyle insanlar var, tanıdım onları Ruanda'lı Michael, 00:14:18.231 --> 00:14:24.668 Irak'tan Carole, Kongo'dan Philippe, Tanıdığım bütün bu insanlar, 00:14:24.692 --> 00:14:26.978 Sorj Chalendon, kendisi şimdi büyük bir yazar 00:14:27.022 --> 00:14:29.228 Travma sonrası savaş muhabirliğini bırakmıştı. 00:14:29.252 --> 00:14:31.448 İntihar eden dört veya beş arkadaşım oldu, 00:14:31.472 --> 00:14:34.154 travma sonrası hayatta kalamadılar. 00:14:34.178 --> 00:14:39.386 Yani ölümle yüzleşebilirsek, 00:14:39.410 --> 00:14:42.377 eğer ki biz ölümlü insanlar, ölümlüler, insanlar, 00:14:42.401 --> 00:14:45.541 nerede insan ve ölümlü, ölümlü ve insan olduğumuzu biliyoruz 00:14:45.565 --> 00:14:51.181 eğer yüzleşebilirsek ölümle ve 00:14:51.205 --> 00:14:54.464 bu bilinmeyen diyarların en bilinmeyen diyarını tanımlayabilirsek 00:14:54.488 --> 00:14:57.029 -Onu görebilen kimse yok sonuçta- 00:14:57.860 --> 00:15:00.274 Onu tanımaya başlayabilirsek 00:15:00.298 --> 00:15:09.347 Evet, ölebilir, hayatta kalabilir ve tekrar doğabiliriz 00:15:09.371 --> 00:15:13.707 Daha güçlü, eskisinden daha güçlü olarak. Çok daha güçlü. 00:15:13.731 --> 00:15:14.797 Teşekkürler. 00:15:14.821 --> 00:15:16.588 (alkışlar)