WEBVTT 00:00:20.786 --> 00:00:25.472 Sizi bu beş sandalye ile tanıştırayım 00:00:25.472 --> 00:00:30.244 çünkü konuşmamda gerçek baş rolü onlar oynayacak. 00:00:30.974 --> 00:00:34.680 Hepimize özel bir mesaj verecekler 00:00:34.680 --> 00:00:37.193 ve bu mesaj 00:00:37.193 --> 00:00:42.742 dünyaya her an sunduğumuz tavır ve davranışlarla ilgili. 00:00:43.737 --> 00:00:45.740 Bundan ne kastettiğimi 00:00:45.740 --> 00:00:48.826 size yaşadığım bir olayla anlatayım. 00:00:48.826 --> 00:00:52.392 Benim için çok önemli olan biriyle, 00:00:52.392 --> 00:00:54.393 partnerimin 20 yaşındaki kızıyla, 00:00:54.393 --> 00:00:58.252 yakınlık kurmaya çalışıyordum. 00:00:58.512 --> 00:00:59.755 Bu düşünceyle ona, 00:00:59.755 --> 00:01:03.196 "Haydi akşam çıkıp, iki kız iyi vakit geçirelim" dedim. 00:01:03.196 --> 00:01:07.000 Özel bir buluşma yeri seçmiştim, 00:01:07.390 --> 00:01:09.650 Milano Blue Note Jazz Klübü. 00:01:10.120 --> 00:01:14.312 O gece benim en sevdiğim caz grubu Manhattan Transfer 00:01:14.312 --> 00:01:15.402 çalıyordu. 00:01:15.402 --> 00:01:18.294 Buluştuk, şahane bir ortamdı. 00:01:18.294 --> 00:01:20.001 Gayet iyi anlaşıyorduk 00:01:20.001 --> 00:01:21.955 ve mutlu olmuştum. 00:01:24.475 --> 00:01:27.493 Savaş sonrası kuşaktan müziği seven biri olarak 00:01:28.508 --> 00:01:31.445 aklıma şu geldi "Acaba o da, bu müzikten hoşlanmış mıydı?" 00:01:31.445 --> 00:01:34.519 ve o anda dönüp ona baktım. 00:01:35.653 --> 00:01:39.233 Bir de ne göreyim! Şu. 00:01:39.893 --> 00:01:42.134 Cep telefonuyla ilgileniyordu. 00:01:43.234 --> 00:01:45.816 Peki, nasıl tepki vermeliydim? 00:01:45.816 --> 00:01:47.505 Bazı seçeneklerim vardı. 00:01:48.075 --> 00:01:49.374 İlk seçenek. 00:01:52.904 --> 00:01:56.007 Pardon ama, ne yapıyor öyle? 00:01:56.007 --> 00:01:57.319 Telefonla uğraşıyor. 00:01:57.319 --> 00:01:59.554 Yani ben o kadar zaman ve para harcayıp 00:01:59.554 --> 00:02:02.686 güzel bir akşam geçirsin diye onu buraya getirmişken, bu ne şimdi? 00:02:02.686 --> 00:02:04.719 İki dakikalığına gözümü üstünden ayırdım, 00:02:04.719 --> 00:02:05.969 telefona mı dalmış? 00:02:05.969 --> 00:02:08.566 Bu gençlerin nesi var böyle? 00:02:08.566 --> 00:02:12.228 Yani dikkatleri bir sirke sineğininki kadar. 00:02:12.228 --> 00:02:14.098 Tanrı aşkına. 00:02:14.098 --> 00:02:15.718 (İç geçirme) 00:02:18.088 --> 00:02:19.867 İki numaralı seçenek. 00:02:23.807 --> 00:02:25.797 Bu bir hataydı. 00:02:25.797 --> 00:02:27.076 (Kahkahalar) 00:02:27.076 --> 00:02:29.059 Onu neden buraya getirdim ki? 00:02:29.059 --> 00:02:32.997 Canı sıkıldı, ilgisini çekmedi, bu müziği de sevmedi. 00:02:32.997 --> 00:02:36.679 Hangi akla uydum ki ? Hem bu müziği neden sevsin? 00:02:36.679 --> 00:02:39.567 Bu şeyler 60'lıklara göre. 00:02:40.177 --> 00:02:43.809 Herhalde içinden, geceyi bir dinozorla geçiriyorum diyordur. 00:02:44.249 --> 00:02:45.822 Ah, Tanrım! 00:02:46.622 --> 00:02:49.398 Üç numaralı seçenek. 00:02:52.638 --> 00:02:54.918 Biraz bekle bakalım. 00:02:54.918 --> 00:02:57.559 Ona kadar say, derin bir nefes al. 00:02:58.249 --> 00:03:00.559 Çabuk karar verme. 00:03:00.559 --> 00:03:02.869 Telefonla ne yaptığını bilmiyorsun. 00:03:02.869 --> 00:03:05.480 Rahatla. Acele etme. 00:03:06.710 --> 00:03:08.151 Bir içki daha al. 00:03:08.151 --> 00:03:10.527 (Kahkahalar) 00:03:11.277 --> 00:03:13.031 Dört numaralı seçenek. 00:03:14.991 --> 00:03:17.498 Şimdi, biliyorsunuz benim için asıl önemlisi 00:03:17.498 --> 00:03:20.880 birlikte geçirdiğimiz gecenin özel olması 00:03:20.880 --> 00:03:24.711 ve bu geceden sonra onun bana içini açabileceğini hissetmesi 00:03:24.711 --> 00:03:27.051 bana güven duyması ve - 00:03:27.051 --> 00:03:30.682 kapımın ona daima açık olduğunu bilmesi benim için çok önemli. 00:03:31.332 --> 00:03:33.290 Böyle olacağını ümit ediyorum- 00:03:33.290 --> 00:03:35.562 Sadece ümit ediyorum. 00:03:36.382 --> 00:03:38.462 Beş numaralı seçenek. 00:03:43.832 --> 00:03:45.867 O neye önem veriyor acaba? 00:03:45.867 --> 00:03:48.762 Acaba kendi dünyasında neler yaşıyor? 00:03:49.322 --> 00:03:50.838 O neye önem veriyor? 00:03:50.838 --> 00:03:53.042 Onunla iletişim kurmayı çok istiyorum. 00:03:53.042 --> 00:03:55.042 Bunun için ne yapmam gerekir? 00:03:55.212 --> 00:03:56.432 (İç geçirme) 00:03:56.432 --> 00:03:59.812 Ben bu sorulara cevap bulmada ciddi sorunlar yaşarken 00:03:59.812 --> 00:04:04.056 tam o anda bana döndü ve şöyle söyledi 00:04:05.183 --> 00:04:08.112 " Louise, burası bütün Avrupa'daki 00:04:08.112 --> 00:04:10.322 tek Blue Note'muş, biliyor muydun? 00:04:10.322 --> 00:04:13.142 Bir tane New York'ta ve iki de Japonya'da varmış 00:04:13.142 --> 00:04:15.291 ama burada bir tek Milano'da varmış. 00:04:15.291 --> 00:04:17.484 Bu inanılmaz; İtalyanlar açmış." 00:04:17.484 --> 00:04:21.186 Ve ekledi " Manhattan Transfer'i de araştırdım. 00:04:21.186 --> 00:04:24.942 40 yıldır birlikte çalıp söylediklerini biliyor muydun? 00:04:24.942 --> 00:04:26.511 İnanamıyorum!" 00:04:27.421 --> 00:04:30.234 Ve devam etti " Ayrıca şuna bak" dedi 00:04:30.604 --> 00:04:34.614 ve telefonu bana uzattı; Facebookta bir mesaj paylaşmış, 00:04:34.614 --> 00:04:38.022 şöyle yazmıştı " Milano Blue Note'da 00:04:38.603 --> 00:04:43.603 Manhattan Transfer ve Louise ile birlikteyim, süper!" 00:04:46.223 --> 00:04:49.102 Kıl payı kurtarmıştım. 00:04:49.102 --> 00:04:51.524 Yani her şeyi berbat edebilirdim. 00:04:51.524 --> 00:04:55.513 Ona şu sandalyeden ters bir bakış atabilir 00:04:56.243 --> 00:04:59.883 ve o da içinden benimle ilgili şöyle şeyler düşünebilirdi; 00:04:59.883 --> 00:05:04.092 Louise, kontrolcü biri. 00:05:04.092 --> 00:05:05.794 Zor biri. 00:05:05.794 --> 00:05:08.115 İnsanı geriyor, gibi. 00:05:08.115 --> 00:05:10.675 Ve niyetim hiç de öyle değilken. 00:05:10.675 --> 00:05:13.648 Ama aslında o tamamen ilgiliydi. 00:05:13.648 --> 00:05:14.702 Oradaydı 00:05:14.702 --> 00:05:19.247 ve aynı anda dijital bir iş yapıyor ama o anımıza zenginlik katıyordu. 00:05:19.247 --> 00:05:21.394 Yani saliseler içinde 00:05:21.394 --> 00:05:25.333 birlikte geçirdiğimiz o güzel anı mahvedebilirdim. 00:05:26.413 --> 00:05:29.395 Bu sürekli yaptığımız bir şeydir; 00:05:29.395 --> 00:05:34.292 dünyaya sunacağımız davranışlarla ilgili seçimler yapmak. 00:05:34.796 --> 00:05:38.375 Yaptığımız bu seçimler de, girdiğimiz sohbetleri, 00:05:38.375 --> 00:05:41.405 kurduğumuz ilişkileri 00:05:41.405 --> 00:05:44.420 ve genel olarak yaşam kalitemizi 00:05:44.420 --> 00:05:46.985 doğrudan etkiler. 00:05:47.625 --> 00:05:52.815 Peki bu konuda uygulama seviyesinde 00:05:52.815 --> 00:05:55.065 bilincimizi artırmada ne yapabiliriz. 00:05:55.065 --> 00:05:57.261 Bize bunu okulda öğretmiyorlar. 00:05:57.261 --> 00:06:00.579 Okul müfredatlarında nasıl iyi davranılır konusu yok. 00:06:00.579 --> 00:06:02.274 Öyleyse ne yapabiliriz? 00:06:02.274 --> 00:06:05.532 Bu beş sandalye fikri bana 00:06:05.532 --> 00:06:11.466 dokuz günlük şiddet içermeyen iletişim kursuna, 00:06:11.466 --> 00:06:16.325 kurucusu ve dünya barışı için çok şey yapan olağanüstü insan, müteveffa 00:06:16.325 --> 00:06:19.277 Marshall Rosenberg ile katıldığımda geldi 00:06:19.277 --> 00:06:21.867 ve o andan itibaren bir bakıma hayatım değişti. 00:06:21.867 --> 00:06:24.857 O andan itibaren bunun iş yerlerine ulaştırmam gereken 00:06:24.857 --> 00:06:28.347 bir mesaj olduğuna karar verdim. NOTE Paragraph 00:06:28.347 --> 00:06:30.797 Hayatımın çoğunu bir özel eğitimci, yardımcı 00:06:30.797 --> 00:06:35.182 veya eğitmen olarak iş yerlerinde geçirdim. 00:06:35.717 --> 00:06:41.646 Ve ayrıca en tartışmaya açık ve bazen zehirleyici (yıkıcı) olan 00:06:41.646 --> 00:06:44.277 davranışlar sergilediğimiz yerlerde. 00:06:44.667 --> 00:06:49.691 Bu beş sandalye fikri frene basmamıza ve 00:06:49.691 --> 00:06:53.559 hayatımızın her anındaki davranışlarımızı ve olanları 00:06:53.559 --> 00:06:55.622 analiz etmemize yardımcı olmak içindir. 00:06:55.933 --> 00:06:57.655 Şimdi bu beş sandalyeye 00:06:57.655 --> 00:07:02.294 daha yakından bakıp onları açıklayalım. 00:07:02.294 --> 00:07:04.173 Kırmızı sandalye. 00:07:08.323 --> 00:07:11.177 Bu çakal sandalye. 00:07:11.177 --> 00:07:16.607 Anlamı; çakallar olağanüstü zeki ve olağanüstü fırsatçı hayvanlardır. 00:07:16.607 --> 00:07:19.599 Saldırı için daima tetiktedirler. 00:07:20.119 --> 00:07:25.778 Aslında yanlış davranışlarımızın çoğu bu sandalyede yapılır. 00:07:26.375 --> 00:07:33.190 Bu sandalyede iken suçlama, şikayet, cezalandırma ve dedikoduya bayılırız 00:07:33.469 --> 00:07:38.018 fakat bu sandalyenin en büyük oyunu yargılamaktır. 00:07:38.478 --> 00:07:43.338 Eğer bana inanmıyorsanız sizi zihinsel bir diyete davet ediyorum; 00:07:43.751 --> 00:07:49.214 sizi herhangi bir kişiyle bir saat geçirmeye ve bu sürede 00:07:49.801 --> 00:07:53.629 aklınızdan onu yargılayan tek bir düşünce bile geçip 00:07:53.629 --> 00:07:55.856 geçmediğini izlemeye davet ediyorum. 00:07:56.139 --> 00:07:57.872 Yani kendimizi takip edelim 00:07:57.872 --> 00:08:00.579 Kapıdan biri girse hemen vızzzt: 00:08:01.199 --> 00:08:03.995 Sevdim, sevmedim, çok ilgimi çekmedi. 00:08:04.425 --> 00:08:07.210 Halbuki o kişi hakkında hiçbir şey bilmiyoruz. 00:08:07.210 --> 00:08:08.994 Yani bu sandalye 00:08:09.814 --> 00:08:11.552 yargılama sandalyesi. 00:08:11.552 --> 00:08:14.507 Bu sandalyenin sevdiğim başka bir oyunu daha var; 00:08:14.507 --> 00:08:17.164 "ben haklıyım" oyunu. 00:08:17.164 --> 00:08:19.780 Ben bu oyunu eskiden, sürekli ama sürekli oynardım 00:08:19.780 --> 00:08:22.460 ta ki bir gün erkek kardeşim tepki verene kadar. 00:08:22.460 --> 00:08:25.602 Anneme bunu çok yapardım çünkü annem abartmayı sever. 00:08:25.602 --> 00:08:27.738 Annem şöyle bir şey demişti 00:08:27.738 --> 00:08:31.405 " Ah evet, aile toplantısında 30 kişi vardı" 00:08:32.010 --> 00:08:34.232 İşi onu düzeltmek olan ben, hemen 00:08:34.232 --> 00:08:38.012 "Hayır anne 30 değil, 13 kişi vardı" dedim. 00:08:38.142 --> 00:08:41.771 Yani polisliğe soyunmuştum. 00:08:42.411 --> 00:08:44.841 Erkek kardeşim koluma dokunup 00:08:44.841 --> 00:08:49.836 " Fark etmez, boş ver " deyince, tepkiyi koydum; 00:08:49.836 --> 00:08:53.272 " Ne demek fark etmez! Tabii ki fark eder. Yanlış söylüyor. 00:08:53.272 --> 00:08:56.383 Kendi iyiliği için düzeltiyorum" dedim. 00:08:57.549 --> 00:09:00.414 Kardeşim tekrar koluma dokundu ve şunu sordu; 00:09:00.414 --> 00:09:03.352 " Annenle iyi bir ilişkin olmasını mı istiyorsun 00:09:03.352 --> 00:09:06.553 yoksa, haklı olmayı mı?'' 00:09:08.042 --> 00:09:09.923 Büyük bir dersti. 00:09:09.923 --> 00:09:11.355 O andan itibaren, 00:09:11.355 --> 00:09:16.782 annemin bütün abartmalarına bir tür bolluk olarak bakmaya başladım. 00:09:17.682 --> 00:09:20.478 Yani bu sandalyede otururken 00:09:20.478 --> 00:09:23.341 diğer insanlardaki doğrulardan çok 00:09:23.341 --> 00:09:25.664 yanlışları görme eğilimde oluruz. 00:09:25.664 --> 00:09:27.602 Rahibe Teresa şöyle diyor; 00:09:27.602 --> 00:09:32.473 " İnsanları yargıladıkça onları sevdiğimiz zaman kısalır" 00:09:34.334 --> 00:09:37.019 Sıradaki sandalye kirpi sandalye, 00:09:37.019 --> 00:09:38.509 sarı sandalye. 00:09:38.509 --> 00:09:40.263 Şimdi kirpi- 00:09:40.263 --> 00:09:43.857 Kirpi gibi davrandığımızda kendimizi çok kırılgan hissederiz 00:09:43.857 --> 00:09:49.443 kendi kabuğumuza çekilir ve zalim dünyadan korunmaya çalışırız. 00:09:49.652 --> 00:09:54.459 Ve bu sandalyede acımasızca kendimizi yargılarız. 00:09:54.459 --> 00:09:59.352 Yani kırmızı sandalyeyi kendimize döndürmüş gibi. 00:09:59.612 --> 00:10:02.216 Kendimize şu tür şeyler deriz " Yeterince zeki değilim. 00:10:02.216 --> 00:10:05.414 Yapamam. Bana kimse inanmıyor" 00:10:05.714 --> 00:10:07.923 Ve belli başlı korkularımız vardır, 00:10:07.923 --> 00:10:14.068 reddedilme, hayal kırıklığına uğrama, başarısız olma korkularımız vardır. 00:10:14.493 --> 00:10:16.714 Ve ayrıca kurban rolü oynarız. 00:10:16.714 --> 00:10:20.935 Yani " Kimsenin umurunda değilim, hiç sevenim yok" durumu. 00:10:21.425 --> 00:10:23.004 Ama aslında, 00:10:23.004 --> 00:10:27.105 şirketlerde bunu uyguladığımda yöneticilere şunu sorduğumda 00:10:27.105 --> 00:10:30.119 " Zamanınızın çoğunu nerede geçirirsiniz?" 00:10:30.699 --> 00:10:33.695 neredeyse hiçbiri bu sandalyeye oturmaz. 00:10:33.695 --> 00:10:37.732 Çünkü zayıf olduğunu kabullenmek bazen oldukça zor gelir. 00:10:37.732 --> 00:10:39.916 Çok cesur olmamız gerekir. 00:10:39.916 --> 00:10:43.334 Ama yine de hepimiz kendimizden şüphe ederiz. 00:10:43.334 --> 00:10:46.534 Kendimizden şüphe etmesek gerçekten nasıl olur? 00:10:47.214 --> 00:10:49.445 Vazgeçip kabullenir miyiz? 00:10:50.005 --> 00:10:51.701 Yoksa, hayır mı deriz? 00:10:51.701 --> 00:10:54.037 Kaynaklara ulaşıp büyümeyi isterdim. 00:10:54.387 --> 00:10:57.114 Krishnamurti çok güzel bir şey söylüyor; 00:10:57.114 --> 00:11:00.214 " Zekânın en yüksek biçimi 00:11:00.214 --> 00:11:04.803 kendini yargılamadan gözlemleme yeteneğidir. 00:11:05.993 --> 00:11:08.585 Sıradaki sandalye. 00:11:10.755 --> 00:11:13.695 Mirket (firavun faresi) sandalye. 00:11:13.695 --> 00:11:16.526 Bilmem hiç mirket gördünüz mü? 00:11:16.526 --> 00:11:20.758 İtalyada pek bulunmazlar ama inanılmaz hayvanlar. 00:11:20.758 --> 00:11:22.637 Nöbet tutarken 00:11:22.637 --> 00:11:26.246 bir saat boyunca aynen böyle durabilirler; 00:11:26.246 --> 00:11:29.886 bir saat boyunca sadece başlarını hareket ettirirler, 00:11:29.886 --> 00:11:31.878 son derece dikkatlidirler. 00:11:31.878 --> 00:11:34.965 Ve bu sandalyede bizim yaptığımız da odur. 00:11:34.965 --> 00:11:37.327 Dikkatli ve farkındayızdır 00:11:37.327 --> 00:11:40.336 gözlemleriz, dururuz, duraklarız. 00:11:40.336 --> 00:11:43.358 Derin bir nefes alırız ve bilincimiz keskindir. 00:11:43.358 --> 00:11:47.436 Bu BEKLE sandalyesidir. BEK-LE. 00:11:48.006 --> 00:11:52.488 Ne düşünüyorum? Kendime ne söylüyorum? 00:11:53.129 --> 00:11:56.008 Burada çok meraklı oluruz. 00:11:56.008 --> 00:12:00.396 Eğer biri öfkelenmişse, ona "Tanrı aşkına: çocukluk yapma, büyü biraz" 00:12:00.557 --> 00:12:03.936 demek yerine " Acaba neden kızdı?" diye düşünürüz. 00:12:03.936 --> 00:12:05.858 Ve bu ilgimizi çeker. 00:12:05.858 --> 00:12:07.882 Buradaki sandalye... 00:12:09.062 --> 00:12:10.622 Nietzsche' yi hatırlayınca 00:12:10.622 --> 00:12:12.818 bu sandalyeye uyan önemli bir alıntı yapayım 00:12:12.818 --> 00:12:17.068 Şöyle diyor; " Senin bir yolun var, benim de bir yolum var. 00:12:17.068 --> 00:12:22.071 Tek doğru yola gelirsek; yok öyle bir yol. 00:12:22.648 --> 00:12:25.159 Yani bir seçim yapmalıyız. 00:12:26.079 --> 00:12:29.157 Kırmızı hap mı yoksa mavi hap mı ? (Gerçek mi hayal mi?) 00:12:29.157 --> 00:12:31.517 Bu açılan sürgülü kapı sandalyesi. 00:12:31.517 --> 00:12:35.132 Ve doğru seçimi yaptığımız o anda 00:12:35.132 --> 00:12:38.544 başarılı bir yaşama giriş yaparız. 00:12:39.634 --> 00:12:41.273 Sıradaki sandalye. 00:12:41.813 --> 00:12:44.518 Burada saptama dünyasına gireriz. 00:12:44.518 --> 00:12:46.847 Şimdi, neden saptama? 00:12:46.847 --> 00:12:49.987 Saptama çünkü kendimizin dedektifi oluruz, 00:12:49.987 --> 00:12:52.565 kendimize Sherlock Holmes oluruz. 00:12:52.565 --> 00:12:56.573 Elimize bir büyüteç alır ve kendi davranışlarımızı inceleriz. 00:12:56.573 --> 00:13:00.128 Güzel bir sandalyedir çünkü kendimizi tanırız. 00:13:00.132 --> 00:13:02.517 Kim olduğumuzu ve ne istediğimizi biliriz. 00:13:02.517 --> 00:13:06.060 Nereye doğru gittiğimizi biliriz. Kendi gerçeğimizi konuşmaktan korkmayız. 00:13:06.060 --> 00:13:08.916 Ama aynı zamanda kendi sınırlarımızı yaratırız. 00:13:08.916 --> 00:13:10.976 Kendimize bu sandalyede bakarız. 00:13:10.976 --> 00:13:12.752 Ama çok çok güçlüyüzdür. 00:13:12.752 --> 00:13:14.539 Gücümüzü kimseye de vermeyiz. 00:13:14.569 --> 00:13:16.851 Gücümüzü başkasına burada veririz. 00:13:16.851 --> 00:13:19.947 Burada büyürüz, özgürleşiriz. 00:13:19.947 --> 00:13:22.321 Tam gücümüze ulaşırız. 00:13:22.321 --> 00:13:26.120 Hakkımızı savunur ama saldırgan olmayız. 00:13:26.530 --> 00:13:32.024 Aristo şöyle demiş; " Kendini tanımak bütün bilgeliğin başlangıcıdır." 00:13:32.024 --> 00:13:35.334 Bütün hayatımız boyunca burada olabiliriz. 00:13:35.334 --> 00:13:36.901 Neden yunus? 00:13:36.901 --> 00:13:41.872 Çünkü yunus muhteşem bir hayvandır. 00:13:41.872 --> 00:13:46.031 Oyuncudur, zekidir ve güzel iletişim kurar. 00:13:46.031 --> 00:13:47.911 Yunusları düşününce 00:13:47.911 --> 00:13:52.150 insan olarak en iyi hâlimiz aklıma gelir. 00:13:53.661 --> 00:13:55.922 Ve sıradaki sandalye. 00:14:01.872 --> 00:14:05.450 Bu zürafa sandalye. 00:14:06.330 --> 00:14:08.453 Çok güzel bir sandalye 00:14:09.043 --> 00:14:10.759 ve çok zor. 00:14:10.759 --> 00:14:13.472 Bilir misiniz bilmem, 00:14:13.472 --> 00:14:19.613 kara hayvanları içinde en büyük kalp zürafanın kalbidir. 00:14:19.613 --> 00:14:21.273 Şu boyutlardadır. 00:14:21.273 --> 00:14:24.407 Zürafa, sadece en büyük kalbe değil 00:14:24.407 --> 00:14:27.252 en uzun boyuna da sahiptir. 00:14:27.532 --> 00:14:30.201 Yani görüş açışı inanılmazdır. 00:14:30.261 --> 00:14:33.420 Yani bu sandalyedeyken 00:14:33.420 --> 00:14:38.653 empati yapar, şefkat duyar ve anlayış gösteririz. 00:14:39.374 --> 00:14:43.634 Bu sandalyede egomuzu arkaya atar 00:14:44.214 --> 00:14:46.344 ve insanları dinleriz. 00:14:46.344 --> 00:14:50.991 İnsanları kendimizden önde tutar ve onları önemseriz. 00:14:52.527 --> 00:14:56.702 Kendini başkasının yerine koymak ve onları anlamak 00:14:56.702 --> 00:14:59.680 büyük bir âlicenaplıktır. 00:15:00.710 --> 00:15:03.383 Abraham Lincoln bir seferinde şöyle demiş; 00:15:03.383 --> 00:15:07.512 " Şu adamı sevmedim. Onu daha iyi tanımalıyım." 00:15:08.752 --> 00:15:12.084 Yani bu sandalye bir davettir, 00:15:12.434 --> 00:15:15.054 diğer görüş açılarını anlamaya 00:15:15.054 --> 00:15:17.484 diğer gerçekleri kabullenmeye 00:15:17.484 --> 00:15:20.194 çeşitliliği kabullenmeye 00:15:20.194 --> 00:15:22.975 ve gönlü geniş olmaya davettir. 00:15:23.445 --> 00:15:28.324 Bu sandalyenin en önemli sorusu şudur; önümde duran 00:15:28.324 --> 00:15:31.487 bu kişi için önemli olan ne? 00:15:31.487 --> 00:15:36.495 Ve bu sandalyede amaç (niyet), ne olursa olsun bağlantıyı koparmamaktır. 00:15:37.365 --> 00:15:39.496 Sandalyeler bunlar. 00:15:40.286 --> 00:15:42.972 Bunu gündelik hayata nasıl uyarlarız? 00:15:42.972 --> 00:15:45.766 İşe gittiğini haya et 00:15:46.366 --> 00:15:49.232 belki gidip bir sunum yapıyorsun 00:15:49.232 --> 00:15:51.003 ve gayet güzel geçiyor. 00:15:51.003 --> 00:15:54.406 Yani buradasın " Şahane, muhteşem" diye düşünüyorsun. 00:15:54.406 --> 00:15:58.030 Sonra bir toplantıdasın ve işler kötü gidiyor, 00:15:58.030 --> 00:16:00.956 şu sandalyeye çöküyorsun. 00:16:00.956 --> 00:16:06.266 Her gün bu dengeyi nasıl sağlayacağını anlaman gerekiyor 00:16:06.776 --> 00:16:09.987 buraya mı oturacaksın, şuraya mı. 00:16:09.987 --> 00:16:13.681 Buraya oturursan hayat o kadar da mutlu geçmiyor. 00:16:14.645 --> 00:16:16.818 Ama eğer buraya oturursan bu sandalyelere 00:16:16.818 --> 00:16:19.156 daha akılcı ve daha açık olursun; 00:16:19.156 --> 00:16:22.475 daha zeki olursun, daha düşünceli olursun. 00:16:27.075 --> 00:16:30.517 İlk okuduğumda beni çok çok derinden etkileyen bir şey vardı 00:16:30.517 --> 00:16:35.967 bu Viktor Frankl'ın kitabı İnsanın Anlam Arayışı idi 00:16:35.967 --> 00:16:40.106 şöyle diyordu " İnsanın bir şeyi hariç her şeyi elinden alınabilir. 00:16:40.199 --> 00:16:43.279 O şey insanın son özgürlüğü, 00:16:43.279 --> 00:16:48.820 şartlar ne olursa olsun davranışını seçebilme özgürlüğüdür. 00:16:49.200 --> 00:16:51.236 Bu çok güçlü bir söz. 00:16:51.236 --> 00:16:55.217 Yani içinden çocuklara bağırıp çağırmak geçerse 00:16:55.937 --> 00:16:58.229 sevgilinle, eşinle tartıştırsan 00:16:58.229 --> 00:17:01.135 veya iş yerinde birini cezalandıracaksan 00:17:01.135 --> 00:17:04.258 bu sandalyeye gelip düşünmeyi dene. 00:17:04.678 --> 00:17:08.757 Ve eğer şans eseri kendini bu sandalyede bulursan 00:17:08.757 --> 00:17:10.739 sıklıkla olur- 00:17:11.729 --> 00:17:15.397 " Özür dilerim" deme cesaretini gösterip 00:17:15.397 --> 00:17:18.170 işleri düzeltebilecek misin? 00:17:18.820 --> 00:17:23.932 Sana önerim bu sandalyeleri yanına alıp eve götür. 00:17:24.842 --> 00:17:27.529 Onlarla oyna. Senin olsun. 00:17:27.529 --> 00:17:30.017 Çocuklarına öğret, bunu hemen kaparlar. 00:17:30.017 --> 00:17:32.715 İş yerinde yönetim kurulu odasına koy 00:17:32.715 --> 00:17:35.370 ve toplantıların nasıl iyileştiğini izle. 00:17:35.570 --> 00:17:41.194 Ve biri yine sinirlerine dokunduğunda 00:17:41.938 --> 00:17:48.279 sadece bu beş sandalye ve beş seçeneği düşün. 00:17:49.899 --> 00:17:55.121 Evlerimizi, işyerlerimizi ve dünyayı 00:17:55.121 --> 00:17:59.402 daha iyi bir yer yapmaya girişebilir miyiz? 00:18:00.192 --> 00:18:03.232 Her seferinde bir davranış. 00:18:04.372 --> 00:18:05.658 Teşekkürler. 00:18:05.658 --> 00:18:08.437 (Alkışlar)