WEBVTT 00:00:01.750 --> 00:00:04.162 Chris Anderson: Dr. Jane Goodall, hoş geldiniz. NOTE Paragraph 00:00:04.875 --> 00:00:06.143 Jane Goodall: Teşekkürler 00:00:06.167 --> 00:00:10.101 ve öyle sanıyorum ki bunun tam bir röportaj olabilmesi için 00:00:10.125 --> 00:00:12.268 insanlar, Mr. H'nin de burada olduğunu bilmeli 00:00:12.292 --> 00:00:14.417 çünkü herkes Mr. H'yi tanıyor. NOTE Paragraph 00:00:16.083 --> 00:00:17.625 CA: Selam, Mr. H. 00:00:18.667 --> 00:00:20.934 Bundan 17 yıl önceki TED konuşmanızda 00:00:20.958 --> 00:00:26.684 doğal dünyayı kalabalık hale getirmemizin tehlikelerini anlattın. 00:00:26.708 --> 00:00:28.559 Sence şu anki pandemi süreci 00:00:28.583 --> 00:00:32.476 doğanın karşı savaşı olabilir mi? NOTE Paragraph 00:00:32.500 --> 00:00:37.559 JG: Şurası oldukça net, tüm bu zoonotik hastalıklar, 00:00:37.583 --> 00:00:42.518 koronavirüs ve HIV/AIDS 00:00:42.542 --> 00:00:46.893 ve hayvanlardan bulaşan tüm diğer tür hastalıklar, 00:00:46.917 --> 00:00:50.059 kısmen doğanın yok edilmesiyle ilgili. 00:00:50.083 --> 00:00:54.059 Hayvanlar yaşam alanlarını kaybediyor, kalabalıklaşıyorlar 00:00:54.083 --> 00:00:58.351 ve bazen bunun sonucunda reservuarda olan bir türe ait bir virüs, 00:00:58.375 --> 00:01:01.434 ki bu tür belki de yüzlerce yıl uyum içinde yaşadı, 00:01:01.458 --> 00:01:03.476 başka bir türe geçiş yapıyor. 00:01:03.500 --> 00:01:08.643 Sonra da hayvanlar insanlarla daha da yakın temasa itiliyor. 00:01:08.667 --> 00:01:14.643 Virüs kapmış olan bu hayvanlardan biri 00:01:14.667 --> 00:01:18.893 bu virüsü insanlara aktarma fırsatı yakalıyor, 00:01:18.917 --> 00:01:22.976 bunun da sonucu COVID-19 gibi yeni bir hastalık. 00:01:23.000 --> 00:01:25.018 Buna ek olarak 00:01:25.042 --> 00:01:27.851 Son derece saygısız bir türüz. 00:01:27.875 --> 00:01:29.518 Hayvanları avlıyoruz, 00:01:29.542 --> 00:01:31.851 öldürüyoruz, yiyoruz, 00:01:31.875 --> 00:01:33.393 satışını yapıyoruz, 00:01:33.417 --> 00:01:39.809 onları vahşi hayvan pazarlarına gönderiyoruz, 00:01:39.833 --> 00:01:41.101 Asya'ya, 00:01:41.125 --> 00:01:44.434 küçücük kafeslerde sıkışık ve korkunç koşullarda yaşıyorlar. 00:01:44.458 --> 00:01:48.768 Bu hayvanların kanı, idrarı ve dışkısı insanlara bulaşıyor, 00:01:48.792 --> 00:01:55.194 bunlar da bir virüsün hayvandan hayvana ya da insana geçişi için ideal şartlar. NOTE Paragraph 00:01:55.208 --> 00:01:59.476 CA: Bunun öncesinde biraz geçmişe gitmek istiyorum. 00:01:59.500 --> 00:02:01.393 Çünkü geçmişin harikulade. 00:02:01.417 --> 00:02:05.518 1960'ların cinsiyetçi tavırlarına rağmen 00:02:05.542 --> 00:02:08.268 bir şekilde zorlukları aşabildin 00:02:08.292 --> 00:02:11.643 ve dünyanın önce gelen bilim insanlarından birine dönüştün, 00:02:11.667 --> 00:02:15.184 şempanzelerle ilgili inanılmaz şeyler keşfettin; 00:02:15.208 --> 00:02:18.268 onların alet kullanımı ve daha da fazlası. 00:02:18.292 --> 00:02:23.983 Böylesi bir çığır açabilmen nasıl gerçekleşti? NOTE Paragraph 00:02:24.000 --> 00:02:27.226 JG: Hayvanları severek doğdum. 00:02:27.250 --> 00:02:30.393 En önemlisi de çok destekçi bir annem vardı. 00:02:30.417 --> 00:02:33.059 Yatağımda solucanlar bulduğunda bana kızmazdı, 00:02:33.083 --> 00:02:35.559 sadece onları bahçeye çıkarmamı söylerdi. 00:02:35.583 --> 00:02:38.309 Dört saat boyunca ortadan kaybolduğumda 00:02:38.333 --> 00:02:41.268 polisi aradıktan sonra beni tavuk kümesinde bulunca kızmazdı 00:02:41.292 --> 00:02:44.768 çünkü kimse bana yumurtanın nereden çıktığını söylemiyordu. NOTE Paragraph 00:02:44.792 --> 00:02:47.059 Bilim insanı olmak gibi bir hayalim yoktu 00:02:47.083 --> 00:02:49.476 çünkü zamanımda bu, kadınlara göre bir şey değildi. 00:02:49.500 --> 00:02:52.726 Aslında o zamanlar pek erkeklere göre de değildi. 00:02:52.750 --> 00:02:54.684 Annem dışında herkes bana gülüyordu, 00:02:54.708 --> 00:02:58.393 ''Bunu gerçekten istiyorsan çok çok çalışman gerek'' diyordu annem, 00:02:58.417 --> 00:03:00.143 ''Her fırsatı kullan, 00:03:00.167 --> 00:03:02.393 eğer vazgeçmezsen, bir yolunu bulursun.'' NOTE Paragraph 00:03:02.417 --> 00:03:10.488 CA: Belki de kimsenin yapamadığı şekilde şempanzelerin güvenini kazandın. 00:03:11.167 --> 00:03:15.809 Geriye baktığında keşfettiğin en önemli anlar nelerdi? 00:03:15.833 --> 00:03:19.417 İnsanların hâlâ şempanzelerle ilgili anlamadıkları şeyler neler? NOTE Paragraph 00:03:20.333 --> 00:03:24.309 JG: Az önce dedin ki ''Kimsenin yapamadığı şekilde 00:03:24.333 --> 00:03:25.601 güvenlerini kazanmak.'' 00:03:25.625 --> 00:03:27.226 Hiç kimse denemedi ki. 00:03:27.250 --> 00:03:29.018 Hakikaten öyle. 00:03:29.042 --> 00:03:34.018 Benim de yaptığım, temel olarak 00:03:34.042 --> 00:03:38.601 küçükken evimin çevresindeki hayvanlarla kullandığım aynı teknikleri kullanmaktı. 00:03:38.625 --> 00:03:40.184 Sabırla bekleyerek, 00:03:40.208 --> 00:03:42.643 fevri bir şekilde yakınlaşmamaya çalışarak 00:03:42.667 --> 00:03:47.226 ama çok kötüydü çünkü yalnızca altı aylık fon almıştım. 00:03:47.250 --> 00:03:49.601 Bunun ne kadar zor olduğunu tahmin ediyorsunuzdur; 00:03:49.625 --> 00:03:51.643 lisans derecesi olmayan bir genç kız 00:03:51.667 --> 00:03:55.434 ormanda oturmuş tuhaf bir şeyler yapıyor. 00:03:55.458 --> 00:04:00.994 Sonunda Amerikalı bir hayırsever altı aylık para yardımı yaptı. 00:04:01.000 --> 00:04:04.934 Zamanla şempanzelerin güvenini kazanacağımı biliyordum, 00:04:04.958 --> 00:04:06.476 peki zamanım var mıydı? 00:04:06.500 --> 00:04:11.018 Haftalar aylara dönüştü ve sonunda, dört ay kadar sonra 00:04:11.042 --> 00:04:13.809 bir şempanze korkusunu yenmeye başladı. 00:04:13.833 --> 00:04:16.934 Daha önce de fark ettiğim bir şempanzeydi. 00:04:16.958 --> 00:04:20.143 Çok yakınında değildm ama dürbünümle gözlem yapıyordum -- 00:04:20.167 --> 00:04:25.309 Termitleri yakalamak için alet yaparken ve kullanırken görmüştüm. 00:04:25.333 --> 00:04:28.143 Aslında öyle çok şaşırmamıştım 00:04:28.167 --> 00:04:32.143 çünkü yakalanan şempanzelerin neler yapabildiğini okumuştum -- 00:04:32.167 --> 00:04:34.184 ancak biliyordum ki bilime göre 00:04:34.208 --> 00:04:37.559 yalnızca ve yalnızca insanlar alet yapıp kullanabiliyordu. 00:04:37.583 --> 00:04:40.809 Dr. Leakey'nin bunu öğrenince nasıl heyecanlanacağını düşündüm. 00:04:40.833 --> 00:04:42.559 İşte bu gözlem 00:04:42.583 --> 00:04:45.643 onun National Geographic'e gitmesine olanak sağladı 00:04:45.667 --> 00:04:49.726 ve onlar da bu araştırmayı desteklemeye devam edeceklerini söylediler. 00:04:49.750 --> 00:04:53.893 Fotoğrafçı ve film yapımcısı Hugo van Lawick'i gönderdiler, 00:04:53.917 --> 00:04:56.559 gördüklerimi çekecekti. 00:04:56.583 --> 00:05:01.018 Yani pek çok bilim insanı bu alet kullanma işine inanmak istemedi. 00:05:01.042 --> 00:05:04.101 Hatta bir tanesi dedi ki onlara bunu ben öğretmişim. NOTE Paragraph 00:05:04.125 --> 00:05:06.018 (Kahkahalar) NOTE Paragraph 00:05:06.042 --> 00:05:08.934 Yakınlarına gidemediğim için bu ancak bir mucize olurdu. 00:05:08.958 --> 00:05:11.559 Neyse, Hugo'nun filmini görünce 00:05:11.583 --> 00:05:16.018 ve anlattığım davranışlarını görünce 00:05:16.042 --> 00:05:19.351 bilim insanları fikirlerini değiştirmeye başladılar. NOTE Paragraph 00:05:19.375 --> 00:05:22.018 CA: O zamandan beri insanların inanamayacağı ölçüde 00:05:22.042 --> 00:05:26.601 onları bize çok daha yakınlaştıran keşifler oldu. 00:05:26.625 --> 00:05:29.976 Sanırım bir keresinde mizah anlayışları olduğunu söylemiştin. 00:05:30.000 --> 00:05:32.684 Böyle bir şeye nasıl tanık oldun? NOTE Paragraph 00:05:32.708 --> 00:05:36.934 JG: Oyun oynarlarken, 00:05:36.958 --> 00:05:39.393 daha büyük bir tanesi küçük bir tanesiyle oynuyorsa, 00:05:39.417 --> 00:05:41.809 büyük olan ağaçtan bir dal sarkıtıyor. 00:05:41.833 --> 00:05:44.684 Küçük olan bunu her yakalamaya çalıştığında 00:05:44.708 --> 00:05:46.684 büyük olan geri çekiyor 00:05:46.708 --> 00:05:48.476 ve küçük olan ağlamaya başlıyor, 00:05:48.500 --> 00:05:50.268 büyük olan da gülmeye. 00:05:50.292 --> 00:05:51.750 Öyle işte. NOTE Paragraph 00:05:54.417 --> 00:05:59.809 CA: Daha da rahatsız edici bir şey gözlemledin, 00:05:59.833 --> 00:06:04.559 şempanze çeteleri, 00:06:04.583 --> 00:06:10.684 kabileleri, grupları birbirlerine aşırı vahşi davranıyorlar. 00:06:10.708 --> 00:06:14.351 Bunu nasıl yorumladığını merak ediyorum. 00:06:14.375 --> 00:06:17.601 Bu durum, biz insanlar için üzülmene yol açmış olabilir, 00:06:17.625 --> 00:06:20.149 onlara yakınız, 00:06:20.173 --> 00:06:27.506 sence bu şiddet eğilimi tüm büyük apeler için kaçınılmaz mı? NOTE Paragraph 00:06:28.375 --> 00:06:30.976 JG: Görünen o ki evet. 00:06:31.000 --> 00:06:35.643 Benim insan türüyle ilk karşılaşmam, ki ben buna şeytani diyorum, 00:06:35.667 --> 00:06:37.309 savaşın sonuydu 00:06:37.333 --> 00:06:40.101 ve Soykırım'a dair fotoğraflar vardı. 00:06:40.125 --> 00:06:42.726 Bu beni gerçekten şok etmişti. 00:06:42.750 --> 00:06:44.018 Benliğim değişmişti. 00:06:44.042 --> 00:06:46.351 Sanırım o zaman 10 yaşındaydım. 00:06:46.375 --> 00:06:52.021 Şempanzelerde de bu karanlık, acımasız yan olsa da 00:06:52.042 --> 00:06:54.663 Bizim gibi ama bizden daha nazik olduklarını düşünürdüm. 00:06:54.663 --> 00:06:56.523 Sonra fark ettim ki 00:06:56.523 --> 00:06:58.684 sandığımdan daha çok benziyorlar bize. 00:06:58.708 --> 00:07:02.684 O zamanlar, 70'li yılların başıydı 00:07:02.708 --> 00:07:03.976 ve tuhaf bir durum vardı, 00:07:04.000 --> 00:07:09.731 agresifliğin doğuştan mı yoksa öğrenilmiş mi olduğuna dair konuşmalar. 00:07:09.750 --> 00:07:12.434 Sonra konu siyasi bir hâl aldı. 00:07:12.458 --> 00:07:15.893 Çok tuhaf zamanlardı 00:07:15.917 --> 00:07:17.559 ve ben de şunu söylemiştim: 00:07:17.583 --> 00:07:24.273 ''Hayır, agresiflik kesinlikle kalıtımlı davranışlarımızın bir parçası.'' 00:07:24.292 --> 00:07:29.934 Çok saygıdeğer bir bilim insanına gerçekten ne düşündüğünü sordum 00:07:29.958 --> 00:07:33.871 çünkü hiç kuşkusuz agresifliğin öğrenilmiş olduğunu savunuyordu 00:07:33.875 --> 00:07:38.018 ve bana dedi ki ''Jane, gerçekten ne düşündüğümü konuşmak istemiyorum.'' 00:07:38.042 --> 00:07:41.917 Bilim açısından bu benim için büyük bir şoktu. NOTE Paragraph 00:07:42.792 --> 00:07:47.351 CA: Bana büyürken dünyadaki her güzel şeye inanmam öğretildi. 00:07:47.375 --> 00:07:52.893 Sınırsız sayıda çiçekler böcekler, 00:07:52.917 --> 00:07:55.851 bu muhteşem görünümlü doğa. 00:07:55.875 --> 00:08:01.893 Çoğu çevreci de genellikle aynı tutumu sergiliyor, 00:08:01.917 --> 00:08:06.059 ''Evet, doğa saf ve çok güzel. İnsanlar kötü ama.'' 00:08:06.083 --> 00:08:08.726 Sonra senin yaptığın türden bir gözlem yapınca, 00:08:08.750 --> 00:08:11.601 doğanın herhangi bir parçasına detaylı bir inceleme yapınca 00:08:11.625 --> 00:08:13.976 korkunç şeyler olduğunu da görüyorsun. 00:08:14.000 --> 00:08:16.393 Senin doğaya bakış açın nasıl? 00:08:16.417 --> 00:08:18.851 Bizim bakış açımız nasıl olmalı? NOTE Paragraph 00:08:18.875 --> 00:08:24.833 JG: Evrimin tüm spektrumunu düşününce 00:08:24.833 --> 00:08:28.518 ve el değmemiş topraklara gidince, 00:08:28.542 --> 00:08:33.143 Afrika da ben küçükken hiç bozulmamıştı. 00:08:33.167 --> 00:08:36.101 Hayvanlar her yerdeydi. 00:08:36.125 --> 00:08:40.018 Aslanların öldürücü olması hiç hoşuma gitmemişti, 00:08:40.042 --> 00:08:42.559 ama öldürmek zorundalar. 00:08:42.583 --> 00:08:46.393 Öldürmezlerse kendiler ölecek. 00:08:46.417 --> 00:08:50.101 Bence onlarla bizim aramızdaki büyük fark, 00:08:50.125 --> 00:08:56.018 onlar mecbur oldukları için bunu yapıyorlar. 00:08:56.042 --> 00:08:59.393 Ama biz planlıyoruz. 00:08:59.417 --> 00:09:01.184 Bizim planlarımız bir hayli farklı. 00:09:01.208 --> 00:09:05.226 Koca bir ormanı yok etmeyi planlayabiliriz 00:09:05.250 --> 00:09:07.726 çünkü odun satmak istiyoruz 00:09:07.750 --> 00:09:10.101 veya başka bir AVM inşa etmek istiyoruz, 00:09:10.125 --> 00:09:11.393 bunun gibi şeyler. 00:09:11.417 --> 00:09:16.143 Yani bizim doğayı yıkışımız ve savaşlarımızı düşününce 00:09:16.167 --> 00:09:19.976 biz kötülük yapabiliyoruz çünkü oturduğumuz yerden 00:09:20.000 --> 00:09:22.934 çok uzaktaki birine eziyet etmeyi planlayabiliyoruz. 00:09:22.958 --> 00:09:24.226 İşte bu kötülük. 00:09:24.250 --> 00:09:27.893 Şempanzelerin ilkel bir savaşı var 00:09:27.917 --> 00:09:29.476 ve çok saldırgan olabilirler 00:09:29.500 --> 00:09:30.893 ama bunlar anlık. 00:09:30.917 --> 00:09:32.393 Hissettikleriyle ilgili. 00:09:32.417 --> 00:09:34.809 Bir duyguya tepki veriyorlar. NOTE Paragraph 00:09:34.833 --> 00:09:38.476 CA: Yani şempanzelerin sofistike hayatına dair gözlemlerin 00:09:38.500 --> 00:09:41.893 kimi insanların bunun bir tür insani süper güç olduğunu savunmasından 00:09:41.917 --> 00:09:43.643 daha öteye gitmiyor, 00:09:43.667 --> 00:09:49.601 yani geleceği ayrıntıyla akıllarında tasvir edebilmek 00:09:49.625 --> 00:09:52.393 ve uzun vadeli planlar yapmak. 00:09:52.417 --> 00:09:57.768 Ve birbirlerini bu uzun vadeli planları gerçekleştirmek için teşvik etmek. 00:09:57.792 --> 00:10:01.226 Şempanzelerle bu kadar zaman geçiren biri için bile 00:10:01.250 --> 00:10:04.434 bu tamamen farklı bir yetenek seti, 00:10:04.458 --> 00:10:06.601 bunun için sorumluluk almalı 00:10:06.625 --> 00:10:09.434 ve şu ankinden çok daha akıllıca kullanmamız lazım. NOTE Paragraph 00:10:09.458 --> 00:10:11.351 JG: Ben şöyle düşünüyorum, 00:10:11.375 --> 00:10:13.684 buna dair çok tartışma var 00:10:13.708 --> 00:10:19.411 ama şu bir gerçek ki kullandığımız iletişim aracını biz kendimiz geliştirdik. 00:10:19.417 --> 00:10:21.518 Sözcüklerle iletişim kurduğumuz için... 00:10:21.542 --> 00:10:26.234 Demek istediğim, hayvan iletişimi sandığımızdan çok daha sofistike. 00:10:26.250 --> 00:10:31.706 Şempanze, goril ve orangutanlar işaret dilini öğrenebiliyorlar. 00:10:32.792 --> 00:10:38.226 Ama biz ana dilimizi konuşarak büyüyoruz. 00:10:38.250 --> 00:10:41.893 Yani ben sana hiç duymadığın şeyler söyleyebilirim. 00:10:41.917 --> 00:10:44.476 Ama bir şempanze bunu yapamaz. 00:10:44.500 --> 00:10:49.726 Çocuklarımıza soyut kavramlar öğretebiliyoruz. 00:10:49.750 --> 00:10:51.559 Ama şempanzeler bunu yapamaz. 00:10:51.583 --> 00:10:55.268 Evet, şempanzeler bir dizi zekice şey yapabiliyor, 00:10:55.292 --> 00:10:59.893 filler, kargalar ve ahtapotlar da öyle 00:10:59.917 --> 00:11:03.518 ama biz başka bir gezegene giden roketler tasarlıyoruz, 00:11:03.542 --> 00:11:06.101 fotoğraf çeken minik robotlar. 00:11:06.125 --> 00:11:10.893 Dünyanın farklı bölgelerinden konuşmamızı sağlayan 00:11:10.917 --> 00:11:13.059 bu olağanüstü teknolojiyi tasarladık. 00:11:13.083 --> 00:11:14.726 Ben gençken, büyürken 00:11:14.750 --> 00:11:17.559 TV yoktu, cep telefonları yoktu, 00:11:17.583 --> 00:11:19.434 bilgisayar yoktu. 00:11:19.458 --> 00:11:20.893 Çok farklı bir dünyaydı. 00:11:20.917 --> 00:11:24.518 Bir kalemim ve defterim vardı, hepsi bu. NOTE Paragraph 00:11:24.542 --> 00:11:27.393 CA: Doğayla ilgili bu soruya geri dönersem 00:11:27.417 --> 00:11:28.989 çünkü bunu çok düşünüyorum 00:11:29.013 --> 00:11:32.263 ve kendim de mücadelesini veriyorum. 00:11:33.208 --> 00:11:37.393 İşinin büyük kısmı, saygı duyduğum pek çok kişinin büyük kısmı 00:11:37.417 --> 00:11:44.226 doğal dünyayı mahvetmemek için hırsla çabalıyor. 00:11:44.250 --> 00:11:47.101 Aynı anda doğanın birçok yönünün korkunç olduğunu kabul etmek 00:11:47.125 --> 00:11:53.936 mümkün mü, sağlıklı mı veya gerekli mi? 00:11:53.958 --> 00:11:56.851 Ayrıca doğa muhteşem 00:11:56.875 --> 00:12:02.018 ve bu muhteşemliğin bir kısmı korkutucu potansiyelinden geliyor 00:12:02.042 --> 00:12:06.934 ve bu da onu çok daha güzel yapıyor. 00:12:06.958 --> 00:12:10.684 Bu biz olamayız çünkü biz de doğanın parçasıyız, 00:12:10.708 --> 00:12:17.458 peki sence doğayı kucaklayıp onun parçası olmadan bütün olabilir miyiz? 00:12:17.458 --> 00:12:22.226 İnsan-doğa ilişkisi nasıl olmalı, Jane? NOTE Paragraph 00:12:22.250 --> 00:12:26.351 JG: Sanırım problemlerden biri şu ki biz zekamızı geliştirdikçe 00:12:26.375 --> 00:12:32.448 çevreyi lehimize değiştirme konusunda git gide daha iyi olduk. 00:12:32.458 --> 00:12:35.268 Ormanlık olması gereken yerlerde 00:12:35.292 --> 00:12:38.476 Tarlalar oluşturup ürün yetiştirdik, 00:12:38.500 --> 00:12:41.309 şimdi bunu detaylandırmayacağım 00:12:41.333 --> 00:12:44.893 ama doğayı değiştirme yeteneğimiz var. 00:12:44.917 --> 00:12:49.351 Şehirlere doğru ilerledikçe 00:12:49.375 --> 00:12:53.351 teknolojiye daha çok bağlandık, 00:12:53.375 --> 00:12:56.976 çok sayıda insan doğal dünyadan koptu. 00:12:57.000 --> 00:13:04.059 Şehirlerin içinde binlerce çocuk hiç doğanın olmadığı yerlerde büyüyor, 00:13:04.083 --> 00:13:09.143 işte bu yüzden şehirlerimizi yeşillendirme hareketi çok önemli. 00:13:09.167 --> 00:13:11.518 Bazı denemeler de yapıldı, 00:13:11.542 --> 00:13:14.809 sanırım Chicago'du, emin değilim, 00:13:14.833 --> 00:13:21.703 şehrin çok yabani bir kısmında çeşitli boş araziler vardı. 00:13:21.708 --> 00:13:24.768 Bu alanların bazılarını yeşillendirdiler, 00:13:24.792 --> 00:13:29.809 o boş araziler ağaçlar, çiçekler ve çimlerle dolduruldu. 00:13:29.833 --> 00:13:33.184 Akabinde suç oranı düştü. 00:13:33.208 --> 00:13:35.708 Sonra da diğer yarıyı ağaçlandırdılar. 00:13:36.917 --> 00:13:38.851 Yani görünen ortada, 00:13:38.875 --> 00:13:41.643 ayrıca bazı çalışmalar gösteriyor ki 00:13:41.667 --> 00:13:45.917 çocukların sağlıklı psikolojik gelişimi için yeşil doğa bir gereklilik. NOTE Paragraph 00:13:46.875 --> 00:13:50.101 Ama dediğin gibi biz de doğanın parçasıyız 00:13:50.125 --> 00:13:54.351 ve şu an ona saygısızlık yapıyoruz. 00:13:54.375 --> 00:13:57.309 Bu, çocuklarımız için korkunç bir durum, 00:13:57.333 --> 00:13:58.809 onların çocukları için de 00:13:58.833 --> 00:14:02.851 çünkü temiz hava, temiz su, iklim ve yağmurun düzenlenmesi için 00:14:02.875 --> 00:14:06.434 doğaya ihtiyacımız var. 00:14:06.458 --> 00:14:09.226 Ne yaptığımıza bir bak, ilkim krizine. 00:14:09.250 --> 00:14:11.476 İşte biz buyuz. Bunu biz yaptık. NOTE Paragraph 00:14:11.500 --> 00:14:13.328 CA: 30 yıldan biraz uzun bir süre önce 00:14:13.328 --> 00:14:19.018 bilim insanından aktivistliğe doğru bir geçiş yaşadın sanırım. 00:14:19.042 --> 00:14:20.292 Niçin? NOTE Paragraph 00:14:21.333 --> 00:14:26.809 JG: 1986'da bilimsel bir konferanstaydım, doktoramı da tamamlamıştım 00:14:26.833 --> 00:14:32.167 ve konu, şempanze davranışlarının çevrelere göre nasıl değiştiğiydi. 00:14:32.167 --> 00:14:34.559 Afrika'dan altı araştırma sahası vardı. 00:14:34.583 --> 00:14:38.268 Bu bilim insanları bir araya getirip 00:14:38.292 --> 00:14:39.684 bu konuyu araştıralım dendi, 00:14:39.708 --> 00:14:41.226 bu da harika bir haberdi. 00:14:41.250 --> 00:14:43.893 Korunmalarına dair bir oturum yaptık 00:14:43.917 --> 00:14:47.768 ve yakalandıkları takdirde yapılacaklara dair bir oturum yaptık, 00:14:47.792 --> 00:14:49.893 tıbbi araştırma gibi. 00:14:49.917 --> 00:14:54.184 Bu iki oturum da bende şok etkisi yarattı. 00:14:54.208 --> 00:14:56.768 Konferansa bilim insanı olarak gittim 00:14:56.792 --> 00:14:58.351 ve aktivist olarak döndüm. 00:14:58.375 --> 00:15:02.184 Bir karar vermedim, içimde bir şeyler oldu. NOTE Paragraph 00:15:02.208 --> 00:15:05.726 CA: Yani son 34 yılı 00:15:05.750 --> 00:15:08.434 doğa ve insan arasındaki ilişkiyi daha iyi kılmak için 00:15:08.458 --> 00:15:11.750 yorulmadan çalışarak geçirdin. 00:15:12.667 --> 00:15:17.750 Bu ilişki sence nasıl olmalı? NOTE Paragraph 00:15:19.000 --> 00:15:23.809 JG: Yine tüm bu sorunlar baş gösteriyor. 00:15:23.833 --> 00:15:26.583 İnsanların yaşamak için alanları olmalı. 00:15:27.625 --> 00:15:33.333 Ama problem şu ki biz çok varlıklı toplumlara dönüştük, 00:15:33.333 --> 00:15:34.726 çok açgözlüyüz. 00:15:34.750 --> 00:15:40.018 Kim kocaman bahçeli dört eve ihtiyaç duyar ki? 00:15:40.042 --> 00:15:43.684 Bir tane daha AVM'ye gerek var mı? 00:15:43.708 --> 00:15:45.434 Bunun gibi şeyler. 00:15:45.458 --> 00:15:50.434 Sürekli kısa vadeli ekonomik getiriye bakıyoruz. 00:15:50.458 --> 00:15:53.518 Para, tapılacak bir tanrıya dönüştü, 00:15:53.542 --> 00:15:57.601 biz de doğal dünyayla olan ruhani bağımızı kaybediyoruz. 00:15:57.625 --> 00:16:03.351 Bu yüzden kısa vadeli parasal kazanca bakıyoruz, 00:16:03.375 --> 00:16:08.158 gezegenin iyiliğine veya çocuklarımızın geleceğine değil. 00:16:09.000 --> 00:16:12.101 Bunları artık önemsemiyor gibiyiz. 00:16:12.125 --> 00:16:15.226 İşte bu yüzden savaşı bırakmayacağım. NOTE Paragraph 00:16:15.250 --> 00:16:19.059 CA: Özellikle şempanze korunması için yaptığın çalışmalar 00:16:19.083 --> 00:16:26.398 yerel halkı, onlarla kaynaşmaları için çalışmanın merkezine koydu, 00:16:26.417 --> 00:16:27.684 Bu süreç nasıl oldu 00:16:27.708 --> 00:16:32.951 ve gezegeni korumayı başarmak adına bu gerekli bir fikir mi? NOTE Paragraph 00:16:32.958 --> 00:16:35.434 JG: O bahsettiğim konferans sonrasında 00:16:35.458 --> 00:16:38.438 şempanzelerin neden Afrika'da yok olduğunu 00:16:38.438 --> 00:16:40.893 ve ormana ne olduğunu bulmalıyım diye düşündüm. 00:16:40.917 --> 00:16:45.976 Bir miktar parayı toparladım ve ilgili altı ülkeyi ziyaret ettim. 00:16:46.000 --> 00:16:50.018 Şempanzelerin karşılaştığı sorunlar hakkında çok şey öğrendim; 00:16:50.042 --> 00:16:52.809 vahşi hayvan eti avı, canlı hayvan ticareti, 00:16:52.833 --> 00:16:54.518 tuzaklarla yakalamalar, 00:16:54.542 --> 00:16:58.934 insan nüfusu artışı ve dolayısıyla ekinler, çiftlik hayvanları 00:16:58.958 --> 00:17:02.684 ve köyleri için daha fazla alana ihtiyaç duymaları. 00:17:02.708 --> 00:17:07.434 İnsanların bu zor durumu hakkında da bilgi ediniyordum. 00:17:07.458 --> 00:17:11.018 Mutlak yoksulluk, sağlık ve eğitim yetersizliği, 00:17:11.042 --> 00:17:13.518 arazilerin yok edilmesi. 00:17:13.542 --> 00:17:18.518 Küçük Gombe Ulusal Parkı'na gittiğimde de artık göz ardı edilemez bir duruma geldi. 00:17:18.542 --> 00:17:24.125 Afrika'nın hemen batı kıyısına doğru ekvator boyunca uzanan bir orman kuşağı. 00:17:24.125 --> 00:17:25.434 1990 yılında, 00:17:25.458 --> 00:17:29.101 küçük bir orman adasıydı, küçük bir ulusal park. 00:17:29.125 --> 00:17:31.018 Tüm çevresinde tepeler çıplaktı. 00:17:31.042 --> 00:17:32.768 İşte o zaman fark ettim. 00:17:32.792 --> 00:17:39.541 İnsanlara çevrelerini yok etmeden yaşamaları için yardım etmezsek 00:17:39.542 --> 00:17:42.226 şempanzeleri korumanın bahsi bile olamaz. 00:17:42.250 --> 00:17:45.976 Jane Goodall Enstitüsü de ''Take Care'' isimle bu programa başladı, 00:17:46.000 --> 00:17:48.018 biz ''TACARE'' diyoruz. 00:17:48.042 --> 00:17:51.976 Yöntemimiz topluluk bazlı koruma, 00:17:52.000 --> 00:17:54.101 tamamen holistik. 00:17:54.125 --> 00:17:59.241 Artık koruma araçlarını yerli halkın ellerine bıraktık 00:17:59.250 --> 00:18:04.351 çünkü Tanzanya vahşi şempanzelerinin çoğu korunmuş alanlarda değiller, 00:18:04.375 --> 00:18:07.143 köylerin orman rezervlerindeler. 00:18:07.167 --> 00:18:12.434 O yüzden gidip ormanlarının sağlığını kontrol ediyorlar. 00:18:12.458 --> 00:18:14.684 Artık şunu anladılar ki 00:18:14.708 --> 00:18:18.268 ormanı korumak yalnızca vahşi hayatı korumak demek değil, 00:18:18.292 --> 00:18:19.768 bu kendi gelecekleri için. 00:18:19.792 --> 00:18:22.226 Ormana ihtiyaçları var. 00:18:22.250 --> 00:18:23.601 Ve çok gururlular. 00:18:23.625 --> 00:18:25.726 Gönüllüler çalıştaylara gidiyor, 00:18:25.750 --> 00:18:27.809 akıllı telefonları kullanmayı öğreniyorlar, 00:18:27.833 --> 00:18:32.601 platforma ve buluta yüklemeyi öğreniyorlar. 00:18:32.625 --> 00:18:35.476 Her şey şeffaf. 00:18:35.500 --> 00:18:37.643 Yeniden ağaçlar var, 00:18:37.667 --> 00:18:39.726 tepeler artık ağaçsız değil. 00:18:39.750 --> 00:18:44.476 Gombe çevresinde bir koruma alanı yapmayı kabul ettiler, 00:18:44.500 --> 00:18:47.893 böylece şempanzelerin 1990 yılına göre daha çok orman alanı olacak. 00:18:47.917 --> 00:18:49.851 Dağılmış şempanze grupları için 00:18:49.875 --> 00:18:55.268 ormanda kanallar açıyorlar ve soy içi çiftleşme azaltılıyor. 00:18:55.292 --> 00:18:58.434 Yani evet, işe yaradı ve şu an altı ülkede uygulanıyor. 00:18:58.458 --> 00:18:59.726 Aynı şey. NOTE Paragraph 00:18:59.750 --> 00:19:07.311 CA: Çok seyahat ediyorsun ve tüm dünyada olağanüstü ses getirdin, 00:19:07.333 --> 00:19:10.601 her yerde konuşma yapıyorsun, insanlara ilham veriyorsun. 00:19:10.625 --> 00:19:17.291 Bunun için böylesi enerjiyi nasıl buluyorsun, 00:19:17.292 --> 00:19:20.476 çünkü bu çok yorucu bir iş, 00:19:20.500 --> 00:19:23.018 bu kadar insanla toplantılar düzenlemek, 00:19:23.042 --> 00:19:25.101 fiziksel olarak da yorucu 00:19:25.125 --> 00:19:28.143 ve hâlâ bunu yapıyorsun. 00:19:28.167 --> 00:19:30.125 Bunu nasıl yapıyorsun, Jane? NOTE Paragraph 00:19:31.042 --> 00:19:36.393 JG: Sanırım inatçı olduğumdan. Pes etmek bana göre değil 00:19:36.417 --> 00:19:43.244 Ormanları yok eden büyük şirketlere izin vermeye niyetim yok 00:19:43.250 --> 00:19:49.659 ya da önceki başkanlar tarafından göreve getirilmiş yeni politikacıların 00:19:49.659 --> 00:19:51.143 mevcut korumaları kaldırmasına. 00:19:51.167 --> 00:19:53.976 Kimden bahsettiğimi biliyorsun. 00:19:54.000 --> 00:19:56.143 Savaşmaya devam edeceğim. 00:19:56.167 --> 00:20:00.268 Vahşi hayatı önemsiyorum, seviyorum. 00:20:00.292 --> 00:20:02.976 Doğal dünyayı seviyorum. 00:20:03.000 --> 00:20:07.434 Ormanları seviyorum, yok edilmelerini görmek beni çok etkiliyor. 00:20:07.458 --> 00:20:10.351 Çocukları da çok önemsiyorum. 00:20:10.375 --> 00:20:12.434 Onların geleceğini çalıyoruz. 00:20:12.458 --> 00:20:14.184 Pest etmeyeceğim. 00:20:14.208 --> 00:20:19.143 Sanırım genlerim iyi. Çok şanslıyım. 00:20:19.167 --> 00:20:24.250 Farkına vardığım diğer şansım da iletişimdi, 00:20:24.250 --> 00:20:26.893 gerek yazılı gerek sözlü olsun. 00:20:26.917 --> 00:20:31.916 İzlediğim yol işe yaramıyor olsaydı... 00:20:31.917 --> 00:20:35.018 ama işe yarıyor çünkü her konuşmamda 00:20:35.042 --> 00:20:36.393 insanlar gelip şöyle diyor, 00:20:36.417 --> 00:20:38.768 ''Pes etmiştim ama bana ilham verdin. 00:20:38.792 --> 00:20:41.059 Ben de üzerime düşeni yapacağım.'' 00:20:41.083 --> 00:20:45.976 Artık 65 ülkede kendi gençlik programımız var, ''Roots and Shoots'' 00:20:46.000 --> 00:20:48.849 ve hızla büyüyor, her yaşa hitap ediyor, 00:20:48.875 --> 00:20:52.432 herkes kollarını sıvamış, insanlara, hayvanlara, çevreye yardım etmek için 00:20:52.432 --> 00:20:54.643 projeler seçip harekete geçiyor. 00:20:54.667 --> 00:20:57.809 Gözleri ışıldıyor, 00:20:57.833 --> 00:21:02.125 Dr. Jane'e dünyayı daha iyi yapmak için neler yaptıklarını anlatmak istiyorlar. 00:21:02.125 --> 00:21:03.934 Onları hayal kırıklığına uğratamam. NOTE Paragraph 00:21:03.958 --> 00:21:07.226 CA: Gezegenin geleceğine baktığın zaman 00:21:07.250 --> 00:21:08.893 seni en çok ne endişelendiriyor? 00:21:08.917 --> 00:21:12.292 Bulunduğumuz noktada seni en çok korkutan ne? NOTE Paragraph 00:21:13.750 --> 00:21:19.101 JG: Çok az bir zamanımız olduğu gerçeği, 00:21:19.125 --> 00:21:22.643 bu zaman içinde verdiğimiz zararın bir kısmını telafi edebiliriz 00:21:22.667 --> 00:21:25.726 ve iklim değişikliğini yavaşlatabiliriz. 00:21:25.750 --> 00:21:27.726 Ama zaman daralıyor. 00:21:27.750 --> 00:21:35.014 Ayrıca COVID-19 karantinalarıyla dünyada neler olduğunu da gördük: 00:21:35.042 --> 00:21:37.226 şehirlerde berrak gökyüzü, 00:21:37.250 --> 00:21:41.101 bazı insanların hiç solumadığı kadar temiz hava, 00:21:41.125 --> 00:21:44.059 gece vakti yukarı bakıp yıldızları görebilmek 00:21:44.083 --> 00:21:46.684 ki bunu da doğru düzgün göremeyenler var. 00:21:46.708 --> 00:21:52.159 Ama beni en çok endişelendiren, 00:21:52.167 --> 00:21:55.476 yeterli sayıda insana ulaşmak; 00:21:55.500 --> 00:21:57.786 insanlar anlasa da harekete geçmiyorlar. 00:21:57.810 --> 00:22:00.434 Bunu nasıl sağlarız? NOTE Paragraph 00:22:00.458 --> 00:22:06.184 CA: National Geographic hakkında olağanüstü bir film yayımladı, 00:22:06.208 --> 00:22:09.768 60 yıllık çalışman anlatılıyor. 00:22:09.792 --> 00:22:13.208 Filmin adı ''Jane Goodall: The Hope.'' 00:22:14.042 --> 00:22:16.018 Filmin adında geçen umut ne, Jane? NOTE Paragraph 00:22:16.042 --> 00:22:19.409 JG: En büyük umudum tüm bu genç insanlar. 00:22:19.417 --> 00:22:21.976 Çin'de insanlar çıkıp diyecek ki 00:22:22.000 --> 00:22:24.143 ''Tabii ki çevreyi önemsiyorum, 00:22:24.167 --> 00:22:26.434 ilkokulda 'Roots and Shoots' programındaydım.'' 00:22:26.458 --> 00:22:29.768 ''Roots and Shoots'' temel değerlerin bir parçası olacak 00:22:29.792 --> 00:22:34.601 ve sorunlar hakkında bilgi edindikçe çok hırslanıyorlar 00:22:34.625 --> 00:22:36.476 ve harekete geçmek için güçleniyorlar. 00:22:36.500 --> 00:22:40.667 Akarsuları temizliyorlar, invasif türleri insani bir şekilde temizliyorlar. 00:22:41.958 --> 00:22:43.684 Ve o kadar çok fikirleri var ki. 00:22:43.708 --> 00:22:48.393 Tabii bir de olağanüstü zekâmız var. 00:22:48.417 --> 00:22:52.476 Hep birlikte uyum içinde yaşamak için 00:22:52.500 --> 00:22:55.351 bu zekâyı teknolojiye uygulamaya başladık. 00:22:55.375 --> 00:22:56.976 Bireysel hayatlarımızda, 00:22:57.000 --> 00:23:01.101 her gün yaptığımız şeylerin sonuçlarını düşünelim. 00:23:01.125 --> 00:23:03.226 Neler satın alıyoruz, nereden geldi, 00:23:03.250 --> 00:23:04.809 nasıl yapıldı? 00:23:04.833 --> 00:23:07.768 Doğaya zarar verdi mi? Hayvanlara acımasızca davranıldı mı? 00:23:07.792 --> 00:23:10.143 Çocuk işçiliği söz konusu olduğu için mi ucuz? 00:23:10.167 --> 00:23:12.018 Etik kararlar verin. 00:23:12.042 --> 00:23:15.559 Ama yoksulluk içinde yaşıyorsanız bunu yapamazsınız. 00:23:15.583 --> 00:23:18.268 Sonra imkânsız görünen şeyi başaran 00:23:18.292 --> 00:23:20.893 o karşı konulmaz insanlar çıkageliyor 00:23:20.917 --> 00:23:23.351 ve pes etmiyorlar. 00:23:23.375 --> 00:23:26.476 Bunlar varlen pes edemezsiniz. 00:23:26.500 --> 00:23:29.018 Ama savaşamadığım şeyler de var. 00:23:29.042 --> 00:23:31.625 Yolsuzlukla savaşamıyorum. 00:23:32.833 --> 00:23:36.958 Askeri rejimlerle ve diktatörlerle savaşamıyorum. 00:23:38.625 --> 00:23:40.476 Yalnızca yapabildiklerimi yapıyorum. 00:23:40.500 --> 00:23:43.893 Hepimiz yapabildiğimizi yaparsak 00:23:43.917 --> 00:23:47.809 sonunda kazanabileceğimiz bir bütün olacak. NOTE Paragraph 00:23:47.833 --> 00:23:49.226 CA: Son sorum, Jane. 00:23:49.250 --> 00:23:56.333 Bunu seyreden herkes için bir fikir, bir düşünce aşılamak istesen 00:23:56.333 --> 00:23:58.184 bu ne olurdu? NOTE Paragraph 00:23:58.208 --> 00:24:04.750 JG: Unutmayın ki yaşadığınız her gün gezegeni etkiliyorsunuz. 00:24:04.750 --> 00:24:07.018 Etki bırakmaktan kaçınamazsınız. 00:24:07.042 --> 00:24:10.601 Aşırı yoksulluk içinde yaşamıyorsanız 00:24:10.625 --> 00:24:13.851 yaptığınız etkinin türü üzerinde bir seçim şansınız var. 00:24:13.875 --> 00:24:15.809 Hatta yoksullukta bile var 00:24:15.833 --> 00:24:19.726 ama varlık içindeyken bu şansımız daha fazla. 00:24:19.750 --> 00:24:22.643 Ve hepimiz etik seçimler yaparsak 00:24:22.667 --> 00:24:30.899 torunlarımıza çok da umutsuz olmayan bir dünya bırakma yolunda adım atarız. 00:24:30.917 --> 00:24:35.684 Bu düşünce herkese hitap ediyor. 00:24:35.708 --> 00:24:38.684 Çünkü çok insan neler olduğunun farkında 00:24:38.708 --> 00:24:41.476 ama çaresiz ve umutsuz hissediyorlar, 00:24:41.500 --> 00:24:44.059 dolayısıyla hiçbir şey yapmayıp duyarsızlaşıyorlar. 00:24:44.083 --> 00:24:46.875 Bu da büyük bir tehlike. NOTE Paragraph 00:24:47.750 --> 00:24:49.934 CA: Dr. Jane Goodall, harika. 00:24:49.958 --> 00:24:56.000 Olağanüstü hayatın, yaptıkların ve bizimle zaman geçirdiğin için 00:24:56.000 --> 00:24:57.858 gerçekten çok teşekkür etmek istiyorum. NOTE Paragraph 00:24:57.882 --> 00:24:59.268 Teşekkürler. NOTE Paragraph 00:24:59.292 --> 00:25:00.542 JG: Teşekkürler.