(Alkışlar) AIDS 1981 yılında keşfedildi, virus 1983'de Bu "gapminder" baloncukları sizlere virüsün 1983 yılında dünyaya nasıl yayıldığını gösteriyor, yani böyle tahmin ediyoruz. Burada gösterdiğimiz şey şu; bu eksende, enfekte hastaların yüzdesini gösteriyorum bu eksende de kişi başına düşen geliri dolarla gösteriyorum. Bu baloncukların büyüklüğü, buradaki baloncukların büyüklüğü her ülkede kaç kişinin enfekte olduğunu gösteriyor, renkler de kıtaları gösteriyor. Şimdi, 1983 yılında ABD^yi görüyorsunuz, çok az bir yüzdesi enfekteydi, ama büyük nüfusu nedeniyle, yine de büyük bir baloncuk. ABD'de enfekte olan kişi sayısı oldukça fazlaydı. Ve yukarıda Uganda'yı görüyorsunuz. Neredeyse %5 oranında enfekte, küçük bir ülke olmasına rağmen o zaman için oldukça büyük bir balon... Ve belki de dünyadaki en enfekte ülkeydiler. Peki neler oldu? Grafiği anlamak zorundasınız, ve şimdi bundan sonraki 60 saniyede dünya HIV epidemi filmini oynatacağız. Ama önce, burada yeni bir icadım var. (kahkahalar) Lazer işaretleyicisinin ışınını katı hale getirdim. (Kahkahalar) (Alkışlar) Tamam, dikkat, hazır, başla! İlk olarak Uganda ve Zimbabwe'de hızlı artış var. Böyle yukarı çıkıyorlar. Thailand Asya'daki ilk yoğun enfekte ülke oluyor. Yüzde bir-iki civarına ulaştılar. Sonra Uganda geri dönmeye başladı, bu arada Zimbabwe roket hızıyla yükseldi, bir kaç yıl içinde Kuzey Afrika'da HIV sıklığında berbat bir artışı başladı. Bakın, Hindistan'da pek çok enfekte var, ama düzeyi düşük. Ve burada da neredeyse aynısı oluyor. Bakın, Uganda aşağı iniyor, Zimbabwe aşağı iniyor, Rusya yüzde bir'e çıktı. Son iki üç yılda dünyada HIV epidemisinde sabit bir hale geçmiş bulunuyoruz. Tam 25 yılımızı aldı. Ama, sabit seyir işlerin iyi gittiğini göstermez, sadece daha kötüye doğru gitmiyorlar. Ve bu sabit seyir halinde dünya nüfusunun yaklaşık %1'i HIV ile enfekte. Bu 30-40 milyon kişi demek, Neredeyse Kaliforniya nüfusu kadar, herkes dahil.. işte dünyadaki durum aşağı yukarı böyle. Şimdi Botswana için hızlıca yendiden göstereyim. Botswana-Afrika'da orta-üst geliri olan bir güney Afrika ülkesi, yönetimi demokratik, ekonomisi iyi, işte orada olan biten; Düşük başlayıp roket hızıyla yükseldiler, 2003'de tepe noktası yaptılar, sonra aşağıya indiler. Ama aşağıya yavaşca iniyorlar, çünkü Botswana'da iyi ekonomi ve hükümet ile insanları tedavi etmeyi başarabiliyorlar. Ve enfekte insanlar tedavi edilirse, AIDS'den ölmüyorlar. Bu yüzdeler de aşağıya inmiyor. çünkü insanlar 10-20 yıl hayatta kalabiliyorlar. O zaman bu ölçülerde bazı sıkıntılar var. Afrika'daki daha fakir ülkeler, geliri az olan ülkeler burada aşağıda, bu ülkelerde enfekte insan oranların hızla azalıyor çünkü bu ülkelerde insanlar hala ölüyor. PEPFAR'a rağmen, cömert PEPFAR, tedavi herkese ulaşamıyor, ve fakir ülkelerde tedavisi başlananlardan 2 yıl içinde tedaviye devam edenlerin oranı %60 civarında. Bu fakir ülkelerdeki tüm hastalarda hayat boyu devam eden bir tedavi için gerçekci değil. Ama yapılacak olanın yapılmış olması güzel. Şimdi korumaya odaklanma zamanı. Dünya bu hastalıkla ancak bulaşmasını engelleyerek başa çıkabilecek. İlaç çok pahalı--bir aşımız olsaydı, ya da aşımız olduğunda bu çok daha etkili olacak elbette-- ama ilaçlar fakirler için çok pahalı. İlacın kendisi de değil, tedavi ve bakım gereksinimi pahalı. Yani bu dağılıma baktığımızda, bir şey çok net gözüküyor; mavi baloncukları görüyorsunuz ve insanlar Afrika'da yüksek HIV yüzdesi var diyor. Oysa ben HIV Afrika'da çok farklı derdim. Dünyadaki en yüksek HIV hızını Afrika ülkelerinde bulacaksınız. ama burada Senegal, aşağıda, ABD ile aynı orana sahip. Ve Madagascar'ı ve pek çok Afrika ülkesini de dünyanın geriye kalanı kadar düşük oranlarda bulacaksınız. Tek bir Afrika'nın olduğunu düşünmek ve işlerin Afrika'da nasıl gittiğinden bahsetmek berbat bir genelleme Buna bir son vermeliyiz. Bu şekilde düşünmek ne çok saygılı ne de akıllıca... (Alkışlar) ABD'de bir süre yaşama ve çalışma şansım oldu. Salt Lake City ve San Francisco'nun farklı yerler olduğunu öğrendim. (Kahkahalar) Yani Afrika'nın içinde--pek çok farklılıklar var. Peki bu neden yüksek? Savaş yüzünden mi? Hayır, değil. Buraya bakın. Savaştan çıkmış Kongo aşağıda burada--yüzde 2-3-4'lerde Ve barış dolu Zambia, hemen komşu ülkesi -- Yüzde 15'lerde. Ve Congo'dan kaçan mültecilerle ilgili yapılmış güzel çalışmalar var %2-3 oranında enfekteler... ve barış dolu Zambia-- çok daha yüksek. Şimdi yapılan çalışmalar savaşların ve tecavüzlerin berbat olduğunu gösteriyor. Ama bu Afrika'daki yüksek hız için tetikleyici olan şey değil. Peki, fakirlik mi? Makro düzeyde bakarsanız, nerede çok para var, orada daha çok HIV var. Ama bu çok basit oldu, aşağıya inip Tanzania'ya bakalım. Tanzania'yı beş gelir grubuna göre böldüm, en yüksekden en düşük gelire göre dizdim. ve işte başlıyoruz. Geliri yüksek olanlarda, zengin de diyemem ama daha iyi olanlar daha yüksek HIV oranına sahip. Aradaki fark %'4'den %11'lere varıyor, ve kadınlar arasındaki fark daha da fazla. Pek çok şeyi düşündük, Afrika Enstitüleri ve araştırmacıları, uluslararası araştırmacılar ile yaptıkları çalışmalarda durumun böyle olmadığını gösterdi. İşte bu Tanzania içindeki farklılıklar. Ve Kenya'yı göstermeden edemeyeceğim. Bakın burası Kenya. Kenya'yı illerine ayırdım. Başladı. Bir Afrika ülkesi içindeki farklılığı görüyor musunuz? En azdan en yükseğe doğru değişiyor, ve Kenya'nın illerinden pek çoğu oldukca tutucudur da. O zaman ne? Bazı ülkelerdeki bu inanılmaz yüksek rakamları niye görüyoruz? Tamam. Çok eşli topluluklarda daha fazla, az kondom kullanılan, yaşlı erkeklerın genç kadınlarla cinsel ilişki kurmaya eğilimli olduğu yerlerde daha fazla. Çok enfekte olan ülkelerde genç kadınların hastalık oranı genç erkeklere göre çok daha fazla. Peki yerleşimleri nerede? Baloncuğu kapatıp bir haritaya geçeceğim. Bakın, yüksek oranda enfekte olanlar tüm nüfusun %4'ü ve HIV-enfekte olanların %50'sini oluşturuyor HIV tüm dünyada var. Bakın, dünyanın her yerinde artık baloncuk var Brezilya'da pek çok HIV pozitif var Arap ülkelerinde çok değil ama İran oldukça yüksek. İran'da eroin bağımlılığı ve fuhuş var. Hindistan'da çok var çünkü çok kalabalıklar. Güney Asya, ve diğerleri. Ama Afrika'nın bir bölgesi var ki-- Aynı anda hem Afrika hakkında genelleyici olmamak hem de "neden böyle oluyor" sorusuna cevap olarak basit fikirler üretmemek aslında oldukça zor. Diğer yandan, bu durumun ciddi olduğunu itiraf etmek lazım, çünkü dağılım hakkında artık bilimsel görüş birliğine de varıldı. UNAIDS nihayet HIV'ın yayılması ile ilgili düzgün verileri paylaştı. Rastlantı olabilirdi. Bazı virüs tipleri de olabilirdi. Başka bazı şeylerin virüs bulaşımı frekansını arttıyor olma ihtimali de var. Hepsini bir kenara bırakınca, tamamen sağlıklı ve heteroseksüel seks yaşıyorsanız, tek bir ilişki ile enfekte olma riskiniz 1/1000. Hemen yorum yapmayın; akşam kendinize hakim olun. (Kahkahalar) Ama-- eğer dezavantajlı bir durumdaysanız, cinsel yolla bulaşan bir hastalığınız varsa, oran 1/100 Yine de bunun tutarlı olabileceğini düşünüyoruz. Ve tutarlı olan nedir? İsveç'te, bizde tutarlılık yoktur. Bizde seri halde tek eşlilik var. Votka, Yeni Yıl Arifesi--bahar aylarında yeni partner. Votka, yaz dönümü arifesi--sonbahar için yeni bir partner. Votka--ve bu şekilde devam ediyor, anlatabildim mi? Ve yüksek rakamlarda "eski"niz oluyor. Ve berbat bir klamidya epidemimiz var-- ve bu klamidya epidemisi yıllardır devam ediyor. HIV enfeksiyondan 3-6 hafta sonra tepe noktası yapar ve bu nedenle aynı ay içinde birden çok partnere sahip olmak HIV bulaşımında diğer enfeksiyonlara kıyasla çok daha tehlikelidir. Olanlar muhtemelen bunların kombinasyonu. Beni mutlu eden şey ise bu olaya bakış şeklimizin bu şekilde olması. Bu grafikleri ücretsiz olarak edinebilirsiniz. UNAIDS'den gelen verileri Gapminder.org sitesine yükledik. Umudumuz şu ki gelecekte global sorunlar hakkında hareket ederken sadece kalbimizi sadece paramızı değil, beynimizi de kullanacağız. Çok teşekkür ediyorum. ALKIŞLAR