Basit sorular, en zor yanıtlananlar oluyor
Bir şey, nedir?
Niçin bir şeyler oluverir?
Ve niçin böyle oluverirler?
Gelin buna adım adım yaklaşalım.
Neyden oluşuyorsun?
Maddeden.
O da moleküllerden oluşuyor,
o da atomlardan.
Atomlar ise temel parçacıklardan oluşuyor.
Ancak temel parçacıklar var olan en küçük şeylerse
o zaman onlar neyden oluşuyor?
Basit sorulara basit adımlar atalım.
Evreni iyice temizleyelim.
Maddeden, karşıt maddeden, ışınımdan,
parçacıklardan, her şeyden...
Şimdi yakınlaşıp tam bir hiçliğe bakalım.
Boş uzay nedir?
Boşluk dediğimiz şey bu mudur?
Atom yok, madde yok, hiçbir şey yok!
Peki gerçekten bu denli boş mudur?
Hiçlik, bize her şeyin
yapı taşlarını sağlıyor.
Boş uzay, bir bakıma, engin ve durgun
bir okyanus gibidir.
Olay olmadığında su çarşaf gibi olurken
sert bir esinti, ciddi dalgalara
neden olabiliyor.
Evrenimiz de buna benzer çalışıyor.
Bu okyanuslardan her yerde bulunuyor.
Fizikçiler bunlara "alan" diyor.
Biraz garip ve yeni gelebilir,
ama, örneğin ışınımı düşünün.
Elektromanyetik alan diye bilinen şey
uyarılarak, foton dediğimiz parçacık olan
küçük bir kasılma oluşur.
Işınımı taşıyan bu parçacığı
bizler ışık olarak algılarız.
Bu sadece ışığa özel bir durum değil, evrendeki her parçacık için geçerlidir.
Maddenin her parçacığı için, kendi kurallarına sahip alanlar vardır.
Örneğin, elektromanyetik alan ile birlikte evrenin her tarafında elektron alanı vardır.
Ve bu alan içerisindeki küçük tuhaflıklar elektronlardır.
Hepsi birlikte, evrenimizin alanları 17 farklı parçacık oluşturur. Bu parçacıklar üç kategoriye ayrılır:
Leptonlar, quarklar ve bozonlar.
Leptonlar, elektronların yanı sıra kuzenleri muon ve tau parçacıklarını içerir.
Her birinin kendisiyle ilişkili bir de nötrinosu bulunur.
Ve quarklar vardır.
Quarklar, parçacıkların nükleer ailesidir.
Her zaman birbiriyle bağlı gruplar ve çiftler halinde bulununan bu parçacıklar
atomun çekirdekleri protonları ve nötronları oluşturur.
Leptonlar ve kuarklar madde parçacıklarıdır.
Gördüğünüz her şey onlardan oluşmuştur.
Soluduğunuz hava, sizi ısıtan güneş,
şu anda yapmanız gereken şeyden dikkatinizi dağıtmak için kullandığınız bilgisayar.
Fakat "şeyler" sadece var olmakla kalmazlar, bir şeyler de yaparlar.
Biraz felsefi açıdan bakarsak, şeyin özellikleri tıpkı kendi gibi varlığının bir parçasıdır.
Tam da bu sırada, bozonlar ve alanlar onları oyuna dahil ederler.
Quarklar ve leptonlar madde alanlarından oluşmuşken
bozonlar ise kuvvet alanlarından oluşmuştur.
Evrenin kuralından kuvvet olarak bahsediyoruz.
Ve şimdiye kadar, dört temel kuvvet keşfedilmiştir:
Elektromanyetizma, kütleçekim, güçlü ve zayıf nükleer kuvvetler.
Bu kuvvetler; oyunun evren, oyuncuların parçacıklar olduğu bir oyunun kural kitabıdır.
Parçacıklara neyi, nasıl yapabileceklerini söyler.
Filler çapraz olarak,
kütlesiz parçacıklar ışık hızında hareket ederler.
Atlar zıplayabilirler,
kütleçekim de çeker.
Kuvvetler, parçacıkların birbirleri ile etkileşimi sırasında uyduğu kurallardır.
Ki bu da kuvvetleri aynı zamanda, parçacıkların bir araya gelerek evrenimizde gördüğümüz büyük şeylerin oluşumunda uyduğu kurallar yapar.
Kütleçekim, sadece güneşin etrafındaki yörüngenin ya da elmanın ağaçtan düşmesini sağlayan bir kural değildir.
Kural der ki, madde çeker. Bu çekim de gezegenler ve yıldızları oluşturur.
Elektromanyetizm, sadece mıknatısların çekip itmesi ya da ampüllerdeki elektrik akımı için geçerli bir kural değildir.
Tüm atomik bağları o kurar ve tüm molekülleri o yapar.
Kuvvetler ve parçacıklar birlikte bir çeşit, varoluşun Tinkertoylarıdır.
Bozonlar ulaklara benzerler. Aralardan geçerek madde parçacıklarını bağlarlar.
Bu sayede diğer parçacıklar birbirlerine nasıl hareket edeceklerini ifade ederler.
Her parçacık belirli bir kuvvet dizisi kullanarak diğer parçacıklar ile iletişime geçer.
Örneğin kuarklar, iletişime geçmek için elektromanyetizm ve güçlü nükleer kuvveti kullanırlar,
fakat elektronlar güçlü nükleer kuvveti kullanmazlar, sadece elektromanyetizmayı kullanırlar.
Quarklar, güçlü nükleer kuvvet bozonlarını takas ederler, güçlü nükleer çekim ile birbirleriyle iletişime geçerler,
protonlar ise elektronlar ile elektromanyetizma parçacıkları fotonları takas ederler.
Böylece, quarklar çekirdek içerisinde hapsolurken,
elektronlar ise elektrik çekimleri ile bağlı kalarak atomları oluştururlar.
Evren her ne kadar yaşam, supernova ve bilgisayarlar gibi bir çok büyük, karışık fenomenlere sahip olsada,
yüzeyde karmaşık gibi gözükmektedir.
Eğer her şeyi yeteri kadar yakınlaştırarak bakabilseydiniz, tüm bunların altında dört kural ile bir oyun oynayan
sadece 17 parçacık olduğunu görürdünüz.
Özetlersek, en basit şekilde şu an bildiğimiz, "şeyler" böyledir.
Bu teori, fizikçiler tarafından Parçacık Fiziğinin Standart Modeli olarak adlandırılmaktadır.
Aslında enerji tarafından uyarılan,
ve evrenin kurallarını oluşturan kuvvetler tarafından yol gösterilen bir okyanus üzerindeki karışıklıktan fazlası değilsiniz.
Peki neden? Ve kuvvet nedir ki?
Daha derine inmek için bir kaç basit soru daha keşfetmemiz gerekiyor.
Bu video içerisinden bir kaç duvar kağıdı çıkardık. Bunları patreon.com adresinde bulabilirsiniz.
Eğer bize daha fazla video yapmamız için de yardım etmek isterseniz, yine aynı site üzerinden bunu yapabilirsiniz.
Yardımlarınız için gerçekten müteşekkiriz.
İzlemek isterseniz eğer, bunlar da yaptığımız diğer videolardan birkaçı.
Altyazı: Rid
ridvan10@gmail.com