WEBVTT

00:00:00.146 --> 00:00:01.824
2006 ilkbaharındaki

00:00:01.824 --> 00:00:05.723
o günü asla unutmayacağım.

00:00:05.723 --> 00:00:07.302
Johns Hopkins Hastanesi'nde

00:00:07.302 --> 00:00:09.733
cerrahi uzmanıydım ve

00:00:09.733 --> 00:00:11.510
acil çağrılarını alıyordum.

00:00:11.510 --> 00:00:14.873
Bir gece saat 2'de, acil servisten

00:00:14.873 --> 00:00:16.900
ayağında diabetik yara olan

00:00:16.900 --> 00:00:18.694
bir kadını görmek üzere çağırıldım.

00:00:18.694 --> 00:00:22.395
Perdeyi açtığım anda aldığım o çürümüş et kokusunu

00:00:22.395 --> 00:00:26.022
halen hatırlayabiliyorum.

00:00:26.022 --> 00:00:28.367
Oradaki herkes kadının çok hasta olduğu ve hastanede olmaya

00:00:28.367 --> 00:00:29.719
ihtiyaç duyduğu konusunda hemfikirdi.

00:00:29.719 --> 00:00:31.319
Fakat asıl soru bu değildi.

00:00:31.319 --> 00:00:33.461
Bana yöneltilen asıl soru başkaydı;

00:00:33.461 --> 00:00:37.390
amputasyon gerekiyor muydu?

00:00:37.390 --> 00:00:40.357
Şimdi, o geceyi tekrar düşününce,

00:00:40.357 --> 00:00:45.522
ondan 3 gün önce acil servise bel ağrısı şikayetiyle gelen

00:00:45.522 --> 00:00:48.658
ve sonra ileri evre pankreas kanseri olduğu öğrenilen

00:00:48.658 --> 00:00:52.893
27 yaşında, yeni evli birine yaklaşırken gösterdiğim

00:00:52.893 --> 00:00:54.838
empati ve şefkatin aynısını

00:00:54.838 --> 00:00:56.452
o kadına da gösterdiğime inandığım için

00:00:56.452 --> 00:01:00.701
son derece memnunum.

00:01:00.701 --> 00:01:02.864
Onun durumunda, hayatını kurtarmak için

00:01:02.864 --> 00:01:04.632
yapabileceğim bir şey olmadığını biliyordum,

00:01:04.632 --> 00:01:06.681
kanser çok ilerlemişti.

00:01:06.681 --> 00:01:09.361
Ancak daha rahat ve huzurlu olduğundan emin olmak için

00:01:09.361 --> 00:01:11.784
mümkün olan her şeyi yapacağımdan

00:01:11.784 --> 00:01:14.207
şüphem yoktu. Ona sıcak bir battaniye

00:01:14.207 --> 00:01:16.927
ve bir bardak kahve götürdüm.

00:01:16.927 --> 00:01:19.112
Biraz da ailesi için aldım.

00:01:19.112 --> 00:01:22.258
Fakat daha önemlisi, onu hiç yargılamadım,

00:01:22.258 --> 00:01:24.155
çünkü o duruma gelmek için

00:01:24.155 --> 00:01:26.329
hiç bir şey yapmamıştı.

00:01:26.329 --> 00:01:29.142
Peki niçin, sadece birkaç gece sonra,

00:01:29.142 --> 00:01:32.300
aynı acil serviste dururken ve diabet olan hastamın

00:01:32.300 --> 00:01:35.711
gerçekten bir amputasyona ihtiyacı olduğuna karar vermişken,

00:01:35.711 --> 00:01:39.615
niçin onu hor görmüştüm?

00:01:39.615 --> 00:01:42.080
Bakın, önceki gece gelen kadından farklı olarak,

00:01:42.080 --> 00:01:44.479
bu kadının tip 2 diabeti vardı.

00:01:44.479 --> 00:01:46.031
Şişmandı.

00:01:46.031 --> 00:01:47.944
Tabi hepimiz biliyoruz ki, bunun sebebi

00:01:47.944 --> 00:01:50.299
fazla yemek ve egzersiz yapmamak, değil mi?

00:01:50.299 --> 00:01:52.983
Yani, ne kadar zor olabilir ki?

00:01:52.983 --> 00:01:55.344
Yatağında yatarken ona bakıp düşündüm;

00:01:55.344 --> 00:01:58.232
'sadece biraz daha özen göstermeyi deneseydin,

00:01:58.232 --> 00:02:01.222
şu an bu durumda, hiç tanımadığın

00:02:01.222 --> 00:02:02.999
bir doktorla, ayağının kesilmesi

00:02:02.999 --> 00:02:06.814
hakkında konuşuyor olmazdın.'

00:02:06.814 --> 00:02:10.456
Onu yargılarken niçin kendimi haklı görüyordum?

00:02:10.456 --> 00:02:13.025
Bunun sebebini bilmediğimi söylemek isterdim.

00:02:13.025 --> 00:02:15.061
Fakat, aslında biliyorum.

00:02:15.061 --> 00:02:17.392
Gençliğimin kibiriyle

00:02:17.392 --> 00:02:20.496
her şeyi bildiğimi düşünüyordum.

00:02:20.496 --> 00:02:22.326
O çok fazla yemişti. Şanssızdı.

00:02:22.326 --> 00:02:25.695
Diabet hastası oldu. Konu kapandı.

00:02:25.695 --> 00:02:27.098
Ancak şu işe bakın ki, aynı zamanda

00:02:27.098 --> 00:02:29.496
kanser araştırması yapıyordum,

00:02:29.496 --> 00:02:31.839
daha açıkçası melanom için bağışıklık temelli tedavi ile ilgili;

00:02:31.839 --> 00:02:35.812
ve hayatımın o kısmında tüm varsayımların doğruluğunu tartışmak için

00:02:35.812 --> 00:02:37.848
her şeyi sorgulamam ve mümkün olan

00:02:37.848 --> 00:02:41.658
en yüksek bilimsel standartlara göre davranmam gerektiği öğretiliyordu.

00:02:41.658 --> 00:02:45.034
Fakat konu diabet gibi bir hastalık olunca,

00:02:45.034 --> 00:02:48.583
ki Amerikalılar için melanomdan 8 kat daha sık bir ölüm sebebi,

00:02:48.583 --> 00:02:52.011
daha önce genelgeçer bilgileri hiç sorgulamamıştım.

00:02:52.011 --> 00:02:55.057
Aslında sadece olaylardaki patolojik sıralanışın

00:02:55.057 --> 00:02:57.642
bilim olduğunu sanmıştım.

00:02:57.642 --> 00:03:01.042
3 yıl sonra ne kadar yanlış olduğumu farkettim.

00:03:01.042 --> 00:03:03.642
Fakat bu sefer, hasta olan bendim.

00:03:03.642 --> 00:03:07.473
Her gün 3-4 saat egzersiz yapmama ve

00:03:07.473 --> 00:03:10.038
besin piramidine harfi harfine sadık kalmama rağmen,

00:03:10.038 --> 00:03:12.195
çok kilo aldım ve metabolik sendrom denilen

00:03:12.195 --> 00:03:14.480
bir hastalık gelişti.

00:03:14.480 --> 00:03:16.464
Bu bazılarınıza tanıdık gelebilir.

00:03:16.464 --> 00:03:19.909
Vücudumda insülin direnci oluştu.

00:03:19.909 --> 00:03:22.358
İnsülini, yediğimiz yemeklerin yakılacağına

00:03:22.358 --> 00:03:26.421
veya depolanacağına dair kontrolü elinde tutan

00:03:26.421 --> 00:03:28.535
bir şef hormon olarak düşünebilirsiniz.

00:03:28.535 --> 00:03:31.349
Buna kabaca yakıtı paylaştırma diyebiliriz.

00:03:31.349 --> 00:03:34.525
Yeterli insülini üretememek yaşamla bağdaşmaz.

00:03:34.525 --> 00:03:37.181
İnsülin direnci ise, adından anlaşılacağı gibi,

00:03:37.181 --> 00:03:39.861
insülinin görevini yapması esnasında

00:03:39.861 --> 00:03:43.374
hücrelerin bu etkiye karşı direnç göstermesidir.

00:03:43.374 --> 00:03:45.550
Bir kez insülin direnci gelişirse,

00:03:45.550 --> 00:03:46.925
pankreas bezinizin buna ayak uydurup

00:03:46.925 --> 00:03:48.989
yeteri kadar insülin üretememesi ile karakterize

00:03:48.989 --> 00:03:52.312
diabet hastalığına doğru ilerliyorsunuzdur.

00:03:52.312 --> 00:03:54.940
O zaman kan şekeri seviyeniz yükselmeye başlar

00:03:54.940 --> 00:03:57.572
ve birçok patolojik olay serisi bir anlamda

00:03:57.572 --> 00:04:01.273
kontrolden çıkarak kalp hastalığı, kanser, hatta

00:04:01.273 --> 00:04:04.882
Alzheimer hastalığına ve birkaç yıl önceki kadında

00:04:04.882 --> 00:04:09.764
olduğu gibi amputasyonlara yol açabilir.

00:04:09.764 --> 00:04:12.725
Bu korkuyla, gayet radikal bir şekilde dietimi;

00:04:12.725 --> 00:04:14.902
bir şeyler ekleyip çıkararak birçoğunuzun kesinlikle

00:04:14.902 --> 00:04:17.982
çok şaşıracağı bir şekilde değiştirdim.

00:04:17.982 --> 00:04:21.861
Bunu yaptım ve hem de daha az egzersizle yaklaşık 18 kilogram verdim.

00:04:21.861 --> 00:04:24.902
Gördüğünüz gibi, sanırım artık fazla kilolu değilim.

00:04:24.902 --> 00:04:27.069
Daha önemlisi, insülin direncim yok.

00:04:27.069 --> 00:04:29.113
Fakat en önemlisi,

00:04:29.113 --> 00:04:32.962
hiç aklımdan çıkmayan şu 3 can alıcı soru ile baş başa kalmıştım:

00:04:32.962 --> 00:04:35.411
Eğer sözde her şeyi doğru yapıyorduysam,

00:04:35.411 --> 00:04:38.108
bu nasıl benim başıma gelmişti?

00:04:38.108 --> 00:04:41.143
Eğer beslenme hakkındaki genelgeçer bilgiler benim üzerimde yanıldıysa,

00:04:41.143 --> 00:04:44.930
başka biri için de yanılabilir miydi?

00:04:44.930 --> 00:04:46.830
Bu soruların altını çizerek,

00:04:46.830 --> 00:04:50.076
obezite ile insülin direnci arasındaki

00:04:50.076 --> 00:04:52.803
gerçek ilişkiyi anlamak için neredeyse

00:04:52.803 --> 00:04:56.433
manyakça bir saplantıya girmiştim.

00:04:56.433 --> 00:04:59.249
Şu an, birçok araştırmacı obezitenin

00:04:59.249 --> 00:05:02.641
insülin direncine sebep olduğuna inanıyor.

00:05:02.641 --> 00:05:04.756
Mantık olarak, insülin direncini tedavi etmek istiyorsanız,

00:05:04.756 --> 00:05:06.648
hastaların kilo vermesini sağlamalısınız, değil mi?

00:05:06.648 --> 00:05:09.412
Obeziteyi tedavi edersiniz.

00:05:09.412 --> 00:05:12.118
Peki ya aslında tam tersi doğruysa?

00:05:12.118 --> 00:05:15.489
Ya obezite insülin direncine hiç sebep olmuyorsa?

00:05:15.489 --> 00:05:19.409
Gerçekte, ya çok daha derindeki bir sorunun belirtisi ve

00:05:19.409 --> 00:05:22.231
buz dağının görünen kısmıysa?

00:05:22.231 --> 00:05:24.874
Kulağa çok çılgınca geldiğinin farkındayım, çünkü hakikaten

00:05:24.874 --> 00:05:28.093
bir obezite salgınının ortasındayız, fakat bitirmemi bekleyin.

00:05:28.093 --> 00:05:31.307
Ya obezite, hücre içinde süregelen

00:05:31.307 --> 00:05:34.909
çok daha tehditkar bir problemle

00:05:34.909 --> 00:05:36.391
baş etme mekanizması ise?

00:05:36.391 --> 00:05:38.757
Obezitenin iyi huylu olduğunu ileri sürmüyorum,

00:05:38.757 --> 00:05:41.060
söylemek istediğim, iki tane metabolik sorundan

00:05:41.060 --> 00:05:43.771
daha iyi olan olabileceği.

00:05:43.771 --> 00:05:46.790
İnsülin direncini yakıt paylaşımındaki

00:05:46.790 --> 00:05:48.777
azalmış kapasitemiz olarak düşünün;

00:05:48.777 --> 00:05:51.068
ki, bu az önce de anlatmaya çalıştığım gibi

00:05:51.068 --> 00:05:52.990
aldığımız kalorilerin bazısını uygunca yakıp

00:05:52.990 --> 00:05:56.429
bazısını yine uygunca depolayan bir paylaşım.

00:05:56.429 --> 00:05:58.071
İnsülin direnci geliştiğinde,

00:05:58.071 --> 00:06:01.438
organizmadaki bu denge bozuluyor.

00:06:01.438 --> 00:06:03.566
Yani şimdi, insülin bir hücreye;

00:06:03.566 --> 00:06:05.611
'Daha fazla enerji yakmanı istiyorum.'derse ve

00:06:05.611 --> 00:06:08.046
bu miktar hücrenin güvenli gördüğünden fazla ise,

00:06:08.046 --> 00:06:12.478
hücre doğrusu; 'Hayır, teşekkürler. Bu enerjiyi depolasam daha iyi olur.' der.

00:06:12.478 --> 00:06:14.380
Yağ hücreleri, diğer hücrelerde bulunan birçok

00:06:14.380 --> 00:06:17.182
biyokimyasal mekanizmadan yoksun olduğu için,

00:06:17.182 --> 00:06:19.953
muhtemelen depolanmak için en doğru yerdir.

00:06:19.953 --> 00:06:24.922
Yani birçoğumuz, yani 75 milyon Amerikalı için,

00:06:24.922 --> 00:06:28.537
insülin direncine makul yanıt,

00:06:28.537 --> 00:06:33.466
aslında yağ olarak depolanma olabilir, yani tersi olan

00:06:33.466 --> 00:06:38.810
şişmanlamaya yanıt olarak insülin direnci geliştirmek değil.

00:06:38.810 --> 00:06:40.985
Bu gerçekten kabaca bir yaklaşım,

00:06:40.985 --> 00:06:44.352
fakat altında yatan anlam derin olabilir.

00:06:44.352 --> 00:06:46.850
Şu benzetime bir bakın:

00:06:46.850 --> 00:06:49.819
Sehpaya yanlışlıkla çarptığınızda bacağınızda

00:06:49.819 --> 00:06:53.411
oluşan bir morluğu düşünün.

00:06:53.411 --> 00:06:56.298
Tabi, o morluk çok ağrır ve siz de o

00:06:56.298 --> 00:06:59.279
renk değişimini hiç sevmezsiniz, fakat hepimiz biliyoruz ki

00:06:59.279 --> 00:07:02.732
morluk başlı başına bir problem değildir.

00:07:02.732 --> 00:07:06.474
Aslında, tam tersidir. O, travmaya karşı sağlıklı bir yanıttır;

00:07:06.474 --> 00:07:09.235
tüm bağışıklık hücreleri hasarlı bölgeye hücum eder

00:07:09.235 --> 00:07:12.219
ve hücresel birikintileri sınırlayıp enfeksiyonun

00:07:12.219 --> 00:07:14.917
vücutta başka bir yere yayılımını engeller.

00:07:14.917 --> 00:07:18.639
Şimdi, morlukların asıl sorun olduğunu düşündüğümüzü

00:07:18.639 --> 00:07:21.507
ve morlukları tedavi etmek üzere muazzam bir tıbbi düzen

00:07:21.507 --> 00:07:24.647
ve protokol geliştirdiğimizi hayal edin:

00:07:24.647 --> 00:07:27.930
gizleyici kremler, ağrı kesiciler, ve saire;

00:07:27.930 --> 00:07:30.156
fakat tüm bu sırada insanların halen bacaklarını

00:07:30.156 --> 00:07:33.776
sehpalara vurduğu gerçeğinin göz ardı edildiğini hatırlayın.

00:07:33.776 --> 00:07:36.979
İnsanlara salonda yürürken dikkatli olmalarını

00:07:36.979 --> 00:07:38.544
söyleyerek sonuçtan ziyade asıl sebebi

00:07:38.544 --> 00:07:40.147
ortadan kaldırmayı deneseydik

00:07:40.147 --> 00:07:43.420
ne kadar daha iyi bir iş yapmış olurduk?

00:07:43.420 --> 00:07:45.297
Sebebi ve sonucu doğru tayin etmek

00:07:45.297 --> 00:07:47.776
dünyadaki tüm farklılıkları yaratan şeydir.

00:07:47.776 --> 00:07:50.855
Yanlış belirlemekse, ilaç endüstrisini

00:07:50.855 --> 00:07:53.535
ve ortaklarını yine de kalkındırsa da

00:07:53.535 --> 00:07:57.451
bacakları morarmış insanları iyileştirmez.

00:07:57.451 --> 00:08:00.295
Sebep ve sonuç.

00:08:00.295 --> 00:08:02.132
Yani ortaya koymaya çalıştığım,

00:08:02.132 --> 00:08:04.889
belki obezite ve insülin direnci hakkındaki

00:08:04.889 --> 00:08:07.523
sebep ve sonucu yanlış belirledik.

00:08:07.523 --> 00:08:09.300
Belki de kendimize sormalıyız;

00:08:09.300 --> 00:08:13.185
insülin direncinin kilo alımına ve obezite ile ilişkili hastalıklara

00:08:13.185 --> 00:08:15.251
en azından çoğu kişide

00:08:15.251 --> 00:08:16.781
yol açma ihtimali olabilir mi?

00:08:16.781 --> 00:08:19.781
Ya obezite; altta yatan, hakkında asıl düşünmemiz gereken

00:08:19.781 --> 00:08:22.002
çok daha tehditkar

00:08:22.002 --> 00:08:24.213
ve yaygın bir probleme

00:08:24.213 --> 00:08:26.770
karşı sadece metabolik bir yanıtsa?

00:08:26.770 --> 00:08:28.242
Şimdi bazı gerçeklere bakalım.

00:08:28.242 --> 00:08:30.728
Biliyoruz ki, Birleşik Devletler'deki

00:08:30.728 --> 00:08:33.701
30 milyon obez Amerikalı'nın insülin direnci yok;

00:08:33.701 --> 00:08:35.638
ve bu insanların herhangi bir hastalığa

00:08:35.638 --> 00:08:38.718
yakalanma riskleri zayıf ve sağlıklı olanlardan daha fazla değil.

00:08:38.718 --> 00:08:41.602
Diğer yandan, Birleşik Devletler'deki

00:08:41.602 --> 00:08:45.039
6 milyon zayıf insanda insülin direnci var ve bu insanların

00:08:45.039 --> 00:08:48.106
biraz önce bahsettiğim metabolik hastalıklara yakalanma

00:08:48.106 --> 00:08:50.261
ihtimali, insülin direnci olmayan

00:08:50.261 --> 00:08:52.083
obez insanlarınkinden daha bile fazla.

00:08:52.083 --> 00:08:54.320
Şu an sebebini bilmiyorum, ama bunun sebebi,

00:08:54.320 --> 00:08:57.010
onların vücüdunda, hücrelerin fazla enerji ile

00:08:57.010 --> 00:09:00.295
ne yapacağını henüz keşfetmemiş olması olabilir.

00:09:00.295 --> 00:09:03.614
Yani, obez olup insülin direnciniz yoksa

00:09:03.614 --> 00:09:05.485
veya zayıf olup insülin direnciniz varsa,

00:09:05.485 --> 00:09:09.918
bu obezitenin bu süreçte sadece bir aracı

00:09:09.918 --> 00:09:12.942
olduğunu ortaya koyar.

00:09:12.942 --> 00:09:15.357
Ya eğer yanlış düşmana karşı savaşıyorsak,

00:09:15.357 --> 00:09:19.157
insülin direncinden ziyade obezite ile savaşıyorsak?

00:09:19.157 --> 00:09:22.400
Hatta daha kötüsü, ya obeziteyi suçlayarak

00:09:22.400 --> 00:09:25.125
kurbanları suçluyorsak?

00:09:25.125 --> 00:09:28.844
Ya obezite hakkındaki bazı temel fikirlerimiz

00:09:28.844 --> 00:09:30.702
yanlışsa?

00:09:30.702 --> 00:09:34.825
Kişisel olarak,artık bu kibirin ağırlığını kaldıramıyorum,

00:09:34.825 --> 00:09:37.408
hatta kesinliğin ağırlığını hiç kaldıramıyorum.

00:09:37.408 --> 00:09:40.254
Bunun merkezinde ne olabileceğine dair kendi fikirlerim var,

00:09:40.254 --> 00:09:42.166
fakat diğer her fikre açığım.

00:09:42.166 --> 00:09:44.885
Şimdi, benim hipotezim, herkes bana sorduğu için

00:09:44.885 --> 00:09:46.502
budur.

00:09:46.502 --> 00:09:49.631
Bir hücrenin, insüline direnç geliştirirken kendini hangi şeyden

00:09:49.631 --> 00:09:51.358
korumaya çalıştığını kendinize sorarsanız,

00:09:51.358 --> 00:09:54.033
cevap muhtemelen fazla yemek olmayacaktır.

00:09:54.033 --> 00:09:57.683
Daha büyük olasılıkla fazla glukoz, kan şekeri olacaktır.

00:09:57.683 --> 00:09:59.977
Şu an, işlenmiş tahıl ve nişastanın

00:09:59.977 --> 00:10:02.033
kısa vadede kan şekerini yükselttiğini biliyoruz

00:10:02.033 --> 00:10:03.941
ve hatta şekerin direkt olarak insülin direncine

00:10:03.941 --> 00:10:06.742
yol açabildiğine inanmak için sebep var.

00:10:06.742 --> 00:10:10.837
Bu fizyolojik süreçleri yürürlüğe koyarsanız,

00:10:10.837 --> 00:10:14.310
obezite ve diabetin bu kadar yaygınlaşmasına

00:10:14.310 --> 00:10:17.173
işlenmiş tahıl, şeker ve nişastadan zengin beslenmemizin,

00:10:17.173 --> 00:10:21.824
insülin direnci üzerinden yol açmış olabileceğini

00:10:21.824 --> 00:10:23.662
varsayabilirim; ve gördüğünüz gibi

00:10:23.662 --> 00:10:27.574
sadece fazla yiyip az egzersiz yapmak üzerinden değil.

00:10:27.574 --> 00:10:30.159
Birkaç yıl önce 18 kilo kaybederken,

00:10:30.159 --> 00:10:32.759
kişisel tecrübeme dayanarak

00:10:32.759 --> 00:10:36.215
şüphesizce bir önyargımın olduğunu ortaya koyan

00:10:36.215 --> 00:10:38.576
o şeyleri kısıtlamıştım.

00:10:38.576 --> 00:10:41.231
Ancak bu önyargımın yanlış olduğu anlamına gelmiyor

00:10:41.231 --> 00:10:45.184
ve en önemlisi, bunların hepsi bilimsel olarak test edilebiliyor.

00:10:45.184 --> 00:10:48.291
Fakat ilk adım; obezite, diabet ve insülin direnci

00:10:48.291 --> 00:10:50.663
hakkındaki güncel inançlarımızın

00:10:50.663 --> 00:10:53.669
yanlış olabileceğini kabul etmek

00:10:53.669 --> 00:10:56.544
ve dolayısıyla test edilmeleri gerekmektedir.

00:10:56.544 --> 00:10:58.935
Tüm kariyerimi bunu üzerine koymuş durumdayım.

00:10:58.935 --> 00:11:03.060
Bugün, tüm zamanımı bu sorun üzerine çalışmaya adadım

00:11:03.060 --> 00:11:06.233
ve bilimin beni götürdüğü kadar ileri gideceğim.

00:11:06.233 --> 00:11:09.764
Bundan sonra yapamayacağım ve yapmayacağım şeyin

00:11:09.764 --> 00:11:12.808
cevabı bilmediğimde biliyormuş gibi yapmak olduğuna karar verdim.

00:11:12.808 --> 00:11:16.916
Bilmediğim şeyler tarafından yeterince gururum kırıldı.

00:11:16.916 --> 00:11:19.073
Geçtiğimiz yıl boyunca, bu sorun üzerine

00:11:19.073 --> 00:11:22.486
obezite ve diabet araştırmacıları arasında

00:11:22.486 --> 00:11:25.890
ülkedeki en müthiş ekiple çalıştığım için çok şanslıydım

00:11:25.890 --> 00:11:27.195
ve işin en iyi tarafı,

00:11:27.195 --> 00:11:31.094
tıpkı Abraham Lincoln gibi biz de kendi etrafımıza

00:11:31.094 --> 00:11:32.590
rakip ekipler koyduk.

00:11:32.590 --> 00:11:35.853
En iyi ve en zekilerden oluşan ve

00:11:35.853 --> 00:11:39.298
hepsi bu hastalığın merkezi hakkında farklı hipotezleri olan

00:11:39.298 --> 00:11:40.912
bilimsel rakiplerden bir takım görevlendirdik.

00:11:40.912 --> 00:11:43.293
Bazıları sorunun fazla kalori tüketimi olduğunu düşünüyordu.

00:11:43.293 --> 00:11:45.672
Bazıları dietteki fazla yağ olduğunu.

00:11:45.672 --> 00:11:49.142
Diğerleri de fazla işlenmiş tahıl ve nişasta olduğunu.

00:11:49.142 --> 00:11:51.750
Fakat, gayet şüpheci ve fazlaca yetenekli olan

00:11:51.750 --> 00:11:54.734
çoklu disiplinli bu ekip

00:11:54.734 --> 00:11:57.022
iki konuda hemfikirdi.

00:11:57.022 --> 00:12:00.671
Birincisi, bu problem; cevabı bildiğimizi düşündüğümüzden dolayı

00:12:00.671 --> 00:12:03.414
göz ardı etmeye devam etmek için fazla önemli.

00:12:03.414 --> 00:12:06.198
İkincisi, eğer yanılmaya niyetliysek,

00:12:06.198 --> 00:12:08.735
bilimin sunduğu en iyi deneylerle

00:12:08.735 --> 00:12:11.798
geleneksel bilimin doğruluğunu tartışmaya hazırsak,

00:12:11.798 --> 00:12:14.103
bu sorunu çözebiliriz.

00:12:14.103 --> 00:12:17.158
Biliyorum, şu an bir cevap istemek çok cazip,

00:12:17.158 --> 00:12:21.655
birtakım aktivite veya prosedür, bazı diet reçeteleri

00:12:21.655 --> 00:12:23.384
-- şunu ye, bunu yeme -- gibi,

00:12:23.384 --> 00:12:25.064
ama eğer doğru sonuca ulaşmak istiyorsak

00:12:25.064 --> 00:12:27.298
o reçeteyi yazmadan önce

00:12:27.298 --> 00:12:30.151
çok daha titiz bir bilimsel tavırda olmalıyız.

00:12:30.151 --> 00:12:32.750
Kısaca, bu sorunu çözmek için, araştırma programımız

00:12:32.750 --> 00:12:35.993
3 adet üst konu veya sorun üzerine odaklanmış durumda.

00:12:35.993 --> 00:12:38.888
Birincisi, 'Tükettiğimiz farklı besinler metabolizmamızı,

00:12:38.888 --> 00:12:41.689
hormon ve enzimlerimizi nasıl ve hangi özel

00:12:41.689 --> 00:12:44.507
mekanizmalar aracılığıyla etkiliyor?'

00:12:44.507 --> 00:12:46.757
İkincisi, bu bilgiler ışığında,

00:12:46.757 --> 00:12:49.716
'İnsanlar dietlerinde uygulaması güvenli ve pratik

00:12:49.716 --> 00:12:53.447
bir yolla gerekli değişiklikler yapabilir mi?'

00:12:53.447 --> 00:12:56.456
Son olarak, 'İnsanların dietlerinde yapabilecekleri

00:12:56.456 --> 00:12:59.484
güvenli ve pratik değişiklikleri tanımladığımız zaman

00:12:59.484 --> 00:13:03.159
onların davranışlarını, uç örnek olmaktan ziyade

00:13:03.159 --> 00:13:05.412
varsayılan hale

00:13:05.412 --> 00:13:07.268
nasıl getirebiliriz?

00:13:07.268 --> 00:13:09.688
Ne yapacağınızı biliyor olmanız

00:13:09.688 --> 00:13:11.197
her zaman onu başaracağınız anlamına gelmez.

00:13:11.197 --> 00:13:13.325
Bazen işleri kolaylaştırmak için insanların etrafına

00:13:13.325 --> 00:13:15.628
bazı ipuçları koymalıyız ve ister inanın ister inanmayın,

00:13:15.628 --> 00:13:19.269
bu bilimsel olarak araştırılabilir.

00:13:19.269 --> 00:13:21.853
Bu yolculuğun nasıl sonlanacağını bilmiyorum,

00:13:21.853 --> 00:13:26.066
ama en azından bana çok açık görünüyor ki;

00:13:26.066 --> 00:13:31.062
Fazla kilolu ve diabetik hastaları suçlamaya devam edemeyiz,

00:13:31.062 --> 00:13:33.974
benim yaptığım gibi.

00:13:33.974 --> 00:13:36.253
Onların çoğu doğru olanı yapmaya çalışıyor,

00:13:36.253 --> 00:13:39.622
fakat neyin doğru olduğunu bilmek zorundalar

00:13:39.622 --> 00:13:42.668
ve o şey de işliyor olmak zorunda.

00:13:42.668 --> 00:13:47.364
Hastaların fazla kilolarından kurtulup

00:13:47.364 --> 00:13:49.099
kendi insülin dirençlerini tedavi

00:13:49.099 --> 00:13:51.912
edebilir olduğu günün hayalini kuruyorum.

00:13:51.912 --> 00:13:54.642
Çünkü sağlık çalışanları olarak biz

00:13:54.642 --> 00:13:56.612
zihinsel yüklerimizden kurtulduk ve

00:13:56.612 --> 00:13:59.938
asıl amacımıza doğru gitmek için

00:13:59.938 --> 00:14:03.028
yeni fikirlere karşı olan direncimizi kırdık:

00:14:03.028 --> 00:14:07.445
açık zihinler, işe yaramadıkları anda

00:14:07.445 --> 00:14:10.773
geçmişin fikirlerini çöpe atma cesareti

00:14:10.773 --> 00:14:13.892
ve bilimsel gerçeğin asla bir son olmadığını;

00:14:13.892 --> 00:14:16.640
sürekli değişim gösterdiğini anlama.

00:14:16.640 --> 00:14:19.932
Bu yola sadık kalmak, hastalarımız ve

00:14:19.932 --> 00:14:23.180
bilim için daha iyi olacaktır.

00:14:23.180 --> 00:14:26.174
Eğer obezite metabolik hastalık için

00:14:26.174 --> 00:14:28.100
bir aracıdan başka bir şey değilse,

00:14:28.100 --> 00:14:33.397
ona sahip olanları cezalandırmak bizi iyi mi yapar?

00:14:33.397 --> 00:14:37.941
Bazen 7 yıl önce acil serviste yaşadığım

00:14:37.941 --> 00:14:40.254
o geceyi düşünüyorum.

00:14:40.254 --> 00:14:43.878
Keşke o kadınla tekrar konuşabilseydim.

00:14:43.878 --> 00:14:47.133
Ona ne kadar üzgün olduğumu anlatmak isterdim.

00:14:47.133 --> 00:14:50.020
Ona; ''bir doktor olarak

00:14:50.020 --> 00:14:53.680
elimden gelen en iyi tıbbi yardımı verdim,

00:14:53.680 --> 00:14:57.577
fakat bir insan olarak

00:14:57.577 --> 00:14:59.985
sizi hayal kırıklığına uğrattım.'' derdim.

00:14:59.985 --> 00:15:04.230
''Benim yargıma ve hor görmeme ihtiyacınız yoktu.

00:15:04.230 --> 00:15:08.728
Benim empati ve merhametime ihtiyacınız vardı,

00:15:08.728 --> 00:15:10.723
ve her şeyden önemlisi,

00:15:10.723 --> 00:15:13.352
sizin duygularınızı da düşünen bir doktora ihtiyacınız vardı.''

00:15:13.352 --> 00:15:16.416
''Belki siz sistemi hayal kırıklığına uğratmadınız,

00:15:16.416 --> 00:15:19.634
belki de benim bir parçası olduğum sistem

00:15:19.634 --> 00:15:22.073
sizi hayal kırıklığına uğrattı.

00:15:22.073 --> 00:15:24.874
Eğer şu an bunu izliyorsanız,

00:15:24.874 --> 00:15:29.112
umarım beni affedersiniz.''

00:15:29.112 --> 00:15:33.112
(alkışlar)