1 00:00:12,486 --> 00:00:15,730 İnsanlar olmasaydı matematik olur muydu? 2 00:00:15,730 --> 00:00:19,057 Eski zamanlardan beri, insanlık, matematiğin 3 00:00:19,057 --> 00:00:22,712 keşfedildiği ya da icat olunduğu konusunu çok tartıştı. 4 00:00:22,712 --> 00:00:25,224 Bizi çevreleyen evreni anlamaya yardımcı olması için 5 00:00:25,224 --> 00:00:27,374 matematiksel kavramları biz mi oluşturduk 6 00:00:27,374 --> 00:00:31,521 veya matematik, biz bulsak da bulmasak da 7 00:00:31,521 --> 00:00:34,734 gerçekleriyle var olan evrenin kendi ana dili midir? 8 00:00:34,734 --> 00:00:38,102 Sayılar, çokgenler ve denklemler hakikaten gerçekler mi 9 00:00:38,102 --> 00:00:42,676 veya sadece bazı teorik amaçların eterik gösterimleri mi? 10 00:00:42,676 --> 00:00:46,235 Matematiğin bağımsız gerçekliğinin bazı eski savunucuları var. 11 00:00:46,235 --> 00:00:49,796 5. Yüzyıl Yunan Pisagorcuları sayıların hem yaşayan varlıklar, 12 00:00:49,796 --> 00:00:53,261 hem de evrensel prensipler olduklarına inandılar. 13 00:00:53,261 --> 00:00:57,568 Bir sayısına "birim" dediler, diğer tüm sayıların üreticisi 14 00:00:57,568 --> 00:00:59,829 ve tüm yaratılışın kaynağı. 15 00:00:59,829 --> 00:01:02,644 Sayılar doğada aktif etmenlerdi. 16 00:01:02,644 --> 00:01:05,499 Platon matematiksel kavramların somut ve evrenin kendisi 17 00:01:05,499 --> 00:01:10,444 kadar gerçek olduğunu savundu, onlar hakkındaki bilgimize bakmaksızın. 18 00:01:10,444 --> 00:01:13,897 Geometrinin babası Öklid, doğanın kendisinin matematiksel kuralların 19 00:01:13,897 --> 00:01:17,702 fiziksel manifestosu olduğuna inanırdı. 20 00:01:17,702 --> 00:01:21,926 Diğerleri, sayıların fiziksel olarak var ya da yok olsa da, matematiksel ifadelerin 21 00:01:21,926 --> 00:01:25,047 kesinlikle olamayacağını savundular. 22 00:01:25,047 --> 00:01:29,586 Doğruluk değerleri insanların yarattığı kurallara dayanıyor. 23 00:01:29,586 --> 00:01:32,613 Matematik sadece icat edilmiş mantıksal bir alıştırma, 24 00:01:32,613 --> 00:01:36,356 insanın şuurlu düşüncesi dışında var olmayan, 25 00:01:36,356 --> 00:01:40,997 beyin tarafından sezilen desenlere dayalı soyut ilişkilerin bir dilidir; 26 00:01:40,997 --> 00:01:46,694 bu desenleri kullanarak kaostan, yararlı ama yapay bir düzenin icadı için. 27 00:01:46,694 --> 00:01:50,373 Bu fikrin taraftarlarından biri Leopold Kronecker idi, 28 00:01:50,373 --> 00:01:53,997 19. yüzyılda yaşamış Alman matematik profesörü. 29 00:01:53,997 --> 00:01:56,451 İnancı meşhur ifadesinde özetlenmişti: 30 00:01:56,451 --> 00:02:00,960 "Tanrı doğal sayıları yarattı, gerisi hep insanın çabası." 31 00:02:00,960 --> 00:02:03,533 Matematikçi David Hilbert'in hayatı süresince 32 00:02:03,533 --> 00:02:07,131 matematiği mantıksal bir yapı olarak kurma gayreti vardı. 33 00:02:07,131 --> 00:02:10,501 Hilbert matematiğin tümünü aksiyomlarla tanımlamaya çalıştı, 34 00:02:10,501 --> 00:02:12,969 Öklid'in geometriyle yaptığı gibi. 35 00:02:12,969 --> 00:02:17,525 O ve benzerleri matematiği derin bir felsefik oyun olarak gördüler 36 00:02:17,525 --> 00:02:19,700 fakat yine de bir oyun. 37 00:02:19,700 --> 00:02:23,231 Öklidyen olmayan geometrinin babalarından biri olan Henri Poincaré, 38 00:02:23,231 --> 00:02:26,238 Öklidyen olmayan geometrinin varlığına inandı. 39 00:02:26,238 --> 00:02:30,535 Hiperbolik ve eliptik eğriliklere sahip düz-olmayan yüzeylerle uğraşırken 40 00:02:30,535 --> 00:02:35,001 uzun süredir düz yüzeyler için geçerli geometri kabul edilen Öklid geometrisinin 41 00:02:35,001 --> 00:02:37,153 evrensel bir gerçek olmadığını, 42 00:02:37,153 --> 00:02:42,131 sadece kuralların belli bir kümesinin kullanımının sonucu olduğunu ispatladı. 43 00:02:42,131 --> 00:02:45,865 Fakat 1960'da Nobel Fizik ödülünü alan Eugene Wigner 44 00:02:45,865 --> 00:02:50,173 "matematiğin akıl almaz geçerliliği" deyimiyle matematiğin gerçek 45 00:02:50,173 --> 00:02:53,283 ve insanlar tarafından keşfedildiği fikrini 46 00:02:53,283 --> 00:02:55,422 güçlü şekilde ortaya koymuştur. 47 00:02:55,422 --> 00:02:58,388 Wigner yoktan oluşturulan birçok soyut matematiksel teorilerin, 48 00:02:58,388 --> 00:03:03,099 çoğu zaman bir fiziksel gerçekliğe işaret etmemesine rağmen, 49 00:03:03,099 --> 00:03:05,873 evrenin öteden beri nasıl işlediğini açıklamak için gerekli 50 00:03:05,873 --> 00:03:08,337 yapılar olduğunun, on yıllar 51 00:03:08,337 --> 00:03:11,440 hatta asırlar sonra ispatlandığına işaret etmiştir. 52 00:03:11,440 --> 00:03:15,688 Örneğin, İngiliz matematikçi Gottfried Hardy'nin sayılar teorisi. 53 00:03:15,688 --> 00:03:19,377 Çalışmaları, hiçbirinin gerçek dünyada herhangi bir olayı 54 00:03:19,377 --> 00:03:21,918 açıklamaya yaramayacağı söylenmesine karşın, 55 00:03:21,918 --> 00:03:24,660 kriptografinin doğuşunu sağlamıştır. 56 00:03:24,660 --> 00:03:26,938 Diğer bir tamamen teorik çalışması ise 57 00:03:26,938 --> 00:03:30,095 genetikte Hardy-Weinberg yasası olarak tanınır 58 00:03:30,095 --> 00:03:31,834 ve Nobel ödülü kazanmıştır. 59 00:03:31,834 --> 00:03:34,426 Fibonacci meşhur dizisini, idealize edilmiş 60 00:03:34,426 --> 00:03:38,040 tavşan populasyonunun büyümesini gözlemlerken rastgele bulmuştur. 61 00:03:38,040 --> 00:03:41,318 İnsanlık daha sonra doğada her yerde dizinin izlerine rastlamıştır, 62 00:03:41,318 --> 00:03:44,036 ayçiçeği tohumları ve çiçek taç yaprakları dizilimlerinden 63 00:03:44,036 --> 00:03:45,857 ananasın yapısına, 64 00:03:45,857 --> 00:03:48,497 hatta akciğerdeki bronşların dallanmasına. 65 00:03:48,497 --> 00:03:52,704 Yine 1850'de Bernhard Riemann'ın Öklidyen dışı çalışması var: 66 00:03:52,704 --> 00:03:57,291 Bir asır sonra Einstein bunu genel izafiyet teorisi modelinde kullandı. 67 00:03:57,291 --> 00:03:58,707 İşte daha büyük bir atılım: 68 00:03:58,707 --> 00:04:02,783 Matematiksel düğüm teorisi, ilk olarak 1771 yılında 69 00:04:02,783 --> 00:04:05,185 konum geometrisini açıklamak için geliştirildi 70 00:04:05,185 --> 00:04:10,033 ve 20. asrın sonunda DNA'nın kendisini kopyalama sürecinde 71 00:04:10,033 --> 00:04:12,212 nasıl açıldığını tarif için kullanıldı. 72 00:04:12,212 --> 00:04:16,161 Bu teori sicim teorisinin temel açıklamalarında da kullanılabilir. 73 00:04:16,161 --> 00:04:18,791 Tüm insanlık tarihinin en etkili bazı matematikçileri 74 00:04:18,791 --> 00:04:22,472 ve bilim insanları da konuya, genellikle şaşırtıcı şekillerde, 75 00:04:22,472 --> 00:04:24,093 dâhil olmuşlardır. 76 00:04:24,093 --> 00:04:26,904 Yani, matematik bir icat mı yoksa keşif mi? 77 00:04:26,904 --> 00:04:29,851 Yapay kurgu mu, yoksa evrensel gerçek mi? 78 00:04:29,851 --> 00:04:34,017 İnsan yapısı mı veya doğal, muhtemelen ilahi, yaratılış mı? 79 00:04:34,017 --> 00:04:38,458 Bu sorular öylesine derin ki çoğu zaman tartışma doğası gereği tinsel oluyor. 80 00:04:38,458 --> 00:04:41,550 Cevap bakılan özel konsepte göre değişebilir 81 00:04:41,550 --> 00:04:45,177 fakat karmakarışık bir budist hikâyesi gibi görünebilir. 82 00:04:45,177 --> 00:04:48,806 Eğer bir ormanda belli sayıda ağaç var fakat onları sayacak kimse yoksa, 83 00:04:48,806 --> 00:04:50,726 bu sayı var mıdır?