1 00:00:05,349 --> 00:00:12,379 Onur Ertuğrul Lûgat365 2 00:00:21,057 --> 00:00:22,657 Biz iki kişiyiz. 3 00:00:22,727 --> 00:00:25,097 Eşim Banu. Ben Onur. 4 00:00:25,495 --> 00:00:27,144 Muvaffak olabildiğim ölçüde size 5 00:00:27,144 --> 00:00:30,404 kelimelere inanmamızın hikâyesini anlatmaya çalışacağım. 6 00:00:31,349 --> 00:00:34,880 Ben ekibin kolay inananıyım. 7 00:00:34,880 --> 00:00:36,130 Çok kolay heyecanlanırım. 8 00:00:36,130 --> 00:00:38,061 Yeni bir şey öğrenince gözlerim parlar. 9 00:00:38,061 --> 00:00:40,321 Yani hemen her konuda harekete geçmeye inanırım. 10 00:00:40,321 --> 00:00:42,152 Çünkü hareketin her zaman 11 00:00:42,152 --> 00:00:44,562 güzelliği beraberinde getireceğine inanırım. 12 00:00:44,918 --> 00:00:47,748 Eşim Banu o benim gibi değil ama. O çok temkinlidir. 13 00:00:48,000 --> 00:00:49,960 Exel gibi insandır kendisi. 14 00:00:49,979 --> 00:00:51,529 (Gülüşmeler) 15 00:00:51,987 --> 00:00:54,162 O benimi gibi öyle kolay heyecanlanmaz, 16 00:00:54,162 --> 00:00:56,302 her zaman ayakları yere bassın ister. 17 00:00:56,801 --> 00:01:00,715 Şimdi öncelikle bizim, yani Lûgat365 hesabını 18 00:01:00,715 --> 00:01:03,075 zaten çoğunuz biliyorsunuzdur diye varsayıyorum. 19 00:01:03,750 --> 00:01:06,070 Çok daha eskiden birkaç ay önce keşfettğimiz 20 00:01:06,070 --> 00:01:10,120 birkaç benim kişisel tweetimi göstermek istiyorum. 21 00:01:11,077 --> 00:01:14,797 Bu tweet 2009 yılında yazmıştım, 7 yıl önce. 22 00:01:14,918 --> 00:01:18,978 ‘’Aman yarabbim ne güzel kelimeler var: muhatap, harfiyen, kasımpatı, karınca, 23 00:01:18,978 --> 00:01:22,284 farkındalık, müstesna, hicazet, Zimbabwe…’’ 24 00:01:22,284 --> 00:01:25,494 Zimbabwe garip, o değişik bir kafaydı. 25 00:01:25,494 --> 00:01:28,244 22.35 akşam on buçuk gibi yazmışım. 26 00:01:28,289 --> 00:01:29,839 (Gülüşmeler) 27 00:01:29,890 --> 00:01:32,470 Bir de hicazet diye bir kelime maalesef yok. 28 00:01:33,500 --> 00:01:36,300 İcazet demek istemişimdir diye varsayıyorum. 29 00:01:36,399 --> 00:01:38,869 Bir tane daha tweet, 2012'de yazmışım. 30 00:01:39,346 --> 00:01:42,526 ''teşebbüs çok güzel bir kelime ama müteşebbis daha da harika'' 31 00:01:43,746 --> 00:01:45,606 Müteşebbis değil ama teşebbüs 32 00:01:45,606 --> 00:01:48,216 Lûgat365’in ilk kelimesi olacaktı yıllar sonra. 33 00:01:48,307 --> 00:01:50,365 Ama bu arada bu tweetlerden daha geçenlerde 34 00:01:50,365 --> 00:01:51,938 tamamen tesadüfen haberdar olduk. 35 00:01:51,938 --> 00:01:53,317 Biz de bilmiyorduk böyle bir, 36 00:01:53,317 --> 00:01:56,414 yani bu hikâyenin böyle bir mazisinin olduğundan haberdar değildik. 37 00:01:56,414 --> 00:01:59,414 Son bir tweet daha göstereceğim, 2010'da yazmışım. 38 00:02:00,335 --> 00:02:01,775 ‘’bilakis ne güzel bi’ kelime. 39 00:02:01,775 --> 00:02:05,425 Kızım olursa adını Bilakis koyabilir miyim acaba? Bilakis Ertuğrul.’’ 40 00:02:06,535 --> 00:02:11,785 Bu tweeti yazdıktan 9-10 ay kadar sonra oğlum Eren dünyaya geldi. 41 00:02:11,786 --> 00:02:13,316 (Gülüşmeler) 42 00:02:14,849 --> 00:02:16,202 Olmadı. 43 00:02:16,202 --> 00:02:17,375 (Gülüşmeler) 44 00:02:17,375 --> 00:02:20,795 Şimdi işte eşim Lûgat365 projesinde 45 00:02:21,588 --> 00:02:24,908 emek emek beraber hayata geçirdiğim eşim Banu hamile. 46 00:02:26,766 --> 00:02:29,726 1 hafta ila 10 gün içinde kızımızı bekliyoruz. 47 00:02:29,746 --> 00:02:32,606 (Alkış) 48 00:02:33,560 --> 00:02:36,440 Ama ''bilakis'' olmayacak ismi, ikna edemedim. 49 00:02:36,799 --> 00:02:40,726 Yaklaşık iki yıl kadar önce biz bu kelime işi diyelim. 50 00:02:40,726 --> 00:02:43,336 Bu iş konusunda bir yolculuğa başlarken 51 00:02:44,151 --> 00:02:47,311 Banu’nun da heyecanımı paylaşmasının sebebi 52 00:02:47,325 --> 00:02:49,356 aslında benden ziyade kelimelere ve 53 00:02:49,356 --> 00:02:51,186 kelimelerin gücüne inanmasındandı. 54 00:02:51,186 --> 00:02:53,436 Biz bu güzel kelimeler -- 55 00:02:53,683 --> 00:02:57,053 İşte bazı kelimeleri çok güzel olarak adlandırılmış değildik ama 56 00:02:57,353 --> 00:03:00,523 aramızda bu kelimeleri kullanmaktan, yazmaktan 57 00:03:00,624 --> 00:03:03,774 ve çevreden duymaktan daha çok büyük keyif alıyorduk. 58 00:03:04,801 --> 00:03:07,391 Yan masamızda birinin namütenahi dediğini duyunca 59 00:03:07,512 --> 00:03:09,292 hemen birbirimizi dürtüyorduk. 60 00:03:09,315 --> 00:03:11,995 Yani ya da işte 'hemdem' kelimesinin işte 61 00:03:11,995 --> 00:03:15,446 'aynı nefesi soluyan' gibi bir etimolojik kökeni olduğunu öğrenince 62 00:03:15,446 --> 00:03:17,946 gerçekten gözlerimiz doluyordu. 63 00:03:19,395 --> 00:03:22,935 2014'ün yazında, yaz sonuna doğru bir gün yolda yürürken 64 00:03:22,936 --> 00:03:25,456 karşıdan gelen birisinin tişörtünde işte 65 00:03:26,026 --> 00:03:28,196 yanlış hatırlamıyorsam 'Imagine' yazıyordu. 66 00:03:28,368 --> 00:03:31,878 Ya dedik hani şu tişört 'tahayyül' yazsa ne kadar muhteşem olur diye. 67 00:03:31,920 --> 00:03:32,757 Böyle de 68 00:03:32,757 --> 00:03:33,458 (Gülüşmeler) 69 00:03:33,458 --> 00:03:35,428 heyecan yaşadık. 70 00:03:35,763 --> 00:03:37,953 15 dakika kadar sürdü o heyecan. 71 00:03:38,044 --> 00:03:40,274 (Gülüşmeler) (Alkış) 72 00:03:40,364 --> 00:03:43,264 Çünkü dedik ki ya biz işte üstüne sohbet muhabbet, 73 00:03:44,550 --> 00:03:47,639 fikir olarak hani güzel bir fikir gelmekle beraber dedik ki 74 00:03:47,639 --> 00:03:49,787 yani kimin ilgisini çeker ki böyle bir fikir, 75 00:03:49,787 --> 00:03:50,892 yani böyle bir tişört. 76 00:03:50,892 --> 00:03:54,919 Çünkü hani çok kanıksadığımız şekliyle 77 00:03:54,919 --> 00:03:58,399 tişörtlerde işte İngilizce yazar, işte Fransızca yazar. 78 00:03:58,399 --> 00:04:00,937 Daha öykündüğümüz medeniyetlerin diyelim, 79 00:04:00,937 --> 00:04:03,157 hani biraz abartı oluyor ama. 80 00:04:03,355 --> 00:04:05,095 O tür kelimeler yazar. 81 00:04:05,617 --> 00:04:07,837 Biz bu heyecanımız kısa sürede, 82 00:04:08,130 --> 00:04:12,550 dedik yani böyle bir şey kimsenin ilgisini çekmez. 83 00:04:12,724 --> 00:04:15,004 Şimdi nereden duyduğum, kimden, 84 00:04:15,038 --> 00:04:18,368 işte kimin anlattığını falan hatırlayamadığım bir hikâye anlatacağım. 85 00:04:18,378 --> 00:04:19,488 Kısacık. 86 00:04:20,151 --> 00:04:24,321 İki ihtiyar bir ağacın gölgesinde oturmuş sohbet ediyorlarmış. 87 00:04:24,599 --> 00:04:28,669 Biri diğerine ''Duydun mu otomobil diye bir şey keşfetmişler, 88 00:04:28,707 --> 00:04:31,717 10 günlük yolu artık sadece 1 günde gidebilecekmişiz'' demiş. 89 00:04:31,912 --> 00:04:35,461 Diğeri de ''muhteşem, peki geri kalan 9 günde ne yapacakmışız?'' demiş. 90 00:04:35,711 --> 00:04:38,581 Ben çok çok seviyorum ve çok etkileniyorum bu hikâyeden. 91 00:04:38,709 --> 00:04:40,959 Bayağı bizim hepimizin hayatının özeti gibi. 92 00:04:41,140 --> 00:04:44,514 İletişim çünkü kendinden menkul bir şekilde her gün daha da hızlanıyor 93 00:04:44,514 --> 00:04:48,634 ve her gün, istisnasız her gün bunun propagandasına maruz kalıyoruz. 94 00:04:49,305 --> 00:04:53,485 Fakat olması gereken hepimize daha çok vakti olması. 95 00:04:53,629 --> 00:04:55,849 Fakat yani bu salondaki herkes eminim ki 96 00:04:56,043 --> 00:04:58,803 hiçbir şeye vakti yok, hiçbir şeye yetişemiyor. 97 00:05:00,115 --> 00:05:04,435 Hâl böyleyken, bu dünya yani iletişim hızı ve gündelik hayatın bu telaşesi, 98 00:05:04,626 --> 00:05:07,738 sadece hızlanmak değil, aynı zamanda katmerleniyor. 99 00:05:07,738 --> 00:05:09,848 Yani katman katman bir hâl alıyor. 100 00:05:09,956 --> 00:05:12,486 Çünkü aynı anda hem Facebook'ta olmamız lazım, 101 00:05:12,518 --> 00:05:14,638 hem whatsapp'ta birisiyle konuşmamız lazım, 102 00:05:14,638 --> 00:05:15,918 hem evimizin salonundayız, 103 00:05:15,918 --> 00:05:17,580 hem Instagram'da bir şey yapıyoruz, 104 00:05:17,580 --> 00:05:18,685 hem bir dizi izliyoruz, 105 00:05:18,685 --> 00:05:20,335 hem de birisiyle sohbet ediyoruz. 106 00:05:20,335 --> 00:05:22,738 Böyle olunca da insanın kendini ifade etmesi 107 00:05:22,738 --> 00:05:26,068 kendini ya da duygularını ifade etmesi, bayağı lüks hâle geliyor. 108 00:05:26,202 --> 00:05:28,652 Pratik olduğu ölçüde sadece kabul görüyor. 109 00:05:28,701 --> 00:05:32,091 Bu da bizi yeni araçlar keşfetmeye itiyor. 110 00:05:32,652 --> 00:05:36,962 Hepimizin yine aşina olduğu işte emojiler, 111 00:05:37,353 --> 00:05:42,223 smileyler, snapler, tweetler, görsel dünyanın hâkimiyetinin başladığı, 112 00:05:42,404 --> 00:05:46,114 yani hiyeroglif devrinin yeniden doğumuna tanıklık ettiğimiz günler, 113 00:05:46,137 --> 00:05:47,433 bir çağda yaşıyoruz. 114 00:05:47,433 --> 00:05:50,961 Biz öğretmen değiliz, dilbilimci değiliz, yazar değiliz. 115 00:05:50,961 --> 00:05:52,121 Biz reklamcıyız. 116 00:05:52,181 --> 00:05:53,991 Alelade iki tane reklamcıyız. 117 00:05:55,404 --> 00:05:57,811 Her ne kadar her reklamcı gibi, 118 00:05:57,811 --> 00:06:01,791 işte Bodrum, Kaş hayallerimiz de baki. 119 00:06:01,791 --> 00:06:05,242 Çünkü yani bu sektörün işte tekrarcı, garantici, 120 00:06:05,242 --> 00:06:08,032 risk almaktan hazzetmeyen yapısı, hepimiz, 121 00:06:08,538 --> 00:06:12,408 yani bu meslekteki herkesi iğdiş ediyor ve heyecanını örseliyor. 122 00:06:13,005 --> 00:06:18,385 Fakat biz bu kelime işine aslında ilk parıldadığı akşam 123 00:06:18,816 --> 00:06:21,836 ''ya'' dedik ''biz bu kelimelerin reklamını yapsak nasıl olur?'' 124 00:06:21,836 --> 00:06:24,446 gibi bir soru ile her şeye başladık aslında. 125 00:06:26,155 --> 00:06:30,805 Şimdi işin içinde pazarlama müdürleri, işte KPI'lar, datalar, 126 00:06:31,285 --> 00:06:34,315 gelir modelleri, yatırımcılar falan olmayacaksa olabilir dedik. 127 00:06:34,315 --> 00:06:35,684 O zaman kendimiz girelim, ama 128 00:06:35,684 --> 00:06:37,588 gel gör ki paramız da yok. 129 00:06:37,588 --> 00:06:41,368 Ya dedik yapabilir miyiz acaba işte çalışmaya başlayalım. 130 00:06:43,411 --> 00:06:46,827 Bayağı o gece işte bir taraftan kütüphaneyi indirdik. 131 00:06:46,827 --> 00:06:48,057 İşte Sabahattin Ali'ler, 132 00:06:48,096 --> 00:06:50,132 Ahmet Hamdi Tanpınar'lar, Peyami Safa'lar. 133 00:06:50,232 --> 00:06:53,012 İşte güzel addettiğimiz kelimeleri çıkartmaya başladık 134 00:06:53,012 --> 00:06:54,331 ve onların kullanımlarını. 135 00:06:54,331 --> 00:06:57,061 Bir taraftan da sözlükler, etimoloji sözlükleri 136 00:06:57,061 --> 00:06:58,836 kökenlerini iyice araştırıyoruz. 137 00:06:58,836 --> 00:07:00,476 Bu işin derinine girdikçe girdikçe 138 00:07:00,476 --> 00:07:02,471 daha da heyecanımız katmerlendi. 139 00:07:03,723 --> 00:07:06,225 Böyle bir üzerimizde bir sorumluluk oluşmaya başladı 140 00:07:06,225 --> 00:07:08,461 ya da bize öyle geldi en azından. 141 00:07:08,461 --> 00:07:11,241 Ya dedik bunu gün yüzüne çıkarmamız lazım tekrardan 142 00:07:11,251 --> 00:07:13,941 gibi böyle bir heyecana kapıldık tabiri caizse. 143 00:07:15,352 --> 00:07:19,242 Ve o arada bir küçük, yine başka bir şey anlatacağım 144 00:07:20,373 --> 00:07:21,743 izninizle. 145 00:07:22,024 --> 00:07:24,414 Benim küçük kardeşim arkeoloji okudu. 146 00:07:24,414 --> 00:07:26,666 İşte Arkeofili diye bir site yürütüyorlar. 147 00:07:26,666 --> 00:07:30,686 Geçen yaz Bursa'da bir kazıdayken işte şey anlatıyor. 148 00:07:30,967 --> 00:07:33,281 8 bin yıllık bir kumaş bulmuşlar. 149 00:07:33,281 --> 00:07:35,682 İnanılmaz büyük bir heyecanla bunu anlatıyor böyle. 150 00:07:35,682 --> 00:07:37,462 İşte ben ilgili görünmeye çalışıyorum. 151 00:07:37,462 --> 00:07:38,985 Benzer durumlar yaşamışsınızdır. 152 00:07:38,985 --> 00:07:40,905 Ama o heyecan bende yok. ( Gülüşmeler ) 153 00:07:41,216 --> 00:07:44,503 İşte diyor en son hani ''Onur abi 8 bin yıllık kumaş, 154 00:07:44,503 --> 00:07:46,340 inanabiliyor musun'' dedi. 155 00:07:46,340 --> 00:07:48,978 Bende ya inanabiliyorum dedim, niye inanamayayım yani. 156 00:07:48,978 --> 00:07:49,718 (Gülüşmeler) 157 00:07:49,718 --> 00:07:52,958 Arkeologsun, kazıdasın 8 bin yani. 158 00:07:52,990 --> 00:07:55,240 Pek benim için büyük bir sürpriz yok orada. 159 00:07:55,896 --> 00:07:58,676 Hani heyecanlanamıyorum maalesef. 160 00:07:59,996 --> 00:08:02,692 O heyecanı paylaşamamamın sebebi 161 00:08:03,102 --> 00:08:05,452 benim bilgi eksikliğim aslında. 162 00:08:05,452 --> 00:08:08,182 Neden kumaş bulunamadığını bilmiyorum. 163 00:08:08,273 --> 00:08:09,912 Bulunan kumaşın arkeolojik anlamda 164 00:08:09,912 --> 00:08:11,864 ya da tarihsel anlamda, neye tekabül ettiği 165 00:08:11,864 --> 00:08:13,411 hakkında en ufak bir fikrim yok. 166 00:08:13,411 --> 00:08:15,868 Biz de dedik ki bizim bu işte kelimeler konusunda 167 00:08:15,868 --> 00:08:17,418 bu kadar gözlerimizin parlaması 168 00:08:17,418 --> 00:08:19,198 bu kadar heyecanlanmamızın sebebi 169 00:08:19,198 --> 00:08:21,218 aslında o dünyaya gömülmek. 170 00:08:21,938 --> 00:08:23,495 Birazcık işte o kökenleri bilince 171 00:08:23,495 --> 00:08:25,705 işte bilakis ile makûs kelimesinin ikisinin de 172 00:08:25,705 --> 00:08:27,615 akis kökünden geldiğini öğrenince 173 00:08:27,720 --> 00:08:29,574 ya bunu kiminle paylaşsak heyecanlanıyor 174 00:08:29,574 --> 00:08:30,959 garip bir heyecan yaratıyordu. 175 00:08:30,959 --> 00:08:33,533 Orada tatlı bir şey var, farklı bir şey var bizim için. 176 00:08:33,533 --> 00:08:35,751 Aslında biz bunu öğretebilirsek bir şekilde 177 00:08:35,751 --> 00:08:38,511 bu heyecanımızı insanların da paylaşacağını düşündük. 178 00:08:40,453 --> 00:08:42,773 Ve ondan sonra işte 3-4 ay kadar 179 00:08:42,831 --> 00:08:45,051 bayağı hummalı çalıştık geceli, gündüzlü. 180 00:08:46,209 --> 00:08:51,069 1 Ocak 2015 tarihinde teşebbüs kelimesiyle 181 00:08:51,169 --> 00:08:52,488 projemizi başlattık. 182 00:08:52,488 --> 00:08:54,165 Şöyle bir projeye soyunmuştuk. 183 00:08:54,165 --> 00:09:00,195 Dedik ki hani 365 gün hiç ara vermeden bir oyun başlatalım, 184 00:09:00,449 --> 00:09:03,162 her gün bir kelime paylaşalım anlamıyla, etimolojik kökeniyle 185 00:09:03,162 --> 00:09:05,872 ve usta yazarların alıntılarıyla. 186 00:09:06,080 --> 00:09:10,535 Bu kelimeleri tam da dili derdest eden o hiyeroglif çağının 187 00:09:10,535 --> 00:09:13,523 yeniden başlamasının müsebbibi platformlar aracılığıyla 188 00:09:13,523 --> 00:09:17,769 oyunu ters yüz edelim diye bir hayal alemine, 189 00:09:17,769 --> 00:09:18,947 işte oyunumuza başladık. 190 00:09:18,947 --> 00:09:23,157 Sonra müstehzi 2 Ocak, intizar, 191 00:09:23,157 --> 00:09:25,687 tahayyül tişörtteki, 192 00:09:25,830 --> 00:09:27,768 havsala, mütereddit gibi. 193 00:09:27,768 --> 00:09:30,618 Böyle her gün bir kelime paylaşarak gitmeye başladık. 194 00:09:31,861 --> 00:09:35,023 İlk dalga diyeyim tabiri caizse, 195 00:09:35,023 --> 00:09:38,927 yani bu kelime heyecanını taşıyan insanlara 196 00:09:38,927 --> 00:09:44,672 çok kısa sürede, hemencecik, 1-2 hafta gibi kısa bir sürede ulaştık. 197 00:09:44,672 --> 00:09:46,354 Onlar bizim heyecanımızı alıp 198 00:09:46,354 --> 00:09:50,214 başka kendi yine takipçilerine yaymaya başladılar. 199 00:09:51,094 --> 00:09:54,872 Tek tek tabii o zamanlarda işte 10 takipçi, 15 takipçi, 100 takipçi falan, 200 00:09:54,872 --> 00:09:59,931 tek tek her bir takipçinin profilinde Türkçe karşılığı olmadığı için 201 00:09:59,931 --> 00:10:02,404 maalesef stalk'lıyorduk tek tek hepsini. 202 00:10:02,404 --> 00:10:04,314 Hani nasıl birisi falan diye. 203 00:10:05,009 --> 00:10:07,361 Ve genel olarak gördüğümüz manzara 204 00:10:07,361 --> 00:10:11,491 hepsi 30-40 yaş ve hatta üzeri takipçilerdi. 205 00:10:11,900 --> 00:10:14,608 Çünkü hani kelimelerin çoğunu biliyorlardı 206 00:10:14,608 --> 00:10:17,138 ya da en kötü ihtimalle aşinalıkları vardı. 207 00:10:17,356 --> 00:10:19,246 Ne zaman gençler de 208 00:10:20,949 --> 00:10:24,319 herkes genci yaşlıyı kendinden referansla söylüyor tabii. 209 00:10:24,546 --> 00:10:27,326 Gençler ne zaman ilgilenmeye başladı diyeyim. 210 00:10:28,063 --> 00:10:30,869 Biz bu kelimeleri ürünlere taşımaya başladığımız zaman. 211 00:10:30,869 --> 00:10:35,449 Bu kelimeler işte poster oldular, defter oldular, çanta oldular. 212 00:10:36,024 --> 00:10:42,684 Ve bir anda bu çok çok büyük bir dalga yaratmaya başladı bu hareketle beraber. 213 00:10:43,970 --> 00:10:46,800 Tahminimizden, hayallerimizden büyük değildi de, 214 00:10:46,802 --> 00:10:48,495 tahminimizden bayağı büyüktü. 215 00:10:48,495 --> 00:10:51,166 Bizim gayemiz kelimeleri görünür kılmaktı. 216 00:10:51,166 --> 00:10:55,158 Gündelik hayatın, en sıradan hayatın her alanında çıkıp, 217 00:10:55,158 --> 00:10:59,463 onları olabildiğince işte popüler modern bir tasarımla 218 00:10:59,463 --> 00:11:01,833 insanların ilgisini cezbetmeye çalıştık. 219 00:11:02,025 --> 00:11:07,265 Bu ürünleştirme çalışmaları işte katbekat farklı işbirlikleriyle 220 00:11:07,286 --> 00:11:10,165 daha da genişleyerek devam etti. 221 00:11:10,165 --> 00:11:14,765 Sonra işte Galata'da annemin yürüttüğü bir dükkân açtık. 222 00:11:15,316 --> 00:11:17,406 ''Güzel Kelimeler Dükkânı'' açtık. 223 00:11:17,927 --> 00:11:20,327 Orada yine uğraşmaya devam ediyoruz. 224 00:11:20,381 --> 00:11:21,918 Ve daha da çeşitlensin. 225 00:11:21,918 --> 00:11:25,826 Çünkü en alakası olmayan insan bile bunlara maruz kalsın istiyoruz. 226 00:11:25,826 --> 00:11:27,356 Her taraftan hayata sızsın. 227 00:11:27,356 --> 00:11:31,536 2015 senesi 365 günlük bir söz için 228 00:11:31,536 --> 00:11:33,597 çok uygun bir sene de değildi bir taraftan. 229 00:11:34,109 --> 00:11:38,699 2015 bayağı olaylı, çok ölümlü ve acı dolu bir yıldı. 230 00:11:38,927 --> 00:11:44,177 Öyle bir işe giriştik ki her gün bir sene boyu, 231 00:11:44,229 --> 00:11:47,469 1 Ocak'ta başladık, 31 Aralık'ta bitireceğiz diye bir söz verdik, 232 00:11:47,647 --> 00:11:51,997 her gün bir güzel kelime paylaşacağız diye bir hikâyeye başladık. 233 00:11:52,738 --> 00:11:55,578 Gece gündüz çalışıyoruz, ama öyle olaylar oluyor ki, 234 00:11:56,054 --> 00:11:59,184 yani güzel kelimelerde, Lûgat365'de 235 00:11:59,950 --> 00:12:04,190 işte yani hep bu salonda yaşamamış hiç kimse yok yani sonuçta, 236 00:12:04,192 --> 00:12:05,792 her şey anlamını yitiriyor. 237 00:12:06,038 --> 00:12:08,458 Ne yapalım dedik bir şey yaşamamız vardı hani. 238 00:12:08,827 --> 00:12:11,467 Bitirelim dedik projeyi, hiçbir anlamı yok çünkü. 239 00:12:11,667 --> 00:12:16,427 İşte orada 18 kişi ölmüş, biz burada ne diyeyim? 240 00:12:17,185 --> 00:12:19,545 Müşkülpesent mi paylaşacağız yani hani? 241 00:12:19,648 --> 00:12:21,582 Çok saçma, hiçbir anlamı yok. 242 00:12:21,582 --> 00:12:25,077 Sözümüzden caymak yerine dedik ki bu acıyı tarif eden, 243 00:12:25,077 --> 00:12:27,312 yani acıyı da değil, aslında ne hissediyorsak 244 00:12:27,312 --> 00:12:29,412 o duyguları tarif eden kelimelere sığınalım. 245 00:12:31,137 --> 00:12:34,857 Figan, hicap, yas, ah. 246 00:12:35,165 --> 00:12:36,457 Bu sadece birkaçını koydum. 247 00:12:36,457 --> 00:12:40,289 2015 öyle bir seneydi ki herhâlde yani tam sayısına bakmadık, 248 00:12:40,289 --> 00:12:42,959 30-35 tane falan acıyı tarifleyen, 249 00:12:42,963 --> 00:12:45,126 çeşitli açılardan tarifleyen kelime paylaştık. 250 00:12:45,126 --> 00:12:48,442 Yaşanan olaylar ve insanın hissettiği duygular karşısında 251 00:12:48,442 --> 00:12:51,332 hiçbir emoji kâfi gelmiyordu, hiçbir snap, hiçbir gift. 252 00:12:51,830 --> 00:12:56,021 İnsanlar o yaşadıkları duyguları, özellikle naçizane gözlemimizdir 253 00:12:56,021 --> 00:12:58,198 hani hiçbir veriye dayanmıyor. 254 00:12:58,198 --> 00:13:01,068 Ama özellikle gençler böyle, lal oldular. 255 00:13:01,251 --> 00:13:05,201 Çünkü bu duyguları nasıl dile getirebileceklerini bilmiyorlardı. 256 00:13:06,311 --> 00:13:08,731 Herkes hep birlikte bu kelimelere sarıldı. 257 00:13:08,957 --> 00:13:11,487 Çünkü evet bu kelimeler anlatıyordu. 258 00:13:12,106 --> 00:13:15,266 Keşke bu kadar çok böyle kelime paylaşmasaydık tabii. 259 00:13:15,491 --> 00:13:20,061 Ama insanlara bu kadar sirayet etmesinde bunun da payı oldu. 260 00:13:20,330 --> 00:13:24,074 Yani insanların bizzat o kelimelere ne kadar ihtiyacımız olduğunu 261 00:13:24,074 --> 00:13:26,254 görmüş olduğunu var sayıyoruz naçizane. 262 00:13:26,358 --> 00:13:29,628 Öyle böyle bir sene bitti, 31 Aralık 2015'te 263 00:13:29,671 --> 00:13:32,781 Allah'a ısmarladık kelimesiyle projeyi sonlandırdık. 264 00:13:33,788 --> 00:13:37,171 İnanılmaz yorulduk gerçekten nasıl tarif edeyim. 265 00:13:37,171 --> 00:13:39,706 Bir yandan çünkü bizim diğer işlerimiz de devam ediyor 266 00:13:39,706 --> 00:13:42,323 ve bu işin bu kadar hayatımızın her alanına, 267 00:13:42,323 --> 00:13:44,846 yani bu kadar hayatımızda olacağını tahmin etmiyorduk. 268 00:13:44,846 --> 00:13:47,716 365 günlük bir söz vermek bu arada, herhangi bir konu için, 269 00:13:47,716 --> 00:13:50,458 yani hiç aksatmadan ardışık 365 günlük bir söz vermek, 270 00:13:50,906 --> 00:13:53,866 tamamen cahil cesareti diyeceğim, evet yani. 271 00:13:54,061 --> 00:13:56,721 Ama işte öyle çok inanmıştık hakikaten. 272 00:13:57,150 --> 00:13:59,640 Çok yorulduk, bitti. Ama değdi. 273 00:13:59,662 --> 00:14:03,382 Çünkü birilerine dokunmaya muvaffak olduk. 274 00:14:03,490 --> 00:14:06,920 Birilerine o merakı cezbettiğimizi gördük. 275 00:14:07,114 --> 00:14:10,094 İşte şu iki tane örnek tweet göstereceğim. 276 00:14:10,463 --> 00:14:12,943 Bu iki tane Türkiye'nin farklı şehrinden öğretmen. 277 00:14:13,317 --> 00:14:18,907 Bir tanesi okulunun koridoruna pano yapmış Lûgat365 kelimeleriyle. 278 00:14:19,002 --> 00:14:21,292 Başka bir öğretmen yine şeyi söylüyor. 279 00:14:21,292 --> 00:14:25,922 Her gün derse işte Lûgat365'in bir kelimesini anlatarak başlıyormuş. 280 00:14:27,706 --> 00:14:31,456 Ve sonunda da bir de ilk günden beri hayalini kurduğumuz, 281 00:14:31,671 --> 00:14:34,501 bez ciltli bir kitapta bu kelimeleri toplamaktı. 282 00:14:34,648 --> 00:14:38,898 Burada Can Öz sağ olsun çok nazımızı kaprisimizi çekti. 283 00:14:39,357 --> 00:14:41,885 Ekibiyle birlikte o bez cildi oluşturmak için. 284 00:14:41,885 --> 00:14:45,915 Ve hani bizim için en büyük somut ödül de kitabımız oldu. 285 00:14:45,965 --> 00:14:49,576 Bugün işte dükkâna birisi geliyor, işte iki tane kitap alıyor diyor ki, 286 00:14:49,576 --> 00:14:52,950 işte birini kendime alıyorum birini de çocuğuma saklayacağım diyor. 287 00:14:52,950 --> 00:14:56,040 Ya da işte genç, işte 19-20 yaşında çocuklar gelip 288 00:14:56,040 --> 00:14:57,993 işte orada sohbet ettiğimizde, 289 00:14:57,993 --> 00:15:00,475 sessiz sinema oynadıklarını anlatıyorlar bu kitapla. 290 00:15:00,475 --> 00:15:02,935 İşte rastgele bir kelime açıp birbirlerine anlatmaya 291 00:15:02,935 --> 00:15:03,777 çalışıyorlarmış. 292 00:15:03,777 --> 00:15:06,439 Ya da işte güne, her güne bir kelimeyle başlayan, 293 00:15:06,439 --> 00:15:10,521 biraz da fal bakar gibi başlama şeyi de varmış, onu da öğrendik. 294 00:15:10,521 --> 00:15:12,641 (Gülüşmeler) 295 00:15:13,759 --> 00:15:16,769 Yani bunlar bizim için gerçekten tarifsiz mutluluklar oldu. 296 00:15:16,801 --> 00:15:22,421 İşte biz birbirimize inandık, sonra kelimelere inandık. 297 00:15:22,831 --> 00:15:25,452 Sonra dedik ki yani bize ve kelimelere inanan 298 00:15:25,452 --> 00:15:27,702 başka insanlara ulaşabilir miyiz? 299 00:15:28,889 --> 00:15:32,039 Her bir bize inanan ve kelimelere inanan insanla 300 00:15:32,096 --> 00:15:34,666 başka daha başka insanlara ulaşmaya devam ettik. 301 00:15:34,835 --> 00:15:39,196 Hakikaten hayalini kurduğumuz o yolculuğa 302 00:15:39,196 --> 00:15:43,106 biz kendi çapımızda naçizane muvaffak olduk. 303 00:15:43,846 --> 00:15:45,626 Bize bu yolculukta, 304 00:15:47,334 --> 00:15:52,314 kelimeleri, zaten onların iltifatını ben kabul edecek değilim zaten. 305 00:15:52,376 --> 00:15:54,736 Yani kelimeler kendinden menkul kelimeler. 306 00:15:55,128 --> 00:15:57,688 Onlar orada vakur bir şekilde zaten duruyorlardı. 307 00:15:57,693 --> 00:15:59,052 Biz keşfetmedik onları. 308 00:15:59,052 --> 00:16:01,784 Onlar sadece hani eski Türk filmlerindeki, 309 00:16:01,784 --> 00:16:05,404 işte o hayata küsmüş, yeminini bozmuş kahramanlar gibiydi onlar. 310 00:16:05,562 --> 00:16:08,972 Biz onları ikna ettik, gel bak bu oyunda da sana yer var diye. 311 00:16:10,041 --> 00:16:12,831 Bize ve kelimelere inanan herkese teşekkür ederim. 312 00:16:12,880 --> 00:16:13,771 Ederiz. 313 00:16:13,771 --> 00:16:15,394 Eşim de eder eminim. 314 00:16:15,394 --> 00:16:19,184 (Gülüşmeler) (Alkış) 315 00:16:22,251 --> 00:16:24,503 Yine son kelimemizle bitireyim ben, 316 00:16:24,503 --> 00:16:25,934 Allah'a ısmarladık. 317 00:16:25,934 --> 00:16:28,164 (Alkış)