Return to Video

Fotosentez ve yiyeceğin basit hikâyesi- Amanda Ooten

  • 0:14 - 0:16
    Her gün yediğiniz birçok yiyeceğin
  • 0:16 - 0:18
    nereden geldiğini hiç merak ettiniz mi?
  • 0:18 - 0:20
    Yediğiniz yiyeceklerin yaklaşık %60'ı
  • 0:20 - 0:22
    karbonhidratlardır.
  • 0:22 - 0:24
    İsimlerinden de anlaşıldığı üzere,
  • 0:24 - 0:25
    karbonhidratlar; karbon, hidrojen
  • 0:25 - 0:27
    ve oksijen içerir.
  • 0:27 - 0:29
    Fakat bu atomlar aslen nereden geliyor
  • 0:29 - 0:32
    ve meyveler ve makarna gibi
    lezzetli yiyecekler yapmak için
  • 0:32 - 0:34
    nasıl bir araya geliyor?
  • 0:34 - 0:38
    Aslında her şey, her dakika soluduğunuz
    hava ile başlıyor.
  • 0:38 - 0:41
    Özellikle karbondioksit molekülleri ile.
  • 0:41 - 0:46
    Bitkiler; ciltlerindeki
    stomata adı verilen gözeneklerden
  • 0:46 - 0:47
    karbondioksiti solur.
  • 0:47 - 0:49
    Bitkiler; karbonhidratlar inşa etmek için
  • 0:49 - 0:52
    ihtiyaçları olan oksijen ve hidrojen
    atomlarını
  • 0:52 - 0:55
    kendi köklerinden su içerek giderirler.
  • 0:55 - 0:57
    O şey de nedir?
  • 0:57 - 1:00
    Aslında bu şey; bitkilerin yapraklarının
    içerisinde bulunan
  • 1:00 - 1:02
    ve kloroplast adı verilen
    bir organeldir.
  • 1:02 - 1:06
    Rengi; klorofil adında özel bir
    ışık emici pigment sebebiyle yeşildir.
  • 1:06 - 1:09
    Her bir yaprak yaklaşık 44.000 hücreye
    sahiptir
  • 1:09 - 1:14
    ve her bir hücre 20 ile 100 arasında
    kloroplasta sahip olabilir.
  • 1:14 - 1:18
    Bu 4.400.000 kloroplast eder!
  • 1:18 - 1:22
    Şu ana kadar fotosentez süreci hakkında
    konuştuğumuzu anlamışsınızdır
  • 1:22 - 1:24
    ve güneşin ne zaman konuya gireceğini
  • 1:24 - 1:25
    merak ediyor olabilirsiniz.
  • 1:26 - 1:28
    Asıl su molekülüne dönelim.
  • 1:28 - 1:31
    Bitki; elektronlarını almak için
  • 1:31 - 1:33
    su molekülünü bölmek zorundadır.
  • 1:33 - 1:36
    Fakat bitki bu suyu kendisi çekemez.
  • 1:36 - 1:39
    Güneşin yüksek enerjili ışınlarının
    yardımına ihtiyaç duyar.
  • 1:39 - 1:43
    Madem ki kloroplast; karbon, hidrojen,
    oksijen ve elektronlar gibi
  • 1:43 - 1:44
    bütün yapı taşlarına sahip,
  • 1:44 - 1:48
    o hâlde; bu yapı taşlarını
    fotosentezin geriye kalan adımlarını geçip
  • 1:48 - 1:51
    asıl karbondioksit gazını
  • 1:51 - 1:54
    C-6-H-12-O-6 formüllü,
    glükoz adı verilen
  • 1:54 - 1:57
    basit bir karbonhidrata dönüştürmek
    için kullanabilir.
  • 1:57 - 1:59
    Bu yüzden, bu küçük glükoz molekülü,
  • 1:59 - 2:02
    selülöz gibi daha büyük karbonhidratlar
    inşa etmeye yardımcı olur.
  • 2:02 - 2:05
    Selülöz; vücudumuzun sindiremediği,
  • 2:05 - 2:07
    bitkilerde bulunan
    bir karbonhidrat türüdür.
  • 2:07 - 2:09
    Biz buna lif deriz ve bu lifi
  • 2:09 - 2:12
    marul, brokoli, kereviz
    gibi sebzelerde yeriz.
  • 2:12 - 2:15
    Bitkiler kendilerini güçlü tutabilmek için
    selülöz kullanır.
  • 2:15 - 2:18
    Ayrıca bitkiler, kendilerine
    büyük enerji depolayan glükozu;
  • 2:18 - 2:20
    nişastaya dönüştürebilir.
  • 2:20 - 2:24
    Bitkilerden nişasta yemeyi severiz.
    Patates, mısır ve pirinç gibi.
  • 2:24 - 2:26
    Gördüğünüz üzere, bitki yerken,
  • 2:26 - 2:29
    aynı zamanda fotosentezden faydalanıyoruz.
  • 2:29 - 2:31
    Bitkiler; yediğimiz nişasta gibi
    şeyleri üretir
  • 2:31 - 2:36
    ve sonra bitkilerin oluşturduğu ilk
    hâle; glükoza, geri dönerler.
  • 2:36 - 2:40
    Ardından, soluduğumuz oksijen tarafından
    çalıştırılan, hücrelerimizdeki mitokondri
  • 2:40 - 2:45
    glükozu ATP adı verilen saf enerji
    moleküllerine dönüştürür.
  • 2:45 - 2:47
    ATP gücü, iletişim
  • 2:47 - 2:49
    hareketlilik ve ulaşım gibi
  • 2:49 - 2:52
    her bir hücrenizin beraber
    çalışmasıyla işler.
  • 2:53 - 2:56
    Peki ya neden bu glükozu
    ATP'ye dönüştürmek zorundayız?
  • 2:56 - 2:58
    Pekâlâ, bunu şöyle düşünelim.
  • 2:58 - 3:03
    Bir dondurma standında, yazlık işinize
    başlamak için sabırsızlanıyorsunuz
  • 3:03 - 3:07
    fakat patronunuz az önce maaşınızı
    külahlar ile ödeyeceğini söyledi.
  • 3:07 - 3:11
    Peki bu dondurma külahları ile
    ne yapabilirsiniz?
  • 3:11 - 3:12
    Hiçbir şey.
  • 3:12 - 3:15
    Bu yüzden maaşınızın dolar ile ödenmesini
    rica ettiniz.
  • 3:15 - 3:17
    ATP dolara benzer.
  • 3:17 - 3:20
    ATP; Bütün hayat hücrelerinin kullandığı
    para birimiyken
  • 3:20 - 3:24
    glükoz ise bir çeşit dondurmadır
    diyebiliriz.
  • 3:24 - 3:27
    Bitkiler bile glükozu parçalayıp ATP'ye
    dönüştürmek için
  • 3:27 - 3:30
    hücrelerinin içinde mitokondri bulundurur.
  • 3:30 - 3:34
    Gördüğünüz üzere, insanlar ve bitkiler
    karmaşık bir şekilde bağlantılı.
  • 3:34 - 3:36
    Soluduğumuz hava, bitkiler tarafından
  • 3:36 - 3:39
    çok sevdiğimiz karbonhidratları
    meydana getirmek için kullanılır
  • 3:39 - 3:45
    ve süreçte mitokondrinin leziz
    karbonhidrat yemeğimizi sindirmesi için
  • 3:45 - 3:50
    solumamız gereken oksijen moleküllerini
    havaya salar.
Title:
Fotosentez ve yiyeceğin basit hikâyesi- Amanda Ooten
Description:

Tüm konuşma için: http://ed.ted.com/lessons/the-simple-but-fascinating-story-of-photosynthesis-and-food-amanda-ooten

Fotosentez; insanlar ve bitkiler arasındaki takasın önemli bir parçasıdır. Amanda Ooten fotosentez sürecinin üzerinden geçerek, aynı zamanda; fotosentez ve karbonhidratlar,nişasta ve liflerin arasındaki ilişkiyi-- ve soluduğumuz havanın, yediğimiz yiyeceklerle alakasının nasıl olduğundan bahsediyor.

Konuşma: Amanda Ooten, Animasyon: Bouncepad Collective.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TED-Ed
Duration:
04:01

Turkish subtitles

Revisions