Doğdukları andan itibaren erkeklere kamyonları ve sporu sevmeleri söylenir. Onlara ağlamamaları, tiyatro ve sanat yerine fen ile matematiği sevmeleri söylenir. Kızlara küçük, süslü prensesler olmaları, oyuncak bebekler ile oynamaları söylenir. Kadın, yemek ve temizlik yapmayı öğrenir. Oysa karşı cinsine sadece 'Bu işleri yapmayı bileni bul.' denir. Bazı insanlar, kızlarına ve oğullarına eşit davrandıklarını savunabilirler. Ebeveynler farkında dahi olmadan adil değiller. Sinirbilimci Lise Elliot'ın araştırmasında annelerden bebeklerini bir yamaçtan aşağı bırakmaları, 11 aylık bebeklerinin yamacın ne kadarını inebileceklerini bilmeleri istenir. Erkek anneleri, ilk bölüme kadar diyerek doğru bilirken, kız ve erkek bebeklerin kas becerilerinde hiçbir fark olmamasına rağmen kız anneleri, Belki 9, diyerek bebeklerinin yeteneklerini küçümsediler. Çocukları hiç fark etmeden küçümsüyoruz. Bu bizim hatamız. Toplum olarak bunu yüzyıllardır yapıyoruz. Margaret Hamilton'ı hatırlayalım... Apollo 11 uçuş yazılımını inşa etmeye yardım eden kadın. Peki Rebecca Latimer Felton? ABD'deki ilk kadın senatör. Caroline Herschel? Kuyruklu yıldız keşfeden Alman astronom. Toplum bize, yüzyıllardır güçlü olması gereken erkeklerin ve hassas olmaları gereken kadınların oynayacağı rolleri söylüyor, erkeklerin ve kadınların ne oldukları konusundaki düşüncelerimiz acımasız. Landofthebrave.info verilerine göre 1607 yılından 1763 yılına kadar sömürge kadınların görevleri; yemek pişirmek, temizlik yapmak, çocuklar ve hayvanlarla ilgilenmekti. Public.gettysburg.edu verilerine göre ise göçmen erkeklerin görevleri; sosyal güce sahip olmak, eğitim almak ve kendi mülkiyetine sahip olmaktı. Ayrıca ihtiyaçları olan özgürlüğe zaten sahip oldukları için erkeklerin cinsiyet rolleri dışına hiç çıkmadıkları belirtilir. Kadınlar bu tarz bir özgürlükten mahrumdu. Bu yüzden de sınırları aştıklarına dair sorunlar yaşadılar. Kadınlara 409 yıl öncesindeki kadar kaba davranıyoruz. Bu insanları cadı avına sürükleyen Amerika stili. Erkek çocukların oyuncak kavramına dair yapılan imge araştırmasında gördük ki; erkek çocukların oyuncakları; silahlar, arabalar, aletler, süper kahraman ve dinozorlar olmalı. Kız oyuncaklarının oyuncaklarında ise kaleler ve prensesler mecburiyet iken; oynadıkları her şey de pembe olmalı. Oyuncak mutfak ve kozmetik ürünleri bile. Erkek evladımıza kızımızdan farklı davranmamızın sebebi, bunun bize böyle pazarlanması. Laurie Futterman'ın makalesinde yer alan çalışmada 6 ve 12 aylık tüm bebeklerin, kamyonları değil oyuncak bebekleri tercih ettiği görüldü. Birçok insan, bebeklerle oynamanın sadece kızlar için olduğunu, cinsiyet veya cinsellik konusunda çocuğun kafasını karıştırdığını söylerler. Ne yanlış ! Rebecca Haynes, 'Erkekler Neden Bebeklerle Oynamalı?' adlı makalesinde bebeklerle oynamak, çocuğun gelişimine ve ilişki kurmasına yardımcıdır, der. Küçücük bir çocuğu, bir şeyi sevme ve onu önemseme duygusundan nasıl mahrum ederiz? Tüm bunlar göz önüne alındığında görüyoruz ki insanlar erkek çocuklarına kız çocuklarından farklı davranıyor. Bu, belki değişimi sevmeyişimizden belki de cinsiyet rollerinin bize lanse ettiklerinden. Bu yüzden bırakın erkekler bebeklerle oynasın. Bırakın kızlar kamyonlarla oynasın. Bırakın erkekler pembe giyinsin. Yakalarında 'Sert erkekler pembe giyer!' yazanlar değil. Kırılgan ya da güçlü olmalarına müsaade edin. Erkeklere yemek yapmayı, kızlara ise tamiratı öğretin. Basit işler için muhtaç olmasınlar. Bırakın kim ya da ne olmak istiyorlarsa O olsunlar. Margaret Fuller'in de dediği gibi... 'Ne tamamen eril bir erkek, ne de saf dişil bir kadın vardır.'