1 00:00:00,915 --> 00:00:06,290 Kaveh Akbar adında, şair bir dostum var. 2 00:00:07,411 --> 00:00:09,494 Kaveh internette, 3 00:00:09,518 --> 00:00:13,180 bilim insanları mavi balinanın anatomik kalbini 4 00:00:13,204 --> 00:00:17,014 tavana kancayla astığı bir fotoğraf buldu. 5 00:00:17,038 --> 00:00:20,557 Bu şekilde, mavi balinanın kalbinin 6 00:00:20,581 --> 00:00:24,971 bir insanın içine sığabileceği kadar büyük olduğunu gözlemleyebildiler. 7 00:00:25,815 --> 00:00:28,407 Kaveh, bu fotoğrafı paylaştığında 8 00:00:28,431 --> 00:00:30,581 açıklama olarak şunu yazdı: 9 00:00:30,605 --> 00:00:34,098 "Bu, yazmayı planladığın şiiri 10 00:00:34,098 --> 00:00:39,045 evrenin çoktan yazdığının bir başka hatırlatıcısıdır." 11 00:00:40,197 --> 00:00:43,247 Bunu ilk gördüğümde dehşete kapıldım. 12 00:00:43,271 --> 00:00:46,801 “Hadi ama dostum! Yeni metaforlar uydurmaya çalışıyorum. 13 00:00:46,825 --> 00:00:49,763 Henüz keşfedilmemiş güzellikleri keşfetmeye çalışıyorum. 14 00:00:49,787 --> 00:00:53,184 Evrenin her zaman önümde olacağını söylerken ne demeye çalıştın?” 15 00:00:53,208 --> 00:00:56,768 Bu problemin şairlere özgü olmadığını biliyorum. 16 00:00:56,792 --> 00:01:02,024 Ama dünyanın özellikle büyük, 17 00:01:02,048 --> 00:01:04,278 özellikle imkansız, 18 00:01:04,302 --> 00:01:07,321 özellikle ihtişam dolu hissettirdiği, 19 00:01:07,345 --> 00:01:09,146 böyle günlerde; 20 00:01:10,492 --> 00:01:13,733 “Bütün bunlara katkıda bulunabileceğim neyim var?” 21 00:01:13,757 --> 00:01:15,183 diye düşüyorum. 22 00:01:16,323 --> 00:01:19,666 Bir süre önce bazılarınızın da görmüş olabileceği bir video gördüm. 23 00:01:19,666 --> 00:01:22,394 Birkaç ayda bir internette turluyor. 24 00:01:22,418 --> 00:01:24,963 Sığırcık denilen kuşlar var. 25 00:01:24,987 --> 00:01:28,463 “Sığırcık sürüsü” denilen gruplarla uçuyorlar. 26 00:01:28,487 --> 00:01:31,413 Buna büyük bir kuş bulutu da denilebilir. 27 00:01:31,940 --> 00:01:35,131 Birisi, bu sığırcıkların uçuşunu 28 00:01:35,131 --> 00:01:38,241 telefonuyla yakalamayı başarmış. 29 00:01:38,265 --> 00:01:41,417 İlk başta şekilsiz bir leke oluşturuyorlar. 30 00:01:41,441 --> 00:01:44,017 Sonra öyle bir an var ki, 31 00:01:44,017 --> 00:01:48,875 kuşlar yer değiştirip sığırcık görüntüsünü alıyor. 32 00:01:48,899 --> 00:01:50,550 Hem de gökyüzünde! 33 00:01:50,574 --> 00:01:51,583 (Kahkahalar) 34 00:01:51,607 --> 00:01:53,630 Bunu görür görmez şöyle düşündüm: 35 00:01:53,654 --> 00:01:56,057 (İç çekerek) ''Yazmayı planladığın şiiri 36 00:01:56,081 --> 00:01:57,648 evren çoktan yazdı!" 37 00:01:57,672 --> 00:01:58,752 (Kahkahalar) 38 00:01:58,776 --> 00:02:02,066 Ancak, ilk kez, bu beni umutsuzlukla doldurmadı. 39 00:02:02,090 --> 00:02:05,144 Bunun yerine “Tamam,” dedim. 40 00:02:05,168 --> 00:02:09,909 Belki yeni bir şey icat etmek benim görevim değil. 41 00:02:09,933 --> 00:02:15,515 Belki de benim görevim; evrenin bana gösterdiklerini dinlemek 42 00:02:16,674 --> 00:02:21,167 ve bana sunacaklarına karşılık kendimi açık tutmaktır. 43 00:02:21,191 --> 00:02:23,676 Böylece sıra bana geldiğinde 44 00:02:23,700 --> 00:02:26,129 sadece bir anlığına, 45 00:02:26,153 --> 00:02:28,202 sadece sahip olduğum sürece, 46 00:02:28,226 --> 00:02:30,460 ışığa bir şey tutabilirim. 47 00:02:31,942 --> 00:02:36,531 Yazmayı planladığın şiiri 48 00:02:36,555 --> 00:02:39,772 evren çoktan yazdı. 49 00:02:39,796 --> 00:02:41,483 İşte bu yüzden, 50 00:02:41,507 --> 00:02:47,259 miras kalmış bir koreografiyle 51 00:02:47,283 --> 00:02:53,408 bedenleri yükselen ve alçalan 52 00:02:53,432 --> 00:02:57,205 nefes kesici bir şekilde gökyüzüyle kaynaşan, 53 00:02:57,229 --> 00:02:59,759 yoğun bir anda, 54 00:03:00,279 --> 00:03:03,711 gökyüzüne karşı kanat çırpan koca bir kuşun belirgin şeklini oluşturan 55 00:03:03,711 --> 00:03:04,524 bu sığırcıkları 56 00:03:04,548 --> 00:03:06,710 işaret etmek dışında bir şey yapamazsın. 57 00:03:07,351 --> 00:03:11,386 İşte bu yüzden ağzın “o” şeklini alır. 58 00:03:11,410 --> 00:03:12,884 Bu nefes kesilmesi değildir. 59 00:03:12,908 --> 00:03:15,468 Bunun yerine 60 00:03:15,492 --> 00:03:18,299 “Evet, elbette,” demenin başlangıcıdır. 61 00:03:18,323 --> 00:03:24,412 Elbette, mavi balinanın kalbi, bir insanın ayakta durabileceği kadar 62 00:03:24,436 --> 00:03:28,772 yüksek olan bir ev kadar geniştir demek gibi. 63 00:03:28,796 --> 00:03:32,695 Elbette, dişi yaban arısının yumurtalarını incir çiçeğinin içine bırakması, 64 00:03:32,719 --> 00:03:37,246 ölmesi ve ayrışması 65 00:03:37,270 --> 00:03:40,185 inciri mümkün kılar. 66 00:03:40,209 --> 00:03:43,925 Meyve, onun bu dönüşümünün kanıtıdır. 67 00:03:43,949 --> 00:03:47,363 Bazen, şiir o kadar aydınlıktır ki 68 00:03:47,387 --> 00:03:50,661 şapşal dilin buna bağlı kalmaz. 69 00:03:50,685 --> 00:03:54,019 Bazen, şiir o kadar dürüsttür ki 70 00:03:54,043 --> 00:03:56,371 kimse sana inanmaz. 71 00:03:56,395 --> 00:03:57,652 Ben, 72 00:03:57,652 --> 00:04:01,840 kuşlardan oluşan bir kuşum. 73 00:04:01,864 --> 00:04:05,785 Bu mavi kalp içinde ayağa kalkabileceğin bir ev. 74 00:04:05,809 --> 00:04:08,113 Burada, 75 00:04:08,137 --> 00:04:09,927 bu çiçeğin içinde 76 00:04:09,927 --> 00:04:13,404 ölüyorum. 77 00:04:14,140 --> 00:04:15,895 Önemli değil. 78 00:04:15,919 --> 00:04:18,899 Bunu yapmak için buraya kondum. 79 00:04:18,923 --> 00:04:21,517 Bu meyveyi al. 80 00:04:21,541 --> 00:04:24,200 Sana bunu sunuyorum. 81 00:04:24,224 --> 00:04:26,376 Belki ilk 82 00:04:26,400 --> 00:04:28,380 ya da en en iyisi değil. 83 00:04:28,404 --> 00:04:30,809 Ama yaşadığımdan emin olmanın 84 00:04:30,809 --> 00:04:32,862 tek yolu bu. 85 00:04:32,862 --> 00:04:33,926 (Alkışlar)