WEBVTT 00:00:00.000 --> 00:00:06.064 Şu an soğuk algınlığım olduğunu için, virüsler hakkında bir video yapmayı çok uygun buluyorum 00:00:06.064 --> 00:00:07.164 . 00:00:08.503 --> 00:00:09.242 Çok da kalın olmasın 00:00:09.542 --> 00:00:11.380 Virüs ya da virüsler. 00:00:13.929 --> 00:00:16.920 Virüsler. 00:00:16.920 --> 00:00:19.080 Ve bana göre virüsler biyolojideki en etkileyici şey. 00:00:19.080 --> 00:00:21.450 . 00:00:21.450 --> 00:00:25.560 Çünkü virüsler, canlılık ve cansızlık arasındaki çizgiyi bulanıklaştırıyorlar 00:00:25.560 --> 00:00:27.440 . 00:00:30.080 --> 00:00:33.410 Demek istediğim, kendimize bakarsak, ya da 00:00:33.410 --> 00:00:35.210 yaşam öyle bir şey ki onu görünce anlayabilirsiniz. 00:00:35.210 --> 00:00:39.300 Öyle bir şey görüyorsunuz ki doğmuş, büyüyor ve sürekli değişiyor. 00:00:39.300 --> 00:00:40.460 . 00:00:40.460 --> 00:00:41.510 Belki hareket ediyor. 00:00:41.510 --> 00:00:42.260 Belki de etmiyor. 00:00:42.260 --> 00:00:44.400 Ama şu bir gerçek ki, o çevresindeki şeyleri kendi metabolizmasına katıyor 00:00:44.400 --> 00:00:46.310 Ürüyor ve sonra da ölüyor. 00:00:46.310 --> 00:00:48.300 "Bu muhtemelen hayat," diyorsunuz, 00:00:48.300 --> 00:00:50.960 . 00:00:50.960 --> 00:00:52.815 . 00:00:52.815 --> 00:00:55.360 Bakterileri hayata dahil ediyoruz 00:00:55.360 --> 00:00:57.120 Bitkileri... 00:00:57.120 --> 00:01:00.830 Demek istediğim-- burada taksonomi sistemini biraz katlediyorum, 00:01:00.830 --> 00:01:03.275 ama "yaşam"ı gördüğümüzde onu tanımaya meyilliyiz. 00:01:03.275 --> 00:01:07.480 Ama virüs dediğin, bir proteinin içindeki genetik bilgidenn başka bir şey değil. 00:01:07.480 --> 00:01:09.740 . 00:01:09.740 --> 00:01:11.230 Bir protein kapsülünün içinde. 00:01:11.230 --> 00:01:13.490 Çiziyorum. 00:01:13.490 --> 00:01:16.340 Bu genetik bilgi herhangi bir formda karşımıza çıkabilir. 00:01:16.340 --> 00:01:22.240 Yani bu bir RNA, DNA, tek ya da çift sarmallı RNA olabilir. 00:01:22.240 --> 00:01:24.670 . 00:01:24.670 --> 00:01:27.260 Bazen tek sarmal için iki "S" yazılır. 00:01:27.260 --> 00:01:29.250 . 00:01:29.250 --> 00:01:30.950 Diyelim ki çift sarmal bir DNA'dan bahsediyoruz, 00:01:30.950 --> 00:01:32.910 önüne bir "ds" koyulur. 00:01:32.910 --> 00:01:35.330 Virüsler bu formlardan herhangi birinde gelebilir. 00:01:35.330 --> 00:01:38.110 Buradaki anafikir ise virüsler genetik bilgiye ve 00:01:38.110 --> 00:01:40.530 bazı nükleik asit zincirlerine sahiptir. 00:01:40.530 --> 00:01:43.730 İster tek ya da çift sarmal RNA olsunlar, ister tek ya da çift sarmal DNA. 00:01:43.730 --> 00:01:44.560 . 00:01:44.560 --> 00:01:47.970 Bir tür protein yapısının içinde 00:01:47.970 --> 00:01:49.880 muhafaza edilen bu yapıya kılıf denir. 00:01:49.880 --> 00:01:53.240 Klasik bir çizimi, ikosahedronu-20 yüzlü- andırmaktadır. 00:01:53.240 --> 00:01:56.650 . 00:01:56.650 --> 00:01:58.200 Bakalım çizebilecek miyim. 00:01:58.200 --> 00:02:00.610 Bunun gibi bir şey 00:02:00.610 --> 00:02:02.800 Ve tüm virüsler aynı bu şekilde gözükmek zorunda değiller. 00:02:02.800 --> 00:02:05.160 Binlerce çeşitte virüs vardır. 00:02:05.160 --> 00:02:06.850 Bizim yağtığımız sadece yüzeyi eşelemek ve ne tarz virüsler olduğunu keşfetmek. 00:02:06.850 --> 00:02:09.630 Virüslerin hangi yollarla çoğaldığını anlamaya çalışıyorz. 00:02:09.630 --> 00:02:14.800 . 00:02:14.800 --> 00:02:15.220 . 00:02:15.220 --> 00:02:16.620 Bunun hakkında ileride de konuşacağız. 00:02:16.620 --> 00:02:19.110 Ve varolan tüm üreme yollarının virüsler için de geçerli olduğu düşüncesindeyim. 00:02:19.110 --> 00:02:21.530 . 00:02:21.530 --> 00:02:22.750 . 00:02:22.750 --> 00:02:25.260 Ama virüsler sadece bu tip proteinler, bu protein kapsidleri, birtakım proteinin bir araya konulmuş halleri. 00:02:25.260 --> 00:02:27.450 . 00:02:27.450 --> 00:02:29.070 . 00:02:29.070 --> 00:02:31.250 Ve içlerinde genetik materyel var, 00:02:31.250 --> 00:02:33.700 Bu genetik materyal DNA ya da RNA olabilir. 00:02:33.700 --> 00:02:35.870 Şimdi çizdiğim, genetik materyal. 00:02:35.870 --> 00:02:38.420 Protein transparan olmak zorunda değil, ama olsaydı, içindeki genetik materyeli görürdük. 00:02:38.420 --> 00:02:42.960 . 00:02:42.960 --> 00:02:48.440 şimdi soru şu: bu şey canlı mı? 00:02:48.440 --> 00:02:49.580 Pek canlı gözükmüyor. 00:02:49.580 --> 00:02:50.540 Büyümüyor. 00:02:50.540 --> 00:02:51.510 Değişmiyor. 00:02:51.510 --> 00:02:53.200 Metabolik aktivitelere sahip değil. 00:02:53.200 --> 00:02:55.200 Bu şey kendi haline bırakılsa, sadece orada oturacak. 00:02:55.200 --> 00:02:55.850 . 00:02:55.850 --> 00:02:59.600 Bir kitabın masanın üstünde durduğu gibi oturacak. 00:02:59.600 --> 00:03:00.690 . 00:03:00.690 --> 00:03:02.280 Hiçbir şey değiştirmeyecek. 00:03:02.280 --> 00:03:06.560 Ama olan şu ki, virüsler tartışmaya sebep oluyorlar. 00:03:06.560 --> 00:03:08.470 Benim tanımlamamdan yola çıkarak diyebilirsiniz ki, 00:03:08.470 --> 00:03:10.690 virüsler sadece bir avuç molekülün birlikte durmasından ibaret. 00:03:10.690 --> 00:03:11.740 Bu şey canlı değil. 00:03:11.740 --> 00:03:14.350 Ama bu şey, yaşayan herhangi bir şeyle temasa geçtiği anda 'canlı'lık özellikleri gösteriyor. 00:03:14.350 --> 00:03:17.100 . 00:03:17.100 --> 00:03:18.220 . 00:03:18.220 --> 00:03:22.480 Yani virüslerin yaptığı, kendini bir hücreye bağlamak. 00:03:22.480 --> 00:03:24.680 . 00:03:24.680 --> 00:03:28.590 Biraz daha küçük çizelim. 00:03:28.590 --> 00:03:30.260 Bu benim virüsüm olsun. 00:03:30.260 --> 00:03:32.562 Bunu altıgen olarak çiziyorum. 00:03:32.562 --> 00:03:34.980 Ve yaptığı şey kendini bir hücreye bağlamak. 00:03:34.980 --> 00:03:35.795 Ve bu herhangi bir hücre olabilir. 00:03:35.795 --> 00:03:39.155 Bir bakteri, bitki ya da insan hücresi olabilir. 00:03:39.155 --> 00:03:41.190 . 00:03:41.190 --> 00:03:43.820 Hücreyi çiziyorum. 00:03:43.820 --> 00:03:48.540 Hücreler genellikle virüslerden daha büyüklerdir. 00:03:48.540 --> 00:03:51.610 Eğer bir hücrenin zarı yumuşaksa, virüs içeri girmek için bir yol bulmayı becerir. 00:03:51.610 --> 00:03:53.850 . 00:03:53.850 --> 00:03:58.780 Bazen basitçe kendilerini kaynaştırırlar. 00:03:58.780 --> 00:04:01.390 ama bazı virüslerin kendi zarları vardır. 00:04:01.390 --> 00:04:02.480 . 00:04:02.480 --> 00:04:03.740 Ve birazdan bu zarları nereden aldıklarını konuşacağız. 00:04:03.740 --> 00:04:04.760 . 00:04:04.760 --> 00:04:08.270 Virüsün kendi zarı olabilir. 00:04:08.270 --> 00:04:10.520 Bu zar, kılıfın çevresindedir. 00:04:10.520 --> 00:04:13.470 Sonra, bu zarlar konak hücreyle kaynaşacak. 00:04:13.470 --> 00:04:16.785 Sonuç olara, virüs hücreye girer. 00:04:16.785 --> 00:04:18.000 Bu bahsettiğim ilk method. 00:04:18.000 --> 00:04:19.670 Diğer methodlar nadiren gözlemlenmektedir. 00:04:19.670 --> 00:04:20.589 . 00:04:20.589 --> 00:04:24.020 Bir diğer method, virüsün hücrenin üstündeki protein reseptörleri ikna etmesi olabilir. 00:04:24.020 --> 00:04:26.910 . 00:04:26.910 --> 00:04:29.810 . 00:04:29.810 --> 00:04:31.650 . 00:04:31.650 --> 00:04:33.600 Hücre, virüsleri istemez. 00:04:33.600 --> 00:04:36.390 Bu yüzden virüsler hücreye, kendilerinin yabancı madde olmadığına ikna etmeliler. 00:04:36.390 --> 00:04:38.050 . 00:04:38.050 --> 00:04:41.770 Virüslerin bunu nasıl başardığı hakkında yüzlerce video yapılabilir ve bu konudaki çaılşmalar devam etmekte. 00:04:41.770 --> 00:04:43.430 . 00:04:43.430 --> 00:04:47.580 Ama bazen de, virüsün hücrenin kendisi tarafından içeri alındığı olur. 00:04:47.580 --> 00:04:48.120 . 00:04:48.120 --> 00:04:49.930 Belki de hücre, virüse ihtiyacı olduğunu düşünüyordur. 00:04:49.930 --> 00:04:50.960 . 00:04:50.960 --> 00:04:53.130 Hücre virüsü bu şekilde sarıyor. 00:04:56.780 --> 00:04:58.930 Bu köşeler birleşecek. 00:04:58.930 --> 00:05:01.670 Ve virüs, hücrenin içine alınmış olacak. 00:05:01.670 --> 00:05:03.160 Bu sürece endositoz denir. 00:05:03.160 --> 00:05:04.020 . 00:05:04.020 --> 00:05:06.640 Hücrenin tek yaptığı, virüsü sitoplazmasına almak. 00:05:06.640 --> 00:05:11.020 İçeri alınan, yalnızca virüsler değil. 00:05:11.020 --> 00:05:12.890 . 00:05:12.890 --> 00:05:17.320 Bakteriler gibi çok kalın kabuklu hücrelerde ne olduğuna bakacağız şimdi. 00:05:17.320 --> 00:05:20.280 . 00:05:20.280 --> 00:05:25.520 . 00:05:25.520 --> 00:05:29.040 Buradaki bir bakteri. 00:05:29.040 --> 00:05:30.510 Ve sert bir kabuğu var. 00:05:30.510 --> 00:05:32.830 Virüsler içeri bile girmiyorlar. 00:05:32.830 --> 00:05:36.440 Yalnız hücrenin dışında takılıyorlar. 00:05:36.440 --> 00:05:37.740 Tabi çizimlerimin ölçeği doğru değil. 00:05:37.740 --> 00:05:40.690 Ve virüslerin yaptığı, genetik materyallerini hücrenin içince enjekte etmek. 00:05:40.690 --> 00:05:43.790 Sonuç olarak, virüslerin hücrenin içine girebileceği çok sayıda farklı yol var. 00:05:43.790 --> 00:05:45.680 . 00:05:45.680 --> 00:05:46.780 . 00:05:46.780 --> 00:05:49.420 İlginç olan, virüslerin hücrenin içine girmeleri. 00:05:49.420 --> 00:05:52.240 Ve bunu yaptıkları zaman, genetik materyallerini hücrenin içine bırakabiliryorlar. 00:05:52.240 --> 00:05:54.570 . 00:05:54.570 --> 00:05:56.970 Virüsün genetik materyali, etrafta gezinecek. 00:05:56.970 --> 00:06:01.390 Eğer genetik materyal RNA formundaysa, 00:06:01.390 --> 00:06:05.700 Virüslerin doğada varolabileceği neredeyse bütün yolları tahmin edebiliyorum. 00:06:05.700 --> 00:06:08.160 . 00:06:08.160 --> 00:06:09.400 Yalnızca bu yolları henüz keşfetmedik. 00:06:09.400 --> 00:06:11.630 Amak bildiklerimiz, mümkün olan her yolda yapıyorlar. 00:06:11.630 --> 00:06:13.880 . 00:06:13.880 --> 00:06:20.720 Yani eğer RNAları varsa, RNA anında kullanılmaya başlayabilir. 00:06:20.720 --> 00:06:23.170 . 00:06:23.170 --> 00:06:25.540 . 00:06:25.540 --> 00:06:28.850 Bu hücrenin çekirdeği ve normal olarak içinde DNA var. 00:06:28.850 --> 00:06:29.480 . 00:06:29.480 --> 00:06:30.720 DNAyı başka bir renk ile çizeceğim. 00:06:30.720 --> 00:06:37.260 Ama normalde DNA, RNAya kopyalanır. 00:06:37.260 --> 00:06:39.940 Normal çalışan bir hücrede RNA, çekirdekten çıkar, ribosomlara gider. 00:06:39.940 --> 00:06:43.540 tRNA ile bağlanmış RNA, bu proteinleri oluşturur. 00:06:43.540 --> 00:06:46.690 . 00:06:46.690 --> 00:06:49.260 . 00:06:49.260 --> 00:06:51.030 RNAde farklı proteinler kodlanır. 00:06:51.030 --> 00:06:53.670 Bunlar başka bir videonun konusu. 00:06:53.670 --> 00:06:57.000 Yani, oluşturulan bu proteinler artık hücre içinde farklı yapılar meydana getirebilirler. 00:06:57.000 --> 00:06:58.800 . 00:06:58.800 --> 00:07:03.190 Virüs ise işlemin bu kısmını ele geçirir. 00:07:03.190 --> 00:07:04.490 Mekanizmayı rehin alır. 00:07:04.490 --> 00:07:08.550 Virüs tarafından kontrol altına alınmış RNA, normalde hücre RNAyi ne yapıyorsa aynısını yapmaya devam edecek. 00:07:08.550 --> 00:07:09.230 . 00:07:09.230 --> 00:07:11.140 Ve kendi proteinlerini kodlamaya başlayacak. 00:07:11.140 --> 00:07:12.250 Normal işleyen bir hücreyle aynı şeyleri kodlamayacak tabii ki. 00:07:12.250 --> 00:07:13.260 . 00:07:13.260 --> 00:07:15.790 İşin aslı, kodlanan ilk proteinler, DNA ve RNAyı öldürmeye başlıyor. 00:07:15.790 --> 00:07:19.670 Hiç olmadı onlarla rekabete giriyor. 00:07:19.670 --> 00:07:20.380 . 00:07:20.380 --> 00:07:22.390 Yani, kendi proteinlerini kodluyor. 00:07:22.390 --> 00:07:26.860 Sonrasında bu proteinler daha vazla viral kabuklar oluşturur. 00:07:26.860 --> 00:07:31.520 Yani bu proteinler daha gittikçe daha çok viral kabuklar inşa ediyorlar. 00:07:31.520 --> 00:07:33.840 . 00:07:33.840 --> 00:07:36.000 Aynı zamanda, bu RNA kendini kopyalıyor. 00:07:36.000 --> 00:07:39.730 Hücrenin kendi mekanizmasını kullanıyor. 00:07:39.730 --> 00:07:40.820 Kendi başına olsa, orada sadece oturuyor olurdu. 00:07:40.820 --> 00:07:43.800 Ama bir hücrenin içine girdiği anda, hücrenin sahip olduğu tüm mekanizmayı kendini kopyalamek için kullanabilir. 00:07:43.800 --> 00:07:47.000 . 00:07:47.000 --> 00:07:51.360 Bu işin biyokimyası gerçekten ilginç. 00:07:51.360 --> 00:07:54.810 Bu RNA moleküllerü daha sonra kendilerini yeniden bu kılıfların için buluyorlar. 00:07:54.810 --> 00:07:57.470 . 00:07:57.470 --> 00:08:00.290 Yeterince RNA kopyalanıp hücrenin tüm kaynakları tüketilince, 00:08:00.290 --> 00:08:05.620 hücre mekanizması sölürülerek oluşmuş bu yeni virüsler, hücre dışına çıkacak bir yol bulurlar. 00:08:05.620 --> 00:08:09.990 . 00:08:09.990 --> 00:08:15.410 . 00:08:15.410 --> 00:08:17.370 . 00:08:17.370 --> 00:08:20.860 Hakkında en çok konuşulan tür virüsler, kendi proteinlerini bırakırlar ya da kendi proteinlerini oluştururlar. 00:08:20.860 --> 00:08:23.110 Bu işlemi yapan virüsleri en 'tipik' olarak adlandırmak istemiyorum çünkü henüz tüm virüs çeşitlerini kesşfetmiş değiliz. 00:08:23.110 --> 00:08:26.750 . 00:08:26.750 --> 00:08:28.760 . 00:08:28.760 --> 00:08:30.880 . 00:08:30.880 --> 00:08:32.390 Kendi proteinlerini bırakıyor ya da hücrenin mekanizması aracılığıyla inşa ediyorlar çünkü kendi başlarına çoğalamazlar. 00:08:32.390 --> 00:08:35.860 Bütün bunlar, hücrenin kendini öldürmesi ya da zarının erimesiyle sonuçlanır. 00:08:35.860 --> 00:08:37.140 . 00:08:37.140 --> 00:08:39.260 Ve zar erir. 00:08:39.260 --> 00:08:41.480 Öz itibariyle, hücrenin kendisi de erir. 00:08:41.480 --> 00:08:42.409 . 00:08:42.409 --> 00:08:43.840 Hücre eriyor. 00:08:43.840 --> 00:08:46.110 Buradaki erime, hücre zarının yok olması demek. 00:08:46.110 --> 00:08:46.900 . 00:08:46.900 --> 00:08:50.480 Ve sonra tüm bu elemanlar-yani virüsler- ortaya çıkıyor. 00:08:50.480 --> 00:08:53.470 Daha önce dediğim gibi bu virüslerin bazılarının kendi zarları var. 00:08:53.470 --> 00:08:54.750 . 00:08:54.750 --> 00:08:56.710 Peki bu iki sıralı lipid zar nasıl oluştu? 00:08:56.710 --> 00:08:58.400 . 00:08:58.400 --> 00:09:00.900 Bazıları, hücrenin içinde çoğaldıktan sonra hücreyi öldürmeden ya da yok etmeden dışarı çıkıyorlar. 00:09:00.900 --> 00:09:07.380 . 00:09:07.380 --> 00:09:08.650 . 00:09:08.650 --> 00:09:11.620 Bahsettiklerim, virüslerin çalışma biçimlerinin spesifik halleri. 00:09:11.620 --> 00:09:12.150 . 00:09:12.150 --> 00:09:15.630 Farklı tip virüslerin neredeyse farklı çoğalma, kodlama ve hücre dışına çıkma yöntemlerinin tümünü yaptıklaru gözlemlenebilir. 00:09:15.630 --> 00:09:17.620 . 00:09:17.620 --> 00:09:22.610 . 00:09:22.610 --> 00:09:23.400 . 00:09:23.400 --> 00:09:24.720 Bazıları yalnızca gelişiverir. 00:09:24.720 --> 00:09:26.560 Ve bu olduğunda, tahmin edebileceğiniz gibi hücre duvarına ya da zarına kuvvet uygularlar. 00:09:26.560 --> 00:09:28.070 . 00:09:28.070 --> 00:09:29.670 . 00:09:29.670 --> 00:09:30.740 Hücre duvarı demek pek de doğru değil. 00:09:30.740 --> 00:09:32.630 Hücrenin dış zarı daha uygun bir söylem. 00:09:32.630 --> 00:09:36.130 Ve itmeyle beraber, virüsler bu zarı kendileriyle birlikte götürürler. 00:09:36.130 --> 00:09:38.070 . 00:09:38.070 --> 00:09:41.260 . 00:09:41.260 --> 00:09:43.810 . 00:09:43.810 --> 00:09:44.565 . 00:09:44.565 --> 00:09:47.280 Ve bunun virüs için neden yararlı bir şey olduğunu tahmin edebilirsiniz. 00:09:47.280 --> 00:09:49.030 . 00:09:49.030 --> 00:09:51.260 Çünkü artık bu yeni zarla, virüs hücreye benzemekte. 00:09:51.260 --> 00:09:52.520 . 00:09:52.520 --> 00:09:55.300 Ve buna benzer başka bir hücreye hastalık bulaştırmak istediği zaman, yabancı bir madde olarak gözükmeyecek. 00:09:55.300 --> 00:09:58.530 . 00:09:58.530 --> 00:10:02.780 Olmadığın bir şey gibi görünmek çok etkili bir yol. 00:10:02.780 --> 00:10:03.470 . 00:10:03.470 --> 00:10:06.940 Ve dahası, virüsler doğrudan organizmanın DNAsını da değiştirebilirler. 00:10:06.940 --> 00:10:10.780 . 00:10:10.780 --> 00:10:14.740 . 00:10:14.740 --> 00:10:18.830 Bunun en bilindik örneği HIV virüsü 00:10:18.830 --> 00:10:21.480 . 00:10:21.480 --> 00:10:27.480 HIV bir retrovirüs. 00:10:27.480 --> 00:10:28.280 Gerçekten büyüleyiciler. 00:10:28.280 --> 00:10:31.930 Retrovirüslerin içerisinde RNA var 00:10:35.810 --> 00:10:38.030 Bir hücrenin içine girdiklerinde-burası hücrenin içi olsun-yanlarında bir protein getiriyorlar. 00:10:38.030 --> 00:10:39.430 . 00:10:39.430 --> 00:10:42.950 . 00:10:42.950 --> 00:10:46.570 . 00:10:46.570 --> 00:10:49.600 Her seferinde bu proteini nereden buluyorlar? 00:10:49.600 --> 00:10:51.390 Bu şeylerin hepsi farklı bir hücreden geliyorlar. 00:10:51.390 --> 00:10:54.490 Farklı bir hücrenin amino asitlerini, ribozomlarını, nükleik asitlerini ve kendilerini yapılandırabilmek için gereken diğer her şeyini kullanıyorlar. 00:10:54.490 --> 00:10:56.800 . 00:10:56.800 --> 00:10:58.780 Yani sahip oldukları proteinlerin hepsi, aslında başka bir hücreden. 00:10:58.780 --> 00:11:00.080 . 00:11:00.080 --> 00:11:04.610 Ama bu proteinleri yanlarına alııyorlar. Bu protein, revers transkriptaz. 00:11:04.610 --> 00:11:07.850 Revers transkriptaz RNAlarını lıyor ve onu DNAya kodluyor. 00:11:07.850 --> 00:11:11.490 . 00:11:11.490 --> 00:11:14.790 RNAdan DNAya. 00:11:14.790 --> 00:11:16.810 Bu ilk keşfedildiğinde, varolan paradigmaları yıktı. 00:11:16.810 --> 00:11:19.950 Çünkü herzaman bu işlemin DNAdan RNAya olduğu düşünülmekteydi. 00:11:19.950 --> 00:11:22.110 . 00:11:22.110 --> 00:11:23.850 Ama bu enzim, RNAdan DNAya. 00:11:23.850 --> 00:11:29.020 Ve bundan kötüsü, DNAyı; konak hücrenin DNAsıyla birleştirecek. 00:11:29.020 --> 00:11:31.350 . 00:11:31.350 --> 00:11:34.500 Bu şekilde DNA kendini konak hücrenin DNAsıyla birleştiriyor. 00:11:34.500 --> 00:11:35.200 . 00:11:35.200 --> 00:11:37.690 Sarı olan konak hücrenin DNAsı olsun. 00:11:37.690 --> 00:11:41.000 Bu da çekirdek. 00:11:41.000 --> 00:11:44.070 Aslında, hastelık bulaştırdığı hücrenin genetik makyajını karıştırıyor. 00:11:44.070 --> 00:11:46.030 . 00:11:46.030 --> 00:11:51.570 Bakteriler hakkındaki videoda her bir insan hücresi için 20 tane bakteri hücresi olduğundan bahsetmiştim. 00:11:51.570 --> 00:11:53.790 . 00:11:53.790 --> 00:11:56.420 Bakteriler bizimle yaşıyorlar ve işimize yarıyorlar. 00:11:56.420 --> 00:12:00.100 Onlar vücudumuzun bir parçası olarak, kuru ağırlığın %10 unu oluşturuyorlar. 00:12:00.100 --> 00:12:02.170 Bakteriler hep ordalar. 00:12:02.170 --> 00:12:03.860 Kim olduğumuzu değiştirmiyorlar. 00:12:03.860 --> 00:12:07.010 Ama bu retrovirüsler, genetik makyajımızı gerçekten değiştiriyorlar. 00:12:07.010 --> 00:12:07.940 . 00:12:07.940 --> 00:12:10.650 Bunu kişisel alıyorum! Değiştirdikleri benim genlerim. 00:12:10.650 --> 00:12:12.380 Sonuçta genler kim olduğumu tanımlıyor. 00:12:12.380 --> 00:12:14.630 Ama bu elemanlar gerçekten içeri girip genetik makyajımla oynuyorlar. 00:12:14.630 --> 00:12:16.240 . 00:12:16.240 --> 00:12:19.300 Ve DNAnın bir parçası haline geldikleri anda, DNAdan RNAya doğru olan protein kopyalama işlemi, virüsün proteinlerini kodlayacak. 00:12:19.300 --> 00:12:25.330 . 00:12:25.330 --> 00:12:27.180 . 00:12:27.180 --> 00:12:30.160 Bazı zamanlarda, pasif kalıp hiçbir şey yapmıyorlar. 00:12:30.160 --> 00:12:31.420 . 00:12:31.420 --> 00:12:33.730 Ve bazen bazı çevresel tetiklemeler sonucu, kendileri için yenidenkodlamaya başlıyorlar. 00:12:33.730 --> 00:12:35.790 . 00:12:35.790 --> 00:12:37.110 . 00:12:37.110 --> 00:12:38.620 Ve daha fazla üretmeye başlıyorlar. 00:12:38.620 --> 00:12:41.980 Ama bunu doğrudan hücrenin DNAsından üretiyorlar. 00:12:41.980 --> 00:12:43.110 . 00:12:43.110 --> 00:12:45.120 Organismanın bir parçası haline geliyorlar. 00:12:45.120 --> 00:12:49.280 Organizma olabilmek için onun DNAsının bir parçası haline gelmekten daha iyi bir yol düşünemiyorum. 00:12:49.280 --> 00:12:51.530 . 00:12:51.530 --> 00:12:52.870 Aslında organizmayı tanımlayan başka bir yol düşünemiyorum. 00:12:52.870 --> 00:12:55.680 . 00:12:55.680 --> 00:13:00.910 Tüm bunlar yeterince ürkütücü gelmediyse, bilin diye söylüyorum, virüs organismanın DNAsının parçası haline geldiğine provirüs diye adlandırılır. 00:13:00.910 --> 00:13:06.770 . 00:13:06.770 --> 00:13:09.430 . 00:13:13.180 --> 00:13:16.890 Dahası, eğer bu burnumdaki ya da kolumdaki bir hücreye bulaşırsa, bulaştığı hücrede de bu viral DNAdan olacak. 00:13:16.890 --> 00:13:23.500 Ve bu hücre ve hücrenin kendisiyle aynı olan dölleri de aynı şekilde bu DNAyı taşıyacak. 00:13:23.500 --> 00:13:27.250 . 00:13:27.250 --> 00:13:29.030 . 00:13:29.030 --> 00:13:30.600 . 00:13:30.600 --> 00:13:32.060 İşin iyi tarafı, bunu çocuklarıma aktarmayacak olmam. 00:13:32.060 --> 00:13:33.120 . 00:13:33.120 --> 00:13:35.980 En azından benim türümün bir parçası heline gelmeyecek. 00:13:35.980 --> 00:13:38.710 Virüs illa vücutsal hücrelerime bulaşacak diye bir şart yok. 00:13:38.710 --> 00:13:41.170 Üreme hücrelerimize de bulaşabilir. 00:13:41.170 --> 00:13:44.510 Diyelim ki bir üreme hücresine girdi. 00:13:44.510 --> 00:13:46.850 Öğrendiğimiz gibi, üreme hücreleri, gamte üretirler. 00:13:46.850 --> 00:13:49.380 . 00:13:49.380 --> 00:13:52.930 Erkek gametine sperm, kadın gametine ise yumurta denir. 00:13:52.930 --> 00:13:55.180 Tahmin edebileceğiniz gibi, 00:13:55.180 --> 00:13:59.010 üreme hücresinin parçası haline gelen, çocuklarınıza geçecektir. 00:13:59.010 --> 00:14:02.600 . 00:14:02.600 --> 00:14:05.540 Ve onlar da kendi çocuklarına geçirecekler. 00:14:05.540 --> 00:14:10.260 En azından benim için, düşüncesi bile hoş değil. 00:14:10.260 --> 00:14:12.130 . 00:14:12.130 --> 00:14:16.050 Tahminimizce insan genomunun yaklaşık %5-8inin -gerçi bu değerlerndirmeler bizi insan yapan nitelikleri iyice belirsizleştiriyor- 00:14:16.050 --> 00:14:19.480 . 00:14:19.480 --> 00:14:26.800 . 00:14:26.800 --> 00:14:29.500 Yani bakteriler hakkında konuştuğumda, 00:14:29.500 --> 00:14:30.850 . 00:14:30.850 --> 00:14:33.240 Şu anki düşünce, bu değerin %5 ila %8 arasında bir yerde olduğu yönünde. 00:14:33.240 --> 00:14:35.210 . 00:14:35.210 --> 00:14:35.990 Sanırım hepsi bu. 00:14:35.990 --> 00:14:37.650 Demek istediğim, bu değerlendirme insan DNAsının diğer organizmaların DNAsına ne kadar benzediğine bakılarak yapılıyor. 00:14:37.650 --> 00:14:40.690 . 00:14:40.690 --> 00:14:47.390 Ama tahminimizce, insan genomunun %5-8i, eşey hücre öncüllerine kendilerini katmayı başaran kadim retrovirüslerden kalma. 00:14:47.390 --> 00:14:51.760 . 00:14:51.760 --> 00:14:53.530 . 00:14:53.530 --> 00:14:55.725 Yani insan DNAsının içine. 00:14:55.725 --> 00:14:57.860 Bunlara endojen retrovirüsler adı verilier. 00:15:04.800 --> 00:15:07.150 Bu benim için şaşırtıcı. 00:15:07.150 --> 00:15:09.290 Çünkü bu şeyler illa ki bize yardım ediyor ya da zarar veriyor değiller. 00:15:09.290 --> 00:15:10.070 . 00:15:10.070 --> 00:15:14.000 Deniyor ki, biz-yani DNAmısın %5-8- virüslerden geliyoruz. 00:15:14.000 --> 00:15:16.390 . 00:15:16.390 --> 00:15:17.850 Bir diğer konu, genetik çeşitlilik. 00:15:17.850 --> 00:15:19.720 . 00:15:19.720 --> 00:15:24.210 Virüsler yatay DNA transferi yaparlar. 00:15:24.210 --> 00:15:27.760 . 00:15:27.760 --> 00:15:30.480 Ve tahmin edebileceğiniz gibi virüs, bir türden diğerine geçtikçe, hücrelerden içeri sızabilecek şekilde mutasyon geçiriyor. 00:15:30.480 --> 00:15:37.220 . 00:15:37.220 --> 00:15:41.310 . 00:15:41.310 --> 00:15:43.810 . 00:15:43.810 --> 00:15:45.490 . 00:15:45.490 --> 00:15:48.180 Ama bazen, başkaları için kodlamaya başladığında, diyelim ki şuradaki retrovirüs. 00:15:48.180 --> 00:15:52.830 . 00:15:52.830 --> 00:15:55.860 Mavi kısım virüsün asıl hali. 00:15:55.860 --> 00:16:00.960 Sarı kısım, organizmanın evrimsel DNAsı. 00:16:00.960 --> 00:16:04.230 Bazen kodladığında, diğer organizmanın DNAsının küçük bölümleriyle uğraşır. 00:16:04.230 --> 00:16:07.200 . 00:16:07.200 --> 00:16:11.810 Yani belki büyük bölümü viral DNA, ama kendini kopyaladığında ve translasyon yaptığında, biraz 00:16:11.810 --> 00:16:14.070 . 00:16:14.070 --> 00:16:16.710 . 00:16:16.710 --> 00:16:18.460 . 00:16:18.460 --> 00:16:20.540 . 00:16:20.540 --> 00:16:23.690 Yani aslında olan, bir organizmanın DNAsını kesip başka bie organizmaya taşımak. 00:16:23.690 --> 00:16:24.950 . 00:16:24.950 --> 00:16:27.490 DNA parçasını bir türün bir üyesinden başka bir üyesine taşımak. 00:16:27.490 --> 00:16:27.810 . 00:16:27.810 --> 00:16:29.750 Ama tabi ki türler arası da olabilir bu geçiş. 00:16:29.750 --> 00:16:32.860 Yani şimdi DNAnın türkler arasında geçiş yapabilceği düşüncesindesiniz. 00:16:32.860 --> 00:16:34.090 . 00:16:34.090 --> 00:16:36.410 Aslında -- çok da emin değilim. 00:16:36.410 --> 00:16:39.930 Türlerin nasıl birbirine bağlı olduğunu görmek gerçekten bende bir hayranlık uyandırıyor. 00:16:39.930 --> 00:16:41.950 Biz düşünüyoruz ki, yalnız kendi türümüzle üreyebiliriz ve genetik çelşitlilik popülasyon içinde mevcuttur. 00:16:41.950 --> 00:16:45.110 . 00:16:45.110 --> 00:16:45.860 . 00:16:45.860 --> 00:16:50.190 Ama virüsler transdüksiyon yoluyla yatay transferi gerçekleştiriyorlar. 00:16:50.190 --> 00:16:53.090 . 00:16:53.090 --> 00:16:57.640 Yatay transdüksiyon, şöyle ki, bir virüsü çoğalttığımda, DNAsının bir kısmını alabilir. 00:16:57.640 --> 00:17:00.660 . 00:17:00.660 --> 00:17:04.349 . 00:17:04.349 --> 00:17:06.010 . 00:17:06.010 --> 00:17:09.160 Ve bu DNAyı başka bir organizmaya enjekte edebilir. 00:17:09.160 --> 00:17:11.329 Ve gerçekten bu organizmalar arası zıplayan DNAya sahipsiniz. 00:17:11.329 --> 00:17:13.119 . 00:17:13.119 --> 00:17:17.300 Bu bir anlamda tüm DNA tabanlı yaşamı birbine bağlıyor. 00:17:17.300 --> 00:17:20.609 Ki bu gezegende bildiğimiz tek yaşam formu. 00:17:20.609 --> 00:17:24.900 Ve tüm bunların yetmemesi ihtimaline karşın, en ürkütücüsünü sona sakladım. 00:17:24.900 --> 00:17:28.540 . 00:17:28.540 --> 00:17:30.800 Ama farklı virüsler hakkında konuşabileceğimiz bir sürü şey var. 00:17:30.800 --> 00:17:31.670 . 00:17:31.670 --> 00:17:33.810 Ama yalnızca teminolojiyle kulak dolgunluğunuz olsun diye, 00:17:33.810 --> 00:17:37.895 virüs bir bakterite saldırdığı zaman, ki genelde bunu yapıyorlar. 00:17:37.895 --> 00:17:41.150 Bunlar üzerinde çalışıyoruz çünkü bunları antibiyotiklere alternatif olarak sunabiliriz. 00:17:41.150 --> 00:17:42.630 . 00:17:42.630 --> 00:17:45.430 Virüsşer bakterilere saldırdığı için--bazen bakteriler virüsler için çok daha kötü olabiliyorla--ama bunlar bakteriyofajlar. 00:17:45.430 --> 00:17:47.820 . 00:17:47.820 --> 00:17:49.070 . 00:17:52.610 --> 00:17:55.320 Ve zaten onların DNAsına nasıl sahip olduklarını anlattım. 00:17:55.320 --> 00:17:57.890 Ama bakterilerin hücre duvarları kalın olduğu için, 00:17:57.890 --> 00:18:00.940 DNAlarını bakterinin içine enjekte edecekler. 00:18:00.940 --> 00:18:06.630 Konu DNA olduğun, buradaki fikir provirüstür. 00:18:06.630 --> 00:18:09.170 Yani, bir virüs bu şekilde arittiğinde, buna litik döngü denir. 00:18:09.170 --> 00:18:11.090 . 00:18:11.090 --> 00:18:13.760 Eğer bu konuyla ilgili bir sınava gireceksiniz, bu terimi bilmesni iyi olabilir. 00:18:13.760 --> 00:18:16.250 . 00:18:16.250 --> 00:18:18.600 Virüs konak hücrenin DNAsıyla birleşmesine ve sonrasında bir süre pasif kalmasına lisojenik döngü adı verilir. 00:18:18.600 --> 00:18:22.350 . 00:18:22.350 --> 00:18:25.420 . 00:18:25.420 --> 00:18:28.030 . 00:18:28.030 --> 00:18:32.030 Ökaryot-yani çekirdek zarı olan- canlılarda, provirüs lisojenik döngüden geçer. 00:18:32.030 --> 00:18:35.910 . 00:18:35.910 --> 00:18:38.250 . 00:18:38.250 --> 00:18:40.890 Normalde lisojenik döngü, bakteri DNAsında pasif durran viral DNA için kullanılır. 00:18:40.890 --> 00:18:44.750 . 00:18:44.750 --> 00:18:45.600 . 00:18:45.600 --> 00:18:48.600 Ya da, bakteri DNAsında pasif bekleyen bekteriyofaj DNAsı için. 00:18:48.600 --> 00:18:51.050 . 00:18:51.050 --> 00:18:53.380 Size bunun neye benzediğine dair bir fikir kazandırmak için. 00:18:53.380 --> 00:18:59.480 . 00:18:59.480 --> 00:19:01.550 Bu iki resim Vikipedi'den. 00:19:01.550 --> 00:19:02.800 Bir tanesi CDCden. 00:19:11.360 --> 00:19:14.200 Yüzeyde gördüğünüz bu küçük yeşil noktalar, burada gördüğünüz büyük şey, bu bir akyuvar. 00:19:14.200 --> 00:19:17.540 . 00:19:17.540 --> 00:19:20.330 . 00:19:20.330 --> 00:19:21.760 Bağışıklık sistemimizin bir parçası. 00:19:21.760 --> 00:19:23.050 Bu bir akyuvar. 00:19:27.540 --> 00:19:31.060 Akyuvarın yüzeyinden dışarı çıkan şey HIV 1 virüsü. 00:19:31.060 --> 00:19:34.510 Bu görüntü size ölçek hakkında da bir fikir vermeli, 00:19:34.510 --> 00:19:36.300 . 00:19:36.300 --> 00:19:39.700 . 00:19:39.700 --> 00:19:46.970 Terminolojiye aşina olduğnuza göre, HIV akyuvarlara hastalık bulaştırıyor. 00:19:46.970 --> 00:19:51.810 . 00:19:51.810 --> 00:19:54.890 AIDS, bağışıklık sistemi çok zayıfladığında yaşanan sendrom. 00:19:54.890 --> 00:19:55.900 . 00:19:55.900 --> 00:19:58.860 Ve sonra güçlü bağışıklık sistemine ship olan birinin zarar göreyeceği zararı görürler. 00:19:58.860 --> 00:20:01.450 . 00:20:01.450 --> 00:20:03.050 Bu korkunç. 00:20:03.050 --> 00:20:06.360 Bu şeyler koca hücrenin içine girdiler, kensi DNAsını, RNAsını ve protein kılıfını çoğaltmak için hücrenin kendi mekanizmasını kullanıla 00:20:06.360 --> 00:20:11.555 . 00:20:11.555 --> 00:20:14.300 . 00:20:14.300 --> 00:20:16.270 Ve hücre zarının bir kısmını da yanlarında götürerek hücrenin dışına çıktılar. 00:20:16.270 --> 00:20:17.490 . 00:20:17.490 --> 00:20:20.990 Hatta, kendi DNAlarının bir kısmını hücrenin DNAsında bile bırakabilirler. 00:20:20.990 --> 00:20:22.340 . 00:20:22.340 --> 00:20:25.280 Yani, hücrenin gerçekte ne olduğunu gerçekten değiştiriyorlar. 00:20:25.280 --> 00:20:26.890 Bu da başka bir korkunç tablo. 00:20:26.890 --> 00:20:28.140 Bunlar bakteriyofajlar. 00:20:34.500 --> 00:20:36.110 Size daha önce söylediklerimi resmediyor. 00:20:36.110 --> 00:20:38.450 Buradaki bir bakteri. 00:20:38.450 --> 00:20:41.360 Bıurası bakterinin hücre duvarı. 00:20:41.360 --> 00:20:42.100 . 00:20:42.100 --> 00:20:45.020 Buradan çıkmak gerçekten zor. 00:20:45.020 --> 00:20:47.040 Öyle hemen zarları birleştiremezsiniz. 00:20:47.040 --> 00:20:52.290 Bu yüzden, bakterinin dışında takılıyorlar. 00:20:52.290 --> 00:20:55.410 Ve temel olarak, kendi genetik materyallerini bakteriye enjekte ediyorlar. 00:20:55.410 --> 00:20:58.280 . 00:20:58.280 --> 00:20:59.890 Bu şeylerin sadece boyutuna bakarak tahmin edebilirsiniz. 00:20:59.890 --> 00:21:01.000 . 00:21:01.000 --> 00:21:02.090 Demek istediğim, bu bir hücre. 00:21:02.090 --> 00:21:04.350 Ve kocaman bir gezegeni falan andırıyor. 00:21:04.350 --> 00:21:05.650 Ya da bu bir bakteri ve bu şeyler çok daha küçükler. 00:21:05.650 --> 00:21:06.620 . 00:21:06.620 --> 00:21:08.170 Yaklaşık bir bakterinin 100de 1. 00:21:08.170 --> 00:21:10.570 Ve bunlar, bahsettiğimiz hücrenin 100de birinden çok daha azlar. 00:21:10.570 --> 00:21:11.110 . 00:21:11.110 --> 00:21:15.510 Ve hüce tarafından filtrelenmeleri de oldukça zor. 00:21:15.510 --> 00:21:16.520 Dışarıda tutulmaları. 00:21:16.520 --> 00:21:20.780 Çünkü çok ama çok küçük parçacıkları. 00:21:20.780 --> 00:21:23.290 Eğer bu egzotik şeylerin HIV, Ebole ya da SARSa sebep olduklarını düşünüyorsanız, haklısınız. 00:21:23.290 --> 00:21:31.360 . 00:21:31.360 --> 00:21:32.340 . 00:21:32.340 --> 00:21:33.730 Ama aynı zamanda sıradan şeyler. 00:21:33.730 --> 00:21:35.490 Yani, videonun başında dedim ki soğuk algınlığım var. 00:21:35.490 --> 00:21:36.300 . 00:21:36.300 --> 00:21:40.040 Soğuk algınlığım var çünkü bir takım virüsler nazal kanalımdaki dokuları hastalık bulaştırmışlar. 00:21:40.040 --> 00:21:42.610 .. 00:21:42.610 --> 00:21:46.190 Ve bunlar burnumun akmasına falan sebep oluyorlar. 00:21:46.190 --> 00:21:48.540 Ayrıca virüsşer, suçiçeğine de sebep olabilirler. 00:21:48.540 --> 00:21:50.550 Onlar basit uçuk virüsüne sebep olurlar. 00:21:50.550 --> 00:21:51.540 Ve sonuç, uçuk. 00:21:51.540 --> 00:21:53.430 Virüsler, hep bizimleler. 00:21:53.430 --> 00:21:56.000 Konuştuğunuz zaman üzerinizde virüs olduğuna iddiaya girerim. 00:21:56.000 --> 00:21:57.740 . 00:21:57.740 --> 00:21:58.630 Onlar her tarafınızda. 00:21:58.630 --> 00:22:04.320 Bu, filozofik açıdan kafa karıştırıcı bir soru. 00:22:04.320 --> 00:22:06.480 . 00:22:06.480 --> 00:22:09.090 Çünkü, başlangıçte bu şeylerin yaşayıp yaşamadığını sorguladam. 00:22:09.090 --> 00:22:11.495 Ve ilk başta, bir pretin içindeki nükleik asit molekülünden ibarettiler. 00:22:11.495 --> 00:22:13.740 . 00:22:13.740 --> 00:22:15.280 . 00:22:15.280 --> 00:22:16.340 Ve zararsızdılar. 00:22:16.340 --> 00:22:17.780 Bana sorarsanız, canlıyı andırmıyorlardı. 00:22:17.780 --> 00:22:18.610 Hareket etmiyorlar. 00:22:18.610 --> 00:22:19.660 Metabolizması yok. 00:22:19.660 --> 00:22:20.390 Ve beslenmiyor. 00:22:20.390 --> 00:22:21.560 Çoğalmıyor. 00:22:21.560 --> 00:22:23.120 Ancak, hücrelere ne yaptıklarını ve hücreleri üremek için nasıl kullanıklarını bir düşünün... 00:22:23.120 --> 00:22:27.130 . 00:22:27.130 --> 00:22:29.700 Binevi işi başkasına yığmak. 00:22:29.700 --> 00:22:31.920 Tüm o mekanizmöaya sahip olmasına gerek yok, çünkü diğerlerininkini çoğalmak için kullanabilir. 00:22:31.920 --> 00:22:35.850 . 00:22:35.850 --> 00:22:38.080 Neredeyse, yaşamın daha zeki bir hali olarak tanımlamak istiyor insan. 00:22:38.080 --> 00:22:39.520 . 00:22:39.520 --> 00:22:42.480 Çünkü tüm diğer canlıların yaşadığı tüm o sıkıntılatı çekmiyor. 00:22:42.480 --> 00:22:44.110 . 00:22:44.110 --> 00:22:47.570 Bu insana yaşamın ne olduğunu ve dahadı "bizim" ne doluğumuz sorgulatıyor. 00:22:47.570 --> 00:22:51.510 Biz, DNAya sahip şeyler miyiz, yoksa yalnızca DNAnın taşınma mekanizması mıyız? 00:22:51.510 --> 00:22:54.170 . 00:22:54.170 --> 00:22:56.260 Bunlar daha önemli sorular gibi. 00:22:56.260 --> 00:22:59.710 Bu viral enfeksiyonlar, DNA ve RNA arasındaki savaşlar. 00:22:59.710 --> 00:23:02.340 . 00:23:03.335 --> 00:23:04.330 Neyse, felsefeye çok da girmek istemiyorum. 00:23:04.330 --> 00:23:08.840 Umarım, bu size virüsleirn ne olduğu hakkında fikir vermiştir. 00:23:08.840 --> 00:23:12.940 Benim için biyolojideki en büüyüleyici psödo organizmalar. 00:23:12.940 --> 00:23:15.870 ..