WEBVTT 00:00:00.960 --> 00:00:03.936 Hikâye 1985 yılında, 00:00:03.960 --> 00:00:05.936 ben daha 22 yaşımdayken 00:00:05.960 --> 00:00:08.336 Anatoly Karpov'u yenip 00:00:08.360 --> 00:00:11.560 Dünya Satranç Şampiyonu olmamla başlıyor. 00:00:12.480 --> 00:00:13.736 O yılın başlarında, 00:00:13.760 --> 00:00:17.376 Almanya Hamburg'da, simultane satranç denen bir oyunda 00:00:17.400 --> 00:00:21.696 dünyanın en iyi 32 satranç makinesiyle 00:00:21.720 --> 00:00:23.080 aynı anda oynadım. 00:00:24.160 --> 00:00:25.360 Tüm oyunları ben kazandım. 00:00:26.560 --> 00:00:29.736 32 bilgisayarı aynı anda yenmeme rağmen 00:00:29.760 --> 00:00:33.800 o zamanlar buna pek şaşıran olmamıştı, tabii. 00:00:34.480 --> 00:00:37.056 O benim altın çağımdı. NOTE Paragraph 00:00:37.080 --> 00:00:39.176 (Gülüşmeler) NOTE Paragraph 00:00:39.200 --> 00:00:40.720 Makineler zayıftı, 00:00:41.680 --> 00:00:43.016 saçlarım da gürdü. NOTE Paragraph 00:00:43.040 --> 00:00:45.240 (Gülüşmeler) NOTE Paragraph 00:00:46.720 --> 00:00:48.776 Bundan yalnızca 12 yıl sonra, 00:00:48.800 --> 00:00:53.416 canımı zor kurtardığım bir maçta tek bir bilgisayara karşı savaşıyordum. 00:00:53.440 --> 00:00:54.640 Bu maça, 00:00:55.360 --> 00:00:57.416 Newsweek dergisinin kapağında 00:00:57.440 --> 00:00:59.216 "Beynin Son Çırpınışı" demişlerdi. 00:00:59.240 --> 00:01:00.456 Baskı yok canım. NOTE Paragraph 00:01:00.480 --> 00:01:02.000 (Gülüşmeler) NOTE Paragraph 00:01:03.040 --> 00:01:05.616 Mitolojiden bilim kurguya pek çok yerde 00:01:05.640 --> 00:01:08.376 insanın makineyle mücadelesi 00:01:08.400 --> 00:01:11.160 ölüm kalım savaşı olarak resmedilir. 00:01:11.960 --> 00:01:13.536 John Henry, 00:01:13.560 --> 00:01:15.256 yani 19. yüzyıldaki Afro-Amerikan 00:01:15.280 --> 00:01:19.056 halk efsanesinde adı geçen bir taş delici 00:01:19.080 --> 00:01:20.456 dağdaki kayaları delerken 00:01:20.480 --> 00:01:23.216 buharlı deliciye karşı girdiği yarışta 00:01:23.240 --> 00:01:25.600 delik deşik edilmişti. 00:01:26.800 --> 00:01:31.000 John Henry'nin efsanesi, insanın makine karşısındaki yenilgisini konu alan 00:01:31.680 --> 00:01:34.760 uzun bir hikâyenin bir parçası yalnızca. 00:01:36.200 --> 00:01:39.080 Bu rekabetçi söylem bugün artık her yerde. 00:01:39.560 --> 00:01:41.520 Makinelere karşı yarıştayız. 00:01:42.360 --> 00:01:44.440 Kavga hatta savaş bile diyebilirsiniz buna. 00:01:45.880 --> 00:01:47.496 İşler ortadan kalkıyor. 00:01:47.520 --> 00:01:51.080 İnsanların yerini makineler alıyor, sanki insan kalmamış gibi. 00:01:52.240 --> 00:01:55.736 "Terminatör" ve "Matrix" gibi filmlerin artık gerçek olması 00:01:55.760 --> 00:01:56.960 yeter de artar bile. NOTE Paragraph 00:01:59.640 --> 00:02:03.960 İnsan beyninin veya bedeninin 00:02:05.360 --> 00:02:09.616 bir bilgisayarla veya robotla eşit şartlarda kapışacağı 00:02:09.639 --> 00:02:11.480 çok az alan kaldı. 00:02:12.280 --> 00:02:14.138 Aslında, keşke bu kadar az olmasaydı. 00:02:15.760 --> 00:02:16.960 Ama aksine, 00:02:17.840 --> 00:02:22.496 bugün hâlâ konuşulan 00:02:22.520 --> 00:02:25.216 makineyle insanın mücadelesinde 00:02:25.240 --> 00:02:28.336 kelimenin tam anlamıyla efsaneleşmek 00:02:28.360 --> 00:02:30.240 benim hem şansım, hem de lanetimdi. 00:02:33.120 --> 00:02:38.136 John Henry'den sonraki en ünlü insan-makine kapışmasında 00:02:38.160 --> 00:02:40.736 iki maç yaptım. 00:02:40.760 --> 00:02:44.200 İkisi de IBM süper bilgisayarı Deep Blue'ya karşıydı. 00:02:47.040 --> 00:02:49.216 Hiç kimse ilk maçı kazandığımı hatırlamaz. NOTE Paragraph 00:02:49.240 --> 00:02:51.576 (Gülüşmeler) NOTE Paragraph 00:02:51.600 --> 00:02:55.000 (Alkış) NOTE Paragraph 00:02:55.920 --> 00:03:00.896 Bu Philadelphia'daydı; sonraki sene New York'ta ikinci maçı kaybetmeden önce. 00:03:00.920 --> 00:03:02.680 Bu gayet adil, tabii. 00:03:04.320 --> 00:03:09.416 Everest Dağı'na tırmanmayı deneyip de başaramayanların adı 00:03:09.440 --> 00:03:12.936 tarihe yazılmadı, ta ki Sir Edmund Hillary 00:03:12.960 --> 00:03:15.696 ve Tenzing Norgay tepeye ulaşıp 00:03:15.720 --> 00:03:16.920 tarih yazana dek. 00:03:17.960 --> 00:03:21.720 1977 yılında ben hâlâ dünya şampiyonuydum, 00:03:24.520 --> 00:03:28.720 bilgisayarlarsa rüştünü yeni ispatlamıştı. 00:03:29.520 --> 00:03:31.496 Everest Dağı bendim 00:03:31.520 --> 00:03:33.120 ve Deep Blue zirveye ulaşmıştı. 00:03:34.600 --> 00:03:38.656 Aslına bakarsanız, bunu yapan Deep Blue değildi tabii ki, 00:03:38.680 --> 00:03:40.816 onun insan yaratıcılarıydı bunu başaran, 00:03:40.840 --> 00:03:44.176 Anantharaman, Campbell, Hoane ve Hsu. 00:03:44.200 --> 00:03:45.400 Onlara şapka çıkarıyorum. 00:03:46.840 --> 00:03:51.256 Her zaman olduğu gibi, makinanın zaferi aslında insanın zaferiydi. 00:03:51.280 --> 00:03:56.040 İnsanlar kendi yaratımları tarafından geçildiğinde bunu unutuyoruz genellikle. NOTE Paragraph 00:03:58.360 --> 00:03:59.800 Deep Blue galip gelmişti. 00:04:01.400 --> 00:04:02.600 Zeki miydi peki? 00:04:03.360 --> 00:04:05.120 Hayır, değildi. 00:04:06.200 --> 00:04:11.256 Alan Turing ve bilgisayar biliminin diğer kurucularının umduğu şekilde 00:04:11.280 --> 00:04:12.480 değildi en azından. 00:04:13.240 --> 00:04:18.016 Görüldü ki donanım yeterli hıza ulaştığında 00:04:18.040 --> 00:04:22.296 ve algoritmaların zekâsı keskinleştiğinde 00:04:22.320 --> 00:04:25.280 kaba kuvvet satrancı ezip geçebiliyordu. 00:04:26.760 --> 00:04:30.456 Oysa elde edilen sonuca bakıldığında 00:04:30.480 --> 00:04:33.696 büyük usta seviyesindeki satranç oyunlarında 00:04:33.720 --> 00:04:35.000 Deep Blue zekiydi. 00:04:37.320 --> 00:04:39.720 Ama dakikada 200 milyon hamle hesaplayabilen 00:04:40.560 --> 00:04:43.760 inanılmaz hızına rağmen 00:04:45.360 --> 00:04:46.560 Deep Blue'nun yöntemi 00:04:47.360 --> 00:04:53.960 insan zekâsının merak edilen gizemlerini kavramamıza pek yardımcı olamadı. NOTE Paragraph 00:04:56.960 --> 00:04:58.776 Pek yakında, 00:04:58.800 --> 00:05:01.376 makineler taksi şoförü, 00:05:01.400 --> 00:05:03.816 doktor ve profesör olacaklar. 00:05:03.840 --> 00:05:06.440 "Zeki" olacaklar mı peki? 00:05:07.840 --> 00:05:10.336 Bu tanımlamaları filozoflara 00:05:10.360 --> 00:05:13.920 veya sözlüklere bırakmayı tercih ederim. 00:05:15.440 --> 00:05:19.320 Asıl önemli olan soru şu, 00:05:20.320 --> 00:05:23.920 biz insanlar bu makinelerle yaşama ve çalışma konusunda ne hissediyoruz? NOTE Paragraph 00:05:26.160 --> 00:05:31.416 Deep Blue ile 1996 yılının Şubat ayında tanıştım. 00:05:31.440 --> 00:05:34.040 O sırada 10 yıldan fazladır dünya şampiyonuydum. 00:05:36.080 --> 00:05:40.096 182 dünya şampiyonluğu maçı oynamıştım. 00:05:40.120 --> 00:05:45.216 Farklı müsabakalarda dünyanın en iyi oyuncularıyla yüzlerce maç yapmıştım. 00:05:45.240 --> 00:05:50.296 Hem rakiplerimden, hem de kendimden 00:05:50.320 --> 00:05:52.000 ne bekleyeceğimi biliyordum. 00:05:52.680 --> 00:05:57.856 Beden dillerini gözlemleyerek ve gözlerine bakarak 00:05:57.880 --> 00:06:01.496 hamlelerini kafamda ölçmeye 00:06:01.520 --> 00:06:05.360 ya da ruh hallerini hesaba katmaya alışkındım. NOTE Paragraph 00:06:05.880 --> 00:06:09.880 Sonra Deep Blue'nun karşısında satranç tahtasının başına geçtim. 00:06:12.960 --> 00:06:15.816 Daha o anda yeni bir şey sezdim, 00:06:15.840 --> 00:06:17.160 beni huzursuz eden bir şey. 00:06:19.440 --> 00:06:22.240 Buna benzer bir şeyi 00:06:23.320 --> 00:06:25.856 ilk kez şoförü olmayan bir arabaya bindiğinizde 00:06:25.880 --> 00:06:30.720 veya yeni bilgisayar müdürünüz size görev verdiğinde hissedebilirsiniz. 00:06:33.800 --> 00:06:36.920 Ama o ilk oyuna başladığımda 00:06:38.080 --> 00:06:40.216 o şeyin kapasitesinden 00:06:40.240 --> 00:06:43.920 pek emin olamadım. 00:06:44.920 --> 00:06:48.080 Teknoloji çok çabuk gelişebilir, IBM ise dev bir yatırım yapmıştı. 00:06:48.680 --> 00:06:49.880 O seti kaybettim. 00:06:52.320 --> 00:06:54.096 Sonra elimde olmadan merak ettim, 00:06:54.120 --> 00:06:55.680 bu şey yenilmez olabilir miydi? 00:06:56.600 --> 00:06:58.960 Çok sevdiğim satrancın sonu muydu bu? 00:07:00.800 --> 00:07:04.936 Bunlar insani endişeler, insani korkulardı 00:07:04.960 --> 00:07:06.640 ve emin olduğum bir şey vardı. 00:07:07.400 --> 00:07:10.296 O da rakibim Deep Blue'nun böyle kaygıları olmadığıydı. NOTE Paragraph 00:07:10.320 --> 00:07:12.080 (Gülüşmeler) NOTE Paragraph 00:07:13.920 --> 00:07:15.320 Bu yıkıcı darbenin ardından 00:07:16.400 --> 00:07:18.080 ilk maçı kazanmak için 00:07:19.000 --> 00:07:20.200 savaştım. 00:07:20.960 --> 00:07:22.600 Ama alnımıza yazılmıştı bir kere. 00:07:24.400 --> 00:07:26.536 Eninde sonunda makineye yenildim. 00:07:26.560 --> 00:07:29.616 Ama kazandıktan sonra elinde çekiciyle ölen 00:07:29.640 --> 00:07:32.680 John Henry ile aynı kadere sahip değildim. 00:07:37.720 --> 00:07:40.256 O gün gösterdi ki 00:07:40.280 --> 00:07:43.520 satranç dünyasının gönlü hâlâ insan şampiyondan yanaydı. 00:07:44.920 --> 00:07:46.600 Bugün bile, 00:07:48.080 --> 00:07:51.536 son model cep telefonunun içindeki ücretsiz satranç uygulaması dahi 00:07:51.560 --> 00:07:53.576 Deep Blue'dan daha güçlüyken 00:07:53.600 --> 00:07:55.080 insanlar hâlâ satranç oynuyor, 00:07:56.680 --> 00:07:58.920 hem de eskisinden de fazla. 00:07:59.800 --> 00:08:03.016 Felaket tellalları, makinenin egemenliğine giren bir oyuna 00:08:03.040 --> 00:08:05.296 bir daha kimsenin elini sürmeyeceğini söyledi. 00:08:05.320 --> 00:08:07.536 Ama yanılıyorlardı, haksız çıktılar. 00:08:07.560 --> 00:08:11.016 Konu teknoloji olduğunda, felaket tellallığı 00:08:11.040 --> 00:08:12.400 hep çok popüler olmuştur. NOTE Paragraph 00:08:14.360 --> 00:08:17.096 Tecrübelerim bana şunu öğretti, 00:08:17.120 --> 00:08:21.776 teknolojiden olabildiğince faydalanmak istiyorsak 00:08:21.800 --> 00:08:25.520 korkularımızla yüzleşmeliyiz 00:08:26.360 --> 00:08:28.736 ve insanlığımızı ortaya koymak istiyorsak 00:08:28.760 --> 00:08:34.000 bu korkulara galip gelmeliyiz. 00:08:36.120 --> 00:08:37.895 Yaralarımı yalarken, 00:08:37.919 --> 00:08:39.880 Deep Blue'ya karşı giriştiğim mücadeleden 00:08:41.080 --> 00:08:43.775 ilham alarak çıkmıştım. 00:08:43.799 --> 00:08:46.920 Eski bir Rus atasözünün dediği gibi: Bükemediğin eli öpeceksin. 00:08:48.880 --> 00:08:50.256 Sonra düşündüm. 00:08:50.280 --> 00:08:52.616 Bilgisayara karşı oynarken, 00:08:52.640 --> 00:08:55.800 yanımda başka bir bilgisayarla güçlerimi birleştirsem nasıl olurdu? 00:08:57.160 --> 00:09:00.936 İnsan sezgileriyle makinenin hesaplama gücü, 00:09:00.960 --> 00:09:03.656 insan stratejisiyle makinenin taktikleri, 00:09:03.680 --> 00:09:06.096 insan tecrübesiyle makinenin hafızası birleşse 00:09:06.120 --> 00:09:08.320 oynanmış en mükemmel oyun olmaz mıydı? NOTE Paragraph 00:09:10.000 --> 00:09:11.680 Bu fikrim 1998 yılında, 00:09:12.920 --> 00:09:16.296 Advanced Chess (İleri Satranç) adı altında, 00:09:16.320 --> 00:09:22.000 elit bir oyuncuya karşı bilgisayar eşliğinde maç yaptığımda hayata geçti. 00:09:23.280 --> 00:09:25.176 Ama bu ilk denemede, 00:09:25.200 --> 00:09:31.560 ikimiz de insan zekâsıyla makine zekâsını etkili bir şekilde bir arada kullanamadık. 00:09:34.920 --> 00:09:37.160 Advanced Chess internette yer buldu 00:09:38.160 --> 00:09:43.016 ve 2005'te serbest stil satranç turnuvası adıyla 00:09:43.040 --> 00:09:44.400 büyük yankı uyandırdı. 00:09:47.240 --> 00:09:50.776 Büyük ustalardan ve en iyi makinelerden oluşan bir takım da katıldı, 00:09:50.800 --> 00:09:53.536 ama oyunun sonunda zafer büyük ustaların olmadı, 00:09:53.560 --> 00:09:54.920 süper bilgisayarın da. 00:09:55.680 --> 00:10:00.016 Turnuvanın galibi bir çift amatör Amerikan satranç oyuncusuydu 00:10:00.040 --> 00:10:03.200 ve aynı anda üç sıradan bilgisayar kullanıyorlardı. 00:10:05.560 --> 00:10:08.576 Makinelerini yönetmedeki yetenekleri 00:10:08.600 --> 00:10:14.376 büyük usta rakiplerinin üstün satranç bilgisini 00:10:14.400 --> 00:10:15.976 ve diğerlerinin 00:10:16.000 --> 00:10:20.160 bilgisayar üstünlüğünü alt etti. 00:10:21.600 --> 00:10:23.560 Ben de şu sonuca ulaşmış oldum. 00:10:24.560 --> 00:10:27.936 Zayıf bir insan oyuncu, bir makine 00:10:27.960 --> 00:10:31.216 ve süreci iyi yönetme bir aradayken, 00:10:31.240 --> 00:10:33.656 çok güçlü tek bir makineden üstündü. 00:10:33.680 --> 00:10:37.576 Ama daha önemlisi; güçlü bir insan oyuncu, bir makine 00:10:37.600 --> 00:10:39.560 ve kötü süreç yönetimi bir aradayken 00:10:41.120 --> 00:10:43.520 onlardan da üstündü. 00:10:46.360 --> 00:10:48.480 Bu da beni, makinelerimizin zekâsından 00:10:50.000 --> 00:10:53.680 daha etkili faydalanmak için daha iyi arayüzlere 00:10:54.520 --> 00:10:56.240 ihtiyaç duyacağımıza ikna etti. NOTE Paragraph 00:10:58.320 --> 00:11:01.616 Makineyle iş birliği içinde çalışan insan hayal değil. 00:11:01.640 --> 00:11:02.856 Bu günümüzün bir gerçeği. 00:11:02.880 --> 00:11:07.016 Yabancı dilde bir gazetede yer alan bir makalenin içeriğini öğrenmek için 00:11:07.040 --> 00:11:11.080 çevrimiçi çeviri araçlarını kullananlar 00:11:11.080 --> 00:11:13.000 bunların mükemmel olmadığını bilir. 00:11:13.680 --> 00:11:15.776 Sonra, bize verdiği çeviriyi anlamak için 00:11:15.800 --> 00:11:17.896 insan tecrübemizi kullanırız. 00:11:17.920 --> 00:11:20.696 Makine de bizim düzeltmelerimizden doğrusunu öğrenir. 00:11:20.720 --> 00:11:25.680 Bu yöntem hastalık teşhisinde ve güvenlik analizinde gitgide yaygınlaşıyor. 00:11:26.440 --> 00:11:28.560 Makine verilerin üzerinden geçiyor, 00:11:29.320 --> 00:11:31.056 olasılık hesaplaması yapıyor 00:11:31.080 --> 00:11:34.736 ve işin yüzde 80 veya 90'lık kısmını hallederek 00:11:34.760 --> 00:11:39.136 insanların analiz yapmasını 00:11:39.160 --> 00:11:41.760 ve karar verme sürecini kolaylaştırıyor. 00:11:42.280 --> 00:11:47.120 Ama çocuklarınızı yüzde 90 oranında hatasız olarak kendi kendine giden 00:11:48.000 --> 00:11:51.560 bir arabayla okula gönderecek hâliniz yok, tabii. 00:11:52.600 --> 00:11:54.200 Yüzde 99'la bile olmaz. 00:11:55.560 --> 00:11:58.416 İşte bu yüzden bu yöntemin yeni yeni alanlarda 00:11:58.440 --> 00:12:04.600 uygulanması için atılım yapmamız gerekiyor. NOTE Paragraph 00:12:07.160 --> 00:12:11.200 Deep Blue ile karşılaşmamdan 20 yıl sonra, 00:12:12.200 --> 00:12:13.816 ikinci karşılaşmada, 00:12:13.840 --> 00:12:20.136 "Beynin Son Çırpınışı" adlı sansasyonel başlık 00:12:20.160 --> 00:12:21.736 olağanlaştı. 00:12:21.760 --> 00:12:24.296 Çünkü zeki makineler 00:12:24.320 --> 00:12:25.520 her gün 00:12:26.560 --> 00:12:28.760 yeni yeni sektörlere adım atıyor. 00:12:30.160 --> 00:12:33.256 Makinelerin, çiftlik hayvanlarının ve ağır işlerin yerini aldığı 00:12:33.280 --> 00:12:34.920 eski günlerin aksine, 00:12:36.480 --> 00:12:38.856 bugün makineler, üniversite diplomalı insanların ve 00:12:38.880 --> 00:12:41.376 ve siyasetin ardından 00:12:41.400 --> 00:12:42.680 ikinci planda geliyor. 00:12:44.120 --> 00:12:46.216 Makinelerle savaşmış ve kaybetmiş biri olarak 00:12:46.240 --> 00:12:48.880 şunu söylemek istiyorum, bu harika bir haber. 00:12:51.000 --> 00:12:53.216 Tüm meslekler er ya da geç 00:12:53.240 --> 00:12:55.336 bu baskıyı üzerinde hissedecek. 00:12:55.360 --> 00:13:00.960 Bunun aksi olursa, insanlık ilerlemeyi durdurmuş demektir. 00:13:02.760 --> 00:13:03.960 Teknolojik gelişmenin 00:13:05.440 --> 00:13:07.160 nerede ve ne zaman 00:13:08.480 --> 00:13:11.200 duracağına biz karar veremeyiz. 00:13:13.160 --> 00:13:14.520 Yavaşlamak ise 00:13:15.960 --> 00:13:17.456 söz konusu olamaz. 00:13:17.480 --> 00:13:19.296 Aslına bakarsanız, 00:13:19.320 --> 00:13:21.240 hızlanmamız gerek. 00:13:24.600 --> 00:13:27.240 Hayatımızdaki zorluklukları ve belirsizlikleri 00:13:29.200 --> 00:13:32.560 yok etmek konusunda teknolojinin eline kimse su dökemez. 00:13:35.000 --> 00:13:37.816 İşte bu yüzden 00:13:37.840 --> 00:13:39.696 daha da zorlu ve belirsiz görevlerin 00:13:39.720 --> 00:13:43.800 peşine düşmemiz gerek. 00:13:48.200 --> 00:13:49.400 Makineler 00:13:51.880 --> 00:13:53.696 hesap yapabilir. 00:13:53.720 --> 00:13:55.296 Biz ise anlama gücüne sahibiz. 00:13:55.320 --> 00:13:57.360 Makineler talimata göre çalışır. 00:13:58.840 --> 00:14:00.696 Bizim ise bir amacımız var. 00:14:00.720 --> 00:14:03.000 Makineler 00:14:05.080 --> 00:14:06.296 nesneldir. 00:14:06.320 --> 00:14:07.520 Biz ise tutkuluyuz. 00:14:08.600 --> 00:14:14.576 Makinelerimizin yapabildiklerinden endişe duymamıza gerek yok. 00:14:14.600 --> 00:14:19.176 Aksine, bugün yapamadıkları bizi endişelendirmeli. 00:14:19.200 --> 00:14:24.696 Çünkü en büyük hayallerimizi gerçekleştirmek için 00:14:24.720 --> 00:14:28.800 yeni ve zeki makinelerin yardımına ihtiyacımız olacak. 00:14:30.000 --> 00:14:31.320 Başarısız olursak, 00:14:32.240 --> 00:14:36.896 başarısızlığımız makinelerimizin zekâsının çok veya az 00:14:36.920 --> 00:14:38.320 olmasından kaynaklanmayacak. 00:14:39.200 --> 00:14:42.280 Elimizdekilerle yetindiğimiz ve hırslarımıza ket vurduğumuz için 00:14:43.680 --> 00:14:45.240 başarısız olacağız. 00:14:46.520 --> 00:14:49.560 İnsanlığımızı gösteren şey, çekiç sallamak 00:14:51.280 --> 00:14:53.960 veya satranç oynamak gibi yeteneklerimiz değildir. NOTE Paragraph 00:14:54.560 --> 00:14:57.576 Yalnızca insanların yapabildiği bir şey var. 00:14:57.600 --> 00:14:58.800 Hayal kurmak. 00:15:00.120 --> 00:15:02.656 O yüzden hayallerimiz hep büyük olsun. NOTE Paragraph 00:15:02.680 --> 00:15:03.896 Teşekkür ederim. NOTE Paragraph 00:15:03.920 --> 00:15:07.807 (Alkış)