[Gabriel Orozco: "İspanyolca Dersleri"]
Kimlerin İspanyolca
bildiğini görebilir miyim?
Ya da kimlerin hiç bilmediğini?
Bir, iki, üç galiba,
dört, beş...
Öyleyse çoğunlukla İspanyolca konuşacağım.
[Herkes gülüyor]
İspanyolca derslerinde neden
böyle bir sınıfın olduğu ise
başka bir konu.
[Gülüyor]
[İspanyolca konuşmaya devam ediyor]
Etkileşimin, iletişimin ve araştırmanın
birçok basamağını
ortaya çıkarmaya çalıştım.
Sanat, İspanyolcayı öğretmede
âdeta yardımcı bir araç haline geldi.
Çok özgür bir ortam vardı.
Sanatçılar farklı konularda
dersler, atölyeler veriyor
ve sohbetler ediyorlardı.
Aynı zamanda karaoke gibi
eğlenceli aktiviteler de yaptık.
[İspanyolca şarkı söylüyor]
[Sınıfta ders işleniyor.
Lütfen rahatsız etmeyin. Gracias!]
[İspanyolca konuşuyor]
Her gün sabah saat 11'den
akşam 6'ya kadar
sürekli olarak İspanyolca öğretiyoruz.
Dersler ücretsizdi.
[İkisi de İspanyolca konuşuyor]
[İkisi de gülüyor]
Şehir merkezinin dışında,
57. sokakta bir galerideyiz.
Burası galerinin bir alt katında,
üçüncü katta yer alıyor.
New York'taki tüm etkileşimler
genelde gelen taleplere
veya kurumlara bağlı.
Bu hiç iyi bir şey değil.
Ticari bir galeride
böyle bir öğrenme alanı yaratmak
buranın sadece gelip
alışveriş yapabileceğiniz
ürünlerle alakalı bir yer
olmadığını söylemektir.
Burada aynı zamanda öğrenebilir,
bilgi edinebilir ve fikir
alışverişinde bulunabilirsiniz.
Bu, insanlar arasında gerçekleşen
farklı bir etkileşim şekli.
Bu tarz sergilere gelen halkı,
İspanyolcayı anlamaya
çalışmak için çaba göstermeye
ya da İspanyolca konuşmayı
denemeye maruz bırakırsanız
neler olabileceğini görmek
sanırım bana ilginç gelmişti.
[İspanyolca konuşuyor]
İspanyolca bu ülkede konuşulan ikinci dil
ve ileride büyük ihtimalle
en çok konuşulan dil haline gelecek.
Fakat insanlar İspanyolcayı
hâlâ sadece sokak ağzı olarak
ya da köşebaşındaki
dükkândan taco alırken kullanıyor.
Hâlâ İspanyolcanın bilgi altyapımızda
hak ettiği konumda olduğunu düşünmüyorum,
öyle hissetmiyorum.
Örneğin insanlar sıklıkla
Borges'ten alıntılar yaparlar.
Çünkü sanat yazarlığı konusunda
ve genel olarak edebiyatta
oldukça etkili bir yazardı.
Fakat Borges'in eserlerini
gerçekten İspanyolca okuyan,
muhteşem derslerini bile dinleyen
çok az insan vardır.
Başka bir dile çevirdiğinizde
anlam değişir.
Bu sebeple, benim için
Borges'in eserlerini İspanyolca okumak
mükemmel bir şey,
bir ayrıcalık.
Bu sebeple, insanları
öğrenmeye maruz bırakmanın
ama aynı zamanda
okumalar yapmanın, bilgi edinmenin
ilgi çekici olduğunu düşünüyorum.
Burada rol yapmıyoruz.
Sanatçılarla bir etkileşim içerisinde
gerçekten öğreniyoruz ve öğretiyoruz.
[İspanyolca konuşuyor]