[ Müzik ] Kültürel tevazuyu ifade eden tek kelime bence sahiden sevgi. Kültürel tevazuyu çok kısa anlatmam gerekse, tüm kültürel tevazu kavramını, bu adil olmaz, ama aklıma aklıma gelen kelime öz. [ Fısıltıyla ] Varoluş Sen. Açılma. Karşılık vermek. Tutku Sevgi. Kültürel tevazu prensiplerine bir yenisini daha eklemek bu çalışmanın esas amacıdır. Evet. Temel amacımız eşitlik hakkında bir bakış açısı sunmak. Eşit olma ve kabul etme kavramları üzerinden ilerliyoruz. [ Müzik ] Kültürel tevazu çok boyutlu bir kavram Melanie Tervalon ve ben üç boyutu kavramsallaştırdık. İlki yaşam boyu öğrenim ve kendiliğine eleşitel bakış. Bu kendiliğine eleştirel bakış sırasında, hepimiz, her birimiz, karmaşık, çok boyutlu insanlar olduğumuzu anlamalıyız. Her birimiz kendi geçmişimizle ve hikayelerimizle, kalıtımımızla, bakış açımızla var oluyoruz. Bana bakın. Deri rengim gayet adilane. Küçük bir kızken saçlarım sarıydı Gözlerimse mavi. İnsanlar bana sürekli Afro-Amerikan diye çağırırdı. Benim bir geçmişim var. Kimliğim bu tarihe dayanıyor. Ebeveynlerim bana sosyal kimliğimle ilgili bilgi verdiler. Kendi yaşam deneyimim bunu yarattı. Kim olduğumu söyleyebilmeliyim. Kendiliği yansıtmadan sonraki ikinci prensip hayat boyu öğrenim. İlerleme, güç dengesizlikleri azaltmayı gerektirir. Güç dengesizliklerini içselleştirenler, genelde klinik hastalar veya hizmet edilen müşterillerdir yani toplumsal dinamikleri sağlayanlardır. Son bölümü için aslında Jann'a ve ben insanları okumadığını ve dinlemediğini hissettik. Ama enstitünün bu prensipleri de modellemesi gerekti. [ Müzik ]