Birkaç hafta önce, arkadaşlarımdan biri 8 yaşındaki oğluna bir oyuncak araba hediye etti. Ama her zaman yaptığımız gibi bir dükkana girip almak yerine bir internet sitesine girdi, bilgisayarına bir dosya indirdi ve bir yazıcıda bastırdı. Bu makinalarla dijital baskı yöntemiyle üretim yapma fikrini The Economist dergisi Üçüncü Endüstriyel Devrim olarak adlandırıyor. Aslında bana kalırsa, şu sıralarda açık kaynaklı donanım ve yapıcı hareketiyle ilgili daha başka bir devrim de olmakta; çünkü arkadaşımın kullandığı yazıcı da açık kaynaklı. Aynı İnternet sitesinden, o yazıcıyı yapmak için gerekli bütün dosyaları da indirebilirsiniz: yapım dosyaları, donanım ve yazılım, bütün açıklamalar da dahil. Bu, dünyanın dört bir yanında böyle yazıcıları yapan birçok insanın içinde bulunduğu bir topluluk, açık kaynaklar sayesinde çok yaratıcı işler yapıyorlar. Harika bir şey yaratmak için kimsenin iznine muhtaç değilsiniz. Bu ortam, 1976 yılının kişisel bilgisayar ortamına benziyor: Apple ve benzeri şirketler birbirleriyle çarpışıyordu. Birkaç sene içinde, bu pazarın da Apple'i ortaya çıkacak. İlginç başka bir şey daha var. Elektroniklerin de açık kaynaklı olduğunu söyledim çünkü bu yazıcının kalbinde, benim derinden bağlı olduğum bir şey var: bu yazıcıya bir anlamda güç veren anakart Arduino benim son yedi senedir üzerinde çalıştığım bir proje. Açık kaynaklı bir proje. Buradaki arkadaşlarımla birlikte çalıştım. Beşimiz: iki Amerikalı, iki İtalyan ve bir İspanyol, biz -- (Gülüşmeler) Dünya çapında bir proje. (Gülüşmeler) Ivrea - Etkileşim Tasarım Enstitüsü adındaki tasarımı bir cismin basit bir şeklinden alıp şeylerle etkileşime kadar ilerleten etkileşim tasarımı dersleri veren enstitüde bir araya geldik. İnsanların etkileşimde bulunduğu bir cismi tasarlıyorsanız, örneğin bir cep telefonunun köpükten modeli bir şey ifade etmiyor. İnsanların gerçekten etkileşeceği bir şey yapmalısınız. Bu nedenle, Arduino ve onunla benzer, öğrencilerimizin kolayca kullanabileceği projeler üzerinde çalışıyoruz. Böylece öğrencilerimiz, çalışan şeyler yapabilirler, elektronik mühendisi olmak için bekleyecek beş yılları yok. Bir ayımız var. Bir çocuğun bile kullanabileceği bir şeyi nasıl yapabilirim? Arduino'yla, gördüğünüz Sylvia gibi çocuklar, projeler yapıyorlar. Beni durdurup Arduino için yaptıkları şeyleri gösteren 11 yaşında çocuklar var. Çocuklara olanak sağladığınızda yapabileceklerini görmek gerçekten dehşet verici. Şimdi, birisinin alıp hemen bir şeyler yapabileceği bir alet tasarlarsanız ne olacağını görelim. İlk olarak göstermek istediğim bu şey bir kedi besleyici. Bu projeyi yapan beyefendinin iki kedisi vardı. Birisi hastaydı, diğeri sağlıklıydı. Onların iyi beslendiklerinden emin olması gerekiyordu. Tasmasındaki cipten kediyi tanıyıp kapıyı açacak, böylece kedinin beslenebileceği bir alet yaptı. Eski bir bilgisayardan çıkardığı eski bir CD oynatıcı, biraz karton, bant, birkaç sensor, yanıp sönen LED'ler ile elinizde çalışan bir alet... Pazarda bulamayacağınız bir alet yaptınız. Sevdiğim bir söz var: "Kendi işini kendin yap." Bir fikrin varsa, git ve onu gerçekleştir. Bir kağıda bir şeyler karalamanın elektronik versiyonu. Bizim işimizle ilgili önemli şeylerden biri donanımımız. İtalya'da aşkla yapılmasının yanında, devrenin arkasında görebileceğiniz gibi --- (Gülüşmeler) açık, devrenin bütün tasarım dosyalarını internette yayınlıyoruz, böylece onları indirebilir ve bir şeyler yapmak için veya bir şeyler öğrenmek için değiştirebilirsiniz. Program yazmayı, başkalarının yazdığı programlara veya dergilerde başkalarının devrelerine bakarak öğrendim. Başkalarının işlerine bakmak, öğrenmek için iyi bir yöntem. Projenin başka elemanları da açık, donanım Creative Commons (Ç.N: Yaratıcı Ortaklık) lisansıyla paylaşıldı. Tasarımın, bir kültür parçası gibi paylaşıp üzerine koyabileceğimiz bir şeye dönüşmesi fikri çok hoşuma gidiyor, sanki Creative Commons bir şarkı veya bir şiir. Yazılım da genel kullanımlı, yani açık kaynaklı. Yazılı belgeler ve deneyerek öğretme metodolojisi de açık kaynaklı ve Creative Commons ile paylaşıldı. Arduino'nun ne olup ne olmadığını insanlara anlatabilmek için sadece adını koruyoruz. Arduino, 12 yaşındaki bir çocuğun tek tek kullanması zor olan parçalardan oluşuyor, ama Arduino ile her şeyi birleştirerek açık kaynaklı, bir şeyi çabucak gerçekleştirebileceği en iyi kullanıcı deneyimini verecek bir sistem yaptık. Şili'de insanların kendi devrelerini almak yerine yapmaya karar verdikleri, atölyeler düzenleyip tasarruf yaptıkları durumlarla karşılaşıyoruz. Şirketlerin kendi marketlerine uyum sağlayan Arduino türevlerini yaptıklarını öğreniyoruz, şimdi yaklaşık 150 tane böyle şirket var. Bu, Ladyada lakaplı Limor Fried adındaki bir kadının kurduğu Adafruit adındaki bir şirket. Kendisi açık kaynaklı donanımın ve yapıcı hareketinin kahramanlarından. Açık kaynağa ve yardımlaşmaya inanan internette birlikte çalışan, farklı yerlerde işbirliğinde bulunan turbo güçlü bir Kendin Yap (DİY) topluluğu var. Make adında bu insanları bir araya getiren ve onları bir topluluğa dönüştüren bir dergi var. Orada, son derece teknik bir projenin çok basit bir dille güzel bir şekilde açıklandığını görüyoruz. Bu Instructables gibi insanların birbirlerine her şeyi öğrettikleri internet siteleri var. Bu Arduino projeleriyle ilgili ekranda gördüğünüz sayfada pasta ve başka şeyler nasıl yapılır öğrenebilirsiniz. Bazı projelere bakalım. Bu dört pervaneli küçük bir model helikopter. Bir bakıma bir oyuncak, öyle değil mi? Bu, birkaç yıl önce askeri teknolojiydi, ama şimdi, açık kaynaklı, kolay kullanılabilen bir şey, internetten de satın alabilirsiniz. Topluluğun adı DİY Drones, ArduCopter adındaki bu şeyi yapıyorlar. Sonra bir girişimci Matternet adında bir şirket kurdu ve bunun Afrika'da köyden köye bir şeyler taşımakta nasıl kullanılabileceğini çözdü. Bunun kolayca bulunabilmesi, açık kaynaklı olması ve kolayca değiştirebilmesi sayesinde de çabucak şirketin prototipini yapabildi. Başka projeler de var. Matt Richardson: Televizyonda aynı insanları tekrar tekrar ve tekrar görmekten bıktım ve bunun için bir şeyler yapmaya karar verdim. Enough Already (Yeter Artık) adını verdiğim bu Arduino projesiyle, bu bıktığım insanlar çıktığında, televizyonun sesini kısan bir şey yaptım. (Gülüşmeler) Nasıl yaptığımı göstereyim. (Alkış) MB: Şuna bakın. MR: Bugün yapımcılarımız Kim Kardashian'ın ne giyeceğini --- MB: Nasıl? (Gülüşmeler) MR: Kim Kardashian'ın düğünüyle ilgili detaylarından kulaklarımızı iyi korusa gerek. MB: Burada ilginç olan, Matt, Arduino ile TV sinyallerini işleyen bir modül bulmuş, sonra da başkası tarafından yazılmış TV için kızılötesi sinyal üreten bir kod bulmuş, ikisini bir araya getirmiş ve bu harika projeyi yapmış. Arduino, ayrıca Büyük Hadron Çarpıştırıcısı gibi ciddi projelerde de kullanılıyor. Bilgi toplayan ve bazı parametreleri ölçen bazı Arduino topları var. Veya --- (Müzik) Bu İtalyan bir öğrenci tarafından yapılan bir müzik aleti, şimdi bunu bir ürüne dönüştürüyor. Bu, bir öğrenci projesi ve bir ürüne dönüşüyor. Yardımcı alet yapmakta da kullanılıyor. Bu, işaret dilini anlayan ve hareketleri sese dönüştürüp ekranında yazıya döken bir küre. Bunu da, internette Arduino uyumlu parçalar satan yerlerden aldıklarınızı birleştirerek yapabilirsiniz. Bu, NYU'nun ITP bölümünden bir proje, ciddi derecede engelli, PS3 oynayamayan bir oğlan çocuğuyla karşılaşıyorlar ve onun için sınırlı hareket yeteneğine sahip olsa da beyzbol oynayabileceği bir alet yapmışlar. Sanat projelerinde de görebilirsiniz. Bu, txtBomber. Bu cihaza bir mesaj yerleştirip duvara sürünce sprey tenekeleri üzerindeki düğmelere basarak duvara politik mesajlar yazabiliyorsunuz. Evet. (Alkış) Böyle bir bitki de var. Adı, Botanicalls. Kablosuz internet modülü olan bir Arduino topuyla bitkinin durumunu gözlemleyip bir Twitter hesabıyla bitkiyle iletişime geçebiliyorsunuz. (Gülüşmeler) Bu bitki "Çok sıcak" veya "Şu anda suya ihtiyacım var." diyebiliyor. (Gülüşmeler) Bitkiye kişilik kazandırıyor. Bu da hamile bir kadının karnındaki bebek tekmeleyince tweet atıyor. Bu da Şili'deki 14 yaşındaki bir çocuğun tasarladığı depremleri tespit edip Twitter'da yayınlayan sistemi. 280.000 takipçisi var. 14 yaşında ve bir devlet projesinin bir yıl boyunca önderliğini yaptı. (Alkış) Bir başka projeyle de bir ailenin Twitter paylaşımlarından nerede oldukları "Harry Potter" filmindeki gibi bulunabiliyor. Bu projeyle ilgili her şeyi internet sitesinde görebilirsiniz. Birisi osurduğunda tweet atan bir sandalye de yapmışlar. (Gülüşmeler) Gizmodo 2009'da bu projenin Twitter'a bir anlam kazandırdığını söyledi. O zamandan beri çok şey değişti. (Gülüşmeler) Bu çok ciddi bir proje. Fukishima felaketi gerçekleştiğinde Japonya'daki bir grup insan devletin verdiği bilginin yeterince açık ve güvenilir olmadığını gördüler; Geiger sayacı, Arduino ve internet arayüzünü birleştirdiler. Bu cihazdan 100 tane yapıp Japonya'nın farklı yerlerindeki insanlara dağıttılar ve topladıkları bigileri internette paylaştılar. Böylece sahadan gerçek zamanlı ve tarafsız bilgiler alabildiler. DİY bio hareketinden bu makina da DNA'yı işlemek için gerekli adımlardan biri ve yine, baştan sona açık kaynaklı. Gelişmekte olan ülkelerden öğrenciler de, çok pahalı bilimsel araçların benzerlerini kendileri yapıyorlar. Arduino ve birkaç parça kullanarak çok daha ucuza mal ediyorlar. Bu bir pH ölçer. Bu İspanyollar gibi çocuklar da var. 11 yaşları civarında program yazmayı ve robot yapmayı öğrendiler ve Arduino ile futbol oynayan robotlar yaptılar. Arduinolu robotlarla dünya şampiyonu oldular. Biz de kendi eğitici robotumuzu yapmaya karar verdiğimizde onlara gittik ve dedik ki "Siz tasarlayın, çünkü çocukları heyecanlandıracak robotlar yapmayı en iyi siz biliyorsunuz." Ben değil, ben yaşlıyım. Ben kimi heyecanlandırabilirim ki? (Gülüşmeler) Eğitim açısından diyorum. (Gülüşmeler) Google gibi şirketler de bu teknolojiyle cep telefonları, tabletler ve gerçek dünyayı bağlayan arayüzleri yapıyorlar. Google'ın Arduino bazlı Accesorry Development Kit'i açık kaynaklı, Apple'ın kapalı, lisanslı ve hayatınızı Apple'a vermeniz gerekeninin aksine... Böyle bir şey. Devasa bir labirent var, Joey orada oturuyor ve tableti oynatarak labirenti hareket ettiriyor. Ben İtalya'dan geliyorum ve İtalya'da tasarım önemli ama aynı zamanda oldukça tutucu. Milan'da Habits adında bir stüdyo ile tamamen açık kaynaklı bu ayna üzerinde çalıştık. Aynı zamanda bir iPod hoparlörü. Amacı, donanım, yazılım, cismin tasarımı, üretimi ve projeyle ilgili her şey açık kaynaklı ve kendiniz yapabimeniz. Diğer tasarımcıların bunu alıp sıfırdan başlayarak onunla nasıl harika araçlar ve interaktif ürünler yapabileceklerini öğrenmelerini istiyoruz. Ama bir fikriniz varsa, bütün bu fikirlere ne oluyor? Binlerce fikir var. Bütün hepsini göstermem yedi saatimi alır. Yedi saatinizi almayacağım. Gerek yok. Ama bu örnekten başlayalım: Pebble adındaki, Blutooth aracılığıyla telefonunuzla konuşan ve üzerinde bilgiler gösteren bir saat yaptılar. Bunu, Nokia'dan eski bir LCD ekran, cep telefonu ve Arduino ile prototiplediler. Son haline getirdiklerinde de Kickstarter'da insanlardan onları yapıp satmak için 100.000 dolar istediler. 10 milyon dolar aldılar. Yatırımcılara gitmeye gerek kalmadan sadece insanları harika projelerle heyecanlandırarak bağımsız bir şirket kurdular. Size son göstermek istediğim proje de bu: Adı, ArduSat. Şu anda Kickstarter'da, isterseniz lütfen katkıda bulunun. Uzaya gidebilen bir uydu, büyük olasılıkla hayal edebileceğiniz en açık kaynaklı olmayan şey, ama içinde birkaç sensore bağlı bir Arduino var. Deneylerinizi uyduya yükleyip çalıştırabilirsiniz. Düşünün, bir lise olarak bir hafta boyunca bir uyduya erişiminiz olabilir ve uyduda uzay deneyleri yapabilirsiniz. Dediğim gibi, birçok örnek var ve burada duracağım. Arduino topluluğuna harika oldukları ve her gün birçok proje yaptıkları için teşekkür ediyorum. Teşekkürler. (Alkış) (Alkış) Topluluğa teşekkürler. Chris Anderson: Massimo, bana daha önce bunun böyle büyüyeceğini hiç düşünmediğini söyledin. MB: Hayır. CA: Bunları okuyup nelere olanak sağladığını görünce ne hissediyorsun? MB: Bu, birçok kişinin eseri. Biz bir topluluk olarak insanların harika şeyler yapmalarına fırsat veriyoruz ve bu, harika bir his. Tanımlaması gerçekten çok güç. Her sabah, Google Alerts'un bana gönderdiği şeylere bakıyorum ve müthişler. Hayal edebileceğin her alanda şeyler var. CA: Çok teşekkürler. (Alkış) (Alkış)