WEBVTT 00:00:08.786 --> 00:00:12.646 Kral Midas, akılsız entrikaları ve tanrılara ahmakça davranışlarıyla 00:00:12.646 --> 00:00:18.938 Frigya antik krallığını düzensizce yönetti. 00:00:18.938 --> 00:00:22.546 Yunan mitolojisinde, tuhaf davranışlarıyla insanları şaşırtan 00:00:22.546 --> 00:00:27.127 ve tanrıları kızdıran hilekâr bir yöneticiydi. NOTE Paragraph 00:00:27.127 --> 00:00:30.357 Midas, günlerini görkemli bir sarhoşluk içerisinde, kendisi ve 00:00:30.357 --> 00:00:37.477 sevgili kızıyla, ziyafetler ve şaraplar içerisinde geçiriyordu. 00:00:37.477 --> 00:00:40.856 Beklendiği üzere şarap, karnaval ve performans tanrısı olan 00:00:40.856 --> 00:00:48.166 Dionysus'a karşı bir yakınlık hissediyordu. 00:00:48.166 --> 00:00:51.032 Midas bir gün gül bahçesinde uyuyan ve çiçek kokularından 00:00:51.032 --> 00:00:56.274 mest olmuş bir satir keşfetti. 00:00:56.274 --> 00:01:00.313 Midas, satirin Dionysus'un takipçilerinden birisi olduğunu fark etti 00:01:00.313 --> 00:01:04.922 ve gecesini sarayda geçirmesine izin verdi. 00:01:04.922 --> 00:01:10.083 Kralın misafirperverliğinden hoşnut olan Dionysus, ona bir dilek hakkı sundu. NOTE Paragraph 00:01:10.083 --> 00:01:13.442 Midas açgözlü bir şekilde etrafına bakındı. 00:01:13.442 --> 00:01:15.781 Sahip olduğu lükse rağmen, 00:01:15.781 --> 00:01:22.302 değerli mücevherler, en iyi ipekler veya olağanüstü süsler yeterli gelmiyordu. 00:01:22.302 --> 00:01:28.333 Ona göre hayatında parıltı eksikti; ihtiyacı olan şey daha fazla altındı. NOTE Paragraph 00:01:28.333 --> 00:01:32.773 Tanrı, dokunduğu herhangi bir şeyi, altına dönüştürme gücünü 00:01:32.773 --> 00:01:34.833 Midas'a verdi. 00:01:34.833 --> 00:01:37.714 Sevinçle dolan Midas, mülklerine döndü. 00:01:37.714 --> 00:01:41.954 Hafif bir dokunuşuyla sarayın duvarları dönüştü, 00:01:41.954 --> 00:01:44.352 taş heykeller parladı 00:01:44.352 --> 00:01:47.292 ve kadehler parıldadı. 00:01:47.292 --> 00:01:49.652 Evinde coşkunlukla dörtnala koştu, 00:01:49.652 --> 00:01:54.628 bir parıltıya dönüşene dek, her şeye dokundu. 00:01:54.628 --> 00:01:56.693 Sonunda saray altınla dolup taştı 00:01:56.693 --> 00:02:02.192 ve Midas'ın heyecanlı kahkahaları duvarlarda yankılandı. NOTE Paragraph 00:02:02.192 --> 00:02:04.500 Yorgunluk ve açlıktan öfkelenen Midas, 00:02:04.500 --> 00:02:09.251 yeni parıltılı meyve tabağından bir salkım üzüm aldı. 00:02:09.251 --> 00:02:11.362 Fakat dişlerini neredeyse kırıyordu 00:02:11.362 --> 00:02:14.850 çünkü meyve ağzında metale dönüşmüştü. 00:02:14.850 --> 00:02:19.292 Ekmek somunu aldığında, ekmek kırıntıları elinde katılaştı. 00:02:19.292 --> 00:02:22.063 Bir hüsranla kendisini yatağına atan Midas, 00:02:22.063 --> 00:02:27.721 pelüş yastıklarının katı altına dönüştüğünü fark etti. NOTE Paragraph 00:02:27.721 --> 00:02:32.044 Öfke haykırışlarını duyan kızı odaya girdi. 00:02:32.044 --> 00:02:33.934 Fakat Midas ona uzandığında, 00:02:33.934 --> 00:02:39.103 onu da bir altın heykele dönüştürdüğünü görerek irkildi. 00:02:39.103 --> 00:02:40.942 Yaptığından korkan Midas, 00:02:40.942 --> 00:02:45.152 tanrılara gücü almaları için yalvardı. NOTE Paragraph 00:02:45.152 --> 00:02:47.032 Dionysus merhamet ederek 00:02:47.032 --> 00:02:51.883 Midas'a ellerini Pactolus nehrinde yıkamasını söyledi. 00:02:51.883 --> 00:02:57.165 Midas nehre ulaştığında, parmak uçlarından altın aktı. NOTE Paragraph 00:02:57.165 --> 00:03:00.353 Midas eve döndü; kızı canlıydı ve sarayı normale dönüşmüştü, 00:03:00.353 --> 00:03:04.693 dünyalar onun olmuştu. 00:03:04.693 --> 00:03:06.742 Dersini aldığını düşünebilirsiniz, fakat 00:03:06.742 --> 00:03:10.773 birkaç hafta sonra tekrar hata yaptı, Pan'ın daha iyi bir müzisyen olduğunu 00:03:10.773 --> 00:03:17.122 iddia ederek müzik ve güneş tanrısı Apollon'u kızdırdı. 00:03:17.122 --> 00:03:21.172 Apollon, kralın böyle yanlış bir karar alması için ancak eşek kulağına sahip 00:03:21.172 --> 00:03:27.114 olması gerektiğini ilan edip, Midas'ı gereğince değiştirdi. NOTE Paragraph 00:03:27.114 --> 00:03:29.092 Davranışından bir kez daha pişman olan 00:03:29.092 --> 00:03:33.201 Midas, kıllı kulaklarını gizleyerek dolaşıyordu. 00:03:33.201 --> 00:03:35.341 Kulaklarını yalnızca berberi görmüştü, 00:03:35.341 --> 00:03:40.392 o da çok ilginç bir hazırlık seansında gizlilik yemini etmişti. NOTE Paragraph 00:03:40.392 --> 00:03:44.093 Berber kahkahasını bastırdı ve birilerine söyleme arzusuyla savaştı, 00:03:44.093 --> 00:03:47.522 fakat sır onu tüketmişti. 00:03:47.522 --> 00:03:52.223 Bir gün şehre gitti ve yere bir çukur kazdı. 00:03:52.223 --> 00:03:54.064 Kafasını yeryüzüne daldıran 00:03:54.064 --> 00:04:00.391 çaresiz berber fısıldadı, "Midas'ın eşek kulakları var." NOTE Paragraph 00:04:00.391 --> 00:04:03.061 Bir zaman sonra, berberin kelimelerini gömdüğü 00:04:03.061 --> 00:04:06.171 yerde bir sazlık yığını ortaya çıktı. 00:04:06.171 --> 00:04:10.982 Rüzgâr estiğinde, onun fısıltısının yankılarını esintiyle taşıdılar: 00:04:10.982 --> 00:04:16.482 "Midas'ın eşek kulakları var." 00:04:16.482 --> 00:04:20.691 O sesle tarladaki eşekler başlarını kaldırdı ve insanlar da 00:04:20.691 --> 00:04:25.423 krallarının ahmaklığına kıkır kıkır güldüler. NOTE Paragraph 00:04:25.423 --> 00:04:31.333 Midas, altın dokunuşu ve eşek kulaklarıyla çok da saygı duyulan bir yönetici değildi. 00:04:31.333 --> 00:04:34.821 Diğer liderler heykel ve tapınaklarla onurlandırılırken 00:04:34.821 --> 00:04:38.510 Midas biraz daha farklı anılmaktaydı: 00:04:38.510 --> 00:04:43.312 parıldayan nehrin derinlikleriyle ve Frigya rüzgarının hışırtısıyla.