Return to Video

Mentalizm, akıl okuma ve birinin aklına girme sanatı

  • 0:01 - 0:06
    Hepimiz...
  • 0:06 - 0:08
    ...kendi akıllarımızda sıkışmışız.
  • 0:08 - 0:12
    Dünyaya ilişkin inanç ve anlayışlarımız
  • 0:12 - 0:13
    bu bakış açısıyla kısıtlı,
  • 0:13 - 0:17
    bu da demek oluyor ki
    kendimize hikâyeler anlatıyoruz.
  • 0:18 - 0:21
    Burada sonsuz bir veri kaynağı içindeyiz.
  • 0:21 - 0:24
    Düşünebileceğimiz sonsuz sayıda şey var
  • 0:24 - 0:27
    ama düzenleme yapıyor ve siliyoruz.
  • 0:27 - 0:30
    Ne düşüneceğimizi seçiyoruz,
    neye dikkat vereceğimizi de.
  • 0:30 - 0:31
    Bir hikâye uyduruyoruz,
  • 0:35 - 0:37
    olan bitene anlam yüklemek için
  • 0:38 - 0:40
    ve sonra hepimiz yanılıyoruz.
  • 0:40 - 0:43
    Çünkü kendimize göre ayarlanmış
    pusulamızla yol almaya çalışıyoruz,
  • 0:43 - 0:45
    hepimizin yaşadığı sorunlar var
  • 0:45 - 0:48
    ama hikâyelerin kendisi
    inanılmaz ikna edici.
  • 0:48 - 0:50
    Ve bunu hepimiz yapıyoruz.
  • 0:50 - 0:53
    Yaşadığımız bu hikâyeler
    bize ait bile değil.
  • 0:53 - 0:55
    İlk edindiğimiz hikâyeler
    genç yaşta anne babadan geliyor,
  • 0:55 - 0:57
    kendilerine yonttukları inançları var,
  • 0:57 - 1:00
    kendi tatminsizlikleri,
    kendi yaşanmamış yaşamları.
  • 1:01 - 1:04
    İyi de olsa kötü de olsa
    bunları ediniyoruz
  • 1:04 - 1:05
    ve sonra dünyaya adım attığımızda
  • 1:05 - 1:09
    sevilmek için belki de başarılı
    olmamız gerektiğine inanıyoruz
  • 1:09 - 1:12
    veya başkalarının ihtiyaçlarını
    her zaman öne koymamız gerektiğine
  • 1:12 - 1:16
    veya kimseye söyleyemeyeceğimiz
    büyük korkunç bir sırrımız olduğuna.
  • 1:16 - 1:18
    Ancak bunlar sadece kurgu... hikâyeler...
  • 1:18 - 1:22
    ve insanların hakkımızda ne kadar
    nadir düşündüğünü fark etsek
  • 1:22 - 1:24
    çok daha az endişe duyardık.
  • 1:24 - 1:26
    (Gülme sesleri)
  • 1:26 - 1:33
    Bence sihir harika bir karşılaştırma;
    gerçekliği düzenleyip hikâye oluşturmamızı
  • 1:33 - 1:37
    ve sonra bu hikâyeyi gerçekle
    karıştırma şeklimizi gösteriyor.
  • 1:37 - 1:40
    Birleşik Krallık'ta
    20 yıllık bir kariyer edindim,
  • 1:40 - 1:45
    televizyonda psikolojik deneyler yaptım
  • 1:45 - 1:46
    ve şimdi bu Netflix'te.
  • 1:46 - 1:48
    Sahne gösterim de var.
  • 1:48 - 1:52
    ''Secret'' adındaki ilk Broadway gösterim
    çok yakında geliyor.
  • 1:52 - 1:54
    Öylesine söylüyorum.
    Mutlaka gelin demiyorum.
  • 1:54 - 1:55
    (Gülme sesleri)
  • 1:55 - 1:57
    Bu yıl olacak sanırım.
  • 1:57 - 2:02
    Mentalizm ile ilgili
    yeni bir şey de yapmaya çalışıyorum,
  • 2:02 - 2:07
    birinin aklına girme şüpheli sanatı.
  • 2:10 - 2:13
    Bu tür bir sahnede akıl okumanın
    altın çağı yaşadığı dönem oldu,
  • 2:13 - 2:15
    1930'lu yıllar.
  • 2:15 - 2:17
    O yüzden böyle giyindim,
  • 2:17 - 2:19
    TED'e en uymayan giysim.
  • 2:20 - 2:24
    Oracle Sanatı denilen bir kısım vardı.
  • 2:24 - 2:26
    Oracle Sanatı'nda izleyicilerin bir kısmı,
  • 2:26 - 2:27
    sizin de yaptığınızı biliyorum,
  • 2:28 - 2:29
    bir kâğıda gizli sorular yazarlardı,
  • 2:29 - 2:32
    bir medyuma soracağınız tarzda sorular,
  • 2:32 - 2:35
    sonra o soruyu bir zarfa mühürlenir,
  • 2:35 - 2:38
    zarfın dışına isim soyisim
    baş harfleri yazılır
  • 2:38 - 2:42
    ve aşağı yukarı izleyiciler arasında
    nerede oturduğunuz eklenir.
  • 2:43 - 2:47
    Sonra Oracle, yani akıl okuyucu,
    her seferinde bir zarf alır,
  • 2:47 - 2:48
    ama ilk önce onu açmaz,
  • 2:48 - 2:52
    içinde yazılı olan
    soruyu bilmeye çalışırdı.
  • 2:52 - 2:55
    Eğer bilirse
    o kişinin sorusunu da
  • 2:55 - 2:57
    cevaplamaya çalışırdı.
  • 2:57 - 2:59
    Bu gösteri yaban ateşi gibi yayıldı.
  • 2:59 - 3:03
    Bence bu, işin baştan
    çıkarıcı cazibesine bir kanıt;
  • 3:03 - 3:07
    kim olduğunu tam bilmediğiniz
    güçlü bir şahıs
  • 3:07 - 3:09
    hayatın karmaşık, belirsiz soru
    ve gerginliklerine
  • 3:09 - 3:11
    basit yanıtlar sunuyor.
  • 3:11 - 3:13
    Soru yazan herkese teşekkür ederim.
  • 3:13 - 3:16
    Soruları görmedim.
    Birinin onları koruduğunu biliyorum.
  • 3:16 - 3:17
    Çok teşekkür ederim.
  • 3:17 - 3:20
    Soruları alabilirim şimdi.
    Buna yapan herkese teşekkürler.
  • 3:20 - 3:26
    Sanırım başlamadan
    birkaç şey söylesem iyi olur.
  • 3:26 - 3:27
    Tamamen dürüstçe,
  • 3:28 - 3:30
    öncelikle bu zarfların içini göremiyorum.
  • 3:30 - 3:33
    Kapalılar. Kalın siyah zarflar.
  • 3:33 - 3:35
    Eğer soru yazdıysanız bilirsiniz,
    içlerini göremem.
  • 3:35 - 3:38
    İkincisi, önemli olan,
    hiçbirinizi tanımıyorum
  • 3:38 - 3:40
    ve kimse oyunun bir parçası değil.
  • 3:40 - 3:41
    Burada öyle bir şey yok.
  • 3:43 - 3:44
    Üçüncüsü...
  • 3:46 - 3:50
    Özel bir psikolojik yeteneğim
    olduğuna hiç inanmıyorum,
  • 3:50 - 3:53
    özellikle de medyum güçlerine.
  • 3:54 - 3:55
    O hâlde başlayalım.
  • 4:01 - 4:02
    Hayır.
  • 4:02 - 4:05
    (Kahkahalar)
  • 4:08 - 4:10
    Pekâlâ, bu olur --
  • 4:10 - 4:11
    Güzel.
  • 4:11 - 4:14
    Bu ilginç işte. Burada bir çift var.
  • 4:14 - 4:16
    Belki de bununla başlamalıyım.
  • 4:16 - 4:19
    Bu ilginç çünkü yazı kıvrımlı.
  • 4:19 - 4:20
    Bir yukarı bir aşağı dalgalanma var,
  • 4:20 - 4:23
    genellikle, her zaman değil,
    bu şu demek olur;
  • 4:23 - 4:26
    kişi, sorunun cevabını kendi de bilmiyor,
  • 4:26 - 4:28
    o zaman bu soru gelecek hakkında.
  • 4:28 - 4:30
    Yani belirsizlik gösteriyor.
  • 4:30 - 4:32
    Bence bu bir hanımefendi,
  • 4:32 - 4:36
    yaşına gelince bu küçük el yazısından
    bunu anlamak biraz zor
  • 4:36 - 4:40
    ama 30'larında olduğunu sanıyorum,
    belki 40 ama hadi bulalım.
  • 4:40 - 4:42
    Diyor ki -- ve geleceğe dair bir soru --
  • 4:42 - 4:45
    ''JN, ortada.''
  • 4:45 - 4:48
    Yani ortadaki bu büyük kısımdan biri.
  • 4:48 - 4:50
    Bunu yazan kişi olduğunuzu düşünüyorsanız
  • 4:50 - 4:52
    işaret edebilir misiniz?
  • 4:52 - 4:54
    Orta kısımdan görmem zor.
  • 4:54 - 4:55
    Selam, el sallayın.
  • 4:55 - 4:56
    Pekâlâ J...
  • 4:56 - 4:58
    İsminiz Jane veya Jessica mı?
  • 4:58 - 4:59
    Jessica: Evet.
  • 4:59 - 5:01
    Derren Brown: Hangisi?
    Jessica: Jessica.
  • 5:01 - 5:05
    DB: Teşekkürler. Sadece tahmindi.
    Küçük bir onay aldım, teşekkürler.
  • 5:05 - 5:06
    (Kahkahalar)
  • 5:06 - 5:07
    Bunu alacağım.
  • 5:09 - 5:11
    Pekâlâ Jessica, yaşınızı sormayacağım
  • 5:11 - 5:13
    ama bu gelecekle ilgili bir soru mu?
  • 5:13 - 5:14
    Jessica: Hm-hmm.
    DB: Öyle mi?
  • 5:14 - 5:16
    Jessica: Evet.
    DB: Tamam.
  • 5:16 - 5:21
    Peki. Ne sormuşuz?
    Jessica gelecekle ilgili ne sordu?
  • 5:21 - 5:25
    Yaşınız için 30'ların sonu,
    40'ların başı desem?
  • 5:25 - 5:27
    Jessica: Bana uyar, kabul ediyorum.
  • 5:27 - 5:29
    (Kahkahalar)
  • 5:31 - 5:32
    DB: Peki, bu önemli
  • 5:32 - 5:35
    çünkü kaç yaşında olduğumuza göre
    farklı sorular soruyoruz.
  • 5:35 - 5:37
    Sadece ''Kabul ediyorum'' der misiniz?
  • 5:37 - 5:39
    Jessica: Kabul ediyorum.
  • 5:39 - 5:42
    DB: Virginia? Virginialısınız.
    Jessica: Evet, öyle.
  • 5:42 - 5:44
    DB: Evet, o zaman --
  • 5:44 - 5:45
    (Kahkahalar)
  • 5:45 - 5:47
    Sanırım bu hanımefendi,
  • 5:47 - 5:52
    Virginia'dan ayrılmak istiyor.
  • 5:52 - 5:55
    Bazı planlarınız var,
  • 5:55 - 5:58
    taşınmak için işler yolunda gidecek mi
    gitmeyecek mi tarzında.
  • 5:58 - 5:59
    Ellerinizi görebilir miyim?
  • 6:00 - 6:02
    Tırnaklarınızı da görebilir miyim?
  • 6:04 - 6:07
    Sanırım bir çiftliğiniz var
  • 6:07 - 6:11
    ve çiftliğinizi satıp Virginia'dan
    taşınabilecek misiniz merak ediyorsunuz?
  • 6:11 - 6:12
    Doğru mu?
  • 6:12 - 6:14
    Jessica: Kesinlikle. Soru bu.
  • 6:14 - 6:17
    DB: Harika. Teşekkürler.
    Bu harika bir soru!
  • 6:17 - 6:20
    Tam olarak soru neydi?
    Yazdığınız şey?
  • 6:20 - 6:22
    Jessica: "Virginia'daki
    çiftliği satacak mıyım?"
  • 6:22 - 6:23
    DB: Çiftliği satacak mısınız?
  • 6:23 - 6:27
    Pekâlâ, eğer bir medyum gibi davranmaya
    çalışıyorsanız bu harika bir soru
  • 6:27 - 6:28
    çünkü gelecekle ilgili,
  • 6:28 - 6:31
    yani size bir evet
    veya hayır cevabı verebilirim.
  • 6:31 - 6:33
    Ama bu hiçbir şey.
    Doğrulamanızın bir yolu yok.
  • 6:34 - 6:36
    Aynı zamanda tehlikeli de --
  • 6:36 - 6:39
    Evet ya da hayır desem
    bu sizim aklınıza takılıp kalacak.
  • 6:39 - 6:42
    Bunun vereceğiniz kararları
    etkilememesi lazım.
  • 6:42 - 6:43
    Yani tehlikeli bir şey. Yine de --
  • 6:43 - 6:46
    (Kahkahalar)
  • 6:46 - 6:48
    Evet, sanırım çiftliği satacaksınız
  • 6:50 - 6:51
    çünkü istediğini en nazik şekilde alan
  • 6:52 - 6:54
    bir insana benziyorsunuz.
  • 6:54 - 6:56
    Sanırım istediğiniz şeyler var,
  • 6:56 - 7:00
    başka şeyleri göz ardı ederek
    isteklerinize odaklanıyorsunuz,
  • 7:00 - 7:02
    ama muhtemelem o şeylere
    daha çok odaklanmanız lazım,
  • 7:02 - 7:03
    katılıyor musunuz?
  • 7:05 - 7:08
    Eğitimli, aslında siz şeyde okudunuz --
  • 7:08 - 7:11
    Hızlıca ''evet'' der misiniz?
    Jessica: Evet.
  • 7:11 - 7:12
    DB: Hayır?
    Jessica: Hayır.
  • 7:12 - 7:15
    DB: California? Berkeley?
    Tahmin ediyorum ama...
  • 7:15 - 7:18
    Jessica: Berkeley'de okudum, evet.
    Bunu yapmayı kes!
  • 7:18 - 7:19
    DB: Evet yani.
  • 7:19 - 7:22
    Siz geçenlerde Hindistan'a da gittiniz.
  • 7:22 - 7:25
    Orada olup biten küçük şeyler var.
    Evet mi hayır mı?
  • 7:25 - 7:27
    Jessica: Evet. Hindistan'dan yeni geldim.
  • 7:27 - 7:31
    DB: Evet. Bunlar yıldızlarda yazılı gibi
    söylemek istemiyorum
  • 7:31 - 7:34
    çünkü yazılı değil ve bunun için
    sorumluluk almanız lazım.
  • 7:34 - 7:36
    DB: Oturun. Teşekkürler.
    Başka bir tane deneyelim.
  • 7:36 - 7:40
    (Alkışlar)
  • 7:42 - 7:45
    AH, bu kişi de ortada. AH.
  • 7:45 - 7:49
    Yazıya göre bir erkek, olgun biri,
    40'ların sonu olabilir.
  • 7:49 - 7:52
    AH siz olduğunuzu düşünüyorsanız
    ayağa kalkar mısınız?
  • 7:52 - 7:55
    AH. Selam, bir mikrofon alalım.
  • 7:55 - 7:57
    Hızlıca. Kameraya da alalım.
  • 7:57 - 8:00
    Ah, şuna bir bakın.
    Hareket etmeyin. Hareket etmeyin.
  • 8:00 - 8:01
    Olduğunuz gibi kalın.
  • 8:01 - 8:03
    Ayakta mısınız? Neredesiniz?
  • 8:03 - 8:05
    Adam: Ayaktayım, o kadar kısa değilim.
  • 8:05 - 8:06
    DB: Tamam.
  • 8:07 - 8:10
    Pekâlâ, şimdi değiştirdin.
  • 8:10 - 8:12
    Ayağa kalkarken bir şey yaptın.
  • 8:12 - 8:15
    Evet veya hayır deyin.
    Oraya bir şey mi koydunuz?
  • 8:15 - 8:18
    Şimdi yapmıyorsunuz
    ama ayaktayken yaptınız --
  • 8:18 - 8:22
    sol tarafınız veya sol bacağınızla
    alakalı bir şey.
  • 8:22 - 8:24
    Adam: Evet.
  • 8:24 - 8:27
    DB: Pekâlâ. Ayaktayken bize
    güzel bir işaret verdi.
  • 8:27 - 8:29
    Ağırlığınızı solunuza verip
    ''evet'' der misiniz?
  • 8:29 - 8:31
    Adam: Evet.
  • 8:31 - 8:34
    DB: Elinizi cebinizden çıkarın,
    ağırlığınızı diğer tarafa verin,
  • 8:34 - 8:36
    mikrofonu diğer elinize alıp
    yine ''evet'' deyin.
  • 8:36 - 8:37
    Adam: Evet.
  • 8:38 - 8:42
    DB: Acaba sol tarafınızda
  • 8:44 - 8:46
    ayak baş parmağınız yerinden mi çıktı?
  • 8:46 - 8:48
    Adam: Evet.
  • 8:48 - 8:51
    DB: Çok teşekkürler. Harika.
    İyiydi. Oturun lütfen.
  • 8:51 - 8:54
    Bir mikrofon alabilir miyim?
    Bunun için mikrofon değiştireceğim.
  • 8:54 - 8:56
    Bir mikrofon lütfen?
    Teşekkürler.
  • 8:57 - 8:59
    Çok teşekkür ederim.
    Bu harika olurdu.
  • 8:59 - 9:02
    Mikrofonu değiştiriyorum çünkü...
  • 9:02 - 9:04
    beni hâlâ duyabiliyorsunuz değil mi?
  • 9:05 - 9:07
    Gözlerimi bağlayacağım.
  • 9:10 - 9:15
    Bunu yapıyorum ki ayağa kalktığınızda
    ipuçlarını görmemeyim.
  • 9:15 - 9:16
    Ellerinizi nereye koyduğunuzu.
  • 9:16 - 9:19
    Söylediklerime nasıl cevap verdiğinizi.
  • 9:19 - 9:21
    Ya da yanınızdaki kişilerin
    ne yapıyor olduğunu.
  • 9:21 - 9:25
    Sorunuzun cevabını onlar biliyorsa
    bunun hep yardımı oluyor.
  • 9:25 - 9:26
    Bu avantajları kaldırıyorum,
  • 9:26 - 9:27
    ama işin tuhafı,
  • 9:30 - 9:32
    bu beni özgür kılıyor
  • 9:32 - 9:34
    ve sizi de özgür kılmasını istiyorum.
  • 9:34 - 9:36
    O yüzden bir soru yazmadıysanız
  • 9:36 - 9:39
    ama keşke yazsaydım diyorsanız
  • 9:39 - 9:40
    yine de katılabilirsiniz.
  • 9:40 - 9:43
    Soru yazmaktaki amaç
  • 9:43 - 9:46
    kafanızda net, kolay
    bir kelime dizilimi belirlemesi.
  • 9:46 - 9:49
    O yüzden aklınızda bir soru varsa
  • 9:49 - 9:51
    onu net ve kolay bir hâle getirin
    ve bana gönderin.
  • 9:51 - 9:54
    Şu anda bunu yazılı hiçbir şey
    olmadan yapacağım.
  • 9:54 - 9:57
    Soruları oluşturmaya çalışın
    ama bana isminizi de gönderin.
  • 9:57 - 9:59
    ''Benim adım'' isminiz her neyse
  • 9:59 - 10:03
    ve ''Ayaklarımda tuhaf olan ne?''
    veya sizin sorunuz neyse.
  • 10:03 - 10:05
    İsim ve soru.
  • 10:05 - 10:08
    Hazır biri var bile.
    Bir hayli önde olduğunuzu tahmin ediyorum
  • 10:08 - 10:12
    çünkü isminiz çok net.
  • 10:12 - 10:14
    Ortanın önünde gibisiniz.
  • 10:14 - 10:16
    Tahminim... Allan?
  • 10:16 - 10:17
    Allan diye biri hissediyorum.
  • 10:17 - 10:21
    Öne çok yakın biri, ortalarda sanıyorum.
  • 10:21 - 10:23
    Tam şuradan geldiğini hissediyorum.
  • 10:23 - 10:25
    Bir adam, 60'lı yaşların başında.
    Öyle bir şeyler.
  • 10:25 - 10:27
    Allan: Evet.
  • 10:27 - 10:29
    DB: Mikrofonunuz var mı?
    Harika. Teşekkürler.
  • 10:29 - 10:33
    Allan lütfen sana yöneldiğimde
    ''dur'' de, nerede olduğunu bileyim,
  • 10:33 - 10:34
    nereye döneceğimi.
  • 10:35 - 10:37
    Allan: Dur.
  • 10:37 - 10:40
    DB: Oğlak burcu musun?
    Allan: Yes.
  • 10:41 - 10:45
    DB: Allan'ın aklında bir şey var.
  • 10:46 - 10:48
    Duydunuz mı?
    Sesindeki o ayarlamayı duydunuz mu?
  • 10:48 - 10:50
    Zor bir şey olacak.
  • 10:50 - 10:53
    Seninle düşünüyorum...
    ''Evet'' der misin?
  • 10:53 - 10:54
    Allan: Evet.
  • 10:56 - 10:57
    DB: Ya şu olacak --
  • 10:58 - 10:59
    hayır o değil.
  • 10:59 - 11:03
    Bu erişim. Bir şeye erişim ya da şifre.
  • 11:03 - 11:07
    Sadece evet ya da hayır.
    Aklında bir şifre mi var?
  • 11:07 - 11:08
    Allan: Evet.
  • 11:08 - 11:10
    DB: Bir bilgisayar şifresi gibi mi?
  • 11:10 - 11:11
    Allan: Evet.
  • 11:11 - 11:13
    DB: Harika.
  • 11:13 - 11:14
    (Kahkahalar)
  • 11:14 - 11:17
    O hâlde bunu yapmam lazım.
  • 11:17 - 11:19
    Eğer ne olduğunu bilirsem
  • 11:19 - 11:22
    herkes öğrenecek,
    muhtemelen milyonlarca insan.
  • 11:22 - 11:24
    Değiştireceksin değil mi?
  • 11:24 - 11:25
    Allan: Tabii ki.
  • 11:25 - 11:28
    (Kahkahalar)
  • 11:29 - 11:31
    DB: Yeniden ''Tabii ki'' der misin?
    Allan: Tabii ki.
  • 11:31 - 11:35
    DB: Pekâlâ. Bu bir kelime --
    Bir kelime olduğunu düşünüyorum --
  • 11:35 - 11:37
    şifreyi gözlerinin önüne getir,
  • 11:37 - 11:39
    büyük harflerle, kalın yazı tipiyle.
  • 11:39 - 11:43
    Ona bakarken benim için
    ortasından bir harf düşün
  • 11:43 - 11:44
    ama söyleme,
  • 11:44 - 11:47
    ortada olan bir harfi düşün sadece.
  • 11:47 - 11:48
    Yaptın mı?
    Allan: Evet.
  • 11:48 - 11:50
    DB: Tamam. O orada kalsın.
  • 11:51 - 11:53
    Ah. Değiştirdin. Tamam.
  • 11:53 - 11:55
    Fikrini değiştirdin.
  • 11:55 - 11:56
    Şimdiki kararın --
  • 11:57 - 11:58
    B harfi mi?
  • 11:59 - 12:00
    Allan: Hayır.
  • 12:02 - 12:03
    O değil.
  • 12:03 - 12:05
    DB: O zaman I harfi.
    Allan: Doğru.
  • 12:05 - 12:06
    DB: Ama önce B'ydi.
    Allan: Evet.
  • 12:06 - 12:09
    DB: Evet, fikrini değiştirdi.
    Fikrini değiştirdi.
  • 12:09 - 12:10
    (Kahkahalar)
  • 12:10 - 12:13
    Oluşturduğun yazıya bak.
  • 12:13 - 12:16
    Kendine içinden tekrar tekrar söyle.
  • 12:16 - 12:17
    Davul çalıyorsun, değil mi?
  • 12:18 - 12:19
    Allan: Evet.
  • 12:19 - 12:22
    DB: Onu kafandan çıkar.
    Çıkar onu kafandan.
  • 12:22 - 12:24
    Tek bir şeye odaklan.
  • 12:24 - 12:26
    (Kahkahalar)
  • 12:26 - 12:28
    Benim işim size hikâye satmak, değil mi?
  • 12:28 - 12:31
    Bunu hepinize yapmaya çalışıyorum,
  • 12:31 - 12:34
    önemli bulduğunuz tek bir şeye
    dikkat verin diye,
  • 12:34 - 12:36
    boşvermenizi istediğim şeyleri boşverin
  • 12:36 - 12:38
    ve sonra o noktaları birleştirip
  • 12:38 - 12:41
    yaptığımla ilgili kendinize
    bir hikâye anlatabilin diye.
  • 12:41 - 12:44
    Bunun işe yarama sebebi,
    bizim hikâye oluşturucu canlılar olmamız,
  • 12:44 - 12:45
    yani bunu her gün yapıyoruz.
  • 12:45 - 12:48
    Benim, sizin, Allan gibi
    karmaşık ve belirsiz kişilerle dolu
  • 12:48 - 12:51
    bu karmaşık ve belirsiz dünyada yaşıyoruz.
  • 12:51 - 12:54
    Ve bu karakterleri
  • 12:55 - 12:57
    kendimize söylediğimiz
    hikâyelere uyduruyoruz.
  • 12:57 - 13:01
    ''O kadının özgüveni yok.''
    ''Çok ukala.'' ''Bu adama güven olmaz.''
  • 13:01 - 13:07
    Bunlar da aklınızı bir şekilde
    okuduğum hikâyesi gibi sadece hikâyeler.
  • 13:08 - 13:11
    Şu anda sen de şirketini satmayı
    düşünüyorsun, öyle değil mi?
  • 13:11 - 13:12
    Allan: Doğru.
  • 13:12 - 13:15
    DB: Şirketin ciltle ilgili bir iş yapıyor.
  • 13:15 - 13:16
    Allan: Evet.
  • 13:16 - 13:18
    DB: Cilt bakımı gibi bir şey.
  • 13:18 - 13:19
    Allan: Evet.
  • 13:19 - 13:22
    DB: Ve sanırım bunu çok sevmemin sebebi
  • 13:22 - 13:25
    gerçek olanın karmaşıklığı
    ve belirsizliğine karşı
  • 13:25 - 13:27
    bena hep canlı ve uyanık
    olmamı hatırlatıyor.
  • 13:27 - 13:30
    Her zaman bilmediğimiz
    bir sürü başka şey oluyor,
  • 13:30 - 13:34
    takılıp kalmak zorunda değiliz,
    insanlara daha nazik olabiliriz
  • 13:34 - 13:36
    çünkü streslerinin altında
    hep korku olduğunu görebiliriz,
  • 13:36 - 13:39
    buna karşı savunma yapmak zorunda değiliz.
  • 13:39 - 13:41
    Hikâyeleri oldukları gibi görüp
  • 13:41 - 13:45
    hayatın bizden ibaret
    olmadığını fark edebiliriz.
  • 13:45 - 13:46
    Oh!
  • 13:51 - 13:53
    Şifren, neredesin?
    Neredesin? Allan nerede?
  • 13:53 - 13:54
    Allan: Buradayım.
  • 13:54 - 13:57
    DB: Ayağa kalkar mısın?
    Şifren ''ariboy.''
  • 13:57 - 14:01
    A-r-i-b-o-y? Doğru mu?
    Allan: Doğru.
  • 14:01 - 14:03
    DB: Çok teşekkürler.
    Gerçekten çok teşekkürler.
  • 14:03 - 14:04
    Teşekkürler.
  • 14:04 - 14:09
    (Alkışlar)
Title:
Mentalizm, akıl okuma ve birinin aklına girme sanatı
Speaker:
Derren Brown
Description:

Psikolojik ilüzyonist Derren Brown'a göre ''Sihir, gerçekliği düzenleme ve bir hikâye oluşturmak için harika bir analoji -- sonra da bu hikâyeyi gerçekle karıştırmak için.'' İnanılmaz bir akıl okuma performansıyla dolu bu zekice konuşmasında Brown, hayatın karmaşık ve belirsiz sorularına basit yanıtlar bulmanın baştan çıkarıcı keyfini keşfe çıkıyor.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
14:21

Turkish subtitles

Revisions