0:00:20.192,0:00:23.676
Ben ilk başladığımda, benim için

0:00:23.676,0:00:25.476
sürecin doğasını keşfetmek çok önemliydi.

0:00:25.476,0:00:27.359
Bu yüzden yaptığım şeylerden biri, bir fiil listesi hazırlamak oldu.

0:00:27.359,0:00:29.193
Rulo yapmak, katlamak, kesmek,

0:00:29.193,0:00:31.443
sarkıtmak, burkmak, ya da her ne ise.

0:00:31.443,0:00:34.759
Ve eserlerimi de, mekan içinde fiziksel olarak,

0:00:34.759,0:00:38.143
bu fiil listesiyle ilişkilendirdim.

0:00:43.326,0:00:44.859
Şimdi siz bunu yaptığınızda,

0:00:44.859,0:00:47.743
yaptığınız şeyin psikolojisiyle içli dışlı olmazsınız.

0:00:47.743,0:00:52.593
Ya da, eserin son görünüşüyle.

0:00:54.043,0:00:57.460
Yani bu yöntem size, materyalin

0:00:57.460,0:00:59.693
vücut hareketiyle ilişkilendirildiği,

0:00:59.693,0:01:00.976
yapım süreciyle ilişkilendirildiği bir ilerleme yolu sağlar.

0:01:00.976,0:01:04.843
Sizi metaforlardan veya

0:01:04.843,0:01:07.976
basit imgelemelerden uzaklaştırır.

0:01:25.493,0:01:26.776
Bence ressamların yaptığı şey,

0:01:26.776,0:01:30.460
dünyayı önceden görmedikleri bir şekilde görebilmelerini

0:01:30.460,0:01:32.643
sağlayan, ya da vizyonlarını genişletebilecek

0:01:32.643,0:01:34.693
stratejiler icat etmektir.

0:01:34.693,0:01:36.493
Bir çok ressam bunu farklı yolla yapar;

0:01:36.493,0:01:37.943
Cézanne kendi yolunu buldu,

0:01:37.943,0:01:39.559
Pollock, yatay bir düzlem üzerine

0:01:39.559,0:01:41.859
boya damlatarak, kendi yolunu buldu.

0:01:41.859,0:01:43.143
Ancak bence ressamların ilginç olmalarının sebebi,

0:01:43.143,0:01:47.509
onların sürekli kendilerini eğitmek için yeni yollar keşfetmeleri,

0:01:47.509,0:01:51.743
yeni araçlar, teknikler veya süreçler icat ederek

0:01:51.743,0:01:55.460
sıradan ya da akademik türden düşüncenin

0:01:55.460,0:01:59.143
dışına çıkabilmeleri ve somut dünyayı farklı

0:01:59.143,0:02:01.426
şekilde görebilmeleri.

0:02:01.426,0:02:03.759
Bu elipslerin burada olmalarının sebebi,

0:02:03.759,0:02:06.726
bizim bunları inşa eden türden bir tekerleği keşfetmiş olmamız.

0:02:06.726,0:02:09.476
Bizim, tam olarak ne yaptığımızı anlamamıza yardım eden bir tekerlek.

0:02:09.476,0:02:11.843
Bu küçük bir icat olmasına rağmen,

0:02:11.843,0:02:14.026
bir başka bakış açısından bakarsanız da,

0:02:14.026,0:02:16.059
bugüne kadar icat edilmemiş bir form.

0:02:16.059,0:02:18.127
Biz bu parçanın dışını, bir armut ya da

0:02:18.127,0:02:19.877
lokma gibi çizmiyoruz.

0:02:19.877,0:02:21.659
Biz, iç hacminin ne olduğunu,

0:02:21.659,0:02:25.393
ve bu hacmin nasıl döndüğünü anlamaya çalışıyoruz.

0:02:25.393,0:02:27.693
İşte bunu anlamak için bir tekerlek yaptık,

0:02:27.693,0:02:30.276
ve bu tekerlek, dıştaki kabuğa işaret ediyor.

0:02:30.276,0:02:34.126
Yani, bu içerden başlayıp, dışa doğru bir çalışma.

0:02:36.343,0:02:39.059
Bence bir insan yaptığı şeyleri daha iyi

0:02:39.059,0:02:41.092
anlamak için, daima yeni yollar keşfetmeli,

0:02:41.092,0:02:43.142
Bu sayede yaptığınız şeyler

0:02:43.142,0:02:46.010
birbirini tekrarlayan, aşırı düzenli şeyler olmaktan çıkar.

0:02:47.276,0:02:49.393
Ben düşünmeden, alışkanlık haline gelmiş

0:02:49.393,0:02:54.576
şekilde çalışmayı önlemek için, yeni stratejiler üretmek zorundayım.