[Script Info] Title: [Events] Format: Layer, Start, End, Style, Name, MarginL, MarginR, MarginV, Effect, Text Dialogue: 0,0:00:01.83,0:00:31.04,Default,,0000,0000,0000,,[sakin caz müzik] Dialogue: 0,0:00:31.04,0:00:34.53,Default,,0000,0000,0000,,Derinizin renginden nefret etmeyi kim öğretti size ? Dialogue: 0,0:00:34.53,0:00:38.46,Default,,0000,0000,0000,,Saçınızın yapısından nefret etmeyi kim öğretti size ? Dialogue: 0,0:00:38.46,0:00:43.47,Default,,0000,0000,0000,,Size, burnunuzun şeklinden, dudaklarınızın şeklinden nefret etmeyi kim öğretti ? Dialogue: 0,0:00:43.47,0:00:49.46,Default,,0000,0000,0000,,Baştan aşağı, taa tabanlarınıza kadar nefret etmeyi kim öğretti size ? Dialogue: 0,0:00:49.46,0:00:52.36,Default,,0000,0000,0000,,Kendi türünüzden nefret etmeyi kim öğretti size ? Dialogue: 0,0:00:52.36,0:00:55.72,Default,,0000,0000,0000,,Size, birbirinizin yanında olmayı istemeyecek kadar Dialogue: 0,0:00:55.72,0:00:59.22,Default,,0000,0000,0000,,ait olduğunuz ırktan nefret etmeyi kim öğretti? Dialogue: 0,0:00:59.22,0:01:05.14,Default,,0000,0000,0000,,Sizler Hz. Muhammed'in nefret öğretip öğretmediğini sormadan önce, Dialogue: 0,0:01:05.14,0:01:11.39,Default,,0000,0000,0000,,kendinize sormalısınız: size, Tanrı'nın yarattığı şeklinizden nefret etmeyi kim öğretti? Dialogue: 0,0:01:11.39,0:01:14.76,Default,,0000,0000,0000,,Bizler, siyahi insanlar, ya da bizi adlandırdıkları şekilde, 'zenci'ler, Dialogue: 0,0:01:14.76,0:01:16.89,Default,,0000,0000,0000,,gerçekten özgür olduğumuzu sanıyorduk. Dialogue: 0,0:01:16.89,0:01:24.71,Default,,0000,0000,0000,,Ancak bilinçaltımızda, kurtulduğumuzu sandığımız o zincirler hala duruyordu Dialogue: 0,0:01:24.71,0:01:30.46,Default,,0000,0000,0000,,Ve bizi hayatın bir çok alanında, gerçekten motive eden şey, Dialogue: 0,0:01:30.46,0:01:35.69,Default,,0000,0000,0000,,beyaz adam tarafından sevilme arzumuzdu. Dialogue: 0,0:01:35.69,0:01:39.44,Default,,0000,0000,0000,,Malcolm, bu aşağılık hissin yok etmek istiyordu. Dialogue: 0,0:01:39.44,0:01:40.44,Default,,0000,0000,0000,,Bunun, acı vereceğini biliyordu. Dialogue: 0,0:01:40.44,0:01:42.59,Default,,0000,0000,0000,,İnsanların, bu yüzden onu öldürebileceğini biliyordu, Dialogue: 0,0:01:42.59,0:01:50.24,Default,,0000,0000,0000,,ama bu riski almaya cesaret etti. Dialogue: 0,0:01:50.24,0:01:58.52,Default,,0000,0000,0000,,O, kendi zamanındaki liderlerin söylediklerinden daha üstün bir şey söylüyordu. Dialogue: 0,0:01:58.52,0:02:05.07,Default,,0000,0000,0000,,Diğer liderler, onlara zulmedenlerin evine girmek için yalvarıyorlarken, Dialogue: 0,0:02:05.07,0:02:10.54,Default,,0000,0000,0000,,Malcolm, size kendi evinizi inşa etmenizi söylüyordu. Dialogue: 0,0:02:10.54,0:02:13.78,Default,,0000,0000,0000,,Afro-Amerikanlar için, korkuyu kovdu. Dialogue: 0,0:02:13.78,0:02:16.46,Default,,0000,0000,0000,,Dedi ki: "Ben, sizin düşüncelerinizi sesli olarak söyleyeceğim." Dialogue: 0,0:02:16.46,0:02:21.83,Default,,0000,0000,0000,,Ve dedi ki, " Bakın, insanlar bizi duyacaklar ve bize zarar vermeyecekler, tamam mı? Dialogue: 0,0:02:21.83,0:02:25.00,Default,,0000,0000,0000,,Ancak, bunu toplumun tümüne söylemeyeceğim." {\b1}*{\b0}{\b1}*{\b0}{\b1}*{\b0}{\b1}*{\b0}{\b1}*{\b0}{\b1}*{\b0}{\b1}*{\b0}{\b1}*{\b0}{\b1}{\i1}{\i0}{\b0}* Dialogue: 0,0:02:25.00,0:02:30.89,Default,,0000,0000,0000,,İşte bunları, çok güçlüce söylüyordu, erkekçe söylüyordu, Dialogue: 0,0:02:30.89,0:02:34.24,Default,,0000,0000,0000,," Sizin bunca yıldır düşündüklerinizi dile getirmekten korkmuyorum" diyen bir tarzla söylüyordu. Dialogue: 0,0:02:34.24,0:02:36.15,Default,,0000,0000,0000,,Ve işte, biz onu bu yüzden sevdik. Dialogue: 0,0:02:36.15,0:02:38.85,Default,,0000,0000,0000,,Bunları yüksek sesle söyledi, kapalı kapılar ardında değil. Dialogue: 0,0:02:38.85,0:02:43.62,Default,,0000,0000,0000,,Bizim adımıza, Amerika'yla savaştı. Dialogue: 0,0:02:43.62,0:02:49.03,Default,,0000,0000,0000,,Ben, bir Müslüman olarak, beyaz adamın yeterince zeki olduğuna inanıyorum. Dialogue: 0,0:02:49.03,0:02:53.69,Default,,0000,0000,0000,,Eğer kendisini, Siyahi insanların aslında nasıl hissettiğini fark ettirirsek, Dialogue: 0,0:02:53.69,0:02:58.11,Default,,0000,0000,0000,,ve sürekli taviz vermemizi gerektiren, o eski tatlı dilli konuşmasından nasıl bıktığımızı bilse. Dialogue: 0,0:02:58.11,0:03:00.90,Default,,0000,0000,0000,,Ama işleri zorlaştıran siz kendinizsiniz. Dialogue: 0,0:03:00.90,0:03:03.92,Default,,0000,0000,0000,,Beyaz adam, siz o tatlı dilli konuşmaları sürdürdükçe, siz doğru söylüyorsunuz zannediyor. Dialogue: 0,0:03:03.92,0:03:07.04,Default,,0000,0000,0000,,Çünkü o sizi buraya getirdiğinden beri, onunla tatlı dille konuşuyorsunuz. Dialogue: 0,0:03:07.04,0:03:08.67,Default,,0000,0000,0000,,Tatlı dili bırakın! Dialogue: 0,0:03:08.67,0:03:10.45,Default,,0000,0000,0000,,Ona nasıl hissettiğinizi söyleyin! Dialogue: 0,0:03:10.45,0:03:23.65,Default,,0000,0000,0000,,Ona azarlanmaktan bıktığınızı söyleyin. Ona, eğer kendi evini kendisi temizlemeye hazır değilse, Dialogue: 0,0:03:23.65,0:03:30.86,Default,,0000,0000,0000,,o zaman ev sahibi olmamasını söyleyin! [dinleyiciler: Evet, doğru!] O zaman o ev yansın, kül olsun... Dialogue: 0,0:03:30.86,0:03:39.34,Default,,0000,0000,0000,,[alkışlar] Dialogue: 0,0:03:39.34,0:03:51.16,Default,,0000,0000,0000,,[davul ve vokal eşliğinde Afrika müziği] Dialogue: 0,0:03:51.16,0:03:56.92,Default,,0000,0000,0000,,Harlem'in bu sokak köşelerinde, bu yüzyılın büyük bir kısmında, Siyahi insanlar kültürlerini anmış Dialogue: 0,0:03:56.92,0:04:02.11,Default,,0000,0000,0000,,ve Amerika'daki ırk konusunu tartışmışlardır. Dialogue: 0,0:04:02.11,0:04:09.61,Default,,0000,0000,0000,,İşte, Malcolm burada, Harlem'in umuduna ve kızgınlığına ses veren sokak konuşmacılarına katılmıştır. Dialogue: 0,0:04:09.61,0:04:20.29,Default,,0000,0000,0000,,Ben ulusalcılık dersi verdim ve bu demek ki ben, bu beyaz adamın ülkesinden dışarı çıkmak istiyorum çünkü ırklar arası Dialogue: 0,0:04:20.29,0:04:23.74,Default,,0000,0000,0000,,birleşme hiçbir zaman gerçekleşmeyecek. Siz hayatta olduğunuz sürece, asla Dialogue: 0,0:04:23.74,0:04:29.47,Default,,0000,0000,0000,,beyaz adamın sistemine dahil olmayacaksınız. Dialogue: 0,0:04:29.47,0:04:31.98,Default,,0000,0000,0000,,100. ve 25. caddelerin köşesi ile, Yedinci Bulvar, Dialogue: 0,0:04:31.98,0:04:38.76,Default,,0000,0000,0000,,siyahi sokak konuşmacılarının eylem merkezi haline gelmişti. Dialogue: 0,0:04:38.76,0:04:42.61,Default,,0000,0000,0000,,Malcolm buraya geldiğinde, onun kendine ait bir köşesi yoktu. [New York Şehri, devriye polisi] Dialogue: 0,0:04:42.61,0:04:51.94,Default,,0000,0000,0000,,İşte o zaman, tabiri caizse, üssünü, Elder Michaux'nun kitapevi'nin önüne kurmuştu. Dialogue: 0,0:04:51.94,0:05:09.31,Default,,0000,0000,0000,,Malcolm o küçük sahneye çıktığında, ilk dört beş dakika konuşamazdı. Dialogue: 0,0:05:09.31,0:05:15.75,Default,,0000,0000,0000,,Dinleyenler ona öylesine bir tezahurat yaparlardı ki, Dialogue: 0,0:05:15.75,0:05:20.42,Default,,0000,0000,0000,,o orada bekler, hakkı olan bu övgüyü kabul ederdi. Dialogue: 0,0:05:20.42,0:05:24.52,Default,,0000,0000,0000,,İşte sonra konuşmaya başlardı. Dialogue: 0,0:05:24.52,0:05:28.66,Default,,0000,0000,0000,,Hz. Muhammed'in nefret öğretmeni olduğunu söylüyorlar, Dialogue: 0,0:05:28.66,0:05:32.30,Default,,0000,0000,0000,,çünkü sizin uyuşturucudan ve alkolden nefret etmenize sebep oluyor. Dialogue: 0,0:05:32.30,0:05:36.09,Default,,0000,0000,0000,,Hz. Muhammed için, bir 'Siyahi Üstüncüsü' diyorlar, Dialogue: 0,0:05:36.09,0:05:40.08,Default,,0000,0000,0000,,çünkü o size ve bana, bizim beyaz adam kadar iyi olduğumuzu değil, Dialogue: 0,0:05:40.08,0:05:44.97,Default,,0000,0000,0000,,ondan daha iyi olduğumuzu, söylüyor. Dialogue: 0,0:05:44.97,0:05:47.85,Default,,0000,0000,0000,,Evet, beyaz adamdan daha iyi. Dialogue: 0,0:05:47.85,0:05:49.88,Default,,0000,0000,0000,,Sizler beyaz adamdan daha iyisiniz. Dialogue: 0,0:05:49.88,0:05:51.90,Default,,0000,0000,0000,,Ve bu herhangi bir cümle değil. Dialogue: 0,0:05:51.90,0:05:55.09,Default,,0000,0000,0000,,Bu, beyaz adamla eşit olduğumuzu söylemiyor yalnızca. Dialogue: 0,0:05:55.09,0:05:57.58,Default,,0000,0000,0000,,O kim ki, biz onunla eşit olmaya çalışalım? Dialogue: 0,0:05:57.58,0:05:59.14,Default,,0000,0000,0000,,Onun cildine bakın. Dialogue: 0,0:05:59.14,0:06:01.63,Default,,0000,0000,0000,,Siz kendi cildinizi onunkiyle kıyaslayamazsınız. Dialogue: 0,0:06:01.63,0:06:09.49,Default,,0000,0000,0000,,Sizinkisi, onunkinin yanında altın gibi kalır. Dialogue: 0,0:06:09.49,0:06:13.42,Default,,0000,0000,0000,,Bizim, beyaz insanlara hayran olduğumuz bir zaman vardı. Dialogue: 0,0:06:13.42,0:06:17.58,Default,,0000,0000,0000,,Onların güzel olduğunu düşünüyorduk, çünkü biz kördük, akılsızdık. Dialogue: 0,0:06:17.58,0:06:19.72,Default,,0000,0000,0000,,Biz onları, oldukları gibi göremiyorduk. Dialogue: 0,0:06:19.72,0:06:24.56,Default,,0000,0000,0000,,Ama saygıdeğer Adil Muhammed geldi ve bize İslam dinini öğrettiği, Dialogue: 0,0:06:24.56,0:06:28.81,Default,,0000,0000,0000,,bizi temizledi ve böylece biz kendi gözlerimizle Dialogue: 0,0:06:28.81,0:06:33.53,Default,,0000,0000,0000,,o silik renkli şeyi, gerçekten olduğu gibi görebiliyoruz. Dialogue: 0,0:06:33.53,0:06:40.96,Default,,0000,0000,0000,,Değersiz, silik bir şey olarak. Dialogue: 0,0:06:40.96,0:06:43.100,Default,,0000,0000,0000,,Ben onu dinleyince, o toplantının hissi içimde kaldırdı. Dialogue: 0,0:06:43.100,0:06:45.97,Default,,0000,0000,0000,,Onu bir kere dinlendiniz mi, [Harlem sakini] Dialogue: 0,0:06:45.97,0:06:50.81,Default,,0000,0000,0000,,eskiden olduğunuz yere asla dönmezdiniz. Dialogue: 0,0:06:50.81,0:06:56.65,Default,,0000,0000,0000,,Pozisyonunuzu değiştirmeseniz bile, en azından gözden geçirirdiniz. Dialogue: 0,0:06:56.65,0:06:58.76,Default,,0000,0000,0000,,Biz, bizim şeytan olduğumuzu duymaya alışkın değildik. [Gazeteci] Dialogue: 0,0:06:58.76,0:07:04.10,Default,,0000,0000,0000,,Ve bizim harika kuzey şehirlerimizde, aslında bizim de zulum uygulayıcılar olduğumuzu. Dialogue: 0,0:07:04.10,0:07:09.21,Default,,0000,0000,0000,,O, sessiz bir grup siyahi insanı temsilen konuşuyordu Dialogue: 0,0:07:09.21,0:07:18.52,Default,,0000,0000,0000,,{\b1}*{\b0}{\b1}*{\b0}{\b1}*{\b0}{\b1}*{\b0}{\b1}{\i1}{\i0}{\b0}{\i1}*{\i0} Ve işte bu savaş demekti. Dialogue: 0,0:07:18.52,0:07:22.49,Default,,0000,0000,0000,,Sahneden indiğinde, ben de dinleyicilerin arasından sıyrıldım [Harlem aktivisti] Dialogue: 0,0:07:22.49,0:07:27.10,Default,,0000,0000,0000,,ve ona doğru yürüdüm. Tabii ben ona yaklaştığımda, bodyguard'ları Dialogue: 0,0:07:27.10,0:07:30.65,Default,,0000,0000,0000,,öne doğru atıldılar ama o, onları ittirdi. Dialogue: 0,0:07:30.65,0:07:33.27,Default,,0000,0000,0000,,Onun karşısına dikildim ve elimi uzattım. Dialogue: 0,0:07:33.27,0:07:41.74,Default,,0000,0000,0000,,Dedim ki: "Dediklerinin bir kısmı çok hoşuma gitti. Bütün söylediklerine katılmıyorum ama bir kısmını çok sevdim." Dialogue: 0,0:07:41.74,0:07:45.61,Default,,0000,0000,0000,,O da bana baktı ve elimi kibarca tutarak, Dialogue: 0,0:07:45.61,0:07:52.94,Default,,0000,0000,0000,,"Bir gün bana katılacaksın, Kızkardeşim. Bir gün katılacaksın." Dialogue: 0,0:07:52.94,0:07:58.53,Default,,0000,0000,0000,,Mesajını netleştirmek için, Malcolm kendi hayatını, tüm Siyahi Amerikalılar'a örnek teşkil etmesi için kullandı. Dialogue: 0,0:07:58.53,0:08:04.03,Default,,0000,0000,0000,,Hayatını hikayeleştirerek tavsiyelerde bulundu. Dialogue: 0,0:08:04.03,0:08:07.26,Default,,0000,0000,0000,,Sonra, hayat hikayesini Alex Haley'le birlikte yazarken de, Dialogue: 0,0:08:07.26,0:08:13.96,Default,,0000,0000,0000,,Hayatının, gelecekte nasıl yorumlanacağına ilişkin söz sahibi olmak istedi. Dialogue: 0,0:08:13.96,0:08:19.03,Default,,0000,0000,0000,,Ben, onun kendinden bahsederken kullandığı bir tabirden çok etkilenmiştim. [otobiyografi yazarı] Dialogue: 0,0:08:19.03,0:08:21.96,Default,,0000,0000,0000,,Derdi ki, "Ben karşılaştıklarımın hepsinin bir parçasından oluşmaktayım." Dialogue: 0,0:08:21.96,0:08:27.94,Default,,0000,0000,0000,,Yani, hayatının erken yıllarında karşılaştığı şeyler, Dialogue: 0,0:08:27.94,0:08:31.02,Default,,0000,0000,0000,,ona şu ya da bu şekilde bir beceri kazandırmıştır ve Dialogue: 0,0:08:31.02,0:08:39.69,Default,,0000,0000,0000,,bu beceriler Malcolm'un kişiliğini oluşturarak, onun İslam halkı için bir temsilci olmasını sağlamıştır. Dialogue: 0,0:08:39.69,0:08:41.43,Default,,0000,0000,0000,,Siz Omaha'da doğmuştunuz, değil mi? Dialogue: 0,0:08:41.43,0:08:42.03,Default,,0000,0000,0000,,Evet, efendim. Dialogue: 0,0:08:42.03,0:08:44.86,Default,,0000,0000,0000,,Sonra, siz bir yaşındayken aileniz Omaha'yı terk etmişti? Dialogue: 0,0:08:44.86,0:08:46.48,Default,,0000,0000,0000,,Sanırım bir yaşındayken. Dialogue: 0,0:08:46.48,0:08:47.75,Default,,0000,0000,0000,,Neden Omaha'dan ayrılmışlar? Dialogue: 0,0:08:47.75,0:08:54.65,Default,,0000,0000,0000,,Benim anladığım kadarıyla, Klu Klux Klan, Omaha'daki evlerinden birini yakmış. Dialogue: 0,0:08:54.65,0:08:55.60,Default,,0000,0000,0000,,Orada çok Klu Klux Klan aktivitesi varmış. Dialogue: 0,0:08:55.60,0:08:57.58,Default,,0000,0000,0000,,Eminim, bu olay ailenizi çok mutsuz etmiştir. Dialogue: 0,0:08:57.58,0:08:59.50,Default,,0000,0000,0000,,Mutsuz değilse de, güvensiz hissettirmiş. Dialogue: 0,0:08:59.50,0:09:01.45,Default,,0000,0000,0000,,O halde, sizin şahsi olarak, önyargılı Dialogue: 0,0:09:01.45,0:09:02.89,Default,,0000,0000,0000,,bir fikriniz olmalı. Dialogue: 0,0:09:02.89,0:09:07.12,Default,,0000,0000,0000,,Yani, bu olaya, geniş, akademik bir bakış açısıyla bakamazsınız, değil mi? Dialogue: 0,0:09:07.12,0:09:10.33,Default,,0000,0000,0000,,Ben buna katılmıyorum çünkü Omaha'da başımıza gelen o olaydan sonra, Dialogue: 0,0:09:10.33,0:09:13.73,Default,,0000,0000,0000,,Lansing, Michigan'a taşındığımızda, evimiz tekrar yakıldı. Dialogue: 0,0:09:13.73,0:09:15.94,Default,,0000,0000,0000,,Hatta, babamı Klu Klux Klan öldürdü. Dialogue: 0,0:09:15.94,0:09:21.00,Default,,0000,0000,0000,,Ve, buna rağmen, kimsenin beyaz insanlarla benim kadar iç içe yaşadığını sanmıyorum. Dialogue: 0,0:09:21.00,0:09:24.61,Default,,0000,0000,0000,,Kimsenin benim kadar, beyazların oluşturduğu toplumlarda benim gibi yaşadığını sanmıyorum. Dialogue: 0,0:09:24.61,0:09:28.37,Default,,0000,0000,0000,,Biz, mahalledeki tek siyahi çocuklardık. [En büyük abisi] Dialogue: 0,0:09:28.37,0:09:33.04,Default,,0000,0000,0000,,Bizim evin arkasında ormanlık bir alan vardı. Dialogue: 0,0:09:33.04,0:09:36.62,Default,,0000,0000,0000,,Beyaz çocuklar bizim eve gelirler ve sonra da ormana oyun oynamaya giderdik. Dialogue: 0,0:09:36.62,0:09:39.79,Default,,0000,0000,0000,,Malcolm derdi ki "Hadi, Robin Hood oynayalım". Dialogue: 0,0:09:39.79,0:09:43.62,Default,,0000,0000,0000,,O zaman, Robin Hood oynamaya oraya giderdik. Dialogue: 0,0:09:43.62,0:09:47.11,Default,,0000,0000,0000,,Ve Robin Hood, Malcolm'du. [kahkaha atar] Dialogue: 0,0:09:47.11,0:09:53.15,Default,,0000,0000,0000,,Bu çocuklar da bunu kabul ederlerdi. Dialogue: 0,0:09:53.15,0:09:59.04,Default,,0000,0000,0000,,Malcolm, Earl ve Louise Little çiftinin en açık tenli olduğunu söylemişti. Dialogue: 0,0:09:59.04,0:10:09.70,Default,,0000,0000,0000,,Ve tenindeki açıklığın, annesinin annesine tecavüz eden beyaz adamı hatırlattığını söylemişti. Dialogue: 0,0:10:09.70,0:10:15.29,Default,,0000,0000,0000,,1929'da, Malcolm dört yaşındayken, marangoz ve rahip olan babası, Dialogue: 0,0:10:15.29,0:10:21.39,Default,,0000,0000,0000,,aileyi Lansing, Michigan'a taşımıştı. Dialogue: 0,0:10:21.39,0:10:28.93,Default,,0000,0000,0000,,Lansing küçük bir şehirdi ve siyahiler şehrin batı tarafında yaşamaktalardı. Dialogue: 0,0:10:28.93,0:10:34.99,Default,,0000,0000,0000,,Malcolm ve ailesi, şehrin dışında yaşamışlardı [çocukluk arkadaşı] Dialogue: 0,0:10:34.99,0:10:40.05,Default,,0000,0000,0000,,ve yaklaşık iki hektarlık bir araziye küçük bir eve sahiptiler. Dialogue: 0,0:10:40.05,0:10:46.24,Default,,0000,0000,0000,,Bu yüzden, bir çeşit çiftçi ailesi olarak görülüyorlardı. Dialogue: 0,0:10:46.24,0:10:54.35,Default,,0000,0000,0000,,Little ailesi taşındıktan üç ay sonra, beyaz komşular onları evlerinden çıkarmak için yasal yollara başvurdular. Dialogue: 0,0:10:54.35,0:10:59.78,Default,,0000,0000,0000,,Bölge hakimi, tarım bölgesinde, yalnızca beyaz insanların yaşayabileceği yönünde karar kıldı. Dialogue: 0,0:10:59.78,0:11:06.70,Default,,0000,0000,0000,,Ancak Earl Little taşınmayı kabul etmedi. Dialogue: 0,0:11:06.70,0:11:14.59,Default,,0000,0000,0000,,Michigan'daki Klu Klux Klan üyeliği, Mississipi'dekinin beş katı kadardı; 70.000 kişiydi. Dialogue: 0,0:11:14.59,0:11:22.23,Default,,0000,0000,0000,,Malcolm'un ailesi için, husumet hayatlarının bir parçasıydı. Dialogue: 0,0:11:22.23,0:11:30.33,Default,,0000,0000,0000,,Evde herkes uyuyordu sonra birden, kocaman bir "buum!" sesi duyduk. Dialogue: 0,0:11:30.33,0:11:38.66,Default,,0000,0000,0000,,Uyandığımızda her yerde yangın vardı ve herkes duvarlara ve birbine çarpıyordu. Dialogue: 0,0:11:38.66,0:11:42.22,Default,,0000,0000,0000,,Benim hatırlardığım annemin bize, Dialogue: 0,0:11:42.22,0:11:48.12,Default,,0000,0000,0000,,"Kalkın, kalkın, kalkın, ev yanıyor, dışarı çıkın." Ben bu kadarını tamamen hatırlıyorum. Dialogue: 0,0:11:48.12,0:11:51.49,Default,,0000,0000,0000,,Annemin bağırışlarını, babamın bağırışlarını duyuyordum. Dialogue: 0,0:11:51.49,0:11:56.56,Default,,0000,0000,0000,,Hepimizin ayıldığından emin olup, bizi dışarı çıkardılar. Dialogue: 0,0:11:56.56,0:12:02.85,Default,,0000,0000,0000,,Ev kül olmuştu. İtfaiye ya da herhangi bir yardım gelmemişti. Her şeyimiz tamamen yanmıştı. Dialogue: 0,0:12:02.85,0:12:09.38,Default,,0000,0000,0000,,Malcolm'un babası Earl Little, yerel beyazları, evini yakmakla suçladı. Dialogue: 0,0:12:09.38,0:12:17.75,Default,,0000,0000,0000,,Polis, Earl'ü suçladı ve onu sonra, kundakçılık şüphesiyle tutukladı. Hakkındaki suçlamalar sonra düşürüldü. Dialogue: 0,0:12:17.75,0:12:22.68,Default,,0000,0000,0000,,Bizim büyüdüğümüz şehirde, bize "kendini beğenmiş zenciler" derlerdi, ya da Dialogue: 0,0:12:22.68,0:12:27.16,Default,,0000,0000,0000,," şehrin güneyinde yaşayan ukala zenciler" derlerdi. O zamanlar, eğer beyaz biri size "ukala zenci" derse, Dialogue: 0,0:12:27.16,0:12:35.46,Default,,0000,0000,0000,,bu, " Salak olmadığı için, dikkat edilmesi gereken zenci" anlamına geliyordu. Dialogue: 0,0:12:35.46,0:12:41.72,Default,,0000,0000,0000,,Babam bağımsız bir adamdı. Kimsenin onu beslemesini istemiyordu. Dialogue: 0,0:12:41.72,0:12:46.78,Default,,0000,0000,0000,,Kendi yemeğini kendi üretmek istiyordu. Çocukları üzerinde kimse söz sahibi olsun, istemezdi. Dialogue: 0,0:12:46.78,0:12:51.02,Default,,0000,0000,0000,,Söz onun olsun istiyordu ve söz sahibiydi de. O hep Dialogue: 0,0:12:51.02,0:12:58.86,Default,,0000,0000,0000,,Marcus Garvey'in düşüncelerini tekrar ederdi. Siyahi insanların kendi hayatlarını düzenlemelerini Dialogue: 0,0:12:58.86,0:13:04.33,Default,,0000,0000,0000,,ve kimseye sorun yaşatmadan, birbirleriyle işbirliği yapmalarını Dialogue: 0,0:13:04.33,0:13:08.07,Default,,0000,0000,0000,,ve beraberce durumlarını düzeltmeye çalışmaları gerektiğini söylerdi. Dialogue: 0,0:13:08.07,0:13:15.57,Default,,0000,0000,0000,,Ama o günlerde bunu bile yapsanız, hala sorun çıkarıyorsunuz, demekti. Dialogue: 0,0:13:15.57,0:13:18.21,Default,,0000,0000,0000,,1920'lerde siyahi bir ulusalcı olan Marcus Garvey, Dialogue: 0,0:13:18.21,0:13:25.96,Default,,0000,0000,0000,,siyahi Amerikalıların, beyaz toplumdan bağımsız olan bir ulus kurmalarını söylüyordu. Dialogue: 0,0:13:25.96,0:13:35.58,Default,,0000,0000,0000,,Yüzbinlerce üyesi olan, Garvey'in, Birleşik Zenci Kalkınma Birliği (UNIA), Afrika ülkeleriyle daha yakın olmayı hedefliyordu. Dialogue: 0,0:13:35.58,0:13:49.12,Default,,0000,0000,0000,,UNIA'nın kendi bayrağı vardı, kendi ulusal marşı vardı ve Afrika'da, kendi ülkesindeki ve yurt dışındaki zencileri kollamaya Dialogue: 0,0:13:49.12,0:13:56.59,Default,,0000,0000,0000,,yemin etmiş bir ordusu vardı. ABD Federal Araştırma Bürosu, Garvey'i, " öncü Zenci eylemcilerden biri" olarak adlandırmıştı. Dialogue: 0,0:13:56.59,0:14:04.51,Default,,0000,0000,0000,,Federal hükümet 1927'de onu ülke dışı ettiyse de, Malcolm'un ailesi, Garvey taraftarı olarak kalmışlardı. Dialogue: 0,0:14:04.51,0:14:06.83,Default,,0000,0000,0000,,Earl, birliğe yeni üyeler katıyordu. Dialogue: 0,0:14:06.83,0:14:13.00,Default,,0000,0000,0000,,Louise, Garvey gazetesi için yazılar yazıyordu. Dialogue: 0,0:14:13.00,0:14:18.47,Default,,0000,0000,0000,,Bize "The Negro World" [Zenci Dünyası] isimli, Garvey gazetesini okuyan, annemdi. Dialogue: 0,0:14:18.47,0:14:22.90,Default,,0000,0000,0000,,Ayrıca, bizimle bağımsız olmamız konusunda konuşan da oydu. Dialogue: 0,0:14:22.90,0:14:28.81,Default,,0000,0000,0000,,Bizim kendimizi 'Zenci' ya da 'Nigger' olarak adlandırmamamızı, Dialogue: 0,0:14:28.81,0:14:33.26,Default,,0000,0000,0000,,bizlerin siyahi olduğunu ve kendimizi 'siyahi' olarak adlandırmamızdan gurur duymamız gerektiğini, söylerdi. Dialogue: 0,0:14:33.26,0:14:34.81,Default,,0000,0000,0000,,Sizin gerçek isminiz nedir? Dialogue: 0,0:14:34.81,0:14:36.73,Default,,0000,0000,0000,,Malcolm. Malcolm X. Dialogue: 0,0:14:36.73,0:14:38.14,Default,,0000,0000,0000,,Bu sizin yasal isminiz mi? Dialogue: 0,0:14:38.14,0:14:40.15,Default,,0000,0000,0000,,Benim bildiğim kadarıyla, yasal ismim. Dialogue: 0,0:14:40.15,0:14:42.91,Default,,0000,0000,0000,,Bana, babanızın soyadını söyleyebilir misiniz? Dialogue: 0,0:14:42.91,0:14:44.90,Default,,0000,0000,0000,,Babam kendi soyadını bilmiyordu. Dialogue: 0,0:14:44.90,0:14:50.93,Default,,0000,0000,0000,,Babam soyadını dedesinden almış, dedesi de kendi dedesinden, o da bunu kölelik ettiği efendisinden almış. Dialogue: 0,0:14:50.93,0:14:53.40,Default,,0000,0000,0000,,Bizim kendi isimlerimiz yok edilmiş. Dialogue: 0,0:14:53.40,0:14:54.29,Default,,0000,0000,0000,,Peki, kölelik esnasında, Dialogue: 0,0:14:54.29,0:14:55.54,Default,,0000,0000,0000,,herhangi bir soyadınız var mıymış? Dialogue: 0,0:14:55.54,0:15:03.71,Default,,0000,0000,0000,,Aile kütüğünüzün herhangi bir yerinde kullanılan bir soyad var mıydı, ve varsa bu neydi? Dialogue: 0,0:15:03.71,0:15:05.85,Default,,0000,0000,0000,,Benim atalarımın soyadları, Dialogue: 0,0:15:05.85,0:15:06.40,Default,,0000,0000,0000,,Evet? Dialogue: 0,0:15:06.40,0:15:09.91,Default,,0000,0000,0000,,onlar Amerika'ya getirilip, köle yapıldıklarında, onlardan alınmış. Dialogue: 0,0:15:09.91,0:15:16.28,Default,,0000,0000,0000,,Ve sonra onlara efendilik eden kişinin soyadları onlara verilmiş. İşte biz bu ismi reddediyoruz ve ... Dialogue: 0,0:15:16.28,0:15:22.36,Default,,0000,0000,0000,,Yani, siz bana babanızın kabul edilen soyadını söylemeyeceğinizi mi söylüyorsunuz? Dialogue: 0,0:15:22.36,0:15:29.05,Default,,0000,0000,0000,,Ben bu adı hiç bir şekilde benimsemiyorum. Dialogue: 0,0:15:29.05,0:15:32.44,Default,,0000,0000,0000,,Eylül, 1931 Dialogue: 0,0:15:32.44,0:15:38.99,Default,,0000,0000,0000,,Annesi bir gün sezgileriyle kötü bir şey olacağını sezdiğinde, Malcolm altı yaşındaydı. Dialogue: 0,0:15:38.99,0:15:42.70,Default,,0000,0000,0000,,Evdeydik ve akşam yemeğimizi yemiştik. Dialogue: 0,0:15:42.70,0:15:46.68,Default,,0000,0000,0000,,Annem Wesley'i, en küçük kardeşimi tutuyordu. Dialogue: 0,0:15:46.68,0:15:50.70,Default,,0000,0000,0000,,Sanırım onu emziriyordu çünkü masadaydı. Ve bebek Dialogue: 0,0:15:50.70,0:15:52.69,Default,,0000,0000,0000,,kucağında, masada uyuyakalmıştı. Dialogue: 0,0:15:52.69,0:15:57.86,Default,,0000,0000,0000,,Sonra babam kalktı, yatak odasına gidip elini yüzünü yıkadı. Şehre gidip, para alacaktı. Dialogue: 0,0:15:57.86,0:16:02.46,Default,,0000,0000,0000,,Annem o zaman uyandı ve dedi ki: "Earl, Earl. Şehir merkezine gitme." Dialogue: 0,0:16:02.46,0:16:06.33,Default,,0000,0000,0000,,Ve şöyle devam etti "Eğer gidersen, geri gelmezsin." Dialogue: 0,0:16:06.33,0:16:12.62,Default,,0000,0000,0000,,O gece saat 11 sularında, Earl Little, Lansing şehrinin kuytu bir yerinde, Dialogue: 0,0:16:12.62,0:16:18.72,Default,,0000,0000,0000,,vücudu tramvay tekerlekleri tarafından neredeyse ikiye kesilmiş olarak bulundu. Dialogue: 0,0:16:18.72,0:16:23.68,Default,,0000,0000,0000,,Polis, Earl Little'ın ölümünün bir kaza olduğunu söyledi. Dialogue: 0,0:16:23.68,0:16:29.53,Default,,0000,0000,0000,,Bu mesele o zaman netliğe kavuşmamıştı. Dialogue: 0,0:16:29.53,0:16:42.46,Default,,0000,0000,0000,,Earl Little'ın tramvay kazası geçirdiği değil de, tramvayın altına ittirildiğine inanılıyordu. Dialogue: 0,0:16:42.46,0:16:43.98,Default,,0000,0000,0000,,Doğrusu, Dialogue: 0,0:16:43.98,0:16:47.30,Default,,0000,0000,0000,,ben insanların tam da böyle dediklerini hatırlıyorum. Dialogue: 0,0:16:47.30,0:16:53.25,Default,,0000,0000,0000,,O, tramvayın tekerlekleri altına ittirilmişti. Dialogue: 0,0:16:53.25,0:16:55.48,Default,,0000,0000,0000,,Babamın ölümü, ailede Dialogue: 0,0:16:55.48,0:16:57.57,Default,,0000,0000,0000,,büyük bir şok yarattı. Dialogue: 0,0:16:57.57,0:16:59.22,Default,,0000,0000,0000,,Çünkü o güçtü. Dialogue: 0,0:16:59.22,0:17:00.55,Default,,0000,0000,0000,,O kuvvetti. Dialogue: 0,0:17:00.55,0:17:01.67,Default,,0000,0000,0000,,Biz bir düzen içindeydik; Dialogue: 0,0:17:01.67,0:17:02.91,Default,,0000,0000,0000,,ailemizin belirli bir yapısı vardı. Dialogue: 0,0:17:02.91,0:17:04.33,Default,,0000,0000,0000,,Okuldan çıkınca, Dialogue: 0,0:17:04.33,0:17:07.12,Default,,0000,0000,0000,,ben, erkek kardeşlerim, kız kardeşlerim Dialogue: 0,0:17:07.12,0:17:08.88,Default,,0000,0000,0000,,hemen eve gelir ve işe koyulurduk. Dialogue: 0,0:17:08.88,0:17:11.64,Default,,0000,0000,0000,,Bahçede çalışırdık, tavuk kulübesini temizlerdik ve akşama hazırlık yapardık. Dialogue: 0,0:17:11.64,0:17:13.44,Default,,0000,0000,0000,,Sonra da sabah kalkar, yine aynı şeyleri yapardık. Dialogue: 0,0:17:13.44,0:17:15.28,Default,,0000,0000,0000,,Suyu pompalar, eve getirirdik. Dialogue: 0,0:17:15.28,0:17:17.38,Default,,0000,0000,0000,,İşte bütün bunları Babam hayattayken yapardık. Dialogue: 0,0:17:17.38,0:17:21.89,Default,,0000,0000,0000,,Çünkü yapmazsak, kırbaçlanırdık. Dialogue: 0,0:17:21.89,0:17:24.69,Default,,0000,0000,0000,,Bu yüzden disiplinliydik. Dialogue: 0,0:17:24.69,0:17:28.20,Default,,0000,0000,0000,,Ama babam öldürüldükten sonra, Dialogue: 0,0:17:28.20,0:17:33.19,Default,,0000,0000,0000,,annem benim ya da Malcolm'un koştuğu kadar hızlı koşamadığı için, Dialogue: 0,0:17:33.19,0:17:35.68,Default,,0000,0000,0000,,bizler, babam hayatta olsaydı yanımıza kar kalmayacak Dialogue: 0,0:17:35.68,0:17:38.08,Default,,0000,0000,0000,,bir çok şey yapma fırsatı bulduk. Dialogue: 0,0:17:38.08,0:17:43.36,Default,,0000,0000,0000,,Yani gittikçe gevşedik. Dialogue: 0,0:17:43.36,0:17:48.98,Default,,0000,0000,0000,,Louise Little, Büyük Buhran sırasında yedi çocuğunu yetiştirirken çok zorluk çekti. Dialogue: 0,0:17:48.98,0:17:53.18,Default,,0000,0000,0000,,Hiç bir geliri yoktu. [en küçük kız kardeş] Dialogue: 0,0:17:53.18,0:17:55.02,Default,,0000,0000,0000,,Ara sıra iş sahibi olurdu. Dialogue: 0,0:17:55.02,0:17:57.04,Default,,0000,0000,0000,,Çok gururlu bir kadındı. Dialogue: 0,0:17:57.04,0:17:58.35,Default,,0000,0000,0000,,Büyük gurura sahipti. Dialogue: 0,0:17:58.35,0:18:02.84,Default,,0000,0000,0000,,Bazen bir şeyler satardı. İnsanlara eldiven örerdi. Dialogue: 0,0:18:02.84,0:18:07.50,Default,,0000,0000,0000,,Yalnızca devlet yardımına muhtaç olmamak için, bir çok ek iş yapardı. Dialogue: 0,0:18:07.50,0:18:11.14,Default,,0000,0000,0000,,Ona, ne yapıp, ne yapamayacağını söylemelerinden nefret ederdi. Dialogue: 0,0:18:11.14,0:18:16.38,Default,,0000,0000,0000,,İşte, onu en çok mahveden şeylerden biri buydu. Dialogue: 0,0:18:16.38,0:18:22.44,Default,,0000,0000,0000,,Zaman içinde, onun eriyip gittiğini görüyordunuz. Dialogue: 0,0:18:22.44,0:18:26.80,Default,,0000,0000,0000,,[hüzünlü caz müzik] Dialogue: 0,0:18:26.80,0:18:30.38,Default,,0000,0000,0000,,Malcolm ergenliğe girme yolundayken, yedi yıl boyunca, Dialogue: 0,0:18:30.38,0:18:35.11,Default,,0000,0000,0000,,annesi ailesinden gittikçe daha da uzaklaştı. Dialogue: 0,0:18:35.11,0:18:38.62,Default,,0000,0000,0000,,1938 senesinde, Noel'den iki gün önce, Dialogue: 0,0:18:38.62,0:18:48.53,Default,,0000,0000,0000,,Louise Little paranoya teşhisiyle Kalamazoo Devlet Hastanesi'ne gönderildi. Dialogue: 0,0:18:48.53,0:18:52.23,Default,,0000,0000,0000,,Bir gün okuldan geldim ve annem yoktu. Dialogue: 0,0:18:52.23,0:18:58.30,Default,,0000,0000,0000,,Evin boş olduğunu hiç hatırlamıyorum çünkü annem bizi hiç terk etmemişti. Dialogue: 0,0:18:58.30,0:19:01.47,Default,,0000,0000,0000,,Ve her gün, onun yokluğunun acısını hissettim. Dialogue: 0,0:19:01.47,0:19:04.21,Default,,0000,0000,0000,,Başta, yalnızca bir kaç hafta olacaktı. Dialogue: 0,0:19:04.21,0:19:05.19,Default,,0000,0000,0000,,Öyle sanmıştık. Dialogue: 0,0:19:05.19,0:19:08.39,Default,,0000,0000,0000,,İyileşip, eve geri gelecekti. Dialogue: 0,0:19:08.39,0:19:12.85,Default,,0000,0000,0000,,Ama bu durum senelere döndü. Dialogue: 0,0:19:12.85,0:19:20.83,Default,,0000,0000,0000,,Louise Little, bundan sonraki 26 sene boyunca, Kalamazoo'da kaldı. Dialogue: 0,0:19:20.83,0:19:25.62,Default,,0000,0000,0000,,13 yaşındaki Malcolm, mahkeme kararıyla ailesinin parçalandığına şahit oldu. Dialogue: 0,0:19:25.62,0:19:29.89,Default,,0000,0000,0000,,Küçük çocuklar Lansing'teki koruyucu ailelere verildi. Dialogue: 0,0:19:29.89,0:19:38.26,Default,,0000,0000,0000,,Malcolm da 10 mil ötedeki bir beyaz mahalleye gönderildi. Dialogue: 0,0:19:38.26,0:19:39.84,Default,,0000,0000,0000,,Geçmişte, beyaz adamın sahip olduğu Dialogue: 0,0:19:39.84,0:19:45.14,Default,,0000,0000,0000,,en önemli silah, parçalayıp, fethetmek, olmuştur. Dialogue: 0,0:19:45.14,0:19:49.62,Default,,0000,0000,0000,,Eğer ben elimi alıp, size tokat atarsam, Dialogue: 0,0:19:49.62,0:19:51.07,Default,,0000,0000,0000,,bunu hissetmesiniz bile. Dialogue: 0,0:19:51.07,0:19:55.99,Default,,0000,0000,0000,,Parmaklarım ayrı olduğundan, yalnızca birazcık canınız yanar. Dialogue: 0,0:19:55.99,0:20:03.66,Default,,0000,0000,0000,,Ama size gününüzü göstermek için yapmak gereken yer, alıp bu parmakları birleştirmektir. [elini yumruk yapar] Dialogue: 0,0:20:03.66,0:20:08.13,Default,,0000,0000,0000,,O, Michigan'da, sekizinci sınıf öğrencisiyken, Dialogue: 0,0:20:08.13,0:20:12.89,Default,,0000,0000,0000,,sınıfındaki tek siyahi öğrenciydi ve okulunda, tüm notları Dialogue: 0,0:20:12.89,0:20:16.62,Default,,0000,0000,0000,,A olan bir kaç harika öğrenciden biriydi. Dialogue: 0,0:20:16.62,0:20:17.18,Default,,0000,0000,0000,,Yani, o Dialogue: 0,0:20:17.18,0:20:19.60,Default,,0000,0000,0000,,sekizinci sınıftaki arkadaşlarının tümünün beyaz olmasına rağmen Dialogue: 0,0:20:19.60,0:20:22.40,Default,,0000,0000,0000,,sınıf başkanı bile olmuştu. Dialogue: 0,0:20:22.40,0:20:26.19,Default,,0000,0000,0000,,Bunları başarabilmesi için, epey olağanüstü olması gerekmekteydi.