0:00:12.927,0:00:16.043
[folyo parçalarının rüzgarda birbirine sürtünmeleriyle oluşturulmuş ses]
0:00:31.685,0:00:34.000
Keşke daha fazla dil konuşuyor olsaydım,
0:00:34.000,0:00:37.132
çünkü ben her dilin ayrı bir pencere olduğuna inanıyorum.
0:00:37.132,0:00:39.324
Yeni bir pencere.
0:00:43.417,0:00:46.950
Bazen dil konusunda çok iyi omadığıma üzülüyorum.
0:00:46.950,0:00:51.089
Bana açılan fazla çok pencere olmasını isterdim.
0:01:00.167,0:01:05.984
Bazen eserlerimi kendi dilimde, yani İvi dilinde adlandırıyorum.
0:01:05.984,0:01:11.811
Benim dilimde bazı kelimelerin birden çok anlamı var.
0:01:13.750,0:01:17.200
Mesela "Gli" kelimesini farklı şekilde tonlandırırsanız
0:01:17.200,0:01:19.817
bir çok farklı anlama gelebilir.
0:01:19.817,0:01:22.100
"Gli", "duvar" demektir,
0:01:22.100,0:01:26.534
"Gli" yine aynı yazılışla "hikaye" anlamına gelir.
0:01:26.534,0:01:30.743
"Gli" bazen "sekteye uğratmak" demektir
0:01:31.927,0:01:37.154
bazense "püskürmek" anlamına gelir.
0:01:37.154,0:01:39.350
Ve benzeri anlamlara.
0:01:39.350,0:01:45.351
İşte kullandığım bazı kelimeler aslında bir çok anlam barındırıyor
0:01:45.351,0:01:50.217
ancak İngilizce'de bunu özel bir anlama indirgemem gerekiyor.
0:01:50.217,0:01:54.717
Ancak ben bir yere takılı kalmamak fikri üzerine çalıştığım için,
0:01:54.717,0:02:00.435
belirlenemeyen şeyler üzerine çalıştığım için, dili kullanarak bilgi vermeyi sevmiyorum.
0:02:01.651,0:02:05.133
Çünkü dili kullanarak bilgi verdiğinizde, anlatmak istediğiniz şeyi bir ortama sokmuş olursunuz,
0:02:05.133,0:02:10.333
onun esneme becerisini kısıtlamış olursunuz,
0:02:10.748,0:02:16.551
oysa ben eserlerimin ortamsız olmalarını istiyorum.
0:02:16.967,0:02:19.689
Böylece sizi, istediğiniz her türlü yere götürebilir.
0:02:28.383,0:02:33.096
Beni mesleğimi icra etmeye teşvik eden şey
0:02:33.850,0:02:37.112
Adinkra adı verilen sembol koleksiyonu
0:02:37.112,0:02:39.270
olmuştu.
0:02:39.270,0:02:42.131
Adinkra "güle güle" anlamına gelir.
0:02:42.916,0:02:47.750
Aslında bu işaretler ve semboller
0:02:47.750,0:02:50.799
kumaşın üzerine baskı yapılır.
0:02:52.014,0:02:55.766
Bir kütüphanede, Afrika'da sanat olmadığını
0:02:55.766,0:03:00.450
iddia eden, ya da Afrika'daki sanatın
0:03:00.450,0:03:04.951
soyut olmadığını iddia eden bir kaç kitap okumuştum.
0:03:04.951,0:03:09.467
Sonraysa bu işareteri gördüm ve burada
0:03:09.467,0:03:14.350
insanların soyut fikirleri şekillendirmeye çalıştıklarını açıkça görebilirsiniz.
0:03:14.350,0:03:18.825
Mesela Tanrı'nın birliği, ya da bütünlüğünü.
0:03:20.549,0:03:27.883
İşte bunlar benim ufkumu açmıştı ve okulu bitirdikten sonra
0:03:27.883,0:03:29.955
en az 5 yıl boyunca bu işaretlerle çalıştım.
0:03:36.017,0:03:40.467
Mesela Avrupa'da bir müzeye gidip de
0:03:40.467,0:03:43.217
atalarınızın sanat eserlerini görürsünüz ya,
0:03:43.217,0:03:47.966
işte ben de bu işaretleri, keşfettiğim bir müze olarak gördüm.