Güneş sistemimizin dışı hakkında konuşmaya başlamadan önce birkaç dakikanızı alıp bu fotoğrafa bakmanızı istiyorum. Bu fotoğrafı ilginç yapan şey ise bu ölçekte Güneş çok büyük boyutta fakat Dünya ise yaklaşık olarak bu daire boyutunda olurdu. Kendi gezegenimizi, her şeyi, bu küçük plasma patlamasına sığdırabilirdik. Ve bir çeşit uzay kapsülünde orada, o ortamda bulunduğunuzu bir hayal edin. . . Çok büyüleyici bir şey olurdu. . Şimdi esas konumuza dönüp Güneş Sistemi'nin sınırında olmanın nasıl bir şey olduğu hakkında düşünelim. Güneş'ten yaklaşık bir milyon ışık yılı uzaklıkta bulunan Oort Bulutu hakkında konuşmuştuk. Güneş Sistemi'nin sınırı olarak Oort bulutunu ya da onun ötesinde bir noktayı da alabilirsiniz. . Güneş'ten gözle görülmeyen bir sürü parçacık dışarı fırlatılır. Bunlar yüksek hızlarda fırlatılan, yüksek enerjili elektron ve protanlardır. Bu yüksek enerjli parçacıklar yaklaşık 400 km/s hızındadır. . Bizim Dünya'mız bu yüksek enerjili parçacıklardan, magnetik alanı tarafından korunur. . Ama eğer Ay'da olsaydınız, bu yüksek enerjili parçacıklarla maaruz kalırdınız. Buna fazla dayanamazdınız. Bu yüklü parçacıklardan bahsetmemin sebebi Güneş'ten yüksek hızlarla gelen bu parçacıklar Güneş rüzgarı olarak adlandırılır. Rüzgar kelimesini tırnak içinde yazıcam, çünkü bizim normal esinti anlayışımızdan biraz daha farklı bir olay. . Güneş rüzgarı, sadece yüklü parçacıkların yüksek hızlarda yaptıkları harekete verilen addır. Güneş rüzgarlarından bahsetme sebebim ise bunların bize güneş sisteminin limitleri hakkında bir fikir vermesidir. . Burası güneş rüzgarının ulaşabileceği en uç noktadır. Güneş rüzgarları, yıldızlarası boşluğa kadar uzanır. Buradaki fotoğrafta görüldüğü gibi Oort bulutu bu güneş rüzgarı limitinin çok daha ötesinde. . . Sedna'nın yörüngesini göstermek istesek yaklaşık şöyle olurdu. Ama Oort bulutu çok çok daha dışarıdadır. Güneş Sistemi fotoğrafında güneş rüzgarları Oort bulutuna oranla küçük gözükse de aslında gerçekten çok büyüktür.