WEBVTT 00:00:14.171 --> 00:00:16.490 Antik Yunanlıların harika bir fikri vardı: 00:00:16.490 --> 00:00:18.328 Evren basittir. 00:00:18.328 --> 00:00:21.468 Zihinlerinde, bunu yapmak için gereken dört element vardı: 00:00:21.468 --> 00:00:24.571 Toprak, hava, ateş ve su. 00:00:24.571 --> 00:00:26.921 Diğer teoriler arasında, bu güzel bir tanesidir. 00:00:26.921 --> 00:00:28.898 Sadeliği ve zarafeti vardır. 00:00:28.898 --> 00:00:32.224 Dört temel elementi farklı şekillerde birleştirerek 00:00:32.224 --> 00:00:35.346 evrenin tüm harika çeşitliliğini üretebileceğinizi söylüyor. 00:00:35.346 --> 00:00:37.017 Örneğin, toprak ve ateş, 00:00:37.017 --> 00:00:38.975 size kuru olan şeyleri verir. 00:00:38.975 --> 00:00:41.822 Hava ve su, ıslak olan şeyleri verir. 00:00:41.822 --> 00:00:43.906 Ama bu teorinin bir problemi vardı. 00:00:43.906 --> 00:00:47.240 Ölçülebilen hiçbir şeyi öngöremedi 00:00:47.240 --> 00:00:49.987 ve ölçüm, deneysel bilimin temelidir. 00:00:49.987 --> 00:00:52.196 Daha da kötüsü, teori yanlıştı. 00:00:52.196 --> 00:00:54.698 Ancak Yunanlılar iyi bilim insanlarıydı, 00:00:54.698 --> 00:00:58.033 ve MÖ 5. yüzyılda Miletli Leukippos şimdiye kadarki 00:00:58.033 --> 00:01:01.070 en kalıcı bilimsel fikirlerden birini ortaya attı. 00:01:01.070 --> 00:01:05.870 Gördüğümüz her şey atom denilen küçük, bölünemez parçalardan oluşuyor. 00:01:05.870 --> 00:01:08.278 Teori basit ve zarifti, 00:01:08.278 --> 00:01:12.597 ve toprak, hava, ateş ve su teorisinin aksine doğruydu. 00:01:12.598 --> 00:01:15.778 Yüzyıllarca süren bilimsel düşünceler ve araştırmalar 00:01:15.778 --> 00:01:21.652 atomlarına ayrılabilen hidrojen, karbon ve demir gibi gerçek elementler bulmuştu. 00:01:21.661 --> 00:01:24.038 Leukippos'un teorisinde atom, 00:01:24.038 --> 00:01:26.788 hala hidrojen, karbon veya demir olarak tanınabilen 00:01:26.788 --> 00:01:29.049 en küçük bölünemez parçadır. 00:01:29.049 --> 00:01:31.283 Leukippos'un fikrinedeki tek yanlış, 00:01:31.283 --> 00:01:33.497 atomların gerçekte bölünebilir olduklarıydı. 00:01:33.497 --> 00:01:35.262 Dahası sonradan anlaşıldı ki 00:01:35.262 --> 00:01:39.019 onun atom fikri evrenin neyden oluştuğunun sadece küçük bir kısmını açıklıyordu. 00:01:39.035 --> 00:01:42.713 Evrenin sıradan gibi görünen şeyleri aslında oldukça nadirdir. 00:01:42.713 --> 00:01:45.849 Leukippos'un atomları ve onların yapıtaşları 00:01:45.849 --> 00:01:49.287 aslında orada olduğunu bildiklerimizin sadece %5'ini oluşturuyor. 00:01:49.287 --> 00:01:52.804 Fizikçiler evrenin geri kalan %95'ini 00:01:52.805 --> 00:01:56.563 karanlık madde ve karanlık enerjiden oluşmuş karanlık evren olarak biliyorlar. 00:01:56.563 --> 00:01:57.707 Bunu nasıl mı biliyoruz? 00:01:57.707 --> 00:02:00.023 Biliyoruz çünkü etrafımıza bakıyoruz 00:02:00.023 --> 00:02:01.024 ve görüyoruz. 00:02:01.024 --> 00:02:02.366 Bu, çok basit görünebilir 00:02:02.366 --> 00:02:03.860 ama aslında oldukça derindir. 00:02:03.860 --> 00:02:06.197 Atomlardan yapılan her şey görünebilir. 00:02:06.197 --> 00:02:08.784 Işık üzerinden yansır ve bu sayede görebiliriz. 00:02:08.784 --> 00:02:11.514 Uzaya baktığımızda yıldızlar ve galaksiler görürüz. 00:02:11.540 --> 00:02:13.837 Bizim yaşadığımız gibi bazıları 00:02:13.837 --> 00:02:17.165 uzayda zarif bir şekilde dönen, güzel spiral şekillerdir. 00:02:17.165 --> 00:02:20.964 Bilim insanları 1930'larda ilk kez galaksi gruplarının hareketini ölçtüğünde 00:02:20.966 --> 00:02:23.254 ve içerdikleri madde miktarını tarttıklarında, 00:02:23.254 --> 00:02:24.470 şaşırdılar. 00:02:24.470 --> 00:02:28.478 Bu gruplarda, onları bir arada tutmak için yeterince görünür şey olmadığını buldular. 00:02:28.478 --> 00:02:30.648 Daha sonradan yapılan galaksilerin ölçümleri 00:02:30.648 --> 00:02:32.096 bu şaşırtıcı sonucu onayladı. 00:02:32.096 --> 00:02:34.193 Galaksilerde, onları bir arada tutacak kadar 00:02:34.193 --> 00:02:36.809 yerçekimi sağlayacak yeteri kadar görünür malzeme yoktu. 00:02:36.809 --> 00:02:39.210 Görebildiğimiz kadarıyla parçalanmaları gerekiyordu 00:02:39.210 --> 00:02:40.315 ama parçalanmıyorlardı. 00:02:40.315 --> 00:02:42.800 O zaman, orada bizim göremediğimiz şeyler olmalıydı. 00:02:42.800 --> 00:02:44.578 Bu şeylere karanlık madde diyoruz. 00:02:44.578 --> 00:02:46.703 Bugün karanlık madde için en iyi kanıt, 00:02:46.703 --> 00:02:49.523 Büyük Patlamadan gelen kozmik mikrodalga arka planı denilen 00:02:49.523 --> 00:02:51.074 bir şeyin ölçümlerinden geliyor 00:02:51.074 --> 00:02:52.450 ama bu başka bir hikaye. 00:02:52.450 --> 00:02:55.717 Elimizde olan tüm kanıtlar, karanlık maddenin orada olduğunu söylüyor 00:02:55.717 --> 00:03:00.183 ve gökleri dolduran o güzel sarmal galaksilerde olan bir sürü şeyi açıklıyor. 00:03:00.193 --> 00:03:01.989 Peki, bu bizi nerede bırakıyor? 00:03:01.989 --> 00:03:05.265 Uzun zamandır, göklerin bizim etrafımızda dönmediğini 00:03:05.265 --> 00:03:08.033 ve bizim oldukça sıradan bir galaksinin bir sarmal kolunda 00:03:08.033 --> 00:03:10.125 oldukça sıradan bir yıldızın etrafında dönen, 00:03:10.125 --> 00:03:12.985 oldukça sıradan bir gezegenin sakinleri olduğumuzu biliyoruz. 00:03:12.985 --> 00:03:17.000 Karanlık maddenin keşfi bizi olayların merkezinden bir adım uzağa götürdü. 00:03:17.000 --> 00:03:19.568 Bize oluştuğumuz şeylerin evreni oluşturan şeylerin 00:03:19.568 --> 00:03:21.688 sadece küçük bir kısmı olduğunu söyledi. 00:03:21.688 --> 00:03:22.998 Ama dahası da vardı. 00:03:22.998 --> 00:03:24.128 Bu yüzyılın başlarında 00:03:24.128 --> 00:03:26.564 evrenin dış alanlarını inceleyen bilim insanları, 00:03:26.564 --> 00:03:31.312 sıcak, yoğun, büyük bir patlamayla başlayan bir evrenden bekleyeceğiniz gibi 00:03:31.312 --> 00:03:33.819 yalnızca her şeyin birbirinden uzaklaşmakla kalmayıp 00:03:33.819 --> 00:03:37.506 aynı zamanda evrenin genişlemesinin hızlanıyor gibi göründüğünü doğruladılar. 00:03:37.511 --> 00:03:38.955 Bu da ne oluyor? 00:03:38.955 --> 00:03:41.948 Ya tıpkı bir aracı hızlandırmak için enerji sağladığınız gibi 00:03:41.956 --> 00:03:44.450 bu ivmeyi iten bir tür enerji var 00:03:44.450 --> 00:03:47.238 ya da yerçekimi tam olarak düşündüğümüz gibi davranmıyor. 00:03:47.238 --> 00:03:49.875 Çoğu bilim insanı, ivmeyi harekete geçiren 00:03:49.875 --> 00:03:52.919 bir çeşit enerji olduğunu yani birincisi olduğunu düşünüyor. 00:03:52.919 --> 00:03:54.960 Buna "karanlık enerji" diyorlar. 00:03:54.960 --> 00:03:56.346 Günümüzün en iyi ölçümleri, 00:03:56.346 --> 00:03:59.300 evrenin ne kadarının karanlık olduğunu bulmamıza izin veriyor. 00:03:59.300 --> 00:04:02.755 Görünen o ki karanlık enerji evrenin %68'ini 00:04:02.761 --> 00:04:05.238 ve karanlık madde evrenin %27'sini oluşturuyor. 00:04:05.238 --> 00:04:09.407 Bu bize ve görebildiğimiz her şeye sadece %5'ini bırakıyor. 00:04:09.407 --> 00:04:11.349 Peki, karanlık şeyler neyden yapılmış? 00:04:11.349 --> 00:04:12.081 Bilmiyoruz 00:04:12.081 --> 00:04:15.655 ama "süpersimetri" adında bir kısmını açıklayabilecek bir teori var. 00:04:15.665 --> 00:04:18.262 Süpersimetri veya kısaca SUSY 00:04:18.262 --> 00:04:21.967 bir kısmı karanlık maddeyi oluşturabilecek yeni bir dizi parçacığı öngörüyor. 00:04:21.967 --> 00:04:24.105 Eğer SUSY için kanıt bulursak 00:04:24.105 --> 00:04:26.311 evrenimizin görebildiğimiz %5'ini anlamaktan 00:04:26.311 --> 00:04:29.115 üçte birini anlamaya kadar gidebiliriz. 00:04:29.122 --> 00:04:30.701 Bir günlük iş için fena değil. 00:04:30.701 --> 00:04:33.514 Karanlık enerjiyi anlamak büyük ihtimalle daha zor olacaktır 00:04:33.514 --> 00:04:36.704 ama ortada doğru yöne işaret edebilecek bir kaç kuramsal teori var. 00:04:36.704 --> 00:04:39.604 Bunların arasında birkaç dakika önce bahsettiğimiz 00:04:39.604 --> 00:04:42.191 eski Yunanlıların ilk büyük fikrine, 00:04:42.191 --> 00:04:45.340 yani evrenin basit olması gerektiği fikrine dönen teoriler var. 00:04:45.340 --> 00:04:47.859 Bu teoriler, tüm evrenin harika çeşitliliğinin 00:04:47.859 --> 00:04:50.113 tek bir unsurdan geldiğini öngörmektedir: 00:04:50.113 --> 00:04:51.675 Titreşen bir ip. 00:04:51.675 --> 00:04:54.364 Buradaki fikir, bugün bildiğimiz tüm parçacıkların 00:04:54.364 --> 00:04:56.183 ipte farklı harmonikler olduğu. 00:04:56.183 --> 00:04:59.549 Ne yazık ki sicim teorisi günümüzde hala test edilemiyor. 00:04:59.556 --> 00:05:02.342 Ama evrenin büyük bir kısmı keşfedilmeyi bekliyor 00:05:02.342 --> 00:05:03.848 ve kazanılacak çok şey var. 00:05:03.848 --> 00:05:05.862 Bütün bunlar sizi küçük hissettiriyor mu? 00:05:05.862 --> 00:05:06.849 Hissettirmemeli. 00:05:06.849 --> 00:05:09.851 Onun yerine bildiğimiz kadarıyla evrendeki harikaları kavramaya 00:05:09.851 --> 00:05:12.363 başlayabilen tek türün bir üyesi olduğunuz 00:05:12.363 --> 00:05:15.615 ve anlayışımızın daha da genişlediğini görmek için 00:05:15.615 --> 00:05:18.706 doğru zamanda yaşadığınız gerçeğine hayret etmelisiniz.